POPULARITY
BABACAN VE DAVUTOĞLU'NDAN "DERİN" SUSKUNLUK! Sıcak gündem.Ali Babacan ve Davutoğlu'nun "derin" suskunluğu. Muhalefet ve muhalif görünümlü medyanın suskunluğu. 17-25 Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun 10. yılı. Prof. Dr. Mehmet Efe Çaman, Erkam Tufan Aytav
Cumhuriyetin 100. yılındayız. Her şeyden önce bir devrimin 100. yıl dönümüdür. Bu ülke 1908 Hürriyet Devrimi'nin ve 1918-1923 arasında bir devrim (ihtilal) olarak Millî Mücadele'nin sonucunda kurulmuştur. Arkasında 1917'de Ekim devrimi ile kurulan Sovyetlerin sadece tüfekle, mermiyle, altınla verdiği destek değil, aynı zamanda dünya çapında yarattığı devrimci iklim de vardır. Ama Cumhuriyetin 100. yılı kutlamalarına bakın. “Devrim” kelimesi yasaklanmış gibidir. “Böyle gelmiş böyle gider” diyenlerin unutturmaya çalıştığı bir şeydir bu. Kimdir bu devrimi unutturmaya çalışanlar? Cumhuriyetin kaymağını yiyenler… Koçlar, Sabancılar, Ülkerler, Limaklar, Cengizler ve onların emperyalist ortakları… Bir devrim sayesinde, daha doğrusu bir devrime çöreklenerek iktidara geçen ve devrimin en büyük düşmanı olan sınıf! Burjuvazi! Patronlar sınıfı! Peki, 100 yıl sonra yok mudur bu devrimin sahibi? 100 yıl boyunca cumhuriyeti emeğiyle, alın teriyle sırtında taşıyanlar var. “Böyle gelmiş ama böyle gitmez” diyenler. Padişahın kulu olmaktan çıkıp vatandaş olanlar ve bugün de patronların kölesi olmayı reddedenler. Devrimin meşru mirasçısı olan, önümüzdeki yüzyıla umudu taşıyacak olan sınıf! Proletarya! İşçi sınıfı! Sınıflardan ayrı, sınıf mücadelesinden azade bir cumhuriyet yoktur, olamaz. Erdoğan çıkmış “Türkiye yüzyılı” diyor. Hangi Türkiye'nin yüzyılı? Hayat pahalılığı içinde her gün yoksullaşan milyonların, asgari ücretle ev geçindirmeye çalışan işçilerin, tefecinin eline düşmüş yoksul köylünün, siftah yapamadan kepenk kapatan küçük esnafın Türkiye'si mi? Her geçen gün daha da semiren, kâr rekorları kıran bir avuç patronun ve para babasının Türkiye'si mi? Erdoğan hakkını arayan kim varsa terörist ilan ederek, grevleri yasaklayarak, cumhuriyetin birikimlerini özelleştirerek, kalanları Varlık Fonu'nda toplayıp haraç mezat satışa çıkararak, NATO'ya ve emperyalizme hizmetkâr olarak, cumhuriyetin şehirlerini sermayeye rant kapısı, emekçi halka tabutluk yaparak ve daha nice icraatıyla bu sorunun cevabını çoktan patronlar sınıfından yana vermiş durumda. CHP de farklı bir cevap vermiyor. CHP ideolojisinde sınıfların çatışmadığı, birbirini tamamladığı ve birlikte yükselecekleri iddia edilir. Ama CHP de AKP gibi ve iktidar olmuş diğer tüm partiler gibi sadece patronlar sınıfını yükseltmiştir. CHP'nin altı okundan biri devrimciliktir ama işi gücü karşı-devrimciliktir. CHP laiklik konusunda bile patronlar sınıfının çıkarlarında Erdoğan'la buluşuyor. CHP'yi, altı okundan biri laiklik diye laikliğin bekçisi zannedenleri de daha çok hayal kırıklıkları bekliyor. 100 yıl önce patronlar sınıfı, Türkiye'nin Batı kapitalizmi ile bütünleşmesinde laikliği savunmuştu. Ama artık aynı Batı emperyalizmi Müslümanları hâkimiyeti altında tutmak için Türkiye'den laiklik kadar dincilik yapmasını da bekliyor. Kılıçdaroğlu yanına siyasal İslamcı Davutoğlu'nu, Karamollaoğlu'nu, Babacan'ı oy kazanmak için değil, patronların ve emperyalizmin rızasını kazanmak için alıyor. AKP ve CHP'nin yanına tüm diğer düzen partilerini de koyabiliriz ve hepsi patronların Türkiye'sinin partileri olarak aynı kefededir. Cumhuriyetin yeni yüzyılında terazinin karşı kefesinde işçi sınıfının ağırlığını koymasının zamanı çoktan gelmiştir. Cumhuriyeti sırtında taşıyanların cumhuriyetin kaymağını yiyenlerle hesabı vardır. Böyle gelmişse de böyle gitmeyecektir. İşçi sınıfının cumhuriyetinde, Türk ve Kürt, yerli ve göçmen, erkek ve kadın, Sünni ve Alevi eşit olacak! İşçi sınıfı cumhuriyeti NATO'dan çıkacak, emperyalist zincirleri kıracak, dünya halklarıyla bütünleşecek! Zengini daha zengin yoksulu daha yoksul kılan kapitalist düzen bitecek. Fabrikalar bankalar devletin, devlet işçinin olacak!
