POPULARITY
Beşir Atalay'ın tam da yaşadığımız dünyayı daha iyi hale getirmek üzere İslamcı bir temelde siyasal mecrada yol almış bir insan olarak anıları üzerine düşünürken Taha Abdurrahman'ın “Ahlakın Birliği İlkesi ve Siyasetin Ahlakı” isimli konferansının davetiyesi düştü mesaj kutuma. Prof. Dr. Mehmet görmez Hoca'nın başkanlığını yaptığı İslam Düşünce Enstitüsü geçtiğimiz Temmuz ayında seri konferans ve toplantılarla ağırladığı Fas'lı ünlü İslam düşünürü Taha Abdurrahman'ı bir kez daha ağırlıyor. Üstelik bu sefer Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde ve konu Siyaset ve ahlak ilişkisi.
Mü'minlere merhameti elden bırakma. Nerede olursan ol hakkı söyle. Doğru söylüyor da olsan çok yemin etme. Beliğ konuşan birisi de olsan, sözü genişletmemeye/lâfı uzatmamaya dikkat et. Alim de olsan, dinde külfetli/zahmetli iş görmekten (tekellüften) sakın. İlmi her sözün önüne geçir. İçtihâdından sonra endîşeyi tedirginliği elden bırakma. Dînin selâmette olduktan (dînine halel gelmedikten) sonra insanları idâre et. Dalkavukluktan yağcılıktan ise kesinlikle kaçın. İn-sanlarla olan geçimin güzel ahlâk ile olsun. Bilmediğin bir konu hakkında “Allâh (c.c.) bilir” demekten utanma. Anlatacaklarını dinlemeye istekli olmayanların yanında söz söyleme. Sana buğz edecek olanların yanında dînini anlatma.Güç yetiremeyeceğin bir belâya karışma müdâhale etme. Nefsine, onu hor gören şeylerden ikrâm et. Himmetini kötü ahlâktan uzak tut. Emîn olandan başkasını dost kardeş edinme. Sırrını her insana açma.İnsanların hâlini (dikkate alarak davran, kapasitelerini) zorlama. (İnsanlara) aklının almayacağı tahammül edemeyeceği ilimden bahsetme (veya; ilmî bir lisânla söz söyleme.) Çağrılmadığın işe gidip hemen dâhil olma. Ulemâ meclislerinde saygılı ciddi ol. Hükemânın kadrini bil. Zanaatkârı Sanatkârı mükâfâtlandırmadan bırakma. Câhillerden yüz çevir.Sefihlere karşı hilm ile davran.Dünyân için dînini yıpratma tüketme veya; dînini istismâr ederek dünyâlıkları kazanma.Uzletten nasibini al. Helâlden başkasını alma. İsrâftan uzak dur.Dünyâlıktan yeteri kadarına kanâat et.(Haris el-Muhasibî, Ahlak ve Arınma)
Hatip: Kemal Ergün (IGMG Genel Başkanı) Almanya, Köln – IGMG Genel Merkez Hutbe metnini okumak için linke tıklayabilirsiniz: igmg.org/hutbe
Tasavvuftan kasıt İslam'dır yani tasavvuf dendiğinde aslında İslam denmektedir. Bu sebeple büyüklerimiz tasavvufu ayrıca İslam kelimesiyle nitelemeye gerek görmemiş, hatta bu tür bir nitelemeyi (‘İslam tasavvufu' denmesini) haşiv saymışlardır. Bu cümleden olarak havf ve reca / korku ve ümit konusunu bir tasavvuf ıstılahı olarak ele aldığımızda Kur'ân'ın ve Peygamber Aleyhisselam'ın ahlakıyla ahlaklanmaktan başka bir şeyi kastetmiyoruz. Ancak söz konusu ahlakın, amelî ve aklî uygulamalarına, zamana ve sosyal şartlara tabi olarak yüklenen yeni manaların, yeni yorumların incelenmesi, işlenmesi ve inceltilmesi söz konusu olduğunda bunu tasavvuf müessesesi ile âlî tarikatlar üzerinden doğru anlamaya ve aktarmaya çalışıyoruz.
