POPULARITY
Hayattaki tercihlerinizin hepsini siz mi belirliyorsunuz? Kontrol tamamen sizde mi? Emin misiniz? Farkında olmasak da algoritmalar, topladıkları verilerimiz sayesinde karşımıza çıkan içerikleri, izlediğimiz videoları, hatta düşüncelerimizi ve davranışlarımızı bile şekillendiriyorlar. Peki ama tüm bu verilerimiz kimin elinde? Güvendeler mi, yoksa tekno-feodal lordların daha da güçlenip zenginleşmesine yardım mı ediyorlar? 111 Hz'in bu bölümünde, algoritmaların hayatımızı nasıl etkilediğini, verilerimizin nasıl kullanıldığını ve tekno-feodalizmi konuşuyoruz.Sunan: Barış ÖzcanHazırlayan: Kevser Yağcı BiçiciSes Tasarım ve Kurgu: Metin BozkurtYapımcı: Podbee MediaSee Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Hayatımızda hedefler belirliyor, hayaller kuruyoruz… Ama asıl soru şu: Bu hedefler bizi gerçekten mutlu ediyor mu? İslam, bize bu dünyadaki gayelerimizin ötesinde bir hakikate odaklanmamızı öğretiyor. Peki, bu hakikat nedir? İnsan neden yaratıldı? Hayattaki asıl hedefimiz ne olmalı? Dünya ile ahiret arasında nasıl bir denge kurabiliriz? Bu ve benzeri konulara değindik. #hedef #gaye #vazife * Video Linki: https://youtu.be/Ni5Dsj3Sm6I * Bölümler: 0:00 Intro 0:32 Gaye-i Hayal Olmazsa? 1:46 Nisyan Basarsa? 2:42 Tenasî Edilse? 2:58 Zihinler Enelere Döner 4:10 Hayal Nedir? 7:28 Bilinçaltının İnsan Hayatına Etkisi 8:03 Hayallerimizi Nasıl Muhafaza Ederiz? 9:46 Hayal Neyin Hizmetkârıdır? 10:52 İrade, Zihin, His ve Kalbin Gayâtü'l Gayesi Nedir? 13:12 Kuvâ-ı Selâse 14:32 Vicdan Hayalin Hocası Olur 14:45 Gaye-i Hayal Olmazsa Enaniyet Kuvvetleşir 15:23 Gayesiz Bir İnsan Sadece Kendi Menfaatini Düşünür 16:41 Asıl Gaye Ne Olmalı? 17:53 İnsanın Dünyaya Gönderilmesinin Hikmeti 18:16 Allah'ı Ne Kadar Tanıyoruz? 18:47 İnsanın Vazifesi Nedir? 20:40 Zihinler Enelere Döner 21:28 Resûlullah (asm)'ın Gayesi Neydi? 22:24 Güzel Ahlâk Nedir? 23:20 Hüdâbîn Adam 23:44 Hedefini Büyük Tutmak * Harun Serkan Aktaş * Takip Etmeyi Unutma: Instagram: @maksat114bursa YouTube: @maksat114 Spotify: Maksat 114 X: @maksat114bursa
Hayattaki coşkunuzu 1-10 arasında değerlendirecek olsanız kaç verirdiniz? Neden bu puanı verdiniz? Bu hafta üzerine çok düşünmediğimiz, belki de önceliklendirmediğimiz coşku kavramı üzerine konuştum. Hayatımızda bir tutam daha fazla coşku olsa neler değişirdi ve biz o coşkuyu nasıl yaratırız sorularına cevaplar aradım:) Profesyonel Koçluk Ön Görüşme Linki https://emineyesilcimen.com/kocluk/
“Rüyalarda Buluşuruz” isimli ilk solo sergisi 5 Haziran'a kadar Ferda Art Platform'da görülebilecek olan Dilek Yaman sergi alanının neden bir evin için olarak kurgulandığını; 17 yıllık arşivinden oluşturduğu seçkileri; fotoğraflarıyla kurduğu mahremiyet ilişkisini; partinin bir parçası olarak partiyi fotoğraflamayı, fotoğraflarındaki özneleri nesneleştirmeme çabasını; 2015'dan beri işlettiği Şişli'deki Kozmos Pub'ı; pandemi öncesi ve sonrası Kozmos ahalisini ve mahalleli ile mekanın ilişkisini anlattı.
