POPULARITY
Önce bir anımı anlatacağım. İPhone'un ilk modeli yeni çıkmıştı. Dört GB kapasitesi olan, Apple'ın o güne kadar en fazla tutan cihazı, müzik dinlenen İPod ile telefonu birleştiren başlangıç modelinden söz ediyorum. Yıl haliyle 2007'nin sonlarıydı. Bilişim işleriyle ilgilenen bir arkadaşım Amerika'dan getirtmişti. Çünkü henüz Türkiye'de resmi satışı yoktu.
Önce bir anımı anlatacağım. İPhone'un ilk modeli yeni çıkmıştı. Dört GB kapasitesi olan, Apple'ın o güne kadar en fazla tutan cihazı, müzik dinlenen İPod ile telefonu birleştiren ilk modelden söz ediyorum. Yıl haliyle 2007'nin sonlarıydı. Bilişim işleriyle ilgilenen bir arkadaşım Amerika'dan getirtmişti. Çünkü henüz Türkiye'de resmi bir satış ağı yoktu. Yaşı denk gelenler hatırlayacaktır; tuşlu telefonlarla fotoğraf çekme deneyiminin yaşandığı, klavyeli modellerin rağbette olduğu zamanlardan söz ediyorum. Bu arkadaşım İPhone ile “iletişim” kurmakta çok zorlanıyordu. Çünkü bir türlü istediği verimi alamıyordu. Cihaz ya ısınıyor ya da dokunmatiği kilitleniyordu. Arada dalgaya vurup “tuşlarınızın kıymetini bilin” diye de bize takılıyordu. Ama inat etmişti. Sektörü ise yakından takip ediyor ve dokunmatik telefon teknolojisinin hızla yayılacağını bize anlatıyordu.
Ersin Çelik - Bir parça huzur ve Selçuk Bayraktar'ın karşılamaları… by Yeni Şafak
Birkaç gündür, yeni sosyal medya platformu Next'te hesap açanların ilk mesajlarını okuyorum. O kadar hızlı büyüyor ki ben bile 10 günde eskisi oldum. Siz bu satıları okurken Next Sosyal'in kullanıcı sayısı 200 bini geçmiş olacak. Gözünüze düşük bir rakam olarak gelebilir fakat ülke olarak bir kırılmanın eşiğindeyiz. Dijital ekosistemde platformlar zamanla değil çarpan etkisi ile büyür. Her yeni kullanıcı sosyal çevresini de taşır. Başta da anne-baba, kardeş ve arkadaşlar gelir. Etkileşimde olmak, yeni bir mecrayı tecrübe etmek bir sosyal ihtiyaca dönüştü diyebiliriz.
Tam da Elon Musk'un en güncel oyuncağı Grok'un memleketin gündemini küfür-kıyamet sabote ettiği şu günlerde aldığım bir telefon ile heyecanlandım. Yeni bir sosyal medya platformunun emekleme anlarına şahitlik etmem istenmişti. Açıkçası kısa süreli bir tereddüt yaşadım. X hesabımı kapatalı 16 ay oldu. Anlık paylaşım günlerine dönmeye niyetim yoktu. Nedenlerimi, haklı gerekçelerimi daha önce yazmıştım; taşındığım konfor alanından memnunum.
Bu dördüncü yazı. Geçtiğimiz günlerde gösterilen İNSAN 3.0 isimli belgeselde anlatılanları alıntılayarak kâğıda dökmeye devam ediyorum. Kahramanımız genç bir kız. Çocukluğunda cinsiyet kimlik karmaşası yaşamış, ameliyatla erkek olabileceğini düşünmüş. Önceki yazıda ağzından aktarmıştım.
Önceki yazıdan devamla, cinsel yönelim karmaşası yaşayan ve fiziken “erkek” olma hayaliyle bir yola giren genç bir kıza kulak vermeye devam edelim: *** “Aslında asıl profesörle değil, onun asistanıyla görüşüyor-sunuz. Görüştüm. Asistanıyla 3 kere görüştüm, 3 kere gittim yanına. Orada zaten çok tuhaf şeyler sordu. İşte, ‘Çocukken nasıl giyiniyordun?' Çocukken nasıldı?'