“Marka olarak etkili bir işveren markası yaratmak istiyorsan, podcast dinleyicileri ile senin markana dair derinlikli içerik araştırması yapan ve doğru hedefindeki kişilere ulaşırsın." Podcast ekosistemindeki sorunları konuşmaya Bubble Works Media'nın kurucu ortakları ve Boş İşler podcast'inin üreticileri Atakan Babacan ve Seha Gürbüz ile devam ediyoruz. Atakan ve Seha ile podcaste yeni başlayacak kişilere alan önerilerinden, markalarla nasıl görüştüklerine, karşılaştıkları sorunlara ve potansiyel büyüme alanlarına dair derinlemesine konuştuk. Bölüm akışı: (0:00) Giriş (2:00) Podcasti görünür hale getirmek: @podcastdinliyorum (4:54) Podcastdinliyorum buluşması 25 Ekim'de (7:00) Bireysel podcast üreticilerine destek olmak (10:15) Podcastleri markalara anlatmak (15:00) Bizi en iyi anlayanlar podcastte kendi nişini bulanlar (18:00) Henüz keşfedilmeyen çok fazla podcast yapacak kişi var (19:25) “Spotify ücret ödemiyor ama bundan daha önemli bir konu var” (22:00) Dinleyiciye hitap edebiliyor musun, edemiyor musun? (25:40) “5 Dakikada Dünya Gündemi” podcasti üzerine (31:00) Rekabet vs. Rekaberlik (35:00) Podcast'e başlayacak kişiye neler önerirler? (39:15) Podcast'te hangi alanda keşke içerik üretilse? (42:35) Çiğdem Öztabak - Meraklı Zihinler (45:35) Bölümü dinleyenler hangi düşünceyle çıksınlar --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/meraklistesi/message
Genç kuşak ne kadar tanıyor, bilmiyorum. Bizim kuşaktan, beş parmağında beş marifet bir karikatürist, İrfan Sayar, 1970'li yılların kıpır kıpır Türkiyesi'nin zor ama dipdiri ortamında Zihni Sinir adını verdiği bir “Porof”un “proce”lerini, yani bilimsel buluşlarını, teknolojik uygulamalarını çizerdi. Karikatüristin başarısı biraz da karakterlerinin, mizahının halkın günlük kültürünün, sohbetlerinin içine ne kadar sızdığıyla ölçülür. O dönemin Türkiye halkı eğitimi daha düşük ama zekâsı daha uyanık mıydı neydi, karikatürü baş tacı eder ve kanlı cinayetlerle bezeli örtülü iç savaş ortamına rağmen kendine gülmeyi çok iyi bilirdi. 21. yüzyılın en başarılı Zihni Sinir procesine ödül verilecek olsa, jüri muhtemelen madalyayı Porof Kemal Kılıçdaroğlu'na verirdi. Ne müthiş bir proje idi Altılı Masa ve Millet İttifakı! Siz 2017-2018 döneminden başlayıp, Türkiye'nin en büyük muhalefet partisinin bütün emeğini bu muazzam ittifakı kurmaya harcayın. Bir milyonun üzerinde üyesi olan partiyi, halkın arasında yıllarca propagandaya koşmak, yeni üyeler kazanmak, AKP'nin politikalarının dinî kisve altında aslında nasıl maddi dünyevi çıkarlara hizmet ettiğini anlatmak gibi zor işlere sokmaya ne gerek var? Zihni Sinir 21 yıllık AKP iktidarını ve Erdoğan'ın istibdadını yerle bir edecek formülü buldu ve uyguladı. Projenin adı “hasmını, ona en çok benzeyen ittifakla yenme procesi” idi. Özelliklerinin hepsini yazamayacağız, bazısı şöyleydi: • Cumhur İttifakı'nın istibdadı ve gericiliği neye dayanıyor? İslam dinini istismar eden bir parti ile ırkçı-faşist bir partinin işbirliğine değil mi? O zaman onu yenilgiye uğratmak için açık arttırmaya gitmeli. Zihni Sinir o faşist partiden kopan bir partiyi meclise sokmak için halkın CHP'nin ideolojik ve politik doğrultusuna verdiği oylarla seçilen CHP milletvekillerini faşist bir partiye aktararak onu ayağa kaldırdı. • Cumhur'un faşizmine faşizmle karşılık verilmişti. Güzel. Ama din sömürücülüğü? Atatürk'ün partisi olmakla övünen CHP o rolü kendisi üstlenecek değildi herhalde. Zihni Sinir fırsatları değerlendirir. Tam o sırada AKP'den kopan biri Suriye katili, öteki Londra ve New York borsalarının Türkiye'deki simsarı iki karanlık şahıs (adları Davutoğlu ve Babacan) yeni partiler kurmuşlardı. Kör tek göz istemiş Allah iki vermiş! Zihni Sinir bunların üzerine atladı. Bir de bu cepheyi Erbakan'ın partisinin son üyesi olan Madımak katliamı dönemi Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu ile tahkim etti. İşte güçlü cephe: “Cumhur'da köktendinci parti sadece bir tane, bende üç” diye seviniyordu Porof'umuz. • Bunlar yetmezdi. Sinir hoca gösteri yapmak için tesettürü yasallaştırmak istedi. Bu sefer el yükselten Erdoğan oldu. “Madem istiyorsun anayasallaştıralım” dedi. Tesettür anayasa hükmü oluyordu. Arada da “aileyi koruyucu” nefret hükümleri yer alacaktı. Zihni beyefendiyi kendi procesinden deprem acısı kurtardı. • Faşistlere karşı da el yükseltmek gerekiyordu. Sinan Ateş'in cinayetini öne sürerek Zihni hocamız çoktan beri eliyle yapmaya alıştığı bozkurt işaretini yapmaya devam etmekle yetinmedi, “CHP'nin ülkücüleri”nden söz etmeye başladı. Daha anlatılacak çok şey var ama yerimiz sınırlı. Önemli olan, procenin ne sonuç elde ettiği. Berrak yazalım ki Porof Zihni Sinir de anlasın: (1) CHP'nin %25 + İyi Parti'nin %10 + HDP'nin %10'unu toplayın. Zihni Bey kendisi birinci turda bu kadar oy aldı. Altılı Masa'nın ortaklarından ne geldi, Allah bilir. İkinci turda oyu biraz arttı. O da faşist Zafer Partisi'ne Kürtlerin yaşadığı bölgede seçilen belediye başkanlarının terörist sayılacağına söz verdiği için geldi. Haliyle oy yetmedi. Erdoğan yine seçildi. (2) İyi Parti dışındaki partilerden kendisine ihmal edilebilir oranda oy geldi ama CHP'den onlara 40'a yakın milletvekili gitti. CHP bu proce sayesinde mecliste çok daha zayıf temsil ediliyor. Sinir hocamız İyi Parti'ye ödünç milletvekili vermişti. Şimdi ötekilere hediye paketinde milletvekili verdi.
TARIK TOROS'LA MANŞET • Kılıçdaroğlu seçimden çekilir mi..? • Erdoğan'ın amacı: • “Kendini sandıkta onaylatan rejim” • Britanya'da çarpıcı sonuç.. • Olaysız seçim mühimdir; kayıtlara geçmiştir • Kılıçdaroğlu masaya yumruğunu vurdu, Babacan hedef belirledi • Erdoğan'ın hazmedemeyeceği açıklama
Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs'a girilirken bir video yayınladı. Karikatür gibi. Bütün toplumun gözü yılda bir kez işçi sınıfına çevrilecek. Beyefendi 1 Mayıs konusunda kelime bile etmiyor. Zaten konuşmasını “bugün beyaz yakalı emekçilere seslenmek istiyorum” diye açıyor. Sonra “ben beyaz yaka-mavi yaka ayrımına inanmam” diyor. Madem inanmıyorsunuz ne demeye sadece beyaz yakalılara hitap ediyorsunuz? Zaten beyefendinin bütün konuşması aslında gerçekten büro çalışanlarına, hatta onun üniversite mezunu üst katmanlarına hitap ediyor. Türkiye'de sosyalistler işçi sınıfına yıllardır öylesine sırt çevirmiş durumda ki gerek Altılı Masa'nın çalışmalarında gerek Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarında işçi sınıfının esas mücadeleci, kapitalistlerle doğrudan çelişkiler yaşayan büyük kitlesine ilişkin hiç ama hiçbir şey söylemediğini ya fark etmiyor ya konu edinmiyor. Fabrika, maden, tersane, inşaat, ulaştırma, otelcilik ve ikram, perakende, motokurye ve benzeri, bir kısmı büro türü ortamlarda bulunsa da kol emeğine dayalı, büyük ölçekli işyerlerinde çalışan işçilerin sorunları hiç konuşulmuyor. CHP ekonomi dendi mi hep çarşı pazardan dem vuruyor, Akşener hep esnaf ziyaretiyle meşgul. Sendikalaşma çabalarının baskı altına alınması, grevlerin yasaklanması karşısında ise “tık” yok! Bu