POPULARITY
Hayatın tanımı, yüzyıllardır bilim insanları ve filozoflar için bir gizem olmuştur. Peki ya Bitcoin? Kriptografik hashing'in mucidi Ralph Merkle'ın çarpıcı iddiasına göre, Bitcoin yeni bir yaşam formunun ilk örneğidir. Bu bölümde, bu iddiayı mercek altına alıyoruz: Bitcoin'i neden yaşayan bir organizma olarak görebiliriz?Hayat bir maddedir değil, bir süreçtir. Büyüme, üreme, kalıtım, enerji kullanımı ve çevreye tepki verme gibi özellikleri barındırır. Fiziksel olarak termodinamik sistemler, çevrelerinden enerji çekerek iç düzenlerini sağlarlar. Bitcoin de tam olarak bu tanıma uyuyor: çevreden enerji alarak düzen yaratıyor ve blok zincirine (ya da dağıtılmış deftere) bloklar ekleyerek entropiyi azaltıyor.Bitcoin, sadece bir bilgisayar ağı ya da finansal araçtan çok daha fazlasıdır. Fikirler, kod, insanlar ve düğümlerin dinamik etkileşimiyle var olan canlı, karmaşık bir sistemdir. Ralph Merkle'a göre Bitcoin internette yaşar; insanların onu canlı tutması, faydalı hizmet sunması ve tüm kopyaların sürekli etkileşimde olmasıyla nefes alır. Bozulan veya uyumsuz parçaları hızla reddeder.Kaynaklar, Bitcoin'in yaşamın bilinen özelliklerinin çoğunu sergilediğini öne sürüyor:• Büyüme: Ağı, değeri, kullanıcı tabanı ve ekosistemi sürekli genişliyor.• Üreme: Kod, yazılım, defter ve bloklar sürekli kopyalanıp çoğaltılıyor.• Kalıtım: Kriptografi ve P2P ağ gibi önceki teknolojilerden özellikler miras alıyor.• Homeostaz: Konsensüs kuralları sayesinde istikrarlı bir iç yapı sürdürüyor, uyumsuz blokları reddediyor.• Metabolizma: Madencilik, enerji kullanarak organizmayı ayakta tutuyor.• Hücresel Yapı: Düğümler ve bloklar gibi bağımsız, işlevsel birimlerden oluşuyor.• Duyarlılık: Fiyat, politik, ekonomik ve teknolojik değişikliklere bağımsız olarak tepki veriyor.Bitcoin, ballı porsuk gibi evcilleştirilemeyen bir hayvana veya yaprak kesen karınca ordusu gibi merkezi koordinasyon olmadan çalışan bir biyolojik sisteme benzetilir. Aynı zamanda bir ağaç dikmeye ya da miselyum ağına da benzetildiği görülmüştür.Bitcoin, fiziksel ve bilgisel alemlerde var olan eşsiz bir varlıktır. Tıpkı biyolojik organizmalar gibi, hayatta kalabilmek için kritik parçalara (fikirler, kod, insanlar, düğümler) ihtiyaç duyar. Fiziksel bileşenleri zamanla değişse de, bir özü veya "ruhu" vardır ve bu öz, uyumsuz parçaları reddeder.Astrobiolog Chris McKay'in dediği gibi, yaşamın en basit kanıtı, canlı olan bir şey bulmaktır. Kaynaklara göre, incelendiğinde Bitcoin'in canlı olduğu sonucuna varmak mümkündür.Bu bölümde, Bitcoin'in neden canlı bir organizma olarak görülebileceğine dair argümanları ve yaşamın temel özellikleriyle nasıl örtüştüğünü ele aldık.Kaynak
Toplum olarak fiziksel dünyadan dijital bilgi alanına doğru hızlı bir geçiş yapıyoruz. Kaynakta ele alınan konulara göre, artık biletler, kartlar ve hatta para gibi pek çok şey sıfır ve birlerden oluşan dijital bilgiye dönüştü. Dijital bilgi, fiziksel nesnelerden çok farklı özelliklere sahip. Kolayca parçalara ayrılabilir, birleştirilebilir, mükemmel şekilde kopyalanabilir, anında doğrulanabilir ve fiziksel bir alana bağlı değildir, bu da onun neredeyse sonsuz form almasını sağlar.Kaynakta, bu değişimi anlamak için bir benzetme kullanılıyor: Her şeyi toza dönüştüren sihirli bir çekiç ve tozu eski haline getiren sihirli bir iksir. Dijital dünyada da benzer bir belirsizlik var; örneğin şifrelenmiş dijital bir pasaportun veya bir Bitcoin özel anahtarının ("paranızı harcamanızı sağlayan bilgi") nerede olduğu sorusu fiziksel anlamını yitiriyor. Bitcoin'de paranız saf bilgidir, yani özel anahtarınızdır. Bu bilgi, sayılar, kelimeler veya görseller gibi birçok farklı şekilde kodlanabilir.Bu durumun önemli sonuçları var. Mevcut yasa ve düzenlemelerimiz fiziksel dünyaya göre şekillenmiştir, dijital alan için pek kullanışlı değildir. Hükümetlerin ve şirketlerin belirli bilgi türlerini (örneğin algoritmaları) yasa dışı ilan etme çabaları, bilginin doğası gereği giderek zorlaşmaktadır. Bilgi bir "şey" değildir; fiziksel alemi aşar.Bu yeni kavramlar toplumdaki güç dengesini değiştiriyor. Kriptografi gibi araçlar hem özgürleştirici olabilir hem de suç veya baskıya yol açabilir. Durdurulamaz ve sansüre dayanıklı kodların sonuçlarını anlamaya çalışmalıyız. Fiziksel nesnelerin dijital olarak indirilip basılabildiği, değerin anında aktarılabildiği bir çağa giriyoruz. Herhangi bir şeyi sihirli kriptografik toza dönüştürebilir ve sadece sihirli kelimelerle eski haline getirebiliriz.Kaynak
Avustralya okulları, müdürlerine yönelik rekor düzeyde şiddet ve şiddet tehditleri yaşıyor ve birçoğu işini bırakmayı düşünüyor. Yeni bir anket, okul yöneticilerinin görev başında rahatsız edildiği, tehdit edildiği ve siber zorbalığa uğradığı vakaları ortaya çıkardı. Araştırmacılar eğitim sisteminde, çok ihtiyaç duyulan bu üst düzey liderliğin kaybedilme riski olduğunu bildiriyor.
“Duygular Sofraya Oturunca: Yeme Ataklarını Neler Tetikliyor?”Bu bölümde; yeme ataklarının “iradesizlik” değil, aslında duygularla başa çıkma yollarımızdan biri olduğunu konuşuyoruz.Peki en çok hangi duygular yeme ataklarını tetikliyor? Sıkıntıdan yeme Utanç Anksiyete Öfke ve çaresizlik Suçluluk Erteleme isteğiVe tabii ki en temel tetikleyici: Fiziksel açlık.Kendini bu duygularla mutfakta buluyorsan, bu bölüm senin için.Instagram @antidietfoodyWeb www.iremwlazlo.comEmail iremwlazlo@gmail.com
Türkiye'nin kalkınmasında ve gelişiminde nitelikli beşerî sermaye hayati rol oynamaktadır. Bu nedenle, beyin göçünün ülkeye kesin dönüşü ve ülkeye fikirsel göçün artırılması üzerinde durulması gereken önemli bir meseledir. Bu konuda, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar (ULİSA) Enstitüsünden Prof. Dr. İbrahim Demir'in yürütücülüğünde “Türkiye Bilim Diasporasının Yurda Dönüş ve Türkiye ile Profesyonel İş Birliği Olasılıklarının Analizi” adında önemli bir rapor yayımlandı.