Aşağıda anlatılanlar birinci ağızdan aktarımlardır. Lütfen can kulağı ile dinler gibi okuyun ve de okutun…
“Kimlikler yeniden tanımlanıyor. Sınırlar siliniyor. Peki bu sınırsız arayış bizi nereye sürüklüyor? Gökkuşağının göz alıcı renkleri bazen bir yanılsamanın perdesi olabilir mi?” Belgesel yukarıdaki spot cümlelerle başlıyor, hangi sınırların nasıl silindiğini en gerçek haliyle anlatıyordu. Uzun zamandır beklediğim, arada “hadi ne oldu, bitmedi mi” diye sorduğum yapım, nihayet özel gösterimle izleyiciyle buluştu. İptal edemediğim bir programdan dolayı gidemedim ama belgesel gösterim akşamı YouTube'a konulunca hemen izledim.
"Down with secularism and long live Sharia law". That's the cry that went up a week ago outside the satirical magazine LeMan in Istanbul after it published an image interpreted by some as a caricature of the Prophet Mohammed. A violent protest took place outside the office of the magazine, which is known as the "Turkish Charlie Hebdo". Four of its staff members were arrested and the courts subsequently blocked its website in the name of public order.
“İşbirlikçilerle dolup taşan Filistin, dış işgal ve sömürge yöntemlerinin tarihindeki en derinlemesine sızılmış toplumlarından biri olmalıydı” diyordu kitapta. Altını çizdiğim ilk satırlar da bu olmuştu. Normalde romanları elime kalem kâğıt almadan okurum. Lakin Abid'in yaşadıkları fazlasıyla gerçekti. Aktarılan gözlemler ise kurgu değil bilgiye dayanıyordu.
Aslında cesaret değil sınırları zorlama kalkışması diyebiliriz Leman'da yayımlanan karikatür için.
PRL 6-25-25 Mack McCarthy, Rich Shea, Jeff Nadu, Ersin Damir by Pirate Radio
İsrail-İran savaşı 12. gününde, Amerikan tiyatrosuna dönüşerek durdu. Öyle ya da böyle Tahran'dan Tel Aviv'e düşen füzelerin bir korku imparatorluğunu yıktığını gördük. Soluğu sığınaklarda alan İsraillilerin nasıl yalnızlaştığını ve onlar için üzülecek, ateşkes isteyecek sivil inisiyatiflerin dahi olmadığını tecrübe ettik. Bu arada, iki yıldır bölgesindeki kol ve kanatları kırılan İran, bir nebze de olsa itibar kazandı. Coğrafyamızdaki denklemin nasıl değişeceğini hep birlikte yaşayarak göreceğiz. Lakin bu “savaşın” burada bitmediği aşikâr. Suriye'den sonra İran'ı da vuran İsrail'in füzeleri sınırlarımıza doğru geliyor. Hedefin Türkiye olduğu ise bariz. Çünkü İsrail'in arzımevut topraklarından vazgeçmeyeceğini biliyoruz. On iki günlük karşılıklı füze atışlarında Tahran ve Tel Aviv'de evler, kamu binaları, stratejik tesisler, askerî birlikler vurulurken; geride kalan savaşın çok farklı, dünyanın geri kalanını ilgilendiren izleri de oluştu.
Üç yıl önce, doğduğum ve büyüdüğüm şehir Kocaeli'de yaşayan engelli gençlere özel düzenlenen bir eğitim programında yer almıştım. Hem Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin başlattığı ‘Sanat İçin Ben de Varım' projesi yaklaşık bir yıl sürmüş ve bana da eğitmenlik hem de danışmanlık yapmak nasip olmuştu.
Mısır polisini atlatarak ve pasaportlarımızı kaptırmamak için türlü numaralar yaparak geldiğimiz, Büyük Gazze Yürüyüşü'nün başlayacağı İsmailiye'den dönmemiz gerekiyordu. Tam o anda navigasyonu açıp baktım ve Gazze'ye 210 kilometre uzaklıktaydık. Yolumuz açık olsa araçla en fazla iki saat sonra Gazze'de olabilirdik. O kadar yaklaşmıştık. O kadar dibindeydik. Koşsak, yürüsek, 2 bilemedin 3 gün sürerdi varmamız.
Otel odasında, kulağımız kirişte telefonda durum değerlendirmesi yaparken, “Biz, bu insanlar buraya ölümü göze alarak geldik. Ancak ölmeye gelmedik” demişim. Arkadaşım, yoldaşım Enes Yalman da not etmiş. Dönüşte telefonuna yazdığı sözlerimi açtı ve “Yürüyüşümüzü gerçekleştiremedik ama amacımızı ortaya koyduk. Cesur insanlar Gazze'ye giden bir yol olduğunu gösterdi” dedi.