tabloya Babacan bir mizah katkısı yapıp partisini “Çalışan Türkiye'nin Partisi” olarak gösteren afişler astırıyor. Londra City-New York Wall Street Türkiye'de iyi çalışacak demek ki! Ama, varsa yoksa Kılıçdaroğlu'nun 1 Mayıs arifesinde yaptığı konuşmada olduğu gibi, Amerikan sosyolojisinin “orta sınıfı”ndan, Turgut Özal'ın uyduruk kavramı (bunu herkes unutmuş gibi görünüyor ya da unutma pozu yapıyor) “orta direk”ten başka bir şeyden söz edilmiyor. Edilir mi? Haşa! Sonra TÜSİAD'dan nasıl destek alınacak? Altılı Masa'nın diline dikkat edin: Halkın yoksulluktan çektiklerinden söz ediliyor hep, ama kapitalist sınıfın bu yoksulluktan elde ettiği yarardan ve bunu derinleştirme konusundaki sorumluluğundan (en başta sendika ve grev kırıcılığından) hiç söz edilmiyor. TÜSİAD sermayesi yok! Varsa yoksa “Beşli Çete” var. Böylece 418 milyar dolar, holdinglerin ve bankaların kasalarının Erdoğan ve AKP sayesinde dolup taşmasını unutturmak için kullanılıyor! Sosyalistler aslında bunu bilmiyor değil. Bilmez gibi yapıyorlar. Sadece hareketin biz dâhil bir azınlığı bu konuları ve şayet seçimi kazanırsa Millet İttifakı'nın ekonomik alanda işçi sınıfını ve emekçi halkı inim inim inleteceğini ortaya koyduğumuz için de herkes birbirini korumuş oluyor. Böylece, burjuvazinin bir kanadının, hem de daha güçlü kanadının siyasi temsilcisi rolüne soyunan bir ittifak ikirciksiz savunuluyor. Siz zannediyor musunuz ki seçimden sonra bu strateji değişecek? Halka istibdadı Kılıçdaroğlu'na verilecek oyla devirme vaadi yaparak oy çağıranlar, seçimden hemen sonra emekçi halka dönerek “haydi şimdi gün Kılıçdaroğlu'na ve Millet İttifakı'na karşı mücadele günü” mü diyecek? Önce, “aman şu hassas anda Cumhur'un ve istibdadın eline koz vermeyelim”le başlayacak. Sonra (seçimin sonuçlarına ve gelişmelere göre 7 Haziran-1 Kasım arasındaki gibi bir durum doğarsa) istibdadı ayakta tutmaya razı uzlaşma girişimlerine soldan “güzelleştirme” operasyonları yapılacak. En kötüsü ise, halka saldırılar “zorunlu idi” gerekçesiyle savunulacak. Babacan ekolü, muhtemelen İyi Parti'nin “yurtdışından getirdiğimiz yeni deha”sı Bilge Yılmaz'ın eliyle, Londra City-New York Wall Street ilişkileri doğrultusunda ağır kemer sıkma programını uygulamaya başlayınca, “ne yapalım, enkaz devraldılar” denecek. Kuşkusuz, onurlu tekil çıkışlar olacak. Ne kadar çok olursa o kadar iyidir. Ama ana doğrultu bu olacak. Öyleyse, sosyalistlerin çoğunluğu bakımından hem geçmiş politik hattın devamı hem de gelecekte uygulanacak politikaların başlangıcı olacak bir stratejik yöneliş ile karşı karşıyayız. Türkiye sosyalist hareketi Menşevikleşmiştir.
Meltem Suat ve Cem Özen Sesli Gazete'nin ikinci sayısında Kemal Kılıçdaroğlu'nun videolarını ve Erdoğan'ın Konya mitingini değerlendiriyor.
Elektrikli araçlarla şarj istasyonlarını buluşturma görevine odaklanıp yolculuğunu Amerika'da sürdüren, bu sürede iş birlikleri ve yatırımlarla ürünü dönüştürerek fintechlerin dünyasına dahil olan Bluedot'ın kurucusu Ferhat Babacan ile girişimcinin de yatırımcının da bu kadar fazla olduğu bir ülkede varlık göstermenin iyi ve kötü yanlarını konuştuk. Swipeline Podcast'in 159. bölümünde Bluedot'ın kurucu ortağı Ferhat Babacan konuğumuz. Ferhat Babacan: https://www.linkedin.com/in/ferhatbabacan/ Bluedot: https://thebluedot.co/
Günün en sıcak ve çarpıcı gelişmelerini bulabileceğiniz FOX Ana Haber, deneyimli gazeteci Selçuk Tepeli'nin sunumuyla podcast yayınlarında sizlerle buluşuyor! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Erdoğan milyonları açlık sınırının altındaki ücretlere mahkûm etti. Ülkeyi ağır bir borç batağına soktu. Seçimlere kadar bir kriz yaşanmasın diye de para basmaya, kredi musluklarını açmaya devam ediyor. Sorunları erteledikçe büyütüyor. Adeta seçimden sonra tufan diyor. Yani hastaya aspirin veriyor. Ateş düşüyor düşmesine de bu sefer de beyin kanaması tehlikesi beliriyor. Enflasyon yavaş yavaş yoksullaştırır. Halk için işsizlik beyin kanaması gibidir. Erdoğan bir şekilde iktidarı elinde tutarsa seçim sonrasına ertelenen tüm faturayı halka ödetmeye, işçiyi, emekçiyi, yoksulu bayıltana kadar kemer sıktırmaya hazırlanıyor. Malum bu düzende patronlar kemer sıkmaz, işten çıkarma yapar. Bu da bir işsizlik dalgasını beraberinde getirir. Emperyalistler de tek kuruşunu bırakmazlar. Erdoğan, halka kemer sıktırırken emperyalist tefecilere milyarlarca dolar borç faizini tıkır tıkır ödeyecektir. Emperyalistleri bugüne kadar hiç üzmedi. Yine üzmeyecek. Emekçi halktan itiraz eden olursa da terörist ilan ederek istibdadın sopasını başına indirecek. O halde Erdoğan'a oy yok! Ama Kılıçdaroğlu da aynı şeyi yapacak. Erdoğan'ın vatan, millet, bayrak, ezan diye yaptığının aynısını enkaz devraldık edebiyatıyla yapacak. Esnek çalışmayı dayatan hatta kıdem tazminatı hakkına bile göz koymaya cüret eden bir kemer sıkma programını Millet İttifakı'nın mutabakat metnine aldılar. Kemer sıkma programı demiyorlar adına. Sermaye için güven ortamı diyorlar. Kılıçdaroğlu'na bakarsanız Erdoğan'ın Türkiye'yi Anonim Şirket gibi yönetmesine karşı. Ama yanına Erdoğan'ın CEO'su Babacan'ı almış! Erdoğan gibi Kılıçdaroğlu da para için Londra'nın kapısında. (Merak etmeyin Erdoğan da Körfez'in parasını Londra üzerinden getiriyor!) Emperyalistlere sadece faizleri tıkır tıkır ödemeyi değil daha fazla daha fazla borçlanmayı vadediyor. Kısacası Kılıçdaroğlu sermayeye ve emperyalizme Erdoğan'ın son kullanma tarihi bitti, taze mal geldi diyor! Onlara da oy yok! Cevabını bulmak isteyen o dönemin işçi mücadelelerini anlatan kitapları okuyabilir. Gerçek gazetesinde defalarca yazdık onlara bakabilir. Ya da isteyen artık filmini de izleyebilir. Zafer Aydın, Cihangir Köse ve Nesrin Uçar'ın “İşçilerin Haziran'ı” isimli belgeseli 1 Nisan günü galasını yaptı. Belgesel, 15-16 Haziran 1970'teki işçi ayaklanmasını, işçilerin günlerce İstanbul'u ve Kocaeli'ni zapt ederek fiilen kapatılmak istenen DİSK'e sahip çıktıklarını anlatıyor. Sadece şu kadarını söyleyelim. 15-16 Haziran'ın ardından 12 Mart darbesi oldu, her türlü baskı yaşandı ama işçi sınıfı örgütlü gücünü 70'li yıllara taşıdı. Bunda en büyük pay eninde sonunda DİSK'in kapanmasına engel olmuş olan 15-16 Haziran işçi ayaklanmasındadır. O gün bugün ANAP'ı, SHP'si, DYP'si, DSP'si, ANAP'ı, AKP'si birbiri ardına geldi gitti, gülen hep patronlar oldu. Gülme sırası bize gelecekse yol belli… İşçi sınıfına örgüt gerek, parti gerek, yeni 15-16 Haziranlar gerek! Anketlere bakıp papatya falı açmaya gerek yok. Geleceğe umutla bakmak isteyen işçi mücadelelerine baksın. Son dönemde Erdoğan'ın grev yasağına grev yaparak çöpe atan metal işçileri ne kadar ücret alıyor? Ben yazmayayım araştırın sorun. Atla deve değil. Emeklerinin karşılığı da değil. Ama açlık sınırında da değil! Göreceksiniz ki örgütlü olursak “kırk satır mı kırk katır mı” seçimi yapmak zorunda kalmayız. Gelin seçimimizi 14 Mayıs'tan önce hemen şimdi mücadeleden ve örgütlenmeden yana yapalım. 1 Mayıs'ta meydanlarda buluşalım! Çünkü “hürriyet işçilerle gelecek!”