Günün sonunda insan şöyle diyor: “Ben kendim için bir şey yaptım! Bence bu çok kıymetli."Son dönemde artan koşu kulüpleri trendine kesin rastlamışsındır. Sahilde, parkta, doğada, maratonlarda ve sosyal medyada koşan koşana. Ortak bir hobi etrafında bir araya gelinen koşu kulüpleri dating app'e alternatif mi oluyor? Koşmak bir yaşam biçimini ifade eden bir anahtar alışkanlık mı? Hayatı nasıl dönüştürüyor? Bu soruyu ve daha fazlasını uzun süredir koşan ve Barcelona'da bir koşu kulübünün pacer'ı, model, yoga eğitmen, avukat ve spor hukuku üzerine master yapan Fulya Sena Sarıgül ile konuştuk. Fulya'nın Instagram'ı: @fulyasenasarigulYorumlarınızı ve sorularınızı bekliyoruz.Patreon'dan destek olmak için: https://www.patreon.com/c/meraklistesiBölüm Akışı:(0:00) Fulya Sena kimdir?(2:10) Barcelona'da koşu kulübüne nasıl girdi?(3:40) Koşuya yeni başlayanlar için Pacer ve ve tempolar(5:30) Fiziksel bir challenge'ı paylaşmak yakınlaştırıyor(7:10) Ya koşamazsam?(8:40) Yaşam biçimi değişimi(9:30) Strava raporu: İnsanların %58'i yeni arkadaş ediniyor(10:25) Koşu kulübüne katılmak Fulya'ya neler kattı?(13:20) Koşmak bir meditasyon(16:00) Yalnızlık Çağı'nda yaşıyoruz(18:50) Koşmak sosyaleşince kolaylaşıyor(22:03) Molotov - Yofo (23:00) Kilit alışkanlık olarak koşmak(23:45) Koşu Kulüpleri yeni dating appler mi? Strava raporu (28:15) Koşu kulüpleri neden son dönemde artıyor?(30:15) İnsanlar neden koşu kulüplerine katılmalı?(31:33) Bu bölümü dinleyenler hangi soru ile ayrılsınlar?
"Umut, Umutlar arasında sosyal anksiyeteden delirir; Hamza, Hamzalarla olimpiyat düzenler."
Bu bölümde, bulimia nervozanın vücut üzerindeki fiziksel etkilerini ve uzun vadede sağlığımızı nasıl tehdit ettiğini ele alıyoruz. Sık tekrarlanan kusmaların ve diğer davranışların sindirim sistemi, kalp, dişler ve genel metabolizma üzerindeki yıpratıcı etkilerini keşfederken, dinleyicilere bulimia nervozanın beden sağlığı açısından riskleri hakkında kapsamlı bir bakış sunuyorum.
Fidiro Kahvesi bu bölümünde İngiliz yazar Naomi Alderman'ın ‘The Power' (Güç) adlı romanını konuşuyor. Kadınların vücutlarında skein denilen ve elektriği manipüle etme gücü veren bir organın ortaya çıkmasıyla dünyadaki güç dengelerinin değişmesini anlatan bu kitap, bir yandan günümüze eleştirel bir yorum getirirken bir yandan da distopik bir geleceğin resmini çiziyor. Ataerkinin asıl kaynağı fiziksel güç üstünlüğü mü? Kadınlar daha güçlü olsa erkekler gibi mi davranırlardı? Güç ilişkilerine determinist bir şekilde bakarsak ne olur? Erkekleri koruyacak kadınlar kimler olurdu?Bunlar gibi pek çok sorunun peşine düşerek feminizme takla attırdığımız ve bu keyifli romanın altını üstüne getirdiğimiz bölümümüze sizler de buyrun ve dinledikten sonra yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın!Support the show
Pocket eSIM Kurucusu Eymen Özkan'dan girişimcilik hikayesini ve pocket eSIM'in hikayesini dinledik. ⚡️ İyi seyirler.
"Meditasyon: Ne Değildir?" Meditasyon neden transa geçmek veya ritüel olarak algılanıyor? Sosyal medya meditasyon hakkında hangi yanlış algıları besliyor? "Meditasyonun Acı Gerçeği: Rahatsızlıkla Yüzleşmek" Meditasyon neden duygusal açıdan acı verici bir süreç olarak tanımlanıyor? Meditasyon sırasında ortaya çıkan rahatsızlıkla nasıl başa çıkabiliriz? "Pozitifliği Aşmak: Meditasyonda Tüm Duygulara Yer Açmak" Neden sadece mutluluğa odaklanmak meditasyon sürecini engelleyebilir? Meditasyon, olumsuz duygularımızla yüzleşmemize nasıl yardımcı olabilir? "Zihnin Sesi: Meditasyon Sırasında Sessizliği Bulmak" Beynimizde sürekli konuşan sesin meditasyonda amacı nedir? Düşünceleri nasıl susturup zihinsel sakinlik elde edebiliriz? "Meditasyonda Nefesin Gücü: Bilinçli Farkındalık" Nefes almayı izlemek neden meditasyonun temel taşlarından biri? Nefes farkındalığı, günlük hayatımızdaki kaygıları nasıl azaltabilir? "Meditasyon ve Duygusal Zeka: Öfke ve Hüzün Öğretmenlerimiz" Öfke ve hüzün meditasyonda nasıl bilge öğretmenler haline geliyor? Duygusal zekayı geliştirmek için meditasyon nasıl bir araç olabilir? "Bilinçaltıyla Yüzleşmek: Meditasyonun Gizli Kapıları" Bilinçaltı duygularla yüzleşme olmadan meditasyon neden yetersiz kalır? Bastırılmış duygularla yüzleşmek, ruhsal büyümeye nasıl katkıda bulunur? "Marcus Aurelius ve Meditasyon: Düşüncelerin Gücü" Marcus Aurelius'un meditasyon anlayışı günümüzde nasıl uygulanabilir? Düşüncelerimizin yaşam kalitesini belirlemesi meditasyonla nasıl ilgilidir? "Fiziksel Temizlikten Ruhsal Arınmaya: Meditasyona Hazırlık" Fiziksel temizlik ritüelleri meditasyon için neden önemlidir? Zihinsel hazırlık için hangi nefes teknikleri kullanılmalı? "Bilim ve Meditasyon: Beynin Yapısını Değiştiren Bir Süreç" Meditasyonun beyin üzerindeki fiziksel etkileri nelerdir? Amigdalanın küçülmesi meditasyon sırasında nasıl gerçekleşir ve bu ne anlama gelir?
Herkese merhabalar. Yeni bi spor travmasına yaklaşım yazısıyla yeniden karşınızdayım. Alt ekstremite travmaları ve ağrısı sporcularda sık görülen yaralanmaların başında gelmektedir. Bu yaralanmaların erken tanı ve tedavisi sporcuların iyileşme ve sahalara geri dönüş aşamasından oldukça önemlidir. Bugünkü yazımızda alt ekstremitede görülen ağrının ayırıcı tanılarında yer alması gereken ve gözden kaçabilecek bir tanı olan medial tibial stres sendromu hakkında bilgilendirme yapacağız. Keyifli ve bilgilendirici bir yazı olacağını düşündüğüm için sizlerle paylaştığım bu konuyu gelin hep birlikte irdeleyelim. Giriş Medial tibial stres sendromu sporcularda sık görülebilen ve tibianın medial kenarı boyunca yaygın ağrıyla kendisini gösteren bir patolojidir1. Genellikle tibianın alt üçte biri ile üst üçte ikisi birleşiminde görülen bu ağrı sendromu sporcularda ısınma hareketleri sonrası semptomlarını azaltmakta olup bu durum diğer bacak ağrısı nedenlerinden ayrışmasına neden olmaktadır. Görülme sıklığı sporcularda %4-35 arasında bildirilmiş olup sporculardan sonra en sık görülen popülasyon askeri personeller olarak öne çıkmaktadır. Medial tibial stres sendromu olan sporcular genellikle antrenman ve müsabakayı tamamlayabilir ancak egzersiz sonrası ağrı yavaş yavaş yeniden semptomatik olabilmekte ve ağrı şiddetlenebilmektedir2. Medial Tibial Stres Sendromunda ağrı bölgesi anatomik görüntü Patofizyoloji Genellikle tibialis posterior, soleus ve fleksör digitorum longus kaslarındaki patolojilere bağlı ağrı görülen medial tibial stres sendromu biyomekaniği sporcuların koşma ve yürümesi ile ortaya çıkan olaylar dizisiyle ilgilidir. Medial soleus kası ayağın en kuvvetli plantar fleksörü ve inventörüdür. Soleus kası pronasyona direnmek üzere eksantrik olarak kasılmaktadır. Pes planusa bağlı aşırı pronasyon veya tekrarlayan darbeler ile aşırı kullanım kombinasyonu bu kasın yapışma yeri olan tibia posteromedial kenarındaki periostta kronik traksiyona neden olmakta ve bu da doğrudan medial tibial stres sendromuna yol açmaktadır3. Medikal Tibial Stres Sendromu ağrı lokasyonu etrafındaki kas anatomisi Medial Tibial Stres Sendromu Risk Faktörleri Medial tibial stres sendromu görülen sporcularda başlıca risk faktörleri tibia posteromedialinde artmış stres ve traksiyon olarak kabul edilmektedir. Bunlara neden olan başlıca sebepler ise aşırı pronasyon, antrenman hataları, ayakkabı tasarımı, zemin, kas fonksiyon bozukluğu, yorgunluk ve azalmış esneklik olarak öne çıkmaktadır. Bildirilen diğer risk faktörleri ise kadın cinsiyet, yüksek VKİ, artmış kalça iç-dış rotasyonu, baldır genişliğinde büyüme, geçirilmiş stres kırığı ve ortez kullanım öyküsü olarak sıralanabilmektedir4. Kemik sağlığı ve mineral yoğunluğu da medial tibial stres sendromu gelişimine neden olabilmektedir. Magnusson ve ark. medial tibial stres sendromlu sporcuları normal kontrol ve sporcu kontrol grupları ile karşılaştırdıklarında etkilenen bölgedeki kemik mineral yoğunluğunun daha düşük olduğunu saptamışlardır. Tek taraflı semptomları olan kişilerde kemik mineral yoğunluğu etkilenmeyen tarafta da azalmıştır. Bu sporcuların medial tibial stres sendromuna bağlı semptomlarında iyileşme görüldüğünde ise normal kemik mineral yoğunluğuna ulaştıkları gözlemlenmiştir5. Anamnez Medial tibial stres sendromuna bağlı alt ekstremitede görülen ağrı durumunda hastaların tanısında öykü ve fizik muayene oldukça önemlidir. Hastadan alınan anamnezde aşağıda yer alan bilgiler bizi tanıya yaklaştırmaktadır6. Medial tibial sınırın distal üçte ikisinde egzersiz kaynaklı ağrının varlığı Fiziksel aktivite sırasında veya sonrasında ortaya çıkan ve göreceli dinlenmeyle azalan ağrının varlığı Arka bölmede kramp, yanma ağrısı ve/veya ayakta uyuşma/karıncalanmanın olmaması. Fizik Muayene Fizik muayenede alt ekstremitenin palpasyonunu ve inspeksiyonu dikkatli bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Medial tibial stres sendromu tanısını destekleyen fizik...
