POPULARITY
Ukrayna Savaşı'nı bitirmek ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim öncesi vaatlerindendi. Trump, anlamsız olarak nitelediği bu çatışmayı 24 sa¬at içinde durduracağını söylemişti. Bu mümkün olmadı; hatta görevdeki ilk 100 gününde dahi barışı temin edemedi. Washinton çabalıyor; ancak ateşkes şartları bir türlü oluşmuyor. ABD Dışişleri bakanı da “savaş yakında bitecek gibi görünmüyor” diyerek karamsar bir tablo çizdi. Washington yakın bir zamanda arabulucluktan çekilebilir. Bununla birlikte ABD, uzun bir süredir Kiev'le müzakerelerini yürüttüğü değerli madenler anlaşmasını imzaladı. O anlaşma ne öngörüyor, ABD neden bu kadar ısrar etti, Ukrayna'da barış ne kadar uzak? Kayıttayız'da bu sorulara yanıt arandı.
Hakikatte ABD, sistem dışı bir aktör olmaya mı karar verdi yoksa sistem karşıtlığına mı soyundu? Batı merkezli sistem ABD öncülüğünde kurulmuştu, dolayısıyla Amerikalıların bu sistemin temel kurumlarına muhalefet ettiğini düşünmek abesle iştigaldir. ABD, mevcut sistemi kendisi açısından ayak bağı olarak görmektedir. Amerikalılar özellikle küresel sistemin kurumlarını belirli bir fikirden, örneğin Batı medeniyeti eksenli ideolojik yaklaşımlardan hareketle eleştiriye tabi tutmuyor. ABD üniversitelerinde, basınında veya diğer entelektüel mahfillerinde belirli bir temelden hareketle muhalif bir söylem geliştirilerek küresel sistemin eleştirildiğini söylememiz mümkün değil. Böyle bir eleştiri olmadığı gibi her gün aksi yöndeki gelişmeler neredeyse bütün dünyayı şaşırtacak düzeylere ulaşıyor. Bu durum Avrupa ülkeleri için de geçerlidir. Ukrayna Savaşı başladıktan sonra Dostoyevski ve Tolstoy'un kitaplarına yasak koyan Avrupalıların, Batı merkezli sisteme muhalif bir söylemle karşı çıktıklarını söyleyemeyiz. Onlar da sistemin dışına çıkmayı tercih ediyor. Avrupalıların sistem dışına çıkışı özellikle Filistin ve Gazze meselesi yeniden gündeme geldiğinde çok daha şaşırtıcı bir hâl aldı.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasının üzerinden tam üç yıl geçti. Ateşkes için son dönemde bir hareketlilik ve diplomasi trafiği gözleniyor. Önce ABD Başkanı Trump, Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefonlaştı. Ardından Rus ve Amerikan dışişleri bakanları S. Arabistan'ın başkenti Riyad'ta bir araya geldi. Görüşmelerde Ukrayna ve Avrupa ülkeleri dışarda bırakıldı. Hatta Trump Zelenski'ye "diktatör" dedi, ancak New York'ta bu Cuma buluşacak. Trump ve Putin yakınlaşması ne anlama geliyor? Moskova'da yaşayan gazeteci Kerim Has ile konuştuk. Mikrofonda Aydın Işık ve Erkan Aslan var. Von Aydin Isik.
Münih Güvenlik Konferansı bize ne gösterdi? Batı'dan artık bahsetmek mümkün mü? Türkiye yeni dünya düzeninde nerede konumlanacak? Ukrayna'da düğüm çözülecek mi? Sınır Ötesi'nin bu haftaki bölümünde dünya turu attık. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Amerikan başkanı Donald Trump küresel gelişmelere hızlı giriş yaptı.. Gazze'nin ardından gündemine 3 yıldır devam eden Ukrayna Savaşı'nı aldı. Seçim öncesinde vaadettiği gibi savaşı sonlandırmak için girişimlere başladı. Önce Rusya lideri Putin; ardından Ukrayna devlet başkanı Zelenski ile görüştü ve “ölümleri durdurmada anlaştık” dedi. Bir nevi savaşı sonlandıracağının sinyalini verdi. Avrupa Birliği bu süreçte “bypass” edilmesine tepkili. “Ukrayna'ya zorunlu bir barış dayatılmamalı” deniyor. Kayıttayız'da bu hafta 3 yılın sonunda savaşın bitip bitmeyeceği masaya yatırıldı.
