POPULARITY
Categories
Papa 14. Leo, Hollywood yıldızlarını özel bir görüşme için Vatikan'daki konutuna davet etti. İstanbul Ortaköy'de hayatını kaybeden iki çocuk ve annenin konakladığı otelde iki turist daha zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırıldı.Bu bölüm Audi hakkında reklam içermektedir. Daha dinamik, daha dijital, daha Audi... Yeni nesil Q3 Türkiye'de. Yeni Audi Q3 ile buradan tanışabilirsiniz.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre 2024 yılında hastanelere toplam 660 milyon başvuru olmuş. Özel hastanelere başvuru sayısı ise yaklaşık 66 milyon (toplam hastane başvurularının %10'u). OHSAD (Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği), Eylül ayında bu istatistikleri işaret ederek “Özel hastanelere GSS başvuruları dibe vurdu” başlığıyla bir açıklama yayınladı. Oysa özel hastanelere başvurular ne dibe vurdu ne de özel hastanelerin sağlık sistemi içindeki ayrıcalıklı konumları değişti. Türkiye'de özel hastaneler Cumhuriyetin ilk yıllarından beri vardı. Ancak sağlık sisteminin ana aktörü haline gelmeleri AKP iktidarının 2003'te başlattığı “Sağlıkta Dönüşüm Programı - SDP” sonrasında oldu. İlk önce, sevk işlemi yapılmadan özel hastanelere başvurunun önü açıldı. Daha sonra (2006-2008) SGK'nın özel hastanelerden hizmet satın alması uygulaması başladı. Artık vatandaşlar “fark ücreti/ilave ücret” ödeyerek istedikleri özel hastaneye başvurabilecekti. Bu gelişmelerle beraber özel hastane başvurularında patlamalı bir yükseliş yaşandı. SDP'nin başladığı yıllarda özel hastanelere başvuru sayısı yaklaşık 5 milyonken (toplam hastane başvurularının %4'ü), 2009 yılına gelindiğinde bu sayı 60 milyona (toplam hastane başvurularının %26,4'ü) ulaşmıştı. Daha sonra başvuru sayısı 2015 yılında (90 milyon) tavan yaptıktan sonra azalışa geçerek 2024 yılında 66 milyon oldu. OHSAD patronlarının ağlamasının esas sebebi başka. Onlar başvuru sayısı azalırken kârlarından zarar etmek istemiyorlar. SGK'dan aldıkları pastanın artırılmasını istiyorlar. Oysa zaten özel hastanelere başvuran hasta sayısında ve oranında azalma olmasına rağmen SGK'nın özel hastanelere yaptığı birim ödeme yıldan yıla artıyor. 2012'den 2024'e gelene kadar özel hastanelere hasta başına ödenen tutar yaklaşık 9,5 kat artarken, devlet hastanelerine kıyasla yaklaşık 2 kat artmış. 2024 yılında SGK özel hastanelere, devlet hastanelerine göre hasta başına 3 kat daha fazla ödeme yapmış.Özel hastaneler, yasaya göre SGK'nın ödediği ücretin en fazla %200 kadarını “ilave ücret” olarak alma hakkına sahip. Bu da branşına göre değişmekle beraber yaklaşık 250-350 lira kadar ek bir ücret anlamına geliyor. Buradan soruyoruz: Herhangi bir özel hastaneye başvurunuzda talep edilen ücretler bu mu? OHSAD açıklamasında bu itiraf ediliyor: “Ya yaşamak, hayatta kalmak için vatandaştan alacaksınız, kural ihlal edeceksiniz, ya da kapanacaksınız.” Hem SGK'dan aslan payını al hem de vatandaştan kopar koparabildiğini.Ekonomik kriz koşullarında özel hastane faturalarını işçilerin ve emekçi halkın ödemesi imkânsız hâle geldi. Bu nedenle hastane başvuruları, kamuya kaydı. Ancak kaynaklar kamuya aktarılması gerekirken özel hastane patronlarına akmaya devam ediyor. Özel hastanelerin varlığı, kamu sağlık hizmetlerinin nitelikli şekilde verilmesine engel olmakta, işçilerin ve emekçi halkın sağlığına zarar vermekte. Nitelikli, ücretsiz, eşit-ulaşılabilir, devlet eliyle planlanan sağlık hizmetinin önünde engel olan özel hastanelerden SGK'nın hizmet satın alması derhal durdurulmalıdır! Özel hastanelerdeki “ilave ücret” soygununa göz yumulmasına son verilmeli, denetimler artırılmalı, cezalar caydırıcı hale getirilmelidir! Konkordato/iflas ilan eden özel hastaneler kamulaştırılmalı, buralarda çalışan sağlık emekçilerine kamuda istihdam hakkı tanınmalıdır! Kaynakların tamamı kamu sağlık hizmetinin yararına kullanılmalıdır!
Bir nevi "mükemmeliyetçilik" bölümünün devamı niteliğinde bir bölümle karşınızdayız, bu kez meselemiz "yetersizlik". Sık sık hissettiğimiz, sinsi şekillerde bizi yoklayan, hele bu çağda daha da vahşi şekilde saldıran o duyguyu anlamaya çalışıyoruz. Pek tabii edebiyata ve sinemaya da uzanarak.Bölümde adı geçen tüm kitap ve filmlerin listesini @1kitap1film.us instagram hesabımızda bulabileceğinizi hatırlatalım.Bu bölüme sponsor olarak bizi destekleyen vitruta'ya katkılarından ötürü çok teşekkür ederiz. vitruta.com'da ve vitruta mağazalarında yapacağınız alışverişlerde, 1kitap1film kodu ile indirimsiz ürünlerde %15 indirim avantajından faydalanabilirsiniz. vitruta.com'dan yapacağınız alışverişlerde 1kitap1film özel avantaj kodunu, ürünü sepete ekledikten sonra çıkan sayfadaki “hediye kartı veya indirim kodu” alanına ödeme işlemi öncesinde tanımlayabilirsiniz.Kapak görseli: Edgar Degas, Dancers at the Barre (1905)
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için tıklayınız!OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.* Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Bu bölüm biraz iç dökme bölümü gibi oldu. Sizinle iyileşme dönemimin ilk zamanlarını, iyileşme kararını nasıl aldığımı ve aldığım karardan nasıl dönmediğimi anlatıyorum. Dinleyen ve dinlemeyen herkese sevgiler.
