POPULARITY
Kent gündemini meşgul eden olayların, gündelik yaşam deneyimlerimizin sağlık ve iyilik halimiz ile ilişkisini konuştuğumuz MADpodcast'in "Kentte İyilik Hâli" başlıklı serisinin beşinci bölümünde hukukçu, sivil toplum çalışanı Yağız Eren Abanus ile sıcak dalgalarını, bunların iyilik hâlimiz üstündeki etkisini ve sonucunda ortaya çıkan kentsel ısı adası kavramını konuşuyoruz. Aşağıdaki soruların yanıtlarını araştırıyoruz:➔ Sıcak dalgaları nedir, son yıllarda sıcak dalgalarının sıklığı arttı mı? ➔ Sıcak dalgalarının sağlığımız, iyilik hâlimiz üstündeki etkileri nelerdir?➔ Sıcak dalgaları farklı grupları nasıl etkiler?➔ Kentsel ısı adası nedir, nasıl oluşur, kent yaşamını nasıl etkiler? Kentte İyilik Hâli'ni odağımıza aldığımız çalışmalarımızı yakından incelemek için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.- - - - -Moderasyon: Ceren YartanKayıt ve Kurgu: Onur Temel- - - - -Bu podcast kaydı Hollanda Krallığı Büyükelçiliği MATRA fonu ile desteklenen proje kapsamında hazırlanmıştır. İçeriğinin sorumluluğu Mekanda Adalet Derneği'ne aittir. Hollanda Krallığı Büyükelçiliği'nin görüşlerini yansıtmamaktadır.
Kent gündemini meşgul eden olayların, gündelik yaşam deneyimlerimizin sağlık ve iyilik halimiz ile ilişkisini konuştuğumuz MADpodcast'in "Kentte İyilik Hâli" başlıklı serisinin üçüncü bölümünde mimar Öncül Kırlangıç ile kentsel dönüşüm projelerinin toplum sağlığı ve iyilik hâli üzerindeki etkilerini konuşuyoruz. Aşağıdaki soruların yanıtlarını arıyoruz:➔ Geçen 20 yılda kentsel dönüşüm tecrübesinden ne öğrendik? ➔ Kentsel dönüşüm uygulamalarının toplum sağlığı üzerindeki etkileri neler oldu?➔ Kentsel dönüşümü -hâlâ- dirençli kentleri oluşturmanın aracı olarak görebilir miyiz? Kentte İyilik Hâli'ni odağımıza aldığımız çalışmalarımızı yakından incelemek için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.- - - - -Moderasyon: Bahar BayhanKurgu ve Kayıt: Onur Temel- - - - -Bu podcast kaydı Hollanda Krallığı Büyükelçiliği MATRA fonu ile desteklenen proje kapsamında hazırlanmıştır. İçeriğinin sorumluluğu Mekanda Adalet Derneği'ne aittir. Hollanda Krallığı Büyükelçiliği'nin görüşlerini yansıtmamaktadır.
4 yıl önce 6,6 büyüklüğündeki depremle sarsılan İzmir'de fay hatları nasıl bir etki oluşturuyor? İzmir'deki yapılaşmada depreme karşı nasıl bir yol izlenilmeli? Kentsel dönüşüm ne kadar önemli? Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Livaoğlu ile konuştuk.
Bugün 2 Ekim 2024 #doğatakvimi
Kentsel Materyalite Araştırma Grubu, bu kavram üzerinden Türkiye'de mimarlığın düşünsel boyutunu ve biçimsel temsilini, teknoloji ve malzeme araştırmalarının ötesinde yeni bakış açılarıyla zenginleştirmeyi amaçlıyor. Funda Uz yürütücülüğünde, Atakan Yolcu, Aygen Erol Çakır, Ayşe Tuğçe Pınar Akın, Kübra Bilge Erdem, Mehmet Ali Gasseloğlu, Melahat Kaya Koç, Oya Yeşim Armağan Atacan, Simge Günöz ve Vahit Türüt'ün ekibinde yer aldığı ve İTÜ Rektörlüğü Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenen araştırma kapsamında, ekim ayında bir sempozyum ve mimarlık öğrencileri ile yeni mezunlara yönelik atölye çalışmaları düzenlenecek. Araştırma grubundan Funda Uz, Bilge Erdem ve Pınar Akın bu programda konuklarımız.
Kentsel Materyalite Araştırma Grubu, bu kavram üzerinden Türkiye'de mimarlığın düşünsel boyutunu ve biçimsel temsilini, teknoloji ve malzeme araştırmalarının ötesinde yeni bakış açılarıyla zenginleştirmeyi amaçlıyor. Funda Uz yürütücülüğünde, Atakan Yolcu, Aygen Erol Çakır, Ayşe Tuğçe Pınar Akın, Kübra Bilge Erdem, Mehmet Ali Gasseloğlu, Melahat Kaya Koç, Oya Yeşim Armağan Atacan, Simge Günöz ve Vahit Türüt'ün ekibinde yer aldığı ve İTÜ Rektörlüğü Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenen araştırma kapsamında, ekim ayında bir sempozyum ve mimarlık öğrencileri ile yeni mezunlara yönelik atölye çalışmaları düzenlenecek. Araştırma grubundan Funda Uz, Bilge Erdem ve Pınar Akın bu programda konuklarımız.