Irkçılık bugün geldiği nokta itibariyle aydınlanmacı, eşitlikçi, hümanist iddialarla yola çıkmış modernliğin tek kelimeyle en büyük skandalıdır. Ancak bu skandal modernliğin ırkçılığa karşı iddia ettiği bir çözümün etkisiz olmasından kaynaklanmıyor. Modernliğin ya iddialarının boyundan büyük olduğunun ortaya çıkmış olmasından veya bu iddialarının altına farkında olarak veya olmayarak çok daha derin ırkçılıklar gizlemiş olmasından kaynaklanıyor. Son zamanlarda modernliğe atfedilen en büyük özelliklerden biri de kendisinin farkında olmak, kendi üzerinde düşünebilmesidir. Sanki başka medeniyetler, başka milletler bu özellikten hepten yoksunmuş gibi. Adına öz-düşünümsellik (self-reflexity) dedikleri bu özelliği bile modern insan kendisini başkalarından üstün görmenin ve göstermenin vesilesi olarak kullandı. Başka milletler, mesela Doğulular yaparlar, ama yaptıklarının farkında olmazlar. Biz ise hem kendi yaptığımızın hem “onların” yaptığının farkında oluruz. Pozitivist bilim Batılı insana veya kendini Batılı gören sömürgeleşmiş insana bu duyguyu fena halde kazandırıyor. Böylece hümanist iddialarla, eşitlik ve insan hakları iddiasıyla konuşan bir bilim insanını ırkçılık virüsü iflah etmez bir biçimde yakalayıp esir alır. Sorsan bunun farkında değildir. Hatta farkında olmadığının da farkında değildir. O yüzden bal gibi ırkçılık yaptığını gördüğünüz insanların büyük çoğunluğu ırkçı olmadıkları iddiasındadır. Çünkü farkında değillerdir, çünkü kendilerini bilmezler. Kendilerini bilmedikleri gibi başkasını da bilmezler, kendilerini yoktan yaratmış olan, övündükleri özellikleri, kanlarını, canlarını, ırklarını bütün özellikleriyle kendisine vermiş olan Allah'ı ise hiç bilmezler. Bilseler zaten oluşumunda hiçbir katkıları bulunmayan, tamamen kendilerine verilmiş olan bir özellikleri dolayısıyla böbürlenme cehaletine kapılmazlar. Irkçılığı ifade edebilecek belki en güzel kelime “cehalet” olsa gerek. Cahildir ırkçı. Üstünlüğünü iddia ettiği şey kansa, bu kanın hiçbir özelliğinin olmadığını bilmeyecek kadar cahildir. Fiziksel özellikleriyse, doğduğu yerse, cinsiyetiyse, hangisiyse bunları kazanmakta hiçbir çabası olmadığı noktasından hareketle aslında bırakın herhangi bir başka insandan, herhangi bir hayvandan veya nesneden farksız olduğunu görmeyecek kadar gözü kördür. İnsanın kendisine “verilmiş” olan özellikleri dolayısıyla başkalarından üstün olduğunu iddia etmesi düşüklüktür aynı zamanda. Bunu insanlık tarihinde ilk yapanın İblis olduğunu biliyoruz. İblis ateşten yaratılmış olmak dolayısıyla topraktan yaratılmış olan Âdem'den üstün olduğunu iddia etmiştir. Oysa onu ateşten, Âdem'i de topraktan yaratan Allah onlara farklı roller yazmıştı. Kendilerine yazılmış olan rol için uygun olup olmadıklarını ikisi de Allah'tan daha iyi bilemezlerdi. İblis'in bilgiden yana bir sorunu yoktu. Olabildiğince bilgiliydi ama bilgisi onu bu cehalete düşmekten kurtaramadı.
7 Ekim'den bu yana Gazze'nin dünya güzeli çocuklarıyla karşılaşıyoruz çeşitli boydaki ekranlarda. Laf olsun diye dünya güzeli demiyorum, gerçekten çok güzeller... Yüzlerinde korunmuş bir güzellik var, ardı ardına izleseniz güzel çocuklardan bir seçme yapılmış zannedersiniz. Daha ağızlarını açıp bir şey söylemeden bu güzellik kendine çekiyor sizi, yaptığınız şeyleri bırakıp dikkat kesiliyorsunuz ekrana. Sonra su gibi akan Arapçalarıyla bütünleniyor simaları, adeta hayranlık verici bir şiire dönüşüyorlar. Bunun ne kadarı fiziksel güzellik, bunu ayırt etmeniz zor... Fiziksel güzelliği aşan bir şeyler olduğu da kesin, insanlık şu zamanda hiç kimselere yakışmadığı kadar yakışıyor onlara belki de. Belki de bu, o yiğit çocukların güzelliği değil sadece, 'insan'ın, eşref-i mahlukat olma potansiyeline sahip türden bir 'insanlık'ın en kristal haliyle çocuk yüzlerinde tecessüm etmiş hali... Ayetlerle, hadislerle, tevekkül ifadesi niyazlarla konuşuyorlar. Vatanlarına, davalarına, imanlarına sadakatle söylüyorlar her sözlerini. Asla yenilmeyecekleri belli. Bir çoğu Gazze'de olan biteni dünyaya duyurmak için çektikleri videolarına "Belki de bu sizinle son buluşmam!" diye başlıyor. Artistik bir giriş cümlesi değil bu, gerçeğin ta kendisi. Çoğu için, o son buluşma ihtimalinin gerçek olduğuna içimiz yanarak şahit olduk hepimiz. Onlar son nefeslerini ceplerinde taşıyan çocuklar... Gelecekle ilgili umutlarını, hayallerini ifade eden cümleleri birinci tekil şahsın diliyle kurmuyorlar. Çünkü biliyorlar, o günleri görme ihtimalleri zayıftan daha zayıf... Yine de hep gülüyor yüzleri, hep aydınlık simaları, hep umutla dolu bakışları... Çünkü kendi hayatlarından daha büyük bir hakikate inanıyorlar. Ve güzelliklerini bozacak hiçbir şeyin gelip çehrelerine yerleşmesine izin vermiyorlar.
