POPULARITY
Categories
Howard Schultz 1983'te Milano sokaklarında yürürken, Amerikan rüyasını değiştirecek o 'boşluğu' nasıl fark etti? Kahve kokusunun ötesinde, modern insanın ev ve işten sonraki "üçüncü mekan" ihtiyacını keşfederek küresel bir deve dönüşen Starbucks'ın bilinmeyen hikayesini konuşuyoruz. Howard Schultz'un vizyonundan Brian Niccol'un kurtarıcı rolüne uzanan bu yolculukta, bir markanın sadece ürün değil, nasıl bir "deneyim" ve "güven" sattığını tüm detaylarıyla inceliyoruz. İyi dinlemeler. Midas uygulamasını indir: https://app.getmidas.com/gmih/mie6gpeu X (Twitter): https://twitter.com/getmidas Instagram: https://www.instagram.com/get_midas/ YouTube: https://www.youtube.com/@midasplus TikTok: https://www.tiktok.com/@midasinkulaklari Midas'ın Kulakları: https://www.getmidas.com/midasin-kulaklari Not: Bu içerik, içeriğin yayınlandığı günkü veriler ve haberler baz alınarak hazırlanmıştır. Eğer varsa içerikte geçen hedef fiyat tahminleri, uzman ve analist yorumları bu içeriğin yayınlandığı tarihte geçerlidir. Bu tahmin ve yorumlar zaman içinde değişkenlik gösterebilmektedir. Bu podcast'te yer alan haberler ve haberlerin içerdiği şirketler hakkındaki bilgiler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Bahsi geçen hisselerdeki; hisse adı, fiyatı ve grafikleri de dahil temsilidir, yatırım tavsiyesi değildir.
ABD Başkanı Trump'ın “Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi”nde Çin'e karşı nispeten yumuşak ifadelerin yanı sıra ABD ile Rusya arasındaki ilişkilerin istikrarlaştırılmasına yönelik ibareler tartışılıyor. Sorulardan biri, “Trump Çin'e karşı şahin yaklaşımınından geri adım mı atıyor” şeklindeydi. Oysa ABD'nin Avrupa ve Ortadoğu'daki askeri gücünü azaltarak Asya-Pasifike odaklanmasını savunan “Önceliklendirmeciler” dahil, Amerikan dış politika elitleri Çin'in ABD için “varoluşsal tehdit” olduğu konusunda hemfikirler. Sadece cevaplarda ihtilaf var.
İmralı'ya bir heyetin gitmesine yönelik tartışmalar uzun süre gündemin en ön sırasında yer aldı. Bir anda Bahçeli'nin çıkıp MHP grup toplantısında İmralı'ya gidilmesi için nutuk atması ve MHP milletvekillerinin ayakta alkışlarıyla bunun için icazet alması son dönemde artık alışmaya başladığımız trajikomik sahnelerden birini daha bizlere izletti. Tabii bu sahne belirli bir amaç için kurgulanmıştı. Erdoğan ve Bahçeli arasında “petrol açılımı”nın temposu konusunda bir açı farkı var. Erdoğan yarı askerî rejimin sürece mesafeli yaklaşan unsurlarının basıncı altında biraz daha ihtiyatlı hareket ederken, MHP lideri Devlet Bahçeli ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan çok daha hızlı hareket etme eğilimi gösteriyor. Nitekim süreç, özellikle Suriye bağlamında yeniden tıkanma emareleri gösterince, ikisi de fazla mesai yapmaya başladı. Hakan Fidan'ı Vaşington'a uçuran, Devlet Bahçeli'yi de alelacele meclise koşturtan sürecin arkasında bu tıkanma vardı.Süreç Suriye'de tıkandı! ABD “sen tıkanıklığı açmazsan biz açarız” dedi!HTŞ lideri Ahmet eş-Şara Trump'ın huzuruna çıkacaktı ve HTŞ ile PYD arasındaki görüşme trafiği de hızlanmıştı. İktidarın petrol açılımının Suriye ayağı, HTŞ ve PYD'nin Türkiye'nin himayesinde bir anlaşmaya varmasını öngörüyordu. Oysa işin Türkiye ayağında süreç yavaş ilerlediği için HTŞ ve PYD'nin Türkiye'yi beklemeden ABD ve İsrail'in himayesinde bir anlaşmaya yönelmesi tehlikesi doğdu. Zira basına sızdırılan haberlerde PYD/YPG'nin kendi yapısını ve konuşlanmalarını koruyarak tümen ve tugaylar düzeyinde HTŞ yönetiminin silahlı kuvvetlerine entegre olacağı iddiaları yer alıyordu. Ayrıca Şam ordusunun üst düzey kademelerinde YPG'li komutanların bulunacağından da bahsedilmekteydi. Bu model 10 Mart'ta Şam'da HTŞ lideri Eş-Şara ve YPG lideri Mazlum Abdi arasındaki mutabakatın pek de Türkiye'nin hoşuna gitmeyen bir yorumuydu. Tüm bunlar olurken HTŞ rejimi İsrail'le İbrahimî anlaşmalara dahil olmak konusunda adımlarını hızlandırıyordu. Vaşington'dan çıkan bir diğer sonuç ise HTŞ'nin IŞİD karşıtı koalisyona katılmasıydı. IŞİD'in eski emirinin IŞİD karşıtı koalisyona katılması büyük bir kara mizah örneği elbette ama eş-Şara IŞİD emiriyken de şimdi de emperyalist/Siyonist çıkarlar için çalıştığından ortada anormal bir durum yok. Bu haberin esas önemi ise IŞİD karşıtı koalisyonda Türkiye resmen yer almadığı halde YPG'nin fiilen bu koalisyonun en aktif ve önde gelen kara gücünü oluşturması. IŞİD'e Karşı Uluslararası Koalisyon'un eski sözcüsü tarafından yönetilen bir Amerikalı danışmanlık şirketinin Rojava'da Amerikan yatırımlarını çekmek üzere ofis açmasının da aynı döneme gelmesi tabii ki tesadüf değil. Yarı askerî rejimde telaş: Hakan Fidan'ı Vaşington'a uçuran Devlet Bahçeli'yi meclise koşturan neydi?