Podcasts about bertan rona

  • 5PODCASTS
  • 234EPISODES
  • 1h 23mAVG DURATION
  • ?INFREQUENT EPISODES
  • May 29, 2024LATEST

POPULARITY

20172018201920202021202220232024


Best podcasts about bertan rona

Latest podcast episodes about bertan rona

RADYO GERÇEK
Lale Devri - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later May 29, 2024 24:02


Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşanmış olan ve kendine has bahçe düzenlemeleri, kendine has etkinlikleri, kokusu ve yaşam tarzı ile hemen herkes tarafından duyulmuş olsa da, aslında hakkında pek öyle detaylı malumat sahibi olmadığımız, ünlü Lale Devri... Bu devrin hazırlayıcı koşulları, ayırt edici özellikleri ve kendinden sonraki kuşaklara etkisi... Tüm bunlar ve daha fazlası, Geçmiş Zaman Olur Ki'nin yeni bölümünde, Bertan Rona ile randevunuzda.

RADYO GERÇEK
Hubble Uzay Teleskobu - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Dec 21, 2023 23:47


Bertan Rona bu bölümde, dev teleskop Hubble Uzay Teleskobunu anlatıyor.

RADYO GERÇEK
Sarıkamış Faciası - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Dec 13, 2023 19:37


Bertan Rona bu bölümde yaklaşık 90 bin askerimizin şehit olduğu Sarıkamış Faciasını anlatıyor.

sar zaman olur bertan rona
RADYO GERÇEK
Kuzey Kutbu 2. Bölüm - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Dec 29, 2022 22:08


Antarktika ile birlikte dünyamızın iki kutbundan biri olan Kuzey Kutbu'nun adını hepimiz biliriz. Peki ama insanlar bu bölgenin varlığından ne vakit haberdar oldular ve keşfini ne zaman tamamladılar? Geçmiş Zaman Olur Ki, bu bölümünde, Kuzey Kutbu'nun keşfediliş öyküsünü ve bu öyküyle iç içe geçmiş, bazen çarpıcı, bazen üzücü olan pek çok olayı ele alıyor. Sonunda da, Kuzey Kutup Bölgesi'nin günümüzdeki durumuna kadar geliyor. Bu renkli maceraya siz de katılmak istiyorsanız, Bertan Rona'nın anlatımıyla "Kuzey Kutbu'nun Keşfi" dosyasını kaçırmayın.

RADYO GERÇEK
Kuzey Kutbu 1. Bölüm - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Dec 22, 2022 19:42


Antarktika ile birlikte dünyamızın iki kutbundan biri olan Kuzey Kutbu'nun adını hepimiz biliriz. Peki ama insanlar bu bölgenin varlığından ne vakit haberdar oldular ve keşfini ne zaman tamamladılar? Geçmiş Zaman Olur Ki, bu bölümünde, Kuzey Kutbu'nun keşfediliş öyküsünü ve bu öyküyle iç içe geçmiş, bazen çarpıcı, bazen üzücü olan pek çok olayı ele alıyor. Sonunda da, Kuzey Kutup Bölgesi'nin günümüzdeki durumuna kadar geliyor. Bu renkli maceraya siz de katılmak istiyorsanız, Bertan Rona'nın anlatımıyla "Kuzey Kutbu'nun Keşfi" dosyasını kaçırmayın.

RADYO GERÇEK
Büyük Okyanus (Pasifik Okyanusu) - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Oct 3, 2022 25:27


Dünya'nın en büyük su kütlesini Bertan Rona'dan dinliyoruz.

RADYO GERÇEK
Dumlupınar Denizaltısı - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Aug 15, 2022 17:21


Bertan Rona bu bölümde Dumlupınar Denizaltısı'nın hazin hikayesini anlatıyor.

zaman olur bertan rona
RADYO GERÇEK
Merkez Bankası'nın Kuruluşu - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Aug 2, 2022 18:38


Bertan Rona, Merkez Bankası'nın kuruluş hikayesini anlatıyor.

RADYO GERÇEK
Normandiya Çıkarması - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 28, 2022 23:47


Tek başına neredeyse bütün dünyayla çarpışan bir savaş makinesi. Bu makinenin başında, insanlığı adeta toplu bir yok oluşa sürükleyen ve bir an önce durdurulması gereken çılgın bir lider... Geçmiş Zaman Olur Ki, bu bölümde, sizlere, Nazi Almanyası'na nihai darbeyi vurarak Hitler'in kesin mağlubiyetinin yolunu açan büyük bir askerî harekatı, Normandiya Çıkarması'nın öyküsü anlatıyor. Tarihin gördüğü en büyük çıkarmalardan biri olan Normandiya Çıkarması'nı, Bertan Rona'nın anlatımıyla dinlemek istiyorsanız, “Geçmiş Zaman Olur Ki”nin yeni bölümü, tam size göre.

RADYO GERÇEK
Cahiliye Dönemi - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 20, 2022 27:05


Öyle bir dönem düşünün ki, insanlar taptıkları putları, kıtlık zamanında yesinler. Öyle bir dönem düşünün ki, babalar kız çocuklarını diri diri toprağa gömsünler. Öyle bir dönem düşünün ki, erkekler üvey anneleriyle evlenebilsinler. İnanması güç ama böyle bir dönem, Arap yarımadasında yaşandı ve ancak İslamiyet'in gelişiyle son buldu. Toplumsal, dinsel, hukuki ve kültürel bakımdan Cahiliye Dönemi, Bertan Rona'nın anlatımıyla Geçmiş Zaman Olur Ki'nin bu bölümünde.

RADYO GERÇEK
Kız Kulesi - Geçmiş Zaman Olur Ki

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jun 26, 2022 20:09


Yaz akşamlarının büyülü manzarasını tamamlayan, kış gecelerinin sisli atmosferinde değişmez bir yeri olan, İstanbul'un en önemli sembollerinden biri olarak hepimizin bildiği ve ünlü imgesi dünyaca tanınmış Kız Kulesi hakkında gerçekte ne biliyoruz, hiç düşündünüz mü? Sadece İstanbul'un değil, Türkiye'nin en bilinen ikonları arasında gösterilebilecek Kız Kulesi, ne zamandan beri var? Kimler tarafından yapıldı? Hangi amaçlarla kullanıldı?Ve tabii günümüzde ne durumda?.. “Geçmiş Zaman Olur Ki”, bu bölümünde, Kız Kulesi'nin geçmişini bütün yönleriyle masaya yatırıyor. Efsane ve tarihin Kule hakkında bizlere neler anlattığını, Bertan Rona'nın sesinden aktarıyor. “Geçmiş Zaman Olur Ki”nin bu bölümü, mitoloji ile tarihin kesişme noktasında, meraklılarını bekliyor.

Açık Mimarlık
Uğur Tanyeli ile Mimar Sinan mitleri üzerine

Açık Mimarlık

Play Episode Listen Later Nov 18, 2021 28:54


Atatürk Kültür Merkezi, açılışını Sinan Operası ile 30 Ekim tarihinde yaptı. Cumhurbaşkanlığı'ndan sipariş edilen operayı Hasan Uçarsu besteledi, Halit Refiğ'in Koca Sinan senaryosundan uyarlanan librettosunu Bertan Rona yazdı. Operanın ana konusunu Mimar Sinan'ın Kanuni'den Süleymaniye Külliyesi siparişini alması ve külliyeyi tüm zorluklara rağmen tamamlaması oluşturuyor. Bu gelişmeyle gerçekleştirdiğimiz programda konuğumuz mimarlık tarihçisi ve kuramcısı Uğur Tanyeli ile Metis'ten yayımlanan kitabı “Mimar Sinan: tarihsel ve Muhayyel” üzerine konuşuyoruz. Türkiye'de Sinan'ın kült bir figür haline gelişini ve ideolojikleştirilmesini incelediği kitabında Tanyeli, geç on dokuzuncu yüzyıldan bugüne Sinan mitolojisinin hangi psikososyal ortamlarda nasıl kurulduğunu araştırıyor. Başka bir deyişle, Sinan'ın modern toplumsal kimliğinin muhayyel inşasına dair bir historiyografik analiz çalışması gerçekleştiriyor.