Mert Yılmaz'la Akdeniz Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi okurken belediye konservatuvarında başlayıp Anadolu Üniversitesi Tiyatro Bölümü'ne uzanan tiyatro yolcuğunu, ekip ruhunu sonuna kadar hissettirdikleri toplulukları Tiyatro Step'i konuştuk. Fiziksel tiyatronun başarılı bir örneğini seyirciyle buluşturdukları ödüllü oyunları "Tanrıyı Gören Köpek"ten şimdilerde sahneye koydukları "Körayak" oyununa ve de Eskişehir gibi bir öğrenci şehrinde son zamanlarda yaygınlaşan tek kişilik oyunların aksine ekip halinde tiyatro yapabilmek üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.Kendisine bu hoş sohbet için teşekkür ederiz.7 Mayıs 2024 | tiyatro.co
9.Bölüm: Yavuz Samur ile Eğitimde Oyunlaştırma: Yeni Bir Bakış AçısıTürkiye Teknoloji Takımı Vakfı tarafından sağlanan T3 Podcast'e hoş geldiniz!T3 Podcast 3.sezonunda Milli Teknoloji Hamlesi'ne farklı sektörlerden bakılarak hem yüksek kalitede kullanılan güncel teknolojiler hem de Milli Teknoloji Hamlesi'nin indirme gerekliliklerini ele almayız.Bu bölümde Sayın Yavuz Samur ile Eğitimde Oyunlaştırma: Yeni Bir Bakış Açısı konusu üzerine konuşuyoruz.02.03 - Hızlı gelişen ve değişen bilgi dünyasının eğitime etkisi02.40 - Okulları oyunlaştırma02.50 - Oyun dostu öğretmen03.25 - Öğrenmeye oyun ve testlerin etkisi04.20 - Eğitimde mentorluk sistemi05.20 - Kaybetmenin değeri06.00 - Yeter Artık Oynadığın, Hadi Kendi Oyununu Tasarla!07.50 - Üretim için tüketim09.05 - Fiziksel hayatta gerçekleştirilen faaliyetlerin eğitime etkisi10.00 - Velilerin ekran süreleri10.25 - Velilere öneriler12.05 - Elektrikler kesilmiş gibi davranmak12.50 - “Sen çok özelsin, sen her şeyi başarabilirsin.” Kullanımı15.50 - Eğitim sistemi içerisinde eğitmeni teşvik eden şeyler18.25 - İletişim ve rekabet20.15 - Yoğun çalışma programları ve velilerin tutumları22.40 - Eğitim sistemine oyunların entegrasyonu
'Konuşmak iyileştirir' iddiası üzerine düşünüyoruz. Konuşmak neyi iyileştirir? Fiziksel acı ile psikolojik acı arasında fark var mıdır? İkisi arasında bir bağlantı var mıdır, biri diğerini etkiler mi? Konuşan kim; acı çeken mi yoksa ona konuşan kişi mi? Peki konuşmak kötüleştirir mi?
Ortadoğu'nun iç dengelerine yakından bakmayanlar, “Araplar” veya “Arap dünyası” şeklindeki kolay genellemelere hep daha yatkın. Ancak bölge, kendi dinamikleri çerçevesinde okunduğunda, karşımıza özellikle dört ülke çıkar: Türkiye, Mısır, İran ve Suudi Arabistan. İlişkiler ağı, bu dört ülkenin merkezde olduğu noktalarda şekillenir. Dışarıdan bölgeye dâhil ve müdâhil olan bütün oyuncular, bu dört ülkeden en az birini yanına almak durumundadır. Bu ülkelerin birbirlerine olan yakınlıkları veya uzaklıkları, işbirlikleri veya rekabetleri, dostlukları veya düşmanlıkları, Ortadoğu'da tarihin yazıldığı esas zemini oluşturur. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mısır ziyareti vesilesiyle Ortadoğu'ya yeniden dikkat kesilirken, bilhassa Mısır'ın Arap dünyası içindeki konumunun ülkemizde yeterince takdir edilemediği görülüyor. Önemine binaen bu konuyu belli zaman aralıklarıyla zaten köşeme taşıyorum. Şimdi, detaylı olarak değil ama belli başlıkları tekrar hatırlatmak istiyorum: Afrika, Akdeniz, Arabistan ve Bilâdüşşâm havzalarını buluşturan sıra dışı konumuyla; 100 milyonu çoktan aşan ve ciddi bir kısmı da dünyanın dört bir yanına dağılmış bulunan nüfus gücüyle; Arap dünyasının en büyüğü olan, aynı zamanda devasa bir holding biçiminde ülkenin ekonomik hareketliliğini de kontrol altında tutan ordusuyla; hem Arap milliyetçiliğine hem de yakın tarihin en güçlü İslâmî hareketlerinden Müslüman Kardeşler Teşkilâtı'na beşiklik yapmasıyla; basın-yayın ve medya endüstrisinin en etkili merkezlerinden biri olmasıyla; Ezher Üniversitesi gibi ilmî ve akademik bir kurumu elinde bulundurmasıyla; İslâm dünyasında İstanbul'la rekabet edebilecek tek şehir olan Kahire'siyle… Ve daha birçok avantajı ve kozuyla, Mısır, Arap dünyasının amiral gemisidir. Mısır'ı denklemdeki yerine oturttuğumuzda, Türkiye ile Mısır'ın el ele vermesi ve İslâm coğrafyasının lehine olacak projelerde işbirliği imkânları bulması durumunda, bundan ne büyük müspet neticelerin doğacağı daha iyi anlaşılacaktır. Müslüman kamuoyu nezdinde, böylesi bir işbirliğinin beklendiği ve umulduğu ilk mesele, hiç şüphesiz Gazze. İsrail, İslâm dünyasındaki parçalanmışlıktan ve devlet yöneticileri arasındaki ihtilaflardan faydalanarak, Gazzeli masum sivillere yönelik soykırımı pervasızca sürdürürken, Türkiye ve Mısır gibi bölgenin iki güçlü ülkesinin bu konuda dayanışma içine girerek birbirini desteklemesi ve İsrail işgaline karşı ortak bir savunma hattı kurması hayatî bir önem arz ediyor. Fiziksel, kültürel ve tarihî yakınlığı sebebiyle Gazze'deki krizin ilk muhatabı Mısır, ancak içinde bulunduğu şartlar ve çeşitli handikaplar nedeniyle, Mısır tek başına hareket edemiyor. Türkiye ile ortaklaşa yürütülecek bir süreç, Mısır'ı da kendi yalnızlığından kurtaracaktır.
Yönetmen Emin Alper'in ilk tiyatro oyunu olan Dostoyevski'nin aynı isimli eserinden uyarladığı ve yönettiği 'Öteki' 12 Ocak 2024'te prömiyerini yaptı. Oyuncu kadrosunda Cem Yiğit Üzümoğlu, Erdem Şenocak, Derya Karadaş ve Gökhan Yıkılkan'ın bulunduğu oyun, "Fiziksel olarak kusursuz bir biçimde benzeyen ama karakteri sizinkinin tam zıttı olan birisi karşınıza çıksa ne yaparsanız?" sorusunu sorduruyor. Emin Alper, Cem Yiğit Üzümoğlu ve Erdem Şenocak, 'Öteki' oyununun uyarlanma fikrinden sahneye kadar uzanan süreci, sinemayla iç içe geçen sahneleme tekniğini ve oyuna dair bilinmeyenleri T24'te Muammer Brav'la Ekşın'da anlattı. 4 Şubat 2024 yayını
gerçek hayatın yansıması
Erkekte Fiziksel Kusurlar (S168) | Dr. RedPill Kısalar
romatizma miktarı ve anlaşma olasılığımız doğru orantılı
İklim krizini durdurmak bir yanda, bu krizin getireceği sorunlara uyum sağlamak diğer yanda tüm şirketler açısından önemli risk unsurları doğuruyor. Bu risklerle nasıl başa çıkmalıyız?
