POPULARITY
18 MART VE MİLLİ RUH ! ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'NİN 110. YILDÖNÜMÜ! Youtube kanalımızdan izleyin: https://youtu.be/bUILVU9sE1Qİlk paylaşım savaşı… 1914 kasım ayında Çanakkale'ye dayanmış İngiliz Fransız donanması… Osmanlı Almanya'yla aynı kanatta.. Alman komutanlar Osmanlı ordusunda.. Çanakkale cephesi komutanı Alman Liman Von Sanders Paşa ! 18 Martta 16 gemilik düşman filosu Boğazda ilerlemeye başlıyor.. Küçücük bir mayın gemisinin marifetiyle döşenen mayınlara çarpan üç düşman gemisi batıyor.. Top ateşi ile üç gemi daha haklanıyor. Ve düşman çekiliyor… Tüm bunlar 7-8 saat içinde oluyor.. Çanakkale geçilemiyor… Alman komutanların planları yüzünden büyük kayıplar verildi.. Allahtan yabancı komutanları dinlemeyecek güçte bir yarbay vardı… Burnunun dikine giden bu yarbay,Yarbay Mustafa Kemal, tarihe ‘mucize' olarak geçecek bir savunmaya imza attı. 33 yaşındaydı. Kendi kararlarıyla savaştı. MİLLİ ruh onun yanındaydı. 8,5 ay boyunca bir gün bile dinlenmeden hem dışardan hem içerden kuşatılmış bir ülkeye ZAFERİ tattırdı. Yedi düvelin ‘Mucize' diye adlandırdığı şey aslında MİLLİ RUHTU! Mustafa kemal o ruhu şöyle anlatmıştı: ‘Karşı siperler arasında mesafe 8 metre, yani ölüm muhakkak…ki muhakkak. Birinci siperdekiler hiçbiri kurtulmamacasına tümüyle düşüyor, ikincidekiler onların yerine gidiyor… Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir tereddüt bile göstermiyor…. Okuma bilenler ellerinde Kuranı Kerim cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler kelimeyi şahadet çekerek yürüyorlar.. Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur!' Batının emperyalist planları Asya'nın kilidini kırma umutları paramparçaydı.. Türk ruhunu kırmadıkça hedefe ulaşılmayacaktı.. Çünkü Türk, silahla değil ruhuyla savaşmıştı. Öyleyse O RUHU çökertmek şarttı. İşte 90 yıldır bunu başarmaya çalışıyorlar. Biraz yol aldılar. İçerde adamları var. Dışarıya bağlı iplerle yönetiliyor kuklalar. Ama son an geldiğinde bir kez daha şaşıracaklar! Çünkü bu milletin kanında Çanakkale var. Yüce ruhlu bu milletin fertleri, kendi varlığını tasfiye etmek isteyen ‘müttefik' güçlere, batılı çetelere NATO'ya, CIA'ya ve içerdeki işbirlikçilerine karşı kendini korumalılar!
Matti Kangaskoski keskustelee kanssani romaanistaan (tai "bektiinistään") Kosmos ja kuolema. Kuten nimestä voi päätellä, se käsittelee isoja aiheita. Kirjan maailma on lähitulevaisuus, missä kaikki on kytkeytynyt Syke-tietoverkkoon. Yllättävän tutunoloisessa Helsingissä on ihmisten lisäksi androideja. Siinä esiintyy mm. kuolemaa lähestyvä filosofi Martta ja tietoverkkoa ylijumalaln tavoin hallitseva Sigma Believer, joka järkyttyy kun kommunikaatio ei olekaan selkeää informaatiopakettien lataamista. Romaani on yhtäaikaa filosofinen tutkielma tietoisuuden luonteesta ja jännitysromaani maailmanlopun partaalla, sekä romaani romaanitaiteesta. Keskustelun aiheina mm. "koetteleva" kirjallisuus ja miten romaani "romaanisoituu" kaiken koettelemisen keskeltä, androidit tai teköäly, jotka eivät "halua" mitään tai "pyri" mihinkään ja miksi ihmisen on niin vaikea suhtautua sellaiseen lajiin, ja mistä kirjoittamisessa ja lukemisessa on kyse (spoiler: ainakin riemusta ja leikistä). Keskustelussa selviää myös keskustelun ja kirjallisuuden itsensä itseisarvo! Osta Kosmos ja kuolema https://www.teos.fi/Kosmos+ja+kuolema
TUİK açıklamasından evvel bir öncü gösterge niteliği taşıyan nisan ayı İTO fiyat endeksleri dün açıklandı. İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) verilerine göre, İstanbul'da perakende fiyatlar bir önceki aya göre yüzde 3,93, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 78,25 arttı. İki endeks arasında temel farklar olmasına rağmen birçok ortak özellik de barındırmaktadırlar. Binaenaleyh, ilk üç ayda TÜİK ve İTO'nun oranları birbirine çok yakın gelmişti. Ocakta TÜİK yüzde 6.70'lik, İTO da yüzde 6.72'lik oran açıklamıştı. Şubatta ise TÜİK'in oranı biraz daha yüksek; TÜİK'e göre yüzde 4.53, İTO'ya göre 4.07 olmuştu. Martta ise TÜİK yüzde 3.16, İTO yüzde 3.93'lük oranlar açıklamıştı. Umarız ki bu zirvedir ancak görünen o ki her şeye rağmen bir müddet daha enflasyon yüksek seyrini korumakta kararlı. İşin çetrefilli kısmı ise döviz kurunun neredeyse yatay seyrettiği bir ayda bu verinin gelmesidir. Gıda fiyat artışı ayrışıyor. Gıda grubundaki