Açık Mimarlık
Uğur Tanyeli ile Mimar Sinan mitleri üzerine

Açık Mimarlık

Play Episode Listen Later Nov 18, 2021 28:54


Atatürk Kültür Merkezi, açılışını Sinan Operası ile 30 Ekim tarihinde yaptı. Cumhurbaşkanlığı'ndan sipariş edilen operayı Hasan Uçarsu besteledi, Halit Refiğ'in Koca Sinan senaryosundan uyarlanan librettosunu Bertan Rona yazdı. Operanın ana konusunu Mimar Sinan'ın Kanuni'den Süleymaniye Külliyesi siparişini alması ve külliyeyi tüm zorluklara rağmen tamamlaması oluşturuyor. Bu gelişmeyle gerçekleştirdiğimiz programda konuğumuz mimarlık tarihçisi ve kuramcısı Uğur Tanyeli ile Metis'ten yayımlanan kitabı “Mimar Sinan: tarihsel ve Muhayyel” üzerine konuşuyoruz. Türkiye'de Sinan'ın kült bir figür haline gelişini ve ideolojikleştirilmesini incelediği kitabında Tanyeli, geç on dokuzuncu yüzyıldan bugüne Sinan mitolojisinin hangi psikososyal ortamlarda nasıl kurulduğunu araştırıyor. Başka bir deyişle, Sinan'ın modern toplumsal kimliğinin muhayyel inşasına dair bir historiyografik analiz çalışması gerçekleştiriyor.

MyMecra Podcast
"Köpeğin Sözleri Beni Ağlattı” - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Sep 22, 2021 15:43


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde oldukça ilginç bir konu başlığını ele alıyor: Abdülkadir Geylani Hazretleri Dindar Mıydı?" Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Bu haftaki programımızın başlığı pek tuhaf son haftalarda olduğu gibi "Abdülkadir Geylani Hazretleri Dindar Mıydı?" Bugünki anlamda baktığımız zaman çoğu kişinin elbette bu soruya vereceği cevap evettir yani evetten öte kardeşim sen dalga mı geçiyorsun? Bu ne biçim cümle? Çok absürt gelebilir bu cümle, çoğu insan böyle cevap verebilir ama yine de pek çok kişinin belki de kahir ekseriyetin içinde böyle bir anlamlandıramadığı, adını koyamadığı terslik duygusu da uyanır. Yani bir şekilde bu ifade, Abdülkadir Geylani Hazretleri ve dindarlık yan yana olmuyor gibidir öyle değil mi? Bir terslik vardır, bir tuhaflık vardır bu ifadede işte bu tuhaflık acaba nerden kaynaklanmaktadır? Yani belki de bir saniye bile, bütün hayatı boyunca bir tek saniye bügünki ölçüyle söylüyorum bir tek saniye bile Allah'tan gafil olmamış bir zatın bugünkü ifade ile dindarlığından söz etmek oldukça tuhaf. İşte bu tuhaflığın nedenlerini kurcalamak lazım biraz ve neden bu ifade yerine oturmuyor, o tersliğe sebep olan şey nedir belki biraz bunu konuşmak lazım... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Kalabalığa Sırtını Dönen Orkestra Şefi - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Sep 13, 2021 15:38


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde oldukça ilginç bir konu başlığını ele alıyor: "Orkestrayı yönetmek istiyorsanız, kalabalıklara sırtınızı dönmek zorundasınız." Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Efendim. bir söz okumuştum nerede okudum hatırlamıyorum aslında söyleyen kişinin adını da biliyordum da bazen böyle unutkanlık had safada oluyor bende. Şöyle demiş söyleyen kişi; "Orkestrayı yönetmek istiyorsanız, kalabalıklara sırtınızı dönmek zorundasınız." Bu bir benzetme tabiki. Burada insanın toplulukla ilişkisi yani cemiyetle ilişkisi öte yandan insanın ferdi olarak varlığı ya da bu ikisi arasında bir irtibat sağlayabilecek bir başka görünümü var mı? gibi sorular ya da sorunlar akla geliyor hemen tabiki. Şimdi, şunu söyleyelim; hakikat dediğimiz şey tevhid ilkesi üzerine kurulu aslında. Tevhid ne demektir? Bu çok çok uzun tartışılabilir... Zaman zaman bana soruluyor orkestra şefi gerçekten orkestrayı yönetiyor mu? Orkestra şefi olmasa ne olur? Size bilirkişi olarak söylüyorum, burada tevazu göstermeme gerek yok mesleğim bu olduğu için, uzun zaman icra ettiğim için söylüyorum; eserine göre değişir ama genellikle pek çok yapıtta orkestra şefi diyelim ki konserden ya da operada temsilden 5 dakika önce rahatsızlansa perde kapanır. Yani anons yapılır seyirciye efendim orkestra şefimiz rahatsızlandı, konser yapılamayacak. Demekki şef olmadan gerçekten olmuyor... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Hayal Gücümüzü Neden Kaybettik? - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Sep 7, 2021 15:38


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde "Hayal Gücümüzü Neden Kaybettik?" sorusunu cevaplar. Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Bu haftaki bölümümüzde, başlıkta da görmüşsünüzdür Ankaragücü: 1 Hayalgücü: 0 dedik. Bu tabi bir espri aslında fakat üzerinde durmak istediğim konuyu ifade eden bir espri o da şu; biz modern çağın insanları olarak ne zaman ve neden hayal gücümüzü kaybettik ya da hayal gücümüz, muhayyilemiz neden bu kadar zayıfladı, artık hayal etmez olduk? bunun üzerinde biraz durmak niyetindeyim... Bildiğiniz üzere insanın türlü türlü yetenekleri var. Bunların başında belki akl etmek gelebilir ve tabi akl etmeye bağlı olarak yani biz akl etmeyi, hissetmeyi ayırmış olasak da bunlar birbirine çok ciddi manada bağlı olan üniteler insan açısından... İnsan, hayal etmeden yaşayamayacak bir varlık. Yani insan nefes almadan da yaşayamaz elbette, kalbi atmazsa yaşayamaz, yemeden, içmeden de yaşayamaz ama hayal etmeden de yaşayamaz. Hayal insanı insan yapan unsurlardan bir tanesi. Biz eğer göremediğimiz şeyleri sanki görmüş gibi canlandıramasaydık sanat olmazdı, bilim olmazdı, bana kalırsa din de olmazdı... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 1 Eylül 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Sep 2, 2021 38:42


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
İnsan Nasıl Şeytanlaşır? - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Aug 30, 2021 14:48


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde oldukça ilginç bir konu başlığını ele alıyor: "Şeytan tercüme yapar mı?" Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Bu bölümde şeytan tercüme yapar mı? gibi bir başlığımız var. Hakikaten tercüme ne demek ki şeytan tercüme yapsın acaba böyle bir şey mümkün olabilir mi? arada ne tür bir ilgi söz konusu olabilir bu iki sorunun izini sürmeye çalışacağız birlikte. Şeytan kelimesini hepimiz biliriz, iblis kelimesini de hepimiz biliriz. Sanki iblis daha çok o isimle anılan varlığın Allah'la olan ilişkisine gönderme yapan adlandırma iken şeytan ise insanla ilişkisine, insan bakımından taşıdığı anlama dair bir referans ortaya kokuyor sanki... Şeytanla ilgili neler duymuşuzdur? Mesela melun. Ne demek melun? Lanetlenmiş. Peki, bunlar ne anlam taşımaktadır? Yani bu noktada, bu sıfatların aslında müşahhas, son derece açık, net bir şekilde karşımızda duran, durabilecek olan bir varlığı ifade etmediği gibi bir düşünceye saplanmanın anlamı yok. Bu düşünce çok çok doğru olmaz elbette ama bunun yanı sıra başka bir takım çağrışımlarının, sembolik manalarının da peşine düşmek gerekir bunda bir sakınca yok. Daha evvel de belirtmiştim, yeter ki pergelin sabit ayağı yerinde dursun. Onu kaybetmediğiniz zaman diğer konularda sonuna kadar araştırma ruhsatı size verilmiş, ruhsatında ötesinde emir de olduğunu düşünüyorum ben bu konuda... Yani sorun, araştırın yeter ki ayak kaymasın bu önemli... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Sen Olmadan Ben Olmaz - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Aug 30, 2021 15:50