Birisi “Kurtuluşa götüren ameller işlemenin yolu nedir?” diye sorarsa, deriz ki; muttaki imâmların yolundan ayrılmamak, gidişâtını bilmek için mürşidinin âdâbına bakmak, muhasebe ile teyakkuz halinde olmak, hakkı gözeterek/adâlet ile amel etmek, eziyetten korunmak, başa kakmadan, minnet altında bırakmadan “fazla olanı” vermek, hasetten uzak güzel tavır takınmak, kamufle etmekten hoşlanarak kanâat etmek, selâmet için uzunca susmak, yabancılaşmadan/ilişkilerde soğukluk oluşturmadan halka tevâzu göstermek, halvette zikir ile ünsiyyet kurmak, hizmet etmek (iştiyâkıyla dolması) için kalbini boşaltmak, niyeti/endîşeyi murâkâbe ile cem etmek ve kurtuluşu istikamet yolunda aramak. Allâh (c.c.) şöyle buyurur: “Şüphesiz, “Râbbimiz Allâh'tır” deyip de sonra istikamet üzere olanlara, (evet) on lara hiçbir korku yoktur. Onlar mahzûn da olmayacaklardır” (Ahkâf s. 13) Süfyân b. Abdullah es-Sakafî (r.a.): “Yâ Resûlallâh! Bana, kendisine tutunacağım bir iş söyle.” deyince, Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Allâh'a inandım de, sonra da dosdoğru ol.'' Ömer b. el-Hattâb (r.a.) diyor ki: “İstikamet üzere (dosdoğru) oldular” demek, “Allâh'a itâat edip, tilkinin (avcıdan) kaçması gibi (sağa sola saparak) kaçmadılar” demektir.' Ebû'l-Âliye er-Riyâhîy de şöyle diyor: “Dosdoğru oldular; (yâni) dinde, dâvette ve amelde Allâh için ihlâslı oldular.” İstikametin aslı üç şeydedir: Kitâb'a tâbi olmak, Sünnet'e tâbi olmak ve cemâatten ayrılmamak. Bil ki, kul için en kurtarıcı yol; ilimle amel, havf ile korunma ve Allâh (c.c.) ile yetinmektir. (Haris el-Muhasibî, Ahlak ve Arınma
Peygamberimizin Yüce Ahlakı | Fatih Cami Vaazları 6 | M. Fethullah Gülen by Çınar Medya
İmâm-ı Tirmizî, “Şemâil”inde, Peygamberimiz (s.a.v.)'in vaktini üç işe tahsis ettiklerini kaydeder. Bu vakitlerin bir kısmı ibâdetlere, bir kısmı halkın işlerine, bir kısmı da şahsî meşgalelere tahsis edilmişti. Hz. Resûlullâh (s.a.v.) gecenin yarısı, yahud üçte ikisi geçtikten sonra kalkarlar, yastıklarına yakın bulundurdukları misvakla dişlerini ovarlar, sonra abdest alıp teheccüd namazı kılar ve bir müddet böyle ibâdetle meşgûl olurlardı. Daha sonra da sabah namazı için mescide çıkarlardı. Nebi (s.a.v.) sabah namazından sonra seccâdelerinin üzerine uzanarak güneş doğuncaya kadar istirahat ederlerdi. (Müslim) Sonra gelenleri kabûle başlarlardı. Her taraftan gelenler mescidde O (s.a.v.)'in etrafında toplanır, O (s.a.v.) de onlara va'z ve nasîhatta bulunurlardı. (Tirmizî) Nebi (s.a.v.) ziyaretçilerini, anlattıkları rüyâlarına kadar dinlerler, böylece onların her türlü dîn ve dünyâ işleriyle meşgûl olurlardı. Bazı rivâyetlere göre Nebi (s.a.v.), kuşluk vaktinde dört veya sekiz rekât namaz kılarlar, bunu müteâkip evlerine giderler, evlerinin işiyle meşgûl olurlardı. Elbiselerini yamarlar, ayakkabılarını ta'mir ederler, hayvanları sağarlardı. (Buhârî) Peygamberimiz (s.a.v.), ikindi namazından sonra da zevcelerini teker teker ziyâret ederler, hâl ve hatırlarını sorarlar, geceyi de zevcelerinden biri yanında geçirirlerdi. Diğer zevceleri, kendilerinin geceyi beraber geçirecekleri zevcesinin yanında toplanırlar ve yatsı namazına kadar orada kalırlardı. (Müslim) Nebi (s.a.v.), yatsı namazını kılınca evlerine dönerler ve diğer zevceleri de hücrelerine dağılarak istirahata çekilirlerdi. Yatsı namazından sonra hücrelerinde Kur'ân'ın İsrâ, Zümer, Hadîd, Haşr, Tegâbün ve Cuma sûrelerinden birini okurlardı. Nebi (s.a.v.), her namaz için abdest tazelemeğe gayret ederlerdi. Ancak ba'zen bir abdestle bir kaç namaz kıldıkları da olurdu. (Ömer Muhammed Öztürk, Peygamber Efendimizin Yüce Ahlakı,s.28)
Twitter gündemini yorumladığım Thread'ine Bandım'ın bu bölümünde konu başlıklarımız oyun yayıncılarından Merve Taşkın'a uzanıyor.(00:00) - Giriş(00:49) - Pintipanda ve Jrokez'un Keydrop tartışması(04:29) - Kasa açma, lootbox ve kumar ilişkisi(07:32) - Pintipanda'nın geçmiş yayınları & Kinguin - Keydrop farkı(13:55) - Türkiye'deki linç kültürü & yayıncıların sponsorlukları(18:59) - Orhun Kayaalp olaya dahil oluyor(21:36) - Merve Taşkın'ın tutuklanması(26:02) - Ahlakçı yeni nesil & Sadece Enes(27:27) - Cihangir Cumhuriyeti fragmanı(28:19) - Senarist Akın Aksu'nun Zeynep Ocak'a tehdit mesajı(30:11) - Dizinin Kaan Urgancıoğlu'na göndermesi(32:03) - Cihangir Cumhuriyeti dizisine gelen tepkilerFarklı Evren'i hep birlikte geliştirmek için açtığımız ankete sen de katıl: https://forms.gle/SDxznBL9aEbdtfrX6Sohbet muhabbet ve daha fazla içerik için Instagram @farklievrenn
Yeni bölümde devasa bir konuya bir köşesinden bakmaya çalışıyoruz, meselemiz ahlak. Bizdeki çağrışımının pek de güzel olmadığını bu sohbeti gerçekleştirirken fark ettiğimiz o koca kavramı anlamaya, bir sopa gibi başımızda belirmesiyle ne yapmak gerektiğine dair fikir yürütmeye çalışıyor, akıl yürütüyoruz. Tabii ki kitapların ve filmlerin desteğiyle.Bölümde adı geçen tüm kitap ve filmlerin listesini@1kitap1film.us instagram hesabımızda bulabileceğinizi hatırlatalım.Bu bölüme sponsor olarak bizi destekleyen vitruta'ya katkılarından ötürü çok teşekkür ederiz. Şubat ayı boyunca vitruta.com'dan yapacağınız alışverişlerde,1kitap1film kodu ile indirimsiz ürünlerde %20 indirim avantajından faydalanabilirsiniz.vitruta.com'dan yapacağınız alışverişlerde geçerli olacak1kitap1film özel avantaj kodunu, ürünü sepete ekledikten sonra çıkan sayfadaki “hediye kartı veya indirim kodu” alanına ödeme işlemi öncesinde tanımlayabilirsiniz.Kapak görseli: Lucas Cranach the Elder, The Fountain of Youth (1546)
Bu hafta ilginç bir kavramı değerlendiriyoruz. Keyifli dinlemeler... organikbeyinlerpodcast@gmail.com https://www.instagram.com/organikbeyinlerpodcast/
Yüksek İslam Ahlakı | Anadolu Vaazları 5 | M. Fethullah Gülen by Çınar Medya
Bu bölümde de yeni Büyük Sorular'a Sinan Canan'la cevap arıyoruz.