artış yüzde 4.84. Bu kapsamda en yüksek artış yüzde 9.77 ile et, balık ve kümes hayvanları grubunda. Dışarıda yenen yemekler grubunda da yüzde 6.36'lık bir artış var; mal maliyetinin üzerindeki bu artışta turistik talebin de etkisi olduğunu düşünüyorum. Zira ne fiyat koysanız bir şekilde alıcı buluyor. İTO'nun gıda grubunda yer verdiği tütün, alkollü ve alkolsüz içecekler grubundaki yüzde 9.71'lik artış da dikkat çekiyor. Gıda grubundaki bu artış Nisan ayına özel değil; malum her ay ortalamayı yükselten bir seri halinde ilerliyor. Neden mesele hesapsızlık diyoruz? Çünkü finansal istikrarı sağlamak bir konu, arz ve talebi ayarlamak ayrı bir konu. Arz ve talep içinde lüks tüketimi dizginlemek bir konu, ancak temel gıda tüketimi mecburiyetler içerir, bu fiyatların arz yoluyla dengelenmesi ayrı bir konudur. Yani sadece finansal kararlar ile netice almak mümkün değil. Finansal mekanizmadaki sağlıklı yürüyüş olmazsa olmaz şart ancak reel piyasa mekanizmasının sağlıklı çalışması her konuda başarıyı belirler.
ABD piyasalarına yönelik ekonomi haberleri, yani akşam bültenimiz yayında! Bugünkü bültenimizin menüsünde; 1 Nisan haftasına dair yatırımcı takvimi, Microsoft'un süper bilgisayar atılımı, Çinli elektrikli araç üreticilerinin teslimat rakamları ve altına yönelik güncel görünüm yer alıyor. Akşam bülteni serimizde bahsi geçen haberleri okumak isterseniz, getmidas.com/midasin-kulaklari adresindeki haberlerimize göz atabilirsiniz. Midas uygulamasını indir: https://app.getmidas.com/gmih/mie6gpeu Midas'ın Kulakları: https://www.getmidas.com/midasin-kulaklari Twitter: https://twitter.com/getmidas Instagram: https://www.instagram.com/get_midas/ Not: Bu içerik, içeriğin yayınlandığı günkü veriler ve haberler baz alınarak hazırlanmıştır. Eğer varsa içerikte geçen hedef fiyat tahminleri, uzman ve analist yorumları bu içeriğin yayınlandığı tarihte geçerlidir. Bu tahmin ve yorumlar zaman içinde değişkenlik gösterebilmektedir. Bu podcast'te yer alan haberler ve haberlerin içerdiği şirketler hakkındaki bilgiler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Bahsi geçen hisselerdeki; hisse adı, fiyatı ve grafikleri de dahil temsilidir, yatırım tavsiyesi değildir.
31 Martta yapılacak olan seçimler öncesinde yaşanan tartışmalara bakıldığında, seçimin bazı yerlerde genel seçim havasında yaşandığı görülmektedir. Özellikle İstanbul başta olmak üzere birçok büyükşehirde, adayların birbirlerine karşı söylemleri, proje ve vaatlerden ziyade Türkiye'nin makro düzlemde tartıştığı konulara odaklanmaktadır. Bazen dış politika başlıklarının bile tartışıldığı bir zemin haline gelen mahalli seçimler, Türkiye'de siyasetin yerel ya da genel fark etmeksizin iç içe geçtiğini göstermektedir. Son dönemde ön plana çıkan gündem başlıkları da eklenince, yerel seçimlerin genel bir seçim havasında tartışılması kaçınılmaz olmaktadır. Yeniden Refah Konusu Seçimler öncesinde en fazla tartışılan başlıklardan birisi Yeniden Refah Partisi. YRP'nin 14 Mayıs seçimleri öncesinde Cumhur ittifakında yer almasına rağmen seçime kendi listeleri ile girmesi ve kısmi bir başarı sağlamaları, partinin kendisini nasıl konumlandırdığı ile ilgili de önemli bir göstergeydi. Öyle ki YRP, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'ı desteklemesine rağmen birçok konuda da hükümete yönelik eleştirel bir pozisyon takınmıştır. Hiç kuşkusuz bu durum, parti açısından mutlak bir angajmanı engellediği gibi siyaseten de partiyi daha esnek bir pozisyonda tutmuştur. Bu pozisyon, 28 Mayıs sonrasında yeni tartışmaların yapılmasına imkan tanımış ve YRP'nin bugünkü tutumunda belirleyici olmuştur. Yerel seçimler öncesinde AK Parti ve YRP arasındaki diyalogların niteliğini belirleyen en önemli hususlardan birisi de partinin karar alma mekanizmalarının işleyiş biçimiydi. Bugün daha açık biçimde tartışılan YRP'nin AK Parti'den talepleri, iki parti arasındaki uzlaşma zeminini ortadan kaldırmış ve YRP seçimlere kendi adayları ile girme seçeneğini kullanmıştır. Özellikle İstanbul ve Bursa gibi illerde YRP'nin aday çıkartması, iki partinin seçmen kümelerinin aynı kesişim kümesinde olduğu gerçeğini de düşündüğümüzde, AK Parti açısından belirli zorlukları ortaya çıkartmaktadır. YRP'nin birçok adayının bir süre AK Parti'de siyaset yaptığı gerçeği de düşünüldüğünde, denkleme etki eden değişkenlerin sayısı artmaktadır.