İşte süreç bu minvalde ilerlerken Hakan Fidan Vaşington'a uçtu. Trump'ın isteği doğrultusunda eş-Şara ile yapılan toplantıya katıldı. Trump'ın Suriye politikasında Türkiye'ye önemli bir rol vermek istediği başından beri biliniyor. Çünkü Trump, Türkiye'yi Amerikan ve İsrail çıkarları doğrultusunda İran'ın karşısına çıkartmak istiyor. Bu doğrultuda ABD, Türkiye sömürgeci burjuvazisinin yayılmacı emellerini gıdıklıyor ama aynı zamanda da Türkiye'nin Rojava'daki Amerikan vekilleriyle ve İsrail'le iyi geçinmesini de şart koşuyor. Hakan Fidan'ın toplantıya alınması da belli ki bu koordinasyonu sağlama amacını güdüyordu. Hakan Fidan, Vaşington'dan telaşla döndü. ABD'nin, HTŞ'nin ve PYD'nin tamam dediği modeli Türkiye'deki yarı-askerî rejimin tüm kanatları için daha kabul edilebilir hale getirmek için bir şeyler yapmalıydı. Sürecin başından itibaren gerek Hakan Fidan gerekse de Devlet Bahçeli'nin açıklamaları PYD'yle anlaşmaya daha yatkın bir eğilimi yansıtsa da yarı-askerî rejimde bu tür bir olasılığa şiddetle karşı çıkan eğilimler de var. Bu eğilimler Erdoğan'ı sıkıştırıyor. Eğer Vaşington'daki model bu kesimi tatmin edecek hale getirilmezse işlerin karışacağı belliydi.
Amerikan mimarisinin en büyük ve özgün isimlerinden Frank O. Gehry, 96 yaşında hayatını kaybetti. Björk ve James Merry tarafından düzenlenen Echolalia sergisinde sanatçının yeni albümünden müziklerin eşlik edeceği duyuruldu.Bu bölüm ING Türkiye hakkında reklam içermektedir. Türkiye'nin en sevilen dijital bankası olmayı hedefleyen ING Türkiye, masrafsız bankacılık stratejisi kapsamında ING Mobil üzerinden yapılan bütün EFT, havale ve FAST işlemlerini hiçbir koşul ya da süre sınırlaması olmadan sonsuza kadar ücretsiz sunuyor. Ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Tällä historiallisella päivämäärällä eduskunnalle jätettiin tiedonanto Suomen itsenäistymisestä, Tampereen teknillinen korkeakoulu haki fi-verkkotunnuksen käyttöoikeutta Suomelle. Amerikan ensimmäistä kiitospäivää vietettiin tällä päivämäärällä 1600-luvulla.
Trump yönetiminin son aylarda ‘narko terörle' mücadele adı altında Güney Amerika menşeli botları hedef alması ‘uyuşturucuyla savaş' gündeminin güncellenmiş bir versiyonu olarak öne çıkıyor. Uyuşturucuyla savaşın Amerikan siyasetinde elli yılı aşan bir tarihi var ve bu sürecin uyuşturucuyla mücadelede başarısız olduğu genel kabul gören bir gerçek. 1970'lerde Nixon'la başlayan ve 1980'lerde Reagan döneminde genişleyen Amerika'nın uyuşturucuyla savaşının son derece karmaşık ve sıklıkla karanlık bir geçmişi var.
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray yetkililerine verdiği bir direktifle, Müslüman Kardeşler Teşkilâtı'nın (kısaca: İhvân) bazı kollarının “terör örgütü” olarak tanımlanıp tanımlanamayacağıyla alakalı bir rapor ve inceleme hazırlanmasını istedi. Amerikan basınına yansıyan ayrıntılara göre: Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Hazine Bakanı Scott Bessent ve Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard, konuyla alakalı olarak hazırlayacakları kapsamlı raporu 30 gün içinde Trump'a sunacak. Trump'ın, İhvân'ın özellikle Mısır, Lübnan ve Ürdün'deki kollarının ABD'nin ulusal menfaatlerine ve Amerikan vatandaşlarının güvenliğine tehdit oluşturup oluşturmadığının araştırılmasını istediği kaydediliyor.
Kuzey Amerika'nın hem ekolojisinde hem de kültüründe önemli yeri olan iki ağacı konuşuyoruz
Amerikan dış siyasetinde “İsrail etkisi” hem Demokratlar, hem de Cumhuriyetçiler'in genç seçmen tabanlarında bir süredir çok ciddi şekilde sorgulanıyor. İsrail'i en fazla kaygılandıran gelişmeyse ABD Başkanı Donald Trump'ın genç destekçileri arasında İsrail'e desteğin hızla erimeye başlamasıydı. Trump'ın “Önce Amerika” söylemine sarılan “MAGA(Amerika'yı Yeniden Büyük Yap)”hareketinin önde gelen figürlerine göre İsrail'e kayıtsız şartsız destek ABD için hem stratejik, hem siyasi, hem de ekonomik bir yük haline gelmiş bulunuyor.