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde mutluluk nedir, mutluluk neyi ifade etmektedir, mesut olmak ile memnun olmak arasındaki fark nedir gibi bir çok konu başlıklarından bahsediyor. Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Sevgili dostlar yıllar evvel sosyal medyada bir paylaşım görmüştüm böyle bir görsel aslında. Orada şöyle diyordu ip atlayan bir fil var biliyorsunuz filler ip atlayamaz daha doğrusu filler zıplayamıyormuş Burada ip atlayan bir fil resmi, bir ironi var aslında, altında da şöyle yazıyor; Mutluluk içimde çünkü onu yedim. Şimdi hakikaten baktığınızda mutluluk ne nedir, çağımız insanı için mutluluk neyi ifade etmektedir mesela mesut olmak ile memnun olmak arasında nasıl bir fark vardır, bu farkın bizler farkında mıyız? bunları düşünmek gerekir ve bulduğumuz her şeyi ağzımıza atarak, çok hızlı bir şekilde yiyerek, tüketerek aslında bizler ne yapmaya çalışıyoruz ya da yaptığımızın farkında mıyız bunları hakikaten düşünmek gerekir... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Görünüşe Aldanma - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Aug 30, 2021 15:22


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde Irkını merak ediyor musun? İnsan ırkını merak eder mi? Irk ile merak arasında bir ilgi var mı? Irk nedir? konu başlıklarından bahsediyor. Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Bu bölümümüzde, bu hafta ilginç olduğunu düşündüğüm bir konuyu yine sizlerle paylaşmak istiyorum. Son derece ilginç bir başlık oldu hakikaten de; Irkını merak ediyor musun? İnsan ırkını merak eder mi? Irk ile merak arasında bir ilgi var mı? ya da Irk nedir? tüm bunların bizim konularımızla ilgisi nedir biraz bunlar üzerinde duralım tabi bize ayrılan süre çerçevesinde... Şimdi hayat nedir diye düşünecek olursanız aslında son derece basit bir cevapları olan, son derece basit bir sorudan yola çıktığınız izlenimi edinebilirsiniz. Öyle ya hayatın ne olduğunu üç aşağı beş yukarı biliyoruz fakat biraz kurcalamaya başlayınca işin aslında o kadar kolay olmadığını yani hayat denilen olguyu tanımlamanın pek de kolay olmadığını görmüş olursunuz. Şöyle söyleyelim; İnsan canlı bir varlıktır öyle kabul edilmekte tamam çok güzel canlı ama acaba insanın bedeninde bu hayatiyet, bu canlılık nereden itibaren başlamaktadır soru bu... Yani aslında tek tek organlarımızı ele aldığımızda bunların pek çoğunun cansız olduğunu görüyorsunuz. Ama hocam hücreler canlı? Çok güzel hücreler canlı ama o canlı hücreyi var eden parçacıklar yani atomlar onun alt parçaları bunların tamamı cansız. Yani atomlar cansızken onlardan oluşan hücre nasıl canlı oluyor? Yani canlılık, hayatiyet dediğimiz şey insan bedeninin neresinde başlamaktadır? İşte bunu düşünecek olursak o sorunun yanıtlanmasının öyle pek de kolay olmayacağını anlamış oluruz... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
"Sur Üflendiğinde Bestecinin Kim Olduğu Anlaşılacaktır" - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Aug 30, 2021 14:55


Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde Ölümden, Nefsten, Nefesten, Suradan, Ruhtan, İlk İnsandan ve daha bir çok konu başlıklarından bahsediyor. Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları anlattı; Geçtiğimiz günlerde bir dostum bu sur meselesi ile ilgili bir soru sordu bana. İşte kıyamet kopacağı vakit sura üflenecek ondan sonra işte kıyamet kopacak. İşte sura ilk defa üfleniyor daha sonra ikinci defa üfleniyor. Niye acaba dedi burada bir "çalgı" eğer sura bir çalgı diyeceksek yani niye sadece meleğin kendi sesi değil de böyle bir sur adı verilen bir enstrüman söz konusu?... Bu hakikaten benimde daha önce üzerinde düşündüğüm bir konu olmuştu. İlginç bir mesele tabiki biz burada kendi anladığımız şekilde bir takım felsefi düşünceler üretmekle sınırlıyız yoksa bunun dışında herhangi bir iddiamız yok onu ifade etmek isterim... Bu tabi bazı ayetlerde biliyoruz hani geçer ya bir sayhada hemen yok oluverdiler, bir anda sönüverdiler. İşte müfessirlerimizin açıklamalarına göre sayhayla kast edilen Cebrail'in (a.s) çığlığı. Bir sayhayla noldular? Sönüverdiler, birden sönüverdiler, yok oluverdiler şeklinde. Oysa kıyamette sura üfleneceğini biliyoruz. Bu mesele üzerine acaba neler düşünülebilir, neler söylenebilir? Şimdi öncelikle şunu söyleyelim, tarihte vokal ve enstrümantal karşıtlığı hep ön planda olmuştur müzikte. Vokal-çalgısal karşıtlığı yani mesela mabetlere (kilise olsun, camii olsun) neden acaba insan sesi dışında mesela çalgının, enstrümanın girmesine izin verilmemiştir, cevaz verilmemiştir?... Bunu anlayabilmek için belki biraz daha, epeyce bir daha doğrusu geriye gitmek gerekir. İlk insanlar ölen birine baktıkları zaman iki gözlemde bulunmuşlar. Bunlardan birincisi hareketin kesilmesi yani ölen kişi hareket etmiyor artık ama ikincisi o kişinin biraz daha yakına gelip baktığınızda nefesinin durması yani artık nefes alıp vermiyor olması. O zaman demişler ki hayatiyet dediğimiz hareket bu uçup giden yani öldükten sonra insandan uçup giden nefesten kaynaklanmaktadır. O nefes varken bütün bir arada duruyor çünkü mezarlıkta bir süre sonra çürüdüğünü de görüyorlar. Demek ki bu uçup giden nefes bir taraftan hayatiyeti sağlıyor, bir taraftan bedeni bir arada tutarak çürümesine engel oluyor... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 25 Ağustos 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Aug 25, 2021 28:51


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 4 Ağustos 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Aug 5, 2021 26:37


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
Dünyaya Armağan Ettiğimiz O Meşhur Çalgı... - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jul 31, 2021 16:08


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde Türkiye ile Avrupa arasındaki musiki münasebetlerinden bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Türkiye ile Avrupa arasındaki musiki münasebetlerini anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Ben bu hafta sizlere Türkiye ile Avrupa arasındaki musiki münasebetlerine ilişkin bazı yansımaları anlatmak istiyorum. Aslında belki de Türkiye ve Avrupa diye sınırlandırmamak gerekir. Bizden bütün dünyaya geçmiş olan müzik adına ne varsa, belki bir kompozisyon, bir müzik parçası, belki bir müzik formu, belki bir makam, mod, ismi, belki bir besteci, belki bir dans ne derseniz deyin bütün bunlar üzerine konuşmak istiyorum sizinle. Aslında bu daha önce ele alınmış bir konu ve çok büyük bir isim tarafından, Türk müzik biliminin kurucularının başında geldiğini söyleyebileceğimiz Mahmut Ragıp Gazimihal merhum tarafından ele alınmış bir konu.Yanlış hatırlamıyorsam 1946 tarihli bir kitabı var onun "Türkiye - Avrupa Musiki Münasebetleri" kitabın adı bu. Burada oldukça kapsamlı ve çok ciddi bilimsel bir metodoloji takip edilerek Mahmut Ragıp Gazimihal konuyla ilgili bazı tespitlerde bulunuyor. Bir klasiktir açıkçası bu kitap... Ben şimdi daha böyle başlıklar halinde, çarpıcı, herkese hitap edecek şekilde, herkesin rahatlıkla anlayacağı şekilde bazı somut örnekler üzerine gitmek istiyorum. Ama şunu söyleyeyim bu yapacağım şey kesinlikle kendimize batıdan referans bulma olarak anlaşılmamalıdır. Zaman zaman böyle anlaşılabiliyor yani bakın bizde size benziyoruz, bizde sizin gibiyiz, bizde de klasik çok sesli müzik var filan gibi bir referans bulma çabası değildir kesinlikle onu ifade edelim. Ama öte yandan her şeyin ama her şeyin doğudan batıya gittiğini ifade eden bir başka uç daha var. Bu da çok doğru olmasa gerek büyük oranda doğruluk payı bulunun düşünceler içersede bu da çok doğru olmasa gerek. Dolayısıyla itidali elden bırakmadan her zaman olduğu gibi aklı yani yönerge kabul ederek kendimize burada iz sürmemiz gerekiyor... Aslında doğu batı bunlar biraz da farazi adlandırmalar yani güzelliğin memleketi olmaz, elbetteki bakış açıları çok farklıdır doğunun ve batının çünkü doğuda tevhid ilkesi egemen, her şeye tevhid ilkesi hakim sanatıda öyle yani türk müziğinin makamlarını tevhid olmadan, onu bilmeden anlayamazsınız hiç şüphesiz dolayısıyla bunlar da sosyokültürel anlamda şekillendirilmiş fenomenler. Yani bakmayın müzik evrenseldir. Evet evrenseldir ama belli kültürlere has yönleri şüphesiz ki vardır. Ancak yinede şunu söylemek gerekir ki estetik olsun, güzellik olsun ya da bilim, düşünce olsun bunlar elbette ki insanlığın ortak malıdır... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Dağ Benliğinden Geçtimi Sahra Olur - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jul 31, 2021 16:11