SESLİ DERGİ
Toplum hayatında muhtevasında mutabık olmamız ve yaşatmamız gereken kimi kavramlar var. Hak ve hukuk gibi, adalet gibi, iyilik ve kötülük gibi, suç ve masumiyet gibi… Ahlak da o kavramlardan biri, diğerlerinin de temel dayanağı olması bakımından belki çok temel bir noktada duruyor hatta. Her toplum, ‘ahlak'ın ne olduğu, neyin ahlaklı olduğu, neyin olmadığı konusunda belli bir mutabakat sahibi olmalı, bu muhtevaya saygı göstermeli. Bu ortak anlayış ve kabul, beraber yaşamanın temel güvencelerinden biri… Bu mutabakat sağlanamaz, bu kavramsal birlik tesis edilemezse, huzur ve esenlik içinde seyreden bir toplumsal hayat inşa edilemez. Toplumsal hayatın selameti böyle ortak bir anlam zemininin oluşturulabilmesine bağlı...
İçinde bulunduğumuz Ağustos 2024 tarihini esas alarak ifade edecek olursak, büyük İslam âlimi, Sahih-i Buhari Mütercimi, Darülfünun Felsefe Müderrisi, Mehmet Âkif'in aziz dostu, ahlak ve karakter âbidesi Babanzâde Ahmed Naim Bey, âhiret âlemine göç edeli tam 90 yıl oluyor. O, şimdi eserleriyle ve hatıralarıyla gönüllerimizde yaşamaya devam ediyor. Ben bu yazımda, Ahmed Naim'in babasıyla beraber diğer kardeşlerini de tanıttıktan sonra konuyu yine ondan söz ederek bitirmek istiyorum. Önce babasından başlayalım. İlim ve kültür dünyamıza yetiştirdiği evlatlarıyla büyük bir katkıda bulunan Babanzâde Zihni Paşa, son devrin ünlü ilim ve idare adamlarından biridir. Bağdatlı meşhur Baban ailesinden olup, Süleymaniye'de doğmuş, Bağdat'ta okumuştur. Mithat Paşa valiyken mühürdarlığını yaptı. Sonra Bağdat mektupçusu oldu. Birçok mutasarrıflıklarda; Adana, Yanya ve Hicaz valiliklerinde bulundu. “İlim ve İslam”, “Mikyâsü'l-Ahlak”, “Kûvây-ı Maneviyye” , “İslam'da Hilafet” isimli eserleri vardır. İstanbul'da vefat etti ve Edirnekapı Mezarlığına defnedildi. Oğullarından İsmail Hakkı Bey, Bağdat'ta dünyaya geldi. Galatasaray Lisesi ile Mülkiye Mektebinde okudu. Hukuk Mektebinden de diploma aldı. 1908'den sonra Tanin gazetesinde yayınladığı siyasi makalelerle tanındı. Milletvekili ve bir ara da Milli Eğitim Bakanı oldu. Mülkiye Mektebiyle Hukuk Mektebinde Hukuk-ı Esasiye dersleri okuttu. Ali Reşad Bey'le birlikte “Bismark ve Dreyfus” adlı iki eser neşretti. Hukuk-u Esasiye kitabı da yayınlandı. 1913'te Mülkiye Mektebinde ders verirken bir beyin kanaması sonucu sınıfta vefat etti ve Bayezid Camii haziresine defnedildi. Öldüğünde 35 yaşındaydı. Babanzâde İsmail Hakkı Bey, mebus iken kâtiplik görevinde bulunan merhum Abdülaziz Mecdi Tolun, yoklama için kürsüye çıktı. İsimleri okurken İsmail Hakkı Bey'in sırasına gelince yanlışlıkla veya latife olsun diye Babanzâde'yi “Yabanzade” şeklinde okudu. İsmail Hakkı Bey de bu hatayı derhal “Babandır!” itirazıyla düzeltti.