Dersimiz Fitness'ın bu bölümünde burundan nefes almanın hayat kalitemizi nasıl arttığı bütün detaylarıyla ele alındı. Antrenman performansından tut, yağ yakmaya, stresini yatıştırmaya, cinsel performansını arttırmaya kadar birçok yönde hayatımızı etkileyen nefes paternlerini nasıl optimize edebileceği bu bölümde öğrenebilirsin. Sağlığını önemseyen herkesin mutlaka izlemesini tavsiye ederim. (01:48) İç dünyana açılan kapının anahtarı (05:30) Vücudumuzdaki 3 farklı damar, kılcal damarlanma ve kassal dayanıklılık arasındaki ilişki (10:59) Varicose neden ve nasıl oluşuyor? Bütün sağlıksal sorunların kökeninde yatan problem nedir? (16:29) Nefesin kimyası, mekaniği, düşünce ve uyku performansını arttırmak, diyafram kasının önemi (21:56) Sinirlenince, stres yapınca vücudunda neler oluyor? Kendini yatıştırmanın yolu. (24:45) Yüksek rakımın kondisyona etkisi. Rocky Balboa neden dağlarda antrenman yapıyordu? (26:27) Ağzımızdan nefes alınca daha mı fazla oksijen solumuş oluyoruz? (28:53) Doğru nefesin en önemli 6 özelliği (31:11) Sağlık bir bireyin dakikadaki nefes sayısı, gereğinden fazla nefes almanın getirmiş olduğu problemler, burundan nefes almanın önemi (37:29) Nefesin yüz estetiğine etkisi (39:09) Karbondioksit toleransı nasıl ölçülür? Bu toleransı geliştirmek için yapabileceğin nefes egzersizleri (45:05) Odağını arttırmak için yapabileceğin nefes antrenmanı (47:24) S&C: Yaptığım spor branşı (yüzme, boks, koşu vs), ağırlık antrenmanlarının yerine geçer mi? Hangi spor branşını yapmalıyım? 48.Bölüm YouTube: https://youtu.be/cPH-BGDUgQY Sosyal Medya: https://linktr.ee/dersimizfitness Ücretsiz Antrenman Programı: https://drive.google.com/file/d/1pEmf-fEZO6GeOzokbcJ3XHOS3Cq_Grhe/view Email: bilgi@dersimizfitness.com Hepinize güzel yorumlarınız için teşekkürler! --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/dersimiz-fitness/message
Dropshipping ve e-ticarette fiziksel mağaza sahibi olmanın avantajları var mı yoksa tamamen maddi kayıp mı ? Bu podcast içeriğimizde E-ticaret'te fiziksel mağazanın avantajlarından masraflarına kadar tüm detay konular hakkındaki düşüncelerimizi aktardık. Keyifli Dinlemeler
Maddi zenginlik dışında başka zenginlik mevcut mu? Fiziksel, mental zenginlik de zenginlik sayılır mı? Aynı zamanda seyahat etmek de bir zenginlik midir? Parayı nasıl harcadığımız kişinin kendisi hakkında fikir verir mi?
Herkese Selam, Ben Saimcan Büyüköztürk. Bir diğer adım Radyo Fer, kalorifer gibi sıcak çocuk. Bu podcast yayınında kendi kendime konuşuyorum. Kendimi size özel açıyorum. Fiziksel anlamda değil. Duygu düşünce anlamında. Sizi öpüyorum. Görüşürüz.
Erkekte Fiziksel Engeller (S119) | Dr. RedPill Kısalar
Dersimiz Fitness'ın bu bölümünde vücudumuzun yağ yakma süreci hormonlar üzerinden açıklandı. Fazla kilolarından nasıl kurtulabilirsin? Vücut nasıl yağlanıyor? İnsulin hassasiyeti ve direnci ne demek? Aç kalarak kas yapmak nasıl mümkün? Tüm bu sorulara ve çok daha fazlasına cevap bulmak istiyorsan bu bölümü kaçırma. (01:53) Fiziksel görünümümüzü belirleyen 4 temel unsur. (04:23) Ağzımızdan giren besinler, bağırsak bakteri profilimizi belirliyor. (08:21) Dışkı testine göre beslenme? (11:10) Bcaa, Pre-workout ve tüm diğer tatlandırıcı içeren maddeler yağ yakımını, bağırsak sağlığını nasıl etkiliyor? (13:22) Vücutta şekeri nasıl depolanıyor? Enerji olarak nasıl kullanılıyor? Hormon ve enzimlerin bu süreçteki rolü ne? (14:53) Yağ yakımını destekleyen en önemli 4 unsur (19:24) Aralıklı oruç tutmanın yağ yakımına katkısı nedir? Kas yapımına nasıl katkı sağlar? Kimlerin bu diyeti uygulamaması gerekir? (30:19) Aralıklı oruç tutunca kas kaybı yaşar mısın? (31:36) Growth hormonu, Glucagon, Leptin, Ghrelin (33:21) Protein ve lifin gücü (36:07) Bütün yöntemleri denemene rağmen kilo veremiyorsan ne yapman gerekiyor? (37:19) Yağ yakımının en büyük düşmanı (39:39) Supplement şirketlerinin uydurduğu bir diğer yalan (41:37) Tiroid hormonu yağ yakma ve kas yapma sürecini nasıl etkiliyor? (44:02) Vegan diyet neden birçok insan için sağlıksız? (46:30) Type 1 ve Type 2 Diyabet hastaları arasındaki fark (48:21) Vücudumuz şekeri nasıl yağ olarak depoluyor ve enerji olarak kullanıyor? (53:12) Vücudunda insülin direnci yüksek olduğunda ne oluyor? 33. Bölüm YouTube: https://youtu.be/Rxij6hLOLmE Sosyal Medya: https://linktr.ee/dersimizfitness Email: bilgi@dersimizfitness.com Hepinize güzel yorumlarınız için teşekkürler! --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/dersimiz-fitness/message
Geçtiğimiz günlerde Amerikan Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Akademisi (The American Academy of Physical Medicine and Rehabilitation-AAPM&R), akut SARS-CoV-2 enfeksiyonu sonrası sekel (PASC) olarak da bilinen uzamış COVID'li hastalarda nörolojik sekellerin değerlendirilmesi ve tedavisi hakkında yeni bir fikir birliği kılavuzu yayınladı. Bu yeni öneriler 16 Mayıs 2023'te Physical Medicine & Rehabilitation dergisinde, ABD'deki 41 uzamış COVID kliniğinde çeşitli tıbbi uzmanlık alanlarından uzmanlar arasındaki iş birliğinin sonucunda oluşturuldu.1 Bu yazımızda bu önerilere değineceğiz. Bu öneriler ele alınırken PASC konusunda efektif değerlendirme ve tedavinin limitli olduğu ve bu yüzden bu önerilerin henüz uzman görüşü düzeyinde olup asla klinik değerlendirmenin önüne geçmemesi gerektiği unutulmamalıdır. Fiziksel tıp uzmanları engelli ve işlevsel bozukluğu olan bireyleri tedavi ettiği için AAPM&R, uzamış COVID'in değerlendirilmesi ve tedavisi için rehberlik başlatan ilk kuruluşlar arasında yer alarak 2021'de uzun süreli COVID ile ilişkili yorgunluğu ele alan ilk fikir birliğini yayınlamıştı. Bunun ardından solunum rahatsızlığı, solunum yetmezliği, bilişsel semptomlar, kardiyovasküler komplikasyonlar, pediatrik ve otonomik disfonksiyonlarla ilgili fikir birliği beyanlarını yayınlandı. Yakında da akıl sağlığıyla ilgili ayrı bir kılavuz ve bütün kılavuzların bir arada ele alındığı bir yazı yayınlanması planlanmaktadır. Giriş COVID-19 enfeksiyonu günümüzde değişerek ve gelişerek güncel sağlık sorunu olarak yerini korumaktadır. Birçok viral hastalığın aksine, COVID-19 akut multiorgan hasarının yanında, akut SARS-CoV-2 enfeksiyonu sonrası sekel (PASC) veya uzamış COVID sendromunun parçası olarak uzun dönem sekeller de bırakmaktadır. Hastalık kontrol ve önleme merkezi 2022'de COVID-19 hastalarının hastalık sonrası durumlarını inceleyen bir çalışma yayımladı. Bu çalışmaya göre kardiyovasküler, pulmoner, hematolojik, renal, endokrin, gastrointestinal, musküloskeletal, nörolojik ve psikiyatrik olmak üzere birçok sistemi ilgilendiren bulgu ve belirtiler değerlendirilmiştir. COVID-19 geçiren bireylerde bu sistemleri etkileyen en az bir olay %38 civarında görülürken kontrol grubunda %16 olarak saptanmıştır.2 Tam olarak PASC tanımı halen gelişmekte olsa da ilk enfeksiyondan 4 hafta geçmesine rağmen semptomların devam etmesi olarak tanımlanmaktadır. COVID vakalarının ve hastaneye yatışların sayısı eskisi kadar fazla olmasa da PASC, önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Tam olarak neden kaynaklandığı bilinmese de çeşitli teoriler mevcuttur. Bazı raporlara göre SARS-CoV-2'nin direkt olarak sinir sisteminin invazyonundan kaynaklandığı düşünülmektedir. Düşünülen diğer mekanizmalar ise, kalıcı inflamasyonlar, otoimmünitede artış, nörotransmitter dengesizliği, önceki nörolojik ve nöropsikyatrik durumlarda alevlenmeler ve mide-beyin aksındaki dengesizliklerdir. Bu mekanizmaların farklı hasta gruplarında farklı kombinasyonlarla yer aldığı düşünülmektedir. Bazı çalışmalar da antiviral tedavi gören hastalarda insidansta azalma olduğu gösterilmiştir. Fakat bu tedavilerin her hastada uygulanmadığı da unutulmamalıdır. Akut COVID-19 enfeksiyonu nedeniyle hastaneye yatırılan hastalara bakıldığında da yaklaşık olarak %80 hastada nörolojik semptom olduğu gözlenmiştir. En sık görülen semptomlar ise “brain fog” olarak adlandırılan beyin sislenmesi (%81), baş ağrısı (%68), halsizlik (%60) tat alma bozukluğu (%59), koku alma bozukluğu (%55) ve miyaljidir (%55).3 Bu semptomların sadece ağır hastalarda değil, hafif kliniğe sahip olan hastalarda da görülmesi dikkat çeken bir başka durumdur. Ayrıca çalışmalar göstermiştir ki COVID-19 enfeksiyonu sonrasındaki 2 yılda bile bilişsel bozukluk, demans, psikotik bozukluk, epilepsi veya nöbet riski hala yüksek devam etmektedir. Duygudurum ve kaygı bozuklukları gibi diğer hastalıkların riskleri ise 2 yıllık takipte genel olarak artış göstermemektedir.