Alman Cumhurbaşkanı ülkemize gelince eline uzun bıçağı aldı, döner kesti. Pek severmiş döneri. “Kes bir…” Almanya sokaklarında halka mikrofon uzatıp sordular. “Döner hangi ülkenin yemeği?” Yarıdan çoğu, Almanya'ya ait olduğunu söyledi. Cahillik, beynelmilel bir şey. Sınır tanımıyor. Alman'mış, Fransız'mış aynı. AVRUPA ÖLÜMLÜ Makron bu defa Avrupa hakkındaki düşüncelerini dile getirdi. “Avrupa'mız ölümlüdür. Ölebilir. Bu, yapacağımız tercihlere bağlı.” Beş yıl önce de NATO'nun beyin ölümünün gerçekleştiğini söylemişti. O söz, söylendiği tarihte geçerliydi ama kısa bir süre sonra Ukrayna-Rusya savaşı başlayınca tablo değişti. Makron, içinde ölüm geçen cümleler kurmayı seviyor. Hayattaki en kesin gerçeğin ölüm olduğunu anlamış gibi. Hayırsever biri “Küllü nefsin zâikatü'l-mevt” (Her canlı ölümü tadacaktır) ayetinin Fransızcasını Makron'a iletsin. Sonra da “İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi raciun” (Allah'a aitiz ve kuşkusuz O'na döneceğiz) ayetini. Olur ya, etkileneceği tutar belki. NE GÖRÜŞECEKLER? Bayram kutlaması için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı telefonla arayan Özgür Özel, görüşmek istediğini ve randevu talep edeceğini de açıkladıktan sonra kimilerinin ayarı kaçtı. Kılıçdaroğlu “Müzakere edilmez, mücadele edilir” diye uyardıysa da etkili olmadı. Özel'in “Cumhurbaşkanı ne zaman, nerede randevu verirse orada görüşürüz” beyanı iyice sinirleri hoplatmış olsa gerek. TBMM'de 23 Nisan resepsiyonu sırasında Özgür Bey çay içmeye davet edildi. Kısa da olsa, bir nevi görüşme provası. Beklenen görüşmenin ne zaman olacağını Cumhurbaşkanı Erdoğan'a soran gazeteciler “Önümüzdeki hafta bir araya geleceğiz” cevabını aldı. Bunlar hep gün gün oluyor. Gazeteci milleti neler görüşeceklerini sorduklarında Özel dosyasındaki konuları sıraladı. - Ekonomi konuları - Belediyelerin nazım planları, borçlar, krediler - Emeklilerin sorunları - Can Atalay konusu - Gezi davası tutukluları - Taksim'de 1 Mayıs kutlaması - Dış politika konuları - Filistin meselesi Sonuç alınırsa, diyalog kanalını açık tutacaklarını ekledi. Cumhurbaşkanı tarafından yeni anayasa hazırlanması konusunun açılacağı da anlaşıldı. Özel'in bu konuya pek sıcak bakmadığı belli oldu. Mevcut anayasaya uyulmadığını söyleyecekmiş. Gazetecilerin soruları ve alınan cevaplar az daha devam ederse, bir araya geldikleri zaman, ortada konuşacak bir konu kalmayacak. Bütün konular hakkındaki görüşlerini basın üzerinden ortaya sermiş olacaklar. Görüşmenin öncesindeki fikir ve tavırlarında değişiklik olmayacaksa, buluşmaya da gerek yok esasen. HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK İYİ Parti Genel Başkanı seçilen Müsavat Dervişoğlu'nu kutlarız. Vatana millete hayırlı olsun. Seçildikten sonra yaptığı ilk açıklama dikkat çekiciydi. “Emin olun, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.” Demek bugüne kadar yapılanların hepsi yanlıştı. Başka bir sonuç çıkaran haber etsin. Meral Hanım'ın desteklediği adaydı Dervişoğlu. Seçildikten sonra ilk tebrik eden kişi oluşu da önemli. İlk beyanda hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söylemesi, Meral Hanım'ı üzmüş olabilir.
*Bu bölüm "Lifebox" hakkında reklam içerir.* Bu hafta hayatta sahip olduğumuz, seçtiğimiz roller, bu rollerin kapladığı alan ve benliğimize olan etkisini ve dengeyi nasıl bulabileceğimizden bahsettim. E-bülten üyeliği linki https://emineyesilcimen.com/podcast/ Ücretsiz ön görüşme ve koçluk detaylarıhttps://emineyesilcimen.com/kocluk/ LinkedIn https://www.linkedin.com/in/eyesilcimen/ --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/gelisiguzelhayaller/message
Hayattaki amacımız nedir? Neden yaşıyoruz? Sabahları hangi amaçla kalkıyor, okula veya işe gidiyor, günlerimizi, aylarımızı, yıllarımızı harcıyoruz? Ne için uğraşıyoruz? Herkes gibi bu soruları soran, ama bununla da kalmayıp kendince cevaplar arayan, hatta bu cevapları da biri teori haline getirmiş biri var: Abraham Maslow. Bu bölümde onun İhtiyaçlar Piramidi'ndeki beş aşamaya tek tek bakıyor ve bizim için ne ifade ettiklerini konuşuyoruz.------- Podbee Sunar -------Bu podcast, GetirAraç hakkında reklam içerir.GetirAraç'ı indirmek ve ilk kullanımda 500 TL indirimden faydalanmak için, tıklayın.Bu podcast, Hiwell hakkında reklam içerir.Hiwell'i indirmek ve "pod10" koduyla %10 indirimden faydalanmak için tıklayın.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Bir arkadaşım vardı. Zayıf ü nizar değildi, bilakis gürbüz biriydi. Uzun zamandır görüşemedik ama anlattığı bir şey var ki yıllardır hep aklımdadır. Küçüklüğünde herkesi ve her şeyi, kendisi için sanırmış. Yalnızca kendisi için... Sahip olduğu oyuncaklar gibi. Derdi ki “Annem, benim annem. Babam, benim babam. Günün birinde bir kardeşim olması gerektiğini düşünmüşler, kardeşim dünyaya gelmiş. Lunaparka gidip çarpışan arabalara binmemi istediklerinde elimden tutup götürürlerdi. Nasıl sevinirdim. Beni çok sevdiklerini bilirdim. Yağmur yağınca bilirdim ki benim yağmuru görmem gerekmiştir. Görmem, tanımam için yağmıştır yağmur. Kar da aynı şekilde. Hayattaki her şeyi kendi açımdan görür, benim için olduğunu sanırdım. Başlayan ne varsa benim içindi, biten ne varsa benim için. Otobüse bineceğim zaman, o otobüsü birisi kullanacaktı elbette. Çünkü benim bir yere gitmem gerekiyordu. Ağaç çiçek açıyorsa, ağacın çiçek açtığını görmem içindi. Dallarda kirazlar, erikler olgunlaşıyorsa, benim kiraz ve erikleri görmem ve onları canım istediği anda ve istediğim kadar yiyebilmem içindi. Bir kedi yanıma yaklaşıp bacağıma sürtünüyorsa, benim kediyi görmem, bilmem gerektiğindendi. Bir köpek kuyruğunu sallayıp yanıma yaklaşıyorsa, bir çocuk olarak benim köpekle oynamam, onu tanımam içindi. Okula gittiğimde öğretmeni de kendim için görevli biri sandım. Sınıftaki arkadaşlar da bana arkadaşlar lazım olduğu içindi elbette. Çünkü sınıfta tek başıma olmam, hiç de mantıklı değildi. Bana bir öğretmen ve arkadaşlar gerekliydi. Güneşin doğuşunu ve batışını da aynı şekilde anlardım.” Bir nevi Truman şov filmi... Diyebiliriz ki “Toraman şov”. Fakat yaş ilerleyince durum değişmiş. Günlerden bir gün ‘aydınlanma' yaşamış. Bir zaman sonra annesinin, kardeşi için de anne olduğunu fark etmiş. Yağmur bir tek onun için yağmıyormuş meğer. Öğretmen, bütün sınıfın öğretmeniymiş. Güneş yalnızca onun güne başlaması için doğmazmış, herkes içinmiş. Dünyadaki milyarlarca insanla ilgiliymiş. Işık saçarken, herkese eşit davranırmış.