“Ahlakı, hayat tarzı, dünya görüşü ne olursa olsun her insanın, insan olmak bakımından insan onurunu korumak gerekir. Hicret edeceği gece Efendimiz(s.a.v)'in evinin önünde suikast için bekleyen müşriklerin biri perdeyi açıp içeriye bakmayı teklif edince, diğerleri bunu şiddetle reddeder ve bunu öğrenirlerse Arapların kıyamete kadar kendilerini ayıplayacağından korkarlar. Hücresinin perdesini aralayarak kendisini görmek isteyen bir kişiye Efendimiz(s.a.v) ‘senin gözlerini çıkarırım' demiştir. Öyle bir sözdür ki bu, en öfkeli anında bile böyle bir söz duyan olmamıştır onun ağzından. Öyle rezil bir döneme denk geldik ki insanlığın var olduğu günden beri koruduğu en asgari hassasiyetler bile yok oldu gitti. (Mustafa Sarıgül'ün durumunda) kişi işlediği varsayılan günahın hesabını eşine ve Allah'a verir. Bu kadar basit. İslam ceza hukukunun istinat ettiği en temel ilke, önce gizlemektir. Resulullah (s.a.v), çok defa günahını itiraf edip ceza isteyen kimseleri duymazdan gelmiş ve gizlemeyi öncelemiştir.” Benim de imzamı çekinmeden atacağım bu satırlar, sevgili Muhammet Yazıcı hocaya ait. Doğrusu bu ya, bize, güncel meselelerde durmamız gereken yeri, almamız gereken pozisyonu açıklıkla ve hiçbir şart altında eğip bükmeden anlatacak böylesi insanlara çok ama çok ihtiyacımız var. Fakat yazık ki sayıları az, pek az. Sarıgül'e ait olduğu iddia edilen videoyu izlemedim. İzlemek gibi bir niyetim de yok. Benim günahım bana yeter. Bir de başkasının (olduğu iddia edilen) günahına ortak olarak günahlarımı artırmak gibi bir salaklığa düşmeme gayretindeyim. Telefonda sohbet ettiğim bir siyasetçinin tavrı da benimki gibiydi. Dedi ki “Bana Sarıgül'ün videosunu izletmek istedi bir arkadaşım. Şiddetle reddettim bunu. Vaktiyle Deniz Baykal'a ait olduğu söylenen videoyu da izlememiştim. Son derece yanlış buluyorum böyle merakları.” Gündelik hayatın hayhuyu, tekno-yaşam denilen zımbırtı ve Türkiye'de politik tarafların ellerine ne geçerse karşısındakine atma iştiyakı bizi en temel insani değerlerimizden uzaklaştırıyor. Sarıgül'e ait olduğu iddia edilen görüntülerin ortaya çıkardığı sert, incitici ve çirkin hakikat budur. Ben dini bakımdan değerlendirerek “günah” diyeceğim. Siz buna anlayışınıza göre, “yanlış” deyin, “ayıp” deyin, ne derseniz deyin sonuç değişmez. O yüzden ben dini literatür üzerinden gitmeye devam edeyim, siz uyarlarsınız yazdıklarımı. Bir düşünelim: İnsanın kendisinden bile saklamak istediği günahları olabilir. Hatta yapmaktan sürekli pişman olduğu ve fakat işlemekten vazgeçemediği günahları olabilir. Allah'ın kuluna bahşettiği en büyük nimetlerinden biri “bir daha yapmamak azmiyle pişman olma” yani tövbe nimetidir. Bir günahkâr, her an günahına tövbe edebilir ve anasından yeni doğmuş kadar günahsız olabilir. Bizeyse bir günahkârın günahı üzerinde tepinmenin günahı kalabilir. Söyleyin bana, kim karda kim zararda?
Taha Abdurrahman (d. 1944, Fas / Cedide), İslam Düşünce Enstitüsü'nün davetiyle bir konferans vermek üzere İstanbul'a geldi ve nasipse bugün saat 18:00'de TDV İslam Araştırmaları Merkezi'nde (İSAM) dinleyicilerine hitap edecek. İslam Düşünce Enstitüsü'nün kurucusu Mehmet Görmez Hocamızın, Taha Abdurrahman'ın eserlerinin Türkçe çevrilmesi konusundaki yoğun arzusunun, Cevat Özkaya Ağabeyimizin yönetimindeki Pınar Yayınları'nda karşılık bulmasından hareketle, şimdi müellifin mezkur enstitünün daveti ve ev sahipliğiyle İstanbul'a teşrifini o arzu ve karşılığın taçlanması olarak yorumlayabiliriz. Pınar Yayınları, son dört yılda Taha Abdurrahman'ın şu dokuz kitabını yayımladı: Bilgi Ahlaktan Ayrıldığında; Dini Amel ve Aklın Yenilenmesi; Ahlak Sorunsalı -Batı Modernitesinin Ahlaki Eleştirisine Bir Katkı; Amel Sorunsalı -Bilim ve Düşüncenin Pratik Temelleri