POPULARITY
Bu haftaki bölümümüze Çayeli Bakır İşletmeleri A.Ş'den, Dış İlişkiler Uzmanı sevgili Didem Keskin Yılmaz konuk oldu. Bu bölümde bir işletmenin bulundukları bölgeye katkıda bulunmak için neler yaptıklarına şahit olacaksınız. İlgilenen dinleyicilerimiz aşağıda bulunan sayfaları ziyaret edebilir. Keyifli dinlemeler... • Bakır Kazan Madenli Kadın Atölyesi - @bakirkazanmadenli • Çayeli Kadın Kooperatifi - @cayelikadinkoop.53 • Kuzeyin Kadınları Dayanışma Derneği - @pacika_bebek_tasarim • Çayeli Halk Eğitim Merkezi Cam Atölyesi - @camahayatverenler • Bakır İşleme - @ceydaa_okur • Arıcılık Projesi Bal sipariş - @yavuz_sahin3 organikbeyinlerpodcast@gmail.com https://www.instagram.com/organikbeyinlerpodcast/
Birleşik Krallık'ta hükümet, tek kullanımlık elektronik sigaraları yasaklama kararı aldı. İpek Yolu üzerinde kayıp iki kent LiDAR teknolojisiyle yeniden keşfedildi. TUSAŞ saldırısını PKK üstlendi. Bu bölüm Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı hakkında reklam içermektedir. Oxfam KEDV'in (Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı), Mey I Diageo, Samandağ Belediyesi ve Samandağ Kadın Kooperatifi işbirliği ile oluşturduğu dayanışma projesi, Samandağ Gastronomi Köyü'nün hayata geçmesi için çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Oxfam KEDV'in faaliyetlerini buradan inceleyebilirsiniz.
İlk bölümde, sanatçı Anet Sandra Açıkgöz ile katılımcıları arasında yer aldığı ve Çemberlitaş Barın Han'da devam eden "Yıkıntılar Arasında" sergisini ve projesini konuşuyoruz. Zabel Yesayan'ın kitabının isminden ilham alan sergi, İstanbul'un Balat, Fener, Ayvansaray, Hasköy, Tarlabaşı, Dolapdere, Kurtuluş ve Samatya gibi semt ve mahallelerindeki yıkıntı mekânlara odaklanıyor. İkinci bölümde, Norayr Daduryan ile Ortaçağ Ermeni edebiyatı ve kadın ozanlar temalı serimize devam ediyoruz. Bu bölümde, yine ilginç bir hayat hikayesi anlatıyor. Son bölümde, Lora Baytar Çapar ile Vakıfköy'e uzanıyoruz. Çapar, Vakıfköy Kadın Kooperatifi'nin çalışmalarını ve bölgede depremden bir buçuk yıl sonra oluşan durumu aktarıyor.
İlk bölümde, sanatçı Anet Sandra Açıkgöz ile katılımcıları arasında yer aldığı ve Çemberlitaş Barın Han'da devam eden "Yıkıntılar Arasında" sergisini ve projesini konuşuyoruz. Zabel Yesayan'ın kitabının isminden ilham alan sergi, İstanbul'un Balat, Fener, Ayvansaray, Hasköy, Tarlabaşı, Dolapdere, Kurtuluş ve Samatya gibi semt ve mahallelerindeki yıkıntı mekânlara odaklanıyor. İkinci bölümde, Norayr Daduryan ile Ortaçağ Ermeni edebiyatı ve kadın ozanlar temalı serimize devam ediyoruz. Bu bölümde, yine ilginç bir hayat hikayesi anlatıyor. Son bölümde, Lora Baytar Çapar ile Vakıfköy'e uzanıyoruz. Çapar, Vakıfköy Kadın Kooperatifi'nin çalışmalarını ve bölgede depremden bir buçuk yıl sonra oluşan durumu aktarıyor.
