Doğayla, diğer canlılarla, kültür ve tasarımla kurulan özenli ilişkiler üzerine bir program
Kaliforniya'daki mimarlık firması Arch | Nexus SAC'ın ofisi Living Building Challange'a (LBC) göre yenilenmiş. Tasarımı, mekanın tarihine ait bereketli fikirlerden doğmuş. LBC, doğayla uyum içinde binalar yaratmak için dünyanın en bütünsel ve iddialı derecelendirme sistemi. LBC Yaşayan Bina Mücadelesi, yenileyici binalara giden yolu açıp ölçülebilir hale getiriyor. İnşaat sektörünü dönüştürmek için kolektif bir vizyon geliştirmişler. Mücadele, binalar için yalnızca bir sertifikasyon sistemi değil: Her şeyden önce geleceği hayal etmenin yaratıcı hali ve felsefi ifadesi. Gençler için ilham verici hikayeler barındırıyor ve kritik olarak, Yaşayan Binalar ve Ürünler, neyin mümkün ve ideal olduğuna dair kavramlarımızı değiştiriyor. Yaşayan bina ve ürünlerin yaratılmasını kolaylaştırıp ilham vermelerini ve dünyayı değiştiren girişimleri kolaylaştırmayı amaçlıyorlar.
Doğanın en zeki ama en yanlış anlaşılan karakterlerinden biri: Çakal. Kurtlar yok edildi, habitatlar tarla oldu, şehirler yayıldı… ama o kaldı. J. Frank Dobie'nin The Voice of the Coyote adlı kitabı rehberliğinde çakalın doğadaki, kültürdeki ve insanın iç dünyasındaki izini sürüyoruz.
Doğal Kaynaklar Savunma Konseyi (NRDC), Civic Opera Binası'ndaki ofislerini genişletme kararı alıp ofisi genişletirken, LBC (Living Building Challange) uygulamışlardı. NRDC kurumsal önceliklerini yansıtan bir ofis; küresel ısınmayı sınırlamak, dünyanın okyanuslarını canlandırmak, nesli tükenmekte olan vahşi yaşamı savunmak, kirliliği önleyerek sağlığımızı korumak, güvenli ve yeterli su sağlamak ve sürdürülebilir toplulukları teşvik etmek. Painters Hall, topluluklara fırsatlar yaratmak için değil, topluluk yaratmak için tasarlanmış. Topluluğun gelişmesi için bir ortam sağlıyor; açık, tarafsız, ulaşılabilir, esnek, sanatsal şeyler yapmak ve paylaşmak üzere bir altyapıya sahip. Bina, Salem'deki daha geniş bölgesel topluluk ve Pringle Creek'teki yerel topluluk için değerli bir kaynak. Davetkar, açık kapı politikası var. Sonuç; etkinlikler ve aktivitelerde karşılaşmalar, buluşmalar, kahkahalar, öğrenme ve neşeyle dolu günler.
Aslında birçok insan uyanık olduğu saatlerin çoğunu ofiste geçiriyor. Bu nedenle, besleyici ve sağlık odaklı bir çalışma alanı yaratmak önemseniyor. İnsanlar ve topluluklar için olumlu değişimleri teşvik etmeye adanmış bir tasarım firması olan Mithun kendi ofisini çalışan refahını gözeterek iddialı bir şekilde yenilemiş. Living Building Challange sertifikası ilkelerine uymuş. Ekip, yeniden tasarlanan ortamın personelinin fiziksel ve duygusal sağlığını iyileştireceğinden emin olmaya odaklanmış. Rocky Mountain Enstitüsü, kaynakların verimli ve onarıcı kullanımı hakkında araştırma, analiz ve eğitim sağlayan bağımsız bir kar amacı gütmeyen kuruluş. Yeni İnovasyon Merkezini, 1982'de kurulduğu Colorado Snowmass dağlarından, Basalt'taki daha erişilebilir ve toplum temelli bir yere taşımışlar. İnovasyon Merkezi, araştırmacıları çekmeyi ve toplumla iletişimi artırmayı hedefliyor. Rocky Mountain Enstitüsü Baş Bilim İnsanı ve kurucu ortağı Amory Lovins hedeflerini şöyle özetlenmiş: "Bu binaya girildiğinde keyif, işgal edildiğinde sağlık ve üretkenlik, terk edildiğinde ise pişmanlık yaratacak.
