POPULARITY
“Bir gün Peygamber Efendimiz'in huzuruna biri geldi ve “Seni Allah için seviyorum.” dedi. Şu cevabı aldı: “Ohalde, fakri gömlek gibi giy. Belaya sarıl. Öbür âlemde beni bulmak, benimle olmak için yaptıklarımıyapmalısın. Sevginin baş şartı; uymaktır.” Hz. Sıddîk, Peygamber (s.a.v) sevgisine sadık idi. Bütün malınıPeygamber yoluna harcadı. Peygamber'in sıfatına büründü. Hak kapısında Peygamber'e eş oldu. Her şeyidağıttığı zaman, kendisine sarınacak bir aba kalmıştı. Çocukları için, Allah ve Peygamberi'nden başka hiçbirşey ayırmadı. İçini ve dışını Peygamber'in hâline uydurmuştu. Sana gelince, yalancısın. İyi insanların sevgisipara ile ölçülemez. Onların karşısına paranı, altınını çıkarmaktasın. Bu hâlinle onlara yakınlık iddiaediyorsun. Onlara yakın olmayı diliyorsun. Aklını başına al. Bu sevgi yalandır. Seven sevdiğinden bir şeyesirgemez. Sevilen her şeye tercih edilir. Fakr hâli Peygamber (s.a.v) Efendimiz'den ayrılmazdı. Bu sebepleşöyle buyurmuştu: “Fakr hali, beni sevenlere, selden daha çabuk varır.” Hz. Âişe'nin şu sözü önemlidir:“Peygamber hayatta iken dünya bize gülmedi. Daima darlık ve sıkıntılı oldu. Peygamber'in öbür âlemegöçünden sonra üzerimize çöktü.” Peygamberimiz 'in sevgisini kazanma şartı fakr hâlidir. Allah sevgisi için debela şarttır. Bazı büyükler şöyle der: “Her velayet hâlini bela takip eder.” Sebebi, boş yere Allah sevgisi iddiaedilmeye. Öyle olmazsa, riyakâr ve münafıklar da Allah sevgisi iddia eder; belki de davalarınıkazanabilirlerdi. Boş davadan dön. Yalan işleri bırak. Kendi başına tehlikeler çıkarma. Şayet bir dava açmakistiyorsan, ispatlı, delilli olsun. Aksi hâlde ne bizden olursun ne de davayı kazanabilirsin. Altın işlerindenanladığını iddia ederek övünme. Sonra pişman olursun. Utandırırlar; bir şey sorarlar, bilemezsin.Yılan ve yırtıcı hayvanlarla uğraşma. Onlar seni perişan eder. Eğer Havva isen yılana yanaş. Kuvvetinegüveniyorsan, yırtıcı hayvanlarla dalaş.Ey evlat! Münafıkları bırak. Allah'ın azabına kendini atmak isteyenlerden uzak ol. Aklını başına al. Zamaneinsanlarının çoğundan uzak dur. Onlar elbise giymiş kurtlara benzerler. İyi insanlar azdır.Her şeyi sizin için arıyorum. Bana bir şey gelmese de olur. İpimi kuyuya salarım; oradan çıkanı size veririm,ben almam. Beni zengin edecek şeyim var. Sizden hiçbir şey talep etmiyorum. Bana göre çalışmak vardır.Çalışamayacak olursam, tevekkül ederim. Sizin getireceğinize bakmam. Getirmenizi zaten beklemem. Nifaksahipleri sizi bekler; Allah'a güvenmez, sizin vereceğinize dayanır. Allah'ı unutur. Yaratan'a itimat etmez.Kurtuluş istiyorsan, örsümün üstüne yat. Çekicimin vuruş sesleri ile nefsin, şeytanî duyguların ve sana tesireden şeytanî kuvvetlerin beynine sesleneyim. Düşmanlarını korkutayım. Kötü arkadaşlarını kaçırayım.Afetler çoktur; fakat onu indiren bir tanedir. Hastalık sayılamayacak kadardır; ama onun doktoru bir tanedir.Ey nefisleri hasta olanlar. Varlığınızı doktora teslim ediniz. Sizi tedavi ederken onu itham etmeyekalkmayınız. Onun kadar şefkatli olamazsınız. Sizi incitmeden tedavi eder. Nefsinizi o doktor kadarkorumanız kabil değildir. O Aziz tabibin önünde dilinizi tutunuz. Ona taarruz etmeyiniz. O'na teslimolduğunuz takdirde dünya ve âhiretin hayrını bulursunuz.
2025 oyunlarına şapka çıkarıp, dolu dolu gözlerimizle el sallıyoruz. Gelen gideni aratmasın diye dualar eşliğinde bizi bekleyen oyunları konuşuyoruz. Sizin bu listeden en çok heyecanlandığınız oyunlar neler? Yorumlarda buluşalım!
Osman (r.a.)'den bir rivayette Nebî (s.a.v.): “Sizin en faziletliniz Kur'ân'ı öğrenen ve öğretendir” buyurdu, demiştir. İbn-i Ömer (r.a.)'den rivayete göre Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Kur'ân sahibi (yani hafızın benzeri) bağlı devenin bir misâli gibidir. Deve sahibi devesini gözetlerse tu-tabilir, mukayyed olmayıp bırakırsa kaçar gider.” Keza Abdullah bin Mes'ud (r.a.)'den Nebi (s.a.v.): “Kur'ân sahibi birisi için (yani hafız için) şu ayetleri unuttum demek ne fena şeydir. Belki unutuldu demek gerek-tir.” (Çünkü unuttum demek Kur'ân'ın hıfzına ehemmiyet vermediğine delâlet ettiğinden mekruhtur.) Ebû Mûsa'l-Eş'arî (r.a.)'den diğer bir riva-yette ise, Nebi (s.a.v.) “Kur'ân'ı muhafazaya ehemmiyet veriniz. Hayatım yed-i kudretin-de olan Cenâb-ı Allâh'a yemin ederim ki; Kur'ân'ın hafızadan çıkıp kaçması, bağlı devenin ihtimamsızlık eseri boşanıp kaç-masından daha zorludur!” buyurmuştur. Ebû Musa el-Eş'ârî (r.a.)'e buyurdular ki: “Ey Ebâ Musa! Sana Dâvud peygamberin ahenkli güzel sedasından bir nağme, güzel sadâ verilmiştir!” Yine Ebû Musa el Eş'âri (r.a.)'den rivaye-te göre Nebî (s.a.v.): “Şu bir halis mü'min ki Kur'ân okur, onun muktezâsıyla amel eder, o tadı güzel, kokusu güzel turunç meyvesi gibidir. Şu bir mü'min de Kur'ân okumaz fa-kat mucibiyle amel eder bu da tadı güzel fa-kat kokusu olmayan hurma gibidir. Kur'ân'ı okuyan fakat mucibiyle amel etmeyen mü-nafık benzeri de, kokusu güzel fakat acı rey-han otu gibidir. Kur'ân'ı okumayan münafık benzeri, tadı da acı, kokusu da kötü Ebû cehil karpuzu gibidir” buyurmuştur.(Hz.Mahmud Sami Ramazanoğlu, Musahabe-2, s.34)