1 Mayıs 2024, Laflijazz bu hafta sevgili Gonca Açıkalın'ı misafir ediyor. Her zaman yaptığımız gibi eğitim hayatı ve kariyer ile başladık. Yıllardır Açık Radyo'da yaptığı şahane programlar ve müzik konularında bir mola verdik. Daha sonra "Temiz Hasat Tüketim Kooperatifi" ve "Günyüzü Derneği"nde yürüttüğü önemli işleri dinledik. Keyifli bir program oldu, sizleri de bekleriz...
Alper Gezeravcı ISS'te geçirdiği 14 günün ardından Dünya'ya dönüş için yola çıktı. Uzmanlar çaya tuz atılmasını önerdi. İtalya ile Sicilya'yı birbirine bağlayacak köprü projesi onaylandı. Bu bölüm SkinCeuticals hakkında reklam içermektedir. İhtiyaç duyduğumuz dönüşümün, değer yaratmanın bir parçası olmak için bir araya gelen SkinCeuticals ve Aslı Filinta, Hatay Altınözü Zeytin Emeği Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi (Hazek Kadın Kooperatifi) iş birliğinde bir dönüşüm hikâyesine imza atıyor. 'Değer Katmak Elimizden Gelir' projesi kapsamında üretilen çantalara yetkili SkinCeuticals satış noktaları ve aslıfilinta.com'dan ulaşabilirsiniz.
Bizleri gelecekte nasıl bir dünya bekliyor?” sorusundan yola çıkan Dönüm Noktası gelecekte hayatımızı değiştirmesini, bakış açımızı şekillendirmesini beklediğimiz teknolojilere ve endüstrilere odaklanıyor. Dönüm Noktası'nın beşinci bölümünde Skinceuticals ile birlikte Hatay'ın unutulmaya yüz tutan el sanatlarından ”Buğday Sapı Örücülüğü” ile yapılan cimem geleneğini yeniden dönüştürmek adına, Hazek Kadın Kooperatifi iş birliğinde ‘'Değer Katmak Elimizden Gelir'' projesini başlatan Aslı Filinta konuk oluyor. Şirketlerin ve bireylerin gelenek üzerinden bugüne nasıl değer katabileceğini tartışıyor. Bilimde ve yaşamda sürdürülebilirliği destekleyen Skinceuticals ile ilhamını Anadolu'dan ve kadının gücünden alan tasarımcı Aslı Filinta, Hatay'ın unutulmaya yüz tutan el sanatlarından ”Buğday Sapı Örücülüğü” ile yapılan cimem geleneğini yeniden dönüştürmek adına, Hazek Kadın Kooperatifi iş birliğinde ‘'Değer Katmak Elimizden Gelir'' projesini başlattı. Projenin detayları podcastte.
İstanbul Sarıyer'deki Santa Maria Kilisesi'nde, pazar ayini yapıldığı sırada silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda, başından vurulan 1 kişi hayatını kaybetti. Bu bölüm SkinCeuticals hakkında reklam içermektedir. İhtiyaç duyduğumuz dönüşümün, değer yaratmanın bir parçası olmak için bir araya gelen SkinCeuticals ve Aslı Filinta, Hatay Altınözü Zeytin Emeği Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi (Hazek Kadın Kooperatifi) iş birliğinde bir dönüşüm hikâyesine imza atıyor. 'Değer Katmak Elimizden Gelir' projesi kapsamında üretilen çantalara yetkili SkinCeuticals satış noktaları ve aslıfilinta.com'dan ulaşabilirsiniz.
Konuğumuz Tiyatro Kooperatifi Genel Koordinatörü Fisun Eşki ile bir araya geliyoruz.