İklim değişikliğinin etkileri her geçen gün daha belirgin hale gelirken, suyun değeri hızla artıyor.Geleceği Konuşalım podcast kanalında kentsel su yönetimi ve suyun geleceğini Boğaziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü'nden Prof. Dr. Orhan Yenigün sizler için anlattı. Keyifli dinlemeler!
Konuklarımız Günseli Baki ve Gökçe Süvari ile sürdürülebilir bir nehir ve peyzajı restorasyonu için toplumun katılımı ‘Suyun Taşıdıkları: Selinos ve Kentsel Belleğin İzleri'ni konuşuyoruz.
Konuklarımız Günseli Baki ve Gökçe Süvari ile sürdürülebilir bir nehir ve peyzajı restorasyonu için toplumun katılımı ‘Suyun Taşıdıkları: Selinos ve Kentsel Belleğin İzleri'ni konuşuyoruz.
Bu seçimin iki sorunlu alanı vardı: Ankara ve İstanbul. İzmir'de yönetimde olan CHP'li belediyeler, kendi hizmet kusurlarını örtmek için mümkün mertebe temel belediye hizmetlerini konuşmaktan kaçındırlar. Buna karşılık yerel hizmetlerde devrim niteliğinde işler yapan AK Parti ise yaptıklarını anlatmaktan ziyade emekli ve enflasyon konuları hakkında açıklama yapmak zorunda kaldığı bir seçim süreci geçirdi. İstanbul'u ele alacak olursak, bu seçimde İstanbul'un küresel kent vizyonu tartışılmadı. Bugün itibarıyla dünyada en çok turist çeken İstanbul'un Londra, Paris ve New York'la olan rekabet vizyonu konu edilmedi. Gelecek 20 yılın vizyonu gündem olmadı. Şehir planlaması konuşulmadı Kentsel tasarım konuşulmadı. Dijital vizyon şehir ve ticaretinin dönüşümü konuşulmadı. Deprem tedbirleri sadece Murat Kurum tarafından konuşuldu. Ulaşım ve trafik çözümleri yine sadece Murat Kurum tarafından gündem edildi. İBB'nin 514 milyar bütçesi var. Peki geçtiğimiz beş yılda CHP'li İBB yönetimi halka ne sundu? 19 kent lokantası. 100 adet kreş. “Ekmek dağıttık.” “Süt dağıttık.” “4 adet öğrenci yurdu yaptık.”
Irmak Akman özel yayınında İstanbul'da kentsel dönüşüm tartışmalarını mercek altına alıyor. İstanbul'da riskli konutların yenilenmesi için açıklanan 'yarısı bizden kampanyası' yeterli mi? Alternatif finansman kaynakları bulunabilir mi? Kentsel dönüşüm konusu nasıl çözülür? Konunun uzmanları gayrimenkul iktisatçısı Dr. Ahmet Büyükduman, akademisyen Prof. Dr. Ali Hepşen ve Kiptaş Genel Müdürü Ali Kurt konuyu tüm boyutlarıyla anlatıyor.İyi dinlemeler...
“Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer” dizeleri gibi nicesine mazhar olmuş, Yahya Kemal'den Orhan Veli'ye, Nurullah Genç'ten Necip Fazıl'a, Cahit Sıtkı'dan Attila İlhan'a, nice şaire nice şiire ilham olmuş zamanın eskitemediği anılarla dolu İstanbul. Tarih ve modernitenin eşsiz buluşmasına ev sahipliği yapan, boğazın iki yakasına uzanan, her köşesinde farklı bir hikaye anlatan bu büyülü şehir bugün yerel seçim atmosferine unutulmaz bir iz bırakmaya hazırlanıyor. PROFİL İSTANBUL 31 Mart seçimlerine giderken şehrin seçmen profili büyük önem taşıyor. %50,6'sı kadın seçmenden oluşuyor İstanbul'un. Şehrin geleceğini aydınlatma ve şehrin nefesi olma sorumluluğu ev kadını ya da çalışan statüsü ne olursa olsun gözlerinde sonsuzluğu barındıran kadınlarda. İstanbul'da 18-24 yaş arası seçmen oranı %14,5 seviyelerinde iken 25-44 yaş aralığındaki seçmen oranı %46,8 düzeyinde. 45-64 yaş aralığı seçmen oranı %29,2 ve 65 yaş üzeri seçmen oranı %9,5. İstanbul'un kaderini %14,5'lik mobilize genç seçmen ile %21'lik sosyal refah ve ekonomik durum kıskacındaki 55 yaş üzeri dalgalı, kararsız ve protest seçmen belirleyecek. İstanbul seçmeninin %49,4'ü ilk ve ortaokul, %26,8'i lise, %20,6'sı lisans ve %3,2'si lisansüstü mezunu. Lisans ve lisansüstü mezunlarının yoğun olarak yaşadığı sosyal ağlara yönelik içerik ve kampanyalar diğer seçmen gruplarında karşılık bulmuyor olabilir, hatta bu içeriklerden habersiz dahi olabilirler. Özellikle sosyal medyanın kontrolü ve gücünü elinde bulunduran ancak seçmenin dörtte birini oluşturan bu kitlenin rüzgarına kapılmak 14 Mayıs öncesinde olduğu gibi büyük dramları beraberinde getirebilir. SEÇİM İSTANBUL Seçmen yarın seçim olsa, ideoloji, ekonomik durum ve sosyal refah, şehir yönetimi ve alt yapı hizmetleri, kampanya stratejileri ve adayların imajının ortaya çıkaracağı etkilerden büyük oranda etkilenme potansiyeline sahip. Ayrıca sosyal ve kültürel dinamikler de bu süreçte etkili olma kapasitesini taşıyor. İstanbul seçmeni, şehir yönetim ve alt yapı hizmetlerini unutan ve unutturan, kampanya stratejisi ve aday imajı üzerine kurulu bir iletişim kampanyası ile ulaşım ve kentsel dönüşüm alanında Çilesiz İstanbul vaat eden bir kampanya arasında tercihini yapacak. Kentsel dönüşüm ve alt yapı hizmetlerinin yanı sıra sosyoekonomik faaliyetler ve çevre düzenlemelerine dayalı engelsiz bir şehir vaadi ve toplumun tüm kesimlerinde karşılık bulan hizmet anlayışı eşsiz İstanbul'a olan desteği giderek artırıyor. Hal böyle olunca seçmen gözü yollarda olduğu için kendini de yollara döken ulaşım anlayışını, Cumhurbaşkanı yardımcılığı oyununda “aramızda kalsın kazanıyoruz” tiyatrosunu sergileyen kandırmaca anlayışı test etmeye hazırlanıyor.