Üzerine Bir Araştırma; Dinin Ruhu – Selülarizmin Sığlığından İlahi Sözleşme ve Emanet Paradigmasının Enginliğine; Modernlik Ruhu -İslami Bir Modernlik İnşasına Giriş; Dilsiz Olmaz – Dil ve Mantık Üzerine Bir söyleşi; Seküler Ahlakın Sefaleti – İlahi Emanet Paradigmasının Seküler Ahlak Eleştirisi; Hakikat Arayışı – Geleceği İnşa Ufkunda Konuşmalar. Bunlara ilaveten, Wael B. Hallaq imzalı, Modernitenin Reformu – Abdurrahman Taha'nın Felsefesinde Ahlak ve Yeni İnsan adlı kitabı da (Ketebe 2020) zikretmemiz yerinde olacaktır. Zira bu kitap Taha Abdurrahman'ın tefekkürünü topluca ele alma tahtında -yer yer ciddi eleştirileri de ihtiva etmekle- bize göre Hazretin külliyatına dahildir. Taha Abdurrahman'ın -inşallah- bugün vereceği konferansa Özgün Bir İslam Felsefesi Nasıl İnşa Edilir? başlığı uygun görülmüş. Muhtevasına ancak dinlememiz nasip edildiğinde vakıf olabileceğimiz bu başlığın özgünlük, İslam Felsefesi ve inşa terimlerinin ilk kullanılışlarından beri kendileriyle birlikte var olagelen ve çoğu hâlen çözülemeyen problemleri açık etmesi bakımında da önemli olacağını düşünüyorum. Bu bağlamda Gazzâlî'nin (rahimehullâh) Tehâfütü'l-Felâsife'sine en ciddi itirazlardan birinin Batı'dan İbn Rüşd'ün Tehafütüt-Tehafüt'üyle gelişindeki ironiye işaret ederek, Taha Abdurrahman'ın Batıcılığın değilse de Batının ürettiği refah ve özgürlüğün bir kültürel hat halinde getirildiği Fas'ta Batı felsefesiyle hesaplaşmayı Gazzâlî'nin hareket merkezi olarak seçtiği felsefeden ahlâka taşıması (ki, ilginç bir tevafukla Bü'sü'd- Dehrâniyye: en-Nakdu'l-İ'timani li Fasli'l-Ahlâk ‘ani'd-Din adlı kitabının Türkçe basımına Seküler Ahlakın Sefaleti – İlahi Emanet Paradigmasının Seküler Ahlak Eleştirisi adının verilmesine de dikkat çekelim) yukarıda zikrettiğimiz önemi pekiştirmektedir. Öte yandan, mümkündür ki Gazzâlî ile Taha Abdurrahman tefekkürü arasında yaptığımız bu kısmi ayrıma, Gazzâlî'nin her şeyden önce bir ahlâk alimi olması bakımından itiraz edilebilirse de bizim burada Fas, Tunus, Cezayir ve Endülüs Müslümanları arasında modern zamanlarda tartışılmaya başlanan “Batıcı olmadan Batı ile olmak” meselesinde, Taha Abdurrahman'ın görüş beyan eden en ciddi ve en tutarlı isimlerden biri olması da zikrettiğimiz özel öneme dahildir. Zira, Taha Abdurrahman babasının klasik eğitimi sürdüren bir medresede müderris olması hasebiyle ilk eğitiminde ona tabi olmuş, bu sayede Mağrip'te tevarüs edilegelen dinî kültürle yetişmiştir. Orta eğitimini Dâr-ı Beydâ' kentinde yapmış, ardından Rabat'taki V. Muhammed Üniversitesinde felsefe bölümünü kazanarak mantık ilmiyle uğraşmış ve mezun olmuştur (1970). Sonra akademik eğitimini tamamlamak üzere Fransa Oxford ve Sorbonne üniversitelerine gitmiş, 1972 yılında Sorbonne Üniversitesinde Dil Felsefesi alanında Ontoloji Sorunsalının Dilsel Yapısı başlıklı teziyle doktorasını tamamlamış, 1985'te aynı üniversitenin Edebiyat ve İnsanî Bilimler kısmında Doğal ve Argümantatif İstidlalin Mantığı isimli teziyle ikinci doktorasını yapmıştır.
İyi ki podcast serisinin yeni bölümü yayında!"DİL, Kültür ve Ahlak Bilgisi" Bu bölümde DİL kavramını yatırıyoruz masaya. Dil ve kültür ilişkisini irdeliyoruz. Dil, bizim düşünce biçimimizin sınırlarını belirliyor. Kullandığımız ve kullanamadığımız dil, kelimeler ve cümleler dünyamızı şekillendiriyor. Genişletiyor ya da daraltıyor. Biz dilimiz kadarız diyebilir miyiz? Agota Cristof ile başlıyoruz. Cristof'un sığınmacı olarak geldiği İsviçre'deki dil öğrenme yolcuğuna ve karşılaştığı zorluklara değiniyoruz yazdığı "Okumaz Yazmaz" kitabı ekseninde. Peki biz okuyarak dilimizi ve düşüncelerimizin sınırlarını nasıl genişletebiliriz? Sadece kendi dilimize ve kültürümüze ait olan kavramlar, ifadeler ve kelimeler başka dillerden kendine yer bulabiliyor mu? Anadilimiz ve içinde bulunduğumuz kültür varoluşumuzun karakteristik özelliklerimi taşıyor. Lera Boroditsky'den Humboldt'a, Sapir-Whorf hipotezinden Noam Chomsky'e, pidgin ve kreol dillerinden, Arrival filmine; geniş bir yelpazede birlikte yüzüyoruz. Ve son olarak da soruyoruz: Konuştuğumuz yabancı diller arasında geçiş yaptığımızda karakterimiz de değişiyor mu? Hadi gelin hep birlikte irdeleyelim. --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/iyiki/message
