POPULARITY
Yazmak, bu haftaki meselemiz; zira sürekli yazdığımız bir çağda yaşıyoruz, acaba ne kadar farkındayız? Neye yarar yazmak, neyi çözmemizi sağlar, neyi mümkün kılar? Sessizliğe şekil veren, hafızayı kurtaran bu şeyi anlamaya, anlatmaya çalışıyoruz; elbette kitaplara ve filmlere de başvurarak.Bölümde adı geçen tüm kitap ve filmlerin listesini @1kitap1film.us instagram hesabımızda bulabileceğinizi hatırlatalım.Bu bölüme sponsor olarak bizi destekleyen vitruta'ya katkılarından ötürü çok teşekkür ederiz. vitruta.com'da ve vitruta mağazalarında yapacağınız alışverişlerde, 1kitap1film kodu ile indirimsiz ürünlerde %15 indirim avantajından faydalanabilirsiniz. vitruta.com'dan yapacağınız alışverişlerde 1kitap1film özel avantaj kodunu, ürünü sepete ekledikten sonra çıkan sayfadaki “hediye kartı veya indirim kodu” alanına ödeme işlemi öncesinde tanımlayabilirsiniz.Kapak görseli: Caravaggio, Saint Jerome Writing (1606)
Türkiye'de siyasi gündem ne kadar gerilimli olursa olsun, her dönemde ekonomi ülkenin en önemli meselesi olduğu açıktır. Özellikle pandemiden sonra tüm dünyada tedarik zincirinin bozulmasıyla birlikte gıdaya erişimden enflasyona kadar pek çok alanda ciddi dengesizlikler yaşandı. ABD ve Çin dahil olmak üzere hiçbir ülke bu süreçten etkilenmeden çıkamadı.
İyi ki Podcast'in bu bölümünde kainatı yöneten yasaları nasıl yönetebileceğimizi nasıl yeniden yorumlayabileceğimizi masaya yatırıyoruz.Murphy kanunları zihnimizin negatif yanlılıktaki ekstra kabiliyetinin bir sonucu olabilir mi? Ya da Kidlin yasasının da belirttiği gibi problemlerimizi yazarak çözebilir miyiz? Problemlerimizin kök nedenlerine ulaşmak için Toyota'nın 5 Neden prensibini kullanbilir miyiz? Yazmak zihnimize neler sağlar? Peki ya Wilson yasası? Bilgi gerçekten finansal istikrarı sağlayan en önemli güç mü bu hayatta ve her ülke için geçerli mi bu durum?Bu bölümde bu soruların ve çok daha fazlasının peşine düşüyoruz.Hadi gelin hep birlikte düşünelim.Benay Durmaz Günerwww.iyikipodcast.cominstagram.com/iyikipodcasthttps://www.linkedin.com/company/iyikipodcastİyi Ki Podcast'in diğer bölümlerini de dinlemek için aşağıdaki linki tıklayabilirsiniz:https://open.spotify.com/playlist/5bHVefMy6JpOCm2sBbGZPP?si=203565b7bccd4d4d&nd=1&dlsi=583a0678adb146c1İyi Ki Podcast WhatsApp grubuna katılmak için aşağıdaki linki tıklayabilirsiniz:https://chat.whatsapp.com/BwOcT0MYeQM1m83fzaqEs1DigiHead Media#digiheadmedia #iyikipodcast #podcastdinle #murphykanunları #wilson #kidlin #jamesclavell
Beliz Güçbilmez ile Ankara Üniversitesi'nde İktisat okuduğu yıllardan başlayarak DTCF Tiyatro Bölümü'ne evrilen hikâyesine; Tersine Mühendislik: Yazmak İçin Okumak ile başlayan yazarlık atölyesi serisinden kurmacalara neden muhtaç olduğumuza ve hiçbir kurmacanın hikâyesinden ibaret olmadığına ve de sanat yapıtını hayattan ayıran şeyin bi' tasarımı olması gerçekliğine dair keyifli bi' söyleşi gerçekleştirdik. Kendisine bu hoş sohbet için teşekkür ederiz. 21 Kasım 2024 | tiyatro.co
Sordum: Günlüğe Ne Yazılır? Aslında günlük yazarken sizi etkileyen bir şeyin ucunu tutmak yeterli, amaç olmaksızın, aklınızdan geçen düşünceleri bir hikayeniz içine yerleştirerek. Makale olarak okumak için tıklayınız:https://dowellness.co/2024/05/19/gunluge-ne-yazilir/ İletişim için mailto:deniz@dowellness.co Yazmak üzerine daha detaylı bir episode dinlemek isterseniz: https://open.spotify.com/episode/2YtNuhcUZcMKhme5VW3KsG?si=yUWQHbTHT2yo9leQq1-ZyQ #Wellness #Journal #GünlükTutmak #Günlük #idowellness #DoğruSorularSoruyorum Spotify, Apple Podcast, Google Podcast ve YouTube üzerinden şovu takip edebilirsiniz, düzenli akışta yeni bir konu ve içerik ile sizinle sohbet ediyorum. Sevgiler Deniz --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/dogrusorularsoruyorum/message
Beğenmeyi, Paylaşmayı ve takip etmeyi unutmayın.