Sağduyu'nun bu bölümünde Tarık Çelenk, Amerika'daki New York seçimlerini ve gençlik hareketlerinin küresel etkilerini Siyasal iletişimci Dr. Türker Çelik ile değerlendiriyor. Türker Çelik, Amerika'daki Türk göçmen toplumunu ve Mamdani kampanyasının sosyo-politik etkilerini anlatıyor. Programda ayrıca Türkiye'deki gençlik, iş güvencesizliği, milliyetçilik ve siyasal bilinç gibi konulara dair kapsamlı analizler yapılıyor. Bu bölümde konuşulan konular: - New York seçimlerinin Amerikan siyasetine etkisi - Gençlik hareketleri ve sandığa katılım oranları - Mamdani kampanyası ve çok kültürlü seçmen dinamikleri - Türkiye'deki gençlik sosyolojisi, iş güvencesizliği ve milliyetçilik trendleri - Trumpizm, MAGA ve Amerikan siyasal yapısındaki dönüşümler Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
43 gündür devam eden Amerikan tarihinin en uzun federal devlet kapanması yedi Demokrat ve bir bağımsız senatörün Cumhuriyetçilerle birlikte oy vermesiyle sona erdi.
Çavuşesku'nun Termometresi'nde, Ekin Keleş moderatörlüğünde, Burak Tekin, Burak Bilgehan Özpek ve İlkan Dalkuç; Amerikan seçimlerini, Türkiye'deki futbol taraftarlığı kültürünü ve gündemi tartışıyor.Bizi Patreon'dan Destekleyin
Të ftuar në “Live From Tirana” me Ronaldo Sharkën, kanë qenë Ervin Toro, një shqiptar i suksesshëm në Amerikë, si dhe Bruno Shemsho, për të folur për markën e veshjeve ‘Shq1pe', mjaft e njohur në SHBA por jo vetëm. Si lindi ideja e këtij biznesi me identitet shqiptar?
#acıtatlımayhoşAylin Öney Tan bu kez Amerikan simidi 'bagel'ı anlatıyor. Simit gibi yuvarlak, ortası delik, suda haşlanıp fırınlanan, susamlı, simitten daha tombul bir hamur. Çin ve Türki Cumhuriyetler'deki 'girde' ise biraz daha farklı.
#acıtatlımayhoş Aylin Öney Tan bu kez Amerikan simidi 'bagel'ı anlatıyor. Simit gibi yuvarlak, ortası delik, suda haşlanıp fırınlanan, susamlı, simitten daha tombul bir hamur. Çin ve Türki Cumhuriyetler'deki 'girde' ise biraz daha farklı.
1 Ekim'den beri federal devletin kapanması, en uzun kapanma olarak tarihe geçmek üzere ve tünelin sonunda ışık da görünmüyor. Her iki parti de pozisyonlarında diretiyor, Trump ise uzlaşma için herhangi bir adım atmıyor. Aksine Trump'ın Senato oylama kurallarını salt çoğunluğa çevirme önerisi, Cumhuriyetçilerin istedikleri bütçeyi geçirmelerine olanak verebilir ancak senatörler oyalama (filibuster) sürecinden vazgeçmek istemiyor.
New Yorklular salı günü belediye başkanlarını seçecekler. Daha önce de değindiğim gibi bu seçim Siyonistler'in çıkardığı büyük gürültü sebebiyle yerel seçim olmaktan çoktan çıktı. Demokrat Parti'nin ön seçimlerinden birinci çıkan Zohran Mamdani'nin İsrail'in Filistin soykırımını eleştirmiş olması Siyonist çevrelerce 'Yahudi karşıtı' ilan edilmesi için yeterliydi.
New York belediye başkanlığı yarışının sonuçları Amerika'nın en büyük şehirlerinden birinin yönetiminden öte bir anlam taşıyor. 4 Kasım'da gerçekleşecek seçimde Amerikan siyasetinin yeni nesil liderler üretmekte yaşadığı kriz, Demokrat Parti'nin geleceği, Sanders'ın ilerici kanadının popülaritesi ve Trump'a karşı sol popülizmin ilaç olup olmadığı gibi birçok soruya cevap aranacak. Demokrat Parti'nin adaylığını kazanarak büyük bir başarıya imza atan Zohran Mamdani, İsrail'in Amerikan siyasetinde yaşadığı meşruiyet krizini ve İsrail'e desteğin son derece toksik bir mesele haline gelmesini de ustaca kullanarak New York'un orta ve alt sınıflar için çok pahalı bir şehir hale gelmesini seçim kampanyasının merkezine oturttu. Zenginlerden daha fazla vergi toplayarak ücretsiz eğitim ve toplu taşıma gibi vaatleriyle özellikle gençlerin yoğun desteğini alan Mamdani'nin muhtemel başarısı, Trumpçı popülizminin anti-tezi olarak sol ve ilerici popülizmin de siyasette karşılığı olduğu fikrini güçlendirecek.
ABD-Çin ilişkilerinde yeni gümrük vergileriyle kapsamlı bir ticaret anlaşması arasında yaşanan gelgitler, Başkan Trump'ın Asya ziyaretinin istikrar sağlama potansiyelini azaltıyor. Bir süredir iki ülke kapsamlı ticaret görüşmeleri yürütürken bir anda Trump'ın açıkladığı ek gümrük vergileri Amerikan borsasına yeni bir şok yarattı. Çin'in nadir elementlerin ihracatına koyduğu sınırlamaları artırması, Amerika'nın ticaret savaşlarındaki elini güçlendirme çabalarının altını oyuyordu.