Eğer hayatınızda bir değişiklik yapmayı planlıyor ama nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız bu bölüm size epey yardımcı olacak.Bu bölümde:Başarıyı yeniden tanımlayan “deneysel zihniyet”i,Tiny Experiments yaklaşımını ve PACT çerçevesini,Kendi hayatınızda tasarlayabileceğiniz küçük deneylere örnekleri bulacaksınız.Birlikte çalıştığımız ekiplerde en büyük zorluk fikirleri hayata geçirmekte. Ömür Doğan Hoca'yla yaptığımız bölümde, Anne-Laure Le Cunff'ın Tiny Experiments adlı kitabından söz etmiştik. Bu kitap bir yandan başarının daha gerçekçi bir tanımını yapıyor, ardından da değişimi küçük parçalara bölerek nasıl deneyimleyebileceğimizi anlatıyor.Bölümün ilk kısmında bu yaklaşımın temelini, başarı tanımını ve kullanabileceğiniz araçları anlatıyorum. Sonrasında kendi hayatımdan bir örnek üzerinden, “bir deney tasarlasam bunu nasıl yapardım?” sorusunu adım adım birlikte düşünüyoruz.Haftaya bu konuya devam edeceğiz ve erteleme meselesine eğileceğiz. Ayrıca küçük deneyleri iş hayatımızda nasıl uygulayabileceğimize bakacağız.Sizin hayatınıza ilişkin sorgulamak istediğiniz hangi kabuller var? Yolunda gitmeyen, küçük bir deneye dönüştürebileceğiniz bir konu geliyor mu aklınıza? Bölümü dinledikten sonra, sadece bir deneyi seçip bana yazarsanız çok sevinirim.Support the show
UMUTSUZLUK BİR KADER MİDİR? Hayır. Grigori Petrov'un efsanevi eseri Beyaz Zambaklar Ülkesinde, bir bataklığın nasıl cennete dönüştüğünü kanıtlıyor. Bu bölümde, Atatürk'ün de başucu kitabı olan, imkansızı başarma sanatının ve kendi hayatınızdaki bataklığı kurutmanın 100 yıllık formülünü açıklıyoruz. Finlandiya'nın soğuk ve karanlık coğrafyasında Johan Wilhelm Snellman'ın yaktığı o ateş, sadece bir tarih dersi değil; bugün sizin için bir uyanış çağrısıdır. Kılıçların yapamadığını kalemlerin nasıl yaptığını, bir halk doktorunun cenazesinde çiçek yerine neden insan seli olduğunu dinleyeceksiniz.Bu hikaye size şunu soruyor: Sizin mazeretiniz ne?Eğer bir ulus küllerinden doğabiliyorsa, siz de kendi hayatınızı değiştirebilirsiniz. ABONE OLMAYI UNUTMAYIN! Dinlediğiniz için teşekkürler!Support the show İnstagram
“Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağırgelir. O, size çok düşkün, mü'minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir.” (Tevbe 128)“Buna rağmen yüz çevirirlerse de ki: “Allah bana yeter, O'ndan başka ilah yoktur, ben yalnız O'nagüvenip dayanırım; O, büyük arşın sahibidir.” 129Hz. Muhammed bir insan olarak içimizden biridir; fakat Cenâb-ı Allah onu vahiy alma ve peygamberlerinsonuncusu olma mertebesiyle onurlandırmıştır. Başka bir âyette “bütün varlıklar için rahmet” olaraknitelenen (Enbiyâ 21/107) Resûl-i Ekrem'in müminlere karşı tutumuna ve hissiyatına ağırlık verilen 128.âyette o, Allah Teâlâ'nın iki güzel ismi ile, raûf ve rahîm olarak nitelenmiştir; raûf “çok şefkatli”, rahîm“çok merhametli” demektir. Yüce Allah'ın hiçbir peygamberini kendi isimlerinden ikisiyle birlikteanmamış olduğu dikkate alınırsa onun rabbimizin katındaki derecesi ve bütün bu açıklamalara rağmenondan yüz çevirenlerin ne büyük ziyanda oldukları daha iyi anlaşılır. İşte 129. âyette Hz. Peygamber'denbu gibi bahtsızların tutumlarından üzüntü duymaması, sadece Allah'a güvenip dayandığını hatırlaması veonlara da bunu duyurması istenmektedir.“Hem sonra o, sizin zarara uğramanız, kendisine çok güç gelen, dünya ve ahiret hayırlarını size ulaştırmadason derece istekli olan bir kimsedir. Bundan dolayı da sizin için tıpkı şefkatli bir doktor ve merhametli birbaba gibidir. Şefkatli olan doktor, çoğu zaman dayanılması güç, çetin ilaçlara yönelir. Merhametli baba da,çoğu kez. insana zor ve ağır gelen eğitme usullerine başvurur. Fakat insan, doktorun bilgili, sahasının ehli vebabasının da müşfik olduğunu bilince, o acı ilaçlara tahammül edilir ve o güç terbiye usulleri de bir lütuf veihsan yerini tutar. İşte burada da böyledir. Siz onun Allah katından gönderilmiş hak peygamber olduğunuanladığınıza göre, her türlü hayrı elde etmek için, onun bu zor tekliflerini kabul ediniz."Cenâb-ı Hak, Resulüne: "Eğer onlar bu mükellefiyetleri kabul etmez, yüz çevirip dönerlerse, onları bırak veonlara değer verme, Allah'a dayan ve bütün işlerinde Allah'a tevekkül et" demiştir."De ki: "Ben. ancak sizin gibi bir beşerim" (Kehf, 110) ayetlerinde olduğu gibidir. Bunlardan maksad şudur:En'am suresinde (9. ayet) de geçtiği gibi, eğer o peygamber, bir melek cinsinden olsaydı, insanların işi,bundan dolayı zorlaşırdı.insana bir şey zor geldiğinde, "Bu bana gâlib geldi" der.Buna göre ayetin manası, "Sizin sıkıntıya uğramanız ona güç gelir" yani "sizin kötülüğe dûçâr olmanız, onazor gelir" şeklindedir. Giderilmesi gerekli olan kötülüklerin en önde geleni, Allah'ın cezasının kötülüğüdür.İşte o peygamber, bu tür kötülüğü savuşturmak için gönderilmiştir."Ferrâ şöyle demiştir: "Haris, cimri ve düşkün demektir. Binâenaleyh ayetin manası, "Sizin cehennemegirmeniz ihtimaline karşı, size son derece düşkündür" şeklindedir."İbn Abbas (radıyallahü anh) şöyle demiştir: "Allahü teâlâ, peygamberini, kendi isimlerinden bu iki isimleisimlendirmiştir."Allah'a itaatten ve peygamberi tasdikten yüz çevirirlerse;Bu sûrede ele alınan, bahsedilen güç teklifleri kabul etmekten yüz çevirirlerse,d) Cihadda sana yardım etmekten yüz çevirirlerse, manaları verilmiştir.Bil ki bu ayetin gayesi, kâfirlerin, yüz çevirmeleri ve bu teklifi kabul etmemeleri hafinde, HazretiPeygamberin kalbine bir hüznün ve kederin gelmeyeceğini; zira Allah'ın, düşmanlarına karşı O'na yardımetmede ve O'nu, çeşitli lütuf ve nimetlerinin derecelerine ulaştırmada, o peygambere yeteceğini beyanedip açıklamaktır.