Evsizlikle Yüzleşmek | Facing Homelessness, 2017'den beri Seattle'daki müstakil evlerin arka bahçelerine blok, küçük evler inşa ediyor ve toplumu evsizliğe son vermek için bir araya getirmeyi hedefliyor. Rex Hohlbein, Facing Homelessness'ın kurucusu, BLOCK Architects'in yöneticisi, BLOCK Projesi'nin kurucu ortağı. Seattle doğumlu Rex, 30 yıl boyunca başarılı bir mimarlık firmasını yönetmiş. 2010 yılında, Fremont Kanalı boyunca evsiz birkaç adamla arkadaş olduktan sonra, Rex, fotoğraflar ve kişisel hikayeler paylaşarak evsiz yaşayanlar için farkındalık yaratmak amacıyla bir Facebook sayfası açmış. Bugün, bu Facebook sayfasının 50.000'den fazla takipçisi var ve kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Facing Homelessness'a dönüşmüş. Rex, 2017 yılında kızı Jenn LaFreniere ile birlikte toplumsal odaklı bir mimarlık firması olan BLOCK Architects'i kurarak yeni bir sayfa açıyor. BLOCK Projesi, Facing Homelessness'ın bir programı. Facing Homelessness'ın misyonu, evsizliği sona erdirmek, bunun için de bağ kurma ve toplum katılımını teşvik etmek. BLOCK Projesi, Seattle bölgesinde kapsayıcı, kalıcı, uygun fiyatlı ve sürdürülebilir bir konut çözümü yaratmış. İkiyüzbin dolar maliyetli prototip evden sonra yaklaşık 75.000$'a mal ediyorlar evleri. Tipik bir düşük gelirli konutun fiyatına dört BLOCK evi inşa edilebiliyor. Ayrıca, diğer düşük gelirli konut çözümlerinin geliştirilmesi birkaç yıl alırken, BLOCK evleri altı ay içinde inşa edilebiliyor. Ev sahipleri, sakinler ve gönüllülerden oluşan katılımcı bir topluluk aracılığıyla BLOCK Projesi, Seattle'ın evsizliğe güvenli, sürdürülebilir, etkili, adil ve uygun fiyatlı çözüm için gerekli koşulları yaratıyor. Herkesin evsizliği sona erdirmede rol oynayacağı modeli somut hale getiriyor.
“Çay, insanın zihnini su gibi temizler ve ruhunu buhar gibi yükseltir.” – demiş Lu Yu (Çay Klasiği'nin yazarı, Çinli çay ustası) Hindistan'ın şu anki sağcı lideri Narendra Modi, kendisini bir tren istasyonundaki chai-walla'sının (çaycının) oğlu olarak tasvir ediyor. Sarah Besky ‘Tasting Qualities: The Past and Future of Tea' etnografik çalışması için dünyanın en pahalı çaylarından bazılarının üretildiği Batı Bengal'in Himalaya eteklerindeki Darjeeling plantasyonlarında 10 yıl yaşayarak ve çalışarak geçirmiş. 2015'te, Darjeeling'e arabayla sadece birkaç saat uzaklıkta bulunan Dooars'ın bitişik bölgesinde araştırmaya başlamış. Çayın üretiminden tüketimine kadar olan süreçte kalite kavramının nasıl şekillendiğini inceliyor. Sarah Besky, çayın sadece bir içecek olmadığını, arkasında büyük bir emek ve karmaşık ekonomik-politik dinamiklerin bulunduğunu çeşitli açılardan gösteriyor.
Modern tarımın hiç uğramadığı Hindistan'ın Uttarakhand Himalaya bölgesindeki ‘sertifikalı organik tarım' üzerine konuşuyoruz.
2026 yazında açılması planlanan Theodore Roosevelt Başkanlık Kütüphanesi'nin tasarımı üzerine konuşuyoruz.