Deprem çok şiddetliydi, sarsıntı büyüktü, şehirlerimizi yıkan, on binlerce insanımızın canını alan ise kârı ve rantı insan canının bile önüne koyan kapitalist düzen oldu. Nasıl işyerlerinde kâr için alınmayan önlemler yüzünden yaşanan kazalara iş cinayeti diyorsak, depremde yaşadığımız da bir katliamdı. Bu katliamın tetikçisi müteahhitler ise suç ortağı da sermaye düzeni ve iktidarıdır. Ve hepsi karşımıza çıkıp timsah gözyaşları dökerek “Türkiye tek yürek” yalanını söylemektedir. Tek yürek olan bir Türkiye varsa o emeğin Türkiyesi'dir! Deprem haberini alır almaz bölgeye koşan, can kurtarmak için en riskli yerlere dalan madencilerin, yardım toplamak için fabrikasında işyerinde seferber olan işçilerin, cebindeki son parayı depremzedelere gönderen yoksul emekçilerin Türkiyesi'dir. Bu Türkiye iktidar sahiplerini, sermayeyi, para babalarını, emperyalistleri korkutmaktadır. Diğer yandan Türkiye sermayenin elinde, düzen siyaseti aracılığıyla bin parçaya bölünmektedir. Bir kez daha milliyetçilik, ırkçılık, mezhepçilik sermaye düzeninin hizmetindedir. O kadar ki, deprem olalı beri bölgeye yardım için seferber olan Bursa halkını bir futbol maçında depremi yaşayan illerden Diyarbakır temsilcisine karşı ırkçı provokasyonlarla kışkırtmaya çalıştılar. Depremde katliamı yaşayan bir halka karşı NATO mahsulü kontrgerillanın işkence ve cinayetleriyle özdeşleşmiş katillerin-beyaz Torosların pankartlarını açtılar. Bursa'da Renault fabrikasında o arabaları Türk, Kürt, Laz, Çerkes, Alevi, Sünni işçiler birlikte üretti. O Toroslarla kaçırılıp işkence görenler ve katledilenler sadece Kürtler de değildi. Ekmek mücadelesinin öncüsü işçiler, sendika liderleri, hürriyet için mücadele eden gençler, kadınlar, Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Alevisiyle, Sünnisiyle bu barbarlığın hedefi oldular. Sınıf bilinçli metal işçileri bizim kavgamız din, dil, ırk kavgası değil ekmek kavgası diyor! Emperyalistler, patronlar, para babaları ve onun emrindeki istibdad rejimi ise “bu halk bölünmeli, parçalanmalı, birbirine düşman olmalı” diyor… Biliyorlar, birlik olan bir halka boyun eğdiremezler, işini, aşını, haklarını gasbedemezler. 1999 depreminden bir hafta sonra mezarda emeklilik yasasını meclisten geçiren aynı kapitalist barbarlıktır bu. Bugün depremin enkazını fırsat bilip kıdem tazminatına saldırmıyorlarsa iki ay sonra seçim olduğundandır. Emin olun saldıracaklar. 1999'da Ecevit, Bahçeli, Mesut Yılmaz vardı. Bugün Tayyip Erdoğan var. Yarın o ya da başkası olur. Yanına Bahçeli'yi ya da Akşener'i almış olur. Ya da bayrağı Kılıçdaroğlu ve Babacan devralmış olur. Saldıracaklar! Aşımıza, işimize, haklarımıza saldıracaklar! İstibdad grevleri yasaklayarak, patronlar işten atarak, Anayasa, yasa, hak, hukuk tanımadan sendikal hakları çiğneyerek bugünden başladılar. Metal işçisi grev yasağını grev yaparak yırttı attı. İnadına sendika diyerek. Birleşerek, mücadele ederek, fabrika işgalleri, grevler, direnişler örgütleyerek bu mücadeleyi daha da yükseltmeliyiz. MKS, Mata, Tüvtürk ve mücadeleye giren her işçiye sahip çıkmalı ve omuz vermeliyiz! İstibdada karşı ekmek mücadelesini hürriyet mücadelesiyle birleştirmeliyiz… Bizi bölen paramparça eden ırkçılığa, mezhepçiliğe, erkek egemenliğine prim vermemeliyiz! İşçilerin birliğini halkların kardeşliğiyle perçinlemeliyiz. Ve bu yolda etiketi ne olursa olsun sermayenin hiçbir partisine asla ama asla güvenmemeliyiz! Düzen siyasetinin bir günde depremi nasıl unutturduğunu, memleketin gündemini nasıl toza dumana katıp karıştırdığını, halkın bilincini provokasyonlarla nasıl zehirlediğini gördük. Devamını ve fazlasını da göreceğiz. Bölünmeyeceğiz! Unutmayacağız! Affetmeyeceğiz! Depremde yitirdiğimiz canların tek tek hesabı sorulmalı, sermayenin çakallarına en ufak bir hakkımız kaptırılmamalı! Düzen siyasetinin tüm masaları işçi sınıfının yumruğuyla dağıtılmalı. Ekmek ve hürriyet için tek kazanacak aday var o da işçi sınıfı!