Düşünüyorum, “34 bin 151” sayısını zihinler nasıl kodlamalı? Hafta sonu oynanan bir maçı stadyumda izleyen seyirci sayısı olabilir mi 34 bin 151? Olabilir. Çünkü Almanya Ligi Bundesliga maç başına 40 bin 232 seyirci ortalamasını yakalamış. İngiltere Premier Lig'de 38 bin 331, İtalya Serie A'da ise 30 bin 934 rakamına ulaşılmış. Futbolun gücü. “Doksan dakikalık şölen” deniliyor. Seyri yüksek, çekişmeli, iddialı bir maç kısa süreliğine de olsa hayatı durduruyor. Ekran başında izleyen milyonları da katarsak, hayat birileri için 90 dakikalığına duruyor gerçekten. Goller, fauller, kornerler, kartlar, paslar, kaleyi bulan şutlar, uzatmalar ve son düdük. 34 bin 151 kişi evine dönüyor, maç istatistikleri konuşulurken hayat normalleşiyor. Sonraki maçlara bakılıyor. Planlar yapılıyor. Bu böyle sürüyor. Liglerin, maçların ve takımların kalitesi ise maçları stadyumda izleyen seyirci sayısından ölçülebiliyor. “34 bin 151” sayısı bir kültürü de simgeliyor o halde. Her açıdan büyük sayı yani. Neyse… Konumuz futbol değil. İnsana dair sayı ve rakamları anlamlandırmaya, karşılık bulmaya çalışırken bir stadyum dolusu insan çağrıştı zihnimde. Böylesi bir girişi de o nedenle yazdım. İsrail, Gazze'de geride kalan 200 günde bir stadyum dolusu insanı dünyanın gözleri önünde katletti. Hayat durmadı, İsrail durdurulamadı, istatistikler paylaşılmadı, bu sayının büyüklüğü hiçbir şeyle ölçülemedi… Bugün 200'üncü günü geride bırakıyoruz. “7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlenen saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısı 34 bin 151'e yükseldi.” bu cümleyi bir haberci olarak yazabiliyorum. Yazmak zorundayım. Ama insan olarak cümleye dökmek, bu acıyla yüzleşmek çok zor. Saniyeler, dakikalar, saatler ve günler geçti gitti. Vicdanı, idraki, bilinci, derdi, acısı, sancısı olan herkesin bir muhasebesi var elbette geçen günlere dair. Lakin şahitlik ettiğimiz soykırım karşısında bizler de çaresizliğe mahkûm olduk.
Kelimelerin Gücü: Yazarak İyileşme Süreci" "Yazmakla Şifa Bulmak: Duyguları Kağıda Dökmek" "Yazı Terapisi: Düşünceleri Yazarak İyileşme Yolu" "Kelimelerin Dokunuşu: Yazmakla Zihinsel ve Duygusal İyileşme" "Duyguların Serüveni: Yazarak Kendini Keşfetme" "Yazıyla Terapi: Kalem ve Kağıtla İyileşme Yolculuğu" "Duygusal Yara İzi: Yazarak İyileşmek" "Zihin Sağlığı İçin Yazmak: Duygusal Rahatlamaya Doğru" "Kelimelerin Özgürlüğü: İçsel Yaraları Yazarak İyileşmek" "Yazıyla İyileşme: Duygusal Yükleri Azaltma Sanatı" --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/turkan-bakrl/message
SİZLERLE YENİ BİR DESTAN YAZMAK İSTİYOR - Mizan Klasik - M. Fethullah Gülen Hocaefendi by
"Sanırım sabahı bekleyemem, bilmiyorum. İnsanlar rüyalarını acilen anlatmalı."
yeni Şafak otuz yaşında!” Bu, 23 Ocak 1995'te doğup, 29 yıl boyunca hem Türkiye'nin tarihine yazılmaya hem de o tarihi bizzat yazmaya talip olmanın en sade ifadesidir. Ve bu ifade aynı zamanda çileli bir ömrü, zorluklar içinde kat edilen bir dönemi yaşayanlar; toplumsal bir meseleyi, milli bir davayı omuzlarında taşıyanlar için söylenilegelen “Ancak yaşayan bilir” sözünün de bir karşılığıdır. “Kalem ol da yaz derdimi” derdi annem; yaşadığı zorlukların kaleme ve kelama sığmayacağını kastederek... Otuz yaşına giren Yeni Şafak'ın bu 29 yılda maruz kaldığı ya da tanığı olduğu ama ancak yaşayanlarının bilebileceği şeyleri, ayrıca kalem olup yazmaya kalkışmanın da bir hükmü yok üstelik. Zira Yeni Şafak bir günlük gazete olarak yaşanan bu ağır zamanın hem kalemi hem yazanı hem de yazılanıdır; anlamı kendisi olan bir ideogram, kendisini gören bir göz ya da kendi fotoğrafını çeken bir makine olmak gibi... Diğer bir söyleyişle kendini kendisine açarak kendi üstüne kapanan ve asıl kendi üstüne kapanmakla açılan bir mana ve eylemin adıdır Yeni Şafak! Şunu peşinen belirtmeliyim: Bir gazete çıkarmak evvelinde maddi bir eylem ve bir sermaye işidir, zahmeti çok ama kazancı yoktur. Bizde bu işe yönelenlerin “farkı” tam da buradan doğar. Onlar, Allah'a güzel borç vermeyi, O'na verdiklerinin ancak O'nun tarafından kat kat artırılarak kendilerine iade edileceğini ve ödüllerinin de cennet olacağını (Bakara 2/245; Hadid 57/11; Müzzemmil 73/20; Maide 5/12) bilenlerdir. Namık Kemal'in Hürriyet'i (1868), Filibeli Ahmed Hilmi'nin Hikmet'i (1910); Mehmet Akif'in Sırât-ı Müstakîm'i /Sebîlürreşâd'ı (1908); Necip Fazıl'ın Büyük Doğu'su (1943), iç-savaşın Yeni Devir'i (1977)... bu bilgiden doğmuştur. Yeni Şafak hem bu kervanın son halkası hem de öncekilerin maddi imkansızlıklarla ya da siyasal bakılarla yarım kalan hayallerinin tamamlanması, yürüyüşlerinin sürdürülmesidir. Diğer bir söyleyişle Yeni Şafak, Namık Kemal'in 1868 yılında açtığı bayrağın son yirmi dokuz yıldaki taşıyıcısıdır. Sahibinin niyetini böyle çevrelediğimize göre şimdi Yeni Şafak'ın istikametinden söz edebiliriz: Bizde gazete çıkarmak “Hadisata karşı Müslümanca bir tutum sergilemek isteyene; sözü olanın sözünü Müslümanca söylemesine” imkân sunmaktır. Nitekim dergilerimiz dahil bizim matbuatımız mazlumlara sahip çıkma, sesi boğulmak istenenlere ses olma, hakikati söyleme ehliyetine sahip olanları muhataplarıyla buluşturma özelliği taşırlar.