This month we are overjoyed to be joined by fellow University of Helsinki Global Development Studies doctoral researcher, Martta Kaskien. Martta is currently working with the project Citizenship Utopias in the Global South: The Pursuit of Transformative Alternatives in Times of Civic Disillusionment. Her research is centred on feminist activist narratives in Kenya using ethnographic methods. She gives us insight into her research trajectory and how she got to this topic in this context, and how the COVID-19 pandemic impacted her fieldwork. She gives us insight into how the social pressure from anti-feminist political and public spaces, especially on social media, impact feminist activism and activists. However, even in the face of this pressure she has noticed the prevalence of curated spaces on social media that are created by the feminist activists themselves. These spaces are focused on community building and represent safe spaces for radical feminists to express themselves in the way they wish. These spaces are a form of an everyday utopia and allows these feminists to live life as they would like to today and how they would like to live in the real world in the future. If you would like to know more about Martta's research work, please check out her University profile https://researchportal.helsinki.fi/en/persons/martta-kaskinen If you would like to read more about the Citizenship Utopias Project https://blogs.helsinki.fi/citizenshiputopias/ Want to check out Eija Ranta's episode that we refer to? Here is a direct links for your convenience. Apple podcasts: https://podcasts.apple.com/zw/podcast/eija-ranta-when-indigenous-movements-lead-governments/id1499621252?i=1000622609915 Spotify: https://open.spotify.com/episode/1XUlXgKRWFSUj4jxh6yz3a?si=LbXpbC20SKOccxJoPOLGGw --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/exalt-initiative/message
Kirsi Ranin sai kirjailija Martta Kaukosen jo toiseen kertaan podcast-vieraaksi. (Ensimmäinen vierailu jaksossa #30.) Nyt ajankohtaista oli Terapiassa-kirjan kansainvälinen menestys ja kirjan uunituore jatko-osa nimeltään Hengissä. Lue lisää kirjasta blogista kirsinbookclub.com
7 Ekim'den bu yana dünya gündeminin önemli bir başlığı olan Gazze konusu hiç kuşkusuz Türkiye'nin de farklı motivas-yonlarla ana gündem maddelerinden biri. Türkiye'nin kültürel ortamı içerisinde her ne kadar bazı yaralı bilinçler üzerinden paranteze alınmaya çalışılsa da hem iktidar hem de maşeri vicdanın öncelikleri arasında. Türkiye'nin gönül coğrafyasına yönelik öncelikleri aynı motivasyonla takip edilirken iç politika ile ilgili konular da günbegün ağırlığını artırmaktadır. 31 Martta yapılacak yerel seçimler bu açıdan Türkiye'nin önemli gündem maddelerinden birisi. Yerel seçimler öncesinde ittifak ya da işbirliklerinin mümkün olup olamayacağı, tarafların hangi adaylarla ön plana çıkacağı ve nasıl bir yerel seçim stratejisi izleneceği konuları temel tartışma başlıkları olarak dikkat çekmektedir. Bu sebeple yerel seçimler öncesinde ortaya çıkan tablo ittifak ve olası işbirlikleri açısından bazı noktaların tartışılması gerekliliğini gündeme getirmektedir. CUMHUR İTTIFAKININ AVANTAJI Hem iktidar hem de muhalefet açısından bakıldığında dikkate değer farklılıklar göze çarpmaktadır. 14 Mayıs sonrasında parlamento aritmetiği açısından üstünlüğü elde eden, 28 Mayıs'ta da ittifakın adayı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kazanmasını sağlayan Cumhur ittifakı, yerel seçimler öncesinde psikolojik iktidarı elinde bulundurmaktadır. İttifakın iki ana bileşeninin 14 ve 28 Mayıs seçimleri sonrasında yakaladıkları ivmeyi yerel seçimlerde sürdürme kararlılığı, kendileri açısından önemli bir avantaj. Seçimler öncesinde yakalanan senkronizasyonun 31 Martta sürdürülecek olması, Cumhur ittifakının özellikle İstanbul'un yeniden alınması kararlığına büyük katkı sağlayacaktır. İstanbul özelinde gündeme gelen aday adayları listesinin hayli zengin bir portföy sunması ise Cumhur ittifakı açısından bir diğer avantaj olarak ön plana çıkmaktadır. AK Parti ve MHP açısından en önemli meydan okuma ise iki parti arasında rekabetin yaşanacağı illerdeki süreç yönetimi ile ilgili olacaktır. 