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde Oryantalist Ressam Jean-Leon Gerome'nin 'Çölde Namaz' tablosundan bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Oryantalist Ressam Jean-Leon Gerome'nin 'Çölde Namaz' tablosunu anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Bu hafta sizler için üzerinde durmak istediğim konu Oryantalist Ressam Jean-Leon Gerome'nin bir tablosu. 'Çölde Dua' diye çevirmişler ama aslında 'Çölde Namaz' demek daha doğru. Salat kelimesinin tabiki anla içeriğiyle ilgili bir çeviri hatası olduğunu düşünüyorum. Yani öncelikle Arapçadan Fransızcaya ordan da tekrar çevirilirken Türkçeye muhtemelen böyle çevrilmiş oldu. Ancak bizim tabloda karşılaştığımız, gördüğümüz şey aslında namaz kılmak üzere olan biri... Gerome önemli bir ressam. Oryantalist bir ressam. Özellikle doğu dünyası üzerine çalışmalarıyla tanınan bir ressam. Bildiğim kadarıyla bizim Osman Hamdi Bey'in de hocası olmuş Fransa'da yanlış hatırlamıyorsam. 'Çölde Namaz' adlı tablo Gerome'nin öyle çok öne çıkan, çok fazla bilinen çalışmalarından biri değil ama benim her zaman ilgimi çekmiştir. Tabi şimdi bu çalışma üzerine bir ikonoloji ortaya koyma durumunda değiliz, zamanımız buna izin vermez, ikonografisinden de çok bahsedecek değiliz. Biz sadece bu sınırlı zaman dilimi içerisinde belki bir kompozisyon üzerinde durabiliriz ve onun dışında o kompozisyonun bize verdikleri, bizde uyandırdığı etkiler nedir bunlardan bahsedebiliriz... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 28 Temmuz 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 29, 2021 26:34


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 21 Temmuz 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 22, 2021 26:13


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 14 Temmuz 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 15, 2021 36:28


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 7 Temmuz 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 7, 2021 52:55


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
Eşyaya İsim Verilmesinin Sebebi Nedir? - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jul 4, 2021 16:54


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde Din kelimesinin anlamından bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Din kelimesinin anlamını anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; 1 Haftalık bir aranın ardından Bakışlar programında yine birlikteyiz. Geçtiğimiz haftalar boyunca müzik ağırlıklı konuları ele almıştık sizden gelen istek üzerine. Bu hafta biraz daha farklı bir konuyla birlikte olacağız. Din kelimesinin anlamından bahsedeceğim ama öncelikle tabi şunu söyleyeyim bu bir insanlara din dersi vermek kabilinden değil elbette ya da ahlak dersi verir gibi din şu demektir, din bu demektir o tür bir şey değil. Sözlük bilimi açısından ya da etimoloji deyin ne derseniz deyin bu kelime nerelerden geldi, tarihsel macerası nedir, bizim bildiğimiz anlamda din kelimesiyle hangi noktalarda uyuşmaktadır, hangi noktalarda farklılık arz etmektedir? Bunların üzerinde durmak istiyorum… Şimdi tabi din denildiği zaman, gündelik manada baktığımızda itikat, ibadet ve ahlak ilkelerinden, kurallarından oluşan bir sistemi, bir çerçeveyi, bir bütünü anlıyoruz biz elbetteki doğru olanda bu. Bunu başlangıçta belirtelim. Hatta bu kelimenin bazı türevlerinden aslında sıklıkla kullanıyoruz. Mesela mütedeyyin bunlardan biridir, diyanet bunlardan bir tanesidir ve tabi yine çoğu kişinin bildiği üzere Medine ve Medeniyet yine bunlar arasında. Ancak bakışlarımızı biraz daha derine yönelttiğimizde, yoğunlaştırdığımızda kelimenin aslında Arapça kökenli olmadığını görüyoruz. Bu bir iddia yalnız onu söyleyelim. Kelime öncelikle orta Farsçadan Arapçaya geçmiş bu kesin yani elimizdeki veriler din kelimesinin orta Farsçadan Arapçaya geçtiğini gösteriyor fakat buraya nereden geldi diye baktığımızda…

MyMecra Podcast
Rusu Kazıyın Altından Tatar Çıkar - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jul 4, 2021 18:55


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde Pyotr İlyiç Çaykovski'den bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Pyotr İlyiç Çaykovski'yi anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Hatırlayacaksınız geçtiğimiz haftalarda, geçtiğimiz bölümlerde bir dizi oluşturmuştuk. Önce Johann Sebastian Bach, sonra Wolfgang Amadeus Mozart ve nihayet Ludwig van Beethoven'ı ele aldığımız üç bölümlük böyle bir seri yapmıştık. Bu hafta, bu bölümümüzde yine bu geleneğimizi sürdürelim, devam ettirelim. Yine klasik batı müziğinin son derece tanınmış ünlü bir bestecisini ele alalım istedim. Bu ismi de Çaykovski olarak belirledim. 1840'da doğdu. 1893'de öldü, 53 yaşında. Bildiğimiz üzere rus bir besteci Çaykovski... Tabi Bach barok döneme aitti, Mozart ve Beethoven klasik döneme aitti, Çaykovski ise romantik dönemde eser vermiş ve bu stilde, bu üslupta eser vermiş bir besteci. Ama şunu ifade edelim, Çaykovski her ne kadar klasik batı müziği geleneği içerisinde bulunsa da aslen rus. Diyeceksiniz ki ne fark var? Şunu hiç unutmamak lazım, ruslar aynı zamanda asyalı bir millet. Bu onların her şeyine yansımış zaten ortodokslar biliyorsunuz.Katolik ya da protestan değiller... Çaykovski'nin müziğinde o bakımdan biz ne görürüz? Uzun ezgisel hatlar görürüz, çok güzel melodiler vardır. Ama onunla yaşıt diyebileceğimiz, aynı yıllarda yaşamış olan yine romantik dönem bestecilerinden Brahms, hani bahsetmiştim ya 3 büyük B vardı alman müziğinde: Bach, Beethoven ve Brahms işte oradaki Brahms. Brahms'da aynı melodileri görmeyiz demek ki asyalı olmak yine alttan alta kendini hissettiren bir şey. Puşkin'in bir sözü vardır: "Rus'u kazıyın, altından tatar çıkar" Devamı videoda...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 30 Haziran 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jul 1, 2021 51:11


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 23 Haziran 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jun 23, 2021 32:09


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
Beethoven Sağır Olduğu Halde Nasıl Beste Yaptı? - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jun 21, 2021 18:45