İlim tahsil ederken, kalbi dağıtacağı için şaka yapmamalı, ilim okuma ve dinleme esnasında, kalbi öldüreceği için gülmemeli ve oyun oynamamalıdır. İlimde mücâdeleye ve münâkaşaya girmemelidir. Çünkü din bilgilerinde tartışmaya girmek sapıtmaya yol açar. Dinde sünnet olanlardan birisi, din ilimlerinden öğrendiklerini hatırda tutmak, ezberlemek, iyice sindirmek, kalbe yerleştirmektir. Bilgiler tarlada biten ve yeşeren ekin gibi insan tabiatında yetişmelidir. Din hakkında ihtiyacı olduğu şeyi sormalı, bildikleri ile yetinmemelidir. Suâli güzel sormalıdır. Çünki suâli güzel sormak ilmin yarısıdır. Suâl ilim hazînesinin anahtarıdır. Âlimlerin göğüsleri ilim hazîneleridir. Suâl sorarak hazînelerin kapıları ya'nî âlimlerin ağızları açılır. Baliğ olmadan önce küçük yaşda din bilgileri öğrenilmelidir. Hadîs-i şerîfte bildirildiği gibi: “Küçük yaşta ilim öğrenmek, taş üzerine döğme yapmak, yazı yazmak gibidir. Büyük yaşda ilim öğrenmek su üzerine yazı yazmak gibidir.” Çünkü taş üzerindeki yazı uzun zaman kalır. Su üzerindeki yazı hemen bozulur. Bunun gibi ağaç yaş iken düzeltilirse doğrulur. Kuruduktan sonra düzeltilmez demişlerdir. Küçük, büyük, zengin, fakir herkes ilim öğrenecektir. İlim öğrenmekten geri durmak yoktur. Kendinden daha aşağı derecede olan kimseden de ilim alınır. Çünkü hikmet, mü'minin kaybettiği malıdır. Nerede bulursa almalıdır. İlim, cehâlet canavarından kurtulmağa sebeptir. Pazartesi, Perşembe ve Cum'a günleri ilim talep etmek, öğrenmek sünnettir, âdettir. Zîra o günlerde ilim öğrenmek kolay olur. Bir harf bile olsa, hayır ile ilim öğretene tevazu' ve ikrâm etmelidir. Tevazu' hakkını vererek alçak gönüllülük göstermektir. Resûlullâh (s.a.v.): “İlmi yazarak kaydediniz” buyurmuştur. Denildi ki; hıfz etmek, ezberlemek avdır. Yazmak onu bağlamaktır. Böylece ilim yok olmaktan kurtulur. Sünnetlerden biri de, okunaklı yazmaktır. Nasıl ki sözün güzeli anlaşılır olansa, yazının güzeli de okunaklı olanıdır. (Seyyid Alizâde, Şir'atü'l İslâm)
Bu bölümde yazmanın ve özellikle sabah sayfaları metodunu uygulamanın hayatımızı nasıl olumlu yönde etkilediğini konuşuyoruz. Ünlü yazarların ilginç rutinleri de bize ilham olabilir.
Bu bölümde boyozun ne kadar overrated bir yiyecek olduğu, tarih kitabı yazmak, Evernote'un hazin sonu, neden Elon Musk'ın girişimleri hakkında çok fazla konuşmuyoruz ve son olarak AI dünyasından gelişmeler üzerine sohbet ettik.Bizi dinlemekten keyif alıyorsanız, kahve ısmarlayarak bizi destekleyebilir ve Telegram grubumuza katılabilirsiniz. :)Yorumlarınızı, sorularınızı ya da sponsorluk tekliflerinizi info@farklidusun.net e-posta adresine iletebilirsiniz. Bizi Twitter üzerinden takip edebilirsiniz.Zaman damgaları:00:00 - Haftamız nasıl geçti, Boyoz21:05 - İzlediklerimiz, okuduklarımız, Tarih yazmak1:06:50 - Evernote'a veda1:31:26 - Llama 2 ve AI dünyasından diğer gelişmeler1:41:50 - Elon MuskBölüm linkleri:Kayıp Aydınlanma: Arap Fetihlerinden Timur'a Orta Asya'nın Altın ÇağıThe Secret History of Mac Gaming: Expanded EditionmjtsaiPrince of PersiaThe WitcherOppenheimer'ı İzleyememek! - İlker Canikligil ile Şeyler - B09Peaky BlindersRoninPrisonersBarbieOppenheimerBehind the Design with Beats Studio Pro | Beats By DreaptXNot tutma meselesinde ikinci perdeEvernote layoffs announced after sale of company; relocates to EuropeThe bubble has popped for unprofitable software companiesLlama 2Euro monopoly cops to probe Microsoft for slipping Teams into OfficeCumhuriyetin 100 İsmi: Büyük Devrimin PortreleriCumhuriyet'in 100 Günü: İnkılabın Ayak SesleriAtatürk: Bir Milletin Yeniden DoğuşuHugginface
‘Insert Coin' 23. bölümü ile satoshi TV'de yayında!