Pişmanlığa dair bakış açımı sorguladığım bir yayın oldu. Bu konu üzerine araştırırken Daniel Pink'in 'Pişmanlığın Gücü' kitabına denk geldim ve altını çizdiğim bilimsel araştırmaları da ekledim. Genel hatları ile pişmanlık hissi ile nasıl başa çıkılır? Bu duyguyu sağlıklı bir şekilde nasıl yönetiriz? Hayattaki pişmanlıklarla yüzleşmek ve nasıl lehimize çevirebileceğimizden bahsettim. Keyifli dinlemeler. E-bülten üyeliği linki https://emineyesilcimen.com/podcast/ Ücretsiz ön görüşme ve koçluk detayları https://emineyesilcimen.com/kocluk/ LinkedIn https://www.linkedin.com/in/eyesilcimen/ --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/gelisiguzelhayaller/message
49W geleneksel Soru-Cevap serisinin üçüncüsüyle karşınızda. Hayattaki amaçları ne? En büyük hayalleri ne? Çocuk sahibi olmak istiyorlar mı? Lise öğrencilerine tavsiyeleri neler? Taşra üniversitesinde okusalar ne yaparlardı? Sorularının ve daha fazlasının cevabı burada.
Şifalanma ve thetahealing süreçlerinden bahsederken konu yine nasıl olduğunu anlamadan ilişkilere geldi :) Hayattaki her konu bir şekilde ilişkilere dokunuyor zaten . Biz de İlknur ile beraber bizdeki karşılığını ve deneyimlerimizi paylaştık . O zaman size iyi dinlemeler .Eğer sizinde söyleyecek cümleleriniz varsa yazın bize. İlknur'u instagramda takip etmek isterseniz : @ilknurilenefes Önerdiğim kitap adı :”Beş Sevgi Dili”~Gary Chapman --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/ozlmbstnci/message
Emeklerinin boşa gittiğini düşündüğünde genelde yıkılırsın fakat tam da düşüşler yaşadığın anda Allah'a güven duygusunun oluşması ilaç gibi gelir. Bu bölümde: - Güven duygusunun neden önemli olduğunu, - Hayattaki düşüşlerin neden gerektiğini ve - Allah'a güvenmenin insanı nasıl olgunlaştırdığını öğrenebilirsin. Hayırlı cumalar ve keyifli dinlemeler. ~Beni aşağıdaki kanallardan takip edebilirsin: Instagram: @pedagogabla Facebook: @pedagogabla Spotify: Hayat Sevinci Soundcloud: Hayat Sevinci You Tube: Ebrar Demir
Bize Bize serimizin yeni bölümünde Türkiye'nin ilk MMA sporcusu, Balaban Solid Sports Kurucusu Ertan Balaban ve Proteinocean Kurucusu Selçuk Selvi bizlerle!
Bu yıl 7.'si düzenlenen Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması'nda 'Kız Evi' filmiyle birinci olan yönetmen Ece Akın ile Mustafa Solmaz ve yarışmanın Sanat Yönetmeni Zeynep Atakan T24'te Muammer Brav'ın konuğu oldu. "Ne Eğitimde Ne İstihdamda Yer Alan Genç Kadınlar” temasıyla düzenlenen yarışmanın bu yılki sloganı ise "Başrolde ilk kez… Hayattaki rollerine kendileri karar vermek isteyen tüm kadınlar için şimdi başrolde olma zamanı!" olarak belirlendi. Yarışmada 'Kız Evi' filmiyle birincilik ödülü yönetmenler Ece Akın ile Mustafa Solmaz'ın oldu. Seçici kurulunda, Türkiye'den yönetmen ve senarist Biket İlhan, yönetmen Zeynep Günay Tan, oyuncu Kaan Urgancıoğlu, dünya sinemasından da ödüllü İspanyol oyuncu Beatriz Rico ile Avrupa Film Akademisi (EFA) Başkanı, yapımcı ve yazar Mike Downey gibi isimlerin yer aldığı yarışmanın kazananları şöyle; Birincilik Ödülü: Kız Evi - Mustafa Solmaz / Ece Akın // İkincilik Ödülü: Peki Bu Kadın Kim? - Dilşad Demir // Üçüncülük Ödülü: Çamaşır İpi - Hüseyin Urçuk // Sosyal Etki Ödülü: Çiçek Açar - Süheyla Noyan // Mansiyon Ödülleri: Balık Tutmak İstiyorum - Melihat Ağgül Örüntü - Erkan Seçin 28 Ocak 2023 yayını
“Önce kendinize gülmeyi öğrenin. Bu gerçekten başlamak için en kolay yol. Bu alçakgönüllülükle ilgili. Kendinize gülün, gururla ciddiyeti bir tarafa bırakın. Hayattaki mizahı arayın, onu bulacaksınız. “Neden ben?” diye sormayı bırakıp hayatın hepimizin başından geçen bir şey olduğunun farkına varın. Bu, başkalarını kabul etme, hayatın getireceklerinin tümünü kabul etme yetiniz dahil her şeyi kolaylaştırır.” (Mutluluğun Kitabı, sf. 199)
"Hayattaki esas amaç insan olmaktan korkmamaktır."