Çocuk Yaramaz mı Hissedemiyor mu? 00:00 — İnterosepsiyon Nedir ve Neden Bu Kadar Önemli? 04:00 — Günlük Hayatta Bedenin Sinyallerini Okumak 09:00 — Çocukluk, Ebeveynlik ve Bedensel Farkındalık 14:00 — Travma, Stres ve İç Alanın Kapanışı 20:00 — Yoganın Bilimsel Yüzü: İnsula ve Farkındalık 26:00 — Panik, Nefes ve Kendini Şifalandırma 33:00 — Çocuklarda ve Yetişkinlerde Duyusal Algı 40:00 — Duygular, Beden ve “Ben” Hissi İnterosepsiyon, yani bedeni içeriden hissetme kapasitemiz, modern yaşamın gürültüsü içinde en çok unuttuğumuz farkındalıklardan biri. Oysa bu içsel duyarlılık, duygusal denge, öz-regülasyon ve hatta ilişkilerdeki derinlik açısından belirleyici bir rol oynar. Bu bölümde Zeynep Aksoy, nörobilim, travma çalışmaları ve yoga felsefesinin kesişiminde interosepsiyonu ele alıyor. Bedensel farkındalığın kaybının modern insanın en sessiz krizlerinden biri olduğunu; bedenle yeniden temas kurmanın ise bir tür içsel uyanış, hatta şifa süreci olduğunu gösteriyor. Sessizlik, nefes, duyum ve farkındalık aracılığıyla, yalnızca bedeni değil, “ben” hissini de yeniden tanımanın yollarını araştırıyoruz. Bu sohbet, spiritüel pratikle bilimsel anlayış arasında bir köprü kurarken, insan olmanın en ince dokusuna — hissetme kapasitemize — dokunuyor. Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Online Stüdyo üyeliği ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için yenilikçi Fasyal Yoga Uzmanlık Programı'nı yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak ve sertifikalı eğitimlere katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Atilla Yeşilada ve Semih Sakallı ekonomi gündemini değerlendirdi.
Konuk Umut Vural ile insan bedeninin üç katmanına dokunan, pazarlamaya farklı bir pencereden baktığımız bir bölümdesin. Bu kez panel ekranlarından, butonlardan ve metriklerden çıkıp bir reklamı izlerken aslında bedeninde, duygularında ve zihninde neler olduğunu konuşuyoruz.Bedenin üç katmanı üzerinden ilerliyoruz: fiziksel beden, duygusal beden, zihinsel beden.Fiziksel katmanda; mağazadaki koltuğun rahatlığından, ortam sıcaklığına, kokuya, renk paletine, web sitende kullandığın görsellere ve sayfa akışına kadar her detayın sürüngen beyni nasıl tetiklediğini konuşuyoruz. Bir evi gezerken kendini evinde gibi hissetmenin ya da bir ayakkabı mağazasından, ihtiyacın olmasına rağmen eli boş çıkmanın arkasındaki bedensel tepkileri örneklerle açıyoruz.Duygusal bedende markanın hikayesinin, kurucusunun duruşunun, ekip içi iletişimin ve kullandığın kelimelerin şirketin duygusal alanını nasıl doldurduğunu masaya yatırıyoruz. İnsan kaynakları yerine insan enerjisi diyerek, departmanlar arasındaki iletişimin müşteriyle kurulan iletişime nasıl bire bir yansıdığını, içeride çözülmeyen duygusal düğümlerin satış ve pazarlama süreçlerini nasıl sabote ettiğini konuşuyoruz.Zihinsel bedende ise hedefler, stratejiler ve kurgu devrede. Bir şirketin gelecek seneye dair sahnesi net mi, yoksa herkes sadece günü kurtarmaya mı çalışıyor, bunu tartışıyoruz. Konfor alanını sessiz bir ölüm alanı olarak ele alıp hedef üretmeyen şirketlerin zamanla piyasadan nasıl silinebildiğini konuşuyoruz.Umut Vural bu üç katmanı sadece teori olarak anlatmıyor. Uzun yıllara yayılan ihracat deneyimi, büyük markalarla yaptığı çalışmalar, NLP ve psikoloji birikimiyle sahadan örnekler paylaşıyor. Bir firmaya girdiğinde önce o şirketi bir beden gibi okuyor: Üretimdeki dalgalanmalar bedensel tıkanıklık, departmanlar arası çatışmalar duygusal tıkanıklık, hedef eksikliği ise zihinsel tıkanıklık olarak ele alınıyor. Sonra da bunların her biri için uygulanabilir çözümlerden bahsediyoruz.Bölümün bir diğer tarafı ise dijital çağ ve yapay zeka perspektifi. ChatGPT ve algoritmalar sayesinde deneyim ve tecrübenin büyük kısmının artık koda dönüştüğünü; buna rağmen yapay zekanın tek yapamadığı şeyin hissetmek olduğunu konuşuyoruz. Ama aynı zamanda duygularımızı içerik akışıyla yönlendirebildiğini, yani his üretemese de hislerimizi şekillendirebildiğini tartışıyoruz. Bu yüzden şirketlerin kendi bedenini, duygusunu ve zihnini tanımasının artık lüks değil, zorunluluk olduğuna vurgu yapıyoruz.Bu bölüm özellikle ihracat yapan ya da yapmayı planlayan üreticiler, pazarlama ve satış ekiplerini dönüştürmek isteyen yöneticiler, mağaza veya web sitesi deneyimini insan bedeninin üç katmanına göre yeniden tasarlamak isteyen marka sahipleri için güçlü içgörüler içeriyor. Reklam ve pazarlamaya sadece panel ekranlarından bakmaktan sıkıldıysan, insan tarafını daha derin anlamak istiyorsan bu sohbet sana iyi gelecek.Bölüm sonunda Umut abiye nasıl ulaşabileceğini de paylaşıyoruz. Daha fazla bilgi ve danışmanlık için umutvural.com adresinden kendisiyle iletişime geçebilirsin.Türkiye'de Dijital Pazarlama podcastinde amacım; insanı, bedeni, duyguyu, zihni ve dijital araçları aynı masada buluşturmak. Bu bölümde sevgili dostum Umut Vural ile birlikte pazarlamayı sadece bir satış aracı değil, insanı ve şirketi bütün olarak dönüştüren bir alan olarak ele alıyoruz.Öneri ve reklam işbirlikleri için bana faruk@joykek.com adresinden ya da Instagram'da frktprk üzerinden ulaşabilirsin.