Şiiri yüz metreden fark etmek, şairi ayak seslerinden tanımak, az çok bir tecrübe gerektirir. Yazmak da öyle. Şiir, en kolay yazılan tür sanılır ama esasen en zoru. “Kelimeleri bir araya getiriyorsun, alt alta yazıyorsun, şiir oluyor.” Hakikaten görünüşte bu kadar basit. Fakat her öyle yazılan şiir midir? Tecrübe dediğimiz de yaşa bağlı değil mi? Öyle sanırız da pek genç yaşta ustaca yazanlar görünce ne demeli? Nerede, ne zaman, nasıl ustaca yazmayı öğrendin sorusunu sormak isteyip soramamak ve güzel şiirleri okumak... İşte yakın zamanda bunu yaşadım. Kimsenin bilmediği, daha önce görmediği, gören birkaç kişinin de keşfedilmemiş olduğunu anlayamadığı yepyeni bir yıldız keşfetsem, bu kadar mutlu olmazdım. Altıncı sınıfa henüz geçen Meryem Sare Şengül'ün şiirlerini görünce. İstedim ki siz de görün, düşüncem yanlış mı doğru mu karar verin. DÜNYA Dünya yıkılır sen yıkılma / Dünya yok olur sen olma/ Dünya üzülür sen üzülme. Sen yıkılma/Sen yok olma / Sen üzülme güçlü ol. Sen nadide ol/ Mutlu ol / Hepimizin gözünde bir inci ol. HAYAL Bir hayal kurdum dağlarda tepelerde/ Bir hayal kurdum gökyüzünde bulutların üstünde Bir hayal kurdum güldüğümüz sevindiğimiz Bir hayal kurdum gece gündüz olsun diye. Bir hayal kurdum binlerce kitap arasında Bir hayal kurdum üzüntü azalsın mutluluk çoğalsın diye Bir hayal kurdum zaman çoğalsın diye Bir hayal kurdum SEN ağlama GÜL diye. EL SALLA Birisi gidince el salla / Unutmaz o seni / El sallamak kalptendir gönüldendir / İnsana hayat verir. Görüşürüz demeden olmaz / El sallamadan olmaz / Acı keder yok olur / Bir el sallayışla Kalpten kalbe tüm dinlerde / El sallamak herkesin işine / Salla salla el salla / Her mutlu olduğunda. SON KİŞİ Tek başıma uçsuz bucaksız dünyada / Biliyordu sıra ona da gelecek / Gözü yaşlı vücudu titrek/ Bekliyordu kader noktasını/Kader geldi baktı yüzüne. Biliyordu kimseye acımadı ona da acımayacak/ Gözünü kapattı./ Kader son kez yüzüne baktı / Güzel güneşli bahçelere doğru Büyük bir adım attı. Derim ki Meryem Sare Şengül ismini bir kenara not edin veya aklımızda tutun. Bir süre sonra kitabını görürseniz de hiç şaşırmayın. Muş'ta hep beraber yemek yerken, yanımızda not defterine bir şiir yazdığına şahit oldum. Israr edince okudu ve sonra diğer şiirlerini gösterdi. Şapkamı çıkardım, kenara koydum. Yemeği soğumuştu.
İyi seyirler. | Bana Kahve Ismarlamak İster Misin?: https://bit.ly/kahveismarla | Podcast: https://bit.ly/tonguccast İletişim: https://t.me/tonguc “Yazmak güzel şey; hem kendine hem bir kalabalığa konuşmak gibi iki zevki birleştiriyor.„ —Cesare Pavese #tongucakarca #antalyastüdyo #artrestudios Yedek Kanal İçin : https://odysee.com/@tongucakarca:4 İçeriklerimize destek olmak için beğen butonuna basmayı ve abone olup zil butonunu açmayı unutmayın. Fotoğraf Portfolyo ➤ http://tonguc.net/ Video Portfolyo ➤ https://vimeo.com/tonguc YouTube2 ➤ https://bit.ly/realtonguc Twitter ➤ https://bit.ly/tonguc_twitter FaceBook ➤https://www.facebook.com/realtonguc Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: https://www.youtube.com/channel/UCe0wgp5nNW9WEC0OE6O8vUA/join --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/tonguc/message
"Tazıya muska yazmak" deyiminin anlamı nereden geliyor, hiç merak ettiniz mi? O halde dinleyin!
Bu bölümde Otto Rank'in psikoloji dünyasına kattığı 're-enactment' yani ”yeniden sahneleme” kavramını ve bununla birlikte neler şimdi ve burada neler yapabileceğimizi Gestalt ve psikanalitik bakış açısıyla değerlendiriyoruz.Freud'un öğrencisi olan Rank, ”doğum travması” kavramını ortaya attıktan sonra adeta Freud tarafından aforoz ediliyor ve kendi yolunu çizmeye başlıyor. Buradan ilerleyen sürecinde de geçmişteki deneyimleri nevrotik olarak çözemeyeceğimizi, fakat yeniden sahneledikten sonra yaratıcı irademizi kullanabileceğimizi söylüyor. Fritz Perls de buradan da beslenerek, organizmanın büyümesinin bu yeniden sahnelemeler aracılığıyla farklılaşabilmek ve kendi bütünümüzle bütünleşerek büyüyebilmek olduğunu anlatıyor.Keyifli dinlemeler.