Yüzde 100 Yerel podcastinde Mehveş Evin, Diyarbakır TMMOB Mimarlar Odası eski Başkanı Selma Aslan'la şehrin sorunlarını konuştu. Aslan'a göre Diyarbakır'ın üç yıldır “Türkiye'nin en mutsuz ili” olması tesadüf değil, zira halkın seçim hakkı elinden alındı. “Belediyeye ait pek çok kurum, ya TUGVA gibi bir vakfa, askeriyeye ya da bakanlıkların İl Müdürlüklerine devredildi. Belediye ihaleleri davet usulüyle yapılıyor ve adrese teslim oluyor”, diyor Aslan. Sadece karpuz ve bilezik heykeli gibi figürlere 4 milyondan fazla harcandı. İklime uygun olmayan palmiye ağaçları dikildi ve kurudu. UNESCO'nun Dünya Mirası listesindeki Sur ve Hevsel Bahçeleri'ndeki tahribat raporlandı. Bu podcasti dinlerken başvurabileceğiniz kaynaklar: 2019'da Diyarbakır belediye eşbaşkanı seçilen Dr. Selçuk Mızraklı, halen hapiste. (https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-67585920) - Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) “Yaşam Memnuniyet Araştırması: (https://www.bismilhaber.com.tr/diyarbaki) - Diyarbakır'da sekiz yıllık kayyım yönetimi bilançosu: https://artigercek.com/guncel/diyarbakirda-8-yillik-kayyim-bilancosu-isci-kiyimi-usulsuz-satislar-milyonluk-286945h - Kentsel dönüşümde Diyarbakır'da neler oluyor? (https://bianet.org/haber/ben-u-sen-de-ortaya-cikan-ikinci-surlar-korunmali-270288) - Sivil toplumun “Diyarbakır 5 no'lu cezaevi insan hakları müzesi olsun” çağrısı: https://bianet.org/haber/diyarbakir-5-no-lu-cezaevi-insan-haklari-muzesi-ne-donusturulsun-283423
Sürdürülebilirlik Sohbetleri'nde bu hafta; İstanbul Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Eda Ünlü Yücesoy, BABLE Akıllı Şehirler Türkiye Lideri / SMCNetZero proje koordinatörü Melike Nur Ülsever ile ‘'Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar / Kentsel Hareketlilik" üzerine konuşuyoruz.
Daktilo1984 özel yayınında Aybike Boyacıoğlu konuğu CHP Kadıköy Belediyesi Aday Adayı Barış Antik ile Kadıköy'ün güncel sorunlarını konuşuyor.--00:00 Açılış00:10 Kampanya süreci02:52 Fikirtepe 07:13 Kentsel dönüşüm süreci10:34 Belediyelerin yükü artıyor mu?12:07 Konut sahibi olmak / ekonomik sorunlar13:07 Kalamış Parkı meselesi14:55 Minibüs caddesi / Belediye araçları yetersizliği sorunu17:40 "Müşteri değil kentli" olmak
Mehveş Evin ile Yüzde 100 Yerel'in konuğu Mahalleler Birliği'nin avukatı Erbay Yucak... Avukat Yucak, yaklaşan yerel seçimler öncesi mahalli idarelerin depreme hazırlığını ele alırken, hukuksal eksikliklere dikkat çekiyor. Afet riski altına giren alanlarda ne yapılabilir? Evimiz elden mi gidecek? Kentsel dönüşüm yasasındaki değişikliklerle yerel seçimin ne ilgisi var? İstanbul'daki davalar nasıl kazanıldı?
