POPULARITY
Su çarkı teknolojisinin kullanımını müslüman mühendisler oldukça fazla benimsemiş, geliştirmiş ve her yere uygulamışlardır. Su çarkı teknolojisinde yenilenebilir enerjiye model olacak şekilde türbin yapısının dairesel hareketi ile doğrusal ve dikey eksende suyun iletilmesi sağlanmıştır. İslâm dünyasındaki su değirmenlerinin endüstriyel kullanımı 7. yüzyıla kadar uzanırken, yatay ve dikey tekerlekli su değirmenleri de 9. yüzyılda yaygın olarak kullanılıyordu. İslâm dünyasında, gemi değirmenleri, pul değirmenleri, çelik değirmenleri, şeker değirmenleri ve gelgit değirmenleri dahil olmak üzere çeşitli endüstriyel su değirmenleri kullanıldı. 11. yüzyılda, İslâm dünyasında Endülüs ve Kuzey Afrika'dan Orta Doğu ve Orta Asya'ya kadar bu endüstriyel sular işletiliyordu. Müslüman mühendisler ayrıca krank milleri ve su türbinleri, su değirmenlerindeki ve su toplama makinelerinde dişliler ve su değirmenlerine ve su toplama makinelerine ilave güç sağlamak için kullanılan barajları da kullandılar. İslâm dünyasının mühendisleri bir su çarkından maksimum verimi elde etmek için çeşitli çözümler geliştirdi. Bir çözüm, artan akıştan yararlanmak için onları köprü iskelelerine monte etmekti. Diğer bir çözüm ise, ortada demirleyen gemilerin yanlarına monte edilmiş su çarklarıyla çalışan bir tür su değirmeni idi. Bu teknik, Bağdat'ta tahıl ambarı için mısırdan her gün 10 ton un üretebileceği, tik ve demirden yapılmış büyük gemi değirmenlerinde, 10. yy.'da Dicle ve Fırat nehirleri boyunca kullanıldı. 13. yüzyılda çalışan El-Cezeri ve 16. yüzyılda Takiyüddin, teknolojik çalışmalarında, birçok yaratıcı su toplama makinesi tanımladı. (Dr. Mehmet Rida Tür, Keşf-i Kadîmden Vaz'-ı Cedîde İslâm Bilim Tarihi ve Felsefesi,S.558-559)
Bülent Korucu | Dicle'nin kenarındaki kuzuya ne oldu? by Tr724
Çetin Ünsalan'ın hazırlayıp sunduğu İşte Bunu Konuşalım programına eleman.net CEO'su Levent Dicle konuk oldu.
Çetin Ünsalan'ın hazırlayıp sunduğu İşte Bunu Konuşalım programına eleman.net CEO'su Levent Dicle konuk oldu.
Peygamberimiz (s.a.v.) gönderildiği zaman, Sâsânî sarayında oturmakta olan Kisrâ sabah uyanınca, saray takının kırıldığı ve Dicle'nin korkunç bir şekilde taştığını görmüş. Bundan endişelenerek kâhinleri, müneccimleri ve sihirbazlarını toplayıp bu olayların neyin alâmeti olduğunu açıklamalarını istemiş. Halbuki onların o gün bütün ilimleri ile oyunları alınmış ve şaşırıp kalmışlardır. Zira o gece sahrada geceleyen birisi, Hicaz'dan bir ışığın çıktığını ve tâ doğuya kadar uzandığını görür ve bunun yorumunu: “Eğer şu gördüğüm doğru ise, Hicaz'dan bir sultan zuhur edecek ve doğuya mâlik olacaktır. Yeryüzü kendisinin önderliğinde büyük hayırlara ve bereketlere kavuşacaktır!” şeklinde yapar. Biraz sonra da kâhinlerin, müneccimlerin ve sihirbazların tutukluğu ve şaşkınlığı geçmiştir. Birbirine bakıp: “Herhalde farkındasınız, bize bu tutukluk, muhakkak semavî bir emir ve iş sebebiyle gelmiştir. Bu da ancak, gönderilmiş bir peygamber olabilir ve bu peygamber, şimdiki dini ve idareyi kırıp atacaktır!” Ebû Hüreyre (r.a.)'den rivayetle, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz gönderildiğinde bütün putlar devrilmiştir. Buna şaşıran şeytânlar, reisleri İblîs'e giderek durumu haber vermişler. İblîs, “bunun, gönderilmiş bulunan bir peygamber sebebiyle olduğunu” söylemiş. Şeytânlar O (s.a.v.)'i aramaya koyulmuşlarsa da bulamamışlar. İblîs bizzat kendisi aramaya çıkmış ve O (s.a.v.)'i Mekke'de bulmuştur. Şeytânlara hitaben: “Ben O'nu Mekke'de buldum, yanında Cibril de vardı” demiştir. Ebû Nuaym (r.âleyh) demiştir ki: “İblis korku ve dehşete kapılarak dört defa feryad etmiştir: Lânete uğradığında, arza indirildiğinde, Hz. Peygamber (s.a.v.), peygamber olarak gönderildiğinde, Fatiha Sûresi nazil olduğunda.” (Celaleddin es-Suyuti, Peygamberimizin Mucizeleri ve Büyük Özellikleri, s.190-191)
Göksel Göksu'nun konukları Reform Enstitüsü'nden siyaset bilimci Mesut Yeğen, Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun ve siyaset bilimci Sezin Öney yorumluyor: İktidar 22 yıllık faturaya muhalefeti ortak etmek mi istiyor, bu tablo Cumhur İttifakı'nın sonu mu? Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel arasında “yumuşama” ya da “normalleşme” adıyla siyasi arenada açtığı yeni sayfayı değerlendiren Mesut Yeğen bu durumun bir AKP - CHP ortaklığı olarak yorumlanamayacağı değerlendirmesini yaptı. Erdoğan'ın 31 Mart yerel seçimlerinin sonuçlarıyla baş etmeye çalıştığını söyleyen Yeğen, siyasi aktörlerin yeni dönemde oluşan yeni dinamikler üzerinden pozisyon aldığını söyledi “AKP-MHP ilişkisinin yeniden dikiş tutacağını zannetmiyorum. MHP kendisine biçilen role razı olacak” dedi. Erdoğan'ın nihai hedefinin geleceğe yeni bir cumhuriyet bırakmak olduğunu söyleyen Sezin Öney yumuşama ile normalleşme arasındaki farka dikkat çekti. Erdoğan-Özel arasında başlayan müzakere sürecinde karşılıklı atılacak adımlarda iki tarafın da bu kelimelere yüklediği anlamların şekil vereceğini söyledi. Müzakere sürecinin devam edeceğini söyleyen Öney, MHP'nin rolü ve önemini değerlendirirken, partinin bürokrasideki gücüne dikkat çekti, Erdoğan'ın yeni siyasi süreçteki hamlelerini okurken bu gerçeğin de dikkate alınması gerektiğine vurgu yaptı. MHP'nin bürokratik iktidarda siyasi gücüyle kıyaslanmayacak bir etkiye sahip olduğuna dikkat çeken Vahap Coşkun yeniden şekillenen siyasi iklimde Bahçeli'nin bu gücü korumaya çalışacağına vurgu yaptı. Coşkun, Erdoğan'ın da buna karşı MHP'nin AKP üzerinde kurduğu ipoteği kaldırmaya yönelik bir hamle geliştirmek üzere siyasi aktörleri çeşitlendirdiğini söyledi.