Son iki yıldır Filistin halkının yüz yılı aşan trajedisine ayna tutan romanları, hikaye ve biyografileri okumaya gayret ediyorum. İşgal edilmeyi, yerinden yurdundan edilmeyi, sürgün hayatını, direnişi ve ölümü öldürme inancını zihnimde pekiştirmeme ve İsrail'in terör, gasp ve soykırımlarını sosyal mühendislikle nasıl beslediğini idrak etmeme yardımcı oldular.
Yakın zamanda sizi en fazla hangi teknolojik gelişme heyecanlandırdı? Ya da artık heyecanlanıyor muyuz? Bu sorunun çok değil 20 yıl önceki yanıtı şüphesiz “evet” olurdu ve cep telefonu ile internetin icatlarına atıf yapılırdı. Peki ya bugün? Bu sorunun bir yanıtı yok, çünkü soru kendisini çok imha etti.
İki gündür yüreğimde Hac günlerini, Mekke sokaklarını, Arafat'ı ve Medine'nin kokusunu dolandırıyorum. Bu yıl gidenlerin yazılarına, paylaşımlarına bakıyorum. Bir hissiyatı arıyorum. Neydi tam bilmiyorum?
Dünya, Gazze'nin karşısında ve bir yol ayrımının eşiğinde artık. Çünkü Dünya, İsrail'i kusuyor. Dünya, Siyonizm belasından yaka silkiyor. Siyonist Yahudilerin, kendileri dışındaki tüm insanlardan, uluslardan, milletlerden nefret ettiği ve hayvandan daha aşağı gördüğü o vahşi “inançla” yüzleşiyor.
27 Mayıs ihtilalinden birkaç gün evvel Adnan Menderes'in Ankara'daki köşkünün terasında bir aşağı bir yukarı yürürken aşağıda nöbet tutan askeri işaret ederek şöyle dediği aktarılır:
En juin 2024 Ersin Leibowitch publiait "Prince Xperience, dans la tête du génie". Cette biographie arrivait 8 ans après le décès de l'artiste. Pratiquement un an après la sortie de son livre, Ersin a accepté l'invitation de Schkopi pour un un Live Twitch avec les fans. Il évoque les motivations de cet ouvrage, sa vision de l'œuvre Princière, ses souvenirs...L'audio ayant été enregistré, nous nous sommes dits qu'il ferait un excellent bonus de VIOLETPoursuivre l'expérience de VIOLET sur le web et les réseaux sociaux :Web et contact : www.schkopi.comInstagram : @schkopiFacebook : Schkopi et Violet - Le Podcast Twitch : www.twitch.tv/schkopiAidez nous, en soutenant gratuitement ce podcast !Comment ? C'est très simple :1)
Bizler atari salonlarında jetonla ve haliyle kısıtlı imkanlarla oyun oynarken internet çağı başlamıştı. Şimdinin kırklı yaşları iyi hatırlar o günleri. İnternet kafe ve internet ile tanışmamızın sebebi de FIFA oyunuydu. Sanırım 1997 yılıydı. Sonra Need For Speed'i keşfettik. Sokaklarda, hız yaparken altın arayıp polisten kaçıyorduk.
Savaşlar, devam eden Gazze soykırımı, çatışmalar, depremler, iklim değişikliği, kuraklık, sel, susuzluk, açlık bir yana tüm dünyanın adı konulmamış çok daha büyük bir krizi var: Nüfus artışı küresel ölçekte yavaşladı ve doğurganlık hızla düşmeye başladı.
İsrail asıllı şarkıcı Linet Mor Menashe'nin çektiği video, size ne hissettirdi? X'te yazılanlara bakamadım ama Instagram'da kendisine inanılmaz bir öfke vardı. Ağlaması, yalvarması kendisine olan tepkiyi katlamıştı anlaşılan. Linet'in ve Yahudilerin çok büyük bir kısmının görmek istemediği ya da dünyaya üstün ırk gözlüğünden baktıkları için göremedikleri bir iklim var. Kaçırdıkları da tam olarak bu. Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada insanlık İsrail'i kusuyor!
Son zamanlarda insanın anlam arayışı ve mevcut sosyal medya düzeninden kaçışın yollarına dair denemeleri çok fazla görmeye başladım. Ya da dijital çağın sosyolojisi ilgi alanım olduğu için dikkatimi çekiyor olabilir. ‘Bir Başka Mesele' programında içinde bulunduğumuz sanal düzeni anlamlandırmaya çalıştığımız konukların ortak görüşü de böyle. Çok değil 30 yıl öncesinde büyük bir özlem var. Bunun adı da sahicilik. Gerçeği arama ve hissetme hasreti de diyebiliriz.