Gazze'de yaşanan ve iki yıldır aralıksız süren soykırım, sadece uluslararası hukuku değil, Batı başkentlerinin vicdanını ve siyasi dengelerini de ters düz etti. Avrupa'da esen İsrail karşıtı rüzgâr, Amerika'da bir kasırgaya dönüşüyor. Amerikan siyaseti, 20. yüzyıldan kalma “sağ” ve “sol” görüşlerinin anlamını yitirdiği, tarihi bir yeniden hizalanmanın sancılarını yaşıyor. Hatırlayalım, Donald Trump'ın Beyaz Saray'daki ilk gününde Jeff Bezos, Mark Zuckerberg, Tim Cook ve Sundar Pichai gibi teknoloji devleri salonda ip gibi dizilmişlerdi. Trump'ın kurduğu bu “siyasi hizalanma” vitrini, kitleleri asıl harekete geçiren “sosyal hizalanma” gerçeğini gizleyemiyor.
Amerikan federal devleti, Kongre'de geçici bütçe üzerinde uzlaşma sağlanamadığı için kapandı. Temmuz ayında Trump'ın da desteğiyle Cumhuriyetçilerin Kongre'den geçirdiği ‘Büyük, Güzel Yasa' sağlık sisteminde kritik değişiklikler öngörüyordu. Yasa, Obama'nın sağlık reformundaki sübvansiyonların bu sene sonunda sona ermesini öngörüyor. Demokratlar bütçede bu sübvansiyonların devam etmesini isteyerek direndikleri için anlaşma sağlanamadı ve şimdi ucu açık bir federal devlet kapanması süreci söz konusu.
Türk-Amerikan ilişkilerinin seyrinde liderler arası ilişki ve ton her zaman önemli olmuştur. Perşembe günü Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD Başkanı Trump'la görüşmesinde verilen mesajlar ve iki lider arasındaki samimi görüntüler Türk-Amerikan ilişkileri açısından pozitif sinyaller verdi. Suriye'de Esad rejiminin düşüşünün Türkiye'nin başarısı olduğunu ısrarla tekrarlayan ve Erdoğan'a övgüler yağdıran Trump'ın önümüzdeki dönemde ikili ilişkilerde yeni bir ivme yaratmaya açık olduğu ortadaydı.
ABD merkezli online medya platformu Axios'un geçtiğimiz günlerde yayınladığı bir haber, İsrail'le Mısır arasında bir süredir yaşanmakta olan krizin gittikçe derinleştiğini ortaya koydu. Habere göre: Mısır ordusunun Sina Yarımadası'ndaki etkinliğinden rahatsız olan İsrail hükümeti, konuyu önce Kahire'deki muhataplarıyla çözmeye çalıştı; ancak ikili müzakerelerde herhangi bir ilerleme sağlanamayınca, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Amerikan yönetimine başvurarak Mısır'ın “dizginlenmesini” istedi. Mısır'ın, 1979'da imzalanan ve Sina'daki Mısır askerî varlığını sembolik bir düzeye indiren Camp David Anlaşması'nı ihlal ettiğini savunan İsrailli yetkililer, bölgede uçak pistlerinin askerî amaçlar doğrultusunda kullanılmak üzere genişletildiğini ve füze depolamak için yeraltı tesislerinin inşa edildiğini belirtti.
İsrail onlarca yıldır Gazze'de düzenli aralıklarla “çimleri biçme” olarak nitelendirilen saldırılarla Filistinliler'i katletti. Amerikan ana akım medyası ise İsrail'in Filistinliler'i sistematik bir şekilde soykırım sürecine sokmasının üzerini şalla örtüyordu. Alternatif basın yahut sosyal medya platformları ana akım medyanın kimyasını bozdu. Güvenilirlikleri dibe vuran ana akım medya İsrail'in soykırım suçlarını aklayamaz hale gelmeye başladı.
Tämä jakso, joka on tehty Maarit Tastulan Köyhää väkeä pohjalta, vie meidät siirtolaisten unohdettujen kohtaloiden äärelle. Tämä jakso syventyy siihen, millainen ”Amerikan unelma” todella oli 1800-luvun lopun ja 1900-luvun alun siirtolaisille. Kuulet, miksi monet heistä radikalisoituivat ja mitä tapahtui niille, jotka päättivät lähteä kohti Neuvosto-Karjalaa. Jakso on toteutettu yhteistyössä Atena kustantamon kanssa. Köyhää väkeä: Suomalaisia Amerikan kultamailla nyt satavana.https://otava.kauppakv.fi/sivu/tuote/koyhaa-vakea/5333555
Siz de yatırıma başlamak için hemen İnfo Yatırım'ın Akıllı Yatırım Uygulaması infox'u indirin, görüntülü görüşme ile dakikalar içerisinde yatırım hesabınız olsun. Hem yurt içi borsalarda hem de Amerikan borsalarında ücretsiz anlık veri, düşük komisyon oranları, detaylı analizler ile yatırıma başlayın. Üstelik yurt içi borsalarda dijital şube ile hesap işletim ödemeden işlem yapma imkanı!
