POPULARITY
Categories
Bu bölümde Tony Robbins'in sık sık vurguladığı bir kavramı konuşuyoruz: Emotional Fitness – Duygusal Fitness.Peki duygusal zeka ile duygusal fitness arasındaki fark ne? Bilimsel araştırmalar bu konuda ne söylüyor? Ve biz duygusal formumuzu nasıl geliştirebiliriz?Bu bölümde şunları bulacaksınız: ✅ Duygusal zeka ve duygusal fitness arasındaki farklar ✅ Tony Robbins'in “duygusal form” yaklaşımı ✅ Bilimsel temeller: öz-şefkat, dayanıklılık, duygu düzenleme ✅ Duygusal fitness geliştirmek için günlük egzersizler
Politik Psikoloji'nin Temelleri adlı podcast serimizde yeni bir bölümle karşınızdayız! Bu bölümde, Virginia Tech'te doktora öğrencisi olan Onur Tuğrul Karabıçak ile "Görünürlüğün ve Simülasyonun Politik Psikolojisi" hakkında konuşuyoruz.Onur T. Karabıçak, Virginia Tech'te Sosyal ve Siyasal Düşünce alanında doktora öğrencisi; güç, görünürlük, iktidar/direniş, görseller ve Türk siyaseti üzerine eleştirel teori perspektifinden araştırmalar yapıyor. Daha önce Daktilo1984, Söylenti Dergi, İvme Hareketi, Universus gibi platformlarda incelemeler yazmış olup şimdilerde düzenli olarak Yeni Arayış'ta Türk Siyaseti'nde iktidar pratikleri üzerine yazılar yazıyor ve Yedinci Cadde YouTube kanalında aynı konularda içerik üretiyor. Yüksek lisansını Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde yapan Karabıçak'ın ilk akademik ürünü Dr. Ioannis N. Grigoriadis'le “Baudrillard in Ankara…” başlıklı makalesiydi.
7 Ekim 2023'ten sonra başta Güney Afrika Cumhuriyeti olmak üzere farklı kıtalardan birçok ülke Filistin bağımsızlık mücadelesine destek verdi. Bu ülkeleri Filistin'e destekleri itibarıyla bir kategoriye dâhil edebiliriz fakat birbirinden farklı bağlamları göz önünde bulundurmak gerekir. Örneğin İspanya gibi ülkeler İngiltere'nin kolonisi değildir ve aralarında tarihî bir rekabet vardır. Güney Afrika Cumhuriyeti ise İngiltere'nin eski kolonilerindendi. Daha 90'ların başına kadar Güney Afrika'da İngiltere kolonyal yönetim biçimleri tatbik edildi. Bu sistem, Hindistan kolonisinden biraz farklı olarak yerleşimci kolonyalizminin bütün özelliklerini barındırmıştır.
İnsanlık tarih boyunca uzun ve sağlıklı bir yaşamı, hatta ölümsüzlüğü arzuladı. Geçmişteki Yaşam İksiri'ni arayışı, bugün yerini beden sağlığına harcanan milyon dolarlara bıraktı. Bu arayışın günümüzdeki adıysa longevity. Peki insan gerçekten de ölümü kandırabilir mi? Daha da önemlisi neden ölümsüz olmak isteriz? 111 Hz'in bu bölümünde uzun ömür ve ölümsüzlük arzumuzu ele alıyoruz. Longevity kavramını farklı perspektiflerle inceliyoruz. Sunan: Barış Özcan Hazırlayan: Özgür Yılgür Ses Tasarım ve Kurgu: Metin Bozkurt Yapımcı: Podbee Media Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et! ------ Podbee Sunar ------- Bu podcast, Garanti BBVA reklamı içermektedir. Bonus Platinum'un avantajlarını keşfet! BonusFlaş'la kartlar ve kampanyalar bir arada! Kart bilgileriniz, yeni nesil ödeme teknolojileri ve bol ödüllü kampanyalarınız BonusFlaş'ta sizi bekliyor!
İstanbul'daki Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda 8 gün boyunca Gazze'yi “İslamî ve İnsani Sorumluluk” başlığı altında ele almak üzere bir araya gelen 50 ülkeden 150'yi aşkın İslam alimi istişarelerinin son gününde Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nde kılınan cuma namazı sonrası ulaştıkları sonuçları dünya kamuoyuna açıkladı. Daha önce söylediğimiz gibi bu, toplantıya iştirak eden alimlerin Gazze için ne ilk ne de son etkinlikleri idi.
Günümüzde kandil gecelerinde, kadın erkek karışık, hatta bazen cami avlularında “tasavvuf müziği” adı altında konserler verilmektedir. Asırlardır, kandil geceleri, Kur'an-ı Kerim ve mevlid okunarak, namaz kılınarak, fakir fukara sevindirilerek ihya edilirdi. Artık bunlar geride kalacakmış. Batı ile her konuda dinlerarası “hoşgörü” tesis ediyoruz ya, bunun için onlara dini açıdan da benzememiz, uyum içinde olmamız lazımmış. Madem ki onlar kilisede, ibadet olarak “kilise müziği” çalıyorlar, bizim de aynı gaye ile “tasavvuf müziği” çalmamız gerekiyormuş. Daha önce de, ilahiyatçı bir profesör yazısında, “Yirmi birinci yüz yılda yaşıyoruz, dinde de değişim şart. Bunun için Kur'an felsefeleşmeli, Kur'an tefsirleri yeniden gözden geçirilmelidir, zamana göre yeniden yorumlanmalıdır.Ben Londra'da kilisede, felsefe konuşmaları, Beethoven ve Mozart'tan örnekler dinledim. Resim sergileri izledim. Kilisede olanlar, camide de olmalıdır.” diyordu. Bütün bunlar, dinde reform yapılarak İslamiyetin protestanlaştırılması, kiliseye benzetilmesi gayretleridir. İbni Arabi (k.s.) Hz. Müsamere adındaki kitabında bir hadisi aktarıyor: “Bir zaman gelir ki, müslümanlar birbirlerinden ayrılır, parçalanırlar. Dinden uzaklaşıp, kendi düşüncelerine, görüşlerine uyarlar. Kur'an-ı Kerim'i mizmarlardan (çalğıdan) şarkı gibi okurlar. Sevap için değil, keyif için okurlar. Böyle okuyanlara ve dinleyenlere hiç sevab verilmez. Allâhü Teâlâ bunlara lânet eder, azap verir.” Dinimize göre, müzik ile ibadet, necasetin, idrarın zemzem ile karıştırılması gibidir. Dolayısıyla, samimi bir Müslümanın yapacağı iş değildir. Bu tür teşebbüsler, dine Hıristiyanların ibadetlerini sokarak İslamiyeti bozmak isteyen sinsi düşmanların, art niyetli kimselerin işidir.(Mehmet Oruç, Dinler Arası Diyalog)