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz 25 yaşına girdiği zaman, Mekke'de kendisinin el-Emîn isminden başka bir adı yoktu. Hz. Hatice (r.anhâ) adına Şam'a ticaret kafilesini götürdüğü zaman Meysere de kendisiyle berâber idi.Busrâ'ya vardıkları zaman oradaki rahib: “Bu ağacın altında ancak bir peygamber konakladı. Ey Meysere O (s.a.v.)'in gözlerinde kırmızılık var mıdır?” dedi. Meysere: “Evet” karşılığını verdi. “Bu kırmızılık bâzen geçer mi?”dedi. Meysere de: “Hayır” dedi. Râhib: “Öyleyse bu zat, bir peygamberdir” dedi. Ticâret malını satarken birisi kendisine: “Lât ve Uzzâ adına yemin eder misin?” diye yemin vermek istedi. Peygamberimiz (s.a.v.) bunu kesinlikle reddetti. Adam da: “Söz senin sözündür, hak olan budur!” dedi. Sonra Meysere'ye dönüp: “Bilesin ki bu zât peygamber olacaktır. Bizim rahiplerimiz okuduğu kitaplarda bunu böyle bulmaktadırlar” diye ekledi.Mekke kadınları bir bayram gününü kutlamak üzere çıkmışlardı. Bir putun önünde toplanıp duruyorlardı. Bir erkek kişi suretinde birinin, kendilerine yaklaşarak şöyle nida etmekte olduğunu duydular: “Ey Mekke kadınları! Sizin beldenizde yakında bir peygamber çıkacak, O (s.a.v.)'in adı Ahmed olacak, Allâh (c.c.)'un elçiliği ve son peygamberlik vazifesi O (s.a.v.)'nde olacak… İçinizden hangi kadın, O (s.a.v.)'in eşi olma imkânını bulursa, O (s.a.v.)'e eş olmaya baksın!” Bu sesi duyan kadınlar kızıp hiddetlendiler ve o temsilî şahsı taşladılar, ona kötü sözler sarfedip lanetlediler. Hz. Hatice (r.anhâ) ise, sâdece sükût edip onu taşlama ve lanetleme işine hiç karışmadı.”(Celaleddin es-Suyuti, Peygamberimizin Mucizeleri ve Büyük Özellikleri, s.165)
Ümmü Süleym (r.anhâ) şöyle dedi: “Bir gün Resûl-i Ekrem (s.a.v.)'in yanında bulunuyordum.Şöyle buyurdu: “Ey Ümmü Süleym! Müslüman bir anne-babanın üç çocuğu vefât ederse, Allâhü Teâlâ o çocuklara olan merhameti sebebiyle o anne babayı mutlaka cennete koyar. ”Bunun üzerine ben: “İki çocuğu vefât etse, yine cennete girerler mi?” diye sordum. “Evet, iki çocukları vefât etse yine cennete girerler.” Bu hadis-i şerifte, çocuğu ölen müslümanların gönül yaraları sarılmakta, acıları teskîn edilmektedir.Vaktiyle çocuğunu kaybeden böyle dertli bir baba, Ebû Hüreyre (r.a.) ile karşılaştı ve ondan, bu konuda Peygamber (s.a.v.) Efendimiz'den duyduğu gönül ferahlatan bir müjde olup olmadığını sordu.O da Gönüller Sultanı (s.a.v.) Efendimiz'den duyduğu şu müjdeyi verdi: “Sizin çocuklarınız,cennette gönüllerince dolaşır, istedikleri saraya girip çıkarlar. O çocuklar âhirette anne ve babalarıyla karşılaşırlar, tıpkı benim senin şu elbisenin kenarından tuttuğum gibi onlar da anne ve babasının ellerinden tutarlar, Allâhü Teâlâ kendilerini hep berâber cennete koyuncaya kadar onların ellerini bırakmazlar. ”Anna babanın, kendilerinden önce âhirete gönderdikleri yavrular, orada anne ve babalarına sahip çıkacaklar ve onları cehennem ateşinden koruyacaklar. Çünkü Allâhü Teâlâ o küçük yavruları anne ve babalarından daha çok sevdiği için,onlara bu yetkiyi verecek, böylece hem onları,hem de anne ve babalarını sevindirecektir.Sultân-ı Enbiyâ (s.a.v.) Efendimiz bu müjdeyi önce üç yavrusunu âhirete yolcu edenler için vermiş, sonra iki çocuğu vefât edenlerin de bu güzellikten istifâde edeceklerini söylemiştir. Ancak bir çocuğunu âhirete şefâatçi olarak gönderenlerin de bu müjdeden nasiplenecekleri anlaşılmaktadır.Önemli olan, bu şuur ile onların acısına sabretmek ve bu sabırlarının mükâfatını Allâh (c.c.)'dan beklemektir.(İmâm Buhârî, Edebü'l-Müfred, c.1, s.187-189)
Kudüs'ün fethinde ilk hutbeyi okuyan, hâkimler başkanı (Kadı'l-kudat) Muhammed bin Ali Zekiyyüddin bin Muhammed hem hâkimler kurulu başkanlığı yapar, hem medresede ders verir, hem de Allah için cihada çıkardı. Çok âlim, fazıl,âbid bir insan olduğu gibi mücahitliği ile günümüz İslam âlimlerine örnek olacaklardan biri idi. Onun için Selahaddin Eyyubi ilk hutbeyi okuma şerefini ona verdi.Hutbede geçen bazı ayetler:O, göklerde ve yerde tek Allah'tır. Sizin gizli nizi de açığınızı da bilir. Kazandıklarınızın hepsini bilir.” (En'am 1-3) “İnsan hayra dua eder gibi şerre de dua etmekte. İnsan pek aceleci oldu.” (İsra s. 11) “Allah'ın insanlar için açtığı rahmeti tutacak yoktur, O'nun tuttuğunu,O'ndan sonra salıverecek yoktur. O her şeye gücü yeten, hükmünde hikmet sahibi olandır.”(Fatır s. 1-2) “Gizliyi de açığı da bilendir. Onların ortak koştuklarından yücedir.” (Mü'minun 91-92)“Ey ehli kitap, Peygamberlerin gönderilmediği bir zamanda “Bize cenneti müjdeleyen ve cehennemden sakındıran bir peygamber gelmedi” deme yesiniz diye, size açıklaması için elçimizi gönderdik. İşte size cenneti müjdeleyen, cehennemden sakındıran gelmiştir. Allah her şeye gücü yetendir.” (Maide 17-19) “Kulunu bir gece Mescid-i Haramdan, çevresini bereketli kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya ayetlerimizden bazılarını göstermek için götüren (Allah, her türlü eksiklik lerden) münezzehtir.Şüphesiz O,işitendir, görendir.” (İsra s. 1) “İlk sürgünde ehli kitap kâfirlerini (Beni Nadr) yurtlarından çıkaran O'dur. Siz çıkacakların zannetmiyordunuz. Onlar da kalelerinin kendilerini koruyacağını sanıyorlardı. Allah (‘ın azabı) onlara hiç hesap etmedikleri yerden geldi. Kalplerine korku saldı. Evlerini kendi elleriyle ve mü'minlerin elleriyle yıkıyorlardı.Ey akıl sahipleri, ibret alınız.” (Haşr s.1-2)(İmam Zehebi, Tarih'ül-İslam c.42 s.37)
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, Jurassic World: Rebirth - Jurassic World: Yeniden Doğuş filmini ele aldık.Jurassic Park serisinin yeni filmi Jurassic World: Rebirth'i hem filmsel hem de bilimsel açıdan değerlendirdiğimiz bu bölümde ilk olarak, filmin senaryosundan yönetmenliğine ve oyunculuklara dek her konuda hayal kırıklığı yarattığını ele aldık. Daha sonrasında ise serinin bilimle arasındaki organik bağdan, 13 bin yıl önce soyu tükenen kurt soyunun yeniden Dünya'ya getirilmesinden filmdeki bioprospecting çalışmalarına dek pek çok farklı konuya değindik.Sizin film hakkındaki düşünceleriniz neler? Bizim eleştirilerimize katılıyor musunuz? Yorumlarda buluşalım!#jurassicworld #jurassicworldrebirth #jurassicpark #sinema #filminceleme #dinozor #bilim #biyoloji #stevenspielberg
Her uzun ilişki için sorulan soru "Sırrınız nedir?" Benzer kişilikler mi, zıt kutuplar mı? Aslında uyumlu birlikteliğin matematiği yok ama bu soruların yanıtı var. Prof.Dr. Nezih Orhon uyumlu ilişkilerle ilgili araştırmaların sonuçlarını NTVRadyo'da açıklıyor.
Komedyen, yazar Deniz Alnıtemiz, Sizin gününüz nasıl geçti? podcastinin sabah sabah çektiği bu bölümünde, gelecekten ve gelmeyecekten bahsediyor.