2019'da bu açıdan iyi bir sınav veren AK Parti ve MHP'nin büyükşehirlerdeki performansı ittifak açısından belirleyici olacaktır. MUHALEFETIN İMKÂN VE SINIRLILIKLARI Cumhur ittifakına karşı hem parlamento hem de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde mağlubiyet yaşayan Millet ittifakının yerel seçimler öncesindeki performansı hayli tartışmalı. Seçimler sonrasında dağılan bu ittifakın yeniden bir araya gelme ihtimalinin tartışıldığı bugünlerde, muhalefet açısından tablo çok da iç açıcı değil. Seçimler öncesinde Millet ittifakının kurucu unsuru olan CHP'deki kadro değişimi bir heyecan yaratmış durumda. Bu heyecanın devam ettirilmesi ve özellikle İstanbul ve Ankara'nın yeniden kazanılması CHP'nin en büyük önceliği. Fakat buradaki temel sorun, 2019'da tesis edilen ittifak ruhunun yeniden nasıl kurulacağı. CHP açısından bir diğer sorun değişimin aktörel düzeyde kalması. Yani değişim olarak tarif edilen durumun sadece parti ve Genel Başkanlık değişimi ile sınırlı tutulmasıdır. Hâlbuki değişim, partinin politik kimliği ve Türkiye siyasetinde yeni bir ivme yaratacağı beklentilerini gündeme getirmişti. Bu anlamda bakıldığında CHP'nin yeni bir siyaset yerine var olan alışkanlıkları sürdürdüğü ve statükoyu devam ettirdiği eleştirileri ön plana çıkmaktadır. Özgür Özel'in özellikle Kürt ve Alevi vatandaşlarla ilgili çıkışları ise zamanlaması açısından dikkat çekici. Türkiye'nin iki önemli sorununda önemli mesafeler kat edildiği gerçeğini bir kenara bırakarak, Kürtler ve Alevileri daha az eşit pozisyonda değerlendiren Özel'in bu açıklamaları ile neyi murat ettiği merak konusu. Kimlik ve inanç alanı gibi netameli konularda retorik düzeyde kalan çıkışların, Türkiye siyasetine ne tür bir katkı sağlayacağı ise tartışmalı.
Tässä jaksossa jutellaan meditaatio-opettaja Martta Jeminan kanssa siitä miten meditoidaan? Kuinka kauan kannattaa meditoida? Mitä hyötyä siitä on? Entä mitä on 8D-meditaatiot? Ja miksi kannattaa meditoida erityisesti aamulla tai illalla? Tutustu 8D-meditaatioihin tästä. Keskustelu jatkuu Instagramissa: @adamasofia
Etki Altında Bir Kadın'ın bu bölümünün konusu; ülkemizde 22 Martta vizyona giren ve gişede büyük başarı kazanan John Wick serisinin 4'üncü ve belki de son filmi...
Viimeinen Suomessa teloitettu nainen oli 46-vuotias ompelijatar Martta Koskinen. Marttaa syytettiin vakoilusta ja maanpetoksesta jatkosodan aikana. Tämän takia hänet ammuttiin kuoliaaksi Malmin ampumaradalla 28. syyskuuta 1943. Tässä jaksossa kerron teille Martan tarinan. Kuinka tytöstä, jolla oli vilkas mielikuvitus, kasvoi nuori nainen, joka kirjoitti romanttisia novelleja ja kansaa kiihottavia tarinoita köyhyydestä? Ja kuinka tästä nuoresta naisesta varttui ompelijatar, joka kirjoitti viimeisen runonsa odottaessaan kuolemantuomiotaan? * Ville Suhosen dokumentti Ompelijatar Yle Areenassa: https://areena.yle.fi/1-2954004 * Allekirjoita vetoomuksia poliittisten toisinajattelijoiden puolesta Amnesty Internationalin sivuilla: Tue Iranin mielenosoittajia, joita odottaa kuolemantuomio https://www.amnesty.fi/vetoomukset/teloitus-uhkaa-kymmenia-mielenosoittajia-seis-kuolemantuomioille-iranissa/ Tue Vahidia, joka viruu vankilassa ja tulee vastaanottamaan 74 raipaniskua, koska osallistui rauhanomaiseen mielenosoitukseen https://www.amnesty.fi/vetoomukset/mielenosoittamisesta-33-vuotta-vankeutta-ja-74-raipaniskua-iranissa-vahid-vapaaksi/ Tue Vanessaa, joka puolusti naisten oikeutta aborttiin ja jota odottavat suuret sakot ja rikosrekisteri https://www.amnesty.fi/vetoomukset/andorra-aborttioikeus/ Linkit ovat vetoomuksia, sillä lahjoituksia mielipidevankien puolesta on vaikea tehdä. Rahan meneminen oikeaan osoitteeseen ei ole näet varmistettua. Kuitenkin esimerkiksi Iranissa mieltään osoittaneet ihmiset ovat puhuneet siitä, kuinka tärkeää on jakaa heidän tarinoitaan sosiaalisessa mediassa. Tämä levittää tietoutta. Joskus performatiivisenakin nähty jakaminen on parasta, mitä voi tehdä poliittisten toisinajattelijoiden hyväksi.