Geri Dönüyoruz'un 29. bölümünde Mahir Ünsal Eriş ve Töre Sivrioğlu yaşamın en büyük bilinmezini ele alıyor, ölüm ve sonrasına dair bir sohbete başlıyor. Hayattaki süresinin sınırlı olduğunun bilincinde olan insanın ölüm karşısındaki çaresizliğinden onu düşünmeden yapamamasına, farklı toplumların cennet ve cehennem anlayışlarından ölümü idrak çabası ve reenkarnasyona kadar her şey bu bölümde.
Geri Dönüyoruz'un 29. bölümünde Mahir Ünsal Eriş ve Töre Sivrioğlu yaşamın en büyük bilinmezini ele alıyor, ölüm ve sonrasına dair bir sohbete başlıyor. Hayattaki süresinin sınırlı olduğunun bilincinde olan insanın ölüm karşısındaki çaresizliğinden onu düşünmeden yapamamasına, farklı toplumların cennet ve cehennem anlayışlarından ölümü idrak çabası ve reenkarnasyona kadar her şey bu bölümde.
Hayattaki en önemli şeylerden biri de iyi bir şekilde kurulmuş insan ilişkileridir. Çevrenizdeki insanlarla ne kadar iyi ilişkiler kurarsanız hayatını o kadar iyileşir ve onlara dayanarak daha cesur adımlar atabilirsiniz. Bu sosyal çevrenin iş hayatındaki yansıması da network'dür. Hem iş hayatınızda hem de sosyal hayatınızda insanlardan bir şeyle isteyebilmek için, onlara bir şeyler vermek zorundasınız. Bu karşılık maddiyatın dışındaki bir durumdur. İnsanlara ne kadar değer verir ve onlara bir şeyler katarsanız onlar da bunun karşılığını misliyle size verir. Bu sebeple network kurmanın ilk adımı karşınızdaki insanlardan bir şey beklemeden onlara fayda sağlamak, yardım etmektir. Sağlam ve faydalı bir çevre kurduğunuzda hayatınızın her alanında size fayda sağladığını ve işlerinizin çok daha hızlı ilerlediğini göreceksiniz. Unutmayın; "Your Network Is Your Net Worth" Çeviri: "Sosyal çevren senin gerçek değerindir." Keyifli seyirler.
"İyimserliğe odaklanmaya çalışıyorum. Hayattaki güzel şeyleri düşünmek için çabalıyorum."
AYŞEGÜL KARAHAN ERTUĞRUL #hayatınısenseç #eniyihalineyolculuk
Enerjinizi yükseltmek, hayata umutla bakmak, farkındalığınızı arttırmak isterseniz hafta içi instagramda duyurulan günlerde Türkiye saatiyle saat 8.00'da canlı yayında buluşuyoruz. Buyrun gelin, gönlümüz açık.
Merhaba! Ben Büşra Naz Kandemir. Psikologum, kaşifim, seyyahım. Hayattaki her şeyi çözüp yoluna koyduktan sonra paşa paşa yaşayacağız sanıyordum... ki tepetaklak oldum! Birlikte biraz yuvarlanalım istedim. Benimle kaybolmaya hazırsanız; hoş geldiniz sefa getirdiniz.
Turkish Stories for Learner Turkish YENİDEN ÖĞRENCİ OLSAYDIM Biz yaştakilerin, gençlere hep nasihat verme hevesinde olduğu bilinir. Her zaman kaybettiğimiz fırsatları ve boşuna harcadığımız gençliğimizi düşünerek dövünürüz. Yeniden lise öğrencisi olsaydım, eskiden yaptığım gibi vaktimin hepsini çalışmaya vermezdim. Derslerime yeterince zaman ayırır, bu zamanda başka şeylerle uğraşmayıp hep dersin hakkını vermeye çalışırdım. Tanıdığım öğrencilerin çoğu ders çalışmak için ayırdığı zamanın büyük bir kısmını çalışmayarak, çalışmaya hazırlanmakla geçirirler. Bütün okul hayatım boyunca ders çalışmaya hazır bir hâle gelebilmek için harcadığım zamanları kitaplara vermeliydim. Yeniden bir lise öğrencisi olsam, çalışmaya hazırlandığım zamanları hesaplı kullanmak için daha fazla gayret gösterirdim. Yani çalışmaya uzun zaman ayırmaktansa, kısa ve verimli çalışma yolunu seçerdim. Eskiden yaptığım gibi kendi kabuğuma çekileceğim yerde, kendime kalabalıkta da çalışabilme kabiliyetini kazandırırdım. Her gün odama gelen öğrenciler, bana okulda kendilerini ilgilendirmeyen bir sürü gereksiz ve boş şeyler okutulduğunu açarak dert yanarlar. Lisede okumak zorunda olduğum derslerin yarısı hoşuma gitmeyen ve sevmediğim derslerdi. Öğretmenlerim, sevip sevmediğime bakmaksızın bütün dikkatimi bu derslere vermemi beklerdi. Şimdi lisede iken, bu hoşuma gitmeyen derslerin bana daha fazla okutulmasını istiyorum. Zaman zaman hazırlıksız olduğum bir konu üzerinde görüş bildirmek zorunda kalabilirim. Böyle zamanlarda lise öğrencisiyken insana konuşmayı öğreten dersler üzerinde daha çok dururdum. Geçen