Resûlullâh (s.a.v.)'in amcası Ebû Tâlib; dedesi Abdulmuttalib'in vefatından sonra çocuk iken Resûlullâh (s.a.v.)'in bakımını üstlendi. Resûlullâh (s.a.v.) gençlik dönemine girdiği sıralarda amcası Ebû Tâlib ile birlikte ticaret yaptı. Daha sonra Hz. Hatice (r.anhâ)'nın ticaret işlerini yürüttü. Resûlullâh (s.a.v.) evleneceği zaman Hz. Hatice (r.anhâ) ile nişanlanmasını tebrik ederek Hz. Hatice (r.anhâ)'nin mehirini kendi malından verdi. Resûlullâh (s.a.v.)'e peygamberlik gelince Ebû Tâlib onu ciddi bir şekilde savundu. Onun bu duruşu kendisini İslâm tarihinde önemli bir şahsiyet yapmıştır. Ebû Tâlib, Resûlullâh (s.a.v.)'i tam manasıyla koruyan kişi olmuştur. Ebû Tâlib halkı arasında nüfuzu ve üstün yeri olan bir kimse idi. İslâm düşmanlarının onu çiğneyip Resûlullâh (s.a.v.)'e ulaşması mümkün değildi.Kureyş kâfirleri Ebû Tâlib'e gelerek ondan yeğenini susturmasını istiyor, putlarına hakaret edip dinlerine dil uzatmasına son verdirmesini istiyorlardı. Ebû Tâlib bu isteği kâbul etmemişti. Bir keresinde ona gelen heyet haykırarak şunları söylemişti: “Ey Ebû Tâlib! Sen içimizde şerefi ve yeri yüksek, aynı zamanda yaşı ilerlemiş birisin. Bizler kardeşinin oğlunun faaliyetlerine son verdirmeni istedik. Fakat sen bunu yapmadın. Bizler babalarımıza dil uzatılmasına düşüncelerimizin aptalca olduğunun söylenmesine asla sabretmeyeceğiz. Sen isteklerimizi yerine getirmezsen sana ve yeğenine saldıracağız. İki taraftan birisi mahvedilip yok olana kadar…” Ebû Tâlib'e yapılan bu tehdit bir fayda sağlamadı. O kesinlikle yeğenin tarafında yerini aldı. Onun şu şiiri onun durumunu anlatmaktadır: “Vallâhi onların hiçbiri ulaşamaz asla sana. Yer altına gömülüp yastık olmayınca toprak bana.”(Muhammed Mütevelli Şaravî, Cennetle Müjdelenen On Sahâbî, s.111-112)
Ankara, Suriye'de ton yükseltiyor. Önce Şam yönetimi Türkiye'den resmi destek talebinde bulundu. (“Ankara masaya silah koydu” diye yorumlamıştık, 25 Temmuz.) Daha sonra Dışişleri Bakanı Fidan'ın “Artık tolere etmekte zorlandığımız gelişmeleri görmeye başlıyoruz” uyarısı geldi. Aynı gün (13 Ağustos), Türkiye-Suriye askeri mutabakat muhtırası imzalandı.
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Bu bölümde Zeynep Aksoy, utanç duygusunun kökenlerini, ilişkilerimizi nasıl şekillendirdiğini ve hem bir yük hem de büyüme kaynağı olabileceğini derinlemesine inceliyor. Kişisel deneyimlerden, terapötik yaklaşımlardan ve Sue Johnson ile Peter Levine gibi uzmanların görüşlerinden yola çıkarak, aile dinamikleri, nesiller arası duygusal mesafeler ve kendini kabullenme yolculuğu üzerine etkileyici hikâyeler paylaşıyor. Bölümün sonunda ise, iyileşme ve öz-şefkat için pratik araçlar sunan rehberli bir mindfulness meditasyonu yer alıyor. Kendi duygularınızı anlamak ya da başkalarına destek olmak istiyorsanız, bu bölüm utançla başa çıkmak ve daha derin bağlar kurmak için şefkatli ve içgörülü bir rehber sunuyor. Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Her Şey Dahil Üyelik ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için 200 saatlik Yoga Uzmanlık Eğitimi ve yenilikçi Fasya Eğitimi programlarını yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak veya katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, Jurassic World: Rebirth - Jurassic World: Yeniden Doğuş filmini ele aldık.Jurassic Park serisinin yeni filmi Jurassic World: Rebirth'i hem filmsel hem de bilimsel açıdan değerlendirdiğimiz bu bölümde ilk olarak, filmin senaryosundan yönetmenliğine ve oyunculuklara dek her konuda hayal kırıklığı yarattığını ele aldık. Daha sonrasında ise serinin bilimle arasındaki organik bağdan, 13 bin yıl önce soyu tükenen kurt soyunun yeniden Dünya'ya getirilmesinden filmdeki bioprospecting çalışmalarına dek pek çok farklı konuya değindik.Sizin film hakkındaki düşünceleriniz neler? Bizim eleştirilerimize katılıyor musunuz? Yorumlarda buluşalım!#jurassicworld #jurassicworldrebirth #jurassicpark #sinema #filminceleme #dinozor #bilim #biyoloji #stevenspielberg
#HerkeseSanat ✒️ Hat sanatı, Arap harflerini kullanarak güzel yazı sanatı, anlamına geliyor. Diğer harflerle güzel yazılışına ise 'kaligrafi' diyoruz. İki boyutlu, siyah-beyaz, bir leke sanatı. Eğitimi oldukça zor. Ustalardan ders alan, akademisyen ve Hattat Savaş Çevik bizi hat sanatıyla tanıştırıyor, diğer yazı sistemleriyle farkını anlatıyor. Buradan dinleyin. NEDEN SAVAŞ ÇEVİK? İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Grafik Bölümü'nden yüksek lisansı tamamladıktan sonra, hocası Prof. Emin Barın'ın asistanı olarak aynı bölümde öğretim üyeliği görevine başladı. Doktorasını "Lâtin yazısı" üzerine tamamladı. Yard. Doçent olarak “Yazı Tasarımı” dalında uzmanlaştı. Hat Sanatı ile ilgili çalışmalarına son yüzyılın ünlü hattatları olan Kemal Batanay ve Hâmit Aytaç'tan öğrenimini, her iki hattatın vefatlarına kadar sürdürdü. Hat çalışmalarının yanı sıra, Latin Yazısı ve kaligrafi alanlarında da eserleri var. Klasik hat çalışmalarıyla birlikte kendine özgü modern uygulamalar da geliştiren Savaş Çevik, ayrıca, teorik bilgilendirmeler, yayınlar, hat kursları, jüri