Ukrayna Savaşı'nda yeni safhaya geçildi. Washington'dan kullanım izni alan Ukrayna, Amerikan yapımı uzun menzilli füzeleri ilk kez Rus topraklarına ateşledi. Ardından ise İngiltere'den temin edilen füzeler kullanıldı. Rusya, Ukrayna'ya silah temin eden ülkeleri hedef alarak medyan okudu; Ukrayna'yı balistik füzeyle vurdu. Ayrıca nükleer silah kullanım şartları değiştirildi. Yeni “doktrine” göre Moskova'ya karşı füze saldırıları, nükleer silaha başvurmak için bir “koşul” kabul edilecek. Dünya diken üstünde; nükleer silah kullanımından; 3. Dünya Savaşı'nın başlamasından endişe ediliyor. Kayıttayız'da bu hafta Ukrayna Savaşı'nın küresel ölçekte bir savaşa evrilme riski konuşuldu..
Biden yönetiminin Ukrayna'ya verdiği uzun menzilli füze sistemlerini Rusya'nın içini vurmak için kullanmasına izin vermesi savaşta yeni bir tırmanmanın başlangıcı oldu. Ukrayna liderinin uzun süredir Washington'ı bu konuda ikna çabaları başarıya ulaşmamıştı ancak Rusya'nın Kuzey Kore askerlerini sahaya indirmesinin Biden'ın fikrini değiştirmesine neden olduğu anlaşılıyor. Ukrayna'ya tam askeri destek sözünü yerine getirmek isteyen Biden, Ukrayna'nın Trump döneminde gerçekleşmesi beklenen müzakere sürecine güçlü girmesini sağlamaya çalışıyor. Rusya'nın buna karşılık savunma ve nükleer doktrinini güncelleyerek cevap vermesi de pazarlık öncesi el güçlendirme hamlesi olarak değerlendirilebilir ancak askeri tırmanışın devam etmesi iki tarafından savaşma azminin devam ettiğini gösteriyor.
İngiltere ve ABD iki ana hedefi savaş alanı olarak işaretleyince ne Gazze'deki soykırımla ne de Ukrayna Savaşı'nın yayılma riskiyle ilgilendiklerini göstermiş oldular. Üstelik bu iki ülke yani Anglosaksonlar siyasî manifesto anlamına gelen yayınlarda Kıta Avrupa'sını dışarıda bıraktıklarını ve Çin ile de rekabet hâlinde olduklarını deklare etmişlerdi. Kuşkusuz bu yöndeki manifestolar fiilî durumla birebir örtüşüyor.
Ukrayna Savaşı'nın başladığı günlerde İngiltere ve ABD'nin Doğu Avrupa'da büyük bir savaşa sebep olduktan sonra bu savaşın devamı için ellerinden geleni yapacakları üzerinde durulmuştu. Bu iki devletin Ukrayna'yı zorla savaşa sürükledikten sonra Doğu Avrupa'da telafisi mümkün olmayan büyük bir yıkıma sebep olacakları çok açıktı. Türkiye savaşın sona erdirilmesi yönünde dünya çapında ses getiren adımlar attı fakat özellikle İngiltere, barış masasında kaydedilen ilerlemeleri hükümsüz kılmak için Ukrayna üzerinde büyük bir baskı kurmuştu. Çünkü Doğu Avrupa'nın savaş meydanına çevrilmesi aynı anda hem Rusya'yı hem de Kıta Avrupa'sını doğrudan etkiliyordu. Türkiye de savaşın olumsuz sonuçlarından doğrudan etkilendi.
Çerçeve'nin yeni bölümünde Mert Söyler ve İlkan Dalkuç; Eskişehir'deki şiddet eylemini, AK Parti'deki transferleri ve Ukrayna Savaşı'ndaki son gelişmeleri konuşuyorlar.Become a supporter of this podcast: https://www.spreaker.com/podcast/daktilo1984--5970640/support.