Süheyb b. Sinan (r.a.) şöyle anlatıyor. Hz. Peygamber (s.a.v.): “Sizin hicret edeceğiniz yer bana gösterildi. Orası iki taşlık arasında çorak bir arâzidir. Bu durumda ya Hacer'dir ya da Yesrîb (Medîne)'dir.” buyurdular. (Buhari) Sonra da berâberinde Hz. Ebûbekir (r.a.) olduğu hâlde Medîne'ye hicret ettiler. Ben de onlarla birlikte gitmek istemiştim. Fakat Kureyş gençleri buna mâni oldular. Ben o gece hiç oturmaksızın ayakta dolaştım durdum. Gençler: “Karnı ağrıyordur.” diyorlar ve beni ishâl olmuş zannediyorlardı. Hâlbuki benim hiçbir şeyim yoktu. Onların uyumalarını bekledim ve sonra yola çıktım. Fakat biraz sonra arkamdan yetiştiler. Beni yolumdan alıkoymak istiyorlardı. Onlara: “Benim çok param vardır; onları size verirsem yolumdan çekilir hicret etmeme izin verir misiniz?” dedim. Onlar da râzı oldular. Böylece hep birlikte Mekke'ye geri döndük. Onlara evimin eşiğinin altını kazmalarını söyledim. Kazdılar, oradan çıkan paraları verdim ve sonra: “Falan kadına gidiniz? Onda iki tane elbisem vardır; onları da alınız!” dedim. Sonra yola düştüm: daha Medîne'ye girmeden Kubâ'da Hz. Peygamber (s.a.v.)'le Ebûbekir (r.a.)'e yetiştim. Hz. Peygamber (s.a.v.) beni görünce “Yâ Ebâ Yahyâ! Kârlı bir alışveriş yaptın!” buyurdular.(M. Yûsuf Kandehlevî (r.h.), Hayatü's Sahâbe, c.1, s.347)“Bu feyizli ve bereketli günün (hicri yılbaşının), her müslümân tarafından kutlanması ve müslümân kardeşler arasında tebrîkleşilmesi dînî bir borçtur. Bu hicretle doğan İslâm devleti otuz yıl gibi çok kısa bir zamanda, Endülüs'ten Çin'e kadar, cihânın en kıymetli mıntıkasında, insanları dîn ve vicdan hürriyetine, sulha ve sükûna (barış ve huzura) kavuşturmuştur.” (Hz. Mahmûd Sâmî Ramazânoğlu (k.s.)) Kadınlar ve çocuklar, hep bir ağızdan: “Ay doğdu üzerimize, Veda tepelerinden / Şükür gerekti bizlere, Allâh'a davetinden Sen güneşsin sen kamersin, Sen nur üstüne nursun / Sen süreyya ışığısın, Ey sevgili hoşgeldin” diye şiirler okuyorlardı.(Semhudî, Vefaü'l-Vefa, c.1, s.187; Halebi, İnsanü'l-Uyun, c.2, s.58)
(Videoda adı geçen hiçbir ürün ile Disket Kutusu arasında ticari bir anlaşma bulunmamaktadır.)2025 belki GTA 6'nın çıkışını göremeeyecek olabilir. Ancak bu yıl hem çıkmış hem de yolda olan oyunlarıyla adeta bir efsaneye dönüşecek gibi. Bu videoda hem bu yılı hem de 2026'nın aklımızı uçuran oyunlarını konuştuk. The Alters'dan Dying Light'a, Silent Hill f'ten Onimusha'ya ne varsa mercek altına aldık!Sizin "ben onu bunu bilmem kardeşim, sadece onu bekliyorum" dediğiniz oyun hangisi?
Yapay zekâ üzerine çekilen hesapta “komik” vidyolar çok rağbette. Geçenlerde bir arkadaşım böyle vidyolardan birini gönderdi. Sizin için vidyoyu tasvir ediyorum:
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, TLOU'nun son bölümünü ve genel olarak 2. sezonu değerlendirdik!Oyunu oynayan ve oynamayan olarak ilk kez bu kadar net şekilde ayrıştığımız bu bölümde, özellikle Ellie'nin karakter gelişimi özelinde tartıştık. Tıpkı geçen sezonda olduğu gibi, bu sezonda da finalin aceleye getirildiğini ele aldığımız incelemeyi, 3. sezona dair tahminlerimizle noktaladık. Sizin son bölüm ve genel olarak 2.sezon hakkındaki görüşleriniz neler? Cem'in görüşlerine mi katılıyorsunuz, yoksa Atabey'inkilere mi?#thelastofus
*Bu bölüm Hiwell hakkında reklam içerir. Teoman'ın Faso Fiso kitabını okumadıysanız dert değil, sizin için okudum. Neleri kendime yakın bulduğum için sevdim ya da tam olarak aynı sebepten kızdım, hepsini bu bölümde anlatıyorum. Hiwell'de ilk seansınız aşağıdaki kodla sadece 299 TL. Kod: merdiven299Hiwell'i daha önce kullandıysanız da seans alımlarınızda geçerli %15 indirim kodu : 15merdiven Hiwell'den faydalanmak için tıklayın:https://hiwell.app/-merdiven-alti-terapi-h
MTO'nun nasıl çaplı insan yetiştirdiğini gösteren örneklerden biri Sakarya'dan Mehmet Varıcı hocamız. Varıcı hoca, burada yayımla-yacağım nefis makalesinde refah toplumun felsefesini yapıyor ve anlamını sorguluyor. Onun bu konu etrafında devam edecek yazılarından birini paylaşıyorum sizlerle. Sizin için açıcı okumalar...
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, TLOU S02E06'yı değerlendirdik!Bu incelemede, Joel'un diziye geri dönüşü üzerinden Pedro Pascal'ı bolca överken oyunda karaktere hayat veren Troy Baker'a da saygı duruşunda bulunduk. Flashback sahneleri aracılığıyla Joel ile Ellie'nin ilişkilerinin gelişimine retrospektif bir bakış attığımız bölümü değerlendirirken, özellikle de son sahne özelinde, oyunu oynayan ve oynamayan olarak ikiye bölündük. Sizin son sahne ve genel olarak bölüm hakkındaki görüşleriniz neler?#TheLastofUs #TheLastofUsdizi #TheLastofUsinceleme #thelastofuspart2 #thelastofus2 #TheLastofUs2sezon4bölüm #diziinceleme #diziincelemesi #dizi #bilim #bilimkurgu #bilimsel #zombi #hbo #blutv #TheLastofUsizle #TheLastofUsTürkçe
258.Bölümde Hello Tomorrow Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Timur Topalgökçeli konuğum oldu. Deep Tech'in ticarileşme süreci gerçekten düşünüldüğü kadar zorlu mu? Avrupa'daki yatırım eğilimleri Türkiye'deki girişimcilere ne anlatıyor? Hello Tomorrow Türkiye elçisi Timur Topalgoekceli ile yapay zekâdan yeni enerji teknolojilerine, yatırımcı psikolojisinden küresel rekabete kadar Deep Tech dünyasını masaya yatırıyoruz. Bu bölümde, bilimin ve teknolojinin kesişiminde kurulan girişimlerin geleceğine ışık tutuyoruz. https://hello-tomorrow.org.tr/ (00:00) – Açılış (00:25) - Hello Tomorrow Türkiye hakkında (03:22) – Deep Tech Nedir? (04:25) – McKinsey raporuna göre, Deep Tech girişimlerinin zaman içinde geleneksel teknoloji girişimleriyle benzer başarı oranlarına sahip olduğu belirtiliyor. Sizin deneyiminizde, Deep Tech girişimlerinin ticarileşme veya ölçeklenme süreçleri gerçekten düşünüldüğü kadar zor mu? (06:50) - 2023 verilerine göre Avrupa'daki Deep Tech yatırımlarının %20-30'u Yapay Zeka ve %15-20'si Yeni Enerji alanlarına yönelmiş. Türkiye veya Avrupa'daki Deep Tech girişimcileri için sizce en büyük gelecek potansiyeli hangi temada gizli? (09:57) – İnovasyon ve Devletlerin destekleri… (15:12) - Deep Tech yatırımları daha büyük başlangıç sermayeleri gerektiriyor ama uzun vadede daha yüksek getiriler sağlıyor. Deep Tech projelerinde yatırımcıları ikna etmenin en zor yanı nedir? Sizce bu risk algısını değiştirmek mümkün mü? (18:52) - Deep Tech girişimleri genellikle global pazarlara hitap ediyor. Sizce Türkiye'den çıkan Deep Tech çözümlerinin globalde rekabet edebilmesi için hangi stratejik adımlar atılmalı? (21:30) - Hello Tomorrow Türkiye bu yıl hangi tema ile düzenleniyor. Deep Tech girişimciliği için oynadığı rolü nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce bu tür zirveler bilimsel buluşları pazara taşıma sürecinde nasıl bir boşluğu dolduruyor?” (23:27) - Hello Tomorrow'un LLM tabanlı yapay zeka girişimlerine özel başlattığı destek programı dikkat çekiyor. “Sizce büyük dil modelleri ve yapay zeka, Deep Tech girişimlerinin önünü nasıl açıyor? Bu alanlarda çalışan girişimciler neden bu tarz özel programlara daha fazla yönelmeli?” (27:30) – Kitap önerisi Mobi Dick - https://www.goodreads.com/book/show/18187101-moby-dick---beyaz-balina?ac=1&from_search=true&qid=0vYoZcnY9U&rank=1 Başarılı Startup için 24 Adım - https://www.goodreads.com/book/show/39217082-disciplined-entrepreneurship?ac=1&from_search=true&qid=nGNwrUOPyY&rank=1 (31:00) – Patreon destekçilerimiz… (31:22) - Kapanış Sosyal Medya takibi yaptın mı? Twitter - https://twitter.com/dunyatrendleri Instagram - https://www.instagram.com/dunya.trendleri/ Linkedin - https://www.linkedin.com/company/dunyatrendleri/ Youtube - https://www.youtube.com/c/aykutbalcitv Goodreads - https://www.goodreads.com/user/show/28342227-aykut-balc aykut@dunyatrendleri.com Bize bağış yapıp destek olmak için Patreon hesabımız – https://www.patreon.com/dunyatrendleri Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Ukrayna ile Rusya, Dolmabahçe'de yürütülen müzakerelerde karşılıklı esir takasında anlaşmaya vardı. Trump, üçüncü ayağı olan BAE ziyaretiyle sona eren Körfez turunu 1,4 trilyon dolar yatırım taahhüdüyle tamamladı. Bu bölüm De'Longhi hakkında reklam içermektedir. Sizin için de günün en tatlı anı lezzetli bir kahveyi yudumladığınız an ise, sizleri De'Longhi'nin 50'den fazla kahveyi tek tuşla hazırlayan otomatik kahve makinesi Eletta Explore ile tanıştıralım. Eletta Explore ile buradan tanışabilirsiniz. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, TLOU S02E04'ü değerlendirdik!Bu incelemede, bu bölümle birlikte diziye dahil olan Isaac üzerinden The Last of Us evrenindeki kötü karakterlerin ne denli başarılı şekilde betimlendiğini ve bunun dizinin çıtasını nasıl belirlediğini ele aldık. Ayrıca Ellie özelinde dizinin yanlış bir yola girme ihtimalini ele alırken hem oyunun hem de dizinin yaratıcısı olan Neil Druckmann'a bir kez daha saygı duruşunda bulunduk.Sizin bölüm hakkındaki görüşleriniz neler?