üyelikleri, yazı ve imza bilirkişiliği gibi konularda görev aldı. 2002 yılında Mimar Sinan Üniversitesi'nden emekli oldu, Haliç Üniversitesi'nde 2004 yılında Grafik Bölümünü kurdu ve 2019'a kadar burada öğretim üyeliğini sürdürüp buradan emekli oldu. Halen ‘Kaligrafi' dersleri veriyor. Hat sanatı alanında klasik geleneğe bağlı eserlerin yanı sıra, özgün ve serbest çalışmaları ile de tanınan Çevik; tuğra çalışmalarıyla , makılî yazı ile ve az yazılan yazılardan Muhakkak-Reyhânî yazılar üzerinde çalışmalarıyla da tanınıyor. Hat sanatı tarihinde ilk kez "Muhakkak-Reyhânî Hilye yazan hattat" olarak biliniyor. Daha önce hiç kullanılmamış kendine özgü “Çapraz Müsennâ”, “Dörtlü Müsennâ” “Müselsel Makılî”, “Dairesel Mâkılî” ve “Muttasıl Mâkılî” kompozisyon biçimlerini hat sanatına kazandırdı. Klasik uygulamaların yanı sıra özgün ve serbest tasarımlarla, renk ve grafik değerleri kullanarak kendisine özgü hat-grafik niteliği taşıyan eserler veriyor, eserlerini yurt içinde ve yurt dışında sergiliyor. NEDEN HERKESE SANAT? Uzak durduğumuz, anlamayacağımızı düşündüğümüz sanat dallarıyla, o sanatı bilen, uygulayan ya da izleyenlerin rehberliğinde tanışıyoruz, seyircisi olmayı öğreniyoruz. Çünkü bilmek için sevmek, sevmek için de önce tanışmak gerekir! Herkese Sanat cumartesi 12.30, pazar 18.30'da NTVRadyo'da. Programın her bölümünü, radyoda yayınlandıktan sonra ntvradyo.com.tr adresine ve podcast platformlarına yüklüyoruz. Nacide Berber'in hazırladığı programın arşivine girip istediğiniz zaman istediğiniz yerde dinleyebilirsiniz. #ntvradyo #herkesesanat #seyirci #hat #hatsanatı#podcast
Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin
Emin ve Emine bu bölümde, Emine'nin İstanbul'dan Sivas'a doğru çıktığı yolculukta uğradığı şehirler, gördüğü yerler ve karşılaştığı insanlar hakkında konuşuyor. Divriği Ulu Camii'nin dünyadaki diğer ünlü yapılarla kıyaslanabilecek öneminden, Safranbolu'nun UNESCO mirasındaki yerinden ve Türkiye'de turizmin tanıtım eksikliklerinden bahsediyorlar. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Show Notes Divriği Ulu Camii: Kapıdaki ışık oyunları ve silüetler (fotoğrafları) (https://drive.google.com/drive/folders/1zKExjepMvZJfQpQTo3xB9CiLdN3CVWdp?usp=share_link) Transcript Intro 1- Emin: [0:13] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin, bugünkü bölümümüzde Emine ablamla beraberiz. Nasılsın Emine abla? Gerçi yorgunsundur herhâlde biraz. 2- Emine: [0:26] Evet, biraz yol yorgunuyum. Ama aynı zamanda mental olarak da dinlenmiş... Yani fiziksel yorgun, mental olarak dinlenmiş bir hâldeyim. 1- Emin: [0:35] Evet, o güzel bir his ya... Güzel bir tatilden dönmüşsün, eve gelmişsin... İnsan bir yandan tabii o evdeki düzenini, rutinini de özlüyor. Ona kavuşmanın da bir mutluluğu oluyor değil mi? 2- Emine: [0:47] Aynen, kesinlikle. Özellikle ben bu yolculukta biraz evdeki rutinimi çok özledim nedense. Uzun bir yoldu benim için. O yüzden olabilir. 1- Emin: [0:56] Bence güzel bir rutine sahip olmak dünyanın en büyük lükslerinden biri. 2- Emine: [1:01] Kesinlikle. Arada o rutinden çıkmak ve sonra o rutinin kıymetini bilmek, bence asıl lüks bu. Hep o rutinin içinde kalmak biraz sıkıcı kesinlikle... Ama arada o rutinden çıkıp özleyip tekrar o rutine dönebilmek gerçekten dediğin gibi en büyük lükslerden biri. 1- Emin: [1:18] Evet ben de gezmeyi çok seven biriyim ama evimi de çok seviyorum. Evimdeki hayatımı, yaşantımı da çok seviyorum. Şükretmek için çok fazla sebebimiz var ve bu da onlardan biri diye düşünüyorum. 2- Emine: [1:31] Katılıyorum sana. Sen nasılsın bu arada? 1- Emin: [1:34] Ben de iyiyim teşekkür ederim. Ben tatil haklarımı önceden kullandım. Avans olarak kullandım. 2- Emine: [1:40] Sen yaz başında hallettin tatil olaylarını. Ben yeni başlıyorum. 1- Emin: [1:45] Aynen. Bende genel olarak öyle oluyor. Daha sakin sezonları tercih ediyorum ben seyahat etmek için. 2- Emine: [1:51] Ben de aynı şekilde. 1- Emin: [1:53] Belli. 2- Emine: [1:54] Yok yok bu biraz istisna oldu ama ben genelde okullar açıldıktan sonra, eylül sonrasını seviyorum. Açıkçası gerçekten herkes hevesini almış, kenara çekilmiş gibi oluyor. Yaz başını tercih ettiğinde gene bir daha kalabalık oluyor sanki. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership
ABD'nin Ohio eyaletinde kurulan “HEAL Palestine”, Filistinli çocuklara acil yardım ve tıbbî bakım sağlayan sivil bir kuruluş. İsrail'in Amerikan bombalarıyla Gazze'de gerçekleştirdiği soykırımda uzuvlarını kaybeden ve hayati tehlike yaşayan Filistinli çocukların ABD'de tedavi görmeleri için çalışan “HEAL Palestine” İsrail yanlısı çevrelerin hedef tahtası haline geldi.
Hafta içinde Merkez Bankası blog sayfasında “Reel Sektörün Döviz Talebi Gelişmeleri” başlıklı oldukça önemli bir çalışma yayımlandı. Daha önce de belirttiğim üzere son dönemde Merkez Bankası'nın blog sayfası iletişimi açısından büyük önem taşıyor ve önümüzdeki döneme ilişkin para politikalarını ve makroihtiyati tedbirleri öngörmeyi kolaylaştırıyor.
İster TUİK'in enflasyon sepetindeki ağırlığa bakalım isterseniz çevrenizde konuştuğunuz arkadaşlarınızla teyit edin üç ana kalem tüketici bütçesini ve dolayısıyla beklentisini şekillendirmektedir.