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde Ludwig van Beethoven'dan bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Ludwig van Beethoven'ı anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Son iki haftadır müzikten tutturduk, devam ediyoruz. Bir dizi oluşturalım demiştim hatırlayacak olursanız. Bach ile başladık, ondan sonra Mozart üzerine konuştuk, şimdi de ne yakışır bu üçlü diziye? Beethoven yakışır. Çünkü çok merak edilen sorular Beethoven ile ilgili en önemlisi de şu, en çok merak edilenini söyleyeyim ama hemen cevabını vermeyeyim, cevabını bir süre sonra vereyim heyecanlı olsun. Beethoven sağır olduğu halde nasıl eser besteleyebildi? mesela 9. Senfoniyi nasıl yazdı? Bir insan sağırken böyle bir eseri hiç duymadan nasıl yazabilir? mesela bu bir soru ama dediğim gibi emeksiz yemek olmaz biraz bekleyeceksiniz cevabı :) Beethoven kimdir? Beethoven bir kere Almandır her şeyden evvel, Alman müzik geleneğinde yer alır. Almanlar şöyle diyor, Bizim 3 büyük "B" harfimiz var diyorlar. Bir tanesini artık biliyorsunuz Bach tabiki, öbürü Beethoven, öbürü de Brahms. Bunlar diyorlar bizim 3 büyük bestecimiz. Gerçekten de bunlar çok büyük bestekarlar hepsi. Fakat Beethoven aynı zamanda klasik döneme ait. Beethoven 1770 senesinde doğdu. Vefatı 1827 yani 57 yıl yaşamış. Bonn'da doğmuş. Vefat ettiği yer Viyana. Yani Beethoven ile Mozart aynı dönemde çok kısa bir sürede olsa Viyana'da birlikte yaşadılar. Hatta ilginçtir size yeri gelmişken hemen söyleyeyim, bu ispatlanmış değil, bunun belgesi yok fakat müzik camiasında konuşulan bir şeydir pek çok kaynakta geçer. Beethoven çok gençken, 19 yaşındayken Viyana'ya gidiyor. Orada o esnada Mozart hayatının son 2 yılını yaşamakta, 33 yaşında o sırada Mozart ve Beethoven'ın istediği şey Mozart'a kendimi dinleteyim, beni bi dinlesin. Ve randevu alıyor Mozart'tan...

MyMecra Podcast
Harika Çocuk: Mozart - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jun 21, 2021 20:23


ediyor. Bertan Rona bu bölümde Wolfgang Amadeus Mozart'tan bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Wolfgang Amadeus Mozart'ı anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Geçen hafta Johann Sebastian Bach'tan bahsetmiştik, bu hafta da bu diziyi devam ettirelim daha doğrusu bunu bir diziye dönüştürelim istedim ve yine klasik batı müziği olarak adlandırılan bu müziğin en önemli bestecilerin başında gelen Wolfgang Amadeus Mozart üzerinde durmak istiyorum... Mozart ile ilgili ne konuşabiliriz? Niye bu kadar popüler Mozart? Bence, şöyle söyleyeyim; dünyanın gelmiş geçmiş en popüler bestecisi kimdir? Michael Jackson mı, Mozart mı? Galiba Mozart :) Ben size Mozart'ın rakipsiz olduğu alanı söyleyeyim yani tek olduğu alanı söyleyeyim, o alan şu; bir besteci büyük bir besteci olabilir mesela Beethoven çok büyük bir bestecidir mesela Bach, en büyük besteci Bach'tır klasik batı müziğinde ama bestecilik başka bir şey, kişisel müzik becerileri biraz başka bir şey. Kişisel müzik becerileri ne demek? Allah vergisi yeteneklerle olağanüstü pratik uygulama yapabilmek demek. Bu konuda Mozart gerçek bir dahidir hatta Albert Schweitzer'in bir sözü var aynen şöyle diyor kelimesi kelimesine; "Gerçek dahiler göklere uzanırlar, Mozart ise gökten inmiştir." diyor... Mozart 35 yaşında öldü. Çok genç yaşta vefat ettiğini biliyoruz Mozart'ın zaten yapısı da öyle çocuk ruhlu, savurgan, parayı elinde tutabilecek biri değil mesela maddi olarak sıkıntısı var, borçları var para alıyor bir yerden, bir opera bestelemiş mesela diyorlar ki sana paranı vereceğiz karşılığında operayı besteliyor, parasını alıyor ne yapması lazım, borçlarını kapatması lazım sen tut git bütün parayı işte kırmızı bir ceket görmüş, çok beğenmiş ona veriyor mesela cekete veriyor... Devamı videoda...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 16 Haziran 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jun 17, 2021 34:50


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
Besteleri Esnafa Kese Kağıdı Olarak Satıldı - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jun 9, 2021 20:33


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde Johann Sebastian Bach'tan bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Johann Sebastian Bach'ı anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Bu hafta MyMecra'da, Bakışlar'da Johann Sebastian Bach üzerine konuşmak istiyorum. Hangi Bach bu? Klasik batı müziğinin gelmiş geçmiş en büyük bestecisi olan Bach. Bu soru bana çok sorulmuştur hayatım boyunca, ya hocam biz de dinliyoruz ama işte Vivaldi'dir, Beethoven'dır herkes ne dinliyorsa bizde bunları dinliyoruz, ya bu işin aslı, esası daha doğrusu en büyüğü kim? En büyük besteci kim? Mozart mı? Mozart gerçekten söylendiği kadar büyük bir besteci mi? Ya da Beethoven mı? Kim? diye sorulur. Size hemen şunu söyleyeyim, baştan kesin cevabı veriyorum. Yani dünyada bu gün bir anket yapılsa bütün müzisyenler arasında, gelmiş geçmiş en büyük klasik batı müziği bestecisi kim diye çıkacak cevap bellidir, kesindir. Size söylüyorum, sırrı paylaşıyorum yani sizinle, meslek sırrını... Johann Sebastian Bach gelmiş geçmiş en büyük besteci olarak kabul edilir. Şimdi bunu tabi sebepleri var, teknik meseleler bunlar, onlara çok girmeyeceğim. Ben daha ziyade Bach'ın hayatındaki bazı ayrıntılardan söz etmek istiyorum size. Öncelikle şunu söyleyelim, Bach'ın gençliğinde, çocukluğunda müzik öğrenebilmek için gerçekten çok ilginç çarelere başvurduğunu görüyoruz. Öncelikle şunu ifade edelim, tarihte soyadı Bach olan bizim bildiğimiz 60 kişi var. Bunlar çok büyük bir müzisyen aile hatta o bölgede, Almanya'nın o bölgesinde müzisyen kelimesi kullanılmazmış Bach denirmiş, Bach'lar denirmiş müzisyenlere bu derece kalabalık ve hemen hemen tamamı müzikle uğraşırmış. Kimi besteci, kimi başka alanlarda ama hepsi müzik ile ilgili olan insanlar. Tabi Bach'ta bunların zirvesi olarak karşımıza çıkıyor. 1685 yılında doğdu Bach onu da belirtelim. 1750'de vefat etti...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 9 Haziran 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jun 9, 2021 32:43


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 2 Haziran 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later Jun 3, 2021 29:12


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
Ruh Neden Bilinmez? - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Jun 1, 2021 17:52


Bertan Rona ile “Bakışlar” uzun bir aranın ardından düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde "Ruh" meselesinden bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde ruh konusunu anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Bugün sizlere her hafta olduğu gibi yeni bir konudan bahsetmek istiyorum. Bu konu aslında biraz riskli bir konu, üzerinde konuşması güç olan bir konu hatta konuşup konuşmamaya gerek var mıdır, yok mudur tartışılmış bir konu. Nedir bu konu? Ruh. Mesele bu, konumuz bu... Ruh çok fazla ama çok fazla bilinmez addedilmiştir bir cevher olarak yani ruhun ne olduğu, yapısı, keyfiyeti yani özellikleri üzerinde pek çok tartışma olmuştu. Tabi bu tartışmalar göz önünde bulundurulduğunda altta yatanın bir ayet olduğunu biz görüyoruz. Ayet şöyle diyor; "Ruh Rabbimin emrindendir. İlimden size sadece pek az şey verilmiştir." Bu ayet dolayısıyla ruhun bilinemeyeceği, ruh ile ilgili bilginin insana tamamen kapalı olduğu düşünülmüştür geniş manada ancak tabi ayetlerin nüzul sebepleri var... Müfessirlerimiz bu konuda pek çok şey yazmıştır o eserlere bizlerde sıklıkla müracat ederiz, bakarız, aydınlanırız, öğreniriz. Burada biz biliyoruz ki bu ayetin nüzul sebebinde söz konusu yahudiler var. Ruh ile ilgili Peygamberimize (s.a.v) soru soran yahudilere cevaben de ki; "Ruh Rabbimin emrindendir. İlimden size sadece pek az şey verilmiştir." Devamı videoda...