ilkbaharda, yıllardır görüşmediğim bir mühendis arkadaşıma rastladım. Kendisine “Matematik” diye cevaplandıracağını sandığım şu soruyu sordum: “Eğer yeniden okula başlasaydın hangi derslere daha çok değer verirdin?” Verdiği cevap şu oldu: “Eğer yeniden öğrenci olsaydım ilk önce güzel konuşmayı ve güzel yazmayı öğrenirdim. Her gün bu alandaki güçlüklerden bunalıyorum. Oğlum da mühendislik fakültesinde okuyor; fakat onun benim yaptığım yanlışı yapmasını istemiyorum. Beni bir yerde ansızın konuşmaya çağırdıkları zaman, elim ayağıma dolaşıyor, heyecana kapılıyorum. Bu eski okul arkadaşımın fikirleri çok doğru idi. Eğer yeniden lise öğrencisi olsaydım, hazırlıksız ve düzgün konuşmayı öğrenirdim. Lise öğrencilerinin onda dokuzu ödevlerini gününde yapmayarak biriktirmektedir. Bazı öğrenciler bu yolda tartışacak kadar ileri gitmişlerdir. Onlara göre birikmiş ödevleri büyük bir çaba harcayarak bitirmek, insana bir işi çok kısa zamanda bitirme yolunu öğretir. Belki bu iyi bir iştir. Fakat acele yapılan işler, yanlışlarla doludur. Bir lise öğrencisi olarak, öğretmenlerimi, ne kadar az rahatsız edersem o kadar iyi olacağını sanırdım. Fakat sonunda öğretmenlerimin; hatta bana anlaşılmaz görünenlerin bile yardıma hazır mükemmel insanlar olduklarını gördüm. Ben liseye yeni başlayan öğrenciye yalnız derslerine çalışmasını tavsiye etmem. Hayattaki diğer işler de dersler kadar önemlidir. Kendilerini yetiştirmeyen, sadece derslerle yetinen öğrenciler hata yapıyorlar diyebilirim. Benim için yeniden yaşanamayacak olan bu üç yıllık lise hayatı gençler için çok önemli yıllardır. THOMAS ARKLE CLARK
Okulunda ve işinde gayet ”normal” bir hayat yaşarken birden yaşam tarzını komple değişmeye karar veren ve bu sebeple yoğun tepkilere maruz kalıp yine de yoluna devam eden değerli kardeşim Ahmet Uslu ile gerçekleştirdiğimiz keyifli sohpetimizi paylaşıyorum bugün. Bu bölümde: - Hayattaki isteksizlik durumlarının çoğu zaman neden kaynaklandığını, - Aşabilmen için neler yapabileceğini, - Cesaretin önemini, - Benliğin uğruna çıktığın bu yolculuğun nelere yol açabileceğini, - Yolda neler öğrenebileceğini ve daha birçok şeyi öğrenebilirsin. Bu bölümü You Tube üzerinden görüntülü izleyebilirsin. Hayırlı cumalar. Hayat Sevinci akademisi “Güçlü Benlik” programının 4. Turuna sen de katılmak istersen ismini, mail adresini ve telefon numaranı aşağıdaki linke ekleyebilirsin.
Bu bölümde Nurtaç, son zamanlarda aldığı terapiden, kusurluluk şemasından bahsediyor. Hayattaki kararlarımızın arkasında sinsi bir onaylanma ihtiyacı mı yatıyor, bazı şeyleri neden ve nasıl yapıyoruz, bunları değiştirmek mi gerekiyor yoksa sadece fark etmek yeterli mi, hepsini bu bölümde dinleyeceğiz. Keyifli bir bölüm olması dileğiyle. Bana ulaşın, Instagram: https://www.instagram.com/nurtacturkeli/ Email: info.nurtacturkeli@gmail.com
Şu an yaşadığın hayatın doğru olmadığını düşünüyorsan, yaşantılarını kabul etmiyor ve hayatını mutsuz geçiriyorsan bu bölümü senin için hazırladım. Bu bölümde: - Hayatını neden olduğu gibi kabul etmediğini, - Hayattaki direncinin sebebini - Hayatını nasıl olduğu gibi kabul edebileceğini ve - Hayata karşı değil, hayatla nasıl akabileceğini öğrenebilirsin. Hayırlı cumalar ve İyi dinlemeler. ~Beni aşağıdaki kanallardan takip edebilirsin: Instagram: instagram.com/pedagogabla Facebook: facebook.com/pedagogabla Spotify: spoti.fi/2Muwpy3 Soundcloud: bit.ly/2BpYd0l ~ Hakkımda: İsmim Ebrar Demir. Uzman pedagog ve sosyal psikolog, podcaster, speaker, müzisyen, anne ve aile danışmanıyım. Eğitimimi Almanya'da aldım. 2015 yılında ailemle İstanbula yerleştim. Bu kanalda bilgi ve tecrübelerimi seninle paylaşarak kaybetmiş olduğun hayat sevincini tekrar bulman için seni destekleyeceğim. ~ Bireysel Görüşmeler için aşağıdaki numaradan mesaj yazmanız yeterli: wa.me/908502550195
Her yolu denediğimizi düşündüğümüz halde hedeflerimizden hala neden uzağız? Bu sorunun çevresel faktörler ve şans dışında bir yanıtı olabilir mi? Olabilir.