Doğayla Konuşmak adlı kitabında Ramachandra Guha, insanın doğal dünyayla olan ilişkisinin geçmişi, bugünü ve olası geleceğini ele alıyor. Hindistan gibi ülkelerin “Yeşil olmak için çok fakir" olduğu söylenir. Bu düşünce tarzına ilk karşı çıkanlardan biri Mahatma Gandhi'ydi. 1928'de Gandhi, Birleşik Krallığın uyguladığı ekonomik emperyalizmin bugün dünyayı zincirlediği ve 300 milyonluk Hindistan'ın benzer bir ekonomik sömürüye girişirse, dünyayı çekirge istilasına uğramışçasına çıplak bırakacağı konusunda uyarmıştı. Gandhi, sıklıkla modern karşıtı olarak karikatürize edildi. Hint çevreciler için "gelişim karşıtı" algısı yaratıldı. Aslında Gandhi'nin karşı çıktığı şey sanayileşme değildi. Gandhi, Hindistan'ın kitlesel yoksulluk nedeniyle çirkinleştiğini fark etti. Yoksulluk, cehalet ve sağlıksızlığa çare olacak ekonomik ve teknolojik uygulamalara karşı olmayıp aksine memnuniyetle karşıladığı diğer yazı ve faaliyetlerinden anlaşılıyordu. Dünyanın her yerinde, hükümetler ve politikacılar “gelişme” ile “çevre” arasında yanlış bir tercihi teşvik ediyor. Çevreye dikkat etmenin gelişmeyi tehlikeye attığını iddia ediyorlar. Gerçekte, kırılgan ekolojilere sahip yoğun nüfuslu ülkelerin doğayı ve doğal kaynakları nasıl kullandıkları konusunda daha da sorumlu olmaları gerekiyor. Katı davranan sosyal bilimin kurallarına göre, Hindistan gibi ülkelerin bir çevre bilincine sahip olması beklenmiyor. Adeta 'yeşil olmak için çok fakirler'. Oysa 1973 baharında, Himalaya'da Chipko olarak bilinen popüler bir köylü hareketi gerçekleşti. ‘Dolu mideli elitist çevreciliği'nin aksine ‘geçim çevreciliği' yaşandı. Köylüler ticari ormancılar tarafından ağaçların kesilmesini engellemek için 'geçim çevreciliğini' harekete geçmişti. Çoğu okuma yazma bile bilmiyordu ancak, liderleri gayet vizyoner ve açık sözlüydüler. Endüstriyel ormancılık, toprak erozyonu, heyelanlar ve seller arasındaki doğrudan bağlantıyı gösteren makaleler ve risaleler yazdılar. Chipko hareketi sayesinde kurumlarda ve kanunlarda değişiklikler oldu. Yazarın amacı, çağdaş Hint çevreciliğine güvenilir bir entelektüel soyağacı sağlamak. Geçmişten gizli veya az bilinen, farklı şekillerde günümüzün endişelerini öngörmüş sesleri kurtarmak…
Konuğumuz Erol Batislam; müziği, fikirleri, sözleriyle programımıza renk katarken, kendisiyle plak, kitap gibi projeleri üzerinden yaratıcılık sürecinin keyfinden bahsediyoruz.
Programımızda 'ev inşa etmek' konusunu işlerken; Brian Donahue'nin Slow Wood adlı kitabına ve 'Sustainable Energy Every Day' yani 'Her Gün Sürdürülebilir Enerji'ye de göz atıyoruz.
Kişisel ve gezegensel refah ile Güneydoğu Asya mutfaklarının deneyimini bir araya getiren 2025 mutfak ve restoran trendlerini konuşuyoruz.
Topluluk yaratma ve Afrika Z kuşağı konuları ile yayındayız.
Dünyanın en yeşil binalarından biri olan Sustainable Landsapes Center | Sürdürülebilir Manzaralar Merkezi ile Hawaiʻdeki Hawaiʻi Preparatory Academy | Energy Lab binaları üzerinden biyofilik tasarımları konuşuyoruz.
Toprağını satıp bir anda milyarder olabilecekken toprağını korumaya çalışan çiftçiler üzerine konuşuyoruz.
Yale Tarım Çalışmaları Dizisi'nden Brooks Lamb'in kitabı Love for the Land, hayal gücü, şefkat ve bağlılık sergileyen çiftçilerden öğreneceğimiz çok şey olduğunu savunuyor. Yerine olan bağlılıkları, ısrarları; aydınlatıcı ve ilham verici.