RADYO GERÇEK
Bertan Rona Ile Duyuşlar - 26 Mayıs 2021

RADYO GERÇEK

Play Episode Listen Later May 27, 2021 27:48


Müzik, Sanat, Edebiyat, Dil, Kültür ve Hayat üzerine duymak istediğiniz her şey bu programda. Bertan Rona ile duyuşlar her Çarşamba saat 22.00'de Samsun'un gerçek radyosunda.

MyMecra Podcast
Dairenin Hayatımızdaki Yeri - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Apr 11, 2021 17:03


Bertan Rona ile "Bakışlar" düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde bir sembolden, daireden bahsediyor. Her hafta başka konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran başka Bertan Rona bu bölümde daire sembolünü anlatıyor. Bertan Rona Bakışlar'ın bu bölümünde başlıca şunları söyledi; Bu haftaki programımızda sizlere bir sembolden bahsetmek istiyorum. Bu sembol, daire... Tabi öncesinde semboller üzerine bir kaç şey söylemek lazım. Çok çok çok kısa ifade etmek gerekirse, sembol elbette hepinizin bildiği üzere bir işarettir, bir şeye işarettir ama her şeyden önce bir özelliği vardır, o işaret ettiği şeyi aynı zamanda kamufle eder sembol çünkü kendisi bir kısaltımdır, bir özettir bu açıdan bakıldığında semboller çok ilginç şeylerdir ve insan açısından, özellikle medeniyetimiz açısından genel manada bakıldığında çok özel, çok anlamlı bir yerde durur semboller. Daire de bunlardan biri ve belki de üzerine en çok gidilmiş olan, kendisine en fazla anlam yüklenmiş olan sembollerin başında gelir daire... İnsanlar daireye neden bu kadar anlam yüklemiş olabilirler? Öncelikle çok çok eski çağlara gidelim ve insanların tabiata dair, hayata dair gözlemlerine bakalım... Bu bahis önemlidir çünkü insan önce karşısındakini görür, karşısında bir varlık olduğunu anlayınca sonra kendine yönelir çünkü sen varsa ben de vardır ve daha sonra o gelir yani dil bizi biraz aldatıyor açıkçası... Ben, sen, o diye hep öğreniriz ya okullarda küçüklükten itibaren aslında belki de sen, ben, o demek daha doğru bebeğin annesini görmek gibi tıpkı... İnsanlar tabiata baktıklarında söylediğim gibi yani o seni il defa algıladıklarında bir şeyi fark etmişler, sürekli bir hareket, sürekli bir değişim bildiğimiz üzere devam etmekte ancak tespit burada başlıyor işte bu değişimin içerisinde değişmeden kalan bazı şeyler var. Bunu güneşin günlük hareketinden yola çıkarak tespit edebilirsiniz, yıldızların yıllık hareketinden ve yine dünyanın güneşin etrafındaki yıllık hareketinden yola çıkarak anlamlandırabilirsiniz... Devamı videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Her Rengin Bir Manası Vardır - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Apr 4, 2021 16:13


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde enteresan bir konudan, renklerden bahsediyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde renkleri anlatıyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Bu bölümde bahsedeceğimiz konu biraz enteresan. Renkler. Bazı renkler üzerinde konuşacağız. Renk nedir? Genel manada bunun üzerinde duracağız. Öncelikle şunu ifade etmek lazım başlarken, biz doğu toplumları olarak hep söylenir ya biz göz medeniyeti değil, söz medeniyetiyiz diye hakikaten de öyledir şöyle bir düşündüğünüz zaman doğu toplumlarında genel olarak belki İslam'da buna dahil edilebilir… Bu toplumlarda şiir ön plandadır, musiki ön plandadır. Avrupalı toplumlarda ise, batıda ise baktığımızda resmin, heykelin, görsel sanatların aslında görsel sanatlar diyoruz ama belki de sanat demek lazım çünkü sanatla edebiyatı ayırmak gerekir çoğu kere… Bir üst kavram olarak sanat hepsini belki karşılayabilir özellikle günümüzde ama işin aslına bakacak olursak sanat maddeye şekil verme işidir genel manada. Bugün Floransa'da gezdiğiniz zaman maddeye şekil verildiğini görürsünüz. Ne demek bu? Her taraf heykel, her taraf mimari eserler, kaldırımlar bile döşenmiş hatta o kadar ki ağaç bile göremezsiniz yani tabiata çok müdahale edilmiştir. Eşyaya şekil vermek, sanat genel manada budur, resimde budur ama edebiyata baktığımızda eşyayla doğrudan şekil verme ilişkisi içerisine girmediğini görüyoruz sanatkarın o bakımdan edebiyatçı demek daha doğru… Müzik ise daha da başka bir şey… O bakımdan eski dergilerde ne yazardı? Üç aylık kültür, sanat, edebiyat dergisi yani böyle bir ayrıma gidilmişti… Batıda hakikaten göz, doğuda ise söz ama göz ve söz neyi ifade ediyor diye baktığımızda tabi burada şu var, söz dediğimiz şey biraz şundan kaynaklanıyor olabilir ekvatora doğru gidildikçe yani güneye doğru inildikçe dünyada, ki aslında bugün Ortadoğu dediğimiz bölge Avrupa'ya göre Güney'de ve Güneydoğu'da kalıyor. Bu bölgede dünyanın kendi ekseni etrafında dönüş hızı yüksek olduğu için bu taraflarda insanların gündelik hayatlarında daha kuvvetli bir zaman algıları var… Renkte hayatın içinde, çizgide hayatın içinde ikisi birbirini tamamlamakta. Renk nedir diye baktığımızda, renk aslında tabiatın kendisidir. Doğada, tabiatta zaten zatında bulunandır, sonradan eklenen bir şey değil ama çizgi tam olarak öyle bir şey değil galiba… Çizgi, bir anlamda spekülasyon. Çizgi böler, çizgi parçalar, çizgi sınırlandırır ve mülkiyet konusu yapar. Bu yönüyle daha erildir çizgi. Renkler ise hayatın kendisini ifade eder… Devamı videomuzda… Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Osmanlı Başka Kültürlere Nasıl Yaklaşıyordu? - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Mar 31, 2021 16:29


Bertan Rona ile "Bakışlar" düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde "Anadolu" üzerine konuşuyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Anadolu'yu anlatıyor. Bertan Rona bu bölümde başlıca şunları söyledi; Bu bölümde sizlerle Anadolu üzerine biraz konuşmak istiyorum. Bizler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak tarih bilinci açısından şöyle bir yoklanacak olsak zannediyorum hemen herkes bu ülkenin, bu devletin ya da Osmanlı bakiyesi olduğunu söyleyecektir yani bizim tarih bilincimiz ki eğer varsa burada bir tenkit yöneltmiş olalım çünkü tarih bilinci bence çok zayıf bir toplumuz. Var oldu kadarıyla diyelim tarih bilincimiz ancak Osmanlı'yla sınırlı, onun ötesine geçmiyor. Antik medeniyetler, anadoluda var olmuş antik kültürler şöyle bir tarafa dursun ben Selçuklu'nun da ciddi anlamda ıskalandığının kanaatindeyim... Bizim bakiyesi olduğumuzu söylediğimiz Osmanlı yani ecdadımız dediğimiz Osmanlı, kendinden başka kültürlere, medeniyetlere nasıl yaklaşıyordu acaba? Pek bizim gibi yaklaştığı söylenemez. Osmanlı söz konusu olduğunda çok daha cihangir ya da kozmopolit bir bakış açısıyla karşılaşıyoruz. Osmanlı, ele geçirdiği, elde ettiği, feth ettiği her türlü ülkeyle barışıktı. Bu ülkelerin kültürlerine mesafeli değildi, onları bir süre sonra sıcak yaklaştığı için kendine ait kılabiliyordu yani kendinin organik bir parçası haline getirebiliyordu, ciddi anlamda içselleştirebiliyordu. Belki de imparatorluğun o kadar uzun süre ayakta kalmasının da anahtar noktalarından bir tanesidir... Bu meseleler ile ilgili belki ayrı bir bölüm yaparız Bakışlar'da o nedenle şimdilik burayı geçelim ve biz kadim Anadolu'ya gelelim. Selçuklu falan şöyle dursun bize daha da uzak olan hatta uzak olmak bir tarafa dursun sıklıkla, kullanılan dil itibariyle Antik Yunan Medeniyeti içerisinde değerlendirdiğimiz bu antik Anadolu'ya bir bakalım... Devamı videomuzda... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Anlam Parçada Değil Bütündedir - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Mar 22, 2021 16:39