Bu programda yalan da yok algı da! Gündem masaya yatırılıyor, arka planlar detaylıca analiz ediliyor. Net Bakış'ın 8 Ocak 2024 tarihli bölümüne; Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, İletişim Uzmanı Ali Saydam ve Hürriyet Gazetesi Yazarı Nedim Şener konuk oldu. 00:00 Giriş 2:18 AK Parti neden Murat Kurum dedi? 10:15 İstanbul seçiminde en çok ne belirleyici olacak? 19:42 Kentsel dönüşüm çalışmaları Kurum ile nasıl bir ivme kazanacak? 26:27 Kurum İstanbul için nasıl projeler üretecek? 33:56 AK Parti adaylarını hangi kriterlere göre belirledi? 48:49 İsim mi, imaj mı, proje mi? 54:13 DEM'den CHP'ye gözdağı 1:00:05 5 yıllık süreçte İstanbul'da neler oldu, neler olmalı? 1:08:22 İmamoğlu'nun aday tanıtım toplantısında neler yaşandı? 1:27:19 Yerel seçimde İYİ Parti'nin rolü ne olacak? 1:42:19 Blinken'ın saldırılar sonrası Ortadoğu turuna çıkması ne anlatıyor? #yerelseçimler #akparti #muratkurum Serhat İbrahimoğlu ile Net Bakış her pazartesi 20.45'te TVNET'te.
Konuğumuz Hatay Mimarlar Odası Şube başkanı Mustafa Özçelik ile Antakya kentsel sit alanının son durumunu ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu alandaki uygulamalarını konuşuyoruz. Odağımızda bakanlığın tescilli kültür varlıklarının restorasyonu ya da rekonstrüksiyonu için mülk sahiplerinin yararlanıcısı olabileceği hibe programı ve yine aynı alan için yaptırdığı Koruma Amaçlı İmar Planı var.
Konuğumuz Hatay Mimarlar Odası Şube başkanı Mustafa Özçelik ile Antakya kentsel sit alanının son durumunu ve Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bu alandaki uygulamalarını konuşuyoruz. Odağımızda bakanlığın tescilli kültür varlıklarının restorasyonu ya da rekonstrüksiyonu için mülk sahiplerinin yararlanıcısı olabileceği hibe programı ve yine aynı alan için yaptırdığı Koruma Amaçlı İmar Planı var.
Göksal Serdar'ın hazırlayıp sunduğu Depreme Dayanıklı Binalar programına İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Murat Yün konuk oldu.
Göksal Serdar'ın hazırlayıp sunduğu Depreme Dayanıklı Binalar programına İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Murat Yün konuk oldu.
Kimse bir şey anlamadı...Ülkemizin hiç şüphesiz en önemli projelerinden biridir. Çünkü, eninde sonunda milyonlarca insanın hayatı söz konusudur. Özellikle, afet bölgesi ilan edilen 13 ilimizi vuran 6 Şubat depremlerinden sonra fay hatları üzerinde bulunan İstanbul ve diğer kentlerimiz için ‘olmazsa olmaz' hâline gelen ‘kentsel dönüşüm', bir ‘güvenlik' sorunu olarak karşımızda durmaktadır... Kentsel dönüşüme yönelik düzenlemeler içeren ve TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” Resmî Gazete'de yayınlandı. Bu isimden bir şey anlayan beri gelsin... Bir de AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler'in Yasa, Meclis'e sunulduğunda yaptığı, ‘açık olmaktan çok uzak' açıklama (!) var: “Bu düzenlemede, ilk inceleme ve savunma verme süreleri, genel usulden daha kısa belirlenmeye gayret edilmektedir. 2577 Sayılı Yargılama Usulü Kanunu'ndaki düzenlemelerde bir yenilik getiriyoruz. Dosyanın daha çabuk tekemmül etmesi için, savunmaya cevap ve cevaba cevap aşamaları kaldırılmaktadır. Yürütmenin durdurulması talebine ilişkin olarak verilen kararlara itiraz edilemeyeceği düzenlenmektedir. [...] Riskli yapıların tespitinin, maliklerce veya kiracılarca engellenmesi durumunda, mülki idare amirinden alınacak yazılı izinle, riskli yapıların çilingir vasıtasıyla açılarak söz konusu tespit işlemlerinin de daha hızlı yapılmasına imkân sağlamaktadır. Riskli yapı olarak tespit edilen yapıların yıktırılması için yapı maliklerine tek seferlik 90 güne kadar ek süre verilmesi de Kanun Teklifi'nde yer alıyor.” Gazete ve haber portallarındaki açıklamalar (!) ise yaklaşık şöyle: “Kanun kapsamındaki yapıların yıktırılmasından sonra arsa hâline gelen taşınmazda ortaklığın giderilmesi için dava açılabilecek. Ancak bu davalar, paydaşların salt çoğunluk ile karar almasına ve bu karara göre işlem yapılmasına engel oluşturamayacak.”
Dr. Ezgi Tuncer ile bu programda İstanbul'da çalışan ve yaşayan yüksek eğitimli göçmenlerin göç etme ve yerleşme süreçlerini, kentsel yaşam-mekân deneyimlerini ele alıyoruz. Küresel kuzey ve küresel güney ülkelerinden çalışmak ve yaşamak üzere İstanbul'a göç etmiş ulus-ötesi toplulukların göç nedenleri ve süreçleri, kendi ülkelerindeki ve İstanbul'daki kentsel yaşamları, özel ve kamusal mekân deneyimleri, kentteki hareketlilikleri gibi konular üzerine konuşuyoruz.