Bu mektûb, molla Sâdık-ı Kâbilîye yazılmışdır. Kendini kavuşmuş sanan, bir şey elde edemez. Büyüklerin rûhlarından fâidelenmeğe aldanmamalıdır. Onlar, kendi üstâdının latîfeleridir:“İki mektûbunuz arka arkaya geldi. Birinci mektûb, kavuşduğunuzu, doyduğunuzu bildiriyordu. İkincisi, susuzluğunuzu, boşluğunuzu anlatıyordu. Allahü teâlâya hamd olsun! Çünki her işin sonuna bakılır. Kendini doymuş sanan, birşeye kavuşmamışdır. Kendini boş, uzak sanan, kavuşmuş demekdir. Size arka arkaya bildirmişdim ki, büyüklerin rûhlarının zâhir olmasına, onların yardım etmelerine, sakın aldanmamalıdır.O büyüklerin sûretleri, kendi üstâdınızın latîfeleridir. O şekillerde görünmekdedir. Tek bir yere bağlanmak şartdır. Çeşidli yerlere bağlanan, birşey kazanmaz, zarar eder. Size çok söylemişdim ki, sona çabuk kavuşmak için, işe, vazîfeye sıkı sarılmalıdır. Lâzım olan şeyleri bırakarak, lüzûmsuz şeylerle uğraşmak, akla uygun değildir. Fekat siz, kendi görüşünüze uyuyorsunuz. Söz dinlemiyorsunuz. Siz bilirsiniz! Habercinin vazîfesi ancak bildirmekdir.”149.Bu mektûb, yine molla Sâdık-ı Kâbilîye yazılmışdır. Allahü teâlâ herşeyi sebeble yaratmakda ise de, belli bir sebebe bağlanmak lâzım olmadığı bildirilmekdedir:“Kardeşim molla Muhammed Sâdık! Bütün varlığınızla sebeblere bağlandığınıza şaşılır. Sebebleri yaratan “teâlâ ve tekaddes”, herşeyi sebeblerle yaratmakda ise de, herşey için belli bir sebebe yapışmak doğru değildir.Mısra tercemesi: Bir kapı kapanırsa, üzülme ey gönül, başkası açılır!Bu kısa görüşlülük, çok uygunsuz kimselerde bulunur. Sizin gibilerde bu hâli görmek pek çirkindir. Biraz kendinize geliniz! Bu kötülüğün derecesini anlayınız! Hem müttekî olmak, hem de Allahü teâlânın sevmediği şeylerin peşinde koşmak, çok çirkin bir işdir. Bu çirkinliğin, sizin gözünüze güzel görünmesine pek şaşılır. Çok lâzım olan şeyleri, ihtiyâcı giderecek kadar elde etmek için çalışmalıdır. Bütün vaktleri oraya vermek ve bütün ömrü onun arkasında geçirmek, tâm bir ahmaklıkdır. Fırsatın kıymetini biliniz! Bu fırsatı, sonu gelmez, lüzûmsuz şeyleri elde etmek için kaçıranlara binlerle yazıklar olsun! Mektûblaşmamız lâzımdır. Habercinin vazîfesi, yalnız haber vermekdir. İnsanların dedi-kodularına aldırmayın! Buna üzülmeyiniz! Size sürmek istedikleri lekeler, sizde bulunmadığı için, üzülmeniz doğru değildir. Herkesin kötülediği bir kimsenin iyi olması, çok büyük se'âdetdir. Fekat, bunun aksi olursa, çok tehlükelidir. Vesselâm.”"İnsanlar için hak yolunu kapatan beş şey vardır:Cahillikten rahatsız olmamak, dünya hırsı, cimrilik, amelde riya, kendi fikrini beğenmek." Hz. Ali ra.Şeytan taşlamaktan tavaf yapamıyoruz! Başarı, en iyi intikamdır.Yiğit 1000 gün yaşar fırsat bir gün düşerKorkularının üstüne git! Agresif ol ve yüzleş onlarla. Sert saldır! Vücudunda bir yer tutulup ağrıdığında, masör kişi o bölgeye sert bir masaj yapar, ödeme dönüşmüş olan kas yapını yumuşatır ve ağrı biter.Hasan-ı Basrî "rahmetullahi aleyh" hazretlerinin talebeleri, şeytanın vesvesesinden şikâyet ederek; "Yâ Şeyh! Şeytandan gâyet incindik. Hep bizi yaramaz işlere teşvik ediyor. "Elinize geçen dünyâyı sıkı tutun, size lâzım olacak." diyor ve bizi hayırdan alıkoyuyor." dediler.Hasan-ı Basrî hazretleri gülümseyerek buyurdu ki: "Şimdi buradaydı. O da sizden şikâyet eti. Dedi ki: "Şu Âdemoğullarına nasîhat eyle de benim hakkıma tamah etmesinler. Kendi haklarına râzı olsunlar. Hak teâlâ beni huzûrundan kovduğu zaman, dünyâyı ve Cehennem'i bana mülk kıldı. Cennet'i ve kanâati ise onlara verdi. Şimdi bunlar kendi haklarını bıraktılar benim mülküme tamah ediyorlar. Ben de onların îmânlarını almayınca dünyâyı kendilerine vermiyorum." dedi. Eğer şeytanın vesvesesinden emin olmak isterseniz, dünyâyı terk edin ve endişesini gönüllerinizden çıkarın."Bu nasîhatleri dinleyen talebeleri başlarını öne eğerek huzûrundan ayrıldılar.4 şeytanı tanımadan Allah dostu olamazsın. İblis, nefis, daha kötüsü kötü arkadaş, daha kötüsü kötü din adamı.Kol saatını dusurursen ne olur? Zamannn!