Bu bölümde yeme bozukluklarının fiziksel etkileri üzerine konuştuk. İyi dinlemeler - - ►Bana Destek ve abone olmak için: https://bit.ly/3qbve7B ►Online Terapi Almak İçin: http://www.beyinpsikoloji.com ►Podcastlerim: https://il.ink/Terapinotlari Sosyal medya hesaplarım; ►Instagram: https://www.instagram.com/psikologengin ►Mail: trpntlr@gmail.com ►http://www.beyinpsikoloji.com ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Diğer videolarıma göz atabilirsin; ► Bipolar Bozukluk: https://youtube.com/playlist?list=PL84AQPvMs-zw6vRPzfi7tvuEEbAW-X_GP Kullandığım Ekipmanlar; Kamera: Canon g7 mark 3 Mic: Boya Edit Programı: iMovie #psikolojiktest #psikolog #onlinepsikolog #onlineterapi , kişisel gelişim, psikoloji, psikolog,
“Reptilian” nedir? “Reptilianlar” ve “ifritler” arasında nasıl bir ilişki vardır? “Reptilianların etkisi altında olan kişiler” nasıl davranışlar sergiler? “Fiziksel performansları çok yüksek kişilerde musallat vardır” diyebilir miyiz? Bazı insanlar neden sürekli uyuyor? “Musallatlar, kişileri yorgun ve halsiz bırakır” lafzının açılımı. O ve birçok ünlünün Reptilian olduğu iddiası doğru mu? LeBron James 'in maç öncesi yaptığı hareketler ne anlama geliyor? Bu hareketleri neden yapıyor? Bu soruların cevaplarını hâl ilmi üzerinden vermeye çalışalım Facebook: https://www.facebook.com/SynergyKendiyas İnstagram: https://instagram.com/synergykendiyas Youtube: https://www.youtube.com/channel/UC_xe-4OhrGjeQkX9dWA96fQ TikTok: https://www.tiktok.com/@synergykendys Yaay: https://yaay.com.tr/SynergyKendiyas Twitter: https://twitter.com/SynergyKendiyas?t=rF3t1yDh7eLgUg_Djh5khQ&s=0
Hepimizin daha önce duyduğu "ilk yardım" terimi genelde "Fiziksel İlk Yardım"dan bahsederken kullanılır. Ancak travmatik olaylar yaşayan insanlar, aynı zamanda "Psikolojik İlk Yardım"a da ihtiyaç duyabilir. Fiziksel İlk Yardım, bedensel bir yaralanmadan kaynaklanan fiziksel rahatsızlığı azaltmak için…
NFL draftının en merak edilen konusu olan quarterback pozisyonunu ele alıyoruz bu hafta. (1:10) Takımların kaderini değiştirecek, çok kritik öneme sahip bir soru olmasına rağmen pek çok takımın quarterback seçimlerinde aradığını bulamamasının sebepleri neler? Quarterback draftı neden çok karmaşık ve çözülmesi zor bir problem? Quarterback değerlendirmesinde öne çıkan faktörler ve çok tartışılan sorular neler? Potansiyel mi geçmiş performans mı? Oyuncunun geldiği takım ve konferansın önemi ne derecede? Fiziksel özellikler mi mental yetenek mi daha ön planda? Quarterback değerlendirmesine ve takımların farklı bakış açılarına öne çıkan adaylar üzerinden devam ediyoruz. Bryce Young'ın heyecan verici potansiyeline karşın boyu ve ağırlığı konusundaki soru işaretleri (24:41), CJ Stroud'un vaat ettikleri (43:12), Anthony Richardson'ın potansiyeli ve riskleri (53:30), Will Levis'in neden takımların bu kadar ilgisini çektiği (1:03:10), Hendon Hooker ve diğer öne çıkan quarterback adaylarından notlar (1:11:05) Kerem Üler'le birlikte Aaron Rodgers'ı New York'ta bekleyenleri, Packers ile A-Rod arasındaki sorunlu boşanmanın arkasındaki faktörleri ve A-Rod'un son yıllarda büyük darbe yiyen imajının sebeplerini konuşuyoruz. (1:24:43) Host: Görkem Şahinoğlu, Çağrı Turhan Konuk: Kerem Üler
"Fiziksel dünyada yaş diye bir şey yoktur. İnsan yaradılış olarak zamana karşı koyma eğilimindedir."
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi'nden Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Sultan Tarlacı, TRT Radyo 1 kanalında yayınlanan Ailece programına konuk oldu. Prof. Dr. Tarlacı, yetişkinlik döneminde insanların yaşadığı fiziksel, bilişsel ve beyinsek değişim ve gelişim süreci hakkında değerli bilgilerini dinleyicilerle paylaştı.