Lalehan Uysal'ın konuğu Buğday Derneği Genel Müdürü, Zehirsiz Sofralar Platformu Koordinatörü, %100 Ekolojik Pazarlar Projesi yürütücülerinden Batur Şehirlioğlu. ODTÜ'de Makine Mühendisliği eğitimi alırken, 1993'te ekoloji hareketine adım atan ve Dünya Dostları Derneği üyesi olarak nükleer karşıtı harekette aktif rol alan Batur, mezuniyet sonrası "kırsalda birlikte yaşam" hayaliyle üreticilerin yanında gönüllü olarak çalıştı. Hocamköy Hareketi ve Hocamköy Kooperatifi kurucularından biri olarak Türkiye'de ekoloji, ekolojik köy ve ekolojik yaşam kavramlarının gelişmesine katkı sağladı. Kırıkkale, Hasandede'de yaşamsal anlamda Ekolojik Köy kurma girişiminde yer aldı. 2000 yılında Victor ve Oya ile Yalıkavak'ta “kırsalda bir yaşam” denemesine girişti. Ekolojik/ doğal ürün tedariği, danışmanlık, Bodrum Pazarı'nda ekolojik ürün pazarcılığı yaptı. Ağaçkakan ve Buğday dergilerinde yazıları yayınlandı, Buğday Hareketi'nin ilk zamanlarından itibaren içinde olan Batur, aynı zamanda Buğday Derneği'nin kurucuları arasında. 2006 yılından bu yana Buğday Derneği'nde %100 Ekolojik Pazar Projesi ile aktif rol üstleniyor. 2014'ten beri yönetim kurulu üyeliği görevini sürdürüyor. Zehirsiz Sofralar Platformu Koordinatörlüğünü yürütüyor ve Genel Müdür olarak görev yapıyor. Ankara'da yaşıyor, Melek ve Damla adlarında iki kız çocuğu var. Bu podcast, İnsan Hakları Savunucularının Desteklenmesi Projesi kapsamında Avrupa Birliği desteği ile hazırlanmıştır. İçeriğin sorumluluğu yalnızca Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği'ne aittir ve hiçbir koşulda Avrupa Birliği'nin ve proje ortaklarının görüşlerini yansıttığı düşünülemez.
Tuba Şatana'nın bu haftaki konuğu 'Mersinden Kadın Kooperatifi' Yönetim Kurulu Üyesi Eylem Bozdoğan. Onlar bölge ekonomisinde fark yaratıp, üreticilere imkan açan, sürdürülebilir altyapı ile bölgesel tarımı sürekli kılan bir düzen kurdu. Sürdürülebilirliğin önemine dikkat çeken bu sohbeti kaçırmayın.
Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Yeşim Özsoy ile sahnedendayanışma'yı ve Akdeniz Bölge Kooperatifi üyelerinden Nilüfer Akcan Tekin ile bölgedeki tiyatroların durumunu konuştuk.
Tuba Şatana'nın bu haftaki konuğu KEDV Gıda Mühendisi Nurper Özcan. Kadın emeği ile sütün buluşması, geleneksel peynircilik, görünmeyen tehlike bruselladan, Biga'daki Eceköy Kadın Kooperatifi'nin peynirlerine uzanan nefis bir sohbet oldu.
''6 Dakikada Gündem'' ile aktardığımız 11 Ağustos 2022 gündem haberleri sizlerle. İyi dinlemeler. Metin Yazarı: Serap Başar / Seslendirme: Talha Çakırca Instagram Twitter podcastbpt.com
karaca sineması recep ivedik maratonu, geleneksel dijitalci & sanal mimar
Lapiz Kooperatifi Kadınların Birlikte Üretmesi Için Kuruldu! | Nazım Alpman Ile Gün Başlıyor by Artı TV
Yayıncılar Kooperatifi | Nazım Alpman Ile Gün Başlıyor by Artı TV
17. İstanbul Bienali sanatçılarından Fernando García-Dory, kültür ve doğa arasındaki ilişkiyi kırsal yaşamda kimlik ve toplumsal değişim gibi bağlamlarda inceleyen bir sanatçı ve agro-ekolog. Radyo Bienal'in bu son programı, biyolojik ve kültürel açıdan çeşitli, adil, ekolojik ve toplumsal olarak sürdürülebilir bir yerküre vizyonuyla çalışan Yerküre Kooperatifi'nden Olcay Bingöl ve Fatih Tatari'yle García-Dory'nin söyleşisine yer veriyor. Söyleşiye sanatçının Yerküre Kooperatifi'yle birlikte Kars bölgesinde gerçekleştirdiği saha gezisine, bölgede yerel halkın yıllardır sürdürdüğü çalışmalara ve saha gezisi sırasında kaydedilen ses ve görüşme kayıtları eşlik ediyor. Oda Projesi'nin “Dedikodu görünmezi görünür kılar mı?” sorusuyla konuk olduğu program, “Venüslü Kadınların Serüvenleri”nin son bölümüyle Radyo Bienal'in kapanışını yapıyor.