Çetin Ünsalan'ın hazırlayıp sunduğu Reel Piyasalar programına Eleman.net CEO'su Levent Dicle konuk oldu.
Çetin Ünsalan'ın hazırlayıp sunduğu Reel Piyasalar programına Eleman.net CEO'su Levent Dicle konuk oldu.
In deze aflevering praat ik met Dicle ('Deechle'). Dicle is al meer dan 4 jaar bij me als student, met af en toe (once in a while) een pauze. We praten over haar reis naar Nederland, haar liefde voor Amsterdam en hoe het is om 2 jonge kinderen te hebben die ze soms niet begrijpt omdat zij beter Nederlands spreken dan zij. Ik hoop dat haar verhaal en energie je inspireert. Zij inspireert mij met haar kracht (power) en motivatie. Veel luisterplezier! Pssst: Op vrijdag 31 mei geef ik een nieuwe online workshop 'Dutch Try-Out'. Tijdens deze workshop kan je 'proeven' hoe een les met mij is. Max 8 plekjes, nog 5 vrij! Kom je ook? Liefs, Mariska
'Soru Yorum'' programımızın bu hafta ki konuğu; Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Dicle Çelik oldu. Yaz aylarında artmaya başlayan kızamık vakalarında son durum ne? Kızamığın belirtileri neler? Hangi yaş grubu daha fazla risk altında? Hangi önlemleri almak gerek? Çocukları hastalıklardan nasıl koruruz?
Açık Oturum'un 436. bölümünde Göksel Göksu'nun konukları Barış Vakfı kurucusu Hakan Tahmaz, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim görevlisi Vahap Coşkun ve 24. dönem İstanbul Milletvekili, gazeteci - yazar Melda Onur DEM Parti'yi ve DEM Parti üzerinden şekillenen siyaseti yorumladı. İktidarın ve muhalefetin DEM Parti üzerinden ürettiği "DEM'lenmek" polemiğini değerlendirerek, partinin İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde izleyeceği stratejinin olası etkilerini konuşuldu.
Önceki yazımızda meallerini zikrettiğimiz iki ayete (Hucurat 49/13; İsra 17/15), şunları ilave etmeliyiz: “Kim doğru yolu bulmuşsa, ancak kendisi için bulmuştur; kim de sapıtmışsa kendi aleyhine sapıtmıştır. Hiçbir günahkâr başka bir günahkârın günah yükünü yüklenmez. Biz, bir peygamber göndermedikçe azap edici değiliz.” (İsra 17/15) “İnsanı önünden ve ardından takip eden melekler vardır. Allah'ın emriyle onu korurlar. Şüphesiz ki, bir kavim kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez. Allah, bir kavme kötülük diledi mi, artık o geri çevrilemez. Onlar için Allah'tan başka hiçbir yardımcı da yoktur.” (Rad 13/11) Bu ayetlerdeki emirlerin terki ve belirlenen hadlerin aşılması, diğer bir söyleyişle “şeylerin hakikatlerine uygun davranmak” şeklinde tanımayabileceğimiz adaletin Hak ve halk yönünden bozulması tek başına zulüm demek olduğundan, Allah fert ya da kavim olarak bu zulmü işleyenleri -Allah'ın affını talep etmedikleri, bilakis kötü hallerindeki azgınlıkta inat ettikleri takdirde- cezasız bırakmaz. Dolayısıyla her fert ve her kavim kendi karar ve eyleminin rehinidir; kendi niyet ve fillerindeki kötülüğe karşı kötülüğün ya da iyiliğe karşı iyiliğin Allah tarafından (dünyada ya da ahirette ya da ikisinde birden) verilmesi O'nun el-Hakem, el-Adl sıfatları gereğince zorunludur. Tarihimizi kuran ikinci esasın yani nübüvvetin hakikati ilkin burada ortaya çıkar. Allah insana insanlığını, Kendisi'nin ortağı bulunmayan tek bir ilah oluşunu, ferdi ve toplumsal yayıştaki ilahi kuralları tebliğ etmek üzere gönderdiği peygamberlerle yeniden ve yeniden hatırlatır. Kavimler peygamberlere ve getirdiklerine iman ettikleri takdirde kurtuluşu, onları inkar ettikleri takdirde ise cezalandırılmayı kendi adlarına satın almış olurlar. İşte peygamberlerle tanımlı ve iki yönlü satın alış, (peygamberler, kavimler ve devirler itibariyle) bizim insanlık tarihimizi teşkil eder. Bu tarihi, tabanıyla eş olan kenarların her birine diğer kenara paralel olacak şekilde doğru parçalar çizildiğinde yine ikizkenar üçgenler elde edilmesi özelliğine sahip bulunan ikizkenar üçgen benzetmesiyle açacak olursak, tümü ed-Din'e ait olan bu üçgenin tepe noktasında Hz. Âdem ile Havva, içindeki ikizkenar üçgenlerde de onun şeriatını hem tekrarlayan hem de yenileyen diğer peygamberler yer alır. Peygamberimiz Aleyhisselâm ise onların tamamını ihata eder. Kur'an'da insan neslinin devamı ve dolayısıyla boyların ve kabilelerin taksiminde iki peygamber işaretlenmiştir: Hz. Nuh (a.s.) ile Hz. İbrahim (a.s.) Hz. Nuh'un kavmi helak edildiğinden “Onun (Nuh'un) neslini yeryüzünde kalanlar kıldık.” (Saffat 37/77) ve “Ona denildi ki: ‘Ey Nuh! Sana ve seninle birlikte bulunanlardan birçok ümmete bizden esenlik ve bereketlerle (gemiden) in. Daha birtakım ümmetler de olacak ki, biz onları (dünyada) yararlandıracağız. Sonra da bizden kendilerine elem dolu bir azap dokunacak.' (Hud 11/48) mealindeki ayetlerle hem İlahi bir vaat iletilmiş hem de yukarıda arz ettiğimiz şekliyle sünettulâhtaki işleyiş hatırlatılmıştır. Neslinin yer yüzünde kalanlardan kılınması nedeniyle Hz. Nuh ikinci ata olarak nitelenir ve Mesudî'nin Mürûc ez-Zeheb'inde (Trc.: D. Ahsen Batur, Selenge Yayınları, İstanbul 2014) detaylı bir şekilde anlattığı üzere hepimiz onun torunlarıyız. Zira gemiden Ham, Sam ve Yâfes adlı oğullarıyla birlikte inen Hz. Nuh, yeryüzünü bunlar arasında bölüştürmüştür. Oğullara göre bölgelerin ve kavimlerin taksimi (Taberi, Mesudî, Belazurî ve İbnü'l-Esîr'e göre) şöyledir: Ham: Nil'in batı ülkeleri; Siyahilerin atasıdır. Sam: Yemen, Hicaz, Suriye, Nil, Fırat, Dicle, Seyhan ve Fuyşun ırmağına kadar olan yerler; İrem, Araplar, Farslar, Amâlikler, Ken'anîler, Âd, Semûd, Cürhüm ve Rumların atasıdır. Yâfes: Feyşun ülkeleri; Türkler, Hazarlar ve Ye'cûc-Me'cûclerin atasıdır.