“Teopolitik” dedim evet. Çünkü Paris Olimpiyatları'nın dünyaya en net mesajı kabaca “inanca/dine dayalı politika üretmek” anlamına gelen teopolitik düzlem üzerinden verildi. Burayı kurcalayacağım bugün ama gelip geçen olimpiyatlarla ilgili olarak Türkiye açısından iki çift kelam edeyim önce. Türkiye'nin sporcu katılımının en yüksek olduğu bu olimpiyatlar “kafile kıyafetleri rezaleti” ile başlayıp bir tane bile altın madalya alamadığımız bir sportif rezaletle sona erdi. Gençlik Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, bu sportif rezalete de büyük ihtimalle kıyafet rezaletine baktığı gibi sadece “baktı.” Zaten, olimpiyatlardan sonra yaptığı ilk açıklamada “biz bütün imkânları verdik, federasyonlar şey edemedi, hesap verecekler” şeklinde konuşunca “tamam” dedik. Ne olacaktı yani? Bakanın istifasını falan isteyecek halimiz yok ya. “Şey edememiş” işte federasyonlar. Kimseyi üzmeyelim durduk yerde. Hem zaten Yusuf Dikeç abimiz sağ olsun, bütün Türkiye'nin yükünü sırtlandı tek başına. Bakan bey de o “konuynan alakalı” tweetler attı. Daha ne istiyoruz di mi? Ben döneyim meseleme. Uluslararası Olimpiyat Komitesi IOC'nin Rusya ve Belarus'u Ukrayna Savaşı yüzünden olimpiyatlardan men etmesi ile Gazze'de yaptıkları yüzünden İsrail'i men etmemesi bu teopolitik düzlemin ilk ve en net adımıydı. Olimpiyatlar, merkez batı düşüncesinin çiftliğiydi zaten de, bu sefer gemi iyice azıya alıp “benim inancımı paylaşmayan hiç kimsenin olimpiyatlarda yeri yok” dediler açıkça. Ardından açılış töreni geldi. Küresel kültür endüstrisinin ve bu endüstriyi sevk ve idare eden küresel şirketlerin oluşturmak istediği dünyaya dair bir mesaj verildi açılış töreninde. “Tanrıyı zaten kovmuştuk şehirden, şimdi onu dilediğimiz gibi transforme ediyoruz, siz de eşşek gibi bu düzleme itaat edeceksiniz” cümlesinin gecesiydi o gece. Bunu görsel olarak gözümüze soktukları yetmemiş gibi bir de Macron'a “Fransa budur” dedirterek “Fransa tarlasını da sürdük, herkes akıllı olsun”a getirdiler işi. Küresel şirketlerin “dünya bizim ve bu dünya biz nasıl istersek öyle yönetilecek” dediği en net uluslararası organizasyon oldu Paris Olimpiyatları. Davos'ta bile bu kadarına cesaret edememişlerdi hiçbir zaman. İşin magazin kısmını da bir kalem geçelim. Transların kadın kategorisinde değerlendirilip yarıştırılması da kelimenin tam anlamıyla olimpiyatlarda üretilen “teopolitik düzlem”e dahildi tabii ki. Fakat diğer meselelerin yanında devede kulak mesabesinde kalır.
Yüzeysellik basınca dayanamamak demek… ABD başkanlık seçimini Trump'ın kazanması halinde ülkenin dış politika tercihlerinde değişiklikler olacağını, diğer ülkelerin buna göre politikalar üreteceğini söylemek, günümüz dış politiğini tespit açısından artık faydasızdır. Tespitler başlangıçtır, ettik, geçtik, çok oluyor… ABD Başkanı kim olursa olsun, ‘yeni küresel bağlam' mevcut/müesses dünyadan taleplerini artırarak sürdürecek. Şimdi buradayız… ‘Beyaz Saray'ın keyfiliğine bağlı olmayan işte şöyle bir dünya çıkacak, o dünyada ülkemiz ve diğer ülkelerin ilişkileri de form değiştirerek şu yolları açacak, olmadı yapacak' demek ise, biraz konfor bozar ama hem gerçekçilik hem de ciddi davettir… İlkindeki tespit özünde körleştiricidir. ‘Gidiciye' bağlılığınızı hatırlatır. ‘Toprak çeker' derler ya. Türkiye'nin ve en geniş coğrafyasıyla bölgemizin geleceği, ikincideki davete kapasitenizin ne kadarıyla katılacağınızla ilgilidir… *** Uzun süredir Amerikan dış politikası ‘reaksiyoner' bir ritm üzerine ilerliyor. Ukrayna Savaşı başlayana kadar doğru-yanlış bir yönü vardı hatta planı varmış gözüküyordu ve son tahlilde, “Avrupa'yı ve NATO'yu bir arada tuttum”a bağlanabilirdi. Seçim kampanyasında da bu söylem hükümet tarafından sık pazarlandı… Ancak Azerbaycan-Ermenistan savaşı ve sonuçları, Afganistan hezimeti, İsrail-Gazze şoku ve benzer bir seri ‘orta boy' gelişme karşısında Washington felç inmiş gibi davranmaya devam ediyor…
Çerçeve'nin yeni bölümünde Aybike Boyacıoğlu ve İlkan Dalkuç kuruluşunun 75. yılında Washington'daki NATO Zirvesini, Ukrayna Savaşını ve Türkiye-NATO ilişkilerini tartışıyor. Become a supporter of this podcast: https://www.spreaker.com/podcast/daktilo1984--5970640/support.
Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Hasan Köni ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 28 Mayıs 2024 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 04:38 - ABD'nin Orta Doğu stratejisini kim yönetiyor? 16:40 - Türkiye'nin seçime karşı tavrı ne olacak? 24:14 - Irak'taki seçimle ne amaçlanıyor? 41:30 - ABD'nin Orta Doğu planları tekerrür mü ediyor? 57:50 - ABD'nin seçimlere hazırlığı ne oldu? 01:01:00 - İran'ın yeni çizgisi Batı eğilimli mi? 01:15:20 - İran'ın Reisi'den sonra çizgisi değişti mi? 01:27:30 - MGK'nin Ukrayna maddesi ne ifade ediyor? 01:36:02 - Ukrayna Savaşı'nın Avrupa yansımaları ne? 01:46:58 - İkinci Ukrayna mı hazırlanıyor? Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.
Terör örgütü PKK ile yatakçısı ABD'nin Suriye'de kurguladığı 11 Haziran ‘seçimlerini', Tel Aviv, Gazze soykırımından ‘sıyrılırsa', İran ve Türkiye'yi “yaşam alanından” uzak tutma planı/ihtarı olarak değerlendirebilirsiniz… Ermenistan'da Paşinyan'a yönelik muhalefete Kilise'nin de katılmasını, yeni Doğu-Batı sınırının daha genişlemesini önlemek adına Hazar operasyonu sayabilirsiniz… Keza Gürcistan'da, Gürcüceyi bile doğru dürüst konuşamayan Cumhurbaşkanı'nın, “Etki Ajanları Yasası”nı referanduma götürerek ülkeyi kadife ayaklanma havuzuna itekleme aklını, Karadeniz denklemleri, Ukrayna Savaşı'nda Rusya'yı meşgul etme ve dahi aynı Hazar haritasının diğer taktik paftası kabul edebilirsiniz… İran'da, Cumhurbaşkanı Reisi ve Dışişleri Bakanı Abdullahiyan'ın hayatını yitirmesi ile ortaya çıkan boşluğun yerine, bölge politikalarında Tahran'a yeni bir iktidarla seçenek geliştirme potansiyeli sunulduğunu akla getirebilirsiniz… *** 24 yıl aradan sonra gerçekleşen Berlin-Paris buluşmasını, Rusya'nın üzerine yürümek vitrini ardında, Biden sonrası olası Trump dönemi kâbusu kabul edebilirsiniz… Keza, 6-9 Haziran'da yapılacak, 450 milyon insanın oy kullanacağı Avrupa Parlamentosu seçimlerinde kıta ülkelerinin başı kesik tavuklar gibi birbirlerine nasıl çarpıp sersemlediklerini de, “aşırı sağ” korkular yüzünden elde gram kalmış demokrasilerini nasıl ezip geçtiklerini de alametler dökümüne ekleyebilirsiniz. Çünkü AP'de ‘menfaat', bir tür ‘Ponzi' tezgâhıdır… *** Yunanistan'ın bir yandan Ankara'ya buseler gönderip, öte yandan Ege krizini canlı tutup, ‘Türkiye'yi ilgilendirmez' demesini, Irak ve Suriye'de TSK'nın dikkatini dağıtma olarak akılda tutabilirsiniz. Cumhurbaşkanı'nın EFES-24'ten Suriye'ye çektiği çizgi odur… Türkiye'nin, aynı konuşma metni içinde, İsrail'le birlikte ABD'yi eli kanlı ilan edip, hem de AB, İslam İşbirliği Teşkilatı, NATO'yu toptan aynı kan banyosunun vurdumduymazları ilan etmesini, “alayınıza rest” saymak isteyebilirsiniz…
Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te. Akıl Odası'nın tüm bölümlerine buradan ulaşabilirsin: https://www.youtube.com/playlist?list... Akıl Odası'nı canlı takip etmek için: / akilodasi Akıl Odası'nın WhatsApp topluluğuna katıl: https://whatsapp.com/channel/0029VaOI... Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Çağrı Erhan ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 14 Mart 2024 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 00:00 - Giriş 05:03 - Dünyadaki seçimler Orta Doğu siyasetini ne önde etkiler? 23:41 - ABD'nin yeni stratejisinde Türkiye'nin konumu ne? 38:22- Türkiye'nin Irak operasyonu nasıl sonuçlar doğurur? 51:26 - Türkiye-Irak yakınlaşması İran'a nasıl yansıyor? 57:29 - Irak yeni dönemde nasıl bir strateji benimseyecek? 01:06:00 - Türkiye Orta Doğu'da kimlerle karşı karşıya? 01:16:55 - ABD PKK yapılanmasında geri adım atar mı? 01:30:37 - Trump gelirse Irak'tan çekilir mi? 01:34:36 - Nükleer tehlike tırmanıyor mu? 01:42:20 - Ukrayna Savaşı nükleer tehdidini tetikledi mi? #türkiye #trump #terör - Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.
Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Hasan Köni ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 5 Mart 2024 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 00:00 - Giriş 06:57 - Irak ve Türkiye'nin karşılıklı talepleri neler? 14:56 - Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Irak açıklamalarından ne anlaşılmalı? 27:25 - ABD ve Avrupa Irak'taki örgütlere desteğe devam ediyor mu? 36:06 - Mahmud Abbas neden Türkiye'yi ziyaret etti? 42:40 - Türkiye'nin Irak söylemleri bölgede nasıl karşılanır? 50:53 - Mahmud Abbas Filistin'de ne yapmak istiyor? 54:51 - Türkiye Orta Doğu denkleminde hangi adımlarla ilerleyecek? 01:07:52 - Almanya ses kaydı krizinin Almanya siyasetine yansıması neler? 01:14:30 - Ses kaydı krizi Ukrayna Savaşı ile bağlantılı mı? 01:20:09 - ABD'nin etkisi altında olan Avrupa, Rusya karşısında ne yapacak? #almanya #abd #ukrayna - Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.
Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te. Akıl Odası'nın tüm bölümlerine buradan ulaşabilirsin: https://www.youtube.com/playlist?list... Akıl Odası'nı canlı takip etmek için: / akilodasi Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Hasan Köni ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 7 Mart 2024 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 00:00 - Giriş 06:04 - Washington-ABD ilişkisinde şartlar değişiyor mu? 23:40 - Türkiye-ABD siyasetindeki dış etkenler neler? 44:40 - ABD stratejisini hangi etkenler üzerinde şekillendiriyor? 53:00 - ABD'nin Gazze'de üs kurma amacı ne? 01:01:52 - Bölge ülkeleri Türkiye-ABD ilişkilerine nasıl bakıyor? 01:11:20 - Victoria Nuland neden istifa etti? 01:21:46 - Rusya, Ukrayna Savaşı'ndan ne bekliyor? 01:27:25 - Gagavuz Türklerinin durumu ne? 01:40:20 - Rusya'nın Gazze meselesindeki tavrı ne yönde? 01:44:45 - Zelenski'nin Türkiye ziyareti barış sürecini mi işaret ediyor? #türkiye #abd #rusya - Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.
Meltem Suat ve Cem Özen, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ikinci yılını ve Rus muhalif Navalny'nin ölümünü konuşuyor.
Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Hasan Köni ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 9 Ocak 2024 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 00:00 - Giriş 05:37 - New York'ta sinagogda bulunan tüneller ne için kullanılıyor olabilir? 25:18 - Kemal Kılıçdaroğlu'nun Çin makalesinden ne anlaşılabilir? 32:05 - ABD ve Batı, Ukrayna Savaşı'nda Türkiye'yi hangi konumda görüyor? 35:39 - Blinken-Fidan görüşmesinden ne anlaşılmalı? 57:30 - ABD'nın politikaları nasıl bir uluslararası sistem kuruyor? 1:16:25 - Türkiye, Hamas konusunda ABD'ye destek verir mi? 1:18:00 - Blinken ziyareti ve Riyad toplantısı Türkiye'yi nasıl bir çizgiye götürür? 1:20:50 - Epstein skandalı hangi amaçlarla açığa çıkarıldı? #tüneller #yahudiler #hamas Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.
Ukrayna Savaşı'nda neredeyse iki sene geride kalıyor. Sahada işler Ukrayna için son dönemde tersine dönmekte. Batılı ülkelerin yardımları azaltması; hatta bazılarının yeni yardımlar konusunda ayak sürmesi Ukrayna ordusunu zorda bıraktı. Kayıplar arttı. Ruslar cephede ilerleyişini hızlandırdı. Rus savunma sanayisinin aralıksız mesaisine Kiev yanıt veremedi. Dengeler değişti. Sahadaki gerileme sonrası Ukrayna muhalefeti de hareketlendi. Devlet başkanı Zelenski'ye eleştiriler çoğaldı. Batı'da kapalı kapılar ardında Ukrayna'nın Rusya'yla masaya oturması gerektiği görüşü dile getiriliyor. Kayıttayız'da bu hafta Ukrayna'nın savaşta gerileyişi, Rusya'nın dengeleri değiştirmesi ve bundan sonraki sürecin nelere gebe olduğu konuşuldu.
