Podcasts about Buna

  • 324PODCASTS
  • 1,546EPISODES
  • 19mAVG DURATION
  • 5WEEKLY NEW EPISODES
  • May 20, 2025LATEST

POPULARITY

20172018201920202021202220232024

Categories



Best podcasts about Buna

Show all podcasts related to buna

Latest podcast episodes about Buna

Yeni Şafak Podcast
Abdullah Muradoğlu - “İsrail Lobisi”ni korkutan araştırma!

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later May 20, 2025 5:27


ABD Başkan Yardımcısı J.D Vance Salı günü İsrail'i ziyaret etmeyi plânlamıştı. ABD'de yayın yapan “Axios”ta Barak Ravid imzasıyla yer alan bir haberdeyse Vance'in İsrail'in Gazze'ye yönelik işgâl plânını genişletmesi sebebiyle seyahatini iptal ettiği belirtiliyordu. Buna göre Vance ABD'nin ateşkes ve rehine anlaşması için girişimlerde bulunduğu sırada Trump Yönetimi'nin İsrail'in işgâl plânını onayladığı izlenimi vermek istemedi. Hemen belirtelim İsrail'in bakış açısında Vance, Trump Yönetiminin “daha izolasyonist” kanadında yer alıyor.

ERKAM RADYO
Şebnem-Sizi Buna Kim İnandırdı

ERKAM RADYO

Play Episode Listen Later May 15, 2025


SESLİ DERGİ

David C Barnett Small Business & Deal Making
LIVE Chris Buna- tools for setting up business systems

David C Barnett Small Business & Deal Making

Play Episode Listen Later May 12, 2025 47:56


Dadpreneurs New Livestream guest- Chris Buna I'm happy to have Chris join me on a live broadcast. Chris works with small businesses to help systematize them with automation tools. He's also a Dad. Tune in and as we'll be discussing Dadpreneurs and why Dads running businesses can benefit from having a peer group for business and parenting discussions. This is a ‘must see event' for Dads or those aspiring to be one. Find Chris' dad group here: https://simplifiedworkflows.com/clockworking-dadpreneurs/ Find Chris on Linkedin here: https://www.linkedin.com/in/christopher-buna-29ba22a2/

Yeni Şafak Podcast
Mehmet Şeker - Duvar saati durunca

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later May 9, 2025 4:09


Hacı Dayı ile Hacı Teyzenin evlerindeki duvar saati günün birinde tık demiş, durmuş. Birkaç gün sonra oğulları eve geldiğinde saatin çalışmadığını fark etmiş. “Buna bir kalem pil alıp taksaydınız ya” deyince, iki tonton “Aah, ah” ile başlayan bir cümleyi ayna anda söylemişler. Biri “Yavrum, pil aldık ama…” demiş, sözü diğeri tamamlamış: “…takmasını bir türlü denk getiremiyoruz ki.” Oğul, pili yerine oturtamadıklarını zannetmiş.

Mevlana Takvimi
HZ. PEYGAMBER (S.A.V.)'IN GIYIM SÜNNETI-07 MAYIS 2025-MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later May 7, 2025 2:34


Beyaz elbise giymek müstehabtır. Siyah giymek de müstehabtır. Çünkü siyah giymek Abbasoğullarının alâmetidir. Peygamberimiz (s.a.v.) Efendimiz'in, siyah bir sarığı vardı. Bayramlarda onu giyer ucunu da iki omuzu arasından arkaya sarkıtır (taylasan yapar)dı. Mekke'nin fethinde başında o sarık olduğu halde Mekke'ye girmişti. Erkekler için giyimde uygun olan, çok pahalı da çok âdî de olmayan ve kendisiyle maddî bakımdan aynı seviyede olan kimselerin giydiği gibi giyinmektir. Aşırı lüks elbise giymek dînen yasaklanmıştır. Çok düşük kaliteli elbise giymekle de insanların gıybet etmesine sebep olunur. Peygamberimiz (s.a.v.), giyimde iki şekilde tanınmayı yasaklamıştır: Aşırı pahalı ve çok kalitesiz elbise giymek. Buna dikkat edilirse, düşüncesiz ve haddini bilmeyen kimselerce de aklı başında kimselerce de ayıplanmaz. Şemsül Eimme İmam Serahsî (r.âleyh) şöyle buyuruyor: “İnsan, çoğu zaman günlük fakat yıkanmış temiz elbise giymelidir. Bazen de Allâh (c.c.)'un verdiği nimeti ortaya koymak için en güzel elbisesini giymelidir. Böyle yapmak mendubtur.” Çünkü, hadis-i şerifte “Allâhü Teâlâ verdiği nimeti kulunun üzerinde görmek ister” buyuruluyor. Kişi en güzel elbisesini her zaman giymemelidir. Çünkü, bunu görenler kendileri öyle elbise giyemedikleri için üzülür ve sıkıntı duyarlar. Şir'a Şerhi, Mişkât isimli eserden şunu naklediyor: “Eski ve yamalı elbise giymek İslâm'ın sünnetlerindendir. Rivayet olunuyor ki, Peygamberimiz, (s.a.v.) Hz. Fâtıma (r.anhâ)'yı Hz. Ali (r.a.) ile evlendirdiğinde, Fâtıma (r.anhâ) Validemiz'in üzerinde yünden 12 yamalı bir örtü, pelerin vardı. Hz. Fâtıma (r. anhâ) el değirmeniyle arpa öğütürken, diliyle Kur'an okur, kalbiyle mânâsını düşünür, ayağıyla beşik sallardı.” (Allame Şeyh Alaüddin Abidin, Üç Boyutuyla İslam,S.736)

DEĞER YARATMANIN FORMÜLÜ
der ya Kitap Kulübü ile Toksik Olumlama

DEĞER YARATMANIN FORMÜLÜ

Play Episode Listen Later May 5, 2025 33:51


Kitap Kulübümüzün 52inci buluşmasında Whitney Goodman'ın “Toksik Olumlama” adlı kitabını konuştuk.Kitabın alt başlığı içeriği hakkında daha iyi fikir veriyor; Mutlu Olmakla Kafayı Bozmuş Bir Dünyada Kendin Olmak.Mutlu olmaya o kadar takıntılı hale gelmişiz ki, mutluluğa engel teşkil ettiğini düşündüğümüz her şeyden kaçınmaya çalışıyoruz. Buna kendi hislerimiz de dahil, başkalarının hissettikleri de.Olumlu bakmanın, sonuçları da olumlu etkileyeceği kabulü içimize işlemiş. Doğrusu ben de buna samimi olarak inanlardanım. Goodman ise bunun bazı koşullara bağlı olduğunu anlatıyor ve dengeye dikkat çekiyor. Ne zaman olumlu bakmak zorlayıcıysa orada biraz düşünmek lazım, ne hissettiğimizi dinlemek ve izin vermek lazım. Çünkü hislerimizi çalıştığımızda onlardan öğreneceklerimiz var.Kitapta ilgimi çeken ve işime gelen bir tespit de “yüksek özgüvenli insanlarda olumlu düşünmenin işe yaradığı, aksi halde ters tepebileceği”. Yüksek özgüvenin neye dayandığı da önemli tabii. Ben kendi adıma benimkinin altının boş olmadığını ümit ediyorum.Kitapta bana yeni bir kapı açan bir diğer ifade ise “aynı anda hem hislerinizi onaylamak hem de minnet duymak için alan açabilirsiniz”. Yani canınızı sıkan bir şey olduğunda minnet duyma baskısına teslim olup hissettiklerinizi bastırmamanız, kendinizi suçlamamanız lazım.Kulağıma küpe olan bir tavsiye de, ki bu benim çok düştüğüm bir tuzak; karşıdakini kendim gibi düşünmek ve ona nasihata girişmek. Yani bana şöyle düşünmek iyi gelirdi deyip ona bana iyi geleceğini düşündüğüm sözler söylemek. Oysa karşıdakinin ihtiyacını anlamaya odaklanmalı, sadece içini dökmek istiyor olabilir, bir tavsiyeye hazır olmayabilir. Yani varsaymamak ve kahramanlığa soyunmamak gerek,Sonuç olarak kitap ölçüsüz bir şekilde olumluluk yaymanın, hisleri bastırmanın yarardan çok zarar getirebileceğini, bu baskıyı kurduğumuz insanları incitebileceğini söylüyor. Söz alan arkadaşlar kitaba çok yüksek puan vermeseler de belli açılardan aydınlanma yaşadıklarını söylediler. Bence de kulak vermeye değer görüşler var kitapta.Bu bölümde görüşlerine yer verebildiğim arkadaşlarım:(02:34) Müge İrfanoğlu, (05:01) Uğur İyidoğan, (06:22) Halime Özben Hacı, (09:10) Müge İrfanoğlu, (10:12) Elif Burcu Yılmaz, (12:55) Mehpare Şayan Kileci, (13:48) Suat Soy, (17:03) Uğur İyidoğan, (19:55) Ayşen Uslu, (21:37) Yasemin Karakaya ve (29:32) Ömer TuralSupport the show

Mevlana Takvimi
TESETTÜR, KADININ ZIYNETININ SAKLANMASIDIR-01 MAYIS 2025-MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later May 1, 2025 2:19


Kadını erkek ile aynı seviyeye getirme propagandası yapanların İslâm toplumunu bozmaya çalışmaktan başka gayeleri yok. Onlara göre kadın evde hiçbir iş yapmayacak, süslenip püslenip sokağa çıkarak kendini sokakta takdim edecek. Halbuki Allâh (c.c.) tam tersine kadının ziynetlerini gizlemesini emretmektedir. Kadının en büyük ziyneti kendi güzelliğidir ve ilk önce bunu gizlemesi gerekmektedir. Eğer tesettür denilen giyinme tarzı, kadını dışarıdakilere güzel gösteriyorsa o giyinme tarzı tesettür olmaktan çıkar. Cenâb-ı Hâkk, Kur'ân-ı Kerîm'de: “Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü'minlerin kadınlarına söyle, bedenlerini örtecek elbiselerini, cilbablarını giysinler.” Cilbab, kadını baştan ayak topuğuna kadar yekpare olarak örten, sadece göz kısmında incelik olan bir örtüdür. Dışarıdan kadının gözünü de görmüyorsunuz; o, kendisi içeriden yürüyecek kadar görüyor. Yani kadın sadece önünü görebiliyor, yabancı erkekler de sadece giden bir karaltı görüyor. Cilbabın renginin siyah olması gerektiğine dair bir emir yok. Ama Ashab-ı Kiram (r.a.e.), kadının tesettürünü en güzel siyah renk ile sağlanacağını düşünerek genel itibariyle kadınlara siyah cilbab giydirmişlerdir. Buna göre Cenâb-ı Hâkk'ın kitabında beyân buyurduğu cilbab, bir kadının giyebileceği en iyi kıyafettir. O kıyafeti giydiği zaman kadının herhangi bir rahatsızlığa uğraması mümkün değil. O yolun yolcusu olanlara bir sözümüz yok ama diğer insanlar, giden bir karaltının neyini görüp neyine bakacaklar? O siyah karartının nesine gözü takılacak, baksan ne göreceksin? İşte böylece Allâh (c.c.) kadının seks kölesi, ticaret metâı vesaire olmasını engellemiş, ortadan kaldırmıştır. (Ömer Muhammed Öztürk, Sohbetler 5,s.88)