Fiziksel dünyanın güzelliklerinden zevk alan, bunu yaparken dünyaya dair yanılsamaların ruhun tüketmesine izin vermeyen güçlü benlik anlayışı ile 3. Çakra doğru yol alıyoruz. Şifalanmak kendi içimizden geliyor aslında, 3. çakra kendi şifamızın enerjisini aktifliyor. Kendi Gücümüze gelmenin zamanı. Artık onay alma ihtiyacı olmadan yol alabiliriz. --- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/meltem-fakabasmaz/message Support this podcast: https://podcasters.spotify.com/pod/show/meltem-fakabasmaz/support
Mail bültenimize abone olmak için tıklayın. 5 Dakikada Teknoloji Gündemi Tarih: 5 Ocak 2023 Twitter, siyasi reklam politikasını geri getiriyor. Apple'ın karma gerçeklik gözlüğü, sanal ve gerçek dünya arasındaki fiziksel geçişi sağlayacak. Microsoft ve OpenAI, arama motoru Bing'e ChatGPT desteği getirmeye hazırlanıyor. -- Bubble Works Media orijinal içerikleri; Boş İşler 5 Dakikada Dünya Gündemi Efsane Astroloji Pandora'nın Kutusu Start Point e-mail: info@bubbleworksmedia.com https://www.bubbleworksmedia.com/
Odanın kapısı açılır, genel durumu iyi gözüken hasta gelir ve o cümleyi söyler “Hocam benim şekerim yükselmiş”. Diyabet hastalarının, herhangi bir semptom olmaksızın gün içinde kan glukozunu ölçtüklerinde yüksek bir değer görüp acile geldiklerini sıkça görüyoruz. Hiperglisemi, hastanın yaşam tarzı değişikliklerine ve tedavisine uyumla kolayca yönetilebilir. Amerikan Diyabet Derneği (ADA) ve Avrupa Diyabet Araştırmaları Derneği (EASD) tarafından ortak olarak hazırlanan "Tip 2 Diyabette Hiperglisemi Yönetimi Raporu 2022", diyabet hakkında yapılan birçok çalışmanın özetini toplamış (Raporun Tam Sürümü). Raporun hedef hasta popülasyonu tip 2 diyabete sahip olan kişilerken, tip 1 diyabet gibi diğer nedenlere bağlı diyabetli bireyler, çocuklar ve hamileler bu gruba dahil edilmemiş. Ben de bu yazıdan oral antidiyabetikler ve tip 2 diyabetteki yeri hakkında bilmemiz gerekenleri kısaca özetlemek istedim. Öncellikle DM'den bahsedecek olursak, DM kronik ve kompleks bir hastalıktır. Komplikasyonları önlemek veya geciktirmek için yönetiminde multifaktoryel yaklaşımlara ek olarak farmakolojik tedavi gerektirir. Diyabette glukoz kontrolü, mikrovasküler komplikasyonların başlangıcında ve ilerlemesinde azalma sağlamak için çok önemlidir. Glukoz kontrolünün makrovasküler komplikasyonlar üzerindeki etkisi daha azdır. Glisemik yönetimde öncelikle ölçü olan HbA1c testi ile değerlendirilir. HbA1c, 3 aylık ortalama kan şekeri seviyesidir. Genellikle acil servislerde bu değerin yeri yoktur. Acil servislerde şeker takibi için parmak ucu kan şekeri, kan gazında ve biyokimyada glukoz bakılır. Uygun veya optimal olmayan ilaç alımı, sürekli ilaç kullanım oranlarının düşük olması; tip 2 diyabetli kişilerin neredeyse yarısını etkiler. Bu da hiperglisemi ve kardiyovasküler hastalık riskinin yanı sıra diyabet komplikasyonları, mortalite ve hastaneye yatış risklerinin artmasına ve sağlık bakım maliyetlerinin artmasına neden olur. Amerika'da kişilerin diyabeti kendi yönetmeleri ve semptomlarının farkında olmalarını sağlayan DSMES adında bir program geliştirilmiş. Diyabet özyönetimi eğitimi ve desteği (DSMES), ilaç seçiminin önemli olduğu kadar yaşam tarzı değişikliği (sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite ve kilo yönetimi), ilaç alma davranışı, özyeterlilik, başa çıkma ve problem çözme gibi eğitim programlarını kapsar. Diyabetin komplikasyonlarını engellemek ve diyabet yönetiminde hastaya kolaylık sağlamak amaçlı geliştirilmiş az maliyetli bir programdır. Böyle bir eğitim programı, uygun eğiticilerle ve hastalarla ülkemizde de denenebilir. Beslenme alışkanlıkları, kalori kısıtlaması, uygun diyet ve kilo verme diyabet hastalarında remisyona katkı sağlar. Diyabette remisyon; farmakolojik tedavinin yokluğundan itibaren 3 ay veya daha uzun süre boyunca normal kan glukoz seviyeleri olarak tanımlanır. Fiziksel aktivite davranışları tip 2 diyabette kardiyometabolik sağlığı önemli ölçüde etkiler. Düzenli aerobik egzersiz, direnç egzersizleri (yani kendi vücut ağırlığınızı kullanarak veya bir dirence karşı çalışma) glisemik yönetimde faydalıdır. Uyku bozuklukları tip 2 diyabette yaygındır ve diyabet uykunun niceliği, kalitesi ve zamanlamasında bozukluklara neden olur. Uyku hijyeni önemlidir. Bu tarz yaşam tarzı değişiklikleri ile diyabet ve komplikasyonları kontrol altında tutulabilir. Cerrahi operasyon için uygun olan tip 2 diyabetli erişkinlerde metabolik cerrahi bir tedavi seçeneği olarak düşünülmelidir. Metabolik cerrahi, tip 2 diyabetli ve BMI ≥25 kg/m2 olan kişilerde diyabet remisyonu için de etkili görünmektedir. Diyabetin süresi ile postoperatif diyabet remisyonu olasılığı arasında güçlü bir ilişki vardır. Daha yakın zamanda diyabet tanısı konan kişilerin metabolik cerrahiden sonra remisyon yaşama olasılığı daha yüksektir ve 5 yıldan fazla süre önce diyabet tanısı konmuş hastaların remisyon olasılığı önemli ölçüde azalır. Oral Antidiyabetikler Hasta geldiğinde detaylı anamnezi aldıktan sonra ilaçlarını ve düzenli kullanıp kullanmadıkla...
Almanya'da geçen sene 115 binden fazla kadın partneri veya ayrıldığı kişiden şiddet görmüş. Fiziksel, psikolojik, cinsel şiddet, tehdit, hakaret gibi şiddetin farklı türlerine maruz kalmış. Kadınlar en çok aile içinde eş, partner, baba ya da erkek kardeşlerinden şiddet görüyor. Ama bu konuda yalnız değiller. Yardım alabilecekleri, çocuklarıyla sığınabilecekleri yerler, şiddet uygulayan kişiye yönelik alabilecekleri bir dizi tedbir var. Von Hülya Topcu.
“Sende ne kadar büyük bir değişiklik olursa sen farklı birisi olursun? Tüm her şeyin değişmesi mi gerekiyor?” Theseus'un Gemisi, öyle ihtişamlı ki Girit'ten zafer dönüşü sonrası Atina'da sergilenmeye başlanıyor. Zamanla eskiyen parçaları değiştiriliyor. Bir süre sonra ise tüm parçaları değişiyor. Peki bu gemi hala Theseus'un zafer kazandığı efsane gemi mi? Bu bölümde bu paradoksa yakından bakarken kendimizi de sorgulayalım istedim. Gerçekten değişiyor muyuz, yoksa hep aynı mıyız? Değişiyorsak hangi halimiz biziz? -- Destek olmak için: https://www.patreon.com/meraklistesi Merak bülteni: https://www.getrevue.co/profile/meraklistesi Instagram: https://www.instagram.com/kupelicagri -- Bölüm akışı: (1:19) Theseus'un Gemisi nedir? (3:00) Sen dünkü kişi misin? (4:20) Fiziksel değişimler (6:12) Ne kadar değişmek farklılaştırır? (8:00) Kendi olma sorumluluğu (12:40) Değişmeyen bir şey var mı? (14:10) Thomas Hobbes diyor ki...