Herkese merhabalar! Yeni bir KLİMİK podcast yayını ile karşınızdayız. Bugünkü konuğumuz Dicle Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen. KLİMİK Hepatit Akdemisi 2024'te görüşme şansı bulduğumuz Çelen'e kendisinin de çok uzun süredir çalışmakta olduğu alanlardan biri olan hepatit delta virusu infeksiyonlarına yönelik sorular sorduk. Bilgi ve deneyimlerini bizimle paylaşan hocamıza çok teşekkür eder ve sizlere keyifli dinlemeler dileriz.
Bugün İYİ Parti'de karar günü. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i 30 Kasım'da İYİ Parti Genel Merkezi'nde ziyaret ederek yerel seçimler için işbirliği teklif etmişti. Yerel seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ile İYİ Parti'nin işbirliği yapıp yapmayacağı, İYİ Parti'nin bugünkü Genel İdare Kurulu toplantısında belli olacak. CHP'de ise Parti Meclisi ve MYK toplandı. HEDEP Sözcüsü Ayşegül Doğan, HEDEP'in seçimlere kendi adaylarıyla ve ön seçimle gireceğini açıkladı. Ankara'dan son gelişmeleri Medyascope Ankara Haber Müdürü Senem Büyüktanır, Medyascope muhabirleri Cansu Timur, Özgecan Özgenç ve Berfin Bayır aktardı. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın konuğu Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun ise gelişmelerin olası siyasi sonuçlarını değerlendirdi. Editör: Aliye Altınışık 04.12.2023
Gazze, İsrail terör devletinin ablukası altında... Neredeyse bir haftadır... İsrail, Yahudilerin kendilerine yaptığı zulmün kat be kat fazlasını Batılılara değil Müslümanlara / Filistinlilere yapıyor! Dünyanın en yoğun nüfuslu, en kıstırılmış, en kuşatılmış, her bakımdan en prangalı şehrini, elektriğini, suyunu, gıda akışını keserek ölüme mahkûm ediyor! İnsanları, yerleşim yerlerini kitlesel katliama tabi tutuyor! İnsanlık suçu işliyor! İsrail işlediği katliamın bedelini ödeyecek er ya da geç! Biraz derine dalalım, İsrail'in yapmak istediği şeyi daha etraflıca anlamaya çalışalım... FİLİSTİN, BİTKİSEL HAYATTA AMA ÖLMEYECEK! Yahudilerin hedefi, Arz-ı Mev'ûd yani Vadedilmiş Topraklar. Fırat ve Dicle arası ve ötesi... Bunun gerçekleşmesi, Türkiye'nin güneyi dâhil yarı kıta görünümündeki Arabistan Yarımadası'nın kuzeyinin fiilen Yahudi egemenliğine girmesi demektir. Buna Mekke ve Medine'nin kalbini oluşturduğu Hicaz yöresi de dâhildir! Ne demek bu, peki? İslâm dünyasının intiharı demektir, tarihten silinmesi yani! İki asır önce tarihten çekilmişti İslâm dünyası, şimdiyse tarihten silinme tehlikesiyle karşı karşıya... Ama tarihten silinmeyecek! Burası, Latin Amerika'nın ve Asya'nın sadece içe dönük yoğunlaşma ve derinleşme yaşayan bir kanadı kırık medeniyetlerinin kolay teslim alınabilir, kırılgan, korunaksız dünyası değil. Burası, önce olabildiği ölçüde içe, öze, sonra da göklere açılan hem iç'in hem dış'ın titreşim alanlarında aynı anda nefes alıp veren, gidip gelen, fokur fokur kaynayan, her dem diri her dem diriltici çok katmanlı, dirençli ve delişmen dünyası yeryüzü coğrafyasının. İçini imar ederek dışını inşa eden, ardından insanlığı ve varlığı ihya ederek kendine getiren bütün medeniyetlerin kavşak noktası, mülk âleminden melekût âlemine kanat çırpan aşkın / metafizik zirvesi. Kudüs, işte bu kavşak noktasının nümûne-i imtisâli, en kâmil misâli(ydi) dârü'l-İslâm'ın atan kalbi iken... Şimdi kalbi, bitkisel hayatta İslâm âleminin; durmaya ramak kalmış durumda. Kudüs, esir çünkü. Kudüs öksüz çünkü. Kudüs yaralı, bir kanadı kırık çünkü. Ama kimsesiz değil Kudüs. Bitkisel hayatta ama ölmemek için direniyor. Kudüs ölürse, insanlık ölür, İslâm âlemi ölür, tarihten silinir. İnsanlığın ölmemesi, İslâm âleminin ölmemesi için, Kudüs'ün kalbi dirilmeli ve insanlığı diriltip kendine getirecek uzun soluklu bir yola çıkmaya hüküm giymeli Kudüs... KUDÜS'Ü İSTANBUL KENDİNE GETİRECEK YENİDEN! Kudüs'ü, İstanbul kendine getirebilir. Kudüs'e İstanbul kol kanat gerebilir. İstanbul kendine gelir de ayağa kalkabilirse yeniden... Hiç şüpheniz olmasın ki, kendine gelecek İstanbul, dün olduğu gibi yarın da hem İslâm âlemini kendine getirecek ve ayağa kaldıracak hem de insanlığa adalet, hakkaniyet ve medeniyet dağıtacak... Aslan düştüğü yerden kalkacak. İstanbul'u bekle ey Kudüs! İstanbul'un toparlanmasını ve seni, beni, hepimizi toparlayacak fikir, zikir ve oluş çilesini tamamlamasını...