Kerem Önder
Güzel giyin ama israf etme! -A'raf 31, 32 tefsiri / Kerem Önder

Kerem Önder

Play Episode Listen Later Apr 25, 2025 38:04


“Ey ademoğulları; her mescide güzel elbiselerinizi giyinerek gidin; yiyin için ama israf etmeyin. Çünkü O; israf edenleri sevmez.” (A'raf 31)“De ki: Allah´ın kulları için yarattığı süsü ve temiz rızıkları kim haram kıldı? De ki: Onlar, dünya hayatında, özellikle kıyamet gününde müminlerindir. İşte bilen bir topluluk için âyetleri böyle açıklıyoruz.” A'raf 32"Çünkü saçıp savuranlar şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankörlük etmiştir." (İsra 27)İbn Abbas (r.a) şöyle demiştir: Cahiliyye Arap kabileleri, Kabe'yi çırılçıplak olarak tavaf ederlerdi. Bunu, erkekleri gündüz, kadınları da geceleyin yaparlardı. Minâ'da mescide, ibadet ettikleri yere geldiklerinde, elbiselerini tamamen çıkararak, o yere çırılçıplak girer ve "Biz, içinde (giyinik iken) günah işlediğimiz elbiselerle tavaf (ibadet) etmeyiz" derlerdi. Bazıları da şöyle derlerdi: "Biz bunu, uğur sayarak yapıyoruz. Elbiselerimizi soyup attığımız gibi, günahlarımızdan da soyunup kurtulmuş oluyoruz." Onlar elbiseleri ile ibadet ediyor, yaşayacak kadar yiyor, et ve iç yağı yemiyorlardı. Bundan dolayı, müslümanlar, "Ya Resûlallah, bizim böyle yapmamız daha münasiptir" deyince, Cenâb-ı Hak bu ayeti indirdi. Bu, "Elbiselerinizi giyiniz, et ve iç yağı yiyiniz, (içilecek şeyleri) içiniz, ama israf etmeyiniz" demektir.Ayetteki "Zînetinizi alın"sözü, bir emirdir. Emrin zahiri vücûb (farziyyet) ifade eder. Dolayısiyle bu, her namaz kılındığında setr-i avretin vacib olduğunu gösterir.Bu, Ebu Bekr el-Esam'ın görüşüdür. Buna göre ayette bahsedilen israftan murad, cahiliyye Araplarının "bahire" ve "sâibe" gibi hayvanları haram saymalarıdır. Çünkü onlar o hayvanları, mülkiyetlerinden çıkarıyor ve onlardan istifade etmiyorlardı. Yine onlar hacc yaparlarken, Allah'ın kendilerine helal kıldığı bazı şeyleri haram sayıyorlardı. İşte bu da israftır.Daha sonra Cenâb-ı Hak, "Çünkü O, israf edenleri sevmez" buyurmuştur. Bu cümle, tehdidin doruk noktasını ifade eder. Zira, Allah'ın sevmediği herkes, sevabtan mahrum olarak kalır. Çünkü, Allah'ın kulunu sevmesi, ona mükâfatını ve sevabını ulaştırarak vermesi demektir. O halde, bu sevginin olmaması, sevabın ve mükâfatın olmaması demektir. Her ne zaman sevab bulunmazsa, orada ceza söz konusu demektir.Bu, bütün zînet çeşitlerini içine alan bir kelimedir. Böylece, ayette bahsedilen zînetin hükmüne, her türlü süsleme çeşitleri, bedeni her türlü şeyden temizleme, binecek şeyler ve her türlü takı çeşitleri dahil olur. Çünkü, bütün bunların hepsi bir zînettir. Eğer erkeklere, altın ve ipeğin haram olduğu hususunda bir nass (hadis) bulunmasaydı, bunlar da bu umûmî ifadenin hükmüne dahil olurlardı.Yine, ayette bahsedilen "temiz ve hoş rızıklar..." ifadesinin kapsamına, her türlü yiyecek ve içeceklerden leziz ve iştah çekici olanları girdiği gibi, aynı şekilde bunun hükmüne kadınlar ve güzel kokulardan faydalanmak da dahildir. Osman İbn Maz'ûn'dan rivayet edildiğine göre o, Hz. Peygamber (s.a.s)'e gelerek, "Nefsimin bana telkini, kendimi hadım etmeme karar verme hususunda bana üstün geldi..." dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, "Yavaş ol, ey Osman! Benim ümmetimin hadımlığı, oruçtur" buyurdu. Bunun üzerine Osman, "Nefsim bana, ruhban olmamı telkin ediyor" dedi. Buna karşılık Hz. Peygamber, "Benim ümmetimin ruhbanlığı, namaz vaktini beklemek için, mescidlerde beklemektir" buyurdu. O, "Nefsim bana, yeryüzünde seyahat etmemi telkin ediyor" deyince, Hz. Peygamber "Benim ümmetimin seyahati, savaşmak, hacc ve umre yapmaktır"; O, "Nefsim bana, malik olduğum bütün şeyi elden çıkarmamı telkin ediyor" deyince, Hz. Peygamber, "(Bu hususta) evla olan, senin, kendin ve çoluk çocuğuna harcaman, yetim ve yoksula acıman ve onlara bundan daha iyisini vermendir." O, "Nefsim bana, eşimle cima etmememi telkin ediyor" deyince,

NTVRadyo
Kayıttayız - 25 Nisan 2025

NTVRadyo

Play Episode Listen Later Apr 25, 2025 23:00


Hükümetin “Terörsüz Türkiye” olarak tanımladığı süreçte kritik döneme girildi. DEM parti heyetinin İmralı'ya gerçekleştirdiği dördüncü ziyaret sonrası gözler terör örgütünün kendini feshetmesi için yapılması öngörülen kongreye çevrildi. PKK'nın nisan sonu, mayıs başında kongreyi toplayarak silahları bıraktığını duyurması isteniyor. Buna paralel yasal düzenlemeler konusu gündeme gelebilir. “Terörsüz Türkiye” süreci nasıl nihayete erecek, yasal düzlemde ne yapılabilir, PKK'nın kendini feshi sonrası neler yaşanabilir? Mete Çubukçu sordu; Dr. Ufuk Uras ve Doçent Vahap Coşkun yanıtladı.

Kerem Önder
Büyüklerin ruhları görünürse aldanma! - Mektubat 148, 149 Kerem Önder

Kerem Önder

Play Episode Listen Later Apr 24, 2025 42:21


Bu mektûb, molla Sâdık-ı Kâbilîye yazılmışdır. Kendini kavuşmuş sanan, bir şey elde edemez. Büyüklerin rûhlarından fâidelenmeğe aldanmamalıdır. Onlar, kendi üstâdının latîfeleridir:“İki mektûbunuz arka arkaya geldi. Birinci mektûb, kavuşduğunuzu, doyduğunuzu bildiriyordu. İkincisi, susuzluğunuzu, boşluğunuzu anlatıyordu. Allahü teâlâya hamd olsun! Çünki her işin sonuna bakılır. Kendini doymuş sanan, birşeye kavuşmamışdır. Kendini boş, uzak sanan, kavuşmuş demekdir. Size arka arkaya bildirmişdim ki, büyüklerin rûhlarının zâhir olmasına, onların yardım etmelerine, sakın aldanmamalıdır.O büyüklerin sûretleri, kendi üstâdınızın latîfeleridir. O şekillerde görünmekdedir. Tek bir yere bağlanmak şartdır. Çeşidli yerlere bağlanan, birşey kazanmaz, zarar eder. Size çok söylemişdim ki, sona çabuk kavuşmak için, işe, vazîfeye sıkı sarılmalıdır. Lâzım olan şeyleri bırakarak, lüzûmsuz şeylerle uğraşmak, akla uygun değildir. Fekat siz, kendi görüşünüze uyuyorsunuz. Söz dinlemiyorsunuz. Siz bilirsiniz! Habercinin vazîfesi ancak bildirmekdir.”149.Bu mektûb, yine molla Sâdık-ı Kâbilîye yazılmışdır. Allahü teâlâ herşeyi sebeble yaratmakda ise de, belli bir sebebe bağlanmak lâzım olmadığı bildirilmekdedir:“Kardeşim molla Muhammed Sâdık! Bütün varlığınızla sebeblere bağlandığınıza şaşılır. Sebebleri yaratan “teâlâ ve tekaddes”, herşeyi sebeblerle yaratmakda ise de, herşey için belli bir sebebe yapışmak doğru değildir.Mısra tercemesi: Bir kapı kapanırsa, üzülme ey gönül, başkası açılır!Bu kısa görüşlülük, çok uygunsuz kimselerde bulunur. Sizin gibilerde bu hâli görmek pek çirkindir. Biraz kendinize geliniz! Bu kötülüğün derecesini anlayınız! Hem müttekî olmak, hem de Allahü teâlânın sevmediği şeylerin peşinde koşmak, çok çirkin bir işdir. Bu çirkinliğin, sizin gözünüze güzel görünmesine pek şaşılır. Çok lâzım olan şeyleri, ihtiyâcı giderecek kadar elde etmek için çalışmalıdır. Bütün vaktleri oraya vermek ve bütün ömrü onun arkasında geçirmek, tâm bir ahmaklıkdır. Fırsatın kıymetini biliniz! Bu fırsatı, sonu gelmez, lüzûmsuz şeyleri elde etmek için kaçıranlara binlerle yazıklar olsun! Mektûblaşmamız lâzımdır. Habercinin vazîfesi, yalnız haber vermekdir. İnsanların dedi-kodularına aldırmayın! Buna üzülmeyiniz! Size sürmek istedikleri lekeler, sizde bulunmadığı için, üzülmeniz doğru değildir. Herkesin kötülediği bir kimsenin iyi olması, çok büyük se'âdetdir. Fekat, bunun aksi olursa, çok tehlükelidir. Vesselâm.”"İnsanlar için hak yolunu kapatan beş şey vardır:Cahillikten rahatsız olmamak, dünya hırsı, cimrilik, amelde riya, kendi fikrini beğenmek." Hz. Ali ra.Şeytan taşlamaktan tavaf yapamıyoruz! Başarı, en iyi intikamdır.Yiğit 1000 gün yaşar fırsat bir gün düşerKorkularının üstüne git! Agresif ol ve yüzleş onlarla. Sert saldır! Vücudunda bir yer tutulup ağrıdığında, masör kişi o bölgeye sert bir masaj yapar, ödeme dönüşmüş olan kas yapını yumuşatır ve ağrı biter.Hasan-ı Basrî "rahmetullahi aleyh" hazretlerinin talebeleri, şeytanın vesvesesinden şikâyet ederek; "Yâ Şeyh! Şeytandan gâyet incindik. Hep bizi yaramaz işlere teşvik ediyor. "Elinize geçen dünyâyı sıkı tutun, size lâzım olacak." diyor ve bizi hayırdan alıkoyuyor." dediler.Hasan-ı Basrî hazretleri gülümseyerek buyurdu ki: "Şimdi buradaydı. O da sizden şikâyet eti. Dedi ki: "Şu Âdemoğullarına nasîhat eyle de benim hakkıma tamah etmesinler. Kendi haklarına râzı olsunlar. Hak teâlâ beni huzûrundan kovduğu zaman, dünyâyı ve Cehennem'i bana mülk kıldı. Cennet'i ve kanâati ise onlara verdi. Şimdi bunlar kendi haklarını bıraktılar benim mülküme tamah ediyorlar. Ben de onların îmânlarını almayınca dünyâyı kendilerine vermiyorum." dedi. Eğer şeytanın vesvesesinden emin olmak isterseniz, dünyâyı terk edin ve endişesini gönüllerinizden çıkarın."Bu nasîhatleri dinleyen talebeleri başlarını öne eğerek huzûrundan ayrıldılar.4 şeytanı tanımadan Allah dostu olamazsın. İblis, nefis, daha kötüsü kötü arkadaş, daha kötüsü kötü din adamı.Kol saatını dusurursen ne olur? Zamannn!