Ahmet Kurucan | İhsan ahlakı! | 02.06.2024 by Tr724
Ahlak, şüphesiz herkeste olması gereken en önemli değerlerden biridir. Ancak zaman zaman farklı koşullar altında bu değerimizi en değersiz şekilde kullanabiliyoruz. Bunu yaparken de uzun vadede meydana getireceği sonuçları hiç düşünmüyoruz. Keyifli dinlemeler... organikbeyinlerpodcast@gmail.com https://www.instagram.com/organikbeyinlerpodcast/
Ümmühât-ı hulukun dördüncüsü ise “adalet”tir. Dengeli olma, aşırılığa düşmeme, herkesin ve her şeyin hakkına riâyet etme, zulme girmeme mânâlarına gelen “adl” ve “adalet”, İslâm dininde ahlâkî ve hukukî yanlarıyla fevkalâde önemli bir esastır. (41:33) *“Mukabele-i bilmisil”de bulunmaya (bir davranışa aynıyla karşılık vermeye) din ruhsat tanımıştır. Fakat, öyle zaman olur ki, bir kötülüğe karşı siz de aynıyla mukabele ederseniz, çok daha olumsuz hadiselere sebebiyet verebilirsiniz. Bu açıdan, o ruhsatı günümüzün insanları kullanmamalıdır. Nitekim, Kur'an-ı Kerim'de düşmana ancak yaptığı kadarıyla karşılık verilebileceği beyan buyurulduktan sonra, “Eğer sabrederseniz, bu, sabredenler için daha hayırlıdır” (Nahl Suresi, 16/126) denmekte ve inananlar sabra teşvik edilmektedir. (41:52) *İman ve Kur'an hizmetinin gönüllüleri her zaman şu ayetin ışığında hareket etmelidirler: وَلَا تَسْتَوِي الْحَسَنَةُ وَلَا السَّيِّئَةُ اِدْفَعْ بِالَّتِي هِيَ أَحْسَنُ فَإِذَا الَّذِي بَيْنَكَ وَبَيْنَهُ عَدَاوَةٌ كَأَنَّهُ وَلِيٌّ حَمِيمٌ “İyilikle kötülük bir olmaz. O halde sen kötülüğü en güzel tarzda uzaklaştırmaya bak. Bir de bakarsın ki seninle kendisi arasında düşmanlık olan kişi candan, sıcak bir dost oluvermiş!” (Fussilet Suresi, 41/34) (44:38) *“Zalimin zulmü varsa mazlumun da Allah'ı var / Bugün halka cevretmek kolay, yarın Hakk'ın divanı var.” demişler. Fakat bence size zulmedenlerin Hakk'ın divanında cezaya çarptırılmaları isteğinde de bulunmayın. Sizi karşı cepheden görüp 40-50 sene en olumlu işlerinizi dahi sorgulayan insan hakkında bile “Allah seni cehennemle cezalandırsın!” demeyin. İlle de bir şey diyecekseniz, “Allah benim kalbimi de senin kalbini de ıslah eylesin!” deyin. (45:37) *Sabrın, sabırdan daha ötesine sabredeceğimi bileceği ana kadar dişimi sıkıp sabredeceğim. Bu video 03/11/2013 tarihinde yayınlanan “Ahlakın Esasları: Hikmet, Şecaat, İffet ve Adalet” isimli bamtelinden alınmıştır.
İffetin çok önemli bir buudu, istiğna ve beklentisizliktir. Gerçek insanlık ve beklentisizlik ufkuna doğru dikey yükselenlerden biri olan Amr ibn As (radıyallahu anh) kendisine ganimet verilmek istendiğinde: “Ya Rasûlallah, ben ganimet için Müslüman olmadım!” demiştir. Onunla aynı ruh halini paylaşan bir sahabîye de İnsanlığın İftihar Tablosu (aleyhissalâtü vesselâm) ganimetten hissesini vermek istediğinde, o zat, “Ya Rasûlallah! Ben bunu kabul edemem. Ben (boğazını göstererek) şuradan bir ok yiyeyim de şehit olayım diye Müslüman oldum.” demiş ve neticede arzu ettiği gibi şehit olup ötelere yürümüştür. Kim bilir onların içlerinde daha kaç yüz tane öyle müstağni insan vardı ama kendilerini ifşâ etmediklerinden dolayı isimleri siyer ve megazi kitaplarına girmedi. Bu video 03/11/2013 tarihinde yayınlanan “Ahlakın Esasları: Hikmet, Şecaat, İffet ve Adalet” isimli bamtelinden alınmıştır.