22 Ekim'de güneş panelleri üreten Smart Solar işçileri Gebze'de greve çıkıp “bu işyerinde grev var” pankartını astığında arkada bir slogan dikkatimizi çekti. Slogan derken işçilerin grev sloganlarından bahsetmiyoruz. Şirketin markasının sloganı: “Think Smart Act Solar” Türkçe çevirisi “akıllı düşün güneşle davran!”. Daha edebî olsun isterseniz “Akil düşün şemsî davran” da diyebiliriz. Şemsî demek Eski Türkçe'de güneşle ilgili olan demekmiş. Bu slogandan patron tarafı pek nasibini almamış belli ki, akil olmayı kurnazlıkla karıştırıyor. Bloomberg'e çıkıp borsa yatırımcılarına uçuyoruz kaçıyoruz diye hikâye anlatan patron sözleşme masasında “batıyoruz” diye ağlayıp zam diye masaya hakaret eder gibi 3 bin lira koymuş, işçiyi hem aşıyla hem işiyle tehdit ederek sonuç almaya çalışıyor. İşçinin Bloomberg kanalını izlemesine de gerek yok. İşçiler ne ürettiğini nasıl ürettiğini biliyor. Nasıl mesaiye kaldıklarını nasıl fabrikanın solar panellerle birlikte para bastığını biliyor. Şirket küçülmüyor büyüyor.Patron şemsî de davranmıyor. İşlerini gündüz aydınlığında değil siyasetin karanlık koridorlarında yürütüyor. Ankara'da iktidarın adı kamuoyunda “beşli çete”ye çıkmış oligarklarına kurdurulan solar panel tesisi, metal iş kolunun mücadeleci sendikalarından korunmak için enerji iş koluna alınınca Smart Solar patronu da bu kapıdan girip Gebze'deki fabrikası metal iş kolunda olduğu halde İzmir'de açtığı yeni tesisini enerji iş kolunda gösterdi. Gebze'de fabrikaya fiilî grev ve işgalle giren Birleşik Metal-İş sendikası varken İzmir'de Tes-İş sendikası patronun çağrısı ile gelip örgütlendi. Bu fabrikalar güneş enerjisi üretmiyor, metal işleyerek enerji üreten cihazları imal ediyor, dolayısıyla da gün ışığında bu fabrikaların metal iş kolundan başka bir iş kolunda olduğunu kimse iddia edemez. Mesele sermayenin çıkarı olunca devlette iş kolları yönetmeliği değil patronların nazı geçiyor. Gebze'de bir sınıf kavgası var. Bu kavganın akil düşünen, şemsî davranan ve ahlaklı olan tarafı belli… Grevci Smart Solar işçileri! Smart Solar işçileri 2022 yılında son derece akil düşünmüş ve ekmekleri için sendikalı olmuşlardı. İşçiler şemsî davrandı. Gün ışığında hakkını aradı. Sendikalı olmanın hak olduğu, sendikalaşmayı engellemenin, sendikal sebeple işten atmanın, baskı kurmanın vb. suç olduğu Anayasa'da ve yasalarda gün gibi açıktı. Ama Smart patronu 2022'de bir öncü kadın işçiyi işten atarak sendikalaşma hareketini kırmak istedi. Karşılığında işçilerin en akil en şemsî en ahlaki tepkisini gördü: Birimiz hepimiz için hepimiz birimiz için diyen işçiler, tüm vardiyalardan tek bir fire vermeden hep birlikte direnişe geçti ve 23 Haziran gecesi başlayan fabrika işgali hem atılan işçiyi geri aldırdı hem de patron, sendikayı tanımak zorunda kaldı. Smart işçisinin toplu sözleşmeye kavuşması da kolay olmadı. Baskılara karşı işçiler birliklerini hiç bozmadı. Mahkemelerde sürünen yetki davasını kaldırıldığı raflardan aşağı –yine Adliye önünü eylem alanına çevirerek– indirdi.Bu grevin işte böyle bir geçmişi var. Smart işçisi kurnazlıkla alt edilemez. Smart Solar işçileri zammı beğenmedi diye greve çıktı zanneden yanılır. Hayır! Smart Solar işçisi mücadeleyi bilir, sınıf bilinçli öncülere sahiptir ve nihayet bu kavganın en ön safında emekçi kadınlar vardır! Smart Solar işçisi zam derdinde değil sınıf kavgasındadır. Dolayısıyla kalkıp arkanıza siyaseti ve iş birlikçi sendikacıları alıp İzmir'deki işçiyi Gebze'deki işçiyle birbirine kırdırmaya çalışırsanız alacağınız cevap bellidir: Yaşasın işçilerin birliği! Smart Solar'ın işgal, grev, direniş okulundan geçmiş işçilerini işiyle aşıyla tehdit ederseniz alacağınız cevap bellidir: İş-Aş-Hürriyet! Smart işçisi grev diyerek patronu karanlıklardan çıkıp gün ışığında davranmaya, şemsî olmaya çağırmıştır. O gün ışığı ki kan emici patronlar sınıfına korkudur, açlık sınırının altındaki sefalet ücretlerinin dayatıldığı milyonlarca işçi emekçi ailesine umuttur. Bu grev ülkeyi gün ışığına çıkartacak yolu da göstermektedir.
İlk, orta ve lise tahsîlini Adana'da tamâmlayan Hz. Sâmî (k.s.), yüksek tahsîlini İstanbul'da yaparlar. Hukuk Fakültesini birincilikle bitiren Hz. Sâmî (k.s.), bu arada bir müddet Gümüşhâneli Dergâhı'na devâm ederler. Bu sırada Bâyezıd dersiâmlarından Rüşdü Efendi (Eski Beşiktaş müftüsü Merhûm Fuat Çamdibi Hocanın babası): “Sâmî Evlâdım, gel seni Şeyhülmeşâyih Es'âd Erbilî Hazretlerine götüreyim.” der. Bu teklifi kabûl eden Efendi Hazretleri, Rüşdü Efendi ile berâber Kelâmî Dergâhı'na giderler. Bu ilk karşılaşmanın devâmını kendileri şöyle anlatıyorlar: “Üstâdımızın huzûruna varıp ellerini öptük. Rüşdü Efendi Hoca: “Üstâdım bu getirdiğim genç Gümüşhâneli Ahmed Ziyâeddin Efendi'nin evlâdlarından Adanalı Sâmî Efendi”, deyince; birden Üstâdımız Es'âd Efendi Hazretleri: “Hayır! O bizim evlâdımız” buyurdular. Ve orada devâm ettiğim evrâdın ne olduğunu sordular. “Günde beşbin zikrullâh, bir cüz Kur'ân-ı Kerîm tilâveti, Delâil-i Hayrât” diye cevâb verdim. “Evlâdım hastalık nerede ise tedâviye oradan başlamak lâzım, bu yüzden şimdilik bunları terk edip kalbî zikre başlayacaksın” buyurdular ve Fakîre inâbe verdiler.”Akarsu deryâya kavuşmuş; su mecrâını bulmuştu. Cenâb-ı Hâkk'ın lûtfu inâyeti ile Hz. Sâmî Efendimiz bir kaç ayda seyr-u sülûkunu ikmâl buyurdular. Daha önce iki yıl devâm edilen dergâhta olmayan tecellî burada bir kaç ayda olmuştu el-hâmdü li'llâh. Kısa sürede icâzet ve mutlak hilâfet alan Efendimiz Hazretleri mürşid-i kâmilin görevine âid şu kıssaları naklediyorlar: “Gençliğimde dergâha devâm ediyordum. Orada vazîfesi müntesiblerin ayakkabılarının tozunu almak olan bir dervîş vardı. Bir gün onun elindeki bezi aldım, pertavsızın (mercek) altına tutarak bir müddet güneşin altında tuttum. Güneşin harâretinin pertavsız vasıtasıyla bezin üzerine teksîf edilmesi ile bez tutuştu ve yanmağa başladı. Dervîş hayretler içinde kaldı. İşte mürşid-i kâmil, iki cihânın Serveri ve Rahmet Güneşi Nebî salla'llâhu ‘aleyhi ve sellem Efendimiz'den aldığı nûru müntesiblerden müsâid kimselerin kalblerine teksîf edip, o nûr-ı Muhammedî (s.a.v.) ile kalbleri diriltip kemâle erdiren kişidir, bi-izni'llâh. Mürşid-i kâmil çobana benzer; çoban dağda koyunları otlatırken bacağı kırılanı orada bırakır mı? Sırtına atıp ağıla kadar getirir. Mürşid-i kâmil de hiç bir evlâdını bırakmaz ve terk etmez bi-izni'llâh.”(Ömer Muhammed Öztürk, www.ramazanoglumahmudsamiks.com)
Gazetecilerin gözaltına alınmasını, ekonomideki gidişatı, Merkez Bankası'nın dolarizasyon makalesini ve Trump'ın vergilerinin mahkemeye engeli ile karşılaşmasını konuştuk. Semih Sakallı sordu, Atilla Yeşilada anlattı.