Profil
Irene Raguth Tscharner: «Jau sun ina stria – ina buna stria»

Profil

Play Episode Listen Later Apr 24, 2025 59:11


Avieuls, radiestesia u pendular, esser sensitiva e sentir autras persunas e sco ch'i va ad ellas – per Irene Raguth Tscharner è quai il mintga di. Viver da quels duns na vuless la dunna da Scharans dentant tuttina betg. Per Irene Raguth Tscharner è ses paradis a Rumadetsch, l'acla tranter Sched e Veulden. Durant la stad viva ella qua sin prest 1'700 meters sur mar, fa iert e guarda da ses avieuls. En il Profil raquinta la dunna da 52 onns da las irritaziuns ch'i dat cun ses num, da l'uniun chantunala da radiestesia ed il pendular, da ses dun sensitiv e dal esser sensibel. E natiralmain èn er ils avieuls in tema e pertge ch'ils avieuls èn in spievel dad ella.

Seachtain
Women who saved an Ghaeilge : Íte Ní Chionnaith, mná Bhóthar Seoighe, Lolly Yeats, Pádraigín Ní Uallacháin

Seachtain

Play Episode Listen Later Apr 17, 2025 24:12


Le os coinn 100 bliana tá saothar nach beag déanta leis an Ghaeilge a chur chun cinn. Bunaíodh Gaelscoileanna, TG4, Raidió na Gaeltachta agus Roinn na Gaeltachta, gan trácht ar an iliomad rudaí eile ar an liosta mór fada. Ach go minic, déantar dearmad ar na mná a d'imir tionchar nach beag ar na gaiscí seo. Insíonn an leachtóir Katie Whelan dúinn faoi thionchar cheithre bhean cheannródaíocha a d'fhág a lorg féin ar shaol na Gaeilge. ­ Foclóir: Crann taca: Pillar or anchor ­ Soláthar: Provision ­ Seicteach: Sectarianist ­ Gaisce: Achievement ­ Lonnaíocht: Settlement ­ Acmhainní: Resources ­ Cumhacht aibhléise: Electricity ­ Iarmhairt: Consquence ­ Oiliúint: Training ­ An lorg a d'fhág siad: The mark they left ­ Ceardaíocht: Craftwork ­ Cuideachta: Company ­ Fostaíocht: EmploymentSee omnystudio.com/listener for privacy information.

Mevlana Takvimi
ALLÂH (C.C.) SİZDEN YÜKÜ HAFİFLETMEK İSTER-15 NİSAN 2025 MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later Apr 15, 2025 2:37


Allâhü Teâlâ, getirdiği yükümlülüklerle kişilerin meşakkât ve sıkıntıya sokulmasını istememiştir. Buna şu nasslar delâlet eder: “O peygamber, ... onların ağır yüklerini indirir, zor tekliflerini hafifletir.” (A'râf s. 157), “Râbbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır yük yükleme. Râbbimiz! Bize gücümüzün yetmeyeceği şeyi taşıtma.” (Bakara s. 286) Hadiste ise: “Kulun bu duâsı üzerine” Yüce Allâh: “Tamam öyle yaptım” buyurdu” (İbn Kesir) denilmiştir. Yine Yüce Allâh: “Allâh kişiye ancak gücünün yeteceği kadar yükler.” (Bakara s. 285) “Allâh size kolaylık ister, zorluk istemez.” (Bakara s. 185) “Dinde sizin için bir zorluk kılmamıştır.” (Hac s. 78) “İnsan zayıf yaratılmış olduğundan Allâh sizden yükü hafifletmek ister.” (Nisa s. 28) “Allâh sizi zorlamak istemez, Allâh sizi arıtıp üzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.” (Mâide s. 6) buyurur. Hadis-i şerifte de: “Hanîflik ve hoşgörüye dayalı bir şeriatla gönderildim.” (Ahmed) “Hz. Peygamber, iki şey arasında muhayyer kılınmışsa, günâh olmadıkça mutlaka daha kolay olanını tercih etmiştir.” (Buhari) buyrulur. Burada “günâh olmadıkça” diye kayıtlanmıştır. Çünkü günâhın terkinde onun sırf bir terk olması açısından bir güçlük bulunmamaktadır. Bu mânâda daha pek çok nass bulunmaktadır. Eğer Şâri' Teâlâ meşakkâti kastetmiş olsaydı, o zaman kolaylık ve hafifletmeyi murad etmiş olmaz, güçlük ve zorluğu dilemiş olurdu. Bu ise sakattır. Ruhsatların meşruluğu sabittir ve bu konu gayet kesindir. Bunlar, dinden olduğu zorunlu olarak bilinen konulardandır. Yolculuk sebebiyle namazı kısaltma, oruç tutmama, iki namazı birleştirerek kılma, zaruret halinde haram kılınmış şeyleri yeme ya da içme... gibi. Bunların mevcut ve meşru oluşu, güçlük ve meşakkâtin mutlak surette kaldırılmış olduğuna kesin bir delildir. (Şatıbi, el-Muvâfakat, İslâmi İlimler Metodolojisi,c.2,s.121-122)

Yeni Şafak Podcast
İbrahim Karagül - İsrail'i “güçle” terbiye etme zamanı gelmişken, Gazze'yi boşaltıp İsrail'i kurtarmaya mı çalışalım! Buna “hicret” mi diyelim! Bu haliyle hicret haramdır! İngiltere için, ABD için, İsrail için “cihad” e

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Apr 14, 2025 13:37


Gazze bizim için ne ifade ediyor? Filistin halkının büyük mücadelesi sadece Filistin için midir? Ya da Gazze'de soykırımla imha edilen bir halkın durumu, coğrafyanın güçlü ülkelerine ne tür zorunluluklar yüklüyor? Gazze halkı için tek çözüm, onları o topraklardan çıkarıp daha güvenli yerlere taşımak mıdır? Peki bu bir sürgün, tehcir, etnik temizlik değil midir? Peki aslında bunu kim istiyor ve kim bizim üstümüzden bu kanaati servis ediyor?

Mevlana Takvimi
MODERNİTE TARAFINDAN KURTARILAN KADIN!-01 NİSAN 2025-MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later Apr 1, 2025 2:45


Kadını erkek hegemonyasından kurtarmayı vadeden modernite ataerkil yapıya karşı tepkisini ortaya koyarken ölçüyü kaçırdığından kadını yeni argümanların boyunduruğuna mahkûm etmiştir. Koca hâkimiyetinden kurtardığına inandığı kadını, sanayi devriminin ağır çalışma şartları ile gelen modern sömürgeciliğe kurban eder. Müslüman kadını evinden çıkartıp, tahsil ve iş hayatında erkeğin “paydaşı” yapmayı hedefleyen anlayış, İslam'ın kadını kadın, erkeği de erkek olarak değerlendiren bakış açısından mahrumdur. Onlar eşitlik adı altında her alanda erkekle boy ölçüşen bir kadın kimliği oluşturmuşlardır. Ne var ki yapay olan bu kimlik, fıtrat realitesine aykırıdır. Nasıl erkek, sahip olduğu özellikler itibarıyla kadınla eşit olamıyorsa; kadın da erkekle eşit olamaz. Çünkü kadın daha duygusal ve kolay incinen, erkekse daha realist ve güçlü yaratılmıştır. İslâm kadına ev, erkeğe ise cemiyet merkezli bir hayat öngördüğünden, kadının ev dışı ortamlarda bulunmasını ârızî (bir sebebe bağlı ortaya çıkan, geçici) kabul etmiştir. Nitekim Kur'an-ı Kerim kadınlara: “Evlerinizde vakarınızla oturun” (Ahzâb s. 33) derken erkeklere: “Yerin sırtlarında dolaşın ve Allah'ın rızkından yiyin.” (Mülk s. 15) diye emretmektedir. Buna göre kadın, merkezi yaşam yeri olan evinden cemiyete belli ihtiyaçlar için çıkar ve çıkarken şu hususlara riayet eder: “Eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki kalbinde maraz bulunanlar kötü ümide kapılmasınlar. Sözü ciddi ve güzel söyleyin. Vakar ve haşmetinizle evlerinizde oturun. Cahiliye dönemi kadınlarının kırıla döküle ziynetlerini göstererek yürüdükleri gibi süslenip yürümeyin.” (Ahzâb s. 32-34) Hatta kadınlar için evlerin mescitlerden daha hayırlı olduğunu bildiren hadisler yoruma ihtiyaç duyulmayacak derecede açıktır. Bu durum, Allâh Resûlü (s.a.v.)'in eşleri başta olmak üzere diğer bütün kadın sahabiler tarafından da böyle anlaşılmıştır.(Basından Derleme)

Yeni Şafak Podcast
Ömer Lekesiz - Sanatı mümkün kılan nefsî unsur: Heva ve heves

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Apr 1, 2025 5:27


İnsan bedeni itibariyle halk, ruhu itibariyle emir alemindendir. Bedeni, halk aleminden olan her nesne gibi zamanın tahribine, ruhu ise el-Hayy ismi şerifinin sürekli -diri ve hareketli tutan- etkisine tabidir. Fakat ruha mekân olması bakımından beden de dirime ve harekete dahildir. Zira el-Kayserî'nin söyleyişle ruh bedene bedenin kendisiyle birlikte etki eder. Yani elde bir hareketin olabilmesi için önce elin olması, ruhun da elden o hareketi talep etmesi gerekir. Buna göre ruh yöneten, beden kendisinin katılımıyla yönetilendir. Biz gündelik dilde bu ikisini ruh, heykel, suret, kim-lik, ferdiyet… olarak kapsayıcı tek bir kelimeyle ifade ediyoruz: Nefs!