Bölümün Youtube videosu;https://www.youtube.com/watch?v=9kwkljXHgfE&t=300s&pp=0gcJCa0JAYcqIYzvDestek vermek isterseniz;Youtube linki: www.youtube.com/@yasinacarpodcasttInstagram linki: www.instagram.com/yasinacar50
Pazarlama Psikolojisinin Derinlerine Hoş GeldinPazarlama dünyasında başarı artık yalnızca ürünü anlatmakla değil, tüketicinin zihnine dokunmakla mümkün. Bu bölümde seninle birlikte, pazarlama metinlerinde kullanılan kelimelerin insan psikolojisi üzerindeki etkisini konuşacağız. Neden bazı kelimeler satışları patlatırken, diğerleri sıradan kalıyor? İşte bu bölümde bunun şifrelerini çözüyoruz.Kelimenin Gücü: Beynimiz Nasıl Tepki Veriyor?İnsan beyni bir kelimeyi gördüğünde sadece anlamını değil, o kelimenin oluşturduğu duyguyu da işler. Pazarlama metinlerinde kullanılan bazı kelimeler, doğrudan beynin karar alma merkezlerine sinyal gönderir. Bu sinyaller ya “satın al” dedirtir ya da “boşver” dedirtir.Kelimeler, özellikle duygulara hitap eden tetikleyicilerle birleştiğinde zihinsel kısa yollar oluşturur. Bu kısa yollar müşteriyi ikna etmenin temelidir. Örneğin “şimdi”, “garantili”, “ücretsiz”, “senin için” gibi ifadeler zihinde “hemen harekete geç” komutunu uyandırır.En Güçlü Psikolojik Tetikleyiciler ve Örnek KullanımlarŞimdi – Aciliyet oluşturur.Örnek: “Şimdi sipariş ver, yarın kapında!”Ücretsiz – Risk algısını düşürür.Örnek: “Ücretsiz kargo ile fırsatı kaçırma.”Senin için – Kişiselleştirme gücü taşır.Örnek: “Bu kampanya sadece senin için hazırlandı.”Tükeniyor – Kıtlık psikolojisini tetikler.Örnek: “Son 3 ürün kaldı.”Garanti – Güven inşa eder.Örnek: “30 gün içinde koşulsuz iade garantisi.”Bilimsel olarak kanıtlanmış – İkna gücü yüksek.Örnek: “Etkinliği bilimsel olarak kanıtlandı.”Kelimeler Nerelerde Kullanılmalı?Başlıklar: Dikkat çekmek için ilk temas noktası.Butonlar: Dönüşüm oranını doğrudan etkiler.Ürün açıklamaları: Güven oluşturmak için ideal alan.E-posta konu satırları: Açılma oranını artırır.Kampanya içerikleri: Harekete geçirme noktasında etkili.Duygusal Tetikleyicilerle Satışları ArtırmakPazarlama metinlerinde duygusal tetikleyiciler ile mantıksal açıklamaları birleştirmek en etkili formüldür. Örneğin bir ürünün ekonomik olduğunu söylemek yerine “sana özel indirim” demek çok daha duygusal bir bağ kurar.Unutma, insanlar duygusal olarak karar verir, mantıkla bunu haklı çıkarır. Metinlerini buna göre tasarla.FOMO Etkisi ve Kıtlık PsikolojisiFear of Missing Out yani FOMO etkisi, özellikle genç kitlelerde çok güçlüdür. “Kaçırma”, “Sadece bugün” gibi ifadeler, bu psikolojik açığı hedef alır.Aynı zamanda kıtlık psikolojisiyle birleştiğinde bu ifadeler insanların kararlarını hızlandırır. Çünkü beyin, sınırlı olanın daha değerli olduğunu düşünür.A/B Testlerle En Etkili Kelimeleri BulmakAynı ürünü farklı kelimelerle sunarak test etmek, hangi kelimenin daha fazla satış getirdiğini bulmanın en pratik yoludur.Örnek:A versiyonu: “Ücretsiz kargo ile şimdi al”B versiyonu: “Senin için kargo bizden”Hangisi daha çok dönüşüm getiriyor? Test et, veriye göre ilerle.Yapay Zeka ile Tetikleyici Kelimeleri BulmakGünümüzde GPT gibi yapay zeka modelleri, hangi kelimelerin hangi demografide daha etkili olduğunu tespit etmekte kullanılıyor. Özellikle reklam kampanyalarında kullanılan tetikleyici kelimeleri optimize etmek için güçlü bir yöntem.Bu Kelimeler Her Sektörde Geçerli mi?Cevap: Hayır.Bazı sektörlerde farklı tetikleyiciler çalışır. Örneğin sağlık sektöründe “güven” ve “bilim” kelimeleri daha etkiliyken, moda sektöründe “şimdi”, “trend” ve “senin tarzın” gibi ifadeler ön plana çıkar.Bu nedenle hedef kitleni iyi analiz et ve o kitlenin karar mekanizmasına uygun kelimeler kullan.Psikolojik Tetikleyicileri Kullanırken Dikkat Etmen GerekenlerAşırıya kaçma, metni yapaylaştırma.Gerçek dışı vaatlerde bulunma.Kelimelerin anlamıyla uyumlu içerik sun.Tekrar eden ifadelerden kaçın.Organik hissettiren, insana dokunan cümleler kur.Pazarlama, sadece strateji değil aynı zamanda dil sanatıdır.Bu bölümde öğrendiğin tetikleyicileri hemen kendi işinde denemeye başla.Ve unutma:Doğru kelime, doğru duygu, doğru anda satışa dönüşür.
Modern yaşamın bize sunduğu konfor, aslında pek çok çelişkiyi de beraberinde getiriyor. Bu çelişkilerden biri de minimalizm ile plastik kullanımı arasındaki çatışma. Bir yanda daha az tüketmeye, daha sade yaşamaya çalışan bir anlayış; diğer yanda hayatın her alanına nüfuz etmiş, çoğu zaman farkında bile olmadan kullandığımız plastik ürünler. Peki, bu iki dünya nasıl bir arada var oluyor? Daha önemlisi, aralarındaki gerilim bize ne anlatıyor?Gelin, podcast'imizin bu bölümünde, plastik bağımlılığımızın nasıl ortaya çıktığını, minimalizmin bu duruma nasıl bir yanıt sunduğunu ve her ikisinin modern yaşamla kurduğu ilişkiyi konuşalım.
Türkiye siyaseti, özellikle de AK Parti'nin son 25 yıldır ortaya koyduğu birikim, aslında dünya siyaseti için de çok önemli bir laboratuvara dönüşmüştür. Osmanlı'nın son döneminde olduğu gibi, bugünkü Türkiye'de de bazı entelektüeller İbn Haldun'un devletlerin doğuşu, büyümesi ve sonlanmasıyla ilgili yaklaşımını hatırlatan kanaatlere sahiptir.
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
“Dinci”, genellikle Türkiyeli gavurlardan duyduğumuz küfürbaz bir tabir. Hiçbir nesnel tavır ve tutuma karşılık gelmez. Müslümanlara yönelik bir duygu kusmuğu, bir nefret söylemidir. Afganistan ve bugün onu yöneten Taliban'ı giderek yerinde görerek aktardığımız gözlemlerimize karşı Ankara İlahiyattan bir Profesör sarılmış klavyesine, sallamış nefretini ve bize “dinci” demiş. Daha önce İslamcıları oraya buraya “gizli ajandaları var, şeriat düzenini getirmek istiyorlar” diyerek ihbarda bulunmayı tıynet haline getirmiş birinin tipik ispiyon jargonu. Bunun için profesör olmak mı gerekiyormuş? İlahiyat Fakültesinde işgal ettiği kürsü hem Müslüman Türk halkına hem İlahiyat ilmine hem de öğrencilerine çok yazık.