Kitap Kulübü'müzün 54.buluşmasında Tali Sharot'un “Başkalarının Aklı” adlı kitabını konuştuk.Tali Sharot İsrail, İngiliz ve Amerikan vatandaşı bir sinir bilimci. Ekonomi lisans eğitiminin üzerine psikoloji mastırı ve sinir bilim doktorası yapıyor. Duygu, karar verme ve iyimserlik üzerine çalışmaları var.Bu kitabının alt başlığı “Neden bazılarımız ikna etmekte daha başarılı“, sinir bilim perspektifinden bu konuyu işliyor.Birkaç alıntı yapıp bizim de kulüp olarak faydalandığımız, beğendiğimiz bu kitaba ilginizi çekmek istiyorum.Beyniniz size ait değildir, mirastır. Kodları milyonlarca yıl içinde tekrar tekrar yazılmıştır.Bu alıntı hepimizin üzerinde düşünmesi gereken bir söz. Çok beğendiğimiz beynimizi ilk günden biz işlemiyoruz. Doğuştan, farkında bile olmadığımız yollar, patikalar, kısa yollar var beynimizde, bir karar verirken bunları izliyoruz. Bunlar insanlığın ortak mirası hayatta kalma şemaları.Kayıtlı bilgi ise çok yeni bir olgu medeniyet için. Bilginin düzenlenmesi ve yayılması çok yeni insanlık tarihinde. Ekonomi teorisinde bile bize öğretilen insan, sahip olduğu bilgilere göre çıkarını maksimize eden bir varlık yok. Kararlarını kulaktan kulağa dolaşan hikayeler, duygular ve sahip olduğu inançlarla alan varlıklarız.Değişim yaratmak için tek akçe, ortak motivasyonları keşfetmektir.İnsan aklı mevcut inanışını, düşüncesini korumaya meyilli, sorgulamaktan çok savunmaya çalışıyor. O nedenle birisinin düşüncesini değiştirmek için savunmaya geçmesine engel olacak ortak motivasyonlar bulmak gerekiyor. Ancak o sayede yeni bilginin değerlendirilme şansı var. Bu küçük bilgi bile sosyal hayatımızı değiştirmeye yetebilir aslında, twitter'da veya diğer sosyal medya platformlarında insanların görüşlerini karşı tarafa kabul ettirmek isterken saflarını belli etmek için nasıl çırpındıklarını ve sonra nasıl hiçbir konuda anlaşamadıklarını bol bol görüyoruz.Bu buluşmada üyemiz Sezgin İldeş, yapay zekada oluşturduğu çok faydalı bir prompt paylaştı. Herhangi bir kitabı yapay zekaya önce okutup ardından interaktif bir kurs oluşturmasını isteyebiliyorsunuz. Açık ve kapalı uçlu sorularla bilginizi ölçüp geri bildirim alabiliyorsunuz. Bunu her kitap için yapmak mümkün. Prompt'u siz de kullanmak isterseniz meteyurtsever.com'da bu bölümün sayfasında bulabilirsiniz.Bu buluşmada görüşlerine yer verebildiğim arkadaşlarım (03:00) Gözde Gülbaş, (05:44) İpek Altuner, (07:30) Murat Koca, (09:28) Uğur İyidoğan, (10:40) Suat Soy, (14:29) Mete Yurtsever, (15:20) Feyza Demir, (18:42) Dilek Geçit ve (19:27) Sezgin İldeşŞimdi sizi söyleşimizle baş başa bırakıyorum.Support the show
Siz de yatırıma başlamak için hemen İnfo Yatırım'ın Akıllı Yatırım Uygulaması infox'u indirin, görüntülü görüşme ile dakikalar içerisinde yatırım hesabınız olsun. Hem yurt içi borsalarda hem de Amerikan borsalarında ücretsiz anlık veri, düşük komisyon oranları, detaylı analizler ile yatırıma başlayın. Üstelik yurt içi borsalarda dijital şube ile hesap işletim ödemeden işlem yapma imkanı!
Siz de yatırıma başlamak için hemen İnfo Yatırım'ın Akıllı Yatırım Uygulaması infox'u indirin, görüntülü görüşme ile dakikalar içerisinde yatırım hesabınız olsun. Hem yurt içi borsalarda hem de Amerikan borsalarında ücretsiz anlık veri, düşük komisyon oranları, detaylı analizler ile yatırıma başlayın. Üstelik yurt içi borsalarda dijital şube ile hesap işletim ödemeden işlem yapma imkanı!
Siz de yatırıma başlamak için hemen İnfo Yatırım'ın Akıllı Yatırım Uygulaması infox'u indirin, görüntülü görüşme ile dakikalar içerisinde yatırım hesabınız olsun. Hem yurt içi borsalarda hem de Amerikan borsalarında ücretsiz anlık veri, düşük komisyon oranları, detaylı analizler ile yatırıma başlayın. Üstelik yurt içi borsalarda dijital şube ile hesap işletim ödemeden işlem yapma imkanı! https://infoytrm.com/infoxindir
Amerikan ve Rus devlet başkanlarının bir araya gelmesinden günler önce Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, barış için Rusya'ya toprak verilmesi ihtimalini reddetti. Ayrıca e Ukrayna'nın katkısı olmadan kalıcı bir barış anlaşmasının sağlanamayacağını söyledi. Alaska'da gerçekleşecek Putin Trump toplantısı öncesinde Rusya, Ukrayna'nın Donetsk bölgesinin kontrolünü ele geçirmek için operasyonlarını yoğunlaştırdı ve Rus güçleri Pokrovsk şehri çevresindeki önemli bir bölgeyi ele geçirmek üzere.