Ankara'da, TBMM'ye 200 metre mesafede bulunan, Atatürk Bulvarı üzerindeki Emniyet Genel Müdürlüğü binasına dün (1 Ekim 2023) sabah saatlerinde, iki kişi saldırı düzenlemiş, canlı bombanın kendini infilak ettirmesiyle iki emniyet mensubu yaralanmış, bir saldırgan etkisiz hale getirilmişti. Patlamanın ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya suç örgütleriyle sürdürülen mücadelenin kararlılıkla devam edeceğini vurgulayarak, o örgütler arasında teröristlerin ve işbirlikçilerinin yanı sıra uyuşturucu tacirlerini, çeteleri ve organize suç örgütlerini de saydı. İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü önündeki saldırıyı gerçekleştirenlerden birinin PKK üyesi olduğunu duyurdu. Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun saldırıyı değerlendirdi. Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay hala tahliye edilmedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili konuştu. Bakan, “84'üncü maddede kesin hükmün Genel Kurul'da okunmasıyla birlikte milletvekilliği düşüyor” dedi. Türkiye İşçi Partisi Can Atalay'ın tahliye edilmesi için Hatay'dan Ankara'ya yürüyüş başlattı. Editör: Aliye Altınışık
Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz'in doğduğu gece, Îrân kralı (Kisrâ'nın) sarayı sallandı ve on dört burcu (kale çıkıntısı) yıkıldı. Fâris'in (Mecûsîlerin) bin seneden beri hiç sönmeden yanan ateşi söndü. Sâve gölünün suyu yere çekilip kurudu. Mecûsîlerin meşhur âlimi Mü'bedân rü'yâsında serkeş develerin, önlerine kattığı atları öldürüp, Dicle nehrini geçtiklerini ve memleketlerine dağıldıklarını gördü. Kisrâ, sarayının sallanmasından ve burçlarının yıkılmasından çok korktu. Kimseye bildirmek istemedi. Fakat sabahleyin tahtına oturunca sabredemeyip bu hâdiseyi vezîrlerine ve ileri gelen adamlarına anlattı. O, bunları anlatırken mecûsîlerin ateşinin söndüğünü bildiren bir mektûb geldi. Kisrâ daha çok endişelendi. Sonra Mü'bedân gördüğü rü'yâyı anlattı. Kisrâ, “Mü'bedân'a bu hâdiseler için ne denebilir?” diye sordu. O da: “Bunlar Arâblar arasında meydana gelen bir hâdiseye işârettir” dedi. Sonra Kisrâ, Nu'mân bin Münzîre mektûb yazıp, bu hâdisenin îzâhını sorabileceği bir âlim göndermesini istedi. O da Abdülmesîh Gassânî'yi gönderdi. Kisrâ, bu hâdiseleri ona sordu. Abdülmesîh Gassânî dedi ki: “Bu ilmi, dayım Satîh kâhin bilir” dedi. Kisrâ, “Git ondan bu hâdiseleri sor” dedi. Şam'a gidip Satîh kâhini buldu. O anda ölmek üzere idi. Selâm verdi, cevâb alamadı. Bir si'r okumaya başladı. Satîh kâhin si'ri işitince gözlerini açtı ve “Ey Abdülmesîh! Kisrâ, sarayının sallanması, burçlarının yıkılması, Mü'bedân'ın rü'yâsı, Sâve gölünün kuruması sebebiyle, bunları sordurmak için seni bana gönderdi” dedi. Bunların hepsi âhir zaman Peygamberi (s.a.v.)'in doğduğuna işâretdir. O (s.a.v.) bu beldeleri alacaktır. Kisrâlardan, yıkılan burçlar sayısı kadar kimse Îrân'a padişahlık yapacaklar. Sonra devletleri yıkılacaktır.” Abdülmesîh bu haberi Kisrâ'ya götürdü. Kisrâ, “On dört kişi padişahlık yaptıktan sonra bu devlet yıkılacak. Bu bir hayli iş ve uzun zaman alır” dedi. Fakat bu kisrâlardan on kişinin padişahlığı dört senede bitti. Diğer dördü Emîr-ül Mü'minîn Osmân (r.a.) zamanına kadar saltanat sürdüler. (Mevlânâ Abdürrahmân Câmî, Şevahiddün Nübüvve, s.69-70)
Türkiye Cumhuriyeti, 1923 yılında kurulmuştur. İlk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'tür. Türkiye, çok farklı medeniyetlerin yaşadığı toprakların üzerine kurulmuştur. Yirmi civarında medeniyetin yaşadığı bu topraklar on bin yıllık bir geçmişin izlerini taşır. Çok sayıda cami, kilise, saray, tapınak ve antik tiyatro gibi tarihî yapılar Türkiye'nin sınırları içerisindedir. Türkiye, hem Avrupa hem de Asya kıtasında toprakları bulunan bir ülkedir. Türkiye'nin Asya kıtasında bulunan bölümüne Anadolu, Avrupa kıtasında bulunan bölümüne ise Trakya denir. Asya kıtası ile Avrupa kıtası; İstanbul Boğazı, Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı ile ayrılır. Dünyada iki kıtada toprakları bulunan ülkeler sadece Türkiye, Rusya Federasyonu ve Mısır'dır. Türkiye, üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkedir. Türkiye'nin güneyinde Akdeniz, batısında Ege Denizi, kuzeyinde Karadeniz ve kuzeybatısında bir iç deniz olan Marmara Denizi vardır. Türkiye'nin kuzeybatısında Yunanistan ve Bulgaristan, güneydoğusunda Suriye ve Irak, doğusunda İran, Ermenistan ve Azerbaycan'a bağlı Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti, kuzeybatısında ise Gürcistan vardır. Türkiye'nin nüfusu 75 milyondur. Türkiye, nüfus olarak Avrupa'da Almanya'dan sonra ikinci sıradadır. Dünyada ise on beşinci büyük nüfusa sahip ülkedir. Türkiye 814.578 kilometre karelik (km²) yüz ölçümü ile Rusya'dan sonra Avrupa'nın en büyük yüz ölçümüne sahip ülkesidir. Türkiye'de 81 il vardır. En kalabalık şehir 14 milyon insanın yaşadığı İstanbul'dur. İstanbul'un yarısı Asya'da, yarısı Avrupa'dadır. Dünyada iki kıta üzerinde toprakları olan tek şehir İstanbul'dur. İstanbul'dan sonra en büyük şehirler; Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Konya ve Antalya'dır. Türkiye'nin nüfusunun % 99'u Müslüman, % 1'i ise Hristiyan ve Yahudi'dir. Türkiye, ılıman iklim kuşağındadır. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış olmak üzere dört mevsim yaşanır. Türkiye'de irili ufaklı çok sayıda göl vardır. En büyük göl Van Gölü'dür. Daha sonra Beyşehir Gölü, Tuz Gölü ve Eğirdir Gölü gibi göller gelir. Türkiye'de çok sayıda nehir vardır. Türkiye sınırları içindeki en uzun nehir Kızılırmak'tır. Fırat, Dicle, Sakarya ve Yeşilırmak diğer uzun nehirlerden bazılarıdır. Nehirlerin üzerinde çeşitli barajlar kurulmuştur. Büyükten küçüğe doğru ilk akla gelebilecek barajlar; Atatürk, Keban ve Ilısu'dur. Türkiye'de birçok dağ vardır. Dağlar özellikle Türkiye'nin doğusundadır. En yüksek dağlar; Ağrı Dağı (5137 metre), Cilo Dağı, Süphan Dağı, Kaçkar Dağı ve Erciyes Dağı'dır. Türkiye bir turizm merkezidir. Türkiye'ye 2011 yılında 31 milyon 456 bin turist gelmiştir. Turistlerin en çok ziyaret ettiği iller; İstanbul, Antalya, İzmir, Nevşehir, Muğla, Denizli ve Mardin gibi illerdir. Türk mutfağının zenginliği dikkat çekicidir. Adana ve Urfa kebabı, döner, mantı, karnıyarık, köfte, pide, lahmacun, hamsi tava, yaprak sarması, börek, baklava, kadayıf, sütlaç ve revani Türk mutfağı denince ilk akla gelenlerden bazılarıdır. Derleyen Murat Cuma