Ömer Muhammed Öztürk, 13 Ağustos 1946'da Adana'nın Seyhan ilçesi Tepebağ Mahallesi'nde doğdu. Seyhan, daha sonra Adana'nın merkez ilçesi haline geldi. Doğumunda babası nüfus kaydını henüz Tarsus'tan Adana'ya naklettirmemişti. Onun için nüfus cüzdanında doğum yeri olarak “Tarsus” yazılıdır. Doğduğu seneyi rahmetli babası şöyle anlatır: “O sene benim için büyük fütuhata sebep oldu. Ömer'in doğduğu sene Üstadımıza bağlandık, O'nun evlâdı olduk. O sene hacca gittim, işin içine rüşvet girdiği için müteahhitliği bırakmak istiyordum. O sene müteahhitliği bıraktım, demir ticaretine başladım. “Ya Rabbi haramdan uzak duracağım ve kadınlarla muhatap olmayacağım bir iş nasip eyle”, diye duâ ederdim. Hakikaten demir ticaretine girdik ve uzun süre bu işi yaptık.” Babası, Mahmûd Sâmi (k.s.) Hazretleri'nin müridi olduğu için çocuğu ona götürmüşler. “Ömer olsun çocuğumuzun adı” buyurmuş ve bundan sonra da Mahmûd Sâmi (k.s.) Hazretleri'nin dizi dibinde ve onun terbiyesinde yetişmiştir. Bu kutlu başlangıçla birlikte 38 yıl süren beraberlik, Sâmi (k.s.) Hazretleri'nin son nefesine kadar devam etmiştir. 1980 yılında Mahmûd Sâmi (k.s.) Hazretleri, Ömer Öztürk'ü İstanbul'a tedâvi için gönderir. Ömer Öztürk, İstanbul'da iken bir gün Medine'de ev halkına sorar: “Ömer Öztürk nerededir?” Ev halkı da: “İstanbul'da efendim, siz gönderdiniz tedâvi için” diyorlar. “Yok, o şu anda Mekke'de bulunuyor, görev yeri O'nun Mekke” demiştir. Daha sonra hastalık hali zuhûr edince Hacı Anne, Sami Efendi (k.s.) Hazretleri'nin ağzından şu sözlerin döküldüğünü nakletmiştir: “Ömer Öztürk'ün yanımda olmasını çok isterdim. Son nefesimde Allâh (c.c.)'dan dilerim, inşallâh benim yanımda, başucumda bulunur.”(Misvâk Neşriyât, Hakk Yolda Kılavuz Ömer Öztürk)
İBB merkezli asrın soygunu, büyük bir temizlik fırsatına dönüştürülebilir. Her geçen gün ortaya çıkan bilgiler, itiraflar, tanıklar, raporlar İBB merkezli büyük bir yolsuzluğa işaret etse de olayın görüldüğünden daha derin ve belediye ötesi olduğunu gözler önüne seriyor. Sadece haksız kazanç elde ederek bir zenginleşme şeklinde ifade edebileceğimiz bir soygunla karşı karşıya değiliz. Daha planlı zengin olmanın dışında başka amaçlara hizmet eden bir yolsuzluk söz konusu. Elde edilen parasal imkanlarla farklı dizayn ve irtibat hesapları var.
İktidarın adlandırmasıyla “Terörsüz Türkiye”, Kürt hareketinin verdiği isimle “Barış ve Demokratik Toplum” gerçek içeriğiyle ise bizim sömürgeci sermayenin, emperyalizmin himayesindeki bir “petrol açılımı” olarak tanımladığımız süreç kapsamında oluşturulan meclis komisyonu 5 Ağustos günü toplandı. İktidar açısından komisyonun tek bir amacı var o da yürüttükleri petrol açılımını iyice cilalayıp, sürecin halkla ilişkiler kampanyasını yapmak. Komisyonun isim tartışmasının absürtlüğü bunun bir kanıtı. Herkes toplandı ve içeriğinin, işlevinin, görevinin ne olacağı belli olmayan, üzerinde tartışacağı konuyla ilgili bilgilerin gizli tutulduğu bu komisyona ne isim verileceği tartışılmaya koyuldu. Herkes kendi meşrebince bir şeyler dedi. Daha dün her söze “PKK terör örgütü mü değil mi?” diye başlayan ve bu süreci de başından beri “Terörsüz Türkiye” diye adlandıran iktidar kanadının hele hele MHP'nin muazzam bir işbirliği ve hoşgörü sergilemesi manidar değil mi? Zaten amaç petrol açılımına paravan oluşturmak olduğu için ortaya karışık bir şey çıkardılar: Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu!Tiyatro ve figüranlarıİlk defa MHP lideri Bahçeli'nin 100 üyeli bir bileşimle önerdiği komisyon son olarak 51 üye ile tasarlanmıştı. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un himayesinde kurulan komisyona AKP 21, CHP 10, DEM Parti 4, MHP 4, Yeni Yol 3, Hüdapar 1, YRP 1, TİP 1, EMEP 1, DSP 1 ve DP 1 üye gönderdi, kendisine 3 sandalyelik kontenjan ayrılan İyi Parti ise komisyona katılmayacağını açıkladı. Özellikle muhalefet partileri açısından bir süre boyunca bu komisyona katılıp katılmama tartışmaları yaşandı. En büyük kaygı iktidarın gizli kapılar ardında yürüttüğü süreci, tamamen işlevsiz, görev ve sorumlulukları hatta adı bile belli olmayan bir komisyonda figüranlık yaparak meşrulaştırmaktı. Bu haklı bir kaygıydı. Ne komisyon toplanmadan önceki hazırlık görüşmelerinde ne de komisyonun toplandığı 5 Ağustos günü bu kaygıları giderecek herhangi somut bir gelişme gördük. Ama nasıl olduysa herkes bu komisyonun bir sorunu çözmek için (partilerin meşrebine göre terör, Kürt sorunu, barış, demokrasi gibi başlıklarla tarif edilen sorunlar) kurulduğuna ikna olmuştu. Komisyona katılmayan İyi Parti de aslında buna dahildir! Çünkü onlar da komisyonun Kürt sorununun çözümüne dair kurulduğunu bir şekilde kabul etmişler ama şovenist bir tutumla, MHP'nin boşalttığı faşist siyaset alanını başıboş bırakmamak için katılmayı reddetmişlerdi. Aslında İyi Parti de bu şekilde senaryoda kendine yazılan figüranlık rolünü oynuyor.Çözüm arayışı değil petrol kavgası: Emperyalizmin himayesinde bir koyup üç alma kumarı
Hz. Osman (r.a.)'in İslâm'dan önceki ve sonraki, halife olmazdan önceki ve sonraki hayatını inceleyen kimse, kendisinde üstün özellikler, yüksek seciye örnekleri toplanmış parlak bir müslüman silueti görecektir. Hz. Osman (r.a.) cahiliye döneminde hiç içki içmemiştir. O İslâm'dan önceki dönemde de içkinin aklı giderici olduğunu söyler, aklın insana Allâh (c.c.)'un verdiği yüce bir değer olduğunu, insanın aklı ile yücelmesi gerektiğini ifade ederek akıl ile çekişmemek gerektiğini dile getirirdi. Yine cahiliye döneminde gençlerin şarkılı ve eğlenceli toplantıları onun ilgisini çekmemiş, o bu tür toplantılara katılmamıştı. Mü'minlerin annesi Hz.Aişe (r.anhâ)'nın rivayet ettiği bir hadiste Hz. Osman (r.a.)'in ne derecede hayâ, utanma sahibi olduğunu göstermektedir. “Peygamber (s.a.v.) benim odamda yaslanmış halde idi. Babam Hz. Ebubekir (r.a.) içeri girmek için izin istedi. Ona izin verildi. Hz. Peygamber (s.a.v.) aynı halde duruyordu. Hz. Ebubekir (r.a.) içeri girdi ve Resûlullâh (s.a.v.) ile görüşüp sonra çıktı. Daha sonra Hz. Ömer (r.a.) izin istedi. Ona da izin verildi. Resûlullâh (s.a.v.) durumunu değiştirmeden Peygamber (s.a.v.) ile konuşup çıktı. Sonra Hz. Osman (r.a.) içeri girmek için izin istedi. Resûlullâh (s.a.v.) yattığı yerden doğruldu ve giysisini düzeltti. Hz. Osman (r.a.)'a da izin verildi. Bu davranışının sebebini sordum. Resûlullâh (s.a.v.): “Gerçekten Osman çok utangaçtır. Bu halde iken ona izin verseydim, bana hacetini ulaştıramamasından korktum.” buyurmuştur.” Bir başka hadis-i şerifte ise Hz. Peygamber (s.a.v.) şu sözü ile onu en güzel şekilde tanımlamıştır. “Ümmetimin hayâ, utanma bakımından en doğru olanı Osman'dır.”(Muhammed Mütevelli Şaravî, Cennetle Müjdelenen On Sahâbî, s.92)Başka bir metin varsa düzenlemeye devam edebilirim!
Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin
Bu bölümde birbirimizin genel kültürünü test ediyoruz! Farklı konulardan sorular soruyor, üç ipucu ile doğru cevabı tahmin etmeye çalışıyoruz. Siz de dinlerken ipuçlarını takip edin, cevaplarınızı bizimle karşılaştırın. Bakalım kaç soruyu bizden önce bulabileceksiniz?
Daha önceki yazılarımızda aynı işi farklı statülerde farklı maaşlarla yapan personel ve yaşanan sorunları gündeme getirmiş ve ortaya çıkardığı sorunları açıklamıştım. 8. dönem toplu sözleşme görüşmelerinde bu çarpıklık yüksek sesle gündeme geldi.
Daha Çılgın Bir Hafta ve Silahlar başta olmak üzere vizyon filmlerini, alternatif gösterimleri ve sinema dünyasından imza kampanyalarını konuşuyoruz.
ÇİKOLATA Aşağıdaki metni okuyunuz. Bu yazıyı okurken canınız nefis bir çikolata çekebilir. Okumaya başlamadan önce, çikolatanızı yanınıza hazır edin. Yalnızca çikolatanın tadına varmakla yetinmeyin, o tadın nereden geldiğini de keşfedin. Çikolata, kakao ağacının çekirdeklerinden yapılmaktadır. Çikolatanın ilk olarak Orta Amerika Bölgesi'nde yaşayan Mayalar zamanında üretildiği sanılmaktadır. Kristof Kolomb ve Hernando Cortes gibi kâşifler 1500'lü yıllarda Amerika kıtasını keşfettikleri zaman burada olan birçok şeyi ülkeleri İspanya'ya götürmüşlerdi. Bunların arasında kakao çekirdekleri de vardı. Çikolatanın ana maddesi olan kakao çekirdekleri o zamanlar Avrupa'da yeniymiştir ve bilinmiyordu. Avrupalılar, önceleri kakao çekirdeklerini ne yapacaklarını bilememişler. Çünkü elde edilen içeceğin tadı çok acıymış. Sonunda çok parlak bir fikir bulunmuş: kakaonun içine şeker eklemek! Şeker eklendikten sonra bu karışım saraylarda içilmeye başlar hâline gelmiş. O dönemlerde kakao ve şeker kolay bulunamadığından çikolata yalnızca zenginlerin içebileceği bir içecekmiş. Daha sonra şeker üretiminin artması, çikolatanın tüketimini çok açmış. Fakat kakao üretimi arttıkça daha da ucuzlayarak yaygınlaşmaya başlamış. Çikolata, 1800'lü yıllara kadar sıvı olarak tüketilmiş. Daha sonra bugün tadına doyamadığımız şekilleri ortaya çıkmış. Çikolatanın tadı yıllar geçtikçe çeşitlenmiş. Ancak ham maddesinin elde ediliş yöntemi hiç değişmemiş. Çikolata yapmak için ilk olarak kakao çekirdekleri ayıklanır ve acılığının azalması için mayalanır. Ardından da kurutulur. Kurutulan çekirdekler fabrikalarda kavrulur. Kavurma işleminden sonra çekirdekler ezilir. Bunun sonucunda üç ayrı madde elde edilir: acı sıvı, kakao yağı ve kakao tozu. Biliyorsunuz, çikolataların birçok çeşidi var. Siyah çikolatada acı sıvı, kakao yağı ve şeker bulunur. Sütlü çikolataya bunların yanında bir de süt eklenir. Beyaz çikolata ise yalnızca şeker, süt ve kakao yağından yapılır. Bunun içine acı sıvı konulmaz. İşte, çok sevdiğiniz çikolata böyle yapılır. Fakat çok fazla çikolata yemek sağlık sorunlarına yol açabilir. Örneğin, çikolata diş çürüklerine yol açabilir. Çikolatanın doğrudan dişte çürüklerle neden olduğuna dair kesin bir kanıt yoktur ama çikolatanın içine konulan şeker, dişlerde çürümeye yol açabilir. Tıpkı içinde şeker bulunan diğer yiyecekler gibi. Aynı zamanda enerji deposu olan kakao, kalorisi yüksek olan bir yiyecektir. Bunun için sporcular genellikle enerji almak için çikolata yerler. Siz de sınavlardan ya da yapacağınız spor faaliyetlerinden önce çikolata yiyebilirsiniz. Ama çikolata yerken aşırıya kaçmamalısınız. Başka yiyeceklerden de enerji elde edebileceğinizi unutmamalısınız. Banu BİNBAŞARAN (Düzenlenmiştir.)
Avustralya, ülkeye gelecek uluslararası öğrenci sayısı sınırı 270 binden, 295 bine yükseltiyor. Eğitim danışmanı Simon Boncukçu, bu gelişmenin üniversiteler, eğitim danışmanları ve öğrencilerin ortak çabaları sayesinde yaşandığını söylüyor.
Renkler Neden Sadece Bir Görsel Tercih Değil, Bir Strateji?Renkler hayatımızın her alanında bize bir şeyler fısıldar. Duygularımızı tetikler, kararlarımızı etkiler, güven verir ya da heyecanlandırır. Bu yüzden bir markanın rengi asla tesadüf olamaz. Bu bölümde, renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkisinden başlayarak markaların neden ve nasıl bu kadar dikkatli şekilde renk stratejisi oluşturduğunu detaylıca konuşacağız.Renklerin İnsan Psikolojisi Üzerindeki EtkisiKırmızı neden iştah açar? Mavi neden güven verir? Yeşil neden huzurla eşleştirilir? Sarı neden dikkat çeker ama aynı zamanda neden rahatsız edici olabilir? Bu soruların yanıtı beynimizin derinliklerinde yatıyor. Renkler, bilinçaltımızla iletişim kuran en güçlü araçlardan biridir. Bu yüzden pazarlamada kullanıldığında, müşterinin karar verme sürecini doğrudan etkiler.Markaların Renk Seçimindeki Stratejik KararlarCoca-Cola'nın kırmızısı, Facebook'un mavisi, Starbucks'ın yeşili… Bunlar sadece estetik tercihler değil, marka kimliğiyle bütünleşmiş bilinçli seçimler. Bu bölümde, dünyaca ünlü markaların neden bu renklere yatırım yaptığını, bu renklerin markaya kattığı değerleri ve tüketiciyle kurduğu bağı detaylı örneklerle ele alıyoruz.Hedef Kitleye Göre Renklerin Anlamı Nasıl Değişir?Bir genç için canlı renkler heyecan vericiyken, bir profesyonel için koyu renkler daha güven verici olabilir. Kadın-erkek, yaş grubu, kültürel arka plan gibi demografik değişkenler renk algısını tamamen değiştirebilir. Bu yüzden renk seçerken sadece “güzel duruyor” demek büyük bir hata olur. Doğru renk, doğru kitleyle duygusal bağ kurar.Duygulara Dokunan Renk Stratejileri Nasıl Oluşturulur?Markanızın ruhunu, değerlerini ve vizyonunu yansıtan renkler seçmek, doğru bir iletişim kurmanın ilk adımıdır. Bu bölümde, sıfırdan bir marka yaratırken renk paletinin nasıl seçilmesi gerektiğini, mevcut bir markada nasıl dönüşüm yapılabileceğini ve sektörel farklılıklara göre hangi renklerin öne çıktığını anlatıyorum.Dönüşüm Odaklı Renk Kullanımı: Sadece Güzel Olması YetmezDijital pazarlamada renk, dönüşüm oranlarını doğrudan etkiler. Özellikle CTA butonlarında kırmızı, turuncu gibi dikkat çekici renkler dönüşümü artırırken; arka plan uyumu, kontrast kullanımı gibi detaylar da önemlidir. Bu bölümde A/B test örnekleriyle hangi sektör için hangi renk daha fazla dönüşüm getirmiş inceliyoruz.Kültürel Farklılıklar: Aynı Renk Her Yerde Aynı Etkiyi YaratmazBatı'da beyaz saflığı, doğu kültürlerinde yas'ı temsil edebilir. Bu yüzden global markalar, renk stratejilerini her ülke için yeniden düzenlemek zorundadır. Özellikle e-ihracat yapan markalar için kültürel renk kodlarını bilmek kritik önemdedir.Sonuç: Marka Kimliğinin Görsel Temsilcisi RenklerdirBu podcast bölümüyle birlikte, marka yaratımında ve dijital pazarlama stratejilerinde renklerin neden bu kadar önemli olduğunu ve nasıl daha bilinçli kullanılabileceğini kapsamlı bir şekilde öğrenmiş olacaksın.Bölümü Beğendiysen…Daha fazla içerik için joykek.com'u ziyaret edebilir, Instagram'da @frktprk hesabımdan beni takip edebilirsin.Sormak istediklerin varsa faruk@joykek.com üzerinden bana ulaşabilirsin.Ve unutma, renkleri doğru kullanan markalar sadece dikkat çekmekle kalmaz, zihinde de kalıcı olur.
