Cinesapiens görsel kültür, video-art, hareket eden imaj ve fotoğraf üzerine haftalık bir sinema programı. İlknur Bilir bazen bir monolog bazen de diyalog şeklinde izlemek, bakmak ve görmek üzerine konuşuyor.
İlknur Bilir Cinesapiens'in bu bölümünde devlet eliyle yaratılmaya çalışılan kültür ortamının son kurbanlarından İstanbul'daki birkaç bağımsız sinemadan biri olan Atlas Sineması'nın kapanmasını ele alıyor. İlknur Bilir'in bu haftaki konuğu Beyoğlu Atlas sinemasının 22 yıl işletme müdürlüğünü yapmış olan Cevdet Pişkin. Beyoğlu'nun değişen yüzü, çöken ekonomisi ve yitip giden tarihi dokusundan geriye Cevdet Bey'in şu sözleri kalıyor " sinemanın öleceğini düşünüyorlarsa eğer yanılıyorlar, sinema ölmez asla ölmez. Ama sinemalar ölür."⚡Bu program Friedrich Ebert Stiftung'un katkılarıyla hazırlanmaktadır. Yayınların sorumluluğu yayıncılara aittir.
İlknur Bilir bu hafta Cinesapiens'te yapımı Serkan Çakarer'i ağırlıyor. 2019'un Haziran ayı itibari ile 12 milyonluk seyirci düşüşünü ve sansüre zemin hazırlayan yasalar değişmeden sinema üretiminin de değişmeyeceğini konuştuğumuz bu hafta sezon finali. Eylül 2019 itibari ile yeniden buralarda olacağız.
Cinesapiens'in bu bölümünde İlknur Bilir'in konuğu Dr. Özgür Çiçek. Sinemada hafıza ve diyasporadaki yönetmenlerin filmleri üzerinden göç sinemasını ve arşiv kavramı tartışılan bu bölüm bir çok farklı kültür içerisinde çeşitli çatışmalar yaşayan sinemacıları anlamak ve üzerine konuşmak için iyi bir okuma da sunuyor. Keyifli dinlemeler.
Cinesapiens'te İlknur Bilir'in konuğu Beyond24'un kurucusu Suzan Güverte. Neden bilgi paylaşımı önemlidir? Nasıl eksiklerimizi giderebiliriz yaratıcı yapımcı nasıl çalışır gibi bir çok farklı konuda aydınlatıcı ve keyifli bir muhabbet sizleri bekliyor.
İlknur Bilir'in hazırlayıp sunduğu Cinesapiens'in bu haftaki konuğu yönetmen Kıvanç Sezer. İlk filmi Babamın Kanatları'nın zorlu serüvenini ve seyircisi ile kurduğu umuda bağlı iletişimden ve bağımsız sinemasını anlattığı bu bölümden umutla ayrılacaksınız. İkinci filmi Küçük Şeyler de şu anda mutfakta.
İlknur Bilir Cinesapiens'in bu bölümünde yapımcı Zeynep Atakan'ı ağırlıyor. Kendisi ile uzun yıllar çalıştığı reklamcılık sektörünü, sinemaya geçişini ve uzun soluklu kariyer yolculuğunun mihenk taşlarını anlatıyor.
Cinesapiens'te bu hafta İlknur Bilir'in konuğu Jak Şalom. 1965 yılında kurulan Sinematek ruhunun yeniden canlandırılmasını, sinema kültürünü ve değişen sinema izleyicisini konuştuk. Sinemaların kamusal alandaki yerini ve bunun günümüzde nasıl olduğunu konuştuk.
İlknur Bilir'in Cinesapiens'te bu haftaki konuğu Kadir Has Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü öğretim görevlisi Suncem Koçer. Kendisi ile medyanın insanın hayatındaki yerini, yeni medya kavramını ve değişen medyalara karşı kültür aracılığı ile insanın verdiği tepkileri konuştuk.
İlknur Bilir'in hazırladığı Cinesapiens'te bu hafta Hülya Uçansu ve Asuman Suner İKSV film festivalini konuştular. Asuman Suner'in moderatörlüğünde, Hülya Uçansu 1983 - 2006 yılları arasında Uluslararası İstanbul Film Festivali direktörlüğü yaptığı dönemi ve daha bir çok gizli kalmış anıları ve İstanbul'un en büyük sanat olaylarından biri olan festivali anlattı.
Cinesapiens'te bu hafta İlknur Bilir #Sibel filminin başrol oyuncusu Damla Sönmez ve yönetmenleri Guillaume Giovanetti ve Çağla Zencirci'yi ağırlıyor.
İlknur Bilir Cinesapiens'te bu hafta Toronto Üniversitesi'nde 'Politik Bilimler' üzerine doktora araştırmasını yapan Semuhi Sinanoğlu ile görsel kültürün politikasını, Türkiye'deki televizyonlarda sıkça görülen Osmanlı temalı dizileri ve bunun güncel siyaset ile ilişkisini konuşuyor.
Cinesapiens te bu hafta Suriyeli mültecileri ve Türkiye sinemasındaki temsillerini yönetmen Andaç Haznedaroğlu ile konuştuk. Haznedaroğlu, "Yarın savaş çıksa ne yaparız?" sorusunun yanıtını ve Suriyeli mültecilerle 'Misafir' filminin çekimi sürecinde neler yaşadıklarını anlattı.
Cinesapiens'te İlknur Bilir'in bu hafta konuğu Yasemin Y. Çelikkol. Netflix dizisi Hakan Muhafız'ın aslında pek de Türk dizisi olmadığını konuştuk. Ortadoğu pazarına sipariş bir dizi olduğunu Türk dizilerinin Bulgaristan-Türkiye siyaseti ile değişen yönünü. Hepsinden kısa kısa Cinesapiens
İlknur Bilir’in hazırladığı Cinesapiens’te bu hafta sinema dünyasındaki dağıtım krizi var. • Büyük şirketler her zaman yasaları çiğneyebilir mi? Cinemaximum sinemaları her köşe başında açılırken neden kimse ses çıkarmadı. • Başka Cem Yılmaz’lar çıkarmak daha önce neden akıl edilmedi? • Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan ve Şahan Gökbakar ‘ı aynı cümle içinde kullanmak nasıl ve neyle mümkün oldu? Daha önce de mi böyleydi? • Kapitalizmin çarkları herkesi mi öğütür yoksa birazlarını daha az mı öğütür!• Art-house sinemanın kimsesi yok mu? Bağımsız sinemacıların grev yapacak kadar parası mı yok, yoksa boykot etmek akıllarına mı gelmedi? • Devlet hep bir şirket midir? Tüm bu soruları ve merak ettiklerimizi Şenay Aydemir ile konuştuk. Daha az para daha çok film şiarıyla dileriz sonunda 30 liraya bir karton mısır almak zorunda kalmayız. Patlamış mısırınız bol olsun
İlknur Bilir, Cinesapiens’in ilk bölümünde Aşk-ı Memnu’dan Nuri Bilge Ceylan’a yeni nesil sinema izleyicisinin neyi, nerede ve neden izlediğini anlatıyor. Sinema üzerine bir beyin yakma seansı olarak adlandırdığımız bu bölümde süper kahramanları teker teker öldürüyoruz, zaferi de Don Kişot’a veriyoruz. Sinemanın sadece izlenmediğini, okunduğunu, dinlendiğini ve yeniden üretildiğini düşünüyorsanız, ya da düşünmüyorsanız bu bölüm tam size göre.