1 sene ardından beraber yaptığımız ikinci kayıt. Ne üzerine olduğunu dahi yazamıyorum çünkü ne konuştuk hiç hatırlamıyorum.. Bu seferlik böyle olsun. Geri bildirimler için mail atmaktan çekinmeyin: info@tonguc.org İyi seyirler. | Bana Kahve Ismarlamak İster Misin?: https://bit.ly/kahveismarla | Podcast: https://bit.ly/tonguccastİletişim: https://t.me/tonguc “Yazmak güzel şey; hem kendine hem bir kalabalığa konuşmak gibi iki zevki birleştiriyor.„ —Cesare Pavese #filmstüdyosu #antalyastüdyo #artrestudios Yedek Kanal İçin : https://odysee.com/@tongucakarca:4 İçeriklerimize destek olmak için beğen butonuna basmayı ve abone olup zil butonunu açmayı unutmayın. Fotoğraf Portfolyo ➤ http://tonguc.net/Video Portfolyo ➤ https://vimeo.com/tongucYouTube2 ➤ https://bit.ly/realtongucTwitter ➤ https://bit.ly/tonguc_twitterFaceBook ➤https://www.facebook.com/realtonguc Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: https://www.youtube.com/channel/UCe0wgp5nNW9WEC0OE6O8vUA/join --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/tonguc/message
Tarikat Yurdunda Dayak | Deprem Bölgesinde GAVS | Afganistan'da Özbek Kadınlara T..vüz | Cehennem İyi seyirler. | Bana Kahve Ismarlamak İster Misin?: https://bit.ly/kahveismarla | Podcast: https://bit.ly/tonguccastİletişim: https://t.me/tonguc “Yazmak güzel şey; hem kendine hem bir kalabalığa konuşmak gibi iki zevki birleştiriyor.„ —Cesare Pavese #gavs #tarikatlar #islam Yedek Kanal İçin : https://odysee.com/@tongucakarca:4 İçeriklerimize destek olmak için beğen butonuna basmayı ve abone olup zil butonunu açmayı unutmayın. Fotoğraf Portfolyo ➤ http://tonguc.net/Video Portfolyo ➤ https://vimeo.com/tongucYouTube2 ➤ https://bit.ly/realtongucTwitter ➤ https://bit.ly/tonguc_twitterFaceBook ➤https://www.facebook.com/realtonguc Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: https://www.youtube.com/channel/UCe0wgp5nNW9WEC0OE6O8vUA/join --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/tonguc/message
İyi seyirler. | Bana Kahve Ismarlamak İster Misin?: https://bit.ly/kahveismarla | Podcast: https://bit.ly/tonguccast İletişim: https://t.me/tonguc “Yazmak güzel şey; hem kendine hem bir kalabalığa konuşmak gibi iki zevki birleştiriyor.„ —Cesare Pavese #filmstüdyosu #antalyastüdyo #artrestudios Yedek Kanal İçin : https://odysee.com/@tongucakarca:4 İçeriklerimize destek olmak için beğen butonuna basmayı ve abone olup zil butonunu açmayı unutmayın. Fotoğraf Portfolyo ➤ http://tonguc.net/ Video Portfolyo ➤ https://vimeo.com/tonguc YouTube2 ➤ https://bit.ly/realtonguc Twitter ➤ https://bit.ly/tonguc_twitter FaceBook ➤https://www.facebook.com/realtonguc Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: https://www.youtube.com/channel/UCe0wgp5nNW9WEC0OE6O8vUA/join --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/tonguc/message
Şunu biliyorum, her içsel konuşma dışarıya aktarılmak isteniyor; bağırmak, yazmak, spor, oyunculuk, dans, resim, çığlık, şiddet, korku, sessizlik, yalnızlık. İçsel konuşmaların dışarı çıkarken dönüştüğü bir çok form var, duygusal ya da üretime dayalı olması mümkün. Seçimi biz yapıyoruz. Makale Linki: https://dowellness.co/2023/02/15/jurnal-jurnal-etmek-jurnalci-jurnallemek/ Mailto:deniz@dowellness.co Instagram: https://instagram.com/dowellness.co?igshid=YmMyMTA2M2T= --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/idowellness/message
Bölüm destekçimiz Akademi Lazer Diş hakkında bilgi almak için:https://www.akademilazerdis.com/Instagram: @akademilazerdis Instagram:@sanatntarihi@filminanatomisi Youtube:Celil SadıkFilmin Anatomisi Twitter:Sanatn TarihiFilmin AnatomisiReklam ve İş birlikleri için: filminanatomisi@gmail.com *Bu bölüm "Akademi Lazer Diş" hakkında reklam içerir*
Konuğumuz mimar ve öğretim üyesi Sıla Durhan ile "Mısır Çarşısı'nı Düşünmek: Mekansal Pratikler, Özneler, Gündelik Yaşam" kitabını konuşuyoruz. Durhan'ın Yekta Özgüven ile birlikte yazdığı kitap, Aralık 2021'de İstanbul Araştırmaları Enstitüsü'nden yayımlandı. 17. yüzyıldan bugüne bir baharat çarşısı olarak işlevini korumuş olan Mısır Çarşısı hakkında daha önce kapsamlı bir tarih çalışması yapılmamış. Kitapta Mısır Çarşısı'nın gündelik hayat pratikleri ve tahayyüllerle üretilen bir mekan olarak bugüne kadarki tarihi, sosyal ve ekonomik dönüşümlerin yarattığı etkilerle birlikte inceleniyor.