Babacan da 13 Şubat'ı işaret etti, "Ama uzayabilir" dedi.../ Devlet Bahçeli'den Sinan Ateş istifalarına dair ilk yorum.../ Kılıçdaroğlu: Ben Kemal geliyorum.../ İçişleri'nden 'güvenlik uyarısı' açıklaması: Tedbirler en üst seviyede.../ Umut Vakfı: 2022'de silahlı şiddet olaylarında 2 bin 278 kişi öldürüldü.../ Vatandaş kredi kartında ‘limitleri' zorluyor: Haftalık harcamada rekor kırıldı.../ TÜİK açıkladı: Dış ticarette rekor açık!.../ İngiltere'de grevleri kısıtlayan yasa tasarısı Avam Kamarası'ndan geçti... Gündemin öne çıkan gelişmelerinden derleyerek hazırladığımız Kısa Dalga Bülten Başlıyor
AKP iktidarı ekonomiden dış siyasete kadar her alanda ülkeyi derin bir krize soktu. Kayırmacılık, yolsuzluk, adaletsizlik devletin her köşesine bir kanser gibi yayıldı. Baskıcı ve keyfi yönetim olan istibdad rejimi toplumun emekçi çoğunluğunu eziyor ve yoksullaştırıyor. Küçük bir sömürücü grup ise bu rejimden sonuna kadar nemalanmaya devam ediyor. Emekçi halktan giderek daha fazla insan bu rejimin son bulmasını istiyor. Bunun için de yaklaşan seçimleri bekliyor. Bu seçimlerde mevcut iktidara bu seçimlerde okkalı bir tokat atılmasını umuyor. Gözler altılı masanın üzerinde. Kazanacak bir aday çıkartması bekleniyor. Ama bu yol tuzaklı bir yoldur. İstibdad ile aynı gemide olanlar İstibdad rejimi toplumun emekçi çoğunluğuyla tam bir çıkar karşıtlığı içindedir. Ancak Altılı Masa'nın partileri emekçi çoğunluğa değil sermayeye dayanan düzen partilerinden oluşmaktadır. İstibdad ile çelişkileri ve karşıtlıkları emekçi halkın yaşadığı gibi uzlaşmaz ve kesin değildir. Altılı Masa'da “Aynı gemideyiz” mantığı egemendir. Erdoğan'ın Akşener'e çağrıları ortada. Akşener de MHP'nin küçük ortak pozisyonunu devralmaya hazır bir imaj veriyor. Meral Akşener Tansu Çiller'in Süleyman Soylu'suydu. Antrenmanlıdır kolaylıkla bu göreve adapte olacaktır. Babacan ve Davutoğlu zaten Erdoğan'ın adamı. Babacan kemer sıktırdı, Davutoğlu dış politikada emperyalizmin taşeronluğunu yapan, içeride ise halkı ezen, katleden hükümetlerin başbakanıydı. Karamollaoğlu ise İstanbul Sözleşmesi'nin iptal edilmesi gibi pek çok konuda Erdoğan'la birlikte davranıyor. Haydi bunlar sağcı Erdoğan ve Bahçeli'yle ideolojik yakınlıkları var diyelim. Ya Kılıçdaroğlu? Türban meselesini ısıtıp gündeme taşıyarak, Erdoğan ve AKP'nin en çok zorlandığı ekonomik sorunları ve sınıfsal meseleleri gündem dışına atan o değil mi? Erdoğan'a en zor zamanında “gollük pas atan” o değil mi? Düzeni değiştirme niyeti olmayanın istibdadı yıkma iradesi de olmaz Altılı Masa'da düzeni değiştirme niyeti yok! İstibdad rejimi yıkılır da emekçi halk hürriyete kavuşursa, grevlerle direnişlerle hakkını isterse, nemalandıkları düzen tehlikeye girer diye korkuyorlar. O sebeple halk evinde otursun sandıkta oy versin sonuçlarına da katlansın istiyorlar. Dolayısıyla istibdadın baskılarını aşacak bir irade de yok. Olası bir adayları seçim yasağı ile tehdit edildiğinde biz senin yasağını tanımıyoruz diyebildiler mi? Diyemezler. Başka bir yol var! Ama başka bir yol var. Tuzakların değil hakikatin yolu! Hangi partiye oy vermiş olursa olsun çıkarı bu düzenin değişmesinden yana olan milyonlarca işçinin, emekçinin siyasetidir bu yol! En koyu muhalif patronunun bile düzen değişikliğinden ödü kopar ama en koyu Erdoğancı işçinin emekçinin bile menfaati bu düzenin değişmesinden yanadır. Bir hayalden bahsetmiyoruz. 2022 yılının son günlerinde Erdoğan'ın grev yasağını reddeden, grev hakkını grevle kazanan Bekaert işçileri örnektir! Altılı Masa siz benim adayıma siyaset yasağı getirseniz de tanımam diyebildi mi? Ama işçiler tek yumruk olup da istibdadın karşısına çıktığında biz senin yasağını tanımıyoruz dedi ve kazandı! O halde bu irade siyasete de ağırlığını koymalı. İşçi sınıfı siyaset masasına yumruğunu vurmalı!
Konuşmak Lazım'ın 18 Ocak 2023 tarihli bu bölümüne Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Mehmet Metiner, Türkiye Gazetesi Yazarı Rahim Er ve Yeniden Refah Partisi Gnl. Bşk. Yrd. Doğan Bekin konuk oldu. 04:55 Erdoğan'dan ‘Menderes'li seçim mesajı: 14 Mayıs 07:56 Seçim için 14 Mayıs tarihi neden önemli? 10:42 Muhalefet aday belirlemek için kesin seçim tarihini mi bekliyor? 18:01 Millet 73 yıl sonra 14 Mayıs'ta 6'lı masaya ne mesaj verecek? 25:27 Meclis seçim tarihinde uzlaşabilecek mi? 29:43 Cumhurbaşkanı seçim kararını nasıl alacak? 35:20 Erdoğan'dan seçim için 14 Mayıs mesajı 56:55 The Ekonomist'ten peş peşe Erdoğan'a övgü 59:08 The Ekonomist, gelecekteki Türkiye'ye yatırım mı yapıyor? 1:00:08 Batı, Erdoğan'a karşı taktik mi değiştirdi? 1:15:01 The Ekonomist gerçeklerle mi yüzleşiyor? 1:22:18 The Ekonomist, muhalefetten umudunu kesti mi? 1:32:58 Türk İHA-SİHA'larına dünyadan övgü muhalefetten saldırı 1:34:22 İHA ve SİHA'lar Babacan'ı neden rahatsız etti? 1:37:00 Baykar neden hazmedilemiyor? 1:40:54 100 kişilik heyet ile ziyaret kime gövde gösterisi? 1:42:10 Eski Türkiye'nin umudu İmamoğlu mu? 1:48:50 İmamoğlu'na ziyaret ile kamuoyuna hangi mesaj verildi? 1:57:14 Babacan Rubin ile neden aynı dili konuşuyor? 2:06:06 Yeniden Refah Partisi hangi ittifaka yakın? #seçimler #CHP #14Mayıs
Bu programda yalan da yok algı da! Gündem masaya yatırılıyor, arka planlar detaylıca analiz ediliyor. Net Bakış'ın 16 Ocak 2023 tarihli bölümüne; Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, Gazeteci Yazar Nedim Şener, Ali Saydam ve 26. Dönem CHP Milletvekili Dursun Çiçek konuk oldu. 02:10 İsveç, NATO yerine PKK ve FETÖ'yü mü seçti? 05:17 İsveç'in terör seviciliğinin altında ne yatıyor? 11:03 İsveç'in amacı NATO üyeliğinden kaçmak mı? 14:16 Türkiye'nin terör endişesi neden karşılık bulmuyor? 20:12 İsveç'teki eylemler Türkiye'deki muhalefetin yansıması mı? 42:38 Masanın adayı İsveç-Finlandiya konusunda ne yapar? 45:58 Akşener'den ikinci ‘Saraçhane operasyonu' 47:54 Akşener 'İmamoğlu İYİ Parti'nindir' mi diyor? 55:17 6'lı masada bakanlık ve vekillik tanzimi neye göre planlanıyor? 56:14 Akşener'in İmamoğlu ısrarı 1:01:40 6'lı masada ‘stratejik atamalar' senaryosunu kim yazdı? 1:12:18 6'lı masa ortak bir dil konuşabilecek mi? 1:16:11 6'lı masanın korkuları ortaklar arasında rekabeti mi tetikliyor? 1:20:35 Davutoğlu'nun resti kime ve neden? 1:21:47 Kılıçdaroğlu'ndan, Davutoğlu'na ‘ortak yetki' desteği 1:25:18 Masada asıl sorun, olmayan iktidarı paylaşamamak mı? 1:30:22 Davutoğlu'ndan masaya ‘eşitlik' tehdidi mi? 1:40:20 Baykar'a saldıran Babacan'ın HDP'ye ‘DEVA' olma çabası 1:45:17 İHA ve SİHA'lar Babacan'ı neden rahatsız etti? 1:49:01 Baykar'ı neden hazmedemiyorlar? 1:55:11 Neden Baykar, neden şimdi? 1:59:10 DEVA seçim planını HDP listesinden mi yapıyor? #İsveç #imamoğlu #saraçhane Serhat İbrahimoğlu ile Net Bakış her pazartesi 20.45'te TVNET'te.