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bertan Rona bu bölümde “İkra ne demek?” sorusunu cevaplıyor. Her hafta farklı konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde “İkra” kelimesine açıklık getiriyor. Bertan Rona, Bakışlar'ın bu bölümünde başlıca şunları söyledi; İkra, Hz. Peygamber'e gelen ilk emir, ilk vahiy. İkra oku demek fakat burada ilginç bir şey var Cibril'in oku vahyine, bunu dile getirmesine karşılık Hz. Peygamber'in verdiği cevap çok ilginç, burada Resulullah ben okuma bilenlerden değilim diyor. İlginç olan şey ne? O da şu, sokakta hiç tanımadığınız biri size birden bire oku dese ne dersiniz? Elinde de herhangi bir şey yok, size bir metin gösteriyor değil, kitap gösteriyor değil yani burayı oku demiyor elinde hiçbir şey yok sadece sizin gözlerinize bakarak oku diyor. Bu durumda siz şunu dersiniz, ne okuyayım? Fakat cevap böyle değil, Hz. Peygamber'in cevabı; ne okuyayım değil, ben okuma bilenlerden değilim şeklinde. Biz Cebrail ‘in (a.s) herhangi bir şekilde tablet, bir varak, bir deri, bir parşömen yani üzerinde yazı olan herhangi bir şey getirmediğini biliyoruz dolayısıyla buradan çıkaracağımız ilk sonuç Hz. Peygamber kesinlikle kendisinden neyi okumasının istendiğini biliyordu yani Cebrail ona oku dediği zaman, benim kanaatim neyi kastettiğini anlamıştı çünkü öyle olmasaydı ne okuyayım diye sorardı çünkü yazılı bir şey yok. Tabi uzun bir konu bu, biz doğrudan kelimeye gelelim, ikra meselesine gelelim. Ne demek? Oku demek, böyle biliyoruz. Bu anlamları arttıran bazı alimler olmuş vs… Fakat bu okumak, nasıl bir okumak? Burada önemli bir tespit şu, okumak söylemek anlamına da gelir. Türkçe açısından bakacak olursak mesela maval okuma bana ya da masal okuma, türkü okumak… Bu açıdan baktığımızda burada ki okumanın aslında söylemek anlamına geldiğini görürüz. Anlam içeriklerinden, demek ki bir tanesi söylemek… Öte yandan bir anlamı daha var o da davet etmek. Bunu da biliyoruz. Nerden biliyoruz? Meydan okumaktan biliyoruz. Aslında meydan okumak tabiri, kalıplaşmış bir ifade bu yani meydana çağırmak, hadi gel bakalım burası er meydanı diye davet etmek… Anadolu köylerinde bildiğim kadarıyla bazı yerlerde hala düğün için davetiye götüren kişiye okuyucu veya okutucu derler çünkü davetçi o aslında davet etmiş oluyor. Bu arada davet etmek çağırmaktır. Dikkat edin türkü çığırmak veya türkü çağırmak da diyoruz. Devamı videomuzda… Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Önce Söz Vardı - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Mar 15, 2021 16:26


Bertan Rona ile “Bakışlar” düşündürmeye, düşündürürken sorgulatmaya kaldığı yerden devam ediyor. Bu bölümde dil biliminden bahsediliyor. Her hafta başka konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde küçük görünen ama aslında önemli bir hadiseden, dil biliminden bahsediyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Dil, bir üst yapı kurumu açık konuşmak gerekirse ve dolayısıyla toplumların maddi hayatlarından bu kapsamda ekonomik ilişkilerden bağımsız bir dil telakkisi bizi hataya düşürecektir. İnsanların yaşadığı şekilde biz konuştuklarını biliyoruz, konuştukları şekilde yaşadıklarını değil. Tarih, toplumların tarihi, kültür tarihi ve aynı zamanda dil ile ilgili çalışmalar bize açıkçası bunu gösteriyor. Sıklıkla söylenen bir söz vardır ve şöyle söylenir: Düşündüğün gibi yaşamazsan, yaşadığın gibi düşünürsün. Bu söz tabi ferdi manada bakıldığında, tek tek insanlar açısından düşünüldüğünde doğru bir sözdür. İnsanlar aslında düşündükleri gibi yaşamazlar genellikle yaşadıkları gibi düşünürler. Bunu Alman düşünürü, Alman idealizminin zirvesi diyebileceğimiz Hegel ifade etmiş, şöyle diyor: Bir sarayda, bir kulübede düşünüldüğünden daha farklı düşünülür diyor. Hakikaten de böyledir. Siz orta çağ avrupasında bir şatoda, bir sarayda aristokrasi mensubu olarak dünyaya geldiyseniz, elbette ki bilinç düzeyiniz, hayata bakış açınız, kullandığınız dil yani diliniz daha doğrusu buna göre şekillenecektir ama bir köylü ailesinde dünyaya geldiyseniz bilinciniz de ona göre olacaktır. Söz her şeyin başı ama dikkat edin sözün aslında bir manası olduğu gibi bir de ses boyutu var o da onun akustik fiziksel boyutu yani ses olmadan söz olmuyor yine ses ve mananın birleşmesi aslında. O bakımdan belki çok manadan uzaklaşmış olanlar manasız konuşanlar, çok yüksek sesle konuşurlar belki de genel olarak baktığımızda. Sadakat. Sadakat dediğimizde bugün özellikle çiftlerin, eşlerin birbirlerine bağlılıkları anlaşılıyor özellikle de bedensel bağlılıkları anlaşılmakta. Oysa ki sıdk çok başka bir kavram… Reşit. 18 yaşını dolduran herkes reşit artık. Oysa rüşd bu mu? Gerçekten rüşd bu mudur? Rüşd aslında bir varlığın yaradılış amacına ulaşmasıdır… Vücud. Vücudunu göster desek sokaktaki insanlar yüzde doksanı bedenlerini gösterecektir. Oysa ki vücud varlık demek… Mesela sevişmek… 19970'li yılların türk filmlerine baktığınız zaman şöyle replikler görürsünüz; “Sevişerek evlendik”, “Seviyor musun sen bu delikanlıyı? -Aa ne demek canım tabii ki sevişiyoruz.” Burada aslında gülmek-gülüşmek gibi, konmak-konuşmak gibi bir karşılıklılık var. İki kişinin birbirini sevmesi gibi, karşılıklı olursa sevişmek. Fakat bugün yine tamamen bedensel alana çekilmiş… Devamı videomuzda… Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Tarihte Bilinen 60 Bach Var - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Mar 7, 2021 13:10


Bertan Rona ile "Bakışlar" düşündürmeye kaldığı yerden devam ediyor. Bu bölümde Johann Sebastian Bach'ın Kahve Kantatı eserinden bahsediliyor. Her hafta başka konuları ele alarak izleyicilerini farklı yolculuklara çıkaran Bertan Rona bu bölümde Johann Sebastian Bach'ın Kahve Kantatı'ndan bahsediyor. Bertan Rona başlıca şunları söyledi; Bu bölümde hem bizden, hem de avrupadan diyebileceğimiz bir konuyu anlatmak isterim. Bu konu ünlü Alman besteci, genel manada çok sesli müziğin en büyük bestecisi kabul edilen Johann Sebastian Bach ve onun çok ünlü bir eseri; "Kahve Kantatı" Son derece ilginç bir Kantat yani bir sahne eseri aslında. İşin içinde pek oyun yok. Bugün her ne kadar opera gibi temsil edilsede bu eser gerçekte söz ve müziğin buluşmasından oluşan bir yapıt. Johann Sebastian Bach, klasik batı müziği olarak adlandırılan müziğin en büyük bestecisi belkide. Bugün bir anket yapsanız en büyük besteci kim diye Johann Sebastian Bach çıkar muhtemelen. Bach'ın ailesi aslında musikişinas bir aile. Tarihte bilinen 60 Bach var yani soyadı Bach olan, bu aileden olan 60 kişi yaşamış. Bunlardan 53 müzisyen sadece 7 tanesi müzisyen değil. Müziği aile mesleği olarak yapıyorlar. Bütün bu birikimin Johann Sebastian Bach'ta zirve yaptığını ve onun büyük bestekarlığının buna bağlı olduğunu söyleyen müzikologlar vardır. Bach, yazdığı eserlerin çok büyük bir kısmında dini konuları tercih ediyor. Din dışı müzik batıda ve doğuda, bizde çok yeni bir olaydır. Yani modernitenin armağan ettiği bir şeydir. Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
İz Var Ama İz Bırakan Yok - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Mar 3, 2021 16:08