Mitä kansainvälisille areenoille pääseminen merkitsee kirjailijalle? Miten kirjailija ottaa kansainvälisen yleisön huomioon kirjoittaessaan? Miksi trilogiat ovat juuri nyt niin suosittuja? Martta Kaukosen esikoisen esikoisen Terapiassa (2021) käännösoikeudet myytiin nopeasti 12 maahan, myös Iso-Britanniaan ja Yhdysvaltoihin, joka on harvinaista. Jatko-osa on jo tekeillä. Kaukosen toinen romaani, itsenäinen teos Sinun varjossasi, ilmestyi heinäkuussa 2022. Suomen menestyneimpiin nykykirjailijoihin kuuluvan Antti Tuomaisen Jäniskerroin-romaanista (2020) tehdään elokuva, jonka pääosassa nähdään lukuisista elokuvista ja Konttori-sarjasta tuttu näyttelijä Steve Carrell. Jäniskerroin on trilogian ensimmäinen osa, ja sen romaanioikeudet on myyty jo 15 maahan. Trilogian toinen osa Hirvikaava ilmestyi 2021. Trilogian päätös, Majavateoria ilmestyy lokakuussa. Martta Kaukosta ja Antti Tuomaista haastattelee Pauliina Grym.
Äänitetty 2.7. 2022 Kansanlähetyspäivillä raamattulavalla.
Tällä viikolla kuljetaan Raamatun naisten matkassa. Oletko Martta vai Maria? Luuk. 10:42, Room. 12:7-8. Seurassasi Asta Vuorinen.3 minuuttia rohkaisua -podcast jää tämän viikon jälkeen kesätauolle. Palaamme uusin jaksoin jälleen elokuussa!
Suriye'nin Kuzeyinde Terör Operasyonu, Gıda Denetimleri Sürüyor, Günlük Koronavirüs Tablosu, İstanbul Martta 1 Milyon Turisti Ağırladı, Kuzey Marmara Otoyolu'nda Trafik Kazası, Luhansk Bölgesinde Okula Saldırı: 60 Kişi Ölmüş Olabilir
Suriye'nin Kuzeyinde Terör Operasyonu, Gıda Denetimleri Sürüyor, Günlük Koronavirüs Tablosu, İstanbul Martta 1 Milyon Turisti Ağırladı, Kuzey Marmara Otoyolu'nda Trafik Kazası, Luhansk Bölgesinde Okula Saldırı: 60 Kişi Ölmüş Olabilir --- Send in a voice message: https://anchor.fm/haluk-kurtuncuoglu/message
Dışişleri'nden İsrail'e Tepki, Osman Kavala'nın Tutukluluğunun Devamına Karar Verildi, Emniyet Duyurdu: 29 Organize Suç Örgütü Çökertildi, Ukrayna'nın Karadeniz'deki Sahillerinde Bekleyen 22 Gemimiz Var, Harekat Bölgelerinde Terör Operasyonu, İstanbul Merkezli 7 İlde Siber Dolandırıcılık Operasyonu, Türkiye'de Martta 134 Bin 170 Konut Satıldı, 3.5 Milyar Liralık Tarımsal Destek Ödemeleri Bugün Hesaplara Aktarılacak --- Send in a voice message: https://anchor.fm/haluk-kurtuncuoglu/message
Mistä joulun tunnelma syntyy? Mistä se syntyi yli sata vuotta sitten, kun elämä oli aineellisesti niukkaa? Martta-yhdistyksen puheenjohtaja Fanny Hult antoi siihen ohjeita Emäntälehdessä 1907. Mietelauseen on koonnut Seija Aunila. Lukijana kuuluttaja Tuija Kurvinen.
nimimerkki M.N:n pohti joululahjojen antamista kertomuksessaan “Pieni kotitonttu” Martta-yhdistyksen äänenkannattajan Emäntälehdestä vuonna 1903. Mietelauseen on koonnut Seija Aunila. Lukijana kuuluttaja Tuija Kurvinen.
Martta-yhdistyksen äänenkannattaja Emäntälehti tarjosi lukijoilleen vuonna 1908 “Ohjeet eri kohtauksia vastaan”, jotka ovat varsin toimivia vielä tänäkin päivänä. Päivän mietelauseen on koonnut Seija Aunila. Lukijana Heikki Puskala.