ERDOĞAN'IN “AHLAK” ŞİKAYETİNE SERT MESAJ: “VATANI KANSIZLAR ÇÜRÜTMÜŞ”
Gerçek anlamda karşılıksız iyilik mümkün mü, yoksa her iyiliğin eninde sonunda bencil bir amacı mı var?.Konular(00:04) Louis CK: "Her gün arabamla insan öldürüyorum"(00:53) Peter Singer: Kıtlık, Zenginlik ve Ahlak(02:26) Altruism - Özgecilik(03:24) Sevap(04:38) Psikolojik ve biyolojik altruizm(05:31) Doğamız bencil mi?(07:37) İyilikte ayrımcılık(08:17) Empati simülasyonu(09:16) Psikopatların empatisi(11:00) Anti-psikopatlar: Hiperaltruizm(11:52) Organ bağışı(12:48) Marka Mesajı(13:37) Psikolojik Egoizm(17:32) Ayn Rand: Bencilliğin Erdemi(19:16) Eudaimonia(20:29) Kant: Görev > Sempati(22:28) Darwin ve biyolojik fedakarlık.KaynaklarMakale: Psychopathy to Altruism: Neurobiology of the Selfish–Selfless SpectrumRöportaj: What Connects Psychopaths And AltruistsKitap: Bencilliğin Erdemi, Ayn Rand (1964)Stanford AnsiklopedisiBu podcast, Redoxon hakkında reklam içerir.Redoxon hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayınız.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Ben Okurum ‘un bu bölümüne ünlü psikiyatr Yankı Yazgan konuk oluyor. Deniz Yüce Başarır ve Yazgan, İspanya'nın yaşayan en ünlü felsefecilerinden biri olarak kabul edilen Fernando Savater'in Oğluma Ahlak Üstüne Öğütler adlı kitabını merkeze alarak hayat hakkında konuşuyorlar. Savater'in oğlu Amador'a bir mektup olarak kurguladığı eserden yola çıkan ikili, “nasıl hakkını vererek yaşanır?” sorusunun çevresinde dolaşıyor. Edebiyat eserleri, filozofların sözleri, psikologların deneyleri, şiirler… Bu sohbeti renklendiren ve derinleştiren diğer unsurlar. Ve tabii Başarır her zaman olduğu gibi söz konusu kitaptan can alıcı bölümleri de seslendiriyor dinleyenler için.
uzun bir aradan sonra girişimci muhabbeti dördüncü sezonuyla karşınızda.bu bölümde, öncelikle çalışan psikolojisi, dünyanın içinde bulunduğu karmaşa, ekonomik sıkışıklık, yapay zeka ve benzeri gelişmelerin yaratabileceği etkiler gibi konular üzerine genel bir muhabbet çevirdik. hepinize iyi dinlemeler.
Alper Ender Fırat | Savaşın ahlakı! | 09.10.2023 by Tr724
Alper Çelik, Ömür Okumuş ve Nuri Çetin ile varyantlı hususlara yolculuk
Alper Çelik, Ömür Okumuş ve Nuri Çetin ile varyantlı hususlara yolculuk
Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) dünyaya gönderiliş hikmeti. Ahlakın rasih bir huy halini getirme keyfiyeti. Ahlak'ı aliye ile ahlaklanmanın zarureti ve yolları. Allah korkusunun kalblerde makes bulması ve neticeleri.
Ya sabır” değil, “Yâ Sabûr!..” *“Bir zamanlar bu dünya çok mutlu ve şirindi / Gün geldi bu pak iklimde şeytanlar gezindi / Her yanı vahşet sardı, vahşet çok derindi / Derken ufkumuzda ak bir güvercin belirdi!..” Ak bir güvercinin ufkumuzda belireceği ânı intizar ediyoruz. Hele mesele ızdırar durumuna gelince, Hazreti Pir'in ifadesiyle “Esbab bilkülliye sukut edip de nur-u tevhid içinde sırr-ı ehadiyet zuhur edince”, Yunus ibn-i Mettâ gibi balığın karnında veya dişleri arasında ya da Seyyidina Hazreti Yusuf gibi çıkılmaz kuyunun dibinde, bütün esbabı elinizin tersiyle iterek “لاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ سُبْحَانَكَ إِنِّي كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ – Ya Rabbî! Yegâne ilah Sensin, Senden başka hakiki ma'bud yoktur. Sübhânsın, bütün noksanlardan münezzehsin, Yücesin. Doğrusu kendime zulmettim, yazık ettim. Affını bekliyorum Rabbim!” (Enbiya, 21/87) diyorsanız, o mutlaka sebepler üstü inayet-i sübhaniyesi ile size de bir kova salacak veya bir ip uzatacaktır. Siz de ona tutunacak, dışarıya çıkacak, sonra Mısır'da, Kıptiler ülkesinde din-i mübin-i İslam'ı neşreden bir mürşid-i azam haline geleceksiniz Allah'ın izni ve inayetiyle. Hele biraz daha sabır!.. Sabır, kurtuluşa ermenin sırlı anahtarıdır. Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) buyuruyor: “Sabreden kimse zaferyâb olur.” *Sabır çeşitlerinden hangisine tutunursanız, Hazreti Sabûr'la irtibatınızı güçlendirmiş olursunuz. Hazreti Ebu Hüreyre rivayeti içindeki Esmâ-i Hüsnâ'nın en son ismi Sabûr'dur. Yâ Sabûr!.. Kendini bilgili gören bazı cahiller canları sıkılınca “Ya sabır” diyorlar. Bu, sabırdan medet umma demektir ki cehaletin ta kendisidir. “Ya sabır!” Sabır kim? Onu bile demesini bilmiyor nâdân!.. Allah'ın “sabır” diye bir ismi yok, “Sabûr” var. “Yâ Sabûr!..” demek, “Ey Sabûr olan Allahım! Sen, beni sabırla te'yid buyur!” manasına, nidâyı O'na yöneltmek demektir. Bu inceliği bilemeyecek kadar cahil, nâdân ama kalkıp başkalarına “müsvedde” diyecek kadar da izhar-ı küstahlıkta bulunuyor!.. *“Nâdanlar eder sohbet-i nâdanla telezzüz / Nâdanların hemdemi hep nâdan gerektir.” Nâdanların güftügûlarından yüz çevirip hep pozitif mevzulara kulak vermeli. Ahlak-ı âliye-i İslamiye ile mütehallık olma yolunda şakak zonklatmalı. Zira “Ahlâk iledir kemâl-i âdem / Ahlâk iledir nizâm-ı âlem.” Cenâb-ı Hak, Hazreti Ruh-u Seyyidi'l-Enâm için, وَإِنَّكَ لَعَلى خُلُقٍ عَظِيمٍ “Şüphesiz Sen, ahlâkın Kur'ân buudlu, ulûhiyet eksenli olması itibarıyla ihâtası imkansız, idraki nâkabil en yücesi üzeresin.” (Kalem Sûresi, 68/4) buyuruyor. Allah bizi o ahlak ile mütehallık eylesin.