Psikiyatri kliniğine yatırılması beklenirken kodesi boyladı! Psikopata bağlayan Merdan, 14 Mayıs öncesindeki uçuşunda sihirli kâğıtlardan bahsetmişti: “Seçim pusulasında Erdoğan dışındaki adaylara basılacak oylar silinecek... Saat 17'den sonra pusulaların Erdoğan kısmında ‘Evet' mührü ortaya çıkacak!” Ayhan Songar, rahmetli; bunun gibi akla ziyan vakalarda hiç vakit kaybetmez, hemen ambulans gönderirdi! TERÖRİSTBAŞI'NA ÖVGÜLER CHP'nin fondaş kanalı Tele-1'in Yayın Yönetmeni Merdan, ekranda Terörist Başı Apo'ya methiyeler sıraladı... “Öcalan'a uygulanan tecridin hukukta hiçbir yeri yok. Cezaevinde kitap okumaktan filozof oldu. Serbest bırakılmalı!” dedi. DARBE GİRİŞİMİNDEN ÜÇ GÜN ÖNCE PKK Sevici Merdan, 12 Temmuz 2016'da şu tiviti atmıştı: “Kürtlerin ayrılması ve bağımsız devlet kurmasının bence hiçbir sakıncası yok. O devletin niteliğinin ne olacağı önemli” İNCE FEVERAN Muharrem İnce, geçen yıl katıldığı bir Youtube programında bu tiviti hatırlatırken “Mangır Merdan” diye andığı Mr. Yanardağ için şöyle demişti: “Ben bu adama para verip oy alacağım ha, istemiyorum oy filan kardeşim... Harbiden PKK'lı bu!” MERDAN, NEREDEN KOŞUYOR? Mangır Merdan'ın PKK muhipliği, Apo seviciliği yeni değil... Öncülü haftalık “Yeni Ülke” gazetesi olan ve 30 Mayıs 1992'de yayın hayatına başlayan Ö. Gündem'in Yazı işleri Müdürü idi, Merdan Yanardağ! Yaşar Kaya'nın sahipliğindeki terör örgütü gazetesinde atılan bazı başlıklar şöyleydi: “Türk Savaş Uçağı Düştü” (22.10.1992) “Panzere Saldırı: 4 asker, iki korucu öldü” (02.11.1992) “PKK, 1992'yi ‘mücadele için başarılı' buldu” (6.12.1992) “PKK gerillaları, Korkut Belediye Başkanını öldürdü” (10.12.1992) “Dicle'ye Gerilla Baskını” (18.12.1992) YANDAŞ PORTAKAL'DAN DESTEK Sözcü TV'nin Mister Çürük Portakal'ı... Apo'nun Çanak Anteni, CHP'nin Yandaşı Mangır Merdan'ı savunurken “Yanardağ'ın geçmişine ve gazetecilik duruşuna bakmak lazım. Umarım serbest bırakılır” diyor, ya! Apo Sevici Merdan'ın, Ö. Gündem'deki malum “gazetecilik geçmişinde” sayfalara yerleştirdiği başlıklar, ne denli PKK muhibbi olduğunun belgesidir. MUMCU'YA TEHDİTLER Merhum Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'nun “İçimden Geçen Zaman” adlı kitabında şu satırlar yazılıdır: “1992'nin sonbaharında bir sabah... Uğur, gazeteleri okumuş, ayakta duruyor. Ben bordo koltuktayım. Birden ‘Güldal' dedi, ‘Bunlar beni öldürecekler!' ‘Kim?' dedim. Yaşar Kaya'nın Özgür Gündem gazetesindeki makalesini gösterdi. Şu satırları okudum. (...) Mumcu'nun Kürtler için istediği bir şey var mı? Herkes maskesini çıkarsın! Yoksa yüzlerindeki maskeyi biz yırtacağız. Bizler yırtmazsak bile, Kürt halkının dinamiği yırtacaktır...' Ben ‘Nereden çıkarıyorsun?' dedim. ‘Halkın dinamiği yırtacaktır, sözünden. Bundan daha açık söylemezler!' dedi...”
Seçim sonuçlarının ardından muhalefet eleştirilerin hedefinde. Cumhuriyet Halk Partisi'nde (CHP) liderlik tartışmaları sürerken, İYİ Parti de kurultaya hazırlanıyor. Halkların Demokratik Partisi'nde (HDP) ise Selahattin Demirtaş'ın eleştirileriyle başlayan tartışma devam ediyor. HDP seçimleri nasıl okuyor, kadrolar ve seçmen ne düşünüyor? Gökçe Çiçek Kösedağı sordu Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun yanıtladı.
"DURAN KUYUMCULUK SUNAR" DİCLE OLCAY ŞARKISI "İKİ KİŞİLİK" VE KEYİFLİ SOHBETİ İLE 18 MAYIS PERŞEMBE SAAT 14:30'DA RADYOAKTİF GÜNEBAKAN'DA TUNCAY AKTAŞ'IN TELEFON KONUĞU OLDU... www.radyoaktif.com.tr #radyoaktif #radyoaktif926 #radyoaktifbursa #günebakan #tuncayaktaş #müzik #türkpop #bursa
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nin seçimin ikinci tura kalacağı iddiasına yanıt, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'ndan geldi. Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ, CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik bir suikast girişiminde bulunulabileceğini belirtti. CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak ise iddiaları doğruladı. İYİ Parti Yüksek Seçim Kurulu Temsilcisi, YSK ve Yargıtay İlişkilerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Av. Mustafa Tolga Öztürk, 14 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılacak oy pusulasının onaylandığını söyledi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu “Kızılay çok kan kaybetti” dedi. Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun davetine icabetle Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleştirdi. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile Muharrem İnce'nin adaylığını, Erdoğan'ın seçim beyannamesini konuştuk. Editör: Egemen Gök
ERKAM TUFAN #erdoğan #sondakika #kılıçdaroğluTayyibistan'dan Seçmeler. Tımarhanelik haberler. Alin Ozinian, Erkam Tufan Aytav. Seccade krizi. Hasan Kaçan: Ey Müslüman... O, üstüne pabuçlarla basılan seccade sensin... Senin kutsalın, bütün değerlerin... Anan, baban, deden, ninen, eşin, evlatların... Senin geçmişin ve geleceğindir çamurlu pabuçlarla hoyratça çiğnenen. Düşman olsa bu hakareti yapmaz. Bu hakaret kabul edilemez. Kılıçdaroğlu: ”Üzgünüm, seccadeyi göremediğim için çok üzgünüm. Dünyada kimseyi incitmek istemem, hele milletimi asla. Buradan istismarcılık yapanları ve kullandıkları propaganda aparatlarını da milletimizin vicdanına bırakıyorum" Hataydaki hastanenin ihalesi beton dökülmesinden 3 gün sonra yapıldı. İYİ Parti Genel Başkanı Akşener'in 'Bakan Nemo' diyerek eleştirdiği Bakan Nebati'den cevap geldi. "Asıl sorun anaokulu seviyesindeki teşbihinizle ifade ettiğiniz gibi “Nemo” olmakta değil, Öyle sizler gibi afet bölgesine gidip steril ve göstermelik fotoğraflar çektirdikten sonra hemen konforlu genel merkezlerimize kaçarak koltuk kapmaca oynamıyoruz" Akşener'e sert tepki gösterdi. Erdoğan, AFAD'ın 107 bin olarak açıkladığı yaralı sayısının 850 bin olduğunu duyurdu Çalarım bilirsin': Kenan Doğulu'dan şarkısını izinsiz kullanan AKP'ye tepki AKP'nin videosunda kullanılan “Yaparım Bilirsin” adlı şarkının izinsiz kullanıldığı ortaya çıktı İzin almadı çok şaşkınım Yaparım bilirsin/Deliyim gözü kara deliyim Yakarım Romayı da yakarım AKP'li Tokat Belediyesi ve Valilik tarafında organize edilen 1. Tokat Gastronomi Festivali Emine Erdoğan'ın onur konuğu oldu. Konsept, yaklaşık 15 günde hazırlandı. Özel bir organizasyon firması tarafından hazırlanan konsept için tanesi 20 liradan on binlerce tuğla zemin taşları ile kaplanırken, Emine Erdoğan'nın gezeceği yerlere özel İtalyan Ponza taşı döşendi. Maliyeti yaklaşık 3 milyon liraya mal olan konsept program sonrası sökülecek. Nehir kenarına çadır kurmayın diyenleri dinlemediler. Devleti 125 milyon lira zarara uğrattılar. Kapatılmasına karar verilen çadır kertin faturası ağır olur. Diyarbakırda su baskını olabilir uyarılarına rağmen Dicle nehri kenarına kurulan çatır kent, selden sonra boşaltıldı. Yavuz Bingöl: Biz oyumuzu TOGG yapana atıyoruz, BOGG atana değil. Bu yanaşma iktidarın ülkeyi boggg a çevirdini bilmiyor olabilir mi? Erdoğan: Ömrünün son 40 yılını belediye başkanı, başbakan, cumhurbaşkanı olarak ülkesine ve milletine hizmete adamış, Türkiye'nin demokrasine ve ekonomisine çağ atlatmış bir kardeşiniz var." Fatih Erbakan; “Amacımız meclise girip günahları engelleyebilmek.” Hilal Kaplan: ''Adeta bir inşaat mühendisi gibi bütün detaylara hakimsiniz.'' Yalama gazeteciliğin en güzel örneklerinden Bilal Erdoğan: "Babam bu ekonomi bilgisiyle özel sektörde çalışsa paraya para demezdi ama o fedakarlık yapıp mütevazı yaşamı seçti." Ya seçmeseydi? Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, Niğde'de 95 milyon TL'ye güneş enerjisi santralı kuracak. Ayrıca Sağlık Bakanı Koca'nın kurucusu olduğu Medipol de Siirt'te toplam 660 milyon TL'ye iki santral yapacak.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen çarşamba günü AKP grup konuşmasında yaptığı açıklamada seçim tarihi için 14 Mayıs'ı işaret etti. Bu hafta siyasi parti liderleri grup konuşmalarında birbirlerini doğrudan hedef alan açıklamalar yaptı. Tüm bu gelişmelerin etkisiyle Türkiye'de siyaset sahnesi hareketlendi. Seçime giderken Cumhur İttifakı'nın karşısında muhalefeti iki blok temsil ediyor: Altılı Masa, Emek ve Özgürlük İttifakı. 3. İttifak olarak da isimlendirilen Emek ve Özgürlük İttifakı, 24 Eylül 2022'de kuruldu. İttifak, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu'ndan (SMF) oluşuyor. Geçen hafta sonu Kartal'da ilk mitingini yapan Emek ve Özgürlük İttifakı Türkiye siyasetinde nereye oturuyor? İttifakın bileşenleri arasındaki ilişkiler nasıl? HDP'nin kendi cumhurbaşkanı adayını açıklama ihtimali, 3. İttifak açısından ne ifade ediyor? 3. İttifak ile Altılı Masa arasındaki ilişkiler nasıl şekillenebilir? Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun ve İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve TİP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Doç. Dr. Hakan Güneş, Gülçin Karabağ'ın sorularıyla Medyascope Açık Oturum'da tartışıyor.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Iğdır İl Örgütü, 4'üncü Olağan Kongresi'ni yaptı. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, kongrede yaptığı konuşmada, cumartesi günü (7 Ocak) Kars'ta söylediği “HDP'nin şu anki kararı kendi adayıyla seçimlere gitmektir” sözleriyle başlayan tartışmalara değindi. Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in Ankara'nın göbeğinde öldürülmesi son yıllarda en büyük etkiyi yaratabilecek siyasi cinayetlerden biri. Ateş cinayetine ilişkin 13 şüpheli tutuklandı ve soruşturmanın ilk ayağı tamamlandı. Brezilya savaş alanına döndü. Ülkede seçimleri kaybeden eski aşırı sağcı Devlet Başkanı Jair Bolsonaro'nun binlerce destekçisi Kongre binasını bastı, Yüksek Mahkeme'yi ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı ele geçirdi. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile HDP'nin adaylık açıklamasını, Medyascope muhabiri Okan Yücel ile Sinan Ateş suikastındaki bilinenleri ve son gelişmeleri konuştuk. Editör: Egemen Gök
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) grup toplantıları düzenlendi. MHP lideri Devlet Bahçeli, AKP heyetinin anayasa değişikliği için HDP heyetiyle görüşmesiyle ilgili, “Anayasa çalışmaları için HDP ile görüşülmesi son derece doğal ve doğru bir adımdır” dedi. Altılı Masa'nın ikinci tur ikinci görüşmesi öncesi Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan liderleri ziyaret ediyor. Babacan bugün Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ile görüştü. Cemevlerine yönelik “düzenlemeleri” de içeren Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin bugün TBMM'de görüşülmesi bekleniyor. Teklifin, Aleviler'i ve Alevilik inancını asimile etme girişimi olduğuna dikkat çeken Alevi kanaat önderleri TBMM önünde eylemdeydi. İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Türkiye'ye geldi ve bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü. Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) Temsilciler Meclisi'nin 435 üyesinin, 100 üyeli Senato'nun 35 üyesinin ve eyaletlerde pek çok kamu görevlisinin seçileceği ara seçimler bugün sona eriyor. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile AKP-HDP görüşmesinin yankılarını ve Bahçeli'nin açıklamasını, Medyascope Ankara Temsilcisi Hıdır Göktaş ile partilerin grup toplantılarını konuştuk. Editör: Egemen Gök
Musa Anter cinayeti davası düşürüldü 30 yıldır karara bağlanmayan davadan yine cezasızlık çıktı "Zamanaşımı ayarlı" son duruşmada neler yaşandı? "Babam ikinci kez öldürüldü" diyen Dicle Anter, Candan Yıldız'a yorumladı. 22 Eylül 2022 yayını
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bugün İstanbul'daydı. Akşener, Şişli, Beyoğlu ve Fatih'te esnafı ziyaret etti. İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in “HDP'ye bakanlık verilebilir” açıklamasını, İYİ Parti il başkanları toplantısında çıkan iddiaları ve cumhurbaşkanlığı tartışmalarını Medyascope'a değerlendirdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün Ankara'daydı. Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediyesi yeni balık hali ve Başkent İlçeler Terminali açılış törenine katıldı. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile İYİ Parti ve HDP arasında “bakanlık” tartışmasını, Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Çarkoğlu ile kararsız seçmenleri konuştuk Editör: Egemen Gök
Diyarbakır'ın Dicle ilçesine bağlı Pirejman, Tunekrak mahalleleri ve çevre bölgede başlatılan maden arama çalışmaları devam ederken bölge halkı doğa tahribatına tepki gösterdi.
Mezopotamya; Fırat ile Dicle nehirleri arasında kalan bölgeye verilen isimdir. Birçok medeniyetin doğuşuna ve yıkılışına ev sahipliği yapmış olan Mezopotamya, bu özelliği sebebiyle medeniyetlerin beşiği olarak adlandırılmaktadır. Dünya kültürünün ...
İsimler ya da adlar, bilinen birçok anlam taşıyabileceği gibi bilinmeyen anlamlara da sahiptir. Her adın dil kökeni de farklılık gösterebilir. Bu yüzden isimlerin anlamı hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir. Dicle isminin anlamı da son dönemlerde...