Bertan Rona ile Bakışlar yeni bölümüyle My Mecra 'da devam ediyor. Bu bölümde Bertan Rona iz kavramını anlattı. Bütün Mesele Hz. Musa'nın aldığı emirlerle başlıyor dedi. ve Bertan Rona yine programın devamında... Felsefede Hz. Musa ile ilgili bir diyalog geçmektedir.Hz. Musa peygamberlik görevini aldıktan sonra Tanrı benim kavmim senin adını sorduklarında ne diyeyim diyor. Bunu üzerine Tanrı şöyle diyor; Odur dersin. İbranice okunuşu 'yehova' bizim iyi bildiğimiz 'ya o olan' demektir. Bu felsefe tarihi akımından idealizmin kendisini gösterdiği ana nokta. Felsefe tarihinde kim ne söylemişse iki kamptan birine aittir. Tanrının Odur dersin ifadesindeki '-dur' çok önemli. İnsanlar en başından beri şunu düşünmüşler. Bir nesnenin, bir kalemin boyu, ağırlığı nitelikleri tamamen değişebilir. Nitelikler değiştiğine göre aslı bu değildir diye düşünmüşler. Niteliklerinden soyarsak geriye ne kalır, materyalistlere göre bir şey kalmaz, idealistlere göre bir şey kalmaz. Allah'ın hiç değişmeyen varlığı o ne dir biliyor musunuz? O bir ek fiildir. İşte o '-dır'.. Felsefe tarihinde idealizmin il defa göründüğü yer ve Platon'un bundan çok aldığı görüşler var. Bütün kainatın Allah'ın bir izi olup olmadığı düşüncesi. İz çok özel bir şeydir. İz varlık ile yokluğun çok özel bileşimidir. Yunus Emre yunusu durur benim adım... durmak ne demek? My Name is yunus... buradaki 'is' bir şeye işaret eden demektir. İz, koku, gölge, toz hepsi birbiriyle ilgilidir. Koku için esans diyoruz. Aslında ilginç varlığın özü demektir. Cennet'te Allah'ın temaşa edilip edilemeyeceği de buna dahildir. Rakım Elkutlu 'nun 'Muheyya Oldum' şarkısı da böyle anlatır... Umberto Eco diyor ki korku filmlerini çok severiz çünkü bize kainata baktığımızda sorduğumuz soruların aynısını sordurur. Modern bilimde neden sorusu yoktur, nasıl sorusu vardır. Opera kainatı çok güzel anlatıyor. Bütün işlerin toplamı demektir. Eski kadim demektir, kadim Allah'ın sıfatıdır. Yaşanmışlığın olduğu yerde iz vardır. dedi... Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
İlmi Kitaplardan Öğrenebilirsin ama İrfan Başka Bir Şeydir - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Feb 26, 2021 14:36


Bertan Rona ‘nın hazırlayıp sunduğu Bakışlar ‘ın bu bölümünde ‘Sübhan' kavramı konuşuluyor. Bu bölümde Bertan Rona; Kainatta her şey hareket halindedir. Peki bu hareket nereden gelir? Bir başka nesneden gelir.. Bu zinciri geriye doğru sardırsak bize bir ilk hareket ettirici lazım. Felsefede, kainatta hareket eden her şeyin canlı olduğu kanaati oluşmuştur. Hareket mekanik ve diyalektik olmak üzere ikiye ayrılır. Heraklitos durağan gördüğünüz şeyler de hareket halindedir demiştir. Yunancada otokrator manasına gelen bir kelime vardır. Sübhan hareket ettiren manasına da gelir. Hareketi var eden de demektir. Allah'ın gücü ıskalanan konudur. Hûda: Gücü kendisinden gelen demektir. Tanrı içinde kullanılır, din adamı içinde kullanılır. Otantik: efendi demektir. Efendi adama aynı zamanda çelebi de deriz. Çelebi, çalab, lord, huda, tanrı ile aynı köktendir. Din adamı, yönetici tanrı kökünden alınmış isimler olmuştur, tarih boyunca. Kan, gen, soy, cin aynı köktendir. Ehli tahkik demiş ki; İnanarak besmele çeken dağları yerinden oynatabilir. İlim amele tabidir. Allah'ın amelleri yoktur fiilleri vardır. Allah karar vermez, takdir eder. Akıl parçaları birleştirip sonuca gitmektir. Bundan dolayı Allah'ın akıllı olduğundan bahsedemeyiz. Piyano çalmak neden kitaplardan öğrenilemez, çünkü bu beceri ile de ilgiliidir.. Kutsal kitapların Resulsüz, tek başına gönderilmemesinin hikmeti burada gizlidir. Kuran'ı Kerim'de görsellik tarifi olamaz. Gelin, Beraber Yürüyelim...

MyMecra Podcast
Marifet Gören Kişide - Bertan Rona | Bakışlar

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Feb 16, 2021 17:25


Bertan Rona ile Bakışlar My Mecra ‘da başladı. Programın ismi neden ‘Bakışlar' Bertan Rona bu bölümde bunu açıklıyor. Görmek ile anlamak arasındaki ilişkiyi açıyor hoca. Nazar ne demektir? Nazariye ne demektir? Nazar ve nazariye arasındaki ilişkiye değiniyor Bertan Rona. Meşayi kavramının hem görmek hem de yürümek manasına geldiğini anlatıyor. Program içerisinde bağlantı kurularak Hz. Ali ‘nin bir sözüne yer veriliyor. Nedir o söz? ‘Akıllı sustuğunda tefekkür eder, konuştuğunda zikreder baktığında ibret alır. ‘ Görmenin, bakmanın ve bakarak anlamanın tarih boyunca görmekle sınırlandırılmaya çalışıldığı bir vakadır tespitinde bulunuyor ve bunu açıyor Bertan Rona. Bertan Rona'nın program içerisinde zihnimize kazınan bazı sözleri ve alıntıları ise; Baktığımızda gördüğümüz kendi yorumumuzdur. Tarih bir insanın görmesinin ve bakmasının sınırlandırılmasıdır da. Peki Nazar ber kadem ne demek? Bakmanın her zaman bir adabı vardır. Perspektif sizin bulunduğunuz noktaya göre nesneyi tanımlar. Herkesin bir kanaati olduğu toplumlarda bilginin nesnelliği tartışılır. Putperestlik biçimciliktir. İnsan ilk etapta içeriği değil biçimi algılar. Hz. Mevlana: Sen önce Kuran'ı tefsir etme, sen önce sadrını tefsir et. Tefsir ile tevil arasındaki fark nedir? Cemil Meriç: Hakikati imanın dışında arayanlar absürtü buldular. Olay nesne ilişki yığınına baktığınız tevhidi görmezseniz size absürt gelir. Hz. Ali'ye soruyorlar; ‘Sana Kur'an dışında başka bir şey verildi mi?' Hz. Ali nasıl bakıyordu? Mesele gören kişide. Aziz Augustinus: Başkalarının günahıyla aziz olamazsın. ‘Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum' ne demek? Bu neye işarettir? Zahir ile batın arasındaki fark bize göredir. Ben kimim sorusu önemlidir ama ben neyim sorusu çok daha beteridir… Daha bir çok tespit bu programda satır satır işlendi… Gelin, Beraber Yürüyelim...