Herkesin evden konu getirdi bu bölümümüzde en mutsuz nesillerden timeline grief'e, başarırken çocukluğunu kaybetmekten Saadettin Saran'a birçok şey konuştuk. Daha fazlası için buyurunuz. Yapay zekâ destekli yazılım, data ve dijital eğitimlerde Türkiye'nin öncü şirketi Workintech'i keşfetmek için: https://www.workintech.com.tr/BMY etkinliklerine göz atmak için: https://biletinial.com/tr-tr/tiyatro/bu-mu-yani-podcast-etkinligiİnstagram: https://www.instagram.com/bumuyani.magTwitter: https://twitter.com/bumuyani.com İletişim: bumuyanipodcast@gmail.com
İnterosepsiyon ve Fasya Fasya, bedenin görünmeyen ama her şeyi birbirine bağlayan ağı. Bu video, bedenin hem biyolojik hem de duygusal hafızasını anlamak için bir davet. Zeynep Aksoy, fasya biliminin son keşiflerinden yola çıkarak travma, ağrı ve farkındalık arasındaki bağlantıyı anlatıyor. Fasya üzerinden bedenin nasıl hissettiğini, stresin bedende nasıl iz bıraktığını ve hareketin bu izleri nasıl dönüştürebileceğini keşfediyoruz. Bu konuşma, bedeni bir “mekanizma” olarak değil, yaşayan bir bilinç alanı olarak görmeye davet ediyor. Yoga, Feldenkrais ve meditasyon uygulamalarıyla desteklenen bu anlatı, bedeni yeniden hissetmenin derin ama sade bir yolunu sunuyor. 00:00 – Giriş: Fasya ve Bedenin Görünmeyen Ağı 04:00 – Fasya, Ağrı ve Travmanın Biyolojisi 09:45 – Fasya Üzerine Bilimsel Araştırmalar 16:00 – Duyu Sistemleri: Propriosepsiyon ve Interosepsiyon 22:00 – Fasya ile Terapi: Yoga, Feldenkrais ve Rolfing 29:30 – Fasya'nın Bütünsel Anatomisi 37:08 – Nefes Farkındalığı Meditasyonu Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Online Stüdyo üyeliği ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için yenilikçi Fasyal Yoga Uzmanlık Programı'nı yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak ve sertifikalı eğitimlere katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için tıklayınız!OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.* Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
New Yorklular salı günü belediye başkanlarını seçecekler. Daha önce de değindiğim gibi bu seçim Siyonistler'in çıkardığı büyük gürültü sebebiyle yerel seçim olmaktan çoktan çıktı. Demokrat Parti'nin ön seçimlerinden birinci çıkan Zohran Mamdani'nin İsrail'in Filistin soykırımını eleştirmiş olması Siyonist çevrelerce 'Yahudi karşıtı' ilan edilmesi için yeterliydi.
Bölgesel düzlemde yaşanan tartışmalara bakın. Bundan iki ay önce İsrail'in; Lübnan, Suriye ile ilgili hedeflerini, “Büyük İsrail projesini” konuşuyorduk. Tablo negatifti. Şu an bambaşka bir şey konuşuyoruz. Daha doğrusu İsrailliler tartışıyor: Türk askeri Gazze'ye gelsin mi gelmesin mi…
İçimiz Neye Benziyor - Fasyanın Önemi Zeynep Aksoy bu bölümde bedenimizin iç dünyasına ve fasyanın gizemlerine ışık tutuyor. Fasyanın yapısı, suyun vücudumuzdaki rolü, hareketin ve postürün sağlığımız üzerindeki etkileri, beslenme ve yaşam tarzının fasya sağlığına katkısı gibi konuları sade ve anlaşılır bir dille ele alıyor. Ayrıca, sinir sistemiyle olan bağlantılar, interosepsiyon ve hareketin şifa gücü üzerine hem bilimsel hem de pratik bilgiler paylaşıyor. Bölümün ikinci yarısında rehberli meditasyon yer alıyor. Yoga ve meditasyonun bedensel ve zihinsel farkındalığı nasıl artırdığını merak edenler için ilham verici bir sohbet. Bedeninizi daha yakından tanımak ve sağlıklı bir yaşam için yeni bakış açıları kazanmak istiyorsanız, bu bölümü kaçırmayın! 0:00 – Fasya Nedir ve Neden Önemli? 8:42 – Hareket ve Postür: Yeni Bakış Açıları 20:32 – Fasya'nın Sağlığı: Beslenme ve Yaşam Tarzı 27:11 – Sinir Sistemi ve Duygusal Bağlantılar 33:29 – Hareketin Şifa Gücü 34:58 – Rehberli Meditasyon Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Online Stüdyo üyeliği ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için yenilikçi Fasyal Yoga Uzmanlık Programı'nı yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak ve sertifikalı eğitimlere katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Guslün farziyyeti kitapla sabittir. Cenâb-ı Hâkk şöyle buyuruyor: “Cünüp olursanız iyice temizlenin.” (Maide s. 6) Gusülde bedenin tamamını yıkamak farzdır. Yıkanmasında meşakkat olan yerler istisna edilmiştir. Gusledecek kişi önce elleri ve avret mahallini yıkar, varsa bedendeki necâseti giderir sonra ayakları yıkamayı tehir ederek abdest alır. Daha sonra baştan başlayarak her defasında kuru yer kalmayacak şekilde bütün bedeni üç kez yıkar. Son olarak ayaklarını yıkar. Ayaklarını tehir etmesi gusledilen yerde ayaklara değecek şekilde müstamel suyun birikmesinden ötürüdür. Eğer böyle bir durum söz konusu değilse tehir etmesi gerekli değildir. Efendimiz (s.a.v.)'in hanımı Meymune (r.anhâ) validemiz şöyle demiştir: “Resûlullâh (s.a.v.) ayakları dışında aynen namaz için abdest alır gibi abdest aldı. Ardından avret mahallini ve bedenine isabet eden yıkanacak şeyleri yıkadı. Sonra üzerine su döktü. Daha sonra ayaklarını uzatıp yıkadı. Cenâbetten guslü işte budur.” (Buhârî)Suyu normal kullanmak yani ne çok israf etmek ne de çok az kullanmak, ilk yıkamada bütün azaları ovalamak, kimsenin görmeyeceği bir yerde gusletmek ve sonunda bir mendil, havlu ile kurulanmak müstehabtır.SORU: Deniz veya akarsuya girmekle gusledilmiş olur mu?CEVAP: Akıcı bir suda veya büyük bir havuzda ya da şiddetli yağmur altında abdest ve gusül müddetince beklese abdest ve guslü sahih olduğu gibi sünnetlerini de ikmâl etmiş olur.(Suâlli Cevaplı İslâm Fıkhı, c.1, s.231-233)