Tiyatro Kooperatifi, 17 aydır mesleklerini icra edemeyen kooperatif ortakları ile dayanışarak “Yaz Buluşmaları” düzenliyor. Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu'ndan Umut Ersin Güler ile 2 Ağustos'ta başlayan Tiyatro Kooperatifi Yaz Buluşmaları'nı ve Türkiye'deki tiyatro emekçilerinin son durumunu konuştuk.
Gazetecilik anılarımın 42. bölümünde, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Süleyman Karagülle’yi, onun bir tür “İslam komünü” olarak başlattığı İzmir’deki Akevler Kooperatifi’ni, daha sonra Necmettin Erbakan tarafından Refah Partisi’nin ekonomik programı olarak benimsenen “Adil düzen” önermesini anlattım.
Kalkınma Atölyesi Kooperatifi bünyesinde çalışmalar yapan Eğitim Atölyesi’nin hazırladığı “Pandemi Döneminde Öğretmen Olmak” kitabı yayımlandı. Kitapta öğretmenlerin koronavirüs salgını döneminde karşılaştıkları zorlukları ve bunlarla başa çıkışlarını, süreç boyunca hissettiklerini doğrudan öğretmenlerin kaleminden okumak mümkün. Salgında öğretmen olmanın anlamı üzerine Eğitim Atölyesi’nden eğitim uzmanı Gözde Polatkal ve kitapta deneyimlerini paylaşan öğretmenler Sinan Alp, Gözde Uysal ve Sezer Demir ile konuştuk.
Salgın özel tiyatroları nasıl etkiledi?Tiyatro Kooperatifi Başkan Yardımcısı Yeşim Özsoy ile söyleşi by Medyascope
Bilim ve Sanat Vakfı'nın Celâleddin Çelik ve Halil İbrahim Düzenli moderatörlüğünde düzenlediği ''Ev ve Mimari'' serisinin 17 Şubat 2018 tarihli dördüncü oturumunda, mimar Çelik Erengezgin'in gerçekleştirdiği Afyon'da Bir Ahşap Yapı Kooperatifi başlıklı sunumdur.
Yeşil Dalga: 6 Ağustos 2015 Bu hafta Boğaziçi Mensupları Tüketim Kooperatifi'nden (BÜKOP) Pınar Erter ve Serdar Altok konuğumuzdu.
Yapı Sanat Kooperatifinden konuklarımız ile kooperatif üzerine konuştuk.
Yapı Sanat Kooperatifinden konuklarımız ile kooperatif üzerine konuştuk.