Yeni Şafak Podcast
Yusuf Dinç-Yolsuzluk soruşturmasına düşerek tepki veren borsaya daha da yatırım yapmam

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 23, 2025 6:59


Türkiye'de bir yolsuzluk ve terör soruşturması görülüyor. Buna karşın borsa olağanüstü kayıplar ve negatif anlamda trend dönüşü sergiliyor. Oysa endeksin yönü yukarıydı. Kaan uçtuğu gün vermeyi beceremediği pozitif tepkiyi, Kaan'ın önemini anlayan Avrupalıların tavrını görünce takdir etmeye kalkışmıştı. Evet, mesele gerçekten uçan kalorifer peteğimiz Kaan'dı. Çünkü Kaan, savunma sanayiinin gelişiminin toplamını gösteren bir semboldü. Endeks, mühendislerimizin başarıya koştuğu o gün Kaan'ın hakkını vermekten acizdi de Avrupa aciz kalmayınca nihayet jeton düşmüş yönü yukarı çevirmişti.

Mevlana Takvimi
ZEKÂT KAÇ ÇEŞİT MALDA VACİPTİR?-23 MART 2025-MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later Mar 23, 2025 2:20


Zekât, beş çeşit malda vaciptir. Bunlar; 1. Saime hayvanlar (koyun, keçi, sığır ve deve) 2. Altın ve Gümüş 3. Ticaret Malları 4. Maden ve Defineler 5. Ekinler ve Meyveler Hanefî fakihlerine göre; mal: İnsan tabiatının meylettiği ve ihtiyaç esnasında kullanılması için biriktirilmesi mümkün olan nesnedir. Velev ki şarap ve hınzır gibi mubâh olmasın. Bir nesnenin mal kâbul edilmesi insanların tamamının veya bir kısmının onu mal olarak kullanmasıyla olur. Semavi dinlerden herhangi birinin değer verdiği nesne mal kâbul edilir. Semavi hiç bir dinin mal olduğunu onaylamadığı bir nesneyi Mecusi ve benzeri semavi olmayan bir topluluk mal kâbul etse de mal olmaz. Bu ifadeye göre bir nesnenin mal kâbul edilmesi için iki şey gereklidir. 1. İnsan tabiatının o nesneye meyletmesi. 2. İhtiyaç esnasında kullanmak için biriktirilebilmesi. Buna göre, kişinin bevli gibi insan tabiatının meyletmediği şeyler biriktirilebilse dahi mal sayılmazlar. Fakat tarlalarda ekin için kullanılan hayvan gübresi maldır. Zira insan tabiatının meyletmesi ile kastedilen; faydalanmak için bir nesneye malik olmayı istemektir. Kendisinden faydalanılması ve biriktirilmesi mümkün olan her şeye “mal” denir. Bir şeyde iki özellik ağır basmadıkça ona mal denmez: Biriktirilme ve mutad bir şekilde faydalanma imkânı. Şafiî, Mâliki ve Hanbelîlere göre, menfaat sağlayan bütün varlıklar maldır. Onlara göre, malın mal olması için, bizâtihi biriktirilir olması gerekli değildir. Belki aslı ve kaynağı bakımından biriktirilme imkânının bulunması kâfidir. (Suâlli Cevaplı İslâm Fıkhı,c.3,s.221-223)

Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz-Filistinlilerin haklı davası

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 20, 2025 5:31


Filistinliler haklı bir davanın neleri göze alarak savunulabileceğini bütün dünyaya gösterdi. Bir halk ve onun seçilmiş meşru temsilcisi Hamas bütün imkânsızlıklara rağmen on beş ay boyunca direndi. Bu süre zarfında Siyonist İsrail tarihte eşine rastlanılması pek mümkün olmayan büyük bir soykırıma ve yıkıma imza attı. Bu dönemde dünyanın gözü önünde İngiltere, Almanya ve Fransa gibi geçmişin emperyalist devletleri İsrail'in yanındaydı. Sıralanan bu ülkeler, diğerleriyle birlikte Filistinlileri yerlerinden yurtların uzaklaştırmaya yönelik saldırıların içinde açıkça yer aldı. Eskiden bu ülkelere düvel-i muazzama denilirdi. Fakat bunlardan başka ve asıl olarak ABD Filistinlilerin karşısına doğrudan çıktı. Amerikalılar da hem İsrail'i destekledi hem de bu vahşi saldırganlığa dâhil oldu. Bunlar Batı sisteminin temelini oluşturan ülkelerdir. Filistinliler ise bir halk olarak bunlar karşısında direndikçe vahşet devam etti ve yeni boyutlar kazandı. Buna rağmen Gazzeliler yine direndi, yine teslim olmadı.

RVE Timișoara - Pași spre viață
Ep 349 | Sfantul Grigorie Palama - Omilii - Buna osteneala

RVE Timișoara - Pași spre viață

Play Episode Listen Later Mar 19, 2025 31:11


Pasi spre viata - un podcast care preia citate ale unor autori care nu au voie sa fie uitati, ganditori, teologi, oameni care au influentat generatii. Impreuna pastorul Ghita Mocan, parcurgem aceste paragrafe cu Scriptura deschisa, in dorinta de a formula raspunsuri bune la provocarile contemporane.

Yeni Şafak Podcast
Ömer Lekesiz-Vakitler zamana atılmış düğümlerdir

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 18, 2025 5:10


Vakt: Vkt kök kelimesi ‘zaman veya başka bir şeyde belli bir şeyin sınırı ve nihayeti' anlamına gelir. Bu kökten gelen vakt, bilinen zamandır. Mevkut ‘sınırlı', mikat, ‘vakti belirlenmiş varış yeri' demektir. (Suad el-Hakîm, İbnü'l-Arabî Sözlüğü, trc.: Ekrem Demirli, Kabalcı, İstanbul 2005) Buna göre vakit, zamandan bir cüzdür ve o da kendinde devir, yıl, ay, gün, saat, an… vd. cüzlere sahiptir.

Barış Özcan ile 111 Hz
175 - Sen Ne Kadar İyi Bir Dinleyicisin?

Barış Özcan ile 111 Hz

Play Episode Listen Later Mar 17, 2025 21:06


Yapılan araştırmalara göre insanların %96'sı kendilerini iyi bir dinleyici olarak tanımlıyor. Buna rağmen yapılan başka bir araştırma sadece %10'umuzun iyi bir dinleyici olduğumuzu ortaya koymuş. Peki dinlemek neden bu kadar zor? Niye birisiyle konuşurken söylediklerine tam anlamıyla odaklanamıyoruz? 111 Hz'in bu bölümünde bu sorulara cevap arıyoruz. Dinleme sürecinde neler yaşadığımızı anlamaya çalışıyoruz.Sunan: Barış ÖzcanHazırlayan: Özgür YılgürSes Tasarım ve Kurgu: Metin BozkurtYapımcı: Podbee Media------- Podbee Sunar -------See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Yeni Şafak Podcast
Hayrettin Karaman-Kitaba ve sünnete sarılmak ne demek?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 16, 2025 5:46


Kur'an-ı Kerim'de, bu kitabın şüphesiz olarak Allah'tan Peygamberimiz'e (s.a.) vahyedildiğini ve insanları doğruya, hakka, iyiye, güzele yönlendireceğini ifade eden pek çok âyet vardır. Buna ek olarak sünneti bize anlatma ve taşımada önemli rolü olan hadisler içinde “Peygamberimiz'in, Kitabı, sünneti, ehl-i beyti ve râşid halîfeleri” Müslümanlara rehber olarak bıraktığına ve “bunlara uyduğumuz sürece asla yanlışa, sapmaya düşmeyeceğimize” dair pek çok rivayet vardır.

Mevlana Takvimi
ORUÇTA KEFARET GEREKTİREN HALLER-15 MART 2025-MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later Mar 15, 2025 1:57


Oruçlu kimsenin yeme veya içme yoluyla orucunu bozması hâlinde, aşağıdaki şartlarda kendisine kaza ile birlikte kefâret icap eder: Orucun, kişinin üzerine farz olan bir oruç olması; binaenaleyh küçük çocuğun veya yolcunun orucunda olduğu gibi, farz olmayan bir orucu bozmakla kefaret icap etmez. Kişinin Ramazan orucunu bozmuş olması; buna göre kişinin, Ramazan orucundan başka bir orucu bozması durumunda, bu, Ramazan orucunun kazası olsa bile kefaret icap etmez. Kişinin, lezzeti olan veya vücuda fayda veren gıda ve ilâç türü bir şeyi yemesi veya içmesi. Susam kadar küçük olsa bile böyle bir şeyi yediği/içtiği zaman kefaret gerekir. Buna göre çakıl taşı yutma veya hamur yemede olduğu gibi, lezzeti bulunmayan veya vücuda fayda vermeyen bir şey yemesi durumunda kendisine yalnızca kaza gerekir, kefaret icap etmez. Yenilen veya içilen şeyin, insanın tiksindiği bir şey olmaması; binaenaleyh eğer yenilen veya içilen şey, insanın tiksindiği bir şeyse, meselâ kişinin, bir lokma bir şey çiğnemesi, sonra onu ağzından çıkarması, sonra tekrar ağzına sokarak yutması hâlinde yalnız kaza gerekir, kefaret icap etmez. Oruçlu kimsenin cinsî münasebet yoluyla orucunu bozması hâlinde de kendisine kaza ile birlikte kefaret icap eder. Kefaret yalnızca kişinin geceden oruca niyet etmiş olması ve oruca başlaması, sonra da orucunu bozması durumunda gerekir, geceden oruç tutmamaya niyet eden kimseye gerekmez. (Eşref Ali et-Tehânevî, El Muhtasar fi'l Fıkhi'l Hanefi, S,344-345)

Yeni Şafak Podcast
Ömer Türker-Ahlâkî üstünlük meselesi

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 10, 2025 4:16


Son zamanlarda Türkiye'de muhafazakâr kesimin ahlâkî üstünlüğü kaybettiği sözlerini daha sık duymaya başlamışsınızdır. Bu durum, başka pek çok şeyle de ilişkilendirilse de özellikle yirmi küsur yıldır devam edegelen Ak Parti iktidarının bir eseri olarak görül-mektedir. Buna göre muhafa-zakâr kesim, iktidara geldiğinde sahip olduğu ahlâkî üstünlüğü kötü iktidar tecrübesi nedeniyle kaybetmiş, ahlâkî üstünlük seküler cenaha geçmiş durumdadır. İktidara yönelik eleştiriler üst üste yığılınca bu tespit sanki doğruymuş gibi görünmektedir. Keşke öyle olsaydı! En azından ahlâken üstün olduğundan emin olacağımız bir kesimimiz olurdu. Bu türlü değerlendirmeler, esas itibariyle ahlâkî üstünlük hissinin gerekçelerini yeterince tahlil edememekten kaynaklanmaktadır. Tahlil yetersizliği, ilginç şekilde anlama zafiyetini, değişim ve dönüşüm sürecini fark etmek gururu olarak takdim etmektedir. Dolayısıyla mesele üzerine düşündüğünü sananlar ya kör bir tarafgirlikle meseleyi ele almakta yahut böyle ele alanların haddinden fazla tesirinde kalmaktadır.