Yaşayan Bina (Living Building Challenge) sertifikası olan Washington College'ın Semans-Griswold Çevre Salonu'nu konuşuyoruz.
Kültürel açıdan zengin ve ekolojik olarak onarıcı topluluklara dönüşümü hızlandırmaya kendini adamış bir çevre sivil toplum kuruluşu olan Uluslararası Yaşayan Gelecek Enstitüsü (The International Living Future Institute), oluşturduğu Yaşayan Bina standartlarına göre sertifika veriyor. Sertifika alan yerlerden biri Margaret A. Cargill Lodge – Wolf Ridge Çevresel Öğrenme Merkezi, diğer ise Frick Çevre Merkezi.
Daha az tüketmek ve dikmek üzerine konuşuyor; Büyük Britanya Dikiş Ustaları yarışma programının jüri üyelerinden Patrick Grant'ın Mayıs 2024'te çıkan Daha Az ve Mary C. Beaudry'nin Dikiş Nakışın Materyal Kültürü kitaplarını inceliyoruz.
Dr. Jerome Groopman'ın Umudun Anatomisi - İnsanlar Hastalıklarla Nasıl Baş Ederler? adlı eseri üzerine konuşurken, Stephen R. Kellert Biyofilik 2021 Tasarım Ödülü'nü kazanan Maggie's Center Leeds'e de göz atıyoruz.
Beth Linker'ın Slouch: Modern Amerika'da Duruş Paniği kitabı üzerinden duruş bozukluğu, bunun neden fobi hatta patolojik hale geldiği ve duruş konforu için tasarımlar üzerine konuşuyoruz.
Hepimiz olasılıklar hakkında hayal kurmakta özgürüz, ancak tüm hayalperestler eşit değil. Peki hayal kurmak olumlu mu yoksa olumsuz bir şey mi? Bazıları keyif almak veya kaçmak için, bazıları ilham ve motivasyon için, bazıları ise bilinçli veya bilinçsiz olarak köklü, baskın kültürel öğretileri benimsedikleri için hayal kurar. Çoğu kişi hayal kurmadan duramaz üstelik kötü bir yaşantıları olmamasına rağmen.
Fadonun beşiği olarak kabul edilen Mouraria (Portekiz, Lizbon) üzerine konuşuyoruz.
Kakofonik bir çevrenin ortasında içsel bir sessizlik duygusunu nasıl geliştirebiliriz? Dünyamız giderek gürültülü hale gelirken kuş cıvıltıları, rüzgar, dalgalar ve daha birçok doğal sesin bize teselli verdiği yerleri nasıl koruyabiliriz? Çöl -paradoksal olarak hem gürültülü, hem de sessiz- çevreye gösterdiğimiz özeni yeniden gözden geçirmemiz için ilgi çekici bir yer.
Biofilia'da çölün sesi ve sessizliği var. Gürültülü Çöl (Sonorous Desert), çöl seslerinin antik keşişlere yalnızlık, sessizlik ve topluluk yaşamını nasıl öğrettiğini ve yavaşlayıp dinlersek kendimizi anlamamıza nasıl yardımcı olabileceğini anlatıyor.
Bal arıları binlerce yıldır insanoğlunun ilgisini çekmiş. Onlar balın üreticileri ve örnek işbirliği sergiliyorlar. Cornell Üniversitesi Biyoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Thomas Seeley'in Ateşli Arılar ve Gürültülü Vızıltı Koşucular adlı kitabı üzerinden bal arılarını konuşuyoruz.
Çin, yılda 350 milyonun üzerinde ofis mobilyası üretiyor ancak ofis mobilyaları farklı nedenlerle çöpe gidebiliyor. Döngüsel ekonomi üzerine konuşuyoruz.
Modern dünyada insanların fiziksel ve zihinsel sağlığı ile refahı için insanın doğasında var olan doğayla bağlantı kurma eğilimi biyofili ve biyofilik tasarım üzerine konuşuyoruz.
Hayat kalitesini arttıran, diğer canlıları da gözeten, evrene nazik davranan tasarımlar üzerine konuşuyoruz.