Seçim Günlüğü programında her hafta siyasetin sıcak gündemini, haftanın önemli olaylarını ve tartışılanları Gülener Kırnalı soruyor, araştırmacı ve siyasi iletişim uzmanı Dr. İbrahim Uslu yorumluyor. Erdoğan'ın erken seçim tarihi olarak 14 Mayıs'ı işaret etmesini değerlendiren Uslu, şimdi hamle sırasının Altılı Masa'da olduğunu ve ortak adayı bir an önce açıklamaları gerektiğini söyledi. Uslu aynı zamanda Erdoğan'ın grup toplantısında yaptığı konuşmanın başlıklarını, Babacan ve Davutoğlu'nu sert bir şekilde hedef almasını ve Akşener'e yönelik başörtüsü teklifi çıkışını da değerlendirdi. İyi seyirler... #seçim #erdoğan #kemalkılıçdaroğlu #meralakşener #alibabacan
Ali Babacan'ın katıldığı Trend Topic yayını, garip bir gündem yarattı . Babacan'ın Baykar sorumuza verdiği cevap, iktidar medyasının hedef tahtasına oturtuldu. Peki Baykar eleştirilmez bir kutsal mıdır? Ve medyanın hızına nasıl direnilir?Bu podcast, TAKK hakkında reklam içerir.Sadelik ile kaliteyi buluşturan Kişisel Bakım Markası TAKK hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayın.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Semih Sakallı'nın konuğu akademisyen Soli Özel. Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylık ihtimalini ve Altılı Masa içindeki tartışmaları değerlendiren Soli Özel, Kılıçdaroğlu'nun aday olmayı hak etmediğini söyledi. Altılı Masa'nın hâla "Biz kazanırız" güvenini vermediğini söyleyen Özel, Babacan'ın son dönemdeki cesur çıkışlarını da değerlendirdi. İyi dinlemeler... #seçim #ekonomi #kılıçdaroğlu #altılımasa
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, T24 ekranlarında gündeme dair soruları yanıtladı. T24 Yazarı Murat Sabuncu'ya konuşan Babacan, 'Altılı Masa, 10 saat süren toplantıda neleri netleştirdi?', 'Davutoğlu'nun eşit ve ortak yetki çıkışı ne anlama geliyor?' sorularına cevap verdi. 7 Ocak 2023 yayını
ALİ BABACAN İLK KEZ ERDOĞAN'IN CANINI YAKTI
Ruşen Çakır'a konuk olan Bekir Ağırdır, yeni kitabı “Bize Yeni Bir Söz Lazım”ı anlattı. Çakır ve Ağırdır, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerinde hakaret suçlamasıyla 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası almasını, Altılı Masa'nın İstanbul-Saraçhane'deki ortak mitingini ve muhalefetin bu süreçten sonra ne yapacağını tartıştılar.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün 84. yılında saat 09.05'te ülkenin her yerinde hayat durdu. Sirenler çaldı, bayraklar yarıya indirildi. Tüm vatandaşlar saygı duruşuna geçti. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 14 Kasım Pazartesi günü yapılacak Altılı Masa toplantısının öncesinde ikili görüşme turlarını tamamladı. Babacan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'le görüştü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eylül 2022 işgücü istatistiklerini açıkladı. İşsizlik oranı yeniden çift haneye yükseldi. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları devam ediyor. Rus ordusu, bu akşam saatlerinde Ukrayna'nın güneyindeki Herson şehrinden çekileceklerini açıkladı. Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) düzenlenen ara seçimlerde birçok analist, Cumhuriyetçi Parti'nin bir “kırmızı dalga” yaratacağı görüşündeydi. Fakat Demokrat Parti, birçok noktada oylarını korudu. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, anayasa hukukçusu Prof. Dr. Süheyl Batum ile Atatürk'ün 84. ölüm yıldönümünü konuştuk. Editör: Egemen Gök
Bursa'da bir evde çıkan yangında sekizi çocuk dokuz kişi hayatını kaybetti. Bursa Valisi Yakup Canbolat, itfaiyenin ilk tespitine göre yangının sobadan kaynaklandığını açıkladı. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da hayatını kaybeden çocukların 1 ile 11 yaş arasında olduğunu söyledi. Altılı Masa ikinci tur ikinci toplantısını 14 Kasım'da Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ev sahipliğinde yapacak. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, toplantı öncesinde bugün (9 Kasım) Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti. CHP Genel Merkezi'ne 11.00'de gelen Babacan'ı CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek karşıladı. Babacan'ın ikili görüşmeleri yarın saat 11.30'da İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i ziyaret etmesiyle tamamlanacak. Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, AKP'nin anayasa değişikliği teklifi için HDP'yi ziyaret etmesini “Açılımcılar kumpanyası” diyerek hedef aldı. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, gazeteci ve yazar Fehmi Koru ile AKP-HDP görüşmesinin yankılarını ve Akşener'in açıklamasını, Ufuk Çeri ile Bursa'daki yangını konuştuk. Editör: Egemen Gök
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) grup toplantıları düzenlendi. MHP lideri Devlet Bahçeli, AKP heyetinin anayasa değişikliği için HDP heyetiyle görüşmesiyle ilgili, “Anayasa çalışmaları için HDP ile görüşülmesi son derece doğal ve doğru bir adımdır” dedi. Altılı Masa'nın ikinci tur ikinci görüşmesi öncesi Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan liderleri ziyaret ediyor. Babacan bugün Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ile görüştü. Cemevlerine yönelik “düzenlemeleri” de içeren Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin bugün TBMM'de görüşülmesi bekleniyor. Teklifin, Aleviler'i ve Alevilik inancını asimile etme girişimi olduğuna dikkat çeken Alevi kanaat önderleri TBMM önünde eylemdeydi. İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Türkiye'ye geldi ve bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü. Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) Temsilciler Meclisi'nin 435 üyesinin, 100 üyeli Senato'nun 35 üyesinin ve eyaletlerde pek çok kamu görevlisinin seçileceği ara seçimler bugün sona eriyor. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile AKP-HDP görüşmesinin yankılarını ve Bahçeli'nin açıklamasını, Medyascope Ankara Temsilcisi Hıdır Göktaş ile partilerin grup toplantılarını konuştuk. Editör: Egemen Gök