Dr. Ezgi Tuncer ile bu programda İstanbul'da çalışan ve yaşayan yüksek eğitimli göçmenlerin göç etme ve yerleşme süreçlerini, kentsel yaşam-mekân deneyimlerini ele alıyoruz. Küresel kuzey ve küresel güney ülkelerinden çalışmak ve yaşamak üzere İstanbul'a göç etmiş ulus-ötesi toplulukların göç nedenleri ve süreçleri, kendi ülkelerindeki ve İstanbul'daki kentsel yaşamları, özel ve kamusal mekân deneyimleri, kentteki hareketlilikleri gibi konular üzerine konuşuyoruz.
İnsanlar bayramda büyükşehirleri sanki kaçar gibi terk etti. Gazeteler İstanbul'un mesela tarihi tenhalığını yaşadığını raporluyor. Bu durum sadece alışılagelmiş kalıplarla açıklanama-yacağından belediye başkanlarının, insanların kentlerini niye yaşanmaz bulduğunu sorgulaması lazım gelir diye düşünüyorum. Kentsel dönüşüme kentsel dönüşüm düşüncesi yeterince gelişmiş olmayan belediye başkanlarından başlamak gerekir. Meseleye kentsel dönüşümle başladım çünkü nihayet bu göç hareketinin bir parçası olarak menzillerinde kümelenen insanların beraberlerinde getirdikleri gündemlerden birisi olarak kentsel dönüşümü gördüm. Anlaşılıyor ki siyaset bir parça geri kalmış. Muhalefet espri konusu olarak görülüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili ise çarpıcı bir durum var. Evvelce özellikle gençler Cumhurbaşkanı Erdoğan'a oy verdiklerini belki beyan etmekten biraz çekinirken şimdi bu oy davranışlarını gururla taşıyorlar gibi göründü bana. Artık şurası kesin; Cumhurbaşkanı, 2000 yıllık tarihin efsanelerinden olmaya doğru ilerliyor. Gündemin başat konusu ise ekonomi... Konu ya araçtan açılıyor ya konuttan. Sonra da sohbetler sosyal medya komplolarına kadar geliyor.
Bu bölümde konuştuğumuz konulara ait bağlantılar: Kentsel bölüşümlerTrexitAI işimizi alacak mı?Apple'dan sitelere şifresiz girme seçeneğiHücre coğaltma ile et üretimiYaşam standardının en yüksek olduğu 10 şehir
Son dönemeçte Türkiye'nin hali. Mart ayında yapılmış bir sohbetten.Konular:(00:00) Budapeşte'nin heykelleri(02:30) Emasya protokolü komplosu(03:40) Borsanın kapatılamaması(04:45) Kentsel dönüşüm komplosu(06:00) İmar Barışı(08:45) Marmara Depremi(10:15) Dünya Bankasıyla çalışamadılar(11:00) Ekonomi(12:45) Hiçbir iktidara bu kadar güç verilmemeliSee Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Depremden İklim Krizine Ders Çıkarmak Serimizin bu bölümünde Gebze Teknik Üniversitesi Şehir Bölge Planlama Fakültesi'nden Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Deniz Yaman Galantini ile kentsel dayanıklılık kavramının anlamı, ülkemizde bu yaklaşımın uygulamaya geçememesinin arkasındaki dinamikler, iyi örnekleri Türkiye'ye uyarlama açısından karşılaşılan zorluklar ve çıkarılması gereken dersler üzerine konuştuk.
Herkes İçin Mimarlık'tan Emre Gündoğdu bu programda Urbankoop kooperatif birliğinden Alp Arısoy ve Onur Atay ile bir araya geliyor; kentsel örgütlenme modelleri, ortak üretim biçimleri, afet sonrası geçici yerleşimler gibi konular ve Urbankoop'un 6 Şubat depremleri sonrasındaki süreçte yaptıkları çalışmalar üzerine konuşuyor. Herkes İçin Mimarlık Derneği ekibi her ayın üçüncü haftası Açık Mimarlık'ta programlar gerçekleştiriyor.
Herkes İçin Mimarlık'tan Emre Gündoğdu bu programda Urbankoop kooperatif birliğinden Alp Arısoy ve Onur Atay ile bir araya geliyor; kentsel örgütlenme modelleri, ortak üretim biçimleri, afet sonrası geçici yerleşimler gibi konular ve Urbankoop'un 6 Şubat depremleri sonrasındaki süreçte yaptıkları çalışmalar üzerine konuşuyor. Herkes İçin Mimarlık Derneği ekibi her ayın üçüncü haftası Açık Mimarlık'ta programlar gerçekleştiriyor.
Konuşmak Lazım'ın 22 Şubat 2023 tarihli bu bölümüne Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Mehmet Metiner, Prof. Dr. Bülent Oruç ve Mimar Nihat Şen konuk oldu. 00:00 Giriş 7:22 Anadolu levhasındaki hareketlenmenin sebebi ne? 9:34 Doğu Anadolu Fay Hattı yön değiştirebilir mi? 13:47 Depremlerin gerçekleşme zamanı ne anlatıyor? 16:04 Yeni bağımsız depremlerin olasılığı ne? 17:34 Son depremler yeni fay hattı oluşturur mu? 22:10 Artçı depremler bölgedeki riski azaltıyor mu? 32:34 Çözüm üretmek yerine, kaos çıkartmanın amacı ne? 36:53 Yalan, iftira ve algı operasyonlarının amacı ne? 1:03:04 Yıkılan veya hasar gören binalar ne anlatıyor? 1:11:22 'Radyo temel, tünel kalıp ve perde kolon'un avantajı nedir? 1:23:18 Deprem neden siyasi istismar konusu yapıldı? 1:32:18 Milli seferberliğe kimler, neden gözünü kapadı? 1:47:14 Suskun fay zonları aktif hale gelebilir mi? 1:50:47 Hangi iller deprem riski ile karşı karşıya? 2:08:10 Riskli iller depreme nasıl hazırlanmalı? 2:16:08 Kentsel dönüşümde öncelikli yapılar hangileri olmalı? #depremler #hatay #kahramanmaraş
Kentsel Yaşam ve Feminen Özgürlük (S027) | Dr. RedPill Kısalar
Konuğumuz İzmir Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Banu Dayangaç ile İzmir'de deprem riskini azaltmaya yönelik yürütülen çalışmaları ele alacağız.