Suriye'de tansiyon yeniden yükseldi. İsrail'in Suriye'ye yönelik bombardımanı ülkedeki sükuneti bozdu. Olaylar,, “Süveyde” bölgesinde 11 Temmuz'da “adli” bir vaka ile başladı; gerginlik kısa sürede silahlı çatışmaya, Suriye ordusunun müdahalesine, ardından İsrail'in doğrudan hava saldırılarına sahne oldu. Hem Dürzi milisler ve siviller, hem de devlet güçleri arasında onlarca kişinin hayatını kaybettiği olaylar, Şam yönetimiyle İsrail arasında yeni bir gerilim hattı oluşturdu. İsrail, Süveyde'nin yanı sıra başkent Şam'da hava saldırıları düzenledi. Suriye Cumhurbaşkanlığı ve genelkurmay binaları vuruldu. Silahların susması için Amerika, Türkiye ve Arap ülkeleri devreye girdi. Suriye ordusu Süveyda kentinden kademeli olarak çekilirken; Suriye Cumhurbaşkanı Şara, İsrail'i eleştirdi. "Türk, Amerikan ve Arap arabuluculuğu bölgeyi bilinmez bir sondan kurtardı" dedi. Kayıttayız'da bu hafta Suriye'deki gerilim ve kırılgan ateşkes konuşuldu.
Potacast'in yeni bölümünde Kaan Kural ve Orkun Çolakoğlu, NBA Finalleri'nde ilk dört maçın ardından 2-2 berabere durumda olan Indiana Pacers-Oklahoma City Thunder serisini değerlendiriyor. Bu sabaha karşı oynanan mücadelede avantajı elinden kaçıran Indiana Pacers'ın, finallerin kalan kısmını yeni bir üç maçlık seri olarak görmesi gerektiği, MVP Shai Gilgeous-Alexander'ın performansı karşısında Tyrese Haliburton ve Pascal Siakam'ın reaksiyonu, Thunder'da finallerde değişen oyuncu rollerinin seri üzerindeki etkisi gibi konular değerlendirilirken diğer bir yandan da NBA'in hakem standartı yorumlanıyor. Orkun Çolakoğlu'nun, Amerikan yayıncılık sistemine yeni bir soluk getireceğini umduğu NBA için hakem performansı değerlendirme formatına verdiği isim, NBA hakemlerinin memuriyet benzerliği gibi konulara kısa süreliğine değinildikten sonra tekrardan saha içini konuşmaya dönüyoruz. Oklahoma City Thunder'da Alex Caruso'nun övgüyü hak eden performansı, Cason Wallace'ın Play-Off'ların en iyi gelişme gösteren oyuncusu olmasına rağmen final serisinde adeta kaybolması, Indiana Pacers'ta gard odaklı skor eksikliği gibi konular bu bölümde sizlerle!
Potacast'in yeni bölümünde Kaan Kural ve Orkun Çolakoğlu, NBA Finalleri'nde ilk dört maçın ardından 2-2 berabere durumda olan Indiana Pacers-Oklahoma City Thunder serisini değerlendiriyor. Bu sabaha karşı oynanan mücadelede avantajı elinden kaçıran Indiana Pacers'ın, finallerin kalan kısmını yeni bir üç maçlık seri olarak görmesi gerektiği, MVP Shai Gilgeous-Alexander'ın performansı karşısında Tyrese Haliburton ve Pascal Siakam'ın reaksiyonu, Thunder'da finallerde değişen oyuncu rollerinin seri üzerindeki etkisi gibi konular değerlendirilirken diğer bir yandan da NBA'in hakem standartı yorumlanıyor. Orkun Çolakoğlu'nun, Amerikan yayıncılık sistemine yeni bir soluk getireceğini umduğu NBA için hakem performansı değerlendirme formatına verdiği isim, NBA hakemlerinin memuriyet benzerliği gibi konulara kısa süreliğine değinildikten sonra tekrardan saha içini konuşmaya dönüyoruz. Oklahoma City Thunder'da Alex Caruso'nun övgüyü hak eden performansı, Cason Wallace'ın Play-Off'ların en iyi gelişme gösteren oyuncusu olmasına rağmen final serisinde adeta kaybolması, Indiana Pacers'ta gard odaklı skor eksikliği gibi konular bu bölümde sizlerle!
İki konuyu birleştirdim bu bölümde.Hem Harvard Üniversitesi'yle Trump yönetimi arasında yaşanan kavgayı hem de genel olarak üniversitelerin tarihini ve misyonunu anlatmak istedim.O yüzden hem çok geriye gittik hem de lafı fazla uzatmadan konuyu bir noktada Harvard'a bağladık.Bölümün iki sonu var bu defa üstelik. Zira kaydı yaptıktan sonra Amerikan yönetimi Harvard'ın yavancı öğrenci alımını yasaklamak istedi.Bu tuhaf kararın yürütmesi şimdilik mahkeme tarafından durduruldu.Yine de Harvard gibi bir üniversitenin pek çok şeyle birlikte "Çin Komünist Partisi"yle iş birliği yapmakla suçlanması akıllara ziyan bir vaziyet.Buyurun.Biliyorsunuz Yeni Haller sizlerin desteğiyle yayın hayatına devam eden bir podcast kanalı.Beni aşağıdaki link'lerden destekleyebilirsiniz:www.patreon.com/yenihallerYeni Haller'in bir de Buy Me A Coffee hesabı var artık. Buradan destek olmak çoook daha kolay. Patreon'da sorun yaşayanlar için açtım efendim. Buyurun:https://www.buymeacoffee.com/yenihallerBölümde bahsi geçen Yeni Haller'in T24 Youtube kanalındaki özel içeriklerine şuradan ulaşabilirsiniz:T24 Youtube Yeni Haller ListesiBana ulaşmak için:https://www.instagram.com/eray_ozerhttps://twitter.com/ErayOzeryenihallerpodcast@gmail.com
Sheila Sharp, 12 Nisan 1981 sabahı yan komşusunun evinden Kaliforniya'daki Keddie Resorts'ta bulunan 28 numaralı kulübedeki evine döndü. Dört odalı mütevazı kulübenin içinde 14 yaşındaki kızın keşfettiği şey, bir anda modern Amerikan suç tarihinin en ürkütücü sahnelerinden biri haline geldi ve korkunç Keddie cinayetleri olarak anılmaya başlandı.