Interpol'ün kırmızı bültenle aradığı Sırp çete lideri Zeljko Bojanic, İstanbul-Sarıyer'deki bir villada yakalanarak gözaltına alındı. Polis ekipleri villa bahçesinde kazı yaptı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, kazı çalışmasında herhangi bir bulguya rastlanılmadığını aktardı ve kamuoyunu yanlış yönlendirenler hakkında yasal işlem başlatılacağını açıkladı. DEVA Partisi lideri Ali Babacan, 14 Kasım'da ev sahipliğini yapacağı altılı zirve öncesi liderler turuna başladı. Babacan bugün Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nu ziyaret etti. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında kabine toplantısı yapıldı. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, gazeteci-yazar Cengiz Erdinç ile Sarıyer'de yakalanan Sırp çete liderine dair detayları konuştuk. Editör: Egemen Gök
Tebrikler: Kemal Bey'in “kaybolmadan” yurda dönebilmesi bile büyük başarıdır! ««« CHP'nin Başı, ABD ziyaretinden eli boş döndü. Sekiz saat izini kaybettirmesinin de “bir işe yaramadığı” anlaşılıyor. Yani? -İcazet, mafiş! ««« Evet, “Voice of America” Mister Kemal Cumhurbaşkanı adayı olmayı acayip istiyor. Ne var ki... Onu, 2010'da CHP'nin başına “ışınlayan” Derin Karargâh tarafından “tercih edilmesi gerekiyor!” Çünkü... Komprador Karargâh, ABD'den talimatla veya sufleyle çalışır. ««« Kılıçdaroğlu'nu tercih etmeyeceklerse... Bundan... “Onunla seçim kazanılmayacağını hesap ettikleri” anlaşılmalıdır. DERİN TELKİN ABD'deki Kapalı Kapıların Ardında... Gizemli bazı isimler, Kemal Bey'e “Sizi değil, şu kişiyi istiyoruz!” demiş olabilirler! ««« Meral Akşener'in İP'leri Locaefendi'nin elindeki İYİ (Rol Yapan) Parti'si de ABD'ye bir heyet yolladı. ««« Gizemli Amerikalıların, onlara da... Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılmış olması muhtemel... Aday telkinini tekrarlayabileceklerini öngörebiliriz. ORTAK ADAY Meral Hanım başından beri “Kazanacak, seçilebilecek aday” diyor. Altılı Ganyan masasında oturanlardan Karamollaoğlu, Davutoğlu ve Babacan'ın da Kemal Bey'in adaylığına sıcak bakmadıkları bellidir. ««« Bütün bunları topladığımızda... Masadaki liderlerden herhangi birinin... Ganyan finalinde “Ortak Aday” sıfatıyla benimsenmesinin ve de ilan edilmesinin ne denli zor olduğu görülüyor! “EKMEK İÇİN...” Altılı Masa, bunca vakittir “Siyasi Gün” toplantıları yapıyor. -Yemekler leziz, muhabbet gani! ««« Şayet, dağılmamayı başarabilirler de; bir şekilde “Ortak Aday” çıkarabilirlerse... Böyle bir Ortak Aday'ın... Ancak ve ancak... Ekmek için Ekmeleddin'in 2023 Modeli olabileceği anlaşılıyor! ««« Ekmeleddin benzeri bir Sürpriz Aday da... Masadakilere Atlantik'in Öte Yanından ve haliyle Komprador Karargâhtan telkinle hayata geçecektir. Son tahlilde “Yeni Ekmeleddin” görürsek şaşırmayalım! TAM TEŞEKKÜLLÜ BATICI Mister Kılıçdaroğlu ABD ziyaretinde Batı Cephesi'ne bağlılıklarını beyan etti. Orada... Ukrayna-Rusya Savaşına değinirken... “Türkiye, Ukrayna'dan yana tavır almalıydı” demiş!
DEVA Partisi lideri Ali Babacan, partisinin dış politika stratejisini açıkladı. Babacan, "İstikametimiz Avrupa Birliği" dedi
Editör: Buket Topaktaş Altılı Masa'nın ikinci tur toplantıları Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ev sahipliğinde bugün (2 Ekim) başlıyor. Toplantı öncesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partilerin genel başkanları ile görüştü. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile 26 Eylül'de görüşen Kılıçdaroğlu ardından Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile bir araya geldi. Babacan'ın liderlerle yaptığı görüşmelerde, sürecin yol haritası konusunda çalışmaların hızlanması ve temel politikalar için çalışma gruplarının oluşturulması önerisini götürdüğü öğrenildi. Haber Hafta Sonu'nda bu akşam Medyascope Ankara Temsilcisi Hıdır Göktaş ve Medyascope Ankara muhabiri Cansu Timur, Altılı Masa'nın ikinci turunu ve adaylık tartışmalarını değerlendirdi.
Günün öne çıkan haberlerini tarafsız bir bakış açısıyla ve FOX Haber farkıyla dinleyin! Güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Haber; podcast yayınlarıyla sizlerle. Çalar Saat Hafta Sonu, podcast yayınlarıyla sizlerle! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Editör: Buket Topaktaş Rusya-Ukrayna savaşı yedinci ayını doldurmak üzere. Ukrayna'nın işgal altındaki dört bölgesinde Moskova destekli yetkililer, topraklarının Rusya tarafından ilhak edilmesi için referandum düzenliyor. Referandum, salı gününe kadar devam edecek. Haber Hafta Sonu'nda bu akşam Rusya uzmanı Aydın Sezer işgal altındaki referandumu ve savaşın geleceğini yorumladı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün İzmir'de İ İz Dönüşüm Fabrikası'nın açılışına ve Gaziemir Aktepe Emrez Kentsel Dönüşüm 1. Etap Temel Atma Töreni'ne katıldı. İlk üç mitingini Gaziantep, Gebze ve Yozgat'ta yapan Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA Partisi) Genel Başkanı Ali Babacan, dördüncü mitingini Siirt'te yaptı. Medyascope Ankara muhabirleri Cansu Timur ve Özgecan Özgenç liderleri takip etti ve son gelişmeleri aktardı.