Konuğumuz mimar ve öğretim üyesi Sıla Durhan ile "Mısır Çarşısı'nı Düşünmek: Mekansal Pratikler, Özneler, Gündelik Yaşam" kitabını konuşuyoruz. Durhan'ın Yekta Özgüven ile birlikte yazdığı kitap, Aralık 2021'de İstanbul Araştırmaları Enstitüsü'nden yayımlandı. 17. yüzyıldan bugüne bir baharat çarşısı olarak işlevini korumuş olan Mısır Çarşısı hakkında daha önce kapsamlı bir tarih çalışması yapılmamış. Kitapta Mısır Çarşısı'nın gündelik hayat pratikleri ve tahayyüllerle üretilen bir mekan olarak bugüne kadarki tarihi, sosyal ve ekonomik dönüşümlerin yarattığı etkilerle birlikte inceleniyor.
Okurmusunuzki gmail adresine atmış olduğunuz mailleri görmekteyim,şu aralar yoğun olduğum için ilgilenemiyorum,ilerleyen günlerde sırayla hepsini seslendireceğimden şüpheniz olmasın.okunmasını istediğiniz kitap pasajlarını veya şiirleri 'okurmusunuzki@gmail.com' adresinden ulaştırabilirsiniz.seslendirmelerin devamını sağlamak istiyorsanız ; takip et butonuna tıklayarak takip edebilir,youtube kanalıma aboneolabilir,youtube.com/mustafahazarsinstagramdan istek,destek,önerilerinizi bana ulaştırabilirsiniz. instagram.com/mustafahazar_sponsor ve işbirlikleri için instagram ve gmail hesabıyla iletişime geçebilirsiniz.diğer mecralardaki hesaplarıma ulaşmak istiyorsanız il.ink/mustafahazar linkine tıklayarak gidebilirsiniz.her daim şiirle kalın…
Yazmak, çizmek, üzerine düşünmek ve araya zaman girdikten sonra hepsini gözden geçirmek.. Defter Terapisi ve bana nasıl iyi geldiğini anlattığım bir bölüm :)
Merhaba, rahatsız etmek istemedim. Sadece nasılsın, merak ettim… / Editing: Emre Ceylan
Philippe Sands'in birçoğu Türkçeye de çevrilmiş olan kitapları hukukla edebiyatın kesiştiği yerde durarak, çok önemli bir gerçeği hatırlatır bizlere: hukuk, hayattan ve hukuku şekillendiren insanlardan kopuk, soyut bir kavram değildir. Bu konuşmada, "insanlığa karşı suçlar"ın tanımı üzerinde duruyoruz; İkinci Dünya Savaşı sonrasında bunun bir hukuki kavram olarak kabul edilmesinden günümüzde uluslararası insan hakları hukukunda sahip olduğu yere uzanan bir sohbet.Önde gelen Yahudi tarihçi Yosef Hayim Yerushalmi yakıcı bir soruyla baş başa bırakır bizi: "Unutmanın zıt anlamlısı hatırlamak değil de, adalat olabilir mi acaba?" Soykırım gibi insanlığa karşı işlenen suçlar hakkında yazmak ve suçları yargılamak üzerine konuşurken bu soruyu da aklımızda tutuyoruz.Podcast dili İngilizcedir, buluşmanın Türkçe altyazılı video kaydını ise YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz.
İnsanlar olarak tarihin başından beri hikayeler dinler ve hikayeler anlatırız. EvimdekiPsikolog.com desteğiyle sunduğumuz bu bölümde, hikayelerimizin hayatımızı, hayatımızınsa hikayelerimizi nasıl etkilediğini konuşuyoruz. Çünkü her birimiz "hayat hikayemiz" adını verdiğimiz başyapıtımızın yazarlarıyız. Peki ya hikayelerimizin içine sıkışırsak ne olur? Yeniden öykümüzün kahramanı olmak için neler yapmak gerekir?Bu podcast, çevrimiçi terapi platformu evimdekipsikolog.com hakkında reklam içerir.evimdekipsikolog.com'da herkes için, her yerde ve her zaman psikolojik destek sağlayan ruhunuza ve bütçenize uygun psikologlarla tanışmak, BARISOZCAN15 kodu ile ilk seansınızı %15 indirimle görüntülü veya mesajlaşarak dakikalar içerisinde başlatmak için tıklayın.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Didem Madak 8 Nisan 1970'de açmıştı gözlerini dünyaya. Kalleş bir hastalık onu hayattan bunca erken koparmasa, bu sene 52'nci yaşını kutlayacaktık. Türkçenin genç yaşında ölümsüzleşmiş bu güçlü şairini sevgiyle, bize bıraktığı dizeler için minnetle ve eserini daha iyi anlama çabasıyla, bir bütün olarak şiirini, özel olarak da son kitabı Pulbiber Mahallesi'nin mensuplarını, eğlencelerini, hüzünlerini ve dillerini konuşarak anıyoruz.Ve başlıktaki "at sineği" de nereden çıktı diyecek olursanız, metaforun Didem Madak'tan yadigâr olduğunu söylemeliyiz. Kendisinin bazı başka yazarlar, şairler gibi, at sineğini “şırraak” diye pembe sineklikleri ile öldürüp, yazmaya devam etmediğini anlatmıştı Madak bir keresinde: "Sinek hiç olmamış gibi olur, hiçbir şey onları 'kutsal' meşguliyetlerinden uzaklaştıramaz. Bendeniz at sineğini yazıma misafir ederek ondan kurtulmaya çalışıyorum."