Ukrayna Savaşı'nda baharın gelmesiyle çatışmalar şiddetlenirken, Moskova'nın kalbine; Kremlin'e insansız hava araçlarıyla saldırı girişiminde bulunuldu. İki drone saray üzerinde etkisiz hale getirildi. Vladımır Putin olay anında Kremlin'de değildi. Rusya; saldırı girişimini “Putin'in canına kast eden planlı bir terör eylemi” olarak nitelendirip; hem Kiev'i hem de Washington'ı hedef aldı. “Bunun mutlaka bir sonucu olacak” dendi. Washington ise saldırıyla ilgilerinin olmadığını söylüyor. Peki gerçekte fail kim olabilir, bu durum sahada artan çatışmaları nasıl etkiler, savaş Rusya sokaklarında nasıl algılanıyor? Mete Çubukçu sordu; gazeteci Hakan Aksay yanıtladı.
24 Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ile başlayan savaşın birinci yıl dönümünde Açık Gazete'de, Rus sosyalist ve sosyal bilimci Ilya Budraitskis ile savaşın nedenlerini, dünya solunda savaşa dair tartışmaları ve savaşın nasıl sonlandırılabileceğini konuştuk.
Rusya-Ukrayna Savaşı'nda son durum Geri Gönderme Merkezleri'ndeki insan hakları ihlalleri Yeşil Köşe: Avrupa'da ve Türkiye'de asbest gerçeği Doç. Dr. Alper Kaliber değerlendiriyor
Masa'da bu akşam, İpek Maya Saygın konukları İlkan Dalkuç, Nadir Fırat ve Ahmet Cem Özen'le Ukrayna Savaşı'nda gidişatı ve sürecin Türkiye, Avrupa ve dünyaya etkilerini tartışıyor.
Medyascope Podcast'ten herkese merhaba. Hafta Sonu Yazıları köşemizde yayınlanan yazılarımızın seslendirmesiyle karşınızdayız. Serhat Güvenç'in "Ukrayna Savaşı'nda yeni evreye girerken" başlıklı yazısını Burak Siperli sizler için seslendirdi. Beğenerek dinlemenizi umuyoruz.
Medyascope Podcast'ten herkese merhaba. Hafta Sonu Yazıları köşemizde yayınlanan yazılarımızın seslendirmesiyle karşınızdayız. Serhat Güvenç'in "Ukrayna savaşının zayıf halkası" başlıklı yazısını Hasan Teoman Bingöl sizler için seslendirdi. Beğenerek dinlemenizi umuyoruz.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları altıncı ayını geride bıraktı. Altıncı ayın sonunda sahada ve diplomaside son durum ne? Türkiye, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Batılı ülkeler tarafından Moskova'ya uygulanan yaptırımlara katılmadı. ABD Hazine Bakan Yardımcısı Wally Adeyemo'nun Türk şirketlerine Batı yaptırımlarına maruz kalan Rus iş insanları ve şirketler ile iş yapmamaları konusunda uyarıda bulunmak için bir mektup gönderdiği ortaya çıktı. Bu mektup ne anlama geliyor? ABD'de kasım ayında yapılacak ara seçimler öncesi partilerde son durum ne? Başkan Biden'a duyulan güven azalıyor mu? Cumhuriyetçi Parti ne durumda? Ruşen Çakır, Gönül Tol ve Ömer Taşpınar, Transatlantik'te yorumladı. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3dK1SMQ
Medyascope Podcast'ten herkese merhaba. Hafta Sonu Yazıları köşemizde yayınlanan yazılarımızın seslendirmesiyle karşınızdayız. Işın Eliçin'in "Ukrayna savaşı gölgesinde demokrasi ve militarizm" başlıklı yazısını Burak Siperli sizler için seslendirdi. Beğenerek dinlemenizi umuyoruz.
Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaş devam ediyor. Rus birlikleri, Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesinde bulunan Severodonetsk kentini ele geçirmeye çalışıyor. Ukrayna ise Batılı müttefiklerden silah yardımı istiyor. Peki savaşta son durum ne? Türkiye ile Yunanistan arasındaki “adalar” gerilimi devam ediyor. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in Amerikan Kongresi'nde yaptığı konuşmanın ardından AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Benim için artık Miçotakis diye birisi yok” demişti. Ankara ile Atina arasındaki gerilim nereye gidebilir? Egede bir savaş çıkma ihtimali var mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılmalarına onay vermeyeceklerini belirtmişti. Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğini veto kararından döner mi? Ruşen Çakır, Gönül Tol ve Ömer Taşpınar, Transatlantik'te bu sorulara yanıt aradı, izleyicilerin sorularını yanıtladı. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3b3SmD3
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları devam ediyor. Savaş Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesinde devam ederken, küresel gıda krizi ise dünyayı endişelendiriyor. Bugün Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü ve gıda krizinin çözümü için olası senaryolar değerlendirildi. Peki sahada son durum ne? Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Türkiye'de. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak Ankara'ya gelen Maduro'nun ziyaretinin nedeni ne olabilir? Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden, petrol krizine çözüm arıyor. Göreve geldiği günden bu yana Suudi Arabistan'ı “küresel bir parya” ilan eden Biden'ın şimdilerde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile görüşmek için Riyad'a gidebileceği konuşuluyor. Peki bu politika değişikliğinin nedeni ne olabilir? Gönül Tol ve Ruşen Çakır, Transatlantik‘te değerlendirdi. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3NAcA5I
Prof. Dr. İlhan Uzgel ile Dr. Mühdan Sağlam'ın hazırladığı Dünya Gündemi'nin bu bölümünde Ortadoğu'da son dönemde yaşanan gelişmeler ele alınıyor. Uzgel ve Sağlam, Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki örtük rekabeti, bölgede artan İran etkisini, Ukrayna Savaşı'nın Ortadoğu ülkelerinin politikasına yansımalarını ve Türkiye'nin Ortadoğu ile kurduğu ilişkileri değerlendiriyor.
Ekonomi Sohbetleri'nde bu hafta Mühdan Sağlam'ın konuğu Birgün Gazetesi yazarı, iktisatçı Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu. Kozanoğlu, Ukrayna Savaşı'yla beraber finansal alanda yaşanan değişimi, doların rezerv para birimi olarak geleceğini, Türkiye Merkez Bankası'nın çelişkilerini ve ekonomideki olası gelişmeleri değerlendiriyor.
Gezi Parkı davasında kararlar açıklandı. İş insanı Osman Kavala'ya ağırlaştırışmış müebbet, Yiğit Ekmekçi, Mücella Yapıcı, Mine Özerden, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Can Atalay ve Tayfun Kahraman'a da 18'er yıl hapis cezası verilmesine karar verildi. Peki bu karar Batı'da nasıl yankılandı? Fransa'da 24 Nisan'da düzenlenen ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimlerinin galibi mevcut Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron oldu. II. Macron döneminde Avrupa'yı ve Fransa'yı neler bekliyor? Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları ikinci ayını doldurdu. Savaşta, cephede ve diplomaside son durum ne? AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'un Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda öldürülen Suudi gazeteci ve Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı davasının Riyad'a iadesinden 20 gün sonra Suudi Arabistan'a gidiyor. Ziyaretin anlam ve önemi ne? Ruşen Çakır, Gönül Tol ve Ömer Taşpınar, Transatlantik'te değerlendirdi. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3OKrzec
Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaş devam ediyor. Rus birliklerinin Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesine düzenlediği operasyon ile savaşın ikinci bir aşamaya geçtiği belirtiliyor. Peki savaşta son durum ne? Çin, Tayvan'a saldırabilir mi? Ukrayna savaşı, ABD dış politikasına nasıl etki etti? Türkiye, savaşta sürdürdüğü denge politikasını nereye kadar sürdürecek? Türk-Amerikan ilişkilerinde bir düzelme söz konusu mu? Ruşen Çakır ve Gönül Tol, Transatlantik'te değerlendirdi. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3vxqNsm
Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik işgali devam ederken, ABD yönetiminin "Ne Rusya'dan vazgeçeriz ne de Ukrayna'dan" politikası izleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a olan bakışı değişiyor mu? POMED Türkiye direktörü Merve Tahiroğlu anlatıyor.
Prof. Dr. İlhan Uzgel ve Dr. Mühdan Sağlam'ın hazırladığı Dünya Gündemi'nin bu bölümünde Ukrayna Savaşı'nda Türkiye'nin rolü değerlendiriyor. Uzgel ve Sağlam, Türkiye'nin dengeleme siyasetini, Ukrayna ile Rusya arasındaki kolaylaştırıcılığını ve Türkiye- Rusya ilişkilerinin dinamiklerini ele alıyor.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları devam ediyor. ABD Başkanı Joe Biden, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i Ukrayna'da soykırım yapmakla suçladı. Biden'ın bu açıklamaları Vaşington'da nasıl yankılandı? Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaşta son durum ne? Putin'in hedefi Donbas'ı ele geçirmek mi? ABD'de enflasyonun son 40 yılın zirvesine yükselmesinin sebepleri neler? Biden'a duyulan güven azalıyor mu? Fransa'daki seçimlerin sonuçları Avrupa ve dünya siyasetine ne anlatıyor? Ruşen Çakır ve Ömer Taşpınar, Transatlantik'te değerlendirdi.