Yeni Şafak Podcast
MAHMUT AY - Kur'ân Günlüğü -9. Cüz-

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 9, 2025 8:57


Fıtratın rubûbiyete tanıklığı: bezm-i elest “Hani Rabbin Âdemoğulları'nın bellerinden zürriyetlerini alıp bunları kendileri hakkındaki şu sözleşmeye şahit tutmuştu: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? “Elbette öyle! Buna şahitlik ederiz” dediler. Böyle yaptık ki kıyamet gününde, “Bizim bundan haberimiz yoktu” demeyesiniz. Yahut “Bizden önceki atalarımız Allah'a ortak koşmuştu. Biz de nihayet onların ardından gelen bir nesildik. Şimdi o bâtılı başlatanların yaptıkları yüzünden bizi helâk mi edeceksin!” demeye kalkışmayasınız.” (A'râf 7/172-173).

Yeni Şafak Podcast
Mahmut Ay -Kur'ân Günlüğü -4. Cüz-

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 4, 2025 8:24


İyi/erdemli insan kimdir? 4. cüzün ilk âyeti, iyi/erdemli insanın önemli özelliklerinden birini (diğerleri için bk. Bakara 2/177 ve 189) zikretmektedir: Sevdiklerinden infak etmek. Âyetin meâli şöyledir: “Sevdiklerinizden infak etmedikçe ‘iyilik' makamına ulaşamazsınız.” (Âl-i İmrân 3/92). Buna göre, iyi insan sevdiği malından, mülkünden ve herhangi bir dünyalığından vazgeçip onu Allah rızası için infak edendir. Erdemli insana yakışan, en sevdiğinin rızasını kazanmak için dünyevî sevgilerden vazgeçmektir. Malımızla yapabileceğimiz en değerli yatırım, onu infak etmek suretiyle ebedî bir manevî gelire dönüştürmektir. Âyet-i kerîme, infak kültürü hakkında çok önemli bir noktayı vurgulamaktadır: Makbul infak, kıymetli olan bir şeyi vermektir. Değerli olmayan, eskimiş, kıyıda köşede kalmış bir şeyi elden çıkarmak amacıyla vermek, makbul bir infak ve erdemlilik değildir. İnfak edilen şey, ne kadar değerliyse, infak da o kadar değerli ve sevaptır.

Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz-Avrupa ülkeleri ABD'ye biat edecek mi?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 3, 2025 5:32


Yirminci yüzyıla damgasını vuran iki büyük savaş emperyalist Avrupa devletlerinin rekabetinin sonucuydu. ABD de bağımsız bir güç olarak bu rekabete katıldı. Avrupa devletleri 1870'ten sonra kendi aralarında bir barış dönemi tesis ettiklerinde bütün güçleriyle diğer kıtalara saldırdılar. Avrupa ülkeleri kendi aralarında belirli kurallar çerçevesinde barışı tesis ederken rekabeti ve savaşı ötekilerin alanına taşıdılar. Bu sebeple 1871'den sonra uzun bir dönem Avrupa içinde savaş görülmezken dünyanın farklı bölgelerinde emperyalist ülkelerin yol açtığı savaşlar ölümcül sonuçlar doğurdu. Birinci Dünya Savaşı'nda bu ölümcül sonuçlar Avrupa içine de yansıdı. Fakat Büyük Savaş'ta Avrupa için nihaî kararı veren ABD idi. Amerikalılar Avrupa'nın galiplerini tayin ederken Avrupa dışında güçlü bir devlet kalmadı. Sovyetler de Batı dünyası içindeydi. Buna rağmen emperyalist ülkeler Doğu ve Batı olmak üzere ancak İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra iki kutba ayrıldı.

Yeni Şafak Podcast
Mustafa Kutlu-Hangi aile?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Feb 26, 2025 6:54


“2025 Aile Yılı” ilan edildi. Buna sebep nedir? Doğurganlık oranının azalması, nüfusumuzun yaşlanması, geleneksel büyük ailenin dağılıp çekirdek ailenin tercih edilmesi, boşanmaların artması, evlilik yaşının 30'a doğru gitmesi, gençlerin yuva kurmaktan çekinmeleri, ekonomik zorlukların artması, değerlerin aşınması vb. gibi pek çok sebep sayılabilir. “2025 Aile Yılı” ailenin güçlendirilmesine, bu yolda bazı tedbirlerin alınmasına imkân verecektir.

Kerem Önder
Allah kafirlere rahmet eder mi? - A'raf 56 tefsiri / Kerem önder

Kerem Önder

Play Episode Listen Later Feb 19, 2025 48:40


“Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Allah'a (azabından) korkarak ve (rahmetini) umarak dua edin. Şüphesiz, Allah'ın rahmeti iyilik edenlere çok yakındır.” (A'raf 56)“Allah rahmeti yüz parça yaratmış, doksan dokuzunu kendi nezdinde tutmuş, yeryüzüne bir parçasını indirmiştir. İşte mahlûkât bu bir parçadan dolayı birbirlerine merhamet ederler. Hatta at (bazı rivayetlerde “hayvan” geçmektedir), yavrusuna basmamak için tırnağını (ayağını) kaldırır.” (Buhârî, Edeb 19)“Allah'ın yüz rahmeti vardır; bunlardan bir rahmeti yeryüzü halkı arasında paylaşmış ki, onların ecelleri gelene kadar (hayatları boyunca) onlara kâfi gelir. Rahmetin doksan dokuz kısmını ise kıyamet günü evliyaları, dostları için saklamıştır.” (Buharî, Rikak,19; Müslim, Tevbe, 18-21)“Eğer kâfir, Allah'ın katındaki rahmeti kavrayabilse, asla cennetten ümidini kesmez” (Buhari, Rikak 19)"Yeryüzünde, o iyi hale getirildikten sonra da, bozukluk çıkarmayın" buyruğunun manası, "Yeryüzünde hiçbir surette fesatçılık etmeyin" şeklindedir ki, buna öldürmek veya uzuvları kesip koparmak suretiyle nefisleri, canları; gasb, hırsızlık ve çok çeşitli hilelerle malları; küfür ve bid´at ile dinleri; zina ve livataya yönelme ve iftirada bulunma sebebiyle nesebleri ve sarhoş edici şeyler sebebiyle de akılları bozup ifsat etmekten men etmek girer. Bu böyledir, çünkü dünyada muteber olan menfaatler beş tanedir: Can, mal, neseb, din ve akıl. Buna göre Cenâb-ı Hakk´ın, "bozukluk çıkarmayın" yasağı fesatçılık etmenin mahiyetini varlık âlemine sokmaktan mendir. Kötülük çıkarmanın mahiyetini varlık âlemine sokmaktan men etmek ise, onun her çeşidini yasaklamayı gerektirir. Öyleyse buradaki men, bu beş kısımda da bozukluk çıkarmaktan men etmeyi de içine alır.Allah Teâlâ sanki şöyle demek istemiştir: "Ben, peygamberler göndermek, kitaplar indirmek ve hükümleri açıklamak suretiyle yeryüzünü iyi hale getirdiğimde, sizler bu hükümlere boyun eğin, peygamberleri yalanlamaya, kitapları inkâr etmeye ve hükümleri kabulden yüz çevirmeye yeltenmeyin! Çünkü bu, yeryüzünde fitne ve karışıklıkların vuku bulmasına, böylece de, ıslâh etmeden sonra bozukluğun ortaya çıkmasına yol açar.Bu duanın kabul edilmesi için, muteber olan bazı şartlar içinde bir kusur ve hataya düşme korkusu ile, Allah´a dua edin. Bu şartların tamamıyla yerine getirilebilmesi İçin de, O´na umarak dua edin.Kulun, kat´î ve kesin olarak, duanın kabul edilebilmesi için, gerekli ve muteber olan şartların tamamını yerine getirmiş olması mümkün değildir. İşte bundan ötürü kulun kalbinde bir korku (endişe) bulunur. Yine kul, bu şartların tam bulunmamış olduğunu da kesin olarak bilemez, işte bundan dolayı da onun, duasının mutlaka kabul edileceğini umması gerekir. Yine deriz ki: Dua eden kimse, ancak böyle olduğu zaman, gerçek manada dua etmiş olur. Buna göre Ayetteki "O´na korkarak ve umarak dua edin" buyruğu "Nefsinizde (gönlünüzde), bütün amellerinizde korku ile ümidi birleştirmiş olarak dua ediniz ve bütün gayretinizle çaba sarfetmiş olsanız bile, Rabbinizin hakkını yerine getirmiş olduğunuzu da katî olarak söylemeyiniz" demektir. Bu "Rablerinin huzuruna döneceklerinden yürekleri korku ile çarparak, (zekatlarını) verenler..." (Mü´min, 60) âyeti ile te´kid edilir.Allah´a iman eden ve tevhid ile nübüvveti ikrar eden (kabul eden) herkes, "muhsin"dir. Bunun delili şudur: Çocuk bir kuşluk vakti buluğa erdiğinde Allah´a, peygamberine ve ahiret gününe iman etse, ama öğle (namazı) vaktine ulaşamadan ölse, ümmet-i Muhammed, onun, "İyi iş, güzel amel yapanlara (muhsin olanlara), daha güzel iyilik vardır" {Yunus, 26) âyetinin hükmüne girdiği hususunda itifak etmişlerdir. Malumdur ki, bu şahıs marifet ve ikrarın dışında, başka bir tâat işlememiştir. Çünkü o, sabah vaktinden sonra buluğa erdiği için, ona sabah namazı farz olmamıştır. Öğlen vaktinden önce de öldüğü için, ona öğle namazı da farz olmamıştır. Görünen odur ki, diğer ibadetler de ona vacib olmamıştır.