O sabah, yüreklere kor bir ateş gibi düşen acı haberi ekranda şöyle yorumlamıştı: “On iki evladımızı toprağa veriyoruz. Bir kişi de dönüp ‘niye öldü ya bu evlatlar?' diye soramıyor. On iki ya! Bak, bir değil, iki değil, üç değil, dört değil, beş değil, On iki, On iki. On iki çocuk toprağa gitti. Fotoğrafları gördünüz zaten. Söyleyecek bir şey yok. Bu anne babalar bu evlere nasıl sığacaklar bugünden sonra?”
“Bu Fikir Tutar!”da yeni bölüm zamanı… Bu bölümümüzde şirketlerin dijital sinir sistemi haline gelen API'leri ve bu güvenliği sağlamak için geliştirilen yapay zekâ tabanlı çözümleri konuşuyoruz. Peki, artık şirketlerin dijital işleyişinin kalbinde yer alan API nedir? API'ler üzerinden gerçekleşen veri ihlallerinin artışı ne anlatıyor? Klasik güvenlik duvarları API saldırılarına karşı yeterli mi? Kurumlar siber güvenlik eksikliklerinden kaynaklanan yeni risk alanlarını ne kadar ciddiye alıyor? Yerli bir siber güvenlik çözümüne sahip olmak neden kritik? İyi bir güvenlik mimarisi nasıl kurulmalı? Hepsi ve daha fazlası için Kafein Teknoloji Direktörü Ersin Bitirgen ile sohbetimize bekleriz. Keyifli dinlemeler… Sunucu: Begüm Nur Alkış
Zaman akıp gidiyor. Eskiler geçip giden zamana çok değer vermişler, çokça uyarmışlar, pişmanlıklarını özlü sözlere bu günlere taşımışlar. Zamanın akıp gitmesi ile akıp giden zamanı yaşamak ve bu seyrin farkında olmak ise günümüzde çok zor. Çünkü teknoloji zamanın önüne geçen bir hızla bizleri sürüklüyor. Çok değil 30 yıl öncesine kadar sımsıkı bağlı olunan binlerce yıllık gelenek ve görenekler bir anda unutulur oldu. Adeta üzerinden yeni bir bin yıl geçmiş gibi. Peki ne oldu? İnsan nasıl bu kadar değişti ve bu gidiş nereye? Dijital dünya geçmişi yok eden ve geleceği de belirsiz bir yaşam inşa ediyor. Bu dönüşümü şahitlik eden bizler ne yapabiliriz ve bizden sonraki nesle ne olacak?
Ülke olarak, üçüncü sınıf devletlere politik nizam verilen “Beşinci Kol” faaliyetlerini tartışmaktan yorulduk artık. Beşinci Kol faaliyetinin tanımı şöyledir: “Düşmanla iş birliği yaparak ülkeyi içten çökertmeye çalışan örgüt.”
CHP içerisinde ilginç gelişmeler oluyor. Önceki günkü “Paralel İBB mi” yazımın “Paralel CHP” kısmına işaret eden çarpıcı bilgiler edindim. Özgür Özel'in partiye hakim olmak için yapmaya çalıştığı hamlelerin önü bariz şekilde kesiliyormuş. Öyle ki İstanbul'da bazı belediyeleri ziyaret dahi etmesi istenmiyormuş.
Dün okumuş ya da görüntüleri izlemişsinizdir. Yeni Şafak, Ekrem İmamoğlu'nun kamuoyunda “para kasaları” diye adlandırılan ekibiyle yaptığı yeni ve muhtemelen en son görüşmenin güvenlik kamerası kayıtlarını yayımladı. Aslında görüşmenin yapıldığının delilleri desek daha doğru olur. Çünkü kameralar yine kapatılıyor. Fakat bu kez bantla değil de peçete ile yapılıyor karartma.
Alors que la jeunesse continue de se mobiliser en Turquie, une bande dessinée permet d'éclairer l'évolution de plus en plus autoritaire de la présidence Erdogan. Dans le tome 2 de son autobiographie, publiée aux éditions Dargaud, l'auteur Ersin Karabulut raconte dans son Journal inquiet d'Istanbul ses années de dessinateur de presse et ce qui l'a finalement conduit à l'exil.