Erkka keskustelee esikoiskirjailija Martta Kaukosen kanssa romaanista Terapiassa (WSOY 2021). Martta on elokuvakriitikko ja itseoppinut kirjoittaja, joka tankkasi vuosikausia angloamerikkalaisia psykologisia trillereitä – kunnes yhtenä iltana oman jännärin aloituskappale ilmestyi hänen mieleensä. Kauanko romaanin kirjoittaminen kesti? Miten hän sai romaanin monimutkaisen rakenteen pysymään kasassa? Entä mitä vinkkejä Martta tarjoaa esikoisteoksen julkaisusta haaveilevalle? Jakso on osa "Näin kirjoitin esikoiskirjani" -sarjaa, jonka Erkka tekee kaupallisessa yhteistyössä WSOY:n kanssa. (2021)
Kirsi Raninin vieraana on tällä kertaa elokuvakriitikko, esikoiskirjailija Martta Kaukonen, jonka uutuusteos Terapiassa on saanut erinomaisia arvioita. Podcastissa Martta kertoo kirjan syntypsosessista, avaa taustoja ja valottaa kirjailijanuransa seuraavia askelia.
Yoğunlaştırılmış Dinamik Denetim Uygulanacak, Yıldırım Akbulut Son Yolculuğuna Uğurlandı, Hudutlardan Yasa Dışı Geçişler, Milletvekili Ahmet Şık'tan Sokağa Çıkın Çağrısı, Türkiye'de Martta 111 Bin 241 Konut Satıldı --- Send in a voice message: https://anchor.fm/haluk-kurtuncuoglu/message
Kuopiossa syntynyt ja kasvanut Martta Kaukonen on nykyisin Helsingissä asuva freelancetoimittaja ja kirjailija. Martta on valmistunut filosofian maisteriksi Turun yliopiston elokuva- ja tv- tieteen laitokselta. Martta työskentelee elokuvakriitikkona ja hänen tekstejään julkaistaan mm. Helsingin Sanomat sekä Me Naiset- lehdissä. Tänä keväänä WSOY julkaisi hänen esikoisromaaninsa, nimeltä Terapiassa. Kyseessä on koukuttava psykologinen trilleri Gillian Flynnin hengessä. Millaisia muistoja Martalla on synnyinkaupungistaan Kuopiosta? Entä millaista Martan työ on elokuvakriitikkona ja kuinka Martan elämänpolku vei hänet toimittajaksi ja kirjailijaksi? Martta kertoo ohessa tarkemmin myös hänen esikoisromaaninsa teemoista. Näistä ja monesta muusta aiheesta Martta jutusteli Savon Aaltojen lauantaivieraana. Haastattelijana Sami Turunen.
Jaksossa mainitut linkit: Jakson muistiinpanot: Martta Jeminan kotisivut: https://www.marttajemina.com Martta IGssä: https://www.instagram.com/marttajemina/
Qualquer coisa que eu diga sobre a Martta terei de mencionar a profunda admiração, gratidão e carinho que tenho por ela. Se há um lote de pessoas a quem entregar a responsabilidade pelo facto de ter escolhido este caminho, a Martta é sem dúvida uma delas. Falámos do seu percurso, da Quinta da Alorna, pois claro, da nossa primeira vindima ali e… desta coisa de fazer vinho na região do Tejo. Espero que gostem! :) #HugoMendes #UnfilteredByHM #podcast #winepodcast #portuguesewines #MarttaSimões #QuintadaAlorna #TejoWines
Elokuvakriitikko ja hiljattain esikoisromaaninsa kirjoittanut Martta Kaukonen oli Nostalgian Iltapäivässä Katja Ståhlin vieraana. Kaukonen kertoo, mistä Terapia teos sai alkunsa ja mitä hän työsti eniten kirjoittaessaan sitä.
İlk paylaşım savaşı… 1914 kasım ayında Çanakkale'ye dayanmış İngiliz Fransız donanması… Osmanlı Almanya'yla aynı kanatta.. Alman komutanlar Osmanlı ordusunda.. Çanakkale cephesi komutanı Alman Liman Von Sanders Paşa ! 18 Martta 16 gemilik düşman filosu Boğazda ilerlemeye başlıyor.. Küçücük bir mayın gemisinin marifetiyle döşenen mayınlara çarpan üç düşman gemisi batıyor.. Top ateşi ile üç gemi daha haklanıyor. Ve düşman çekiliyor… Tüm bunlar 7-8 saat içinde oluyor.. Çanakkale geçilemiyor… Yarbay Mustafa Kemal, tarihe ‘mucize' olarak geçecek bir savunmaya imza attı. 33 yaşındaydı. Kendi kararlarıyla savaştı. MİLLİ ruh onun yanındaydı. 8,5 ay boyunca bir gün bile dinlenmeden hem dışardan hem içerden kuşatılmış bir ülkeye ZAFERİ tattırdı. Yedi düvelin ‘Mucize' diye adlandırdığı şey aslında MİLLİ RUHTU! Mustafa Kemal o ruhu şöyle anlatmıştı: ‘Karşı siperler arasında mesafe 8 metre, yani ölüm muhakkak… ki muhakkak. Birinci siperdekiler hiçbiri kurtulmamacasına tümüyle düşüyor, ikincidekiler onların yerine gidiyor. Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir tereddüt bile göstermiyor. Okuma bilenler ellerinde Kuranı Kerim cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler Kelime-i Şehadet çekerek yürüyorlar.. Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur!'