Süleyman Ragıp Yazıcılar'ın kaleminden "Hangi Çocuklar Daha Şanslı". Bu yazı Genç Dergisi'nin Ağustos 2025 sayısında yayınlanmıştır. Seslendiren: M. Abdurrahman IŞIK
Instagram'da dürüst, bazen isyan dediği çıkışlarıyla herkesin ilgisini çeken reelleriyle İsminaz gerçekten de şahsına münhasır biri! Onu tanımak beni çok mutlu etti. Sanırım kaydettiğim en keyifli podcast bölümlerindendi. Hatta galiba en keyiflisiydi. :)Daha fazla uzatmayayım hadi bölümü dinleyin!
Hayatta ne yapmak istediğinizi bulmanın düşüncesi bile strese sokuyorsa, bu bölüm sizin için.Bu bölümde o koca Büyük A Amaç masalını sorguluyoruz ve yerine çok daha yaşanabilir bir şey koyuyoruz: küçük-a amaçlar. Yani amacı aramak yerine, onu adım adım yaratmak.The Purpose Code kitabından yola çıkarak, “anlam” (geçmişin hikâyesi) ve “amaç” (bugünden yarına attığın adımlar) arasındaki farkı açıyorum.Daha derine inmek ve birlikte net bir yol haritası çıkarmak istersen koçluk için : emineyesilcimen.com/kocluk
ABD'nin Afganistan'a saldırısı 7 Ekim 2001'deydi. İkiz kulelerin, çarpan uçaklarla yıkılmasından birkaç hafta sonra. Hazırda bekliyorlarmış, fırsat kolluyorlarmış havası bürümüştü her yanı. Ondan sonra bölgemizde birkaç ülkeye daha saldırdı. Daha çoğunu tehdit etti. Hikâye uzun, malûmunuz.
Refah için Hukuk'un bu bölümünde Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Mehmet Gün, 7 Eylül'de Resmi Gazete'de 2026 – 2028 yılları için yayımlanan Orta Vadeli Program'ı (OVP) Gamze Elvan'a değerlendiriyor. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
*Bu bölüm Nivea Derma Control Defend hakkında reklam içerir.Nivea Derma Control Defend serisini incelemek için tıklayın.Sistem bizi hep "Daha fazlasına sahip olabilirsin" diye pompaladığı için eksiklerimize odaklanmayı öğrendik. Oysa kimin her şeyi tamam ki? Ben artık durup sahip olduklarımı sevmeye karar verdim. Nasıl yaptığımı bu bölümde anlatıyorum.
Venezuela'dan bir hikayeyle karşınızdayım. Lakin asıl derdim şunu anlatabilmek: Geçek hayatta iyilerle kötüler değil kötülerle daha kötüler kavga ediyor.Ve bizden bu kavgada taraf olmamız isteniyor. Niye olalım?Malum Nobel Barış Ödülü, Venezuela'dan iktidar muhalifi bir isme gitti.Toplumun bir kısmı bu ismi eleştirdi, diğer kısmı ise tebrik etti.Peki, Venezuela'da gerçek durum ne? Bununla ilgilenen yok.Bölümün sonunda bir de Tibet örneği verdim, kısaca.Bu iki örnek bize şunu anlatıyor: Basmakalıp bilgilerle taraf olmanın faydası da yok, gereği de.Sadece bilgiye sığınmak lazım. Ve belki de sadece teşhis etmek, uzmanı olmadan tedaviye kalkışmak değil.İyi dinlemeler.Biliyorsunuz Yeni Haller sizlerin desteğiyle yayın hayatına devam eden bir podcast kanalı.Beni aşağıdaki link'lerden destekleyebilirsiniz:www.patreon.com/yenihallerYeni Haller'in bir de Buy Me A Coffee hesabı var artık. Buradan destek olmak çoook daha kolay. Patreon'da sorun yaşayanlar için açtım efendim. Buyurun:https://www.buymeacoffee.com/yenihallerBana ulaşmak için:https://www.instagram.com/eray_ozerhttps://twitter.com/ErayOzeryenihallerpodcast@gmail.com
"Ben Yetersizim" 1 Zeynep Aksoy bu bölümde, “Ben yetersizim” hissinin kökenlerine iniyor. Toplumun, sosyal medyanın ve çocukluk deneyimlerimizin bu duyguyu nasıl beslediğini incelerken dinleyiciyi kendi iç dünyasına bakmaya davet ediyor. Mindfulness ve şefkat temelli yaklaşımlarla yetersizlik hissiyle savaşmadan onu fark etmenin ve dönüştürmenin yollarını paylaşıyor. Bölümün ikinci yarısında yetersizlikten özgürleşme meditasyonuyla dinleyicinin kendini olduğu gibi kabul etmesine rehberlik ediyor 00:08 – “Ben yetersizim” hissi nereden geliyor? 07:05 – Çocuklukta yetersizlik duygusunun kökleri 14:40 – Yetersizlikle çalışmak: Mindfulness ve şefkat 21:42 – Gerçek özgüvenin paradoksu 29:30 – Meditasyon Çalışması: Yetersizlikten Özgürleşme Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Online Stüdyo üyeliği ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için yenilikçi Fasyal Yoga Uzmanlık Programı'nı yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak ve sertifikalı eğitimlere katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Necip Bahadir | Bir 15 Temmuz sırrı daha! | 17.10.2025 by Tr724
Atilla Yeşilada ve Semih Sakallı, ekonomi ve siyasette en çok tartışılan başlıkları konuştu.