19. yüzyılda gerçekleşen kentsel değişimleri konuşmaya mimarlığı odağa alarak devam ediyoruz.
19. yüzyılda gerçekleşen kentsel değişimleri konuşmaya mimarlığı odağa alarak devam ediyoruz.
19. yüzyılda gerçekleşen kentsel değişim ve bu değişimleri mümkün kılan ve hukukileştiren kanunları konuşuyoruz.
19. yüzyılda gerçekleşen kentsel değişim ve bu değişimleri mümkün kılan ve hukukileştiren kanunları konuşuyoruz.
Esenler Belediyesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Prof. Dr. Sadettin Ökten Şehir Düşünce Merkezi tarafından İstanbul'da Kentsel Dönüşüm 2022 Sempozyumu gerçekleşti. Akıllı şehir, mimari, toplum, ekonomi, yönetişim, çevre konuları sempozyumun temaları olarak belirlenmiş. Böylece meselenin her boyutu ele alınırken konu rant-mağdur denkleminden doğru bir zemine çekilmiş. Tabii markaya dönüşebilecek bu sempozyum, ev sahibi Belediyenin “doğru” kentsel dönüşümde önü çekerken ulaştığı derinliğin bir yansıması olarak okunabilir. Kentsel dönüşüm gerçekten her yönüyle akademik bir araştırma alanı. Bu başlıkta bakış açılarımızı geliştirecek daha fazla makale, tez, kitap veya tebliğ yayınlanması gerekiyor. Marmara Belediyeler Birliği de bu anlamda destek veriyor. Sempozyumlar, kongreler tertip ederek farkındalığı artırmaya da devam etmek gerekiyor. Nihayet bilim insanlarının tahminlerine göre deprem kapıda! Düzce depreminin yıldönümünde bir tatbikat gerçekleştirirken Türkiye, uzmanlar dünya örneklerinde görülmeyen biçimde kentsel dönüşümü maalesef ve gerekli olarak can güvenliği önceliğiyle sürdürdüğüne hayıflanıyor. Deprem geldi geliyor. Belediyelere
"İnsanın bozulduğu yer hırstır usta. İnsanın fıtratını yerinden eder hırs. Mal hırsı, mülk hırsı, makam, mevki, mansıp hırsı... Ama ille de şu başarı hırsı yok mu başarı hırsı? Başarmanın o zehirli hırsı yok mu? O bitirir insanı. Bitirir de işte böyle buraya kadar düşersin düştüğünde...” Ona herkes “Haydo” diyordu. Hiç sorma gereği duymadım adını, o da hiç söylemedi. Haydo işte. Hırpaniliği yüzünden yaşını tahmin edemediğiniz, ekmeğe ve şaraba parası yeterse o geceyi uyuyarak geçirebilen Haydo. “Uyumak” dediğim de şu. Kentsel dönüşümün içine ettiği güzel semtimizin kentsel olarak dönüşememiş son birkaç gecekondusundan en kötüsünde yaşıyordu Haydo. Otuz metrekarelik bir mezbelede sekiz, belki de onuncu yılıydı. Eski öteberi yahut kuru-diri yiyecek götürdüğüm günlerde birkaç sefer dışarıdan da olsa gördüm evin içini. Yerde bir yatak, yatağın yanında da üst üste konulmuş elbise, pılı-pırtı, hepsi o. Zaman zaman Haydo ile otururduk. Mahallemize yapılmış bin katlı gökdelenlerin altında, bardakların üzerine isimlerimizin yazıldığı kafelerden birinde değil. Rıfkı abinin bir internet fenomeni tarafından “yılın en otantik lezzet durağı” seçilen menemencisinin tahta iskemlelerinde. Bak orası da ayrı hikâye ha. Rıfkı abinin “sanayi esnafı ucuz yollu karnını doyursun, biz de rızkımızı çıkaralım” diye işlettiği ve kentsel dönüşümün ardından topu dikmek üzere olan menemencisi şu aralar rekor kırıyordu. Bilhassa yemek saatlerinde kapıda kuyruk oluyordu. Sonuçta mahallecek “demek ki otantik lezzet önemli bir şey usta” cümlesine bağladık bu anlayamadığımız ilgiyi. Haydo, menemeni mideye indirince vardan yoktan anlatmaya başlardı. “Çenesi düşüktü” diyemem hayır ama anlatmayı da severdi. Zaman zaman kafasını kaldırır, devasa plazalardan birine bakar ve “on sekizinci kattaydı benim odam” derdi. Sonra lafı değiştirirdi. Hikâyesini yavaş yavaş söktürdüm. Haydo, üniversiteyi bitirince reklam meklam işleri yapan bir ajansta işe başlamış. Zeki, pratik, “olmazı olmayan” bir eleman olunca çabuk yükselmiş. Dostlar edinmiş, yoldaşlar kazanmış, girip çıkmadık yer bırakmamış derken önce anlı şanlı “müşteri ilişkileri direktörü” olmuş, ardından kreatifi de buna bağlamışlar gibi olmuş, sonra da zaten ajans başkanı olup işi bitirmiş. “Sekizinci yılımda ajans başkanı olduydum ben” diye anlatmıştı işin orasını. Atlar, arabalar, hanlar, hamamlar, güzel kadınlar, pahalı yemekler derken o yıl bir ekonomik kriz olmuş. “Reklam pastası” denen pastadan birkaç dilim eksilmiş anlayacağınız. Ajansın yerli ve yabancı ortakları da sert şekilde bir ciro hedefi koyunca almış Haydo'yu bir telaş. Yükselmesini, başarmasını sağlayan hırsı, tam o noktada bela olmuş başına. Ciro hedefini tutturabilmek için türlü ayak oyunları, çeşitli dümenler çevirmeye başlamış. Al takke ver külah derken legali illegalle, ticareti haramla, hırsı yamyamlıkla karıştırmış ki neler neler olmuş. Tehditler şantajlara, şantajlar mekân basmalara dönüşmüş tez vakitte.