Güncel dizi ve filmleri incelediğimiz Dollypop'un yeni bölümünde, 2 yıllık aranın ardından geri dönen The Last of Us'ın 2. sezon 1. bölümünü değerlendirdik!Tıpkı ilk sezonda yaptığımız gibi, oyunu oynayan ve oynamayan olarak iki farklı perspektiften ele aldığımız incelememizde; yeni sezonunun nasıl başladığından dizinin yaratıcılarının oldukça başarılı olsa bile birtakım eksikleri olan ilk sezondan nasıl dersler çıkardığına ve 2. sezonla birlikte hayatımıza giren karakterlerin nasıl tanıtıldığına dek pek çok konuyu ele aldık.Sizin bölüm görüşleriniz neler? Yorumlarınızı bekliyoruz. Dollypop ve Dollywood'u, Dollyworld YouTube kanalından da takip edebilirsiniz.
SBS'in 50. yılı kapsamında SBS Türkçe Programının eski çalışanları ile yaptığımız söyleşiler dizisinde bu kez Ayşe Kemikoğlu mikrofonlarımıza konuk oldu.
Bu mektûb, Muhammed Ma'sûm-i Kâbilîye yazılmışdır. Sevenlerin sıkıntılara, üzüntülere dayanmaları lâzım geldiği bildirilmekdedir:“Fakîrleri seven kardeşim! Kalbinde sevgi taşıyanların sıkıntı ve üzüntü çekmeleri lâzımdır. Dervîşliği seçenlerin dertlere, sıkıntılara alışması lâzımdır.Fârisî beyt tercemesi: Seni sevmek, dert ve gam tatmak içindir, Yoksa, râhat etdirecek şeyler çokdur.Sevgili, sevenin çok üzülmesini ister. Böylece, kendinden başkasından büsbütün soğumasını, kesilmesini bekler. Sevenin râhatlığı, râhatsızlıkdadır. Âşıka en tatlı gelen şey, sevgili için yanmakdır. Sükûnet bulması çırpınmakdadır. Râhatı, yaralı olmakdadır. Bu yolda istirâhat aramak, kendini sıkıntıya atmakdır. Bütün varlığını sevgiliye vermek, ondan gelen herşeyi seve seve kapmak acısını, ekşisini, kaşları çatmadan almak lâzımdır. Aşk içinde yaşamak böyle olur. Elinizden geldiği kadar böyle olunuz! Yoksa, gevşeklik hâsıl olur. Sizin çalışmanız iyi idi. Bunun dahâ artmasını beklerken, azalıverdi. Fekat üzülmeyiniz. Eğer, kendinizi bu duraklamadan kurtarırsanız, eskisinden dahâ iyi olur. Sizi bu dağınıklığa sürükleyen şeylerin, toparlanmanıza da sebeb olacaklarını biliniz! Böylece, çalışmanız artar. Vesselâm.”146.“Oğlum Şerefeddîn Hüseynin mektûbu geldi. Allahü teâlâya hamd olsun ki, fakîrleri hâtırlamakla şereflenmekdesiniz. Aldığınız vazîfeyi çok yaparak zemânlarınızı kıymetlendiriniz! Fırsatı elden kaçırmayınız. Geçici olan şânlar, şerefler sizi aldatmasın. Dünyâ lezzetleri, hakîkî lezzetlerden mahrûm etmesin.Fârisî beyt tercemesi:Sana söyliyeceğim hep şudur: Çocuksun, yol ise korkuludur.Allahü teâlâ, bir kulunu gençlikde tevbe etmeğe kavuşdurursa ve bu tevbesini bozmakdan korursa, ne büyük ni'met olur. Diyebilirim ki, bütün dünyâ ni'metleri ve lezzetleri, bu ni'metin yanında, büyük deniz yanındaki bir damla su gibidir. Çünki bu ni'met, insanı Allahü teâlânın rızâsına, sevgisine kavuşdurur. Bu ise, dünyâ ve âhıret ni'metlerinin hepsinin üstündedir. Âl-i İmrân sûresinin onbeşinci ve Tevbe sûresinin yetmişüçüncü âyetinde meâlen, “Allah'ın râzı olması nimeti dahâ büyüktür” buyuruldu. Doğru yolda olanlara ve Muhammed Mustafâya “aleyhi ve alâ âlihissalevâtü vetteslîmâtü etemmühâ ve ekmelühâ” uymakla şereflenenlere selâm olsun!” RabbaniSahabîlerden biri şöyle dedi: Bir gün Peygamberimiz, aramızda gülüşürken çıkagelmişti. Bize, “Cehennem ardınızdayken nasıl gülersiniz? Vallahi, sizi gülerken görmemeliyim!" dedi ve yüzünü dönerek giti. Sanki başlarımıza birer kartal konmuş gibi olmuştuk. Fakat, az sonra yanımıza gelerek şu müjdeyi verdi: "Biraz önce Cebrail gelerek bana şöyle dedi. Yüce Allah buyuruyor ki: "Niçin kullarımın ümidini rahmetimden kesiyorsun? Kullarıma Benim affedici ve merhametli olduğumu, bunun yanında azabımın da ağır olduğunu bildir."ّدَاصرملابلّكَ برّنَ اBütün peygamberlerin ortak nasihati. Utanmadıktan sonra dilediğini yap.İyilikte kötülükte bulaşıcıdır."İnsanlar için hak yolunu kapatan beş şey vardır:Cahillikten rahatsız olmamak, dünya hırsı, cimrilik, amelde riya, kendi fikrini beğenmek." Hz. Ali ra.Bir vehabi yazdı sen ölünce cenaze namazına asla gelmicem. Hiç cevap vermem ama buna yazdım: Benim cenaze namazıma 1000 Peygamber gelecek, sen eksik kal nolur.“Güneşin Görevi Işık Saçmaktır! Yarasalar Rahatsız oluyor Diye, Güneş Bu Görevinden Vazgeçecek Değil Ya!” Şems-i TebriziŞeytan taşlamaktan tavaf yapamıyoruz!Başarı, en iyi intikamdır.Yiğit 1000 gün yaşar fırsat bir gün düşerBereket diye bişey var İslam'da. Kurtuluş savaşında Yunan nüfusu 10 milyon; Türkiye 10 milyon. Yıl 2025. Yunan yine 10 milyon; Türkiye 85 milyon.Korkularının üstüne git! Agresif ol ve yüzleş onlarla. Sert saldır! Vücudunda bir yer tutulup ağrıdığında, masör kişi o bölgeye sert bir masaj yapar, ödeme dönüşmüş olan kas yapını yumuşatır ve ağrı biter.Mülk Allahındır yazıyo apartmanda. Altında sahibinden satılık yazısı var!“Kendi ayıbı, insanların ayıbını görmekten alıkoyan kimseye müjdeler olsun." (Aclûnî, Keşfu'l-Hafa, II, 46)
Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin
Bu bölümün konusu kötü alışkanlıklar… Emin ve Feyza kötü olarak nitelendirilebilecek çeşitli alışkanlıklardan ve bu alışkanlıklardan neden vazgeçemediklerinden bahsettiler. Sizin kötü alışkanlıklarınız var mı? Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Show Notes Easy Turkish Podcast 130: Israr, ısrar, ısrar! (https://www.easyturkish.fm/130) Turks Try Weird Asian Snacks (https://youtu.be/TTEpgr4lc4U) Foreigners React to Weird Turkish Snacks (https://youtu.be/XHkrXyGzxCw) Transcript Intro Emin: [0:25] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Ben Emin, bugünkü bölümümüzde Feyza ile beraberiz. Nasılsın Feyza? Feyza: [0:34] İyiyim Emin, sağ ol. Sen nasılsın? Emin: [0:36] Ben de iyiyim, teşekkür ederim. Evet, nasıl gidiyor 2025 yılı genel olarak? Feyza: [0:41] 2025'in 2024'ten çok farkı yok şu ana kadar aslında. Yoğun geçiyor. Havalar bu aralar çok soğudu İstanbul'da. Kar yağdı bir ara, tekrar yağacak. O yüzden genelde iş, ev arası geçiyor. Senin nasıl geçiyor? Emin: [0:57] Benim de aynı şekilde. Hatta bu bölüm yayınlandığında biz karlar altında olabiliriz. Feyza: [1:02] Evet gerçekten. Emin: [1:04] Aynen. Tam karın en yoğun olacağı zamanlar herhâlde yayınlanacak bu bölüm. Feyza: [1:07] Doğru. Emin: [1:08] Bakalım İstanbullular olarak hasretiz kara. Senede bir kere, iki kere anca geliyor zaten. Onu da iyi değerlendirmek istiyoruz. Feyza: [1:16] Aynen öyle. Bakalım tutacak mı? Bayağı büyük bir beklenti var. Emin: [1:19] Evet bu beklenti genelde aslında boşa çıkmasıyla ünlü bir beklenti. Bu da İstanbulluların kötü bir alışkanlığı sanki. Feyza: [1:31] Bence de. Bence de. Emin: [1:31] Yani bağımlılık gibi. Olmayacağını biliyoruz ama yine de bir heves, bir umut bekliyoruz. Feyza: [1:37] Aynen öyle. Bir umuttur kar beklemek. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership
#şehirkuşçuları
Yusuf Ünal | Sizin hiç hocanız vefat etti mi? | 14.11.2024 by Tr724
“Allahü Teâlâ iki cihad emreti. Biri içten, öbürü dıştan. İç âlemde olacak cihad, nefisle, kötü arzularla, şeytani duygularla olur. Ayrıca, isyandan dönmek, küçük hataları bırakmak da iç âlemde yapılacak cihad arasındadır. Haram olan şehevi arzuları bırakmak da bunlar arasında sayılır. Dış âlemde yapılacak cihad ise, Allah'a ve Peygamberine (S.A.) isyan edenleri yola getirmektir. İsyan kılıcı çekenleri hizaya getirmektir. Oklarını kırmak ve mızraklarını parçalamak bu cihad arasındadır. Bu yolda öldürmek olduğu gibi, ölmek de vardır. Ama ne olursa olsun, iç âlemdeki cihad dış âlemdekinden daha zordur. Ve daima üzerinde durmak icab eder. Nasıl zor olmasın ki?.. Nefis bütün arzularından kesilir. Sonra tek yol açılır. O da Allah'ın emri yolu... Bu, onun doymak bilmeyen hırsını tatmin edemiyor!.. Bir kimse, iki cihad vazifesinde de Allah'ın emrine uyarsa, ona dünya ve âhirette bol mükâfat vardır. Harp anında şehitler acı duymazlar. Ancak bir kimse kolundan alınan kandan ne kadar sızı duyarsa şehit de kılıç darbesinden o kadar sızı duyar. Bir hatalının günahı bırakması, susuzun suya olan ihtiyacı kadar önemlidir. Şehit bunu bilir, ölümden korkmaz. Şehadetle bütün hatalarının afına inanır. Bu yüzden hiçbir cihaddan çekinmez. Ölüm acısını da duymaz. Ey cemaat! Şu yüce Kur'an'a inanınız. Ve işlerinizi ona göre yapınız. Yaptığınız işler Kur'an'ın emri dahilinde ve temiz olsun. İşlerinizde ihlâs olsun. Görsünler diye, iş yapmayınız. Bir iş yaparken içiniz başka, dışınız başka olmasın. Halkın övmesini beklemeyiniz; onlardan bir şey ummayınız. Bu söylenen şeyleri, halkın tümünden biri ancak yapabilir. Çalış, o bir kişi sen ol. Kur'ân'a iman edip işlerini ona göre yürütenler azdır. Ona iman edip iş tutanlar parmakla gösterilecek kadar az olduğu için nifakçılar çoğaldı; ihlâs sahipleri azaldı. Sizi Hakk'a kulluk etmekten ne aldı? Ona karşı tembelliği size kim dedi? Düşman tarafına çalışmayı size kim sevdirdi? Size kötü vaadlerde bulunan şeytandır. Onun vaadleri yalandır. Ey cemaat! Sözlerimi kabul ediniz. Ben sizin için bir nasihatçıyım, iyiliğinizi dilerim. Ben sizlerden uzaktayım. Sizin varlığınıza da uzağım. Benim bütün varlığım sizden ayrıdır. Kendi varlığımdan da uzağım. Kurtuluşumu İlâhî fiillerin tecellisinde ararım. Sizin kurtuluşunuz için de aynı duyguyu taşırım. Beni itham etmeyiniz. Benim için dilediğimi size de isterim. Peygamber (S.A.) efendimiz buyuruyor ki: - «İman sahibi, kendine istediğini din kardeşine de istemedikçe olgunlaşamaz.» Malın zekâtını ver. Her gün hayli para kazanmaktasın. Kâr üstüne kâr ediyorsun, yeterinden daha çok mal kalmış elinde; ama kimseye vermek istemiyorsun. Sen bolluk içinde yaşarken, öbürlerinin darlığına nasıl tahammül ediyorsun? Yapamazsın; çünkü şeytan ve kötü duygular arkadan sana emir yağdırmakta. Onlar sana emir verdikçe hiçbir kimseye iyilik yapamazsın ve kimsenin iyiliğini düşünmen kabil olmaz. Haberin var mı? Bir kimsenin dünya sevgisi artarsa hırsı çoğalır, ölümü unutur. Hak'la karşılaşmayı aklına getirmez. Helâli, haramı ayırt etmez. Bu hâli ile Hakk'ı ve hakikati inkâr etmiş olur. Şu Âyet-i Kerime bunu haber veriyor: «Onlar ki derler: Hayat yalnız bu hayatır, ölürüz, diriliriz. Zaman bizi helak eder.» (Mü'minûn/37) Müslümansan, onun şartlarını yerine getireceksin; aksi hâlde: «Ben Müslümanım.» deme. İslâm dininin şartlarını yerine getirmelisiniz ki, onun hakikatine erebilesiniz. Onun hakikati; Hak önünde teslim bayrağını çekmektir. Elindeki iyi şeyleri bugün kullara pay et; yarın Mevlâ sana rahmetle bakar. Yeryüzündekilere şefkat duyunuz; tâ ki, gökyüzündekiler de size merhamet etsinler... Kötü nefsinle kaldığın süre, aranan bu yüce makama vasıl olman kabil değildir. Nefsin kötü arzularını yerine getirdiğin müddetçe onun emrinde sayılırsın. Onun hakkını ver, fakat yersiz dileğini verme. Hakikati ona ulaştır; bu ona hayat verir. Onun kötü arzularını vermen ölümdür. Nefsin hakkı, yemek, içmek, giymek ve oturacak yerdir.
#beşerimünasebetler Ergenlik yalnızlığı mı, kalp kırıklığı yalnızlığı mı? Bazı ülkelerde alarm boyutunda yalnızlıkla mücadele yapılıyor. Peki yalnızlığın kaç hali var? Sizin yalnızlık hikayeniz hangisi? Ne yapmalısınız? Prof.Dr. Nezih Orhon'la #iletişiminbilimi #biliminiletişimi
Pete Rock and CL Smooth. Boy Sluts on Instagram. Dump button time. Sending you love from St. Louis County. Maddie got a text that Grossmother is her friend's great grandmother. Joey teaches a sourdough bread class. Weekend plans for the dais. Chairman has leverage over Joey. US Gymnastics drama. Sizin' up the boys in the shower. There's nothing wrong with South County. TMA Walrus Number One calls in to accept his award. EMOTD. Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Pete Rock and CL Smooth. Boy Sluts on Instagram. Dump button time. Sending you love from St. Louis County. Maddie got a text that Grossmother is her friend's great grandmother. Joey teaches a sourdough bread class. Weekend plans for the dais. Chairman has leverage over Joey. US Gymnastics drama. Sizin' up the boys in the shower. There's nothing wrong with South County. TMA Walrus Number One calls in to accept his award. EMOTD. Learn more about your ad choices. Visit podcastchoices.com/adchoicesSee Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Avustralya'nın 3G ağının kapanmasına bir aydan biraz süre kaldı. Kullanıcılardan cep telefonlarını kontrol etmeleri isteniyor. 3G sistemi kapatılınca acil durum hatlarına ulaşamama riskinden endişeleniliyor. Peki, cep telefonunuzu yenilemek zorunda olup olmadığınızı nasıl öğrenebilirsiniz?