275. Bölümde Yükselen İkinci El Ekonomisi – Konuk: Yonca Ulusoy (letgo CEO'su oto.net kurucu ortağı) Tüketim alışkanlıkları hızla değişiyor. Artık sadece “sahip olmak” değil, “paylaşmak”, “yeniden kullanmak” ve “değer döngüsünü korumak” ön planda. Bu bölümde, ikinci el ekonomisinin global yükselişini, Türkiye'deki dönüşümünü ve bu alandaki fırsatları Yonca Ulusoy ile konuşuyoruz. İkinci el pazarının sürdürülebilirlikteki rolünden, ekonomik dalgalanmaların bu ekosisteme etkisine; letgo'nun vizyonundan, Yonca Hanım'ın liderlik yolculuğuna kadar birçok konuya değiniyoruz. Daha döngüsel, daha bilinçli ve daha sürdürülebilir bir ekonomi mümkün mü? Cevaplar bu bölümde. İkinci el pazarının sürdürülebilirlikteki rolünden, ekonomik dalgalanmaların bu ekosisteme etkisine; letgo'nun vizyonundan, Yonca Hanım'ın liderlik yolculuğuna kadar birçok konuya değiniyoruz. Daha döngüsel, daha bilinçli ve daha sürdürülebilir bir ekonomi mümkün mü? Cevaplar bu bölümde.
Şehrin dışında kalan tekinsiz plajda verdiğimiz mola, bizi hiçbir kategoriye uymayan "Kayıp Şey" ile karşılaştırıyor. Rutinin, kuralların ve betonarmenin hüküm sürdüğü gri bir dünyada, tanıştığımız ilginç yaratığı yuvasına götürmek için Shaun Tan'in etkileyici eseri içerisinde bir maceraya çıkıyoruz. 111 Hz'in bu bölümünde; yapacak daha önemli işleri olanların arasında, kayıp şeyin aslında ne olduğunu keşfedeceğiz. Sunan: Barış Özcan Hazırlayan: Gülşah Dim Ses Tasarım ve Kurgu: Metin Bozkurt Yapımcı: Podbee Media Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et! ----- Podbee Sunar ------- Bu podcast reklam içermektedir.
Genç kalma ve uzun yaşama noktasında ideal boy aralığı nedir? Hangi faktörlere bağlı olarak kısa boylu kadınlar daha genç görünürler?
Bu haftaki “Lounge” köşesinde Ozan Kotra (Flört), “Yavuz Abi” köşesinde ise Melis Karaduman konuk oluyor. Aynı zamanda bu hafta Mevzu 90'lar bölümünde ilk albümlerini çıkaran kadın şarkıcılar yer alırken, “Covermetre” bölümünde de Marinella şarkılarının Türkçe versiyonları yer alıyor. Daha da fazlası 'Yeter Ki Müzik Olsun' programında sizlerle...
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.* Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Gıda nedir? Gıda hayattır, hafızadır, köklerdir, topraktır ve atalarımızın bilgeliğidir. Gıda bir haktır, ayrıcalık değildir. Seksen yıl önce dünya bir söz verdi: büyütmeye, paylaşmaya, toplumları beslemeye ve daha iyi yaşamaya. 16 Ekim'de, bu Dünya Gıda Günü'nde, haydi birlikte el ele yürüyelim. Daha fazlası için www.fao.org'u ziyaret et. ©FAO
Aramızda'da yeni sezonun bu ilk bölümünde biraz havadan sudan, anksiyete savaşlarındaki yeni yöntemlerimden, kıskançlıktan ve gençlikten konuşuyoruz. Keyifli dinlemeler
Avustralya'da on binlerce kayıtlı hemşire, eğitim sonrası reçete yazabilecek. Daha önce sadece doktorlar reçete yazabiliyordu. Avustralya'daki sağlık hizmeti sistemini tepeden tırnağa değiştirecek bir gelişme olarak görülüyor.
Avustralya Sağlık ve Refah Enstitüsü, yaşam boyu kadın sağlığının anlık bir görüntüsünü yayınladı. Son 25 yılda kadınlarda kanser oranları düşerken, genç kadınlar daha yüksek oranda depresyon ve diğer ruh sağlığı sorunları yaşamaya devam ediyor.