İlkbahar 2022 sezonumuzun bizim için sevinçli anlarından birinde, Kıraathane İstanbul Edebiyat Evi olarak Baltık Yazarlar ve Çevirmenler Merkezi, İsveç Araştırma Enstitüsü ve İsveç Yazarlar Birliği ile birlikte başlattığımız “Gotland'da Üç Hafta” programımızın ilk "yolcuları" olmaya hak kazanan Birgül Oğuz ve Deniz Gedizlioğlu'nu İsveç'e uğurlamıştık.Zaman hızla geçti. Birgül Oğuz ve Deniz Gedizlioğlu Gotland adasındaki Visby şehrinde Baltık Yazarlar ve Çevirmenler Merkezi'ndeki misafirliklerini tamamlayıp kısa süre önce Türkiye'ye döndüler. Ve bizi kırmadılar; deneyimlerini taze taze paylaşmak üzere Kıraathane stüdyosunda konuğumuz oldular. Bu yayında hem onlardan Gotland serüvenlerini dinliyoruz hem de "Uzakta Yazmak" başlığıyla, işi kelimelerle olan, işyeri yazı masası olan insanlar evlerinden, ofislerinden, alıştıkları çevreden uzaklaşarak, farklı bir iklimde, farklı insanlar arasında, farklı bir yazı masasında çalıştıklarında, bu değişimin üretimlerine nasıl yansıdığını öğreniyoruz.
Bu bölümümüzde Levent, içerik üretmenin neden kod yazmak kadar değerli olduğundan ve hangi kapıları açabileceğinden bahsediyor. Bilinirliğinizi artırmak, yeni iş fırsatları yaratmak, yeni insanlarla tanışmak, kendi işinizi kurmak istiyorsanız; şimdiden içerik üretmeye başlayın. Sıfırdan Globale İçerik Bootcamp'i https://sifirdanglobale.com/icerik-pazarlamasina-giris-bootcamp
Dünya Mirası Adalar'da konuklarımız ikisi de yazar ve çevirmen olan Ayşe Sarısayın ve Yiğit Bener. Ayşe ve Yiğit'in başka ortak yönleri de var: İkisi de ünlü edebiyatçıların çocukları. Farklı meslekler seçtikleri halde 40'lı yaşlarında edebiyata yöneliyor, bu alanda ürünler veriyorlar. İkisinin de ilk kitapları 2001 yılında yayımlanıyor. Yiğit Bener'in Prens Adaları'yla bağlantısı çocukluk ve gençlik yıllarına uzanıyor. Hemen her yıl yaz tatillerinde ailece Heybeliada'ya geliyor, babası Erhan Bener'in yakın dostu Nejat Gülen'in Heybeliada'daki evinde konuk oluyorlar. Adalar'ın Ayşe Sarısayın'ın da geçmişinde önemli bir yeri var. İlkokul yıllarında kiralık bir evde art arda üç yaz geçiriyor Heybeliada'da. Her ikisinin de belleğinde 60'lı, 70'li yılların ada atmosferinin, ormanların, denizin, börtü böceğin ve o dönemin komşuluk ilişkilerinin, dostlukların izleri var.
Eksik Olan (229): Nedim Gürsel ile "Son Yolcu" Yolculuğun anlamı nedir? “Yazmak” bir varoluş biçimi olabilir mi? Eksik Olan'da Ömer Çeşit ve Alp Kozanoğlu bu hafta yazar Nedim Gürsel ile yer yer itiraf yer yer otobiyografik öğeler barındıran son kitabı “Son Yolculuk” üzerine konuşuyor. 26.03.2022 #Yolculuk #Varoluş #Yazmak #NedimGürsel #SonYolcuKitabı #EksikOlan #AlpKozanoğlu #ÖmerÇeşit #Medyascope
Şiir Gecesi'nde Betül Dünder'in Mor Pasaj konuşmalar serisinin bu bölümünde, Dünder, Türkçe şiirin yeni yüzyılında şairin kimliği ve neliği üzerine, yazınsal sürecin farklı aşamalarında hem kendi hem de diğerleri adına var olmanın ve kolektif üretimin deneyimlerini şair-yazar Pelin Özer'le söyleşiyor.
Bu bölümde Ukrayna'nın işgali, 8 Mart Apple Etkinliği beklentilerimiz, yaşlanan nüfus konusu, Elden Ring ilk izlenimlerimiz, kitap yazmak ve odaklanma konuları üzerine sohbet ettik.Bölümde konuştuğumuz bazı konular hakkında linkler:Civilization VIApple Pay payments suspended in Russia with local banks hit by sanctionsApple on Russian invasion of Ukraine: all product sales pausedEverything We Expect to See From the Apple Event on March 8TupleGazete OksijenSeveranceWeCrashedMad MenElden RingOverwatchHalo InfiniteCall of DutyDemon's SoulsElden Ring Beginner Guide – The Ultimate New Player GuideAlmanya: 2000'den 2050'ye kadar 65 yaş ve üstü "aktif olmayan" nüfusun toplam işgücüne oranıekşisözlük: Almanya'daki yaşlı nüfus sorunuSeyfeddin'in bahsettiği çocuk yapın reklamıPortugal identifying job opportunities for refugeesThe depopulation timebomb facing the West is about to explodeIt's Time to Come Clean — Brandon SandersonBrandon Sanderson'ın websayfasıBrandon Sanderson kitaplarıKickstarter: Surprise! Four Secret Novels by Brandon SandersonCreative SelectionWebkit339: ‘2006: Hard Work', With Ken Kocienda - The Talk Show With John GruberPower On: The Story of Xbox | Chapter 1: The RenegadesBrandon Sanderson - 2020 Creative Writing Lectures at BYUJab, Jab, Jab, Right Hook: How to Tell Your Story in a Noisy Social WorldThe Thank You EconomyDerin Düşünme ve Odaklanma Becerimi Geri Kazanma HikayemThe Kingkiller Chronicle SeriesMeditopiaHyperfocus: How to Be More Productive in a World of DistractionMake Time: How to Focus on What Matters Every DayCraig ModPürdikkat: Odaklanma Becerisini Nasıl Yitirdik, Nasıl Geri Kazanabiliriz?New Zealand to ban young people from ever being able to buy cigarettesYorumlarınızı ve sorularınızı hey@seyfedd.in e-posta adresine iletebilirsiniz.