SALT’ın, Türkiye’nin modernleşme sürecini farklı yönleriyle ele alan Modern Denemeler serisinin dördüncü sergisi SALON, nesneye ve nesnenin ortamına dair bir programdır. Sergi, tarih yazımında önceliği Cumhuriyet’in ilk yıllarına kaptırmış 1960’lar Ankara’sından, özene ve yalınlığa tercüman üç boyutlu bir an kesit sunar. SALON’da sergilenen, Butik-A tasarımı orijinal mobilyalardır. Bediz ve Azmi Koz’un 1958 yılında Ankara’da açtığı Butik-A, dönemin normları dışında kalan ve o yılların vaatleri açısından değer taşıyan sayılı tasarım oluşumlarındandır. Büfe, yemek masası, sandalyeler, kanepeler, koltuklar, sehpalar, yazı masası ve servis masasından oluşan takım, bu sergi için bir araya getirilmiş bir seçki olmaktan ziyade, gerçek bir salonun eşyasıdır. Türkiye’nin müzik ortamına eğitimcilikleri ve üretimleriyle katkı sunmuş besteci Ulvi Cemal Erkin ve piyanist Ferhunde Erkin çiftinin evinden ödünç alınmış olan mobilyalar, dönemin mobilya tasarımı ve üretimindeki gösterişsiz duyarlılığa işaret eder. Sergide kurulan iki boyutlu mimari yapı, eşyanın gerçekliğini, ait olduğu esas mekâna bağlayan unsurdur. Zemine işlenen duvar, kapı ve pencere izdüşümleri, salonun, evin içi ve dışıyla kurduğu ilişkilerin adım adım takibine olanak tanır. 1956 yılında, şehrin etekleri varsayılan Emek’te, Yeşiltepe Kooperatifi tarafından yapımına başlanan apartman bloklarının mimari projesi, Bediz-Kamçıl Bürosu’na aittir. Henüz etraflıca incelenmemiş bir diğer tasarım ekibi olan Rahmi Bediz ve Demirtaş Kamçıl, 1952-1980 yıllarında Ankara’nın yapısal büyüme sürecine konut, kamu, ticaret ve kültür yapılarıyla dâhil olmuş üretken mimarlardır.
SALT’ın, Türkiye’nin modernleşme sürecini farklı yönleriyle ele alan Modern Denemeler serisinin dördüncü sergisi SALON, nesneye ve nesnenin ortamına dair bir programdır. Sergi, tarih yazımında önceliği Cumhuriyet’in ilk yıllarına kaptırmış 1960’lar Ankara’sından, özene ve yalınlığa tercüman üç boyutlu bir an kesit sunar. SALON’da sergilenen, Butik-A tasarımı orijinal mobilyalardır. Bediz ve Azmi Koz’un 1958 yılında Ankara’da açtığı Butik-A, dönemin normları dışında kalan ve o yılların vaatleri açısından değer taşıyan sayılı tasarım oluşumlarındandır. Büfe, yemek masası, sandalyeler, kanepeler, koltuklar, sehpalar, yazı masası ve servis masasından oluşan takım, bu sergi için bir araya getirilmiş bir seçki olmaktan ziyade, gerçek bir salonun eşyasıdır. Türkiye’nin müzik ortamına eğitimcilikleri ve üretimleriyle katkı sunmuş besteci Ulvi Cemal Erkin ve piyanist Ferhunde Erkin çiftinin evinden ödünç alınmış olan mobilyalar, dönemin mobilya tasarımı ve üretimindeki gösterişsiz duyarlılığa işaret eder. Sergide kurulan iki boyutlu mimari yapı, eşyanın gerçekliğini, ait olduğu esas mekâna bağlayan unsurdur. Zemine işlenen duvar, kapı ve pencere izdüşümleri, salonun, evin içi ve dışıyla kurduğu ilişkilerin adım adım takibine olanak tanır. 1956 yılında, şehrin etekleri varsayılan Emek’te, Yeşiltepe Kooperatifi tarafından yapımına başlanan apartman bloklarının mimari projesi, Bediz-Kamçıl Bürosu’na aittir. Henüz etraflıca incelenmemiş bir diğer tasarım ekibi olan Rahmi Bediz ve Demirtaş Kamçıl, 1952-1980 yıllarında Ankara’nın yapısal büyüme sürecine konut, kamu, ticaret ve kültür yapılarıyla dâhil olmuş üretken mimarlardır.