“Bazı kitaplar okurken beni o kadar sarıp sarmalıyor ki” dedi yanındakine, “bitince kendi hayatıma geri dönmekte güçlük çekiyorum.” Bazı günler ayraç gibi; hayatın takılı kaldığımız yerlerinin hafızamızdan kaybolup gitmesine engel oluyor. Hayattaki en acıklı şeylerden biri, sahafta nadir güzellikteki bir kitabın sadece ikinci cildini tek başına bulmaktır. “Bir kitabı okuyup bitirdiğiniz zaman, bunu yazan keşke çok yakın bir arkadaşım olsaydı da, canım her istediğinde onu telefonla arayıp konuşabilseydim diyorsanız o kitap bence gerçekten iyidir” diyor 'Çavdar Tarlasında Çocuklar' kitabında J. D. Salinger. “Bu kitapların hepsini okudun mu?” diye sordu meraklı misafir. “İşte şimdi standartlara uygun bir misafir olduğunu kanıtladın” dedi muzip ev sahibi. İnsan belli bir yaşa erişince hayatının eni boyu aşağı yukarı belli oluyor, nereden nereye kadar gideceği açığa çıkıyor. Buna rağmen o muhtemel sınırların çok ötesindeki şeyleri aramaya, hiçbir zaman erişemeyeceğimiz ufuklara gözümüzü dikmeye devam ediyoruz. Bu bile tek başına, insanın bir ucunun sonsuza açıldığına bir delil değil midir?
Bu bölümde anda kalabilmekten, anda kalabilmek neden önemliden ve bunun için neler yapabilirizden konuşacağız. “Ne yapmalıyız ki anda kalmalıyız, zihni ana getiren şey nedir” sorusuna bakacağız. Zihin anda değilken neler olur ve anda olduğunda nasıl bir değişim gerçekleşir birlikte öğreneceğiz. Ayrıca bölümün sonuna belki birlikte deneyimlemek istersin diye düşündüğüm minik bir nefes meditasyonu ekledim. Birlikte deneyimlemeye hazırsan, hadi gel birlikte ana gelelim. Bahsettiğim önceki bölümler; Anda kalabilmek için ilk adım serbest bırakabilmek; https://anchor.fm/gozde-ipekli/episodes/Anda-kalabilmek-iin-ilk-adm--serbest-brakabilmek-e1946ok Hayattaki güzellikleri görebilmeye ne dersin?; https://anchor.fm/gozde-ipekli/episodes/Hayattaki-gzellikleri-grebilmeye-ne-dersin-e19om88 Müzik listesi; https://open.spotify.com/playlist/3AwlAMUwAB9h41hlUr59rw?si=Fh8HfkbCRA6SBN6LwGhk_g Yararlandığım kaynaklar; Christophe Andre'nin "Meditasyon" adlı kitabı ve Meditopia blog. Eğer senin de bana söylemek istediklerin varsa, senden mesaj bekliyorum. Çekinme yaz bana. İnstagram: https://www.instagram.com/gozdeipekli/ Mail:benbenimyanimdayim@gmail.com Youtube: https: https://tinyurl.com/benbenimyanimdayim Sitem:https://www.gozdeipekli.com/
Bugün hayatımızdaki güzellikleri görebilmeye açıyoruz kendimizi. Bazen her ne kadar farkında olsak da güzellikleri görmeyi unutabiliyor, reddedebiliyoruz. Şimdi bu bir işaret, bir başlangıç olsun sana ve gel birlikte güzellikleri keşfetmeye başlayalım. Belki ilk kez, belki yeniden. Hiç bir şey için hiç bir zaman geç değil! Ne söylersen söyle, ne düşünürsen düşün yeniden, yeniden ve yeniden başlayabiliriz. Ben şimdi başlıyorum, istersen burada olacağım. Hazır olduğunda dinlemeye bekleniyorsun. Eğer senin de bana söylemek istediklerin varsa, senden mesaj bekliyorum. Çekinme yaz bana. İnstagram: https://www.instagram.com/gozdeipekli/ Mail:benbenimyanimdayim@gmail.com Youtube: https: https://tinyurl.com/benbenimyanimdayim Sitem:https://www.gozdeipekli.com/
Ezgi ve Julia'nın bu haftaki konusu insan olarak temeldeki varoluş amaçlarımız ve onların nedenleri üzerine. Önce başkalarını mutlu etmek mi yoksa kendini mi? Hayat amaçlarımızı belirlediğimiz sadece üç ana dönüm noktası mı var? Kendi hayatlarından örnekler vererek sizi de kendi hayatınızla ilgili olarak belki gün içerisinde ufak molalar şeklinde olsa da daha derinden düşünmeye davet ediyorlar. Çok daha fazlası için sen de bizimle misin? Sosyal medyada takip etmek isterseniz @ezgiyildirimo ve @kayaerjulia hesaplarından takip edebilirsiniz. Haftaya görüşmek üzere, hoşçakalın! Bölümde bahsedilen kitap: Şiddetsiz İletişim: Bir Yaşam Dili, Marshall B. Rosenberg
AYŞEGÜL KARAHAN ERTUĞRUL #hayatınısenseç #eniyihalineyolculuk
Enerjinizi yükseltmek, hayata umutla bakmak, farkındalığınızı arttırmak isterseniz @aysegulkarahanertugrul instagram hesabımıza bekleriz. Buyrun gelin, gönlümüz açık.
Bundan 16 yıl önce (2005'te) annem Naze Metiner'i kaybettim. Anne acısı sahiden tarifsizdir. Hâlâ hatırladığım her demde yüreğim burkulur, gözyaşlarım ılık ılık akar. Gözyaşları içinde yazdığım “Seni Özledim Anne” yazımı hâlâ okuyamam. Şimdi de babam Bedir Metiner'i kaybettim. Dünyaya gelmeme vesile olan iki değerli varlığımı yitirdim dostlar. Dede olduğum bu yaşımda öksüz ve yetimim artık. Aile büyüklerimiz bir bir gittiler. Dayılarımın, amcalarımın hiçbiri hayatta yok artık. Hayattaki tek teyzem, anne yarım da
Hayal kırıklıkları ardından gelen güvensizlik hissi... Bununla ne yapacağını bilememe ve hatta bazen bunun farkına bile varamama. İşte tüm bu anlar bütün gerçekliğiyle bu bölümde. Sen de eğer kendini hayata karşı güvensiz hissediyor ya da hissetmişsen belki de bu bölüm tam sana göredir. Hadi gel birlikte bu anlarımıza cesurca bakalım. Eğer senin de bana söylemek istediklerin varsa, senden mesaj bekliyorum. Çekinme yaz bana. İnstagram: https://www.instagram.com/gozdeipekli/ Mail:benbenimyanimdayim@gmail.com Youtube: https: https://tinyurl.com/benbenimyanimdayim Sitem:https://www.gozdeipekli.com/
Bu hafta hayatta başarılı olan insanların kafa yapısını konuştuk diyebiliriz.