Sheila Sharp, 12 Nisan 1981 sabahı yan komşusunun evinden Kaliforniya'daki Keddie Resorts'ta bulunan 28 numaralı kulübedeki evine döndü. Dört odalı mütevazı kulübenin içinde 14 yaşındaki kızın keşfettiği şey, bir anda modern Amerikan suç tarihinin en ürkütücü sahnelerinden biri haline geldi ve korkunç Keddie cinayetleri olarak anılmaya başlandı.
Sinema Kulübü'müzün 22'inci buluşmasında Kenneth Lonergan'ın yönettiği, başrollerinde Casey Affleck, Michelle Williams ve Lucas Hedges'in yer aldığı, 2016 yılı yapımı, orijinal adı “Manchester by the Sea” olan, bizde “Yaşamın Kıyısında” adıyla gösterime giren filmi konuştuk.Film, Boston'da kapıcılık yapan ve hayattan elini eteğini çekmiş gibi görünen Lee Chandler'ın, abisinin ani ölümü sonrası memleketi Manchester-by-the-Sea'ye dönmesiyle başlıyor. Abisinin oğluna vasilik yapması istenen Lee, geçmişte yaşadığı büyük bir trajedinin gölgesinde, hem kasabayla hem de kendi vicdanıyla hesaplaşmak zorunda kalıyor.Yaşamın Kıyısında, kayıp, suçluluk ve yas temalarını sade ama etkileyici bir dille işlerken; bastırılmış duygularla dolu karakterleri ve ağır ilerleyen anlatımıyla izleyicide derin bir iz bırakıyor.Film, 2017 Akademi Ödülleri'nde Casey Affleck'e En İyi Erkek Oyuncu ve senaristi aynı zamanda filmin yönetmeni olan Kenneth Lonergan'a En İyi Orijinal Senaryo dallarında Oscar kazandırdı.Bütün oyuncular iyiydi, özellikle Casey Affleck'in içine kapanık, kırılgan ama taş gibi duran karakter yorumunu çok gerçekçi bulduk. Film, görüntüleriyle, müziğiyle, sarsıcı geçmiş-günümüz geçişleri ile hepimizi oldukça etkilemiş ve alışılageldik Amerikan filmlerinden oldukça ayrışıyor.Sohbetimizde bu duygusal yoğunluğu yüksek filmi nasıl deneyimlediğimizi, karakterleri nasıl yorumladığımızı ve kendi hayatlarımızla nasıl bağlar kurduğumuzu konuştuk. Hepimizin yakından veya uzaktan şahit olduğumuz benzer trajediler var, o insanların hayatlarına nasıl devam ettikleri de farklılaşıyor. Hayat o insanlar için bir şekilde devam ediyor ama toplum olarak kesinlikle daha duyarlı davranmamız lazım, o insanları yargılamadan önce. Ben de bu hatayı yaptığımı farkına vardım Lee'nin hayatına nasıl devam ettiğini sorgularken.Her zaman olduğu gibi izlemediyseniz önce filmi izlemenizi ardından bizi dinlemenizi öneririm.Bu bölümde yer verebildiğim arkadaşlarım(02:25) Yelda Erdoğan, (04:00) Uğur İyidoğan, (05:00) Mete Yurtsever, (06:03) Yelda Erdoğan, (08:05) Didem Güçlü İlgün, (11:50) Olcay Büyükçapar, (13:21) Mete-Yelda-Didem, (15:59) Ebru Vural, (17:52) Didem Güçlü İlgün, (19:40) Mete-Yelda ve (20:32) Olcay BüyükçaparSupport the show
"HKBU20" koduyla, tüm randevu paketlerinde geçerli %10'luk indirimden yararlanmak için https://doctorontheline.com adresini ziyaret edebilirsiniz
Bir ülke, ekonomiden, piyasadan mı ibarettir? Geçici çalışma vizesi (H1B) tartışmaları üstünden, MAGA hareketi ile sağcı teknoloji elitleri arasındaki kapanmayacak uçurumu inceleyelim.Yeni Kitap: Fularsız Felsefe: Dört Önemli Mesele (bu seferki normal insan boyutunda, 200 sayfa).Konular:(01:00) NSA şefini kovduran troll(05:00) Green Card(07:55) H1B vizesinin saçmalıkları(13:43) Amerikan kültürü yeterince rekabetçi mi(16:45) Musk vs MAGA(22:40) Patreon teşekkürleri.Kaynaklar:Yazı: The Populist vs. the BillionaireYazı: Alliance Between Tech Titans and the MAGA FaithfulSee Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Ünlü ekonomist Richard Wolff'un Amerikan İmparatorluğunun çöküşü teorisi üzerine bir değerlendirme.
ABD Başkanı Donald Trump'ın, diğer ülkelere getirmeyi planladığı gümrük vergilerinden müttefiki Avustralya'nın payına yüzde 10 düştü. Lowy Enstitü ekonomisti Ahmed Albayrak, bu durumun Avustralya ekonomisini nasıl etkileyeceğini SBS Türkçe'ye yorumladı.