Bir çok küçük işletme pandemi zamanında kapandı, kapanma noktasına geldi belki servetini kaybetti. Bir çok işletmeci çalışanlarına maaş ödemek için kredi çekti, ama ne faturalar durdu ne de kiralar. Bir çok işletme 1 mart tarihinde sivil itaatsizlik eylemi olarak mekanını açmayı tercih ediyor. Peki nedir bu sivil itaatsizlik? --- Send in a voice message: https://anchor.fm/tonguc/message
Kaikki vaikuttavat kutovan islantilaisvillapaitaa ja leipovan leipää juureen. Päivän teemana on moderni marttailu. Kiteytetysti jaksossa jutellaan siitä, että jos on intoa ja halua tehdä asioita itse omassa arkielämässä, mutta välttämättä tietotaidot eivät aivan kohtaa innon määrää, niin mistä kannattaisi startata. Kuinka korjata paikka housuihin tullut reikä ja mikä työkalu olis työkalupakin ykkösväline? Henriikan keskustelukumppani on tällä kertaa Marttaliiton kehittämispäällikkö Maija Soljanlahti, joka liputtaa kestävän elämän ja armollisuuden nimeen ja tuo ikiaikaiset Martta-salat kaikkien kuunneltaviksi See acast.com/privacy for privacy and opt-out information.
Hollo ja Martta -festivaalin peruuttaminen ei ollut järjestäjille vaihtoehto, kertoo Ossi Arvelan haastattelussa festivaalipäällikkö Aimo Hentinen. Paljon haasteita ja kompromissejä on pandemia mukanaan tapahtumalle tuonut.
Youtube Konu Belli Kanalı Podcast Serisi #54
Kendinizi feminist aktivist olarak tanımlıyor musunuz? Aktivist mi eylemci mi? Bu bölümde ben, Damla, solo bir podcast kaydettim. Bu haftanın 8 Mart haftası olması sebebiyle bu bölümde feminizmin bireyselden toplumsala nasıl yayıldığı üzerine kafa yordum. Dijital aktivizme yöneltilen eleştirilerle feminizme sunduğu alanı birlikte düşünmeye çalıştım. Tabi son zamanların en ses getiren eylemi Las Tesis performansına da değindim. 8 Martta tüm kadınlara çağrımız: hep birlikte dayanışmaya, sokaklara! Bizi takip edin! twitter: deliasiyepod instagram: deliasiyepod Deli Asiye podcasti patreondan destekleyebilirsiniz. patreon: deliasiyepod gmail: deliasiyeiletisim@gmail.com
Mert Aydın ve Alp Ulagay, dünya spor gündemini Londra'dan takip ediyor. 1. BÖLÜM (1:06-34.49): Premier League'de şampiyonluk yarışında şüphe kalmadı. Liverpool şampiyonluğu martta mı yoksa nisanda mı ilan eder? Firmino ve Henderson'ın büyük katkısı./ 25. haftadaki sakarlıklar ve beceriksizlikler. Watford ve West Ham'ın kaçırdığı büyük fırsat. Mourinho'lu Tottenham'ın en iyi maçı. 2. BÖLÜM (35.06-59.13): Avustralya Açık'ta bir olağan, bir de sürpriz şampiyon. Thiem'in müthiş direnişini kıran Novak Djokovic 17'nci grand slamini aldı. Peki Novak bu yıl Federer'in iki rekorunu tarihe gömer mi? Kadınlarda Sonya Kenin çocukluk hedefini Melbourne'da hayata geçirdi. / Super Bowl LIV'da Kansas City Chiefs güldü. NFL'in geleceğine dair bazı karanlık tahminler.
This special edition of #Discourse was recorded at the University of Helsinki in mid-February, with Chris and Study of Religion students Joel Ritala, Jarno Sandberg, Anton Stranden and Martta Tenhu. Topics covered include conspiracy theories, the entanglement of 'religion' in education and festive celebrations in Finland and the UK, the first amendment of the United States constitution, and a controversial conversion in the Netherlands.
8 Martta vizyona giren Captain Marvel özelinde Marvel sinematik evrenini konuştuk. "Endgame yaklaşırken bizleri neler bekliyor?" sorusuna cevap aradık.
Veijo on viittä vaille vesipeto. Teoriassa. Anonyymien Kotikiusattujen viikkokokous paljastaa miksei hänestä tullutkaan uutta Michael Phelpsiä.
Veijon ja Paulin perheissä erilainen kulurakenne ja henkilökohtaiset rajoitteet aiheuttavat kuohuntaa. Anonyymien Kotikiusattujen viikkokokous keskittyy akuutin aiheen ytimeen.
Kevätaurinko on aiheuttanut tosi-tv-formaattihäiriön Veijon perheessä.
Joulukuun alku panee rahan ja suklaan äänellä Veijon perheessä. Ehkä?