Bir Haziran'da bu haftanın konusu; mafya dizileri.
Bu bölümde, şükran kutusu nasıl oluşturulur, şükretmek ve hayattaki güzelliği keşfetmek üzerine konuşuyoruz.
Herkese merhaba, bugün biraz sohbet etmek istedim. Biraz hayat ile ilgili... Hayattaki basit olayları nasıl kavrayabiliriz bunu kendi örneklerimle anlatmaya çalışmak istedim. Toplum nereye doğru gidiyor? Çok az da olsa bunada deyindim... Sağlıcakla kalın, Asena
Bu bölümde güvenilir bir işletme, topluluk, kurum ya da birey olmak için “perception management” yani başkalarının size olan bakış açılarını yönetmeniz gereken üç konu paylaşılıyor. Bu podcast bölümü daha güçlü ilişkiler kurma arayışında olanlara, temelde odaklanmaları gereken güven konusu hakkında farklı bir bakış acısı kazandıracak. Hayattaki başarımız kurduğumuz ilişkilerin kalitesine bağlıdır ve ilişkilerin temelinde güven konusu yeralır. Yetenekler, iyilik ve dürüstlük-doğruluk (integrity) konularının güven konusuyla doğrudan bağlantıları vardır ve bu yayında sizlerle bu bağlantılar hakkında bildiklerimi, öğrendiklerimi ve tecrübelerimi paylaşıyorum.Support the show
Hayattaki en büyük zafer hiçbir zaman düşmemekte değil, her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar. --- Support this podcast: https://anchor.fm/osman-duru/support
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kapsamında hazırladığımız özel yayın serisinin dördüncüsünde araştırmacı Ekrem Işın ile cumhuriyetin ilanından günümüze gündelik hayattaki değişimi konuştuk. Türkiye’deki insanların bir toplum mu yoksa bir kalabalık mı olduğunun tartışılabileceğini belirten Işın, “Bizi birbirimize bağlayan hiçbir bağ kalmadı. Ne dini bağ, ne sosyal bağ, ne de kültürel bağ'” yorumunda bulundu.
Telegram adresimiz: https://t.me/joinchat/AAAAAFlGSzZKTb31UaqVgA00:00 – Başlangıç01:45 – #KazıklıMaria Youtube programına nasıl başladı ? 08:00 – Olumsuz eleştiriler nasıl etkiliyor ?12:40 – Kitap yorumlama nasıl ortaya çıktı ?15:30 – Yorumladığı Kötü veya İyi kitaplar hangileri ?17:30 – #HuzurSokağı okullarda mı okutuluyor ?20:50 – Youtube / TV yayıncılığının geleceği 31:25 – Kadın seri katiller serisi 37:30 – Kanal hakkında yapılan yorumlar neler ?48:20 – #Fi kitap hakkında gelişme var mı ?58:30 – Youtube kanalı önerisi01:02:45 – Hayattaki erdemi nedir ?01:03:45 – Diğer Yotuberlarla ilgili program yapacak mı ?01:08:00 – Ailelerin çocukları hakkında düşündükleriBizi desteklemek için:https://www.patreon.com/Daktilo1984Web sitemizi de ziyaret etmeyi unutmayın! www.daktilo1984.comBüşra Cebeci Twitter Adresi: https://twitter.com/nojnest
Gece Masalcısının 4.Bölümünde Necmettin Tetik; Hayattaki en önemli 3 soruya yanıt arayan bir kralın, gizemli bir münzeviyle arasında geçen masalını anlatıyor... Keyifli dinlemeler!
Hayattaki ilk anılarımızı hatırladığımız yaş, hangi yaşa denk gelir? Peki bu ve diğer anı özellikleri kişisel özellikler ve kültüre göre değişir mi? Ebeveyn çocuk çiftlerinin geçmişle ilgili konuşmaları, ileride çocukların bellek gelişimini ne yönde etkiler? Bu bölüm oğlum Ekin'le olan bir geçmiş yaşantıyı konuşmamızla başlıyor. İkinci sezonda görüşmek üzere! Keyifli dinlemeler :) --- Support this podcast: https://anchor.fm/basak-sahin-acar/support
Hepimiz hayatın koşturmacasında yaşayıp giderken, gündelik dertlerin arasında hayattaki o mutlu ve huzurlu anları kaçırıyoruz. Hayat hep olumsuzluklardan ibaretmiş gibi davranmaya başlıyoruz. Halbuki gören ve fark edebilenler için hayatın içinde güzellikler de mevcut. Hayattaki güzellikleri kaçırmamak için minik bir nefes molasıyla bulunduğumuz ana gelelim. Hayatın akışındayken nefes alacak bir arayı bulmanın ne kadar zor olduğunu biliyorum ama unutmayın ki siz, sizin yanınızdasınız. O halde hadi gelin NEFES alalım. Benimle iletişime geçmek istersen benbenimyanimdayim@gmail.com mail adresinden bana ulaşabilirsin. İnstagram https://www.instagram.com/gozdeipekli/
27 Eylül 2019 tarihli sabah kaydında, yıllar içerisinde teknoloji devi haline gelen Apple markasının şirket kurucu ortağı, 1955-2011 yılları arasında yaşamış Steve JOBS'ın son yazısı paylaşılmıştır.