Kentsel dönüşümde kira desteğinin artırılacağı açıklandı. Doğuş Üniversitesi, eğitim ücretine fahiş zamma karşı eylem yapan öğrencilere soruşturma başlattı. Avustralya'da eski başbakanın kendisini bakan olarak atadığı ortaya çıktı. Bugünün bülteni Alternatif bank destekleriyle ulaşıyor. Fotoğraf: T24
Artan kentsel altyapı faaliyetlerinin bize hatırlattığı temiz hava hakkını ve inşaat faaliyetlerinin nefese maliyetini değerlendiriyoruz. Kentsel dönüşüm hareketinin içine doğan çocukların deneyimlerini aktarıyor ve asbest etrafında örülen kentsel mücadelelere kısa bir giriş yapıyoruz.
KENTSEL DÖNÜŞÜM KREDİSİ 2022 YENİ DÜZENLEMELER.. Canlı Yayın #35 Her yıl kentsel dönüşüm alanında Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından verilen destek oranları açıklanıyor. 2022 yılı için geçerli oranları bu videoda konuşacağız. Kentsel Dönüşüm hakkında hazırladığım 8 videoluk oynatma listesini izlemek için: https://youtube.com/playlist?list=PL-amBcVFWwBN05Xt_ITtX1xNYUuCGxqIQ
Hafıza Yolculuğu Programı kapsamında düzenlediğimiz Adalet Arayışı Seminerleri yeni konu ve konuklarla çevrimiçi olarak devam ediyor. "Kent Hakkı ve Kentsel Planlama" üzerine konuştuk. Prof Dr. Murat Güvenç "Tarih İçinde Taksim ve Gezi Parkı Alanı", Doç. Dr. Gül Köksal "Kolektif Kent Hakkı Bağlamında Taksim Meydanı" başlıklı konuşmalarıyla bizimle oldular. “Tarih İçinde Taksim ve Gezi Parkı Alanı” Taksim Meydanı, kentin uzun tarihi içerisinde her zaman çok önemli bir yer, kentin arızalı topografik yapısı içerisinde kentin karar merkezine ve konut alanlarına kolay erişim sağlayan bir transfer noktası oldu. Bu stratejik önemi Taksim ‘in zaman içerisinde, farklı işlevlerde uzmanlaşmasına, farklı anlamlar kazanmasına ve deyim yerindeyse bir “arzu nesnesine” dönüşmesine yol açtı. Sunuşun ilk bölümünde Taksim ‘in süregelen önemini “hatlar-şehirciliği”, (su aktarım ve dağılımı), Saray'ın yer değiştirmesi, ve Merkezi İş Alanı‘nın genişleme süreçlerine bağlı olarak yorumlayacağım. Taksim ‘in 20 yüzyıl da sergilediği dönüşümleri, ikinci bölümde, elektrifikasyon Beyoğlu yakasının yeni kent makro-formu içindeki özgün konumu, toplumsal ekolojide yarattığı değişim, ve “bitişik büyüme dinamikleri”, üzerinden ele alacağım. Taksim'in bir kamusal alan olarak zamanın aşındırıcı etkilerine meydan okuyan direncini, sonuç bölümünde, toplumsal tarih içerisinde, üstlendiği işlevler ve tekil dinamik etkileşim kalıpları üzerinden tartışacağım. Murat Güvenç kimdir? Murat Güvenç 1953'te doğdu. St. Joseph lisesini ve ODTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünü bitirdi. Aynı bölümde 28 yıl öğretim elemanı olarak çalıştı. Kent ekolojisi, sanayi coğrafyası, İstanbul ve kent sosyolojisi alanında çalışmaları vardır. Emlak Bankası 1926-1998; Kurum Tarihi ve Türkiye Seçim Atlası 1950-2009 ‘ın eş yazarı olan Prof. Güvenç, İstanbul 1910-2010 kent sergisinin Toplumsal ve Ekonomik Coğrafya temasının küratörlüğünü yapmıştır. Prof. Güvenç 2007-2010 yılları arasında Tarih Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı, 2014-2019 yılları arasında TESEV Yönetim Kurulu üyesi ve Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. 