Büyüyorum serisinin ikincisinde ön yargılar var. Sizin ön yargılarınız ve başkalarınınkiler, hepsi çöpe gitmeli çünkü gerçekleri konuşmamız gerekli... Keyifli dinlemeler
İstiğnâ ve beklentisizlik, Peygamberlik mesleğinin şiarıdır; insanları kurtarmak için kendi hayatını istihkâr ederek her gün ölüp ölüp dirilme, sürekli çalışma, hep koşturma, zahmet çekip meşakkatlere katlanma ama bütün bunlara bedel hiçbir ücret istememe irşad yolunun hususiyetidir. Nitekim, Hazreti Nuh, Hazreti Hûd, Hazreti Salih, Hazreti Lût ve Hazreti Şuayb (Allah'ın salat ve selamı Efendimizin ve bütün peygamberlerin üzerine olsun) hep aynı cümleyi tekrar etmiş; وَمَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَى رَبِّ الْعَالَمِينَ “Bu hizmetten ötürü sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan, ancak Rabbülâlemîn'dir.” (Şuarâ, 26/109) diyerek, bütün peygamberlerin ortak duygu ve düşüncesini dile getirmişlerdir. Mevlâ-yı Müteâl, Sultân-ı Rusül Efendimiz'e, “De ki: Sizden bu hizmetim için hiçbir ücret istemiyorum, malınız sizin olsun! Benim ücretim yalnız Allah'a aittir ve O, her şeye şahittir.” (Sebe', 34/47) buyururken de nübüvvetin bu ulvî yönünü nazara vermiştir. *Yâsîn Sûresi'nde anlatılan kahraman (Habib-i Neccar), اِتَّبِعُوا مَنْ لاَ يَسْأَلُكُمْ أَجْراً وَهُمْ مُهْتَدُونَ “Yaptıkları tebliğ karşılığında sizden bir ücret istemeyen, hiç menfaat beklemeyen, dosdoğru yolda yürüyen bu kimselere uyun.” (Yâsîn, 36/21) demek suretiyle, yine irşad erlerinin aynı vasfına dikkat çekmiştir. Habib-i Neccar, arkasında yürünecek rehberlerin en önemli iki vasfını nazara verirken, onların hizmetlerine mukabil hiçbir ücret/menfaat beklemediklerini ve herkesten önce kendilerinin dosdoğru yolda yürüdüklerini belirtmiştir ki, doğrusu, bu iki sıfatı üzerinde taşımayan kimselerin başkalarına hidayet yolunu göstermeleri hiç mümkün değildir. *İnsanlar canlı kitaplara bakarlar. Kitaplar kitaplaşan insanlarla bir şey ifade eder. (09:20) *Kur'ân-ı Kerim, Yûsuf Sûresi'nde geçen, قُلْ هٰذِهِ سَبِيلِۤي أَدْعُو إِلَى اللّٰهِ عَلٰى بَصِيرَةٍ أَنَا وَمَنِ اتَّبَعَنِي “De ki: İşte benim yolum! Ben Allah'a körü körüne değil basiret üzere davet ediyorum.. bana tâbi olanlar da öyle…” (Yûsuf Sûresi, 12/108) âyetiyle Rasûl-i Ekrem Efendimiz'in (sallallâhu aleyhi ve sellem) irşat ve tebliğ vazifesini basiret üzere gerçekleştirdiğine ve ümmet-i Muhammed'in de O'nun yolu üzere yürüdüklerine dikkatleri çeker. Öyleyse, adanmış ruhlar, ruhunun ufkuna yürürken zırhını rehin bırakan o Rehber-i Ekmel gibi yaşamalıdırlar. Evet, “Varım ol Dost'a verdim hânümânım kalmadı / Cümlesinden el yudum pes dü-cihanım kalmadı” düşüncesi yeni bir dünyayı inşa edecek mimarların genel dinamikleri ve en büyük sermayeleridir. *Kendini iman ve Kur'an hizmetine adamış insanların kredileri istiğnadır, tekeffüfte bulunmamaktır, halka el açmamaktır, beklentisiz yaşamaktır ve soluklarında sürekli “Fedakârlık ya Hû” deyip hep “Hû” çekmektir. Sizin arkadaşlarınız az imkanlarla dünyanın bin yerinde okul açmışlarsa, bunun arkasında da beklentisizlik, Hakk'a teveccühe Hakk'ın teveccühle mukabelesi ve yarım da olsa Müslümanlığı temsil edebilme vardır. *Sahabe efendilerimizdeki dinî hassasiyete ve İslamî heyecana derin bir özlem duyan Hasan Basri Hazretleri, çağdaşı olan insanların hayatları ile Sahabenin yaşayışını kıyaslayıp çok üzüldüğü bir gün şöyle demiştir: “Yetmiş Bedir gazisine yetiştim. Onların çoğunun elbisesi basit bir yün kumaştan ibaret idi. Siz onları görseydiniz deli sanırdınız; onlar da sizin iyilerinizi görselerdi artık ahlakın kalmadığına hükmeder, kötülerinizi görselerdi onların hesap gününe bile inanmadıklarını söylerlerdi.” Evet, dininden dolayı yer yer cinnet ve hafakanlara girmeyen, bu yolda dünyayı elinin tersiyle ittiğinden dolayı kendisine “deli” denecek ölçüde fedakârlıklar sergilemeyen kimselerin diyanetleri açısından kemâle ermeleri mümkün değildir. İslam hakikatinin mecnunu olmayanların da, insanlığa ebediyet şerbeti sunmaları imkânsızdır.
*Temsilin gücü, konuma saygı ve diyalog sayesinde, yabancı ülkelerdeki bazı üniversitelerde Müslümanlar hakkındaki itirazları başka dinlerin müntesipleri cevaplamaya başladılar. Dün arkadaşlar anlattı: Bir tanesi yakışıksız sözler söyleyince daha arkadaşlarımız bir şey demeden papaz ve üniversite hocası olan biri kalkıp “Sen Hazreti Muhammed'e dair hiçbir şey okumamışsın; sen Hazreti Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali'yi hiç tanımamışsın; ne olur biraz da bunlara objektif olarak baksanız!” diyor. *Chicago'dan bir profesör, Rasûl-ü Ekrem Efendimiz'in mübarek ismini bir kristale yazdırıp getirmiş ve “Bunu bana siz sevdirdiniz!” diyerek bana hediye etmişti. İşte bu bir adımdır ve insanlara o adımları attıracak şekilde hareket etmek bizim vazifemizdir. *“Günahım hadden efzûndur / Bana rahmeyle Allah'ım!.. Gözüm yaşı akan hundur / Bana rahmeyle Allah'ım!.. Acep nola benim halim / Bitince ta bu dermanım, Azrail alınca canım / Bana rahmeyle Allah'ım!.. Penahımsın bu dünyada / Perişan etme ukbada, Yatarken ben musallada / Bana rahmeyle Allah'ım!..” (Dikençoğlu) *Fuzuli ne hoş söyler: “Canımı cânan eğer isterse minnet cânıma / Can nedir kim, ânı kurban etmeyem cânânıma!..”
Bugünkü konumuz İYİ Parti ve İYİ Parti lideri Meral Akşener. Akşener, dün Ankara-Mamak'ta esnaf ziyaretindeyken bir yurttaş kendisine, seçime ayrı girdikleri için tepki gösterdi. Akşener, "Sizin için mi parti kurduk biz! Vermeyin kardeşim bize oy, gidin CHP'yi destekleyin, seçtirin. DEM'e teşekkür ediyorsunuz, bize küfrediyorsunuz. Hadi be" diyerek bu vatandaşa tepki gösterdi, hatta azarladı. Bu çok konuşulan videoyu Medyascope muhabiri Özgecan Özgenç çekti. Özgecan ile Akşener izlenimlerini konuşacağız. Eski Anavatan Partisi Genel Başkanı ve iktisatçı Dr. Nesrin Nas ile Akşener ve İYİ Parti'nin gidişatını; CORE Araştırma Enstitüsü'nden Ulaş Tol ile İYİ Parti'nin anketlerdeki durumunu değerlendireceğiz.