"Yazmak Teselli Oluyor" sergisi İstanbullu Ermeni yazar Zaven Biberyan'ın yaşamına ışık tutuyor. İstanbul edebiyatının gölgede kalmış ismi Biberyan'ın eserlerinin yayımı Aras Yayıncılık'ta sürüyor. Geçtiğimiz Aralık ayında, 100. doğum yıldönümünde yazarın otobiyografik eseri de okuyucuya sunuldu. Biberyan'ı Rober Koptaş ve Sevengül Sönmez ile konuşuyoruz.
En son ne zaman oturup bir kağıda birşeyler yazdınız? Çoğumuz dijitalleşme nedeniyle artık elle yazı yazmak yerine, bilgisayarda yazıp, basar hale geldik. Akıllı tabletler ve telefonlar bize kağıt kalemle yazmayı neredeyse unutturdu. Pandemiyle birlikte evde çalışma, okullarda internet üzerinden ders de girdi hayatımıza. Yunus Ülger'in röportajı
Öğrenmek nedir? Kompozisyon yazmak ile iyi öğrenmek arasındaki ilişkiyi Bloom taksonomisi üzerinden konuştuk. Bölüm hakkında daha fazla bilgi için sayfamızı ziyaret edebilirsiniz: https://cahilhoca.com/2021-10-08-ogrenmek-ve-kompozisyon-yazmak/
#TürkKahvesi'nde bu hafta Yazar Mario Levi'yi ağırlıyoruz. ◾ “Yazarlık yolunda ilerlemek hayatımın en doğru seçimi oldu” ◾ Roman karakterleri nasıl ortaya çıkıyor? ◾ Yaratıcı yazarlık atölyesi ve eğitimleri
Sürgün, hareket halinde olma hâli ve göç konuları Azareen Van Der Vliet Oloomi'nin edebiyatının merkezinde yer alıyor. Sonbahar 2020 sezonumuzda ABD'den çevrimiçi programlara konuk ettiğimiz Oloomi ile bu kez, bütün bu konuları kapsayan enine boyuna bir sohbet için İstanbul'daki stüdyomuzda buluşuyoruz. Oloomi'nin kitaplarında yürümek, seyahat, coğrafya nasıl bir yer tutuyor? Özellikle son bir buçuk yılın kaos ortamı ve kısıtlamaları düşünüldüğünde, yer değiştirmek yazar için ne anlam ifade ediyor? Bu konuşmada, Oloomi'nin Türkçeye çevirisi devam eden yeni kitabı Savage Tongues'dan da söz edeceğiz. Kimlik, cinsiyet, iktidar, yaş konularını merkeze alan bu politik roman, Margot Livesey'nin deyişiyle "hafıza ile deliliğin arasındaki bıçak sırtı çizgide yürüyerek gençliğini kurtarmaya çalışan" bir kadınla tanıştırıyor okuru. Oloomi ile İstanbul Edebiyat Evi'nin çekirdek ekibinden Thomas Roueché söyleşiyor.Podcast dili İngilizcedir, buluşmanın Türkçe altyazılı video kaydını ise YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz.
Sevgili arkadaşım Koç ve Yazar Nazlı Ermutlu'nun @birsorumvar podcastine konuk oldum. Anda Kalmak ve Yazmak kavramlarının birbiriyle ilişkisine derinlemesine girdik. Çocukluğumdan başlayıp meslek hayatımda ve şimdi anda kalabilmeninin ve duygularimi yazıya dokebilmenin beni desteklediğini anlattim. Nazliyla birlikte ben de bu podcast sırasında yazmanın, yazdıklarımı okumanın ve insanlarla paylaşmanın beni nasıl tekrar ana çekebildigini de gördüm. Çok teşekkürler Nazlı...@nazliermut
Bol konuklu bir GMler Oynuyor oyununun ardından yaşananlar üzerine düşüncelerimiz ve aldığımız dertler. GMler Oynuyor: CS, Arya, Soykan X-Card olayı Maceracılığın Etiği Dersler One Shot…
Türkiye'de Gerçekleri Yazmak Suç | Ragıp Duran Ile Artı Gerçek by Artı TV
Dip Gürültüsü'nün dördüncü bölümünde Artemis Günebakanlı, müzik gazetecisi Sinem Vural'ı ağırlıyor. Algoritmaların ve listelerin ötesinde bir müzik keşfi hâlâ mümkün mü? Kürasyonun öneminden, müzik yazarlığında konvansiyonel medyanın küçülen etki alanından ve pandemi-sonrası ruh hallerimizden söz ederken, Türkiye'nin kültürel çehresinin dönüşümünü gazeteci ve dinleyici olarak nasıl yaşadığımızı da bu bölümde konuşuyoruz.