Hayattaki bazı şeyleri çevrenizdeki diğer insanlardan farklı mı yaşıyorsunuz? Deneyimleriniz ve algılarınız sayesinde, sizi çevreleyen dünyada, neler olup bittiğini, çoğu insandan daha fazla alıp almadığınızı merak ettiniz mi? Belki sesler duyuyorsunuz, ama bunun ne anlama geldiğinden emin değilsiniz. Eğer öyleyse, doğru yerdesiniz. Burada, duruişiti yeteneğine sahip olduğunuzu gösteren işaretlerden bahsedeceğim. Ama öncesinde duruişitinin ne olduğunu ve ne anlama geldiğini ele alacağız.
Hayattaki zor tercihler, seçim anksiyetesi, kendini ararken kaybolmak... Hepsi bu bölümde. Twitter & Instagram: @bumuyanipodcast
Hayatta size yaşama azmi ve gücü verecek bir tutkunuz var mı? Neyi yapmaktan büyük bir zevk alıyor, neyi yaparken mutlu oluyorsunuz? 4 adımda tutkularınızı keşfetmeye hazır mısınız?
Hayattaki belki de en zor ve sabır gerektiren şey değişmektir. Ama şunu da unutmayalım ki “değişmeyen tek şey değişimin kendisidir”. Değişim ancak farkındalık varsa olur ve mutlaka içten gelen değişim kıymetlidir. Yeni yılın bu ilk bölümünde herkese iyi değişimler diliyoruz!! organikbeyinlerpodcast@gmail.com https://www.instagram.com/organikbeyinlerpodcast/
Jim Jarmusch'un debut filmi Stranger Than Paradise neden başka ruhlara yazılmış bir mektup gibidir? İnsanın modern hayat içindeki çıkışsızlığı ve hayata dair içimizde taşıdığımız umudun absürdizm temelinde sorgulanışı... İnsan cennete neden ihtiyaç duyar? Hayattaki gerçek cennet nedir? Sundance ödüllü, Tolga Karaçelik'in Kelebekler filmi... Güçlü ve zayıf yönleri neler? Sundance'te jüri ödülü nasıl verilir? Kelebekler filminde aile bağlarının incelenmesi ve metaforlar üzerine bazı analizler... Sonda ise üç film terimi yeni yıl teması ile konuşuluyor. Klaket'in yeni bölümü her pazartesi 16.00'da; tekrarı her çarşamba 20.00'de radYU'da. https://radyu.yasar.edu.tr
"Mutfakta Kim Var?" podcastinin bu bölümdeki konuğu Faladdin, Binnaz ve iyilikpaylaş gibi yaratımlarıyla tanıdığımız Sertaç Taşdelen. Nitekim bu bölümde kendisiyle yaratımlarını değil; kendisini konuştuk.
İkinci sezon birinci bölümünde Kolektif House kurucu ortağı Ahmet Onur'u konuk ettik. Ahmet Onur'la neler konuştuk? • Koşuşturma içerisinde atladığımız, yoğunlaşamadığımız hayata dair "kritik konular" neler? • Hayattaki "neden"inin ne olduğunu düşünüyor? • Kendisini nasıl gerçekleştirdiğini düşünüyor? • Cenazesinde insanların hakkında ne söylemesini/ne konuşmasını istiyor? • "Aile" kavramı onun için ne ifade ediyor? • "Başarı", "Para", "Statü" ve "Mutluluk" kavramlarını nasıl ilişkilendiriyor? Bu kavramların her biriyle ilgili ne düşünüyor? • Bir komünite neden oluşur? Nasıl oluşur? • Hayatının son 5 senesinde nelere daha fazla "Hayır." demeye başladı? • En fazla hediye ettiğin kitap hangisi? Neden? • Türkiye'de herkesin akıllı telefonunun arkaplanına istediği şeyi yazabilecek olsa ne yazardı? Tüm notlar ve arkaplan görselleri için: 5kisi.com/ahmetonur
5 KİŞİ Podcast'in dördüncü bölümünde hayatını önce gönüllülük yaparak ardından sivil toplum alanında profesyonel olarak çalışarak (TEGV, Greenpeace, Ashoka) toplumsal fayda üretmeye adayan İstem Akalp'i konuk ettim. Tüm notlar için: 5kisi.com/istemakalp Podcast notları: 05:54| Gönüllülük kavramıyla nasıl tanıştı? Neden sivil toplumu bir kariyer olarak seçti? 17:25| Bağış yaptığında ne düşünüyor? Nasıl hissediyor? Neden bağış yaptığını arkadaşlarına anlatıyor? 22:10|Hayattaki en önemli 3 önceliği ne? 26:44|Adada (Burgazada) yaşama kararını nasıl verdi? Adada yaşam nasıl? Ve adada yaşamak hayatını nasıl etkiledi? 31:06|Instagram’da nasıl postlar paylaşıyor? & 5 KİŞİ sözünü hayatına nasıl uyguluyor? 37:00|Son 1 senede nasıl değişti, nelere daha fazla hayır dedi, seneye nelere daha fazla hayır demeyi planlıyor? 42:40| "Takdir etmek" ve "şükran duymak" kavramlarını hayatına nasıl yedirdi? 44:53| En fazla hediye ettiği kitap hangisi? 46:26| Yardım etme ve yardım isteme konuları hakkında ne düşünüyor? Neden yardım isterken zorlanıyor? 50:05| Boğaziçi Üniversitesi mezuniyetinde tekrardan konuşma yapma fırsatı olsa bugün ne anlatmak isterdi? 52:33| İnsanların telefonlarının arkaplanına ne yazmak isterdi? 53:20| Kimler Sivil Toplum'da kariyer yapabilir? Tavsiyeleri neler? göre ve seni nereden takip edebilirler?