“İnsanlı uzay uçuşlarında yaşanabilecek tıbbi problemlerin araştırılma zamanının geldiğine inanıyorum. Çünkü, insanlı uzay uçuşunun, sonunda bir gerçeklik haline gelip gelemeyeceğinin nihai ölçütü, mühendislik problemleri değil, insan bünyesinin sınırları olacaktır.”Wernher von Braun, Uzay Tıbbı, 1951 Yuri Gagarin, 12 Nisan 1961'de ilk insanlı uzay uçuşunu gerçekleştirdiğinde; uzayın insan sağlığı üzerine ne gibi etkileri olacağı konusunda kimse pek bir şey bilmiyordu. 25 Mayıs 1961'de Kennedy, on yılın sonuna kadar aya yolculuk yapılması ve sağ salim yeryüzüne geri dönülmesi emrini verdi. ABD ile Sovyetler arasında kızışan “Uzay Yarışı”, “teorik olarak” doğru olan bir çok adımın, deneysel çalışmalar yapılamadan körlemesine uygulanmasına yol açtı. İnsan sağlığını düşünecek fazla vakit yoktu. Fiziksel olarak dayanıklı ve beden sağlığı mükemmel (görünen) insanların astronot seçilmesiyle, uzayda ortaya çıkabilecek tıbbi bakım ihtiyacı minimalize edildi (Berry et al. 2009). Ancak 60 yıl içinde elbette çok şey değişti. Uzay yolculuğu artık “genç, sağlıklı, iyi eğitimli asker”lerin tekelinde değil. Katastrofik sonuçlara rağmen; Everest'in zirvesine, genci yaşlısı, hastası sağlıklısı “herkesin” ulaşabilmesinin önünün açıldığı günümüzde henüz böyle olmasa da, uzaya çıkmak isteyen herkese “Buyur buyur, para konuşur” denildiği bir yakın geleceği hayal etmek çok zor değil. Bugüne kadar uzay görevlerinde uzay aracı arızaları riskinin, insan sağlık sistemi “arızalarından” çok daha muhtemel olduğu düşünülerek hareket ediliyordu. Astronot seçim kriterlerinin “esnemesi” ve giderek daha uzun uzay uçuşlarının mümkün hale gelmesiyle, öngörülebilir sağlık sorunlarına karşı planlama yapmak artık yeterli gelmiyor. İhtiyacımız, bitkilerin uzay araçlarında yetiştirileceği ve ilaçların yerinde üretileceği bir gelecek (McNulty et al. 2021; Seoane-Viaño et al. 2022). Boca Chica, Texas. Starship'in 20. prototipi sevenlerine burada merhaba diyor. 2009 yılına kadar sadece 7 “uzay turisti” uzay yolculuğu yapabilmiş ve Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) ulaşmıştı. Sonrasında durulan bu iştah, 2021'de yeniden alevlendi; sadece 2 yıl içinde, aralarında ünlü simaların da olduğu 40'dan fazla sivil kişi, “uzayın sınırı” olarak kabul edilen Kármán Çizgisi'ni geçmeyi başardı. Bugün olur da yolunuz Boca Chica, Texas'a düşerse, SpaceX'in 122 metre uzunluğundaki Starship roketi prototipiyle tanışabilirsiniz. Elon Musk'ın uzun uzay yolculukları hayalinin beşiği olan bu merkezin lokasyonu, “yörüngeye engelsiz açık bir yol” sağlayabilmesi nedeniyle seçilmişti. Önümüzdeki yıllarda, sivil Mars yolculukları mümkün hale gelecekse, bunda Starship roketinden ve bugünlerin sivil uzay yolculuklarından edinilen bilgiler önemli bir yer tutacak. Risk Değerlendirmesi Bugüne kadar yapılan uzay yolculuklarının büyük çoğunluğu alçak dünya yörüngesine (LEO) yapıldı. Bu yolculuklarda, uzaya çıkış ve iniş sırasında girilen risk, uzayda geçirilen sürede yaşanabilecek sağlık sorunları riskinden açık ara daha fazlaydı. Dünyadan uzaklaşıldıkça; 3 alanda ek sorunlar yaşanıyor: Gerçek zamanlı iletişim, tedarik zinciri ve hasta ve yaralıların tahliyesi. Bugüne kadar yaklaşık olarak 600 insan uzaya çıktı. Bu uçuşlarda 31 ölüm görüldü. Ancak tıbbi acilleri anlatırken, mortaliteyi baz almak elbette yeterli değil. Birçok olayda, uçuş ekibi felaketten kılpayı kurtuldu. Yaralanmalı kazaların çoğu, havalanma veya atmosfere yeniden giriş sırasında meydana geldi ve boğulma, kabin dekompresyonu ve künt travma gözlendi. Hatta bir olayda, hedefin 1.200 mil uzağına, 1,5 metre kar olan bir noktaya inen Rus Voskhod 2'nin bir kozmonotu, uzay aracından çıkmaya çalışırken kurtlar tarafından saldırıya uğradı. Bu acil durumların çoğu, temelde yeryüzünde gerçekleştiği için, standart Acil Tıp yaklaşımlarını uygulamak yeterliydi. Ancak uçuş sırasında, düşük yerçekimli ortamda yangınlar ve araç çarpışmaları gibi durumlara bağlı aciller de yaşandı. Denizaltılar, Antarktika seferleri,
Herkes İçin Spor Federasyonu Başkanı Yasin Bölükbaşı ile 3-4 Ekim Dünya Yürüyüş Günü'nü ve spor yapmanın önemini konuştuk.
Fiziksel travmalardan, geçirilen ameliyatlardan veya kazalardan sonra bazı kişilerde yara izi oluşumu meydana gelmektedir. Derinin üst kısmında estetik anlamda iz bırakan bu yarlar kişinin psikolojik anlamda kendini kötü hissedebilmesine yol açmak...
cc: growth journeys from emerging ecosystems to global markets. (Episode in Turkish - live recording during cc: Nights in Istanbul) Deniz, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun oldu. TechSign isimli bir kimlik doğrulama girişiminde başladığı yolculuğuna Superhuman projesiyle devam etti. Şu anda da Space Runners adında metaverse için ayakkabı tasarımlarını NFTler halinde yatırımcılara sunan bir girişimin kurucu ortaklığını üstleniyor. Bölümde sizi neler bekliyor? 1) NFT dünyasındaki yatırımcıların kendilerini özel hissetme istekleri 2) Topluluk bilinci bütün crypto projeleri için çok önemli 3) Fiziksel ve sanal dünyanın bir araya getirilmesi 4) Space Runners' ın multi-chain yaklaşımı oyun dünyasını nasıl etkileyecek? You can reach us through our website or @getcced on Instagram, Twitter, Youtube, Facebook, and Linkedin. Hosted by Enis Hulli, Rina Onur and Arin Ozkula.
Bu meditasyonla, üçüncü gözünüzü arındırabilir ve dengeleyebilirsiniz. Şifa olsun
Bu bölüm konuğum Egemen Özcan. Egemen 20 senedir etkinlik yönetimi, deneyim tasarımı ve deneyim pazarlaması üzerine çalışıyor. 5 sene önce HeyMo ®️ The Experience Design Company şirketini kurdu ve şirketine Omnicom Experiential Group & TBWA Group ortak oldu. Ekibiyle beraber hem yerli hem yabancı birçok etkinliği yönetiyor. Egemen ile konuştuğumuz konular: Pandemi ve dijitalleşme ile deneyim & etkinlik pazarlaması nereye evriliyor? Fiziksel etkinliklerin geleceği ne olacak? AR/VR (Sanal & Artttırılmış Gerçeklik) trendlerinin deneyim pazarlamasına etkisi.
58. Bölümde konuğum Ready For Change kurucusu People Connecter Murat Erdör oldu. Bu bölümde E- Ticaret üzerine konuştuk. (00:00) - Açılış Bizi desteklemek isterseniz; https://www.patreon.com/dunyatrendleri (02:32) - Murat Erdör'ü tanıyoruz. Girişimciliğe nasıl adım attı? (10:00) - Koronavirüs ve E- Ticarette getirdiği değişimler. (14:20) - Fiziksel mağazamı yoksa online mağaza mı? (17:00) - Sosyal medya üzerinden e-ticaret gelişmeleri. (20:00) - B2B Alanında ne gibi gelişmeler var? E- Ticaret otomasyonları hakkında. (23:50) - Nakliye ve teslimat bu alanda ne gibi gelişmeler var? (26:40) - E ihracat alanında ne gibi gelişmeler var? (29:30) - Ödeme sitemleri üzerine gelişmeler. Moka - https://webrazzi.com/2020/07/27/turkiye-is-bankasi-moka-odeme-kurulusu-nu-3-8-milyon-dolara-satin-aldi/ (32:20) - Gelecek trendleri neler olacak? Gain - https://www.gain.tv/?utm_source=search&utm_medium=branding&utm_campaign=adwords_download_iletisimi&gclid=CjwKCAiA_9r_BRBZEiwAHZ_v17dSIJgYk8QsBFLxW54nuyBebmSLVodBW4hfLqnzxbqAqnXySOPlChoCtXIQAvD_BwE (34:27) - Ertuğrul Belen - Networking - https://www.goodreads.com/book/show/22662703-networking---tan-ma-tan-t-rma-ve-tan-nma-sanat?ac=1&from_search=true&qid=FiIUrtfJJJ&rank=1 Hülya Mutlu - Tam Üstüne Bastın - https://www.goodreads.com/book/show/55061357-tam-st-ne-bast-n?ac=1&from_search=true&qid=A0o1QVhw2L&rank=1 (34:51) - Veda ve kapanış Murat Erdör - https://www.linkedin.com/in/muraterdor/ Dünya Trendlerini sosyal medyada takip edebilirsiniz Twitter - https://twitter.com/dunyatrendleri Instagram - https://www.instagram.com/dunya.trendleri aykut@dunyatrendleri.com infodunyatrendleri@gmail.com Bizi desteklemek için; https://www.patreon.com/dunyatrendleri
Premier League ve La Liga'nın resmî sponsoru King'in sunduğu Seni Çok Özledik'in 17. bölümünde Ozan Can Sülüm ve Emre Özcan, 2010-11 Premier League sezonunun gol krallığını Dimitar Berbatov'la paylaşan Arjantinli Carlos Tevez'in kariyerinde bir yolculuğa çıkıyoruz. Fiziksel yetersizliklerine rağmen komple forvet tanımının altını dolduran, Juventus'ta hem Conte'nin hem Allegri'nin taktik yaklaşımına uyum gösteren ama tam olarak saha içinde hak ettiği güçlü izleri bırakamayan bu özel forvetin kariyerini konuşurken, Tevez'i gerçekten özlemiş olabileceğimize hayret ediyoruz.