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
2 haftalık bir ara veriyorum içeriklere. Daha güzel sabahlara uyanmak, daha güzel haberlerle buluşmak dileğiyle...
Her hafta Canlı Yayında sinema ve televizyon gündemini konuşuyoruz, haftanın öne çıkan dizi ve filmlerini yorumluyoruz, ilgimizi çeken konuları tartışıyoruz, listeler yapıyoruz, goygoydan geri kalmıyoruz...00:00 | Giriş07:00 | The Fantastic 4: First Steps22:20 | Moon 28:25 | Çocukken En Çok İzlediğimiz 10 Film 1:18:15 | Vince Gilligan'ın Yeni Projesi1:22:35 | Venedik Film Festivali'nin Programı Açıklandı1:32:25 | Hollywood Reporter: 21. Yüzyılın En İyi 25 Korku Filmi1:41:55 | Indiewire: 2020'lerin En İyi 50 Dizisi 1:49:35 | Nuri Bilge Ceylan'a Bir Red Daha1:53:00 | Sinema Salonlarının Hali1:56:25 | 2025'te En Çok İzlenen İki Orijinal Film 1:58:25 | Sacha Boran Cohen'in Yeni Rolü 2:00:05 | James Camerion'ın Yeni Projesi 2:01:55 | South Park'tan Yeni Tartışmalı Sahne2:03:20 | PTA ve Fortnite(?)2:06:50 | Coppola Megalopolis'i Yeniden Kurgulayacak 2:08:10 | One Battle After Another'ın Karakter Afişleri2:08:30 | Lena Dunham'ın Yeni Filmi Good Sex2:08:45 | The Devil Wears Prada 2 Çekimleri Başladı2:09:00 | Robert Eggers'in Yeni Filmi Werwulf'un Cast'ı
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, 28 Yıl Sonra filmini ele aldık.Serinin ilk filminden bu yana gördüğümüz Rage virüsünü tartışarak başladığımız bölümde, 28 Yıl Sonra'da karşımıza çıkan farklı zombi türlerini ve zombi bebeği de biyolojik olarak inceledik. Danny Boyle ve Alex Garland'ın seriye geri dönmesine karşın beklentilerimizi tam olarak karşılamayan filmin özellikle hikâye ve kurgu konusundaki sıkıntılarını da masaya yatırdık.Dollypop ve Dollywood'u, son dönemde izleyicilerin teveccühüyle karşılanan Dollyworld YouTube kanalından takip edebilirsiniz.
Saray'a operasyon Kıyım başladı; iki ismin daha suyu ısındı Tarık Toros Manşet 10 Temmuz 2025
175. bölüm için özel konuğum, İngiltere siyasetinde bir ilki temsil eden, bir öncü: Baroness Meral Hussein-Ece. Kendisi, İngiltere Parlamentosu'nun üst kanadı olan House of Lords'a atanan ilk ve tek Türk. Ancak bu unvan sadece bir sembol değil. Onun hayatı, göçün içinden doğan bir kimlikle şekillenmiş, eşitlik, temsil ve adalet mücadelesiyle örülmüş bir yolculuk.Ailesi 1948'de Kıbrıs'tan İngiltere'ye taşınan Meral Hanım, kariyerine 80'lerde Londra'da yerel yönetimlerde başlamış. Önce Hackney, ardından Islington Belediye Meclisi üyelikleri, kabine görevleri ve sosyal hizmet alanında liderlik… 1982'de İngiltere'de Türk ve Kürt göçmen kadınlar için ilk Türkçe konuşulan kadın merkezini, İmece'yi kuruyor. Siyasetin en yerelden en üst düzeyine uzanan bu yolda, hem etnik azınlıkların sesi olmuş hem de kadınların güçlenmesi için sahada yer almış. Yaptığı çalışmalarla, 2009'da Kraliçe Elizabeth tarafından Order of British Empire'a layık görülüyor, Baroness ünvanı veriliyor ve Hpuse of Lords'a atanıyor. Hala Afgan kadın gazeteciler, akademisyenler ve mültecilere destek veren projelerde ön saflarda yer alıyor ve İngiltere'de sosyal hareketliliği artırmak ve eşitsizliklerle mücadele etmek adına kurulan komitelerde aktif görev alıyor.Bu bölümde Meral Hanım'la hem siyasi kariyerini hem de 80'ler ve 90'larda İngiltere'de bir azınlık mensubu ve kadın olarak bu başarılarının zorluğunu konuştuk. Bu bölüm, İngiltere ve İrlanda'da öğrenci konaklaması için en iyi imkanları sunan GoBritanya'nın katkılarıyla sizlere buluşuyor. 2013'ten beri öğrencilere konaklama çözümleri sunan GoBritanya, özellikle uluslararası öğrencilerin ilk tercihi olmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi için www.gobritanya.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla ilk psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %25 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.comYeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Ortadoğu yeniden savaşın eşiğinde. İsrail ve İran karşı karşıya. İran gerçekten köşeye mi sıkıştı? İsrail'in asıl hedefi nükleer program mı, rejim mi? Trump neden “koşulsuz teslimiyet” istiyor? ABD savaşa dahil olur mu? İran halkı rejimin arkasında mı duruyor, yoksa sistem içten çöküyor mu? Türkiye bu büyük krizin neresinde duruyor? İsrail, İran'dan sonra gerçekten Türkiye'ye mi saldıracak? Soli Özel ile Sınır Ötesi'nin yeni bölümünde konumuz sadece İsrail-İran savaşı. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla ilk psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %25 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB* Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.comFarkındalık Defteri: https://www.podcastbpt.com/ortamlarda-satilacak-bilgi*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