Ülke gündeminde skandallar bitmiyor. Yeni gündem konumuz Antalya AKEV üniversitesinin sahte diploması, çoğaltılan rektör plakası (ki bu çok yaratıcı kendilerini tebrik ediyorum). Ki bu skandallar daha önce de farklı üniversitelerimizde yaşanmıştı ve yaşanıyor. Örneğin bir çok vakıf üniversitemizdeki akademisyen maaşları kanunların belirttiği şekilde yatırılmıyor. Yine bu videomuzda Dicle üniversitemizdeki pek makul olmayan performans göstergelerini de ele aldık. Bir faydamızın dokunması umuduyla.
Bu video 15/01/2017 tarihinde yayınlanan "KARANLIKLARIN SUİKAST PLANLARI VE HİZMET'E KUMPAS" isimli bamtelinden alınmıştır. Tamamı burada: https://www.herkul.org/bamteli/bamtel... “Verilir, ‘Ben âcizim, Kudret Sen'in!' dedikçe / Veren'in şânı yüce, sen iste istedikçe!..” Burada kesip meseleyi bir küçük menkıbe ile tavzih edeyim: Menkıbelerin aslını sorgulayabilirsiniz fakat menkıbeler ifade ettikleri manalar bakımından bazı şeylere projektör gibi ışık tutar ve onları aydınlatır: Adamın birisi, Abbâsîler döneminde Bağdat'a hükümdarı ziyarete gidiyor. Giderken de kendi bölgesinde bulunan çok kıymetli bir sudan bir testi götürmeye karar veriyor. Herhalde o su çok soğuk ve aynı zamanda koli basilinden de uzak, tertemiz. “Belki orada yoktur!” diye, Bağdat'a bir testi su ile gidiyor. Onun vereceği şey, o kadar, o kadar küçük bir şey. Hatta nehrin/Dicle'nin üzerinden geçerken “Yahu Dicle, adamların kendi yakınlarında akıyor; onların suya falan ihtiyaçları yoktur!” da demiyor; “Olsun!” diyor. O testi ile hükümdarın huzuruna varıyor. Hüsn-i kabul ile karşılanıyor, testinin suyu alınıyor. Sonra, o geriye dönmek istediğinde, hükümdar, kendine göre bir şey yapıyor, “O testiyi altın ile doldurup verin!” diyor. Şimdi, Allah (celle celâluhu) da Kendi azametine, ulûhiyetine, rahmetinin vüs'atine ve fazlının enginliğine göre mukabelede bulunuyor. Siz, bir şey veriyorsunuz, “Ben, bunu peylemek istiyorum!” diyorsunuz; “Allah'ın rızasını, Rıdvan'ını peylemek istiyorum! Attığım adımı Cennet için atıyorum!” diyorsunuz. Allah (celle celâluhu) da “dünyanın binlerce sene mesûdâne hayatı onun bir saatine mukabil gelmeyen cennet hayatı”nı ve “Cennetin de bin senesinin, bir saatine mukabil gelmediği rü'yet-i Cemâl”ini lütfediyor, ihsanda bulunuyor. O küçük menkıbede anlatılan bir testi suyun karşısında, bir testi altın; iki testi de olabilir, iki yük de olabilir, iki harâl da olabilir, iki çuval da olabilir. Kaldı ki onların imkânları da yine sınırlı; Bağdat'ta hükümdar olsa bile, imkânları sınırlıdır. Bir Melik (celle celâluhu), bir Mâlik (celle celâluhu) düşünün ki, O'nun imkânları sınırsız, nâ-mütenâhi. Dağlara “Altın olun!” dediği zaman dağlar altın olur. Öyle bir Melik'e (celle celâluhu) siz, elinizdeki küçük şeyleri veriyorsunuz… Can nedir ki, o uğurda verilmesin?!. Fuzuli'nin ifadesiyle; “Cânı Cânân dilemiş, vermemek olmaz ey dil, Ne nizâ eyleyelim, ol ne senindir ne benim!..” Baştan O (celle celâluhu) vermiş onu. Şimdi onu istiyorsa, karşılığında sana öyle şeyler verecektir ki, esasen, sen utanacaksın, hicap duyacaksın; “Verdiğime bakın, bir de aldığıma bakın!” diyeceksin. Evet, siz verilene bakın!..
Editör: Egemen Gök Konya'da Şehir Hastanesi'nde bir kişi, Kardiyoloji Uzmanı Ekrem Karakaya'yı tabancayla ateş ederek yaraladı. Saldırgan, ardından aynı tabancayla yaşamına son vermeye çalıştı. Konya Valisi Vahdettin Özkan, saldırıya uğrayan Doktor Ekrem Karakaya ve saldırgan M.A'nın yaşamını yitirdiğini açıkladı. Türkiye seçim atmosferine giriyor. Batı medyasında AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında çıkan “sinir bozucu fakat vazgeçilmez bir ortak” yorumları yapılıyor. Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan eski Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “İğneyi kendimize batırmadan önümüze gelene çuvaldızı batırmanın kimseye yararı yok” ifadeleriyle ‘değişim' çağrısında bulundu. Döviz kurlarında hareketlilik sürüyor. Gün içinde dolar/TL 17,22 seviyesini, euro/TL de 17,68 seviyesini geçti. Yaklaşık iki buçuk yıldır kullanıma kapatılan ve atıl durumda bulunan Ankapark hakkındaki dava sonuçlandı. Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi, Ankapark'ın tahliyesine ve Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne (ABB) devrine karar verdi. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları ile Konya'daki saldırıyı, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile Demirtaş'ın yazısını ve HDP'ye yönelttiği eleştirileri konuşacağız. Yayını izleyebilirsiniz: bit.ly/3P7QrMn
Şırnak'ın Cizre ilçesinde Dicle Nehri'ne giren iki çocuk akıntıya kapılarak kayboldu.
Son dakika haberine göre Şırnak'ın Cizre ilçesinde Dicle Nehri'ne serinlemek için giren İdris Pütrü ve Zekeriya Negiz (13), suyun bir anda yükselmesiyle akıntıya kapılarak kayboldu. Gençlerin yakınları, çalışmaları gözyaşları içinde takip etti. Sa...
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ramazan Bayramı için Karadeniz'de. İmamoğlu'na ziyaret ettiği yerlerde vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Siyasî partiler arası geleneksel bayramlaşma görüşmeleri bu yıl da bayramın ikinci günü yapıldı. MetroPoll Araştırma'nın 14-20 Nisan 2022 anket sonuçlarına göre önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ilk turda Millet İttifakı'nın adayı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş olursa, Cumhur İttifakı'nın adayı AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı açık ara kazanıyor. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, Medyascope muhabiri Ali Macit ile İmamoğlu'nun Karadeniz gezisini, Medyascope Ankara muhabiri Okan Yücel ile siyasi partilerin bayramlaşmasını, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile MetroPoll'un son anketini konuşacağız. Editör: Egemen Gök
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 9-11 Mart tarihleri arasında Diyarbakır'a gitti, Kürtlerle helalleşti, onlardan af diledi, özür diledi. Peki Kürtler Kılıçdaroğlu ile helalleşti mi? Ülke genelinde etkisini gösteren kar yağışları şiddetini artırıyor. Meteoroloji bugünden itibaren İstanbul'da yoğun kar yağışı olacağı konusunda uyarmıştı. İstanbul dahil birçok ilde de okullar tatil edildi. Gamze Elvan'ın sunduğu "Güne Bakış"ta bu akşam, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile Kılıçdaroğlu'nun Diyarbakır ziyaretini; Medyascope muhabirleri Ayşegül Karagöz ve Ali Macit ile İstanbul'u etkisi altına alan yoğun kar yağışını konuşuyoruz. Editör: Egemen Gök 18.03.2022 #KılıçdaroğluHelalleşme #Helalleşme #KürtSorunu #ÇözümSüreci #KılıçdaroğluDiyarbakırZiyareti #RusyaUkrayna #Putin #Zelenskiy #HavaDurumuİstanbul #KarYağışı #ÇanakkaleKöprüsü #1915ÇanakkaleKöprüsü
Medyascope yayınında Alphan Telek, konuğu WE.Q Consulting kurucu ortağı, Birleşmiş Milletler (BM) Kalkınma Programı Danışmanı, akademisyen Doç. Dr. Dicle Yurdakul ile Rusya'nın alternatif SWIFT sistemini değerlendirdi. Rusya'nın Ukrayna'da giriştiği savaş sonrası ABD ve AB ülkelerinin Rusya'ya ekonomik yaptırımlarının değerlendirildiği programda Rusya'nın teknolojik gücü, SWIFT sisteminden çıkarılması yaptırımına karşı ne gibi önlemler aldığı ve buna alternatif olarak geliştirdiği sistemin nasıl çalıştığı ele alındı.
Kadıköy Emek Tiyatrosu'ndan Pınar Yıldırım ve Dicle Şengül'le 1-10 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek olan "Kadınlar Şenlikte" festivalini konuşuyoruz.
Medyascope yayınında Alphan Telek konuğu WE.Q Consulting kurucu ortağı, Birleşmiş Milletler (BM) Kalkınma Programı Danışmanı akademisyen Doç. Dr. Dicle Yurdakul ile kripto para madenciliğindeki son gelişmeleri ve bunun küresel rekabet üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Dicle Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rüstem Erkan, toplumsal kimlikler ve seçmen davranışı hakkında Medyascope‘a konuştu. Erkan, Türkiye'de seçmen davranışında etkili olan kimlik üzerinden okuma döneminin İstanbul seçimi ile birlikte bittiğini söyledi.
Çarşı geleneği İslam mimarisinin en önemli unsurlarından birini teşkil eder. Mekke'de ortaya çıkan İslam dini, yayılım gösterdiği alanın ticari merkezler üzerinde konumlanmasından dolayı bir “şehir dini” hüviyeti taşır. Nitekim İslam peygamberi Hz. Muhammed de gençliğinde ticaretle iştigal etmiştir. İslam'ın yayılmasında kervan güzergâhları önemli bir rol oynar. Hemen bir asır sonra İslam Devleti'nin sınırları İspanya'dan Orta Asya içlerine kadar genişlemiştir. Bu ilerleyiş sırasında İslam egemenliği altına giren ve zamanla müslümanlaşan Mısırlılar, Aramiler, İranlılar ticari meziyetleri ile ön plana çıkan topluluklardır. Yayılım esnasında Müslümanlar bir yandan eski kültür merkezlerine egemen olmuş bir yandan da yeni merkezler kurma yoluna gitmişlerdir. Irak'ta Bağdat, Basra ve Kûfe, Mısır'da Fustat, İran ve doğusunda Nişabur, Merv, Semerkant, Buhara gibi şehirler bu duruma örnek gösterilebilir. Saydığımız şehirlerden Bağdat hem Abbasi hilafetine başkentlik yapması, hem uygun ticaret yolları üzerinde bulunması hem de Dicle ve Fırat nehirleri arasında konumlanmasından dolayı kurulduktan yarım asır sonra 1 milyondan fazla nüfusa sahip olacaktır. Bu hâliyle Bağdat dünyanın en kalabalık şehri durumundadır. --- Send in a voice message: https://anchor.fm/yeditepe-fatih/message
İkinci konuğum; sekiz farklı ülkeyi, toplu taşıma aracı kullanmadan yürüyerek gezen, serbest koreograf, performans sanatçısı, sıfır atık felsefesi ile yaşayan Dicle Doğan.
Medyascope yayınında Edgar Şar, konuğu Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile 26 Ekim salı günü TBMM'de kabul edilen ve Suriye ve Irak'ta Türkiye'nin askeri faaliyetlerinin iki yıl uzatılmasını öngören tezkere ile CHP'nin tezkereye "hayır" tercihinin bölgedeki yansımalarını konuştu.
Soyut Şeyler Ekonomisi'nin 101. bölümünde A. Selim Tuncer‘in konuğu pazarlama akademisyeni ve WE.Q. Consulting Kurucu Ortağı Doç. Dr. Dicle Yurdakul'du. Yurdakul'la davranışsal ekonomi, içgörü ve ‘rasyonel insan miti' üzerine konuşuldu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Karadeniz ve son olarak Diyarbakır'ı ziyareti tartışılırken, Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi sosyolog Prof. Dr. Rüstem Erkan, İmamoğlu'na gösterilen ilginin Millet İttifakı'na gösterilen ilgiyi aştığını ve halkın İmamoğlu ile ilgili bir gelecek beklentisinde olduğunu söyledi. Erkan, İmamoğlu'nun özellikle muhalefetin çok az destek aldığı ve AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a desteğin yüksek olduğu illeri ziyaret ettiğini de belirterek, “Gösterilen ilgi bir belediye başkanına gösterilen ilgiden çok fazla. İmamoğlu bir doğal aday olarak ortaya çıkmış durumda. Bu aynı zamanda sancılı bir süreç olacaktır. Aday gösterilmemesi durumunda partisi içinde sıkıntılarda yaşanabilir” dedi. Prof. Dr. Erkan, İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olması durumunda HDP'nin Millet İttifakı ile kurumsal bir ilişkisi olmasa bile HDP seçmeninin kendisine destek verebilecek bir potansiyeli olduğunu da söyledi.
Diyarbakır'da ağustos ayından bu yana salgına yakalanan yetişkin sayısına paralel olarak çocuk vaka sayısının da arttığı belirtilirken uzmanlar, çocukların aşılanması gerektiğini söyledi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi, çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Mustafa Taşkesen, okullarda yüz yüze eğitimin devam etmesi için hem yetişkinlerin hem de çocukların aşılanma oranının artması gerektiğini dile getirdi.
Ege Üniversitesi'nden siyasetbilimci Prof. Dr. Gülgün Erdoğan Tosun ve Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın 5 Eylül Pazar günü partisinin İstanbul – Avcılar ilçe binası açılışında sarfettiği “Neredeyse her milli bayramımızda Türkiye'nin dindar insanları adeta bir sınava çekiliyor” ifadelerinden yola çıkarak DEVA ve Gelecek partilerinin performanslarını, seçmendeki beklentileri karşılayıp karşılayamadıklarını ve seçim sistemindeki olası değişikliklerden nasıl etkilenebileceklerini değerlendirdi.
Güne Bakış'ta bu akşam, muhabirlerimiz Sema Kızılarslan ve İbrahim Yayan ile Muğla'daki orman yangınlarında son durumu, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ile muhalefetin cumhurbaşkanı adayı tartışmalarını ve Kürt seçmenin tercihini konuştuk.