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları devam ediyor. İşgal devam ederken Buça'dan gelen görüntüler dünyanın gündemine oturdu. ABD ve AB'nin açıklayacağı yaptırımlar neyi değiştirecek? Rusya-Ukrayna müzakerelerinden bir sonuç çıkar mı? Tarafların istekleri ne kadar gerçekçi? ABD ile Türkiye arasında kurulan Stratejik Mekanizma ne anlama geliyor? Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin düzelmesi için bir fırsat penceresi aralanabilir mi? Macaristan'da 12 yıldır iktidarda olan Orban, görev süresine bir dört yıl daha ekledi. Bu demokrasi adına ne anlama geliyor? Macaristan ve Türkiye arasındaki benzerlikler neler? Ruşen Çakır, Gönül Tol ve Ömer Taşpınar, Transatlantik'te yorumladı. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3rapC0q
Cumali Önal | Erdoğan, Rus-Ukrayna savaşının sessiz galibi mi olmak istiyor? | 01.04.2022 by Tr724
Açık Oturum'un 341. bölümünde Alphan Telek konukları uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. İhsan Dağı, eski Anavatan Partisi Genel Başkanı, ekonomist Dr. Nesrin Nas ve Rusya ve enerji politikaları uzmanı Dr. Mühdan Sağlam ile: * Ukrayna'daki savaşın çapı ve bölgesel/küresel etkilerini * Savaşın mevcut enerji krizini nasıl etkileyebileceğini ve bunun Türkiye'nin dış politikası üzerindeki etkilerini, * Savaşın Batı ve Türkiye arasındaki ilişkileri şu ana kadar nasıl etkilediğini ve nasıl bir potansiyel taşıdığını * Muhalefetin dış politika konusundaki tavrını ve söylemlerini ele aldı. Yayınımızı izleyebilirsiniz: bit.ly/3Lo9Tmi
Araştırmacı, yazar Hakan Gürel ile blogunda yayınladığı “Dünyanın Çivisi Çıktı: Ukrayna İşgalinin Düşündürdükleri…” başlıklı yazısından yola çıkarak Rusya'nın Ukrayna'ya savaş açma gerekçelerini, bu savaşa zemin hazırlayan koşulları, ABD'nin ve Avrupa'nın Ukrayna konusundaki tutumunu ve savaşın sona ermesi için mevcut diplomatik girişimlerin yeterli olup olmadığını konuştuk.
Ukrayna savaşı Erdoğan'ı kurtarabilir mi?
Ukrayna savaşında Ankara'nın rolü Yeniden gündeme gelen mülteci sorunu İktidarın seçim yasası hesapları #RusyaUkrayna #Putin #Zelenskiy #HavaDurumuİstanbul #KarYağışı #GülistanDoku
Dördüncü Yol'un 99. bölümünde siyasetbilimciler Gülçin Karabağ, Edgar Şar ve Alphan Telek ile avukat Gürkan Çakıroğlu gündemdeki konuları değerlendirdi. Programda Ukrayna savaşı, bu savaşın Türkiye'ye olası ekonomik ve siyasi etkileri ile Türkiye'de yarattığı tartışma ve muhalefetin açıkladığı güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisi tartışıldı. #Ukraynasavaşı #RusyaUkrayna #Muhalefetpartileri #İttifak #Türkiyeekonomisi #Güçlendirilmişparlamentersistem
Alphan Telek konuğu New York Üniversitesi'nde araştırmalarına devam eden Yunus Emre Erdölen ile Rusya'nın Ukrayna'da giriştiği savaşın Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) nasıl yankılandığını ele aldı. Programda Rusya'nın hamlesinin ABD'de yeni bir siyasal kutuplaşmaya yol açıp açmadığı, savaşın ABD Başkanı Joe Biden'ın popülaritesini nasıl etkilediği ve Trump taraftarlarının buna nasıl yaklaştığı da tartışıldı.
Haftaya Bakış: Bekir Pakdemirli'nin istifası, Ukrayna savaşında son durum
Ukrayna savaşı - Türkiye, Avrupa ve küresel siyasete etkileri
Ruşen Çakır, Gönül Tol ve Ömer Taşpınar, Transatlantik'te bu hafta başta Ukrayna'da yaşanan son gelişmeleri, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iki gün süren Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ziyaretini ve İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un 9-10 Mart'taki Ankara ziyaretini değerlendirdi. Bu bölümde, “Ukrayna savaşın eşiğinde mi?”, “Ankara'nın uzun yıllar boyunca 15 Temmuz darbe girişiminin finansörü olmakla suçladığı BAE ile ilişkiler rayına girer mi?”, “İsrail ile ilişkilerin normalleşmesinin altında enerji krizi mi var?” gibi sorulara yanıt arandı.