31 Ekim 2008'de dünya yeni bir fikirle tanıştı: Bitcoin: Eşler Arası Elektronik Nakit Sistemi. Satoshi Nakamoto tarafından yayımlanan bir teknik makale ile duyurulan bu fikir, ilk birkaç yıl boyunca neredeyse herkes tarafından göz ardı edildi. Ancak zamanla, bunun basit bir zengin olma planından çok daha fazlası, küresel toplum üzerinde kalıcı bir değişim potansiyeli taşıyan durdurulamaz bir kavram olduğu ortaya çıktı.Dijital nakit fikrinin kökleri 1990'lara ve öncesine dayanır; özellikle cypherpunks olarak bilinen bir grup, anonim dijital nakit ve güçlü kriptografinin toplumsal etkileri üzerine yoğun tartışmalar yürütmüştür. Eric Hughes'un 1993 tarihli "Bir Cypherpunk Manifestosu", mahremiyetin ve anonim işlem sistemlerinin özgür bir toplum için ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır.Daha önceki dijital nakit girişimleri (Ecash, E-gold, hashcash, bit gold, b-money, RPOW gibi) çeşitli yenilikler sunsa da, genellikle merkezi yapıları nedeniyle başarısız olmuştur. Satoshi'nin de belirttiği gibi, bu sistemleri başarısızlığa mahkum eden tam olarak merkeziyetçilikti.Satoshi'nin dehası, mevcut teknolojileri (açık anahtarlı kriptografi, eşler arası ağlar, dijital imzalar, iş ispatı gibi) dahiyane bir şekilde birleştirmekte yattı. Onun çığır açan buluşu, dijital dünyadaki iki temel sorunu, yani çift harcama ve dijital kıtlık sorunlarını, güvenilir üçüncü bir tarafa ihtiyaç duymadan çözmesiydi. Bunu, eşler arası bir ağ, küresel bir zaman zinciri ve dinamik olarak ayarlanan bir zorluk seviyesi kullanarak başardı.Merkezi olmayan tasarım, Bitcoin'in hayatta kalması için kritik öneme sahiptir. Devletler gibi motive olmuş aktörlerin merkezi sistemleri kapatması kolayken, Bitcoin gibi tamamen eşler arası ağların "kesilecek bir başı" yoktur. Satoshi, bit gold'un merkezi otoriteye bağımlılığı ve b-money'nin para yaratma zorlukları gibi önceki sistemlerin zayıflıklarını gidermiştir. Sonuç, her düğümün her şeyi kendi başına doğrulayabildiği, kıtlığın garantilendiği (21 milyon adetle sınırlı) ve ihraç hızının önceden belirlendiği merkezi olmayan bir sistemdir.Bitcoin, yalnızca enerjiye (fizik kanunlarına) güvenen ilk pratik, merkezi olmayan dijital kıtlık çözümünü sunarak, dijital varlıkların potansiyelini değiştirdi. "Fikirler kurşun geçirmezdir" ve Bitcoin fikri, Satoshi'nin kodlanmış haliyle dünyaya saldığı "şişeden çıkan cin"dir. Bu, parayı devlet kontrolünden kurtarmaya bir adım daha yaklaştıran, zamanı gelmiş güçlü bir fikirdir.Kaynak
Bu dəfə qonağımız Professor Akif Qurbanov ilə inteqrativ təbabətdən danışdıq. Xəstəliklər niyə xronikiləşir, müalicələr necə olmalıdır, özümüzü necə qoyuraq kimi suallara cavab axtardıq.Daha ətraflı məlumat: https://btk.az/yenilikler/blog/438-nteqrativ-tbabt-ndir-nteqrativ-malic-effektlidir.htmlİnnovativ, sürətli və təhlükəsiz! akart ilə ödənişlərin rahatlığını kəşf et. https://akart.az/
*Bu bölüm Hiwell hakkında reklam içerir. Sadece israf olmasın diye sevmediğim yemekleri zorla yediğimin farkına vardığım aydınlanma, artık iltifat kabul etmeye karar vermeme sebep olan olay, Bali'de gittiğim şifacının söylediklerinden cebime koyduklarım ve hayatımdaki tüm yeni gelişmeler bu bölümde. Hiwell'den faydalanmak için tıklayın: https://hiwell.app/-merdivenalti-terapi-hHiwell'de ilk seansınız aşağıdaki kodla sadece 299 TL! Kod: merdiven299 Daha önce seans satın almış ve yeniden almak isteyenler için indirim kodu: 15merdiven
Lale, 2017 yılında kendine bir hedef koyuyor: “Beş yıl içinde İtalya'ya yerleşeceğim, Toskana'da bir evim olacak.” ve her yıl Hıdrıllez'de aynı Toskana villasını çizip dilek diliyor. Pandemi, dil kursları, C1 sertifikası… Derken 2022'de Toskana'daki bir fabrikanın yöneticisi olarak İtalya'ya taşınıyor. Ve 2 senedir o dileğini çizdiği evde oturuyor. Tabii bu böyle o kadar kolay olmuyor.Lale'yle bu bölümde sadece göçü değil, azmi, hayalleri ve hayal gerçekleştikten sonra gelen boşluğu konuştuk. Lale Baş, Ankara Üniversitesi İletişim bölümünü bitirdikten sonra memleketi Denizli'ye dönüp Şişecam'da insan kaynaklarında çalışmaya başlıyor. 2 çocuk sahibi Lale, bir yandan çalışırken bir yandan Pamukkale Üniversitesi'nde iktisat ve siyaset bilimi üzerine iki ayrı yüksek lisans yapıyor. İtalyanca öğrenmeye Denizli'de başlayan Lale, İstanbul'a taşınıp kendi tekstil firmasını kuruyor, İtalyanca öğrenmeye devam ediyor. Devamı bölümde! Bu bölüm, İngiltere ve İrlanda'da öğrenci konaklaması için en iyi imkânları sunan GoBritanya'nın katkılarıyla sizlere buluşuyor. 2013'ten beri öğrencilere konaklama çözümleri sunan GoBritanya, özellikle uluslararası öğrencilerin ilk tercihi olmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi için www.gobritanya.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb50OSB50 koduyla ilk psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %50 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB* Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.comFarkındalık Defteri: https://www.podcastbpt.com/ortamlarda-satilacak-bilgi*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Girişimci, yeni bir iş kuran ve bu süreçte en fazla riski kendisi alırken en fazla kazanımı da yine kendisi sağlayan kişidir. Girişimciler, ekonomide anahtar bir rol oynuyorlar, ama bu kadar büyük başarıların başlangıç noktası aslında bir hiçlikten ibaret. Daha doğrusu ilk başta elde olan tek şey, bir fikir. 111 Hz'in bu bölümünde, tutkularımızı pusula olarak kullanırken harekete geçmemizi sağlayan o enerjiyi konuşacağız. Çünkü, fikrimizin peşinden gidebilmek hem yetenek hem de cesaret işi.Sunan: Barış ÖzcanHazırlayan: Gülşah DimSes Tasarım ve Kurgu: Metin BozkurtYapımcı: Podbee MediaBu podcast Build Your Store hakkında reklam içerir.Yapay Zekayla ücretsiz e-ticaret sitenizi hazırlamak için https://www.buildyourstore.ai/baris-ozcan adresini ziyaret etmeyi unutmayın.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.