Mevlana Takvimi
HZ. MAHMUD SÂMİ RAMAZANOĞLU (K.S.)-4 - 17 ŞUBAT 2025-MEVLANA TAKVİMİ

Mevlana Takvimi

Play Episode Listen Later Feb 17, 2025 2:41


Bütün hayatı manevî kerâmet (ya'ni istikâmet) olan Efendimiz Hazretleri, kendilerinden sâdır olan kerâmetleri böylece saklamamızı bize öğretmiş oluyorlardı. Böylece kerâmetin matlûb olmadığını, zuhûrunun o kişilere Allâh (c.c.)'ün rahmeti oldu ğunu anlatmış oluyorlardı. Buna da hâmdetmek lâzımdı ve hemen takılmadan istikâmet üzere Hâkk yola devâmı öğretiyorlardı. Böylece inkılâb kâbiliyetini hâiz olan kalbimiz hakîkî ve tek matlûb olan Allâh (c.c.) ile olacaktı. Ağyârdan ictinâb ge rekliydi. İşte kalbin hâllerini anlatırlarken verdikleri bir misâl: “Bukâlemun denilen, Türkçe adı “bah tabakan” kertiş cinsinden kuyruğu ile dala sarılan bir hayvan vardır. Çocukluğumuzda, bu boz renkli hayvanı tutar, erkeklerin o zaman kullandığı kırmızı renkli, püsküllü, kalıba konan feslerini onun üzeri ne koyardık. Kısa bir süre sonra fesi kaldırdığımız da, bukalemunun kıpkırmızı olduğunu görürdük. Biraz açıkta kalınca eski boz rengine avdet ederdi. Yine kadınların başını örttüğü siyah renkli yağlığı (başörtüsünü) alır bukalemunun üzerine örterdik. Bir müddet beklettikten sonra başörtüsünü açtığı mızda hayvanın renginin siyahlaştığını müşâhade ederdik. Biraz sonra asıl rengine avdet ederdi. İşte bir hayvanda bu derece bulunduğu yere intibâk kâbiliyyeti olursa; ya kalbimizi nasıl muhâfaza et memiz gerekir; teemmül edelim” buyururlardı. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: “Cenâb-ı Hâkk, sizin kalıbınıza değil; kalblerinize nazar atfeder.” Kalb nazargâh-ı İlâhî'dir; ona göre dikkat etmeli yiz. Yine buyuruyorlar: “Gençliğimde dergâhta hâl ehli, ehl-i keşiften Âdil Beğ bana: “Sâmî evlâdım, münâsebette bulunduğun kişilere çok dikkat et, sakın kasvetli kimselerle karşı karşıya oturma. Bir defa Ayasofya câmiinde mevlid dinliyordum; bir de baktım letâiflerim durmuş. Karşımda diz dize otur duğum adamın kalbi hasta imiş (ya'ni katı). Letâif lerimi üç günde zor çalıştırdım.” dedi. Câmiide mevlid dinleyenin kalbinden bu in'ikâs olursa ona göre dikkat edelim.” (Ömer Muhammed Öztürk, www.ramazanoglumahmudsamiks.com

TV DNA Podcast
Watchlist - Subteran Funboys

TV DNA Podcast

Play Episode Listen Later Feb 15, 2025 45:02


Buna and 'bout ye TV DNA fans!This ep Adam and Damo talk about Romanian Netflix drama Subteran and Northern Irish offbeat comedy Funboys.They also talk about Paradise, Inside Britain's Fascist Fight Club, Out There, A Gentleman in Moscow, Severance, No Matter What, The Hooligan, Apple Cider Vinegar, Celebrity Bear Hunt, The Traitors US, Anora, Nickel Boys, Brian and Maggie and Miss Austen.Trailer watch.Yellowjackets - Season 3 Paramount+ 14th Febhttps://www.youtube.com/watch?v=JuHe_y-UQJkThe White Lotus - Season 3 SkyAtlantic/NOW 17th Febhttps://www.youtube.com/watch?v=XwQRkOK5KC4&t=7sWin or Lose - Disney+ 19th Febhttps://www.youtube.com/watch?v=AhxGObicnPsToxic Town - Netflix 27th Feb https://www.youtube.com/watch?v=ie6WSX0py58Fear – Prime Video 4th March https://www.youtube.com/watch?v=oOuPdEugYCYWe can't wait for you to hear our thoughts on the latest episodes and for you to give us yours too. You can find and follow us on all the socials @tvdnapodYou can also email us on tvdnapod@gmail.com And, if you listen on Spotify, check out our poll below.We have recent specials on Severance and Silo, our back catalogue includes Unforgotten, The White Lotus and Andor.We're on Apple Podcasts, Spotify, Google Podcasts, Pocket Casts, Anchor, Breaker and Radio Public so be sure to subscribe to the pod and please leave us a review. Thanks as always to JComp for our logo and Roman Senyk Music for our theme. Adam, Grace, Neil, Damian and Isabel

Grace For Impact
Yaniv Jember, content creator for Buna Talk

Grace For Impact

Play Episode Listen Later Feb 11, 2025 31:47


Yaniv Jember is a content creator for Buna Talk, a platform that provides an honest and uncensored glimpse into Israel's complex society from the perspective of Ethiopian Israelis.For more, you can follow the show on Instagram @GraceforimpactpodcastProduced by Peoples Media Hosted on Acast. See acast.com/privacy for more information.

Kerem Önder
Cennetteki kadınlar? - Vâkia 35, 38 tefsiri / Kerem Önder

Kerem Önder

Play Episode Listen Later Feb 1, 2025 52:04


“Biz onları (kadınları) yepyeni bir yaratılışta yarattık.” Vakia 35 “Onları bâkireler yaptık.” “Kocalarına âşık yaşıtlar yaptık” “Bütün bunlar sağdakiler içindir.” Vakia 38 Allah, iki ruh yarattı. Birini dumanın içine koydu ve ona "Cin" dedi. Diğerini toprağın içine koydu ve ona "İnsan" dedi. Her ikisini de sınav etmeye devam ediyor... Abdullah b. Mes'ûd hazretleri şöyle demiştir: İyi olsun, kötü olsun, herkes için ölüm hayırlıdır. Çünkü, eğer insan iyi ise Yüce Allah böyleleri hakkında şöyle buyurmuştur: "Allah katındaki ni'metler, iyiler için daha hayırlıdır.” (Âl-i İmrân - 198) Eğer söz konusu olan kötü bir kimse ise, Yüce Allah böyleleri hakkında da şöyle buyuruyor: "Onlara mühlet vermemiz sadece daha çok günâha girmeleri içindir. Onlar için yüz kızartıcı bir azâb vardır" (Âl-i İmrân - 178) “Şuna da şaşılır ki, her gün, her gece ölüp dirilip dururken ba'si (yeniden dirilmeyi) inkâr eder...” (Razi) Ümmü Seleme, Peygamber (s.a.s)'e bir gün "Ya Rasûlüllah! dünyada ki kadınları mı, yoksa cennetteki hûrîler mi daha iyidir?" diye sorar. Rasûlüllah (asm); "Dünyadaki kadınların üstünlüğü, yüzün astara üstünlüğü gibidir." diye cevap verir. Ümmü Seleme; "Niçin?" deyince o (asm), şöyle cevap verir; "Dünyadaki kadınlar namaz kıldıkları, oruç tuttukları ve birçok ibadetlerde bulundukları için." (Tabarânî) "Kim üç kere Allah'dan Cenneti isterse bizzat Cennet; "Allah'ım! Bu adamı Cennet'e koy." der. Buna karşılık kim üç kere kendisini Cehennem'den uzak tutması için Allah'a yalvarırsa bizzat Cehennem; "Allah'ım! Bu adamı Cehennem'den uzak tut!" der." Cennetin tek nimeti din kardeşlerinin buluşması ve biraraya gelmesi bile olsa, Cennete girmek sırf bu yüzden mutlu ve sevindirici bir olay olurdu. Oysa, orada daha bir çok sayısız bağış vardır. "Cennet'te öyle çarşılar vardır ki, oralarda alış-veriş yapılmaz. Cennetlikler bu çarşılarda öbek öbek biraraya gelerek biribirlerine dünya hayatının nasıl geçtiğini, Allah'a nasıl ibâdet ettiklerini, dünyada fakirlerin ve zenginlerin nasıl yaşadıklarını, ölümün nasıl olduğunu ve uzun bir imtihan döneminden sonra nasıl Cennet'e girebildiklerini anlatırlar."

Théâtre
"La Nuit" de Elie Wiesel 3/5 : Le camp de Buna

Théâtre

Play Episode Listen Later Jan 29, 2025 28:35


durée : 00:28:35 - Le Feuilleton - Notre chef de tente était un Allemand. Le visage d'un assassin, les lèvres charnues, les mains pareilles aux pattes d'un loup. La nourriture du camp ne lui avait pas mal profité : c'est tout juste s'il pouvait se remuer.

Théâtre
"La Nuit" de Elie Wiesel 3/5 : Le camp de Buna

Théâtre

Play Episode Listen Later Jan 29, 2025 32:02


durée : 00:32:02 - Le Feuilleton - Notre chef de tente était un Allemand. Le visage d'un assassin, les lèvres charnues, les mains pareilles aux pattes d'un loup. La nourriture du camp ne lui avait pas mal profité : c'est tout juste s'il pouvait se remuer.

Learn Irish & other languages with daily podcasts
20250129_IRISH__tus_curtha_le_fiosruchan_poibli_faoi_bhuamail_na_homai

Learn Irish & other languages with daily podcasts

Play Episode Listen Later Jan 29, 2025 14:33


jQuery(document).ready(function(){ cab.clickify(); }); Original Podcast with clickable words https://tinyurl.com/24cstbau Contact: irishlingos@gmail.com A public inquiry has been launched into the Omagh bombing. Tús curtha le fiosrúchán poiblí faoi bhuamáil na hÓmaí. A public inquiry into the murder of 29 people, including a woman who was expecting twins, in the Omagh bombing in Co. Tyrone in 1998 began this morning. Cuireadh tús ar maidin inniu le fiosrúchán poiblí faoi dhúnmharú 29 duine, bean a bhí ag súil le cúpla ina measc, i mbuamáil na hÓmaí i gCo Thír Eoghain i 1998. 29 people were killed and 220 others injured when a car bomb left by the Real IRA exploded in the centre of Omagh on the evening of Saturday 15 August 1998. Maraíodh an 29 agus gortaíodh 220 duine eile nuair a phléasc buama i ngluaisteán a bhí fághta ag an bhFíor-IRA i lár na hÓmaí tráthnóna Dé Sathairn an 15 Lúnasa 1998. The public inquiry was established to determine whether there was an opportunity to prevent the massacre in advance. Bunaíodh an fiosrúchán poiblí lena fháil amach an raibh deis ann roimh ré an sléacht a chosc. In 2021, a judge at the High Court in Belfast said that it was highly likely that the security services could have prevented the bombing if they had acted properly in advance. In 2021, dúirt breitheamh san Ardchúirt i mBéal Feirste gur róchosúil go bhféadfadh na seirbhísí slándála an bhuamáil a chosc dá ngníomhóidís mar ba cheart roimh ré. Judge Mark Horner said the security services had important information about the activities of the Real IRA on both sides of the border before the attack. Dúirt an Breitheamh Mark Horner go raibh eolas tábhachtach ag na seirbhísí slándála faoi ghníomhaíochtaí an Fhíor-IRA ar dhá thaobh na teorann roimh an ionsaí. It is known that police intelligence in the North received a telephone call eleven days before the massacre from an unknown person claiming that there would be a bombing attack in Omagh on August 15th. Tá a fhios go bhfuair lucht faisnéise na bpóilíní sa Tuaisceart glao teileafóin aon lá dhéag roimh an sléacht ó dhuine anaithnid a mhaígh go mbeadh ionsaí buamála san Ómaigh ar an 15 Lúnasa. That person did not provide any information about when or where exactly the attack would occur. Níor thug an duine sin aon eolas faoi cén t-am ná cén áit go baileach a dtarlódh an t-ionsaí. However, intelligence sources did not forward any information to the local police in Omagh. Níor chuir lucht faisnéise aon eolas ar aghaidh chuig na póilíní áitiúla san Ómaigh, áfach. The public inquiry is taking place at the Sruthla Arts Centre in Omagh and is chaired by former senior civil servant Andrew Turnbull. Is in Ionad Ealaíon na Sruthla san Ómaigh atá an fiosrúchán poiblí ar siúl agus is é an t-iar- státseirbhíseach sinsearach Andrew Turnbull an cathaoirleach. To begin with, the relatives of the deceased are giving a personal account, one by one, of the lives of each of the 29. Mar thús, tá cuntas pearsanta á thabhairt ó inniu ag gaolta na marbh, ina nduine agus ina nduine, ar shaol gach duine den 29. They are also giving an account of how the killing affected them. Tá cuntas á thabhairt acu freisin ar an gcaoi a ndeachaigh an marú i gcion orthu. That part of the investigation is expected to last two weeks. Ceaptar go mairfidh an chuid sin den fhiosrúchán coicís. The people who were injured in the bombing will later give an account of what happened to them that day and since. Na daoine a gortaíodh sa bhuamáil, tabharfaidh siadsan cuntas ina dhiaidh sin ar ar bhain dóibh féin an lá úd agus ó shin. Emergency workers who went to the scene of the horror will later tell their own story again. Oibrithe éigeandála a chuaigh chuig láthair an uafáis, inseoidh siad a scéal féin ina dhiaidh sin arís. All statements are being livestreamed online. Tá na ráitis ar fad á mbeoshruthú ar líne. It is currently estimated that evidence will not be presented to the inquiry until early s...