Ahmet Kurucan | İnsan, ahlak, hukuk, din ve siyaset | 10.02.2023 by Tr724
Market kavgası büyüyor... Kürşad Yılmaz, BİM CEO'sunu açık açık tehdit etti... / Meclis'te 12 gün sürecek bütçe maratonu başlıyor... Gözler TÜİK'te... Türk-İş enflasyon oranlarını asgari ücret masasına götürecek... /CHP'li Mahmut Tanal'dan yerinde gözlem için 'cezaevine girelim' önerisi... İran'da protestocuların zaferi.. Ahlak polisi kaldırılıyor... / Gündemin öne çıkan gelişmelerinden derleyerek hazırladığımız Kısa Dalga Bülten Başlıyor
Bir şey arzulamak ne demek? Arzunun temeli eylem midir zevk mi? Hayvanlar arzu duyarlar mı? Tatmin edilemeyecek arzular, acının kaynağı ve dostluğun önemi....Bu podcast, Hiwell hakkında reklam içerir.Hiwell, sizleri online olarak uzman psikologlar ile bir araya getiren bir çevrimiçi psikoterapi platformu. Fularsız10 koduyla kullanabilirsiniz.https://bit.ly/fularsiz-entellik.Bölümler:(00:05) Leonitus ve parçalanmış benlik.(03:50) 16 temel arzu(06:40) Harry Frankfurt ve Hayvanlarda arzu.(11:35) Nostalji(12:17) Hangi zamanda doğmak isterdin?(14:20) Ultimatom Oyunu: İntikamın zevki(16:50) Yeraltından Notlar: Acıyı arzulamak.(19:20) Schopenhauer: Evrenin özündeki tatminsiz arzu.(22:00) Epikürcülük - Zevk, Ahlak, Ölüm ve Birkaç Atom(31:00) Gelecek bölüm ve teşekkürler.Kaynaklar:Podcast: Psikiyatri ve Duvarın Ardı - İnsanın ArzusuKitap: Who am I?Kitap: Yeraltından NotlarKitap: Aşkın MetafiziğiYazı: Desire (Stanford)Yazı: Why Leontius Looked at Dead BodiesYazı: 16 Temel ArzuYazı: How Language Allows Scientists to Get Inside the Head of a ChimpanzeeYazı: Chimpanzees know what others know, but not what they believeYazı: Decisions and DesireVideo: Kötülük Problemi 2 - Acı ve Bilinç (4. dakikadan itibaren)Yazı: WestworldYazı: Dostoyevski ve SchopenhauerYazı: Epikürcülük - Zevk, Ahlak, Ölüm ve Birkaç AtomSee Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
22 yaşındaki Masha Amini'nin ahlak polisi tarafından öldürüldüğü iddiası üzerine başlayan protestolarda 7 kişi hayatını kaybetti.
130. Bölümde konuğum Teknoloji Yazarı, Eğitmen ve Girişimci Ahmet Usta oldu. Ahmet Usta uzun yıllar teknoloji yazarlığı, genel yayın yönetmenliği, yapıp danışmanlıklar ve eğitimler verdikten sonra kurucuları arasında yer aldığı girişimi ELYT ile devam ediyor. (00:00) – Açılış ve Ahmet Usta'yı tanıyoruz. https://ahmetusta.com/ahmet-usta-neler-yapiyor/ https://elyt.net/tr (05:11) – NFT nedir? (9:25) – Artık bir girişimimiz var! Metaverse içinde NFT ne ifade ediyor? Metaverse kelimesini Google'da en çok Türkiye aramış! (18:00) – NFT Pazar büyüklüğü? (20:44) – NFT nasıl ortaya çıktı? (24:05) – NFT Türleri nelerdir? NFT ve Marka ilişkisi. (27:30) – Dünyada artık inanılmaz teknolojiler var! Matrix geliyor! (29:00) – Metaverse etkinlikleri ne kadar etkili? - Cüzdan deneyimi 101 Blockchain eğitimi (32:10) – Bundan sonra neler olur? (38:20) – Son sözler ve kitap önerileri İnsan Ahlakının Doğal Tarihi - Michael Tomasello Blokzinciri ve Yeni Güven Mimarisi - Kevin Werbach (39:45) – Kapanış Ahmet Usta - https://www.linkedin.com/in/ahmetusta/ Sosyal Medya Hesaplarımız; Twitter - https://twitter.com/dunyatrendleri Instagram - https://www.instagram.com/dunya.trendleri/ Linkedin - https://www.linkedin.com/company/dunyatrendleri/ Youtube - https://www.youtube.com/c/aykutbalcitv Goodreads - https://www.goodreads.com/user/show/28342227-aykut-balc aykut@dunyatrendleri.com Bize Bağış Yapmak İsterseniz Patreon hesabımız - https://www.patreon.com/dunyatrendler
Kur'an'ın Getirdiği Ahlak Anlayışı l Kur'an'ın Altın İkliminde - Vaaz 29 by Çınar Medya