Avrupa'da devam eden Rus tehdit algısının, kıta ülkeleriyle Türkiye arasındaki savunma işbirliklerini derinleştirmesi ve genişletmesi beklenebilir.Yazan: Rıfat Öncel Seslendiren: Halil İbrahim Ciğer
Amerikan ve dünya edebiyatının en önemli isimlerinden biri sonunda ben okurum'da. Deniz Yüce Başarır, Jack London ve onun özellikle yazmaya sevdalı okurlar tarafından çok sevilen yarı otobiyografik romanı Martin Eden'ı yatırıyor ben okurum masasına. Başarır'ın konuğu hayatında Martin Eden'ın çok önemli bir yeri olduğunu söyleyen, Edebiyat Suareleri başlığı altında kitaplar ve yazarlar hakkında yaptığı gösterileriyle tanınan Mehmet Cemil. Martin Eden'la Jack London'ın hayatına paralel bir şekilde vakıf olabileceğiniz bu bölüm, elbette yine romandan can alıcı bölümlerle tamamlanıyor. Kaçırılmaması gereken bir edebiyat sohbeti daha.
Çdo mëngjes zgjohuni me “Wake Up”, programi i njëkohshëm radio-televiziv i “Top Channel” e “Top Albania Radio”, në thelb ka përcjelljen e informacionit më të nevojshëm për mëngjesin. Në “Wake Up” gjeni leximin e gazetave, analiza të ndryshme, informacione utilitare, këmbimin valuator, parashikimin e motit, biseda me të ftuarit në studio për tema të aktualitetit, nga jeta e përditshme urbane e deri tek arti dhe spektakli si dhe personazhe interesantë. Zgjimi në “Wake Up” është ritmik dhe me buzëqeshje. Gjatë tri orëve të transmetimit, na shoqëron edhe muzika më e mirë, e huaj dhe shqiptare.
5 sene önce Green Card çıkmasıyla önce Michigan'a sonra Chicago'ya taşınan Gizem Aslaner konuğum. Gazi Anadolu Lisesi ve ODTÜ'de Gıda Mühendisliği alanında hem lisans hem yüksek lisans mezunu Gizem, Green Card çıkmasıyla Eylül 2020'de tam pandemi zamanı Michigan'da Ann Arbor'a taşınıyor ve orada kendi mesleğinde iş bulamadığı için bir süre kurye olarak çalışıyor.2 sene önce Ferrero'da kendi mesleğinde bir iş bulmasıyla Chicago'da yeni bir hayat kuruyor ve hatta geçtiğimiz haftalarda Amerikan vatandaşlığı da onaylanmış.Gizem ile Green Card sürecini, Amerika'da yeni bir düzen kurmanın artılarını ve eksilerini ve tabii Ann Arbor, Michigan ile Chicago'yu konuştuk. Bu bölüm, İngiltere ve İrlanda'da öğrenci konaklaması için en iyi imkânları sunan GoBritanya'nın katkılarıyla sizlere buluşuyor. 2013'ten beri öğrencilere konaklama çözümleri sunan GoBritanya, özellikle uluslararası öğrencilerin ilk tercihi olmaya devam ediyor. Daha fazla bilgi için www.gobritanya.com'u ziyaret edebilirsiniz.
Kısa Dalga'nın dış politika podcasti “Dünyada Yarın'ın yeni bölümü yayında! Özge Mumcu Aybars ve Ünal Çeviköz, bu bölümde dünya gündeminin öne çıkan başlıklarını ele alıyor. -Münih Güvenlik Konferansı'nda Avrupa'nın ortak değerleri sarsılıyor mu? -Konferansın başkanı Christopher Hosken'in gözyaşları, transatlantik ilişkilerdeki kırılmanın habercisi mi? -Trump'ın yeniden başkan olması, ABD'nin iç ve dış politikasında nasıl bir dönüşüm yaratıyor? -Basına getirilen kısıtlamalar, Amerikan demokrasisini nasıl etkiliyor? -Zelenskiy'nin Türkiye ziyareti, Ukrayna'nın uluslararası arenadaki yalnızlığını aşmak için yeni bir diplomatik hamle mi? -İsrail ve Filistin arasında süren esir takası, ateşkesin devamını sağlayabilir mi? -Avrupa'da yükselen aşırı sağ, Almanya seçimleri ile birlikte kıtanın geleceğini nasıl şekillendirecek? Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Bu bölümde Trump'ın Grönland ve Kanada'yı ABD topraklarına katma hayalini anlattım.Başta komik ve imkansız görünse de Trump geçenlerde "ABD'nin benim dönemimde toprakları genişleyebilir" diyerek bu konudaki ciddiyetini bir kez daha gösterdi.Laf Grönland'a gelmişken oranın tarihine de daldım tabii...Yani laf Vikingler'e kadar uzandı. :)Buyurun...Bu arada, biliyorsunuz Yeni Haller sizlerin desteğiyle yayın hayatına devam eden bir podcast kanalı.Beni aşağıdaki link'lerden destekleyebilirsiniz:www.patreon.com/yenihallerYeni Haller'in bir de Buy Me A Coffee hesabı var artık. Buradan destek olmak çoook daha kolay. Patreon'da sorun yaşayanlar için açtım efendim. Buyurun:https://www.buymeacoffee.com/yenihallerBölümde bahsi geçen Yeni Haller'in T24 Youtube kanalındaki özel içeriklerine şuradan ulaşabilirsiniz:T24 Youtube Yeni Haller ListesiBana ulaşmak için:https://www.instagram.com/eray_ozerhttps://twitter.com/ErayOzeryenihallerpodcast@gmail.com