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Utanç, Travma ve Meditasyon Bu bölümde Zeynep Aksoy, utanç ve travma arasındaki ilişkiyi, utancın biyolojisini ve terapi ile yogada zamanlamanın önemini anlatıyor. Ayrıca 20 dakikalık yönlendirmeli nefes ve meditasyon pratiği ile size eşlik ediyor. Meditasyon, yoga ve terapötik yaklaşımların birleşimiyle utançtan şifalanma, kendinizle yeniden bağ kurma ve içsel kaynaklarınızı keşfetme yollarını öğreneceksiniz. Bu içerik; mindfulness, somatik deneyim, travma terapisi ve yoga perspektifleri ile hazırlanmıştır. Evden kolayca uygulayabileceğiniz, bedeni ve zihni bütünsel olarak kapsayan bir meditasyon pratiği içerir. Sertifikalı eğitimler ve dahası için www.zeynepaksoyreset.com 00:08 – Giriş ve Tanıtım 01:26 – Utanç Hissinin Biyolojisi 03:10 – Travma ve Utanç İlişkisi 05:21 – Yoga ve Utanç 08:01 – Terapide Zamanlama 16:20 – Çocukluk Travmaları 31:09 – Kişisel Değer ve İyileşme 41:11 – Meditasyon Uygulaması Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Online Stüdyo üyeliği ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için yenilikçi Fasyal Yoga Uzmanlık Programı'nı yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak veya katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin
Bu bölümde Emin ve Ömer, Türkiye'de tatil yapmanın farklı yönlerini konuşuyor. Konya'dan Kapadokya'ya, Antalya'dan Karadeniz yaylalarına kadar Türkiye'nin turistik noktalarını tartışıyorlar. Deniz ve kış turizminin sunduğu imkânların yanı sıra, bakımsızlık ve yüksek fiyatların yarattığı sorunlara değiniyorlar. Elbette Türk mutfağına da özel bir parantez açılıyor; yöresel lezzetlerin zenginliği keyifli bir sohbetle aktarılıyor. Türkiye'yi gezmek isteyenler hem eleştirel hem de iştah açıcı bu bölümü mutlaka dinlemeli! Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Transcript Intro Emin: [0:13] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin. Bugünkü bölümümüzde Ömer'le beraberiz. Nasılsın Ömer? Ömer: [0:23] Teşekkür ederim Emin. Sen nasılsın? Emin: [0:25] Ben de iyiyim. Bu beraber kaydettiğimiz ikinci bölüm. Ömer: [0:28] Evet. Emin: [0:29] Yavaştan ısınıyoruz. Nasıl hissediyorsun? Ömer: [0:31] İyi hissediyorum. İlk bölümümüzü de dinledim. Daha yayınlanmadı ama biz dinlemiş olduk önden. Tabii dinleyince daha da bir insanın hoşuna gidiyor. İyi başladığımızı düşünüyorum. İyi de devam edelim inşallah. Emin: [0:42] Evet, ilk bölüm biraz daha tanışma bölümü gibiydi. Birazcık daha neler yaptık, neler yapıyoruz gibi günlük konulardan konuştuk. Emin: [0:50] Bugünkü bölümümüzün spesifik bir konusu var. Türkiye'deki turistik noktalar hakkında, Türkiye'de bir turist olma, Türkiye'yi gezme hakkında konuşacağız. Bu konuda sen benden çok daha fazla deneyimlisin bence. Ben o kadar da fazla tecrübe sahibi değilim açıkçası. Daha taze hatta Konya'dan döndün. Bu podcast yayınlandığından bir yaklaşık 15 gün önce falan olmuş olacak açıkçası. Biz Türkiye millî takımı olarak, futbol millî takımı olarak tarihî bir hezimet yaşadık ve Ömer onu en önlerden izledi. Türkiye'de turist olmak Ömer: [1:25] Evet abi sıcacık yatağımdan kalktım bir pazar günü. Pazar günü sabahın köründe kalktım. Söğütlüçeşme'den trene bindim. Konya'ya gittim beş saatlik bir hızlı tren yolculuğuyla. Sırf bu tarihî hezimeti kendi gözlerimle görebilmek için. Emin: [1:42] Hiç gerek yokmuş. Ben televizyondan izlediğim kadarıyla tatmin oldum yani. Bir de oraya gidip o kadar emek sarf edip çaba sarf edip üstüne 6-0 yenilip dönmek... Ömer: [1:52] Gerçekten, gerçekten şeydi yani... Ya kötü bir deneyimdi diyemeyeceğim. İyi anları da vardı. Ama nasıl diyeyim... Şu an iyi hatırlasam da stresli bir deneyimdi. Stresli bir deneyimdi. Çünkü maç çok daha kötü de olabilirdi. Onun stresini çok yaşadık. Onun stresini gerçekten bütün stat, bütün Konya olarak yaşadık. Ekranları başında sizler, canlı izleyenler olarak bizler. Ama bir yandan şu yönü de var: İspanya millî takımı şu an gerçekten tarihi olarak hani baktığım zaman, iyi bir takım olarak görüyorum İspanya millî takımını. Ona çıplak gözle şahitlik etmek, Lamine Yamalları, Rodrileri çıplak gözle görmek o açıdan güzel bir deneyimdi. Ama tabii 1984'ten sonra mı ne, ilk defa böyle bir saçma sapan bir fark yemişiz. Bir tane istatistik görmüştüm. Ona şahitlik etmek açısından çok kötüydü. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
İnsanlık tarih boyunca uzun ve sağlıklı bir yaşamı, hatta ölümsüzlüğü arzuladı. Geçmişteki Yaşam İksiri'ni arayışı, bugün yerini beden sağlığına harcanan milyon dolarlara bıraktı. Bu arayışın günümüzdeki adıysa longevity. Peki insan gerçekten de ölümü kandırabilir mi? Daha da önemlisi neden ölümsüz olmak isteriz? 111 Hz'in bu bölümünde uzun ömür ve ölümsüzlük arzumuzu ele alıyoruz. Longevity kavramını farklı perspektiflerle inceliyoruz. Sunan: Barış Özcan Hazırlayan: Özgür Yılgür Ses Tasarım ve Kurgu: Metin Bozkurt Yapımcı: Podbee Media Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et! ------ Podbee Sunar ------- Bu podcast, Garanti BBVA reklamı içermektedir. Bonus Platinum'un avantajlarını keşfet! BonusFlaş'la kartlar ve kampanyalar bir arada! Kart bilgileriniz, yeni nesil ödeme teknolojileri ve bol ödüllü kampanyalarınız BonusFlaş'ta sizi bekliyor!
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
Bu bölümde Zeynep Aksoy, utanç duygusunun kökenlerini, ilişkilerimizi nasıl şekillendirdiğini ve hem bir yük hem de büyüme kaynağı olabileceğini derinlemesine inceliyor. Kişisel deneyimlerden, terapötik yaklaşımlardan ve Sue Johnson ile Peter Levine gibi uzmanların görüşlerinden yola çıkarak, aile dinamikleri, nesiller arası duygusal mesafeler ve kendini kabullenme yolculuğu üzerine etkileyici hikâyeler paylaşıyor. Bölümün sonunda ise, iyileşme ve öz-şefkat için pratik araçlar sunan rehberli bir mindfulness meditasyonu yer alıyor. Kendi duygularınızı anlamak ya da başkalarına destek olmak istiyorsanız, bu bölüm utançla başa çıkmak ve daha derin bağlar kurmak için şefkatli ve içgörülü bir rehber sunuyor. Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Her Şey Dahil Üyelik ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için 200 saatlik Yoga Uzmanlık Eğitimi ve yenilikçi Fasya Eğitimi programlarını yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak veya katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com
Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin
Emin ve Emine bu bölümde, Emine'nin İstanbul'dan Sivas'a doğru çıktığı yolculukta uğradığı şehirler, gördüğü yerler ve karşılaştığı insanlar hakkında konuşuyor. Divriği Ulu Camii'nin dünyadaki diğer ünlü yapılarla kıyaslanabilecek öneminden, Safranbolu'nun UNESCO mirasındaki yerinden ve Türkiye'de turizmin tanıtım eksikliklerinden bahsediyorlar. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Show Notes Divriği Ulu Camii: Kapıdaki ışık oyunları ve silüetler (fotoğrafları) (https://drive.google.com/drive/folders/1zKExjepMvZJfQpQTo3xB9CiLdN3CVWdp?usp=share_link) Transcript Intro 1- Emin: [0:13] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin, bugünkü bölümümüzde Emine ablamla beraberiz. Nasılsın Emine abla? Gerçi yorgunsundur herhâlde biraz. 2- Emine: [0:26] Evet, biraz yol yorgunuyum. Ama aynı zamanda mental olarak da dinlenmiş... Yani fiziksel yorgun, mental olarak dinlenmiş bir hâldeyim. 1- Emin: [0:35] Evet, o güzel bir his ya... Güzel bir tatilden dönmüşsün, eve gelmişsin... İnsan bir yandan tabii o evdeki düzenini, rutinini de özlüyor. Ona kavuşmanın da bir mutluluğu oluyor değil mi? 2- Emine: [0:47] Aynen, kesinlikle. Özellikle ben bu yolculukta biraz evdeki rutinimi çok özledim nedense. Uzun bir yoldu benim için. O yüzden olabilir. 1- Emin: [0:56] Bence güzel bir rutine sahip olmak dünyanın en büyük lükslerinden biri. 2- Emine: [1:01] Kesinlikle. Arada o rutinden çıkmak ve sonra o rutinin kıymetini bilmek, bence asıl lüks bu. Hep o rutinin içinde kalmak biraz sıkıcı kesinlikle... Ama arada o rutinden çıkıp özleyip tekrar o rutine dönebilmek gerçekten dediğin gibi en büyük lükslerden biri. 1- Emin: [1:18] Evet ben de gezmeyi çok seven biriyim ama evimi de çok seviyorum. Evimdeki hayatımı, yaşantımı da çok seviyorum. Şükretmek için çok fazla sebebimiz var ve bu da onlardan biri diye düşünüyorum. 2- Emine: [1:31] Katılıyorum sana. Sen nasılsın bu arada? 1- Emin: [1:34] Ben de iyiyim teşekkür ederim. Ben tatil haklarımı önceden kullandım. Avans olarak kullandım. 2- Emine: [1:40] Sen yaz başında hallettin tatil olaylarını. Ben yeni başlıyorum. 1- Emin: [1:45] Aynen. Bende genel olarak öyle oluyor. Daha sakin sezonları tercih ediyorum ben seyahat etmek için. 2- Emine: [1:51] Ben de aynı şekilde. 1- Emin: [1:53] Belli. 2- Emine: [1:54] Yok yok bu biraz istisna oldu ama ben genelde okullar açıldıktan sonra, eylül sonrasını seviyorum. Açıkçası gerçekten herkes hevesini almış, kenara çekilmiş gibi oluyor. Yaz başını tercih ettiğinde gene bir daha kalabalık oluyor sanki. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership
Evital, online sağlık hizmetlerini erişilebilir hale getiren bir dijital sağlık platformdur.Kullanıcılar; psikolojik danışmanlık ve beslenme danışmanlığı hizmetlerini online olarak alabilir, ücretsiz ön görüşmeyle ihtiyaçlarına en uygun uzmanı seçebilirler.Daha fazlası için: https://s.evital.app/osb25OSB25 koduyla tüm psikolojik danışmanlık veya beslenme danışmanlığı seansınız %20 indirimli.*Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com*Yeni çıkan kitabım “Kendimi Nasıl İyileştiririm?”i almak için: https://amzn.eu/d/0wFlqHl*Bu bölüm "Evital" hakkında reklam içerir
ÇİKOLATA Aşağıdaki metni okuyunuz. Bu yazıyı okurken canınız nefis bir çikolata çekebilir. Okumaya başlamadan önce, çikolatanızı yanınıza hazır edin. Yalnızca çikolatanın tadına varmakla yetinmeyin, o tadın nereden geldiğini de keşfedin. Çikolata, kakao ağacının çekirdeklerinden yapılmaktadır. Çikolatanın ilk olarak Orta Amerika Bölgesi'nde yaşayan Mayalar zamanında üretildiği sanılmaktadır. Kristof Kolomb ve Hernando Cortes gibi kâşifler 1500'lü yıllarda Amerika kıtasını keşfettikleri zaman burada olan birçok şeyi ülkeleri İspanya'ya götürmüşlerdi. Bunların arasında kakao çekirdekleri de vardı. Çikolatanın ana maddesi olan kakao çekirdekleri o zamanlar Avrupa'da yeniymiştir ve bilinmiyordu. Avrupalılar, önceleri kakao çekirdeklerini ne yapacaklarını bilememişler. Çünkü elde edilen içeceğin tadı çok acıymış. Sonunda çok parlak bir fikir bulunmuş: kakaonun içine şeker eklemek! Şeker eklendikten sonra bu karışım saraylarda içilmeye başlar hâline gelmiş. O dönemlerde kakao ve şeker kolay bulunamadığından çikolata yalnızca zenginlerin içebileceği bir içecekmiş. Daha sonra şeker üretiminin artması, çikolatanın tüketimini çok açmış. Fakat kakao üretimi arttıkça daha da ucuzlayarak yaygınlaşmaya başlamış. Çikolata, 1800'lü yıllara kadar sıvı olarak tüketilmiş. Daha sonra bugün tadına doyamadığımız şekilleri ortaya çıkmış. Çikolatanın tadı yıllar geçtikçe çeşitlenmiş. Ancak ham maddesinin elde ediliş yöntemi hiç değişmemiş. Çikolata yapmak için ilk olarak kakao çekirdekleri ayıklanır ve acılığının azalması için mayalanır. Ardından da kurutulur. Kurutulan çekirdekler fabrikalarda kavrulur. Kavurma işleminden sonra çekirdekler ezilir. Bunun sonucunda üç ayrı madde elde edilir: acı sıvı, kakao yağı ve kakao tozu. Biliyorsunuz, çikolataların birçok çeşidi var. Siyah çikolatada acı sıvı, kakao yağı ve şeker bulunur. Sütlü çikolataya bunların yanında bir de süt eklenir. Beyaz çikolata ise yalnızca şeker, süt ve kakao yağından yapılır. Bunun içine acı sıvı konulmaz. İşte, çok sevdiğiniz çikolata böyle yapılır. Fakat çok fazla çikolata yemek sağlık sorunlarına yol açabilir. Örneğin, çikolata diş çürüklerine yol açabilir. Çikolatanın doğrudan dişte çürüklerle neden olduğuna dair kesin bir kanıt yoktur ama çikolatanın içine konulan şeker, dişlerde çürümeye yol açabilir. Tıpkı içinde şeker bulunan diğer yiyecekler gibi. Aynı zamanda enerji deposu olan kakao, kalorisi yüksek olan bir yiyecektir. Bunun için sporcular genellikle enerji almak için çikolata yerler. Siz de sınavlardan ya da yapacağınız spor faaliyetlerinden önce çikolata yiyebilirsiniz. Ama çikolata yerken aşırıya kaçmamalısınız. Başka yiyeceklerden de enerji elde edebileceğinizi unutmamalısınız. Banu BİNBAŞARAN (Düzenlenmiştir.)