Devotionale Audio
Intr-o buna relatie cu Dumnezeu 26.01.2025 [devotional audio]

Devotionale Audio

Play Episode Listen Later Jan 25, 2025 3:30


Atâta vreme cât ne încredem în puterea salvatoare a Domnului Hristos, toate șiretlicurile și ademenirile oștilor căzute nu pot face nimic să ne rănească. Îngerii cerului sunt constant alături de noi, îndrumându-ne și protejându-ne. Citește acest devoțional și multe alte meditații biblice pe https://devotionale.ro #devotionale #devotionaleaudio

SBS Turkish - SBS Türkçe
Mülteci kadınlar için aile içi şiddet sarmalı

SBS Turkish - SBS Türkçe

Play Episode Listen Later Jan 18, 2025 9:00


Yeni bir araştırma, aile içi şiddete maruz kalan mülteci kadınların Avustralya'da ek engellerle karşılaştığını gösteriyor. Buna geldikleri ülkelerine geri gönderilme korkusu da dahil. Araştırma sonuçlarına istinaden, kültürel açıdan uygun hizmetlerin arttırılması yönünde çağrılar yapıldı.

Dr. Gulec Radio
içi seni dışı beni yakan yaşam enerjisi ⚡️ ⚠️ dikkat yüksek voltaj ⚡️⚠️

Dr. Gulec Radio

Play Episode Listen Later Jan 17, 2025 23:05


Sürekli enerjik olmak nasıl mümkün? Yüksek voltajda nasıl bir hayat yaşanır? Buna tek tarafta bakmak olmaz. Tecrübelerle konuşmalıyız girl! See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Kerem Önder
Abdülkadir Geylani Sohbetleri 19 / Kerem Önder

Kerem Önder

Play Episode Listen Later Dec 20, 2024 34:22


“O'na dönünüz. O'nun önünde boynunuzu eğiniz ve ağlayınız. Yaşlar hem gözünüzden hem de kalbinizden aksın. Ağlamak ibadettir; Hakk'a karşı tevazu göstermenin şiddet hâlidir. Tevbe ve iyi niyet üzere ölen kurtulur. Ey cemaat! Nefisleriniz ilâhlık iddiasında; bundan haberiniz yok. O, bu kötü hâlini her zaman göstermektedir. Hakikat karşısında zor kullanmakta, Hakk'a kafa tutmakta ve ayrıca O'nun istediğini de istememekte... Dergâhtan kovulan şeytanı nefis sevmekte; halbuki Mevlâ onu sevmez. Nefis kadere uymuyor ve sabır, yolunu tutmuyor, daima niza çıkarıyor. O'nun yanında Hakk'a teslime dair alâmet yoktur. İslâm'ın sadece ismi ile yetiniyor; bu ona hiçbir zaman için fayda sağlayamaz ve menfaat getiremez. Ey evlâd! Korku üzere ol. Emin olma. Bu hâlin Rabbine kavuşuncaya kadar devam etsin. Kalbin istikrar buluncaya kadar böyle ol. Niyetini O'na yönelt. Emniyet hâli önüne serilinceye kadar çekin; bu olursa emin olabilirsin. Hak katında emniyet bulursan bol hayır görürsün. Oradan gelen emniyet hâli devamlıdır. O verdiği şeyi geri almaz. Aziz olan Hak kulunu sevince kendine yaklaştırır. Kul Mevlâsından korktuğu müddetçe kötülükleri gider; kalbi ve sırrı sakin olur. Bu hâli kimse sezemez. Hakk'la arasında olur. Siz tecrübesiz insanlarsınız. Allah yolcuları sizin önderinizdir. Onlar kurtarır. Eşinizi razı etmekte ve Mevlâ'nızı darıltmaktasınız. Halkın çoğu, eşinin ve çocuklarının rızasını Mevlâ'dan öne almaktadır. Ben, senin bütün hareket ve duruşunu, bütün gayretini nefsin için görmekteyim; yalnız eşin ve çocuğun için çalıştığını sezmekteyim. Sende Hakk'tan yana hiçbir haber yok. Yazık sana; tam olgun erlerden sayılmıyorsun. Kâmil olan kişi, yalnız Hak için iş yapar. Kalp gözlerin görmez olmuş. İç alemindeki temizlik bozulmuş. Rabbinden perdelenmişsin, ama bunlardan haberin yok. Bu sebeple bazı büyükler şöyle der (Onlara selâm olsun): - Hak'tan perdeli olduğunu bilmeyen zavallılara yazıklar olsun. Yediğin ekmek içerisinde cam kırıkları vardır; sen onu yemektesin ve durumu bilmemektesin. Çünkü ona karşı iştahın ve arzun çok fazla. Hırsın da sınırsız... Az sonra miden parçalanacak ve öleceksin. Bütün belâ Mevlândan uzak olduğu için geliyor; eğer halkı sevmediğini ve Hakk'ı sevdiğini söylemekte gerçekçi olsaydın böyle olmazdın. Peygamberler, her zaman nefislerine karşıdırlar; tabiî arzu ve şehvetlerini yenerler, hakikat yönünden meleklere katılıncaya kadar çalışırlar. Nefislerini yenmek için çok çabalar ve bu yolda çok gayret sarf ederler. Peygamberler ve sevgili kullar sabırlıdırlar. Size gereken sabır işinde onlara uymaktır. Ey evlâd! Tam hamle yapacak durumu elde edinceye kadar, düşmanın duruşuna dayan. Yakında onu tutar yere vurursun. Yalnız zamanını bekle; zamanı gelince onun bütün varlığını teslim alırsın. Ey evlâd! Çalış; hiç kimseye eziyet için gayret etme. Herkese iyi niyet besle. Ancak cemiyetin düzeni için bir şey yapılacaksa onu da yapmaktan geri durma; bu ibâdet sayılır. Aklı başında ve seçme doğrular, sûrlarına üflediler. Onlar, nefislerinin kıyametini kopardılar. Kendi gayretleri ile dünyayı bir yana attılar. Sırata inandıkları için geçtiler. Kalple yürüdüler ve cennetin kapısına vardılar. İçeri girmeden kapı ağzında durdular ve şöyle dediler: - Biz, buranın nimetini yalnız yemeyeceğiz ve içmeyeceğiz. İyi insanlar, yalnız canlarını düşünmezler ve yalnız yemezler. Bu düşünce ile dünyaya döndüler. Maksatları insanları Hakk'ın tâatına çağırmaktı. Ve orada gördükleri iyi şeyleri haber vermekti; ayrıca güç işleri kolaylaştırmaktı. İyi görüşe sahip olan baş gözü ile halka bakar; sonra kalbini açar ve Allah'ın fiil tecellisini onlarda görür. O tecellinin hareketini ve sükûnunu anlar. Buna izzet nazarı derler; Allahın sevgili kulları bu görüşe sahiptir. İman sahibi o kimsedir ki, bir kişiye baktığı zaman baş gözünü kullanır. İç âlemine de kalbi ile bakar ve Mevlâ'yı sır gözü ile görür. Bu yolda çalışan bulur. Kader geldiği zaman uyar. Deniz ve kara onun gözünde aynıdır.

Voodoo Podcast
Episode 25 Featuring Tiela Halpin-Moss (A.K.A. Buna Vaduva), Mark Krzeminski, & Jesse Schultz

Voodoo Podcast

Play Episode Listen Later Nov 26, 2024 217:34


Mike & Matt recap their haunt seasons guest acting as Rivetz & the home haunt season at Greenbriar (00:37:27). Mike checks in with some veteran Voodoo crew members in Mark (00:00:00) & Jesse (03:00:31). Jim Warfield Award Winner Tiela Halpin-Moss joins the show (01:53:05) to talk about the award-winning year at HellsGate as well as her tenure with Zombie Army Productions! Welcome to the beginning of season 3 of the Voodoo Podcast! Thank you to all of our amazing, dedicated listeners who are as passionate about haunting as we are! A lot more is on the way for this podcast in the near future, so be sure to share us with your friends & family!

Evrim Ağacı ile Bilime Dair Her Şey!
Evren'deki 4 Temel Kuvvet: Güçlü, Zayıf, Kütleçekim ve Elektromanyetik Kuvvetler

Evrim Ağacı ile Bilime Dair Her Şey!

Play Episode Listen Later Nov 17, 2024 8:00


⁠⁠Heltia ⁠⁠ile online terapiye başlayın. 500'den fazla uzmanın yer aldığı ⁠⁠Heltia⁠⁠, sizi ihtiyaçlarınıza en uygun klinik psikolog ile buluşturur. * TERAPİ20⁠⁠ kodu ile indirimden faydalanın. İyi ki Heltia!⁠ ⁠https://www.podcastbpt.com/heltia?utm_campaign=spot_reklam&utm_campaign_id=Kasim&utm_medium=cpm&utm_source=Podcast * "⁠⁠⁠⁠⁠⁠⁠⁠⁠Heltia⁠⁠" hakkında reklamı içerir. Evrende 4 temel kuvvet vardır. Modern fizikteki kuvvet algısı fizikçiler için temel parçacıkların etkileşimi sayesinde olur. Buna örnek olarak protonun ve nötronun pion (bir çeşit mezon) alışverişi sayesinde birbirine bağlanması verilebilir. Bu sebeple, etkileşim kelimesi kuvvet yerine daha doğru bulunmaktadır.… Seslendiren: Yunus Sahin

COSMO Köln Radyosu
Almanya'daki gençler hiç olmadığı kadar siyasi

COSMO Köln Radyosu

Play Episode Listen Later Oct 25, 2024 21:54


1953'ten bu yana yapılan Shell anketi, Almanya'daki genç kuşağın nabzını ölçen saygın kamuoyu araştırmalarının başında geliyor. Beş yılda bir yapılan araştırmanın bu yılki sonuçları ise dikkat çekici. Buna göre Almanya'daki gençler hiç olmadığı kadar siyasi. Peki artan siyasi ilginin arkasında ne yatıyor? COSMO Türkçe, Shell araştırmasının sonuçlarını uzun yıllardır gençler üzerine çalışan Prof. Dr. Hacı Halil Uslucan ile konuştu. Mikrofonda Aydın Işık ve Elmas Topcu var. Von Aydin Isik.

Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin

Merdivenlerin altından yürür müsünüz? Duvarınızda at nalı asılı mı? Bu bölümümüzde Emin, Emine ve Onur bu gibi batıl inançları ele aldı. Ne gibi batıl inançları olduğunu paylaşırken batıl inançlar hakkındaki genel düşüncelerini değerlendirdiler. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Transcript Intro Emin: [0:22] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin. Bugün Onur ve Emine ablamla beraberiz. Emine abla seninle başlayalım. Nasılsın? Emine: [0:33] Teşekkür ederim Emin. İyiyim. Sen nasılsın? Emin: [0:36] Ben de iyiyim. Teşekkür ederim. Onur sen? Onur: [0:38] Ben de iyiyim Emin. Sağ ol. Batıl inancımız var mı? Emin: [0:40] Direkt konuya giriyorum bugün. Batıl inanç denen bir kavram var. Buna inanıyor musunuz? Emine: [0:45] Ben çok inanmıyorum ama tabii ki çok yaygın olanlar var. İster istemez hayatında yeri vardır diye düşünüyorum herkesin. Öyle tek tük bazı batıl inançlarım var ama özünde inandığım bir şey değil benim. Onur: [1:02] Ben de nispeten çok inandığımı söyleyemeyeceğim. Yani tek tük bazı şeyler bana mantıksız gelmiyor. Hani en azından insani enerjiye, beyin enerjisine falan filan bir tık... Yani olabilir diyorum. Bir de nazara birazcık inanırım. Ama onun dışında batıl inançlara çok fazla bir şeyim yok ya, kulak asmam yok yani. Emin: [1:26] Bilmiyorum söylediğin tabirden sanki bir tık inanıyormuşsun gibi geldi ama... Onur: [1:31] Ya işte bir tık. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership

Kısa Dalga Podcast
Tahammül edilemeyen fakirden yeryüzünde cennet: Silinen vergi borçları I Olası-Kast

Kısa Dalga Podcast

Play Episode Listen Later Aug 6, 2024 12:37


“Köpeğin bile fakirine tahammülünüz yok” dedi, İzmir Milletvekili Ümit Özlale, TBMM Genel Kurulu'nda… Fakir hayvanların canına kastedilen yasadan önce, ne tesadüf ki vergi kanunu kabul edilmişti.  Fakir köpeğe olan tahammülden önce fakir insana olan tahammül, bir kez daha görülmüştü. Çünkü yeni vergi kanunu ile devlet, yüzde 25 olan kurumlar vergisini yüzde 10'a kadar düşürmeye karar vermişti. Bu, küçük büyük tüm şirketler için yani patronlar için büyük bir kıyaktı.  Fakirin tahammül sınırı her geçen gün zorlanırken, Evrensel Gazetesi'nin bir dizi haberi; pek çok şirketin vergi affına veya vergi indirimine bile gerek kalmadan sıfır vergi ile iş yaptığını ortaya koydu. Yani onlar için böylesi kanunlara bile ihtiyaç yoktu.  Buna göre vergi kanununa ilk imzayı atan AKP milletvekili ve ailesine ait şirketler bile son yıllarda hiç vergi ödememişti.  Kamu ihalelerinin sabit adresi 8 inşaat firması yıllardır tek bir kör kuruş vergi vermemişti. Bazı şirketlerin verdiği verginin, devletten elde ettiği gelire oranı yüzde 1 bile değildi.  Yine bazı sanayi odalarının başkanlarının şirketleri de yıllardır vergi vermemişti.  Maliye Bakanlığı, Evrensel Gazetesi'nin haberlerini doğruladı. İncelemelerin sürdüğü “büyük mükellef” denilen 735 dev şirket vergi ödememişti. Açıklamaya göre bu şirketler zarar ediyordu.  Bu bir dizi haberin ilkinin başlığı “Vergi Cenneti Türkiye”ydi. Zarar eden ama yeryüzünde cenneti yaşayanları ülkesiydi Türkiye… Diğerleri de o cenneti finanse ediyordu.  Peki bu düzen nasıl kuruldu?

New Books Network
Ewa K. Bacon, "Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz" (Purdue UP, 2017)

New Books Network

Play Episode Listen Later Jul 29, 2024 84:04


Today I talked to Ewa Bacon about her book Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz (Purdue UP, 2017). In a 1941 Nazi roundup of educated Poles, Stefan Budziaszek--newly graduated from medical school in Krakow--was incarcerated in the Krakow Montelupich Prison and transferred to the Auschwitz concentration camp in February 1942. German big businesses brutally exploited the cheap labor of prisoners in the camp, and workers were dying. In 1943, Stefan, now a functionary prisoner, was put in charge of the on-site prisoner hospital, which at the time was more like an infirmary staffed by well-connected but untrained prisoners. Stefan transformed this facility from just two barracks into a working hospital and outpatient facility that employed more than 40 prisoner doctors and served a population of 10,000 slave laborers. Stefan and his staff developed the hospital by commandeering medication, surgical equipment, and even building materials, often from the so-called Canada warehouse filled with the effects of Holocaust victims. But where does seeking the cooperation of the Nazi concentration camp staff become collusion with Nazi genocide? How did physicians deal with debilitated patients who faced "selection" for transfer to the gas chambers? Auschwitz was a cauldron of competing agendas. Unexpectedly, ideological rivalry among prisoners themselves manifested itself as well. Prominent Holocaust witnesses Elie Wiesel and Primo Levi both sought treatment at this prisoner hospital. They, other patients, and hospital staff bear witness to the agency of prisoner doctors in an environment better known for death than survival. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices Support our show by becoming a premium member! https://newbooksnetwork.supportingcast.fm/new-books-network

New Books in History
Ewa K. Bacon, "Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz" (Purdue UP, 2017)

New Books in History

Play Episode Listen Later Jul 29, 2024 84:04


Today I talked to Ewa Bacon about her book Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz (Purdue UP, 2017). In a 1941 Nazi roundup of educated Poles, Stefan Budziaszek--newly graduated from medical school in Krakow--was incarcerated in the Krakow Montelupich Prison and transferred to the Auschwitz concentration camp in February 1942. German big businesses brutally exploited the cheap labor of prisoners in the camp, and workers were dying. In 1943, Stefan, now a functionary prisoner, was put in charge of the on-site prisoner hospital, which at the time was more like an infirmary staffed by well-connected but untrained prisoners. Stefan transformed this facility from just two barracks into a working hospital and outpatient facility that employed more than 40 prisoner doctors and served a population of 10,000 slave laborers. Stefan and his staff developed the hospital by commandeering medication, surgical equipment, and even building materials, often from the so-called Canada warehouse filled with the effects of Holocaust victims. But where does seeking the cooperation of the Nazi concentration camp staff become collusion with Nazi genocide? How did physicians deal with debilitated patients who faced "selection" for transfer to the gas chambers? Auschwitz was a cauldron of competing agendas. Unexpectedly, ideological rivalry among prisoners themselves manifested itself as well. Prominent Holocaust witnesses Elie Wiesel and Primo Levi both sought treatment at this prisoner hospital. They, other patients, and hospital staff bear witness to the agency of prisoner doctors in an environment better known for death than survival. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices Support our show by becoming a premium member! https://newbooksnetwork.supportingcast.fm/history

New Books in German Studies
Ewa K. Bacon, "Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz" (Purdue UP, 2017)

New Books in German Studies

Play Episode Listen Later Jul 29, 2024 84:04


Today I talked to Ewa Bacon about her book Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz (Purdue UP, 2017). In a 1941 Nazi roundup of educated Poles, Stefan Budziaszek--newly graduated from medical school in Krakow--was incarcerated in the Krakow Montelupich Prison and transferred to the Auschwitz concentration camp in February 1942. German big businesses brutally exploited the cheap labor of prisoners in the camp, and workers were dying. In 1943, Stefan, now a functionary prisoner, was put in charge of the on-site prisoner hospital, which at the time was more like an infirmary staffed by well-connected but untrained prisoners. Stefan transformed this facility from just two barracks into a working hospital and outpatient facility that employed more than 40 prisoner doctors and served a population of 10,000 slave laborers. Stefan and his staff developed the hospital by commandeering medication, surgical equipment, and even building materials, often from the so-called Canada warehouse filled with the effects of Holocaust victims. But where does seeking the cooperation of the Nazi concentration camp staff become collusion with Nazi genocide? How did physicians deal with debilitated patients who faced "selection" for transfer to the gas chambers? Auschwitz was a cauldron of competing agendas. Unexpectedly, ideological rivalry among prisoners themselves manifested itself as well. Prominent Holocaust witnesses Elie Wiesel and Primo Levi both sought treatment at this prisoner hospital. They, other patients, and hospital staff bear witness to the agency of prisoner doctors in an environment better known for death than survival. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices Support our show by becoming a premium member! https://newbooksnetwork.supportingcast.fm/german-studies

New Books in Jewish Studies
Ewa K. Bacon, "Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz" (Purdue UP, 2017)

New Books in Jewish Studies

Play Episode Listen Later Jul 29, 2024 84:04


Today I talked to Ewa Bacon about her book Saving Lives in Auschwitz: The Prisoners' Hospital in Buna-Monowitz (Purdue UP, 2017). In a 1941 Nazi roundup of educated Poles, Stefan Budziaszek--newly graduated from medical school in Krakow--was incarcerated in the Krakow Montelupich Prison and transferred to the Auschwitz concentration camp in February 1942. German big businesses brutally exploited the cheap labor of prisoners in the camp, and workers were dying. In 1943, Stefan, now a functionary prisoner, was put in charge of the on-site prisoner hospital, which at the time was more like an infirmary staffed by well-connected but untrained prisoners. Stefan transformed this facility from just two barracks into a working hospital and outpatient facility that employed more than 40 prisoner doctors and served a population of 10,000 slave laborers. Stefan and his staff developed the hospital by commandeering medication, surgical equipment, and even building materials, often from the so-called Canada warehouse filled with the effects of Holocaust victims. But where does seeking the cooperation of the Nazi concentration camp staff become collusion with Nazi genocide? How did physicians deal with debilitated patients who faced "selection" for transfer to the gas chambers? Auschwitz was a cauldron of competing agendas. Unexpectedly, ideological rivalry among prisoners themselves manifested itself as well. Prominent Holocaust witnesses Elie Wiesel and Primo Levi both sought treatment at this prisoner hospital. They, other patients, and hospital staff bear witness to the agency of prisoner doctors in an environment better known for death than survival. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices Support our show by becoming a premium member! https://newbooksnetwork.supportingcast.fm/jewish-studies