Topluluk olmaya hizmet etmesi için dönüştürülecek kasaba veya mahallelerden örneklere yer veriyoruz.
Kay Harel'ın yazdığı Darwin'in Yaşam Sevgisi kitabında, Charles Darwin'in hayatını, düşüncelerini derinlemesine ve özgün yollarla keşfetmek için biyofiliyi mercek olarak kullanıyor. Kitapta, biofilinin / yaşam sevgisinin onun nasıl evrimsel gerçekleri görmesini sağladığını anlatıyor. Harel, Darwin'in özel defterlerindeki az bilinen şeylerden yola çıkarak, Darwin'in köpeklere, gerçeklere, düşünceye, duyguya ve güzelliğe ilişkin görüşleri üzerinde biyofilinin etkisinin izini sürüyor.
Astronotlar üzerine konuşuyor ve Astronotların Sonu: Neden Keşiflerin Geleceği Robotlardır? kitabını tartışıyoruz.
Pet endüstrisi, insanları evcilleştiren akıl çelen kediler, yaşam kalitesini arttıran tasarımlar ve gıda israfını azaltan arka bahçedeki tavuklar...
Bahçecilik, tüm kültürlerde, tüm zamanlarda uygulanan, kodlanan, ritüelleştirilen ve tüm sosyal sınırların ötesinde değer verilen insani bir dürtü. Bu programda bitki kadınlar var: Jennifer Jewell, ilham veren 75 kadını tanıtıyor.
Zanaatkarlar, elementlerden ‘altın' ve dünyanın sonunu çini sanatçısı, UNESCO yaşayan insan hazinesi Hamza Üstünkaya ile konuşuyoruz.
Avokado Tartışması (The Avocado Debate | Honor May Eldridge), meyvenin tarihinin yanı sıra avokadonun bugün karşı karşıya olduğu zorlukları da ele alıp üretimin karmaşıklığını anlatıyor.
Amerika'daki Ulusal Restoran Birliği tarafından bin 500'den fazla mutfak profesyoneli ile görüşülerek belirlenen '2024'ün Mutfak Trendleri' üzerine konuşuyoruz.
MIT Cambridge'daki araştırma ve geliştirmeler üzerine konuşuyoruz.
Cespress dünyanın her köşesinde bulunabilecek çim atıklarını değerlendiriyor. Tasarım kapıdan kapıya çim toplamakla başlıyor. Sonra yabancı maddelerden arındırmak için temizleme sürecinden geçiyor. Kapsamlı deneysel testlere tabi tutuluyor; yangın geciktirme, sıkıştırma, ısı geçirgenliği, darbeye dayanıklılık, çekiş gibi. Cespress ile taburenin oturak kısmını yapmışlar, duvar paneli ve yer karosu gibi örnekleri var. İkinci çim konusu ise yapay çimler; Doğal çimlerin yerine kullanılan yapay çimler ciddi sakatlıklar ve sağlık sorunları yaratabiliyor. Altı profesyonel beysbol oyuncusunu öldüren nadir beyin kanseri ile suni çimlerdeki zehirli kimyasallar arasındaki olası bağlantıya ilişkin bir rapor yayınlandı. Bu da sentetik spor sahalarının, sporcular ve bunları kullanan diğer kişiler için sağlık tehdidi oluşturup oluşturmadığı konusunda yeni soruları gündeme getirdi.
Konuğumuz ziraat mühendisi, danışman, sürdürülebilir tarım uzmanı Samet Halıcı ile kıtlık, atık, israf, hasat ve tarım teknikleri üzerinde konuşuyoruz.
Kahve, dünya çapında yaklaşık 12,5 milyon çiftlikte yetiştiriliyor; %95'i beş hektardan büyük değil ve %84'ü iki hektardan küçük. Bu küçük üretici ülkeler zengin tat ve kalite çeşitliliğine katkıda bulunuyorlar. Ayrıca, çeşitli kahve orijinlerini devam ettirme, özellikle iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kayıplarında kahve tedarik zincirinin sürdürülebilirliğini ve dayanıklılığını korumada önemli rol oynuyorlar. Kahve ile ilgili detaylara iniyoruz.