2014 ten bu yana Kadir Has Üniversitesi İstanbul Çalışmaları Merkezini yönetmektedir. “Kolektif Kent Hakkı Bağlamında Taksim Meydanı” Kolektif kent hakkı bağlamında ele alacağımız Taksim Meydanı, bilindiği üzere uzun yıllara dayalı katmanlaşmış bir kentsel birikim alanıdır. Taksim Meydanı'nın somut mekansal ortamı; kültürel, mimari, politik-ekonomik, sosyal boyutlarıyla somut olmayan değerleri bugüne taşır ve bu birikimler aynı zamanda kendi içinde çatışma ve çelişkileri de barındırır. Tam da bu nedenle Meydan, kent hakkının nasıl ele alınacağı konusunda bir laboratuvar özelliği kazanır. Alana ilişkin çok sayıda araştırma ve tartışma da bu durumun farklı veçhelerini ortaya koymaktadır. Bu sunumda söz konusu araştırma ve tartışmalar üzerinden kolektif kent hakkının Taksim Meydanı'ndaki tezahürü ve yakın zamanda alana yönelik projelendirme çalışmaları bağlamında yerel-merkezi yönetimler tarafından tercih edilen katılımcılık yöntemlerinin değerlendirilmesi yapılacaktır. Gül Köksal kimdir? Kültürel değerler, mimarlık politikası/eleştirisi, müşterekleşme pratikleri, 21. yüzyılda mekan üretimi ve eşit-adil-özgürleştirici başka bir dünya yolunda mekan üretimi üzerine çalışmaktadır. Mimarlık lisans eğitiminin ardından İTÜ Restorasyon Anabilim Dalı'nda yüksek lisans ve doktora yaptı. Türkiye'nin farklı bölgelerinde koruma/restorasyon uygulamalarında, arkeolojik kazılarda, ilgilendiği konularda oluşumlarda yer aldı, kent hakkı aktivisti olarak sahada bulundu.
Kentsel gelişimin önemli dinamiklerinden biri olan demir yolları, bugün eski cazibelerini yitirseler de bir döneme bıraktıkları derin izlerle varlıklarını hâlen sürdürüyorlar. Özlem ve sevginin, kavuşma heyecanı ve gündelik telaşın iç içe geçtiği ray hatlarında biriken onca hatıra, hemen herkesin nostalji dağarcığını süslüyor. Trenler, garlar ve istasyonlar... --- Send in a voice message: https://anchor.fm/yeditepe-fatih/message
İstanbul'un Rumeli yakasında, Marmara kıyı şeridi boyunca ilerleyen tarihi demiryolu ve istasyonları önce Marmaray, sonrasında da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yakın bir tarihte duyurulan ‘Kazlıçeşme-Sirkeci Kentsel Ulaşım ve Rekreasyon Odaklı Dönüşüm Projesi'nden nasıl etkilenmekte? Bu soruları ve Rumeli hattının tarihini, bu hat üzerindeki Yeşilköy İstasyonu konusunda çalışmış olan konuğumuz Nurdan Kuban'la konuşuyoruz.
İstanbul'un Rumeli yakasında, Marmara kıyı şeridi boyunca ilerleyen tarihi demiryolu ve istasyonları önce Marmaray, sonrasında da Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından yakın bir tarihte duyurulan ‘Kazlıçeşme-Sirkeci Kentsel Ulaşım ve Rekreasyon Odaklı Dönüşüm Projesi'nden nasıl etkilenmekte? Bu soruları ve Rumeli hattının tarihini, bu hat üzerindeki Yeşilköy İstasyonu konusunda çalışmış olan konuğumuz Nurdan Kuban'la konuşuyoruz.
Konuğumuz mimar ve öğretim görevlisi Selin Erdemirci ile bu programda tekinsizlik ve kentsel mekan üzerine konuşuyoruz. Sigmund Freud'un kavramsallaştırdığı tekinsizlik kavramını Selin negatif bir olgu olarak değil, kentsel mekanın deneyimine ve üretimine dair yeni potansiyeller barındıran bir araç olarak inceliyor ve İstanbul'a bu tekinsizlik perspektifinden bakıyor. Böyle bir yaklaşımla ortaya koyduğu "Tekinsiz Kent Araştırmaları", kentsel mekanın yeni deneyimlerini araştıran bir oyun.
Femfikir bu hafta kentsel dayanışma pratiklerini, kentsel dayanışmanın imkân ve kısıtlarını konuşmak üzere Prof. Dr. Aslıhan Aykaç ve Hacer Foggo'yu ağırladı.
Duygu Toprak ile sunduğumuz Ortaklaşa Mekan serisinin dokuzuncu bölümünde, Mersin-Mezitli'nin merkezinde tarım yapan Solinova Kadın Üretici Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Ayşe Gül Yılgör ve bu deneyimi belgeleyen “Apartmanların Gölgesinde” filminin yönetmeni Melike Selin Durmaz Ekenler ile sohbet ettik.
Mekan ve İnsan‘da bu hafta, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Tayfun Kahraman ile Tekin Yayınevi'nden çıkan “İstisna Mekan: Hukukun Eşiğindeki Kent” kitabı ile ilgili konuştuk.