Suomi saa kokea jälleen Euroviisujen voitonhuumaa mikäli martan sävellystaitoihin on uskominen. Anonyymien Kotikiusattujen viikkokokous paljastaa luomistyön tuskan.
Martta saa Veijoltansa isänpäivänä jättiyllätyslahjan. Siinä jää Stubit ja Linkolatkin toiseksi.
Martalla on hurjia suunnitelmia tulevaisuuden suhteen. Tuleeko Veijostakin Saundi-Arabi? Anonyymien Kotikiusattujen viikkokokous valaisee asiaa...
Marttaliiton pääsihteeri Marianne Heikkilä on ehtinyt toimia jo monessa roolissa ja ammatissa elämänsä aikana. Nykyisen työn ohessa hän tekee useammassa paikassa vapaaehtoistyötä, toimii pappina, sijaisäitinä sekä äitinä omille lapsilleen. Hänet headhantattiin Kirkon Ulkomaanavun palveluksesta äitiysloman aikana Marttojen keulakuvaksi, vaikka ruoanlaitto ja kotitalous eivät olleet hänen vahvuuksiaan. Mariannen aurinkoinen olemus saa kiitosta, sillä hänellä on hyvin lämmin ja mutkaton tapa kohdella muita. Marianne toivoo olevansa sellainen johtaja, joka antaa muille tilaa loistaa ja toteuttaa itseään. Ohjelman on toimittanut Rita Trötschkes.
Martta on hermostunut eduskunnan sekoiluun uudesta alkoholilaista ja on ottanut ohjat omiin käsiinsä. (Ääni on paikoin säröllä, mutta syynä on kokouksen salaäänitys)
Martta on lupautunut jatkokaudelle luottamustoimessaan vain jos takana on tarpeeksi laaja, sitoutumaton kansanryhmä. Kuinka ollakaan, kaikki paineet jatkokaudesta kaatuvat kuitenkin Paulin harteille.
Kaikki kotona -lähetys pisti puikot heilumaan ja uppoutui käsitöiden kiehtovaan maailmaan. Perustimme ompeluseuran radioaalloille. Kuinka neulomisesta syntyy levollinen mieli ja onnistumisen ilo? Keskustelussa mukana kässämartta Ilona Laulajainen ja Hupsistarallaa -käsityöbloggari Terhi Viinikanoja sekä toimittajamme Sanna Pirkkalainen. Kässämartta Ilona Laulajaisella on studiokutimena työn alla sukkapari, jonka neulonta aloitetaan kärjestä. Erikoista on se, että kutominen tapahtuu pyöröpuikoilla. Käsitöitä paljon tekevä Ilona on tällä hetkellä hurahtanut pussukoiden ompeluun ja uteliaana ihmisenä hän innokkaasti kokeilee myös kaikkea uutta. - Olen mukana Marttaliiton järjestämässä kässämartta -toiminnassa. Käyn Martta -yhdistysten käsityöiltojen vetäjänä. Meillä on kässäkahviloita, paikkoja jotka ovat avoimia Martoille ja ei Martoillekin. Siellä tutut ja tuntemattomat tekevät käsitöitä yhdessä, mikä luo yhteenkuuluvuutta. Yksin näpertely ei aina riitä, on myös kiva nähdä, mitä muut tekevät. Bloggari Terhi Viinakanoja toi mukanaan studioon hieman isomman neulontaprojektin, vauvan peitto lahjaksi tuttavalle valmistuu vauhdilla. Terhi kertoo aloittaneensa Hupsistarallaa -blogin kirjoittamisen keväällä 2008, kun insinööriopinnot olivat loppusuoralla. - Silloin tuntui, että nyt on aikaa taas harrastaa. Blogini nimi Hupsistarallaa viittaa siihen, että minunkaan tekeleeni eivät aina onnistu ihan nappiin. Kahdeksan ja puoli vuotta bloggaajana on nyt takana ja edelleen laitan blogiini niin pienet kuin suuretkin käsityöni näytille. Kun käsityöni ovat julkisia, kyllä se kannustaa ja inspiroi minua. Kun liitän valmiista käsityöstä kuvan blogiin, tuntuu se itsellekin palkinnolta valmiista työstä.
Nyt se sitten tapahtui; Veijon ja Paulin elämänsulostuttajien pinna kiristyi niin paljon, että he perustivat oman partion valvomaan yleistä järjestystä. Mutta missä he valvovat?
Martta yllätti Veijonsa joululahjapaketilla jo hyvissä ajoin ennen aattoiltaa.
Martta ja Veijo pääsivät yllätysvieraiden ansiosta televisiomediajulkisuuteen. Ehkä?
Martta oli järjestystä valvomassa järjestyspoliisina muun muassa järjestyspoliisien poliisimielenosoituksessa.
Miten naapurin Runen laihtuminen liittyy Veijon elämänsulostuttajan alastomuuteen?
Martan tuhti aviosiipan puolustus tuotti onnellisen lopputuloksen ja pelasti perhe- ja naapurisovun.