Günün öne çıkan haberlerini tarafsız bir bakış açısıyla ve FOX Haber farkıyla dinleyin! Güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Haber; podcast yayınlarıyla sizlerle. Türkiye'nin lider sabah haber programı İlker Karagöz ile Çalar Saat, podcast yayınlarıyla sizlerle! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
15 Temmuz sonrası tutuklanan Hava Harp Okulu öğrencileri Nagihan Yavuz, Nimet Ecem Gönüllü ve Şüheda Sena Öğütalan ile birlikte bazı Harbiyeli öğrencilerin cezaları Yargıtay tarafından onandı. İsmail Saymaz, Cüneyt Özdemir gibi isimler Mavi Otobüs belgeselinden sonra delilsiz, mesnetsiz şekilde harbiyeli çocukları suçlayan ifadeler kullanmıştı. Detayları Levent Kenez Nöbetçi Editör'de değerlendiriyor. 00:00 Giriş 00:14 Yargıtay Harbiyelilerin cezasını onadı 04:50 Erdoğan en son düşecek demesinin üzerinden bir yıl geçti. Yine düşecek dedi! 06:54 Erdoğan'a göre Babacan ve Davutoğlu 'hain' 08:46 Kılıçdaroğlu sıfır araba almayın, 'geliyorum' dedi 09:56 Haluk Bayraktar 'Rusya'ya siha satmayız' demişti; Erdoğan 'Satacağız' dedi 12:59 BM'den 'Zaho'ya kınama 14:32 Kılıçdaroğlu neden SADAT'a gitti? İlk kez açıkladı 16:47 Demirtaş parasını istedi!.. 'Ahmet Hakan mısın nesin paramı ver' 18:40 Semra Kuytul: Alparslan hocaya Sistematik işkence devam ediyor 20:09 KHK'lı polis memuru kuryelik yaparken trafik kazasında vefat etti 21:22 Sivri'ye kısa süreli gözaltı
Günün öne çıkan haberlerini tarafsız bir bakış açısıyla ve FOX Haber farkıyla dinleyin! Güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Haber; podcast yayınlarıyla sizlerle. Türkiye'nin lider sabah haber programı Çalar Saat, podcast yayınlarıyla sizlerle! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https:/www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'nin kredi notunu BB-‘den B+'ya indirdiğini, görünümünü ise “negatif” olarak teyit ettiğini açıkladı. Davutoğlu ve Babacan ise "iflas ihtimalini" merkeze alan açıklamalar yaptı. Tüm bunların ne anlama geldiğini finans yazarı Murat Kubilay'la konuştuk.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Günün öne çıkan haberlerini tarafsız bir bakış açısıyla ve FOX Haber farkıyla dinleyin! Güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Haber; podcast yayınlarıyla sizlerle. Çalar Saat Hafta Sonu, podcast yayınlarıyla sizlerle! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Dördüncü Yol'da bu hafta siyasetbilimciler Gülçin Karabağ, Alphan Telek ve Sezin Öney ile kamuoyu araştırmacısı Roj Girasun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylık açıklaması, Kayseri Üniversitesi bahar şenliklerinde öğrencilerin topluca İzmir Marşı'nı söylemeleri ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın Ege gezisi olmak üzere haftanın ön plana çıkan siyaset başlıklarını değerlendirdi. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/39mYPs4
Kobraların gündeminde bu hafta; Odtü ve Boğaziçi'nde yaşananlar, Marmara Denizi'nden çıkanlar, Türkiye'de okumak istemeyen gençler, dansöz oynatan İmam Hatip, bazı değişiklikler yaşayan Cimer, çalınan saatiyle saat kulesi, haftanın cezalarını dağıtan Muhalif Biçme Makinası RTÜK, alevi oluşu tartışma konusu olan Kılıçdaroğlu, halkın tepkisiyle karşılaşan Babacan, "mayıs ayında neler oldu" videosuyla AKP, buğday krizi ve ekmek fiyatları, ekonomik yazısıyla korku salan Mehmet Barlas, yeni yapılan fiyat güncellemeleri, yeni kira düzenlemesi, ülkemizdeki milyonerler, yepyeni açıklamalarıyla Bakan Nebati, gönlümüzü ferahlatan cumhurbaşkanı var. Cumhurbaşkanı köşesinde; kaybedilen davalar, açıklanan ve merak edilen adaylıklar, ülkeyi batırma peşinde olan Kılıçdaroğlu, komünistler, ataistler, azgın azınlık ve parlak bir gelecek var. Yeni bölüm yayında! Çarşamba günü K.Barış İlbi'yle Ama Çok Saçma podcastinin konuğuyuz, dinlensin! Kobralara destek olmak için : http://kreosus.com/kobrakobrapodcast Twitter: http://twitter.com/kobrapod Instagram: http://instagram.com/kobrakobrapodcast
Medyascope Podcast'ten herkese merhaba. Hafta Sonu Yazıları köşemizde yayınlanan yazılarımızın seslendirmesiyle karşınızdayız. Alphan Telek'in "Kılıçdaroğlu'nun kamulaştırması mı, Babacan'ın özelleştirmesi mi?" başlıklı yazısını Gamze Elvan sizler için seslendirdi. Beğenerek dinlemenizi umuyoruz.
Mehmet Efe Çaman | Babacan ve DEVA neden umut değil? | 19.05.2022 by Tr724
Editör: Gamze Elvan Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan hafta içinde ittifaklara ilişkin açıklamalarda bulundu. Babacan Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, partinin seçimlere kendi adı ve logosuyla gireceğini duyurdu. Babacan'ın bu açıklaması “Altılı masada bir yol ayrılığı mı var?” sorusunu gündeme getirdi. Haber Hafta Sonu'nda bu akşam DEVA Partisi Teşkilat İşleri Başkanı Sadullah Ergin, Babacan'ın açıklamalarını ve altılı masada bir yol ayrılığı olup olmadığını değerlendirdi. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3s5uLY2
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan partisinin haftalık değerlendirme toplantısında ittifaklara ilişkin açıklamalarda bulundu. Babacan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda ise partinin seçimlere kendi adı ve logosuyla gireceğini duyurdu. Ruşen Çakır, Babacan'ın açıklamalarının düşündürdüklerini yorumladı. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3kknK1z
Medyada Bugün | Altılı Masa'da çatlak mı? Babacan'dan Seçim Hamlesi | 28 Nisan 2022 by Tr724
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında Gezi davasında çıkan karar hakkında açıklamalarda bulundu. AKP'nin kurucularından, eski Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı ve eski Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç, Kadir Gecesi nedeniyle sosyal medyadan açıklamada bulundu, paylaştığı ayetlerle adalet vurgusu yaptı. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan partisinin haftalık değerlendirme toplantısında ittifaklara ilişkin açıklamalarda bulundu. Babacan Twitter hesabından yaptığı paylaşımda ise partinin seçimlere kendi adı ve logosuyla gireceğini duyurdu. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, gazeteci ve yazar Taha Akyol ile Gezi Parkı davası kararını, Akşener'in Gezi'ye ve Osman Kavala'ya sahip çıkmasını konuştuk. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3LCJSQs
Siyasi gündem Babacan'ın tweet'iyle hareketlendi. DEVA kendi adıyla seçime girecek. Gezi davası kararlarına en sert tepki Akşener'den geldi: Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet.' Danıştay İstanbul Sözleşmesi'yle ilgili kararı bugün verecek. Ve ekonomiden haberler: Türk - İş'e göre yoksulluk sınırı 17 bin lirayı aştı. Tavuk yeminde GDO serbest bırakıldı.. Gündemin tüm gelişmeleri bültende...
Bacaksız her şeyi açık etti! Babacan CD'si.. İmamoğlu paniği.. Tarık Toros Manşet 2 Şubat 2022
Güne Bakış'ta bu akşam, gazeteci Fehmi Koru ile Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'un DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ı ziyaretini, Meteoroloji Genel Müdürlüğü Hava Tahmin Uzmanı Yusuf Ziya Yavuz ile Türkiye'yi etkisine alan yoğun kar yağışını konuştuk.
Günaydın, salı sabahından herkese merhaba! Ben Gamze Elvan, Medyascope'un podcast'i “Güne Başlarken” ile karşınızdayım. Türkiye ve dünyanın gündemini, trafik ve hava durumunu, ekonomide son verileri, yani güne başlarken bilmeniz gereken her şeyi size aktaracağım. O zaman, başlayalım!
Ankara Gündemi programının bu haftaki konuğu Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Sözcüsü İdris Şahin oldu. Programda Ali Babacan'ın “dindar kesim” açıklaması, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın çıkışları ve seçim barajının yüzde 7'ye düşürülmesi konuları konuşuldu.
“Ön Libero” programının 57. bölümünde siyasetbilimci Burak Bilgehan Özpek, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın “Neredeyse her milli bayramımızda Türkiye'nin dindar insanları adeta bir sınava çekiliyor” çıkışını değerlendirdi. Özpek'e göre, Babacan gibi merkezde siyaset yapan liderler, sosyolojik gerilimleri es geçerek halkın gerçek gündemine odaklanmalı.