SALT’ın, Türkiye’nin modernleşme sürecini farklı yönleriyle ele alan Modern Denemeler serisinin dördüncü sergisi SALON, nesneye ve nesnenin ortamına dair bir programdır. Sergi, tarih yazımında önceliği Cumhuriyet’in ilk yıllarına kaptırmış 1960’lar Ankara’sından, özene ve yalınlığa tercüman üç boyutlu bir an kesit sunar. SALON’da sergilenen, Butik-A tasarımı orijinal mobilyalardır. Bediz ve Azmi Koz’un 1958 yılında Ankara’da açtığı Butik-A, dönemin normları dışında kalan ve o yılların vaatleri açısından değer taşıyan sayılı tasarım oluşumlarındandır. Büfe, yemek masası, sandalyeler, kanepeler, koltuklar, sehpalar, yazı masası ve servis masasından oluşan takım, bu sergi için bir araya getirilmiş bir seçki olmaktan ziyade, gerçek bir salonun eşyasıdır. Türkiye’nin müzik ortamına eğitimcilikleri ve üretimleriyle katkı sunmuş besteci Ulvi Cemal Erkin ve piyanist Ferhunde Erkin çiftinin evinden ödünç alınmış olan mobilyalar, dönemin mobilya tasarımı ve üretimindeki gösterişsiz duyarlılığa işaret eder. Sergide kurulan iki boyutlu mimari yapı, eşyanın gerçekliğini, ait olduğu esas mekâna bağlayan unsurdur. Zemine işlenen duvar, kapı ve pencere izdüşümleri, salonun, evin içi ve dışıyla kurduğu ilişkilerin adım adım takibine olanak tanır. 1956 yılında, şehrin etekleri varsayılan Emek’te, Yeşiltepe Kooperatifi tarafından yapımına başlanan apartman bloklarının mimari projesi, Bediz-Kamçıl Bürosu’na aittir. Henüz etraflıca incelenmemiş bir diğer tasarım ekibi olan Rahmi Bediz ve Demirtaş Kamçıl, 1952-1980 yıllarında Ankara’nın yapısal büyüme sürecine konut, kamu, ticaret ve kültür yapılarıyla dâhil olmuş üretken mimarlardır.
SALT’ın, Türkiye’nin modernleşme sürecini farklı yönleriyle ele alan Modern Denemeler serisinin dördüncü sergisi SALON, nesneye ve nesnenin ortamına dair bir programdır. Sergi, tarih yazımında önceliği Cumhuriyet’in ilk yıllarına kaptırmış 1960’lar Ankara’sından, özene ve yalınlığa tercüman üç boyutlu bir an kesit sunar. SALON’da sergilenen, Butik-A tasarımı orijinal mobilyalardır. Bediz ve Azmi Koz’un 1958 yılında Ankara’da açtığı Butik-A, dönemin normları dışında kalan ve o yılların vaatleri açısından değer taşıyan sayılı tasarım oluşumlarındandır. Büfe, yemek masası, sandalyeler, kanepeler, koltuklar, sehpalar, yazı masası ve servis masasından oluşan takım, bu sergi için bir araya getirilmiş bir seçki olmaktan ziyade, gerçek bir salonun eşyasıdır. Türkiye’nin müzik ortamına eğitimcilikleri ve üretimleriyle katkı sunmuş besteci Ulvi Cemal Erkin ve piyanist Ferhunde Erkin çiftinin evinden ödünç alınmış olan mobilyalar, dönemin mobilya tasarımı ve üretimindeki gösterişsiz duyarlılığa işaret eder. Sergide kurulan iki boyutlu mimari yapı, eşyanın gerçekliğini, ait olduğu esas mekâna bağlayan unsurdur. Zemine işlenen duvar, kapı ve pencere izdüşümleri, salonun, evin içi ve dışıyla kurduğu ilişkilerin adım adım takibine olanak tanır. 1956 yılında, şehrin etekleri varsayılan Emek’te, Yeşiltepe Kooperatifi tarafından yapımına başlanan apartman bloklarının mimari projesi, Bediz-Kamçıl Bürosu’na aittir. Henüz etraflıca incelenmemiş bir diğer tasarım ekibi olan Rahmi Bediz ve Demirtaş Kamçıl, 1952-1980 yıllarında Ankara’nın yapısal büyüme sürecine konut, kamu, ticaret ve kültür yapılarıyla dâhil olmuş üretken mimarlardır.