Alors que la jeunesse continue de se mobiliser en Turquie, une bande dessinée permet d'éclairer l'évolution de plus en plus autoritaire de la présidence Erdogan. Dans le tome 2 de son autobiographie, publiée aux éditions Dargaud, l'auteur Ersin Karabulut raconte dans son Journal inquiet d'Istanbul ses années de dessinateur de presse et ce qui l'a finalement conduit à l'exil.
Türkiye'de otoriter rejimlerin meşruiyetini sağlamak için hangi stratejiler kullanılıyor? Deprem sonrası merkezi hükümet ile yerel yönetimler arasındaki koordinasyon eksikliği ne anlama geliyor? Seçimler neden artık yalnızca seçim değil? Barışçıl protestolar rejim değişimi yaratabilir mi? Papa Francis'in vefatından sonra Katolik Kilisesi'nin geleceği ne yönde şekillenecek? Yeni papa seçiminde kadın hakları, ırk temsiliyeti ve göç krizleri gibi başlıklar nasıl belirleyici olabilir? Tüm bu soruları Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu ile Siyasetname'de tartıştık. Otoriter rejimlerin yapısını, Türkiye'deki güncel siyasal gidişatı ve dünya gündeminin kritik başlıklarını ele aldık. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Felaketin siyaseti olmaz. Depremin artçıları devam ederken, insanlar can havlindeyken politik çıkışlar yapmak, sorumlu aramanın derdine düşmek ne insanidir ne de İslami.
Mutlaka duymuşsunuzdur, “Şu hayatta bir dayın olacak” sözünü. Sırtını dayayacağın dağ gibi bir adam... Amca da olabilir tabii ki. Teyze ve hala da. Hemen akıllara “torpil” ve güç devşirme gelmesin. Anne-baba yarısı birileri olmalı etrafında insanın. Akrabalar zaten büyük ve doğal bir “güç” değil midir? Yakın çevremiz, komşularımız, ilk koşanlarımızdır… Şöyle bir bakalım: İyi günde, kötü günde, bayramda, seyranda, düğünde, cenazede kimler vardır etrafımızda? “Allah mesut, bahtiyar etsin” diyen de “Başınız sağ olsun, mekanı cennet olsun” sözleriyle acılarımızı paylaşan da aynı kişiler olsa gerek. Sahi, omuzlarda hissedilen o el hangi akrabamızındı?
Geçtiğimiz şubat ayında üst üste iki yazıda yorumlarına yer verdiğim CHP'li üst düzey isim, ne dediyse çıktı. “Şaibeli kurultay” iddiaları henüz bir tanığın iddiaları üzerinden tartışılırken, 11 Şubat 2025 günü yaptığımız uzun konuşmada kaynağım özetle şunları söylemişti:
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın öncülüğünde şekillenen siyasal çizgi, iki devletli çözüm paradigması etrafında konumlanmakta; Türkiye ile stratejik entegrasyonu korurken, Kıbrıs Türk halkının siyasal özerkliğini muhafaza etme çabası gütmektedir. Yazan: İhsan Aktaş Seslendiren: Halil İbrahim Ciğer
İngilizlerin dünya siyasetine yön, bazı zamanlar nizam veren dergisi The Ekonomist geride kalan mart ayında “Yeni Dünya Düzeni” kapağıyla çıkmıştı. Kapak görselinde; ABD başkanlık koltuğuna yeniden oturan Donald Trump, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve İsrail Başbakanı Netanyahu yer aldı. Analizde ise küresel hiyerarşinin değiştiği ve liderlerin otoriter eğilimlerinin öne çıktığı ifade ediliyordu.
İstanbul'daki son gelişmelerle ilgili en doğru analizler iktidar cephesinden geliyor. Bu da çok doğal. Çünkü muhalefet cephesi, “yolsuzluktan taraf olmayı” seçti. Haliyle ortaya saçılan bilgi ve belgeleri de görmezden geliyorlar. Gerçekten de aklı başında bir özeleştiri hatta ucundan da olsa bir eleştiri görmedik. Şu son 15 günü gözden geçirecek olursak, bir balonun sünmesini izledik. Sonuç olarak; muhalefet cephesinde Özgür Özel'in CHP'ye yeninden genel başkan seçilmesi dışında bir gelişme yaşanmadı.
ADEO Cyber Security şirketinde siber güvenlik uzmanı Ersin Çahmutoğlu, "Siber Güvenlik Başkanlığı, Türkiye'nin siber alandaki bütün unsurlarına karşı mevcut ve muhtemel tehditlerin tespit ve bertaraf edilmesi noktasında çalışacak." dediYazan: Ersin Çahmutoğlu Seslendiren: Halil İbrahim Ciger
Patreon | Become a Black Eagle VIP: https://patreon.com/BesiktasPodcast WhatsApp | Becoming a FREE member on our Patreon page will give you access to our WhatsApp community! PRESIDENTIAL POLL | https://x.com/besiktaspodcast/status/1867672099290296796?s=46&t=ioqV8fc_4eT29mRHi3OAdQ Please COMMENT, LIKE & SUBSCRIBE! Beşiktaş gave away what looked like an extremely promising start in the match against Bodø/Glimt after Gedson Fernandes had put the Black Eagles 1-0 up, thanks to an excellent assist from Bahtiyar Zaynutdinov. The Eagles looked solid for 35 minutes, but following an error from Ersin and Musrati leading to the equalizer, the second goal came too quick for the team to rebound. Chances were had in the second half, but Beşiktaş never restored the balance from the first 35 minutes. You can follow us across social media @BesiktasPodcast (Twitter, Instagram, TikTok, Facebook) You can also follow our hosts on Twitter/X! @Razzerian @Sir_Writes_aLot @KartalLOgur Want to support us on Patreon? Go to patreon.com/BesiktasPodcast and become a Black Eagle VIP member today for just $1,99/month and gain access to our VIP Audio feed! Try it for free on a 7-day free trial! Check out kartalyuvasi.eu for official Beşiktaş merchandise!
Check out our match highlights analysis on PATREON! Patreon | Become a Black Eagle VIP: https://patreon.com/BesiktasPodcast WhatsApp | Join our community on WhatsApp! Reach out to us on Twitter for an invite link. Please COMMENT, LIKE & SUBSCRIBE! Beşiktaş have come away with a heroic away win at the Parc Olympique Lyonnais after a 72nd minute stunner from Gedson Fernandes following an excellent Rafa Silva through ball! Lyon will definitely feel hard done as the French side created a plethora of chances, mainly in the first half but also early in the second half. But a heroic performance from both Ersin and Felix Uduokhai kept the French at bay. The Black Eagles could've even snatched a bigger victory but couldn't convert their late chances on the break, which resulted in a nail biting end to the match! Is this the "reference match" the Black Eagles need ahead of Monday's derby? You can follow us across social media @BesiktasPodcast (Twitter, Instagram, TikTok, Facebook) You can also follow our hosts on Twitter/X! @Razzerian @Sir_Writes_aLot @KartalLOgur Want to support us on Patreon? Go to patreon.com/BesiktasPodcast and become a Black Eagle VIP member today for just $1,99/month and gain access to our VIP Audio feed! Try it for free on a 7-day free trial! Check out kartalyuvasi.eu for official Beşiktaş merchandise!
Konuklarımız Yaşam için Yasa İnisiyatifi aktivisti ve avukat Sevcan Çamlıdağ ile Hayvan, Yaşam, Özgürlük İnisiyatifi'nden Ersin Tek ile Meclis Alt Komisyonu'ndan geçen sokak hayvanları yasası tartışmalarını ve yasa Meclis'ten geçecek olursa belediyelerin ve yurttaşların ne yapabileceğini konuşuyoruz.
Matt Modderno is joined by NBA Draft analyst Ersin Demir to discuss the center prospects in the 2024 NBA Draft. In this episode, they cover options for the Wizards with the #2 pick: Alex Sarr and Donovan Clingan. They also break down bigs who could be in play with the 26th pick: Kyle Filipowski, Yves Missi, Zach Edey, Kel'el Ware, and DaRon Holmes II. They close with other names who could be options at 51 or undrafted: Adem Bona, Oso Ighodaro, Ulrich Chomche, PJ Hall, Izan Almansa, and Jonathan Mogbo. Presented by betonline.ag! Check out Ersin's work at: https://edemirnba.substack.com/
In this conversation from our Shifting Landscapes exhibition, Emergence executive editor Emmanuel Vaughan-Lee is joined by Marshmallow Laser Feast creative director Ersin Han Ersin, one of the artists behind the exhibition's large-scale installation, Breathing with the Forest, which invites you into an experience of exchanging breath with a forest in the Colombian Amazon. Talking about the ways MLF's projects bring together science and imagination to illuminate the hidden connections within the living world, Ersin speaks to the power of sensory engagement, wonder, and awe to broaden our perception of more-than-human experiences. Explore our special online adaptation of Breathing with the Forest. Read the transcript. Image courtesy of Marshmallow Laser Feast and Sandra Ciampone. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices