POPULARITY
Kitap Kulübümüzün 51inci buluşmasında Dr.Gabor Maté'nin oğlu Daniel Maté ile kaleme aldığı 'Normal Efsanesi' adlı kitabı konuştuk.Gabor Maté, Macar asıllı Kanadalı bir hekim, yazar ve travma uzmanı. 1944'te Budapeşte'de Yahudi bir ailenin çocuğu olarak doğmuş, Holokost'un hemen ardından annesiyle birlikte Kanada'ya göç etmiş. Ailesinin Holokost sırasında yaşadığı travmalar, onun özellikle travma, stres ve bağımlılık konularına yönelmesine yol açmış. Maté, bireyin duygusal geçmişini ve toplumsal bağlamını merkeze alan bütüncül sağlık anlayışıyla tanınır.Maté, modern yaşamın “normal” kabul edilen biçimlerinin aslında bireylerde kronik stres, travma ve hastalıklara yol açtığını savunuyor. Özellikle çocuklukta başlayan duygusal yaraların, güvenli bağlanma eksikliğiyle birlikte kalıcı izler bıraktığını belirtiyor.Maté, bastırılmış duyguların bağışıklık sistemi üzerinde yıkıcı etkiler yarattığını ve pek çok hastalığın temelinde bu stresin yattığını vurguluyor. İyileşmenin ise, kişinin doğasıyla yeniden bağlantı kurması ve bilinçli farkındalık yoluyla kendi özüne dönmesiyle mümkün olabileceğini söylüyor.Biz de son dönemde okuduğumuz kitaplarda hep bu sistem kaynaklı sorunlara dikkat çekildiğini görüyoruz. Bireyler olarak kendimizi suçlamanın da bir sınırı var, bütün sistem bizi eksikliklerimizi gözümüze sokarak tüketerek tamamlanmaya zorlarken, bizi biz yapan üretimden uzaklaşıyoruz, alışveriş merkezlerine, telefonlara, ekranlara gömülüyoruz. Doğadan, sahici sosyalleşmeden, paylaşmadan uzaklaşıyoruz.Dr. Agah Aydın'ı kitap hakkında araştırma yaparken tesadüfen keşfettim ama üyelerimiz arasında epey seveni varmış. O da 12 yıl önce yayınlanmış bir videoda profesyonellik diye sunulan kavramın duyarsızlaştırma ve ahlaksızlık olduğunu iddia ediyor. Yani insani olandan uzaklaşmanın, duygusuzlaşmanın şiddet olarak geri döndüğünü anlatıyor, bu çalışma düzeninin sürdürülemeyeceğini söylüyor, “belki 20 yıl, belki 30 yıl gider” diyor. Biz de kendisine katılıyoruz sanırım, bugün iş yaşamı on yıl öncesine göre daha karanlıksa, yeni bir güne daha yakın olduğumuza inanmak istiyorum.(02:37) Yasemin Karakaya, (10:25) Bengü İlhan, (11:47) Alim Küçükpehlivan, (14:12) Mürsel Çavuş, (17:23) Suat Soy, (20:28) Betül Akan, (23:32) Dilek Geçit, (28:25) Aydan İrem Sungur, (32:50) Hatice Ergüven Doydum.Support the show
Avustralya ziyareti sırasında SBS'in Sydney stüdyolarına uğrayan Kanadalı Senatör Andrew Cardozo, ülkesi ile Avustralya arasındaki ortak yanlar ve farkları karşılaştırıp dünyanın en başarılı iki çokkültürlü ülkesinin daha yakın ilişkiler kurmasını istediğini belirtti.
Şule öğretmenin videolarına sosyal medyada rastladım. Görüntüler epeyce izlenmiş, çokça yorum almış, ulusal kanallarda haberi yapılmış, hatta 23 Nisan'da Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin öğretmenimizi Ankara'da misafir etmiş. Videolardan anladığımız kadarıyla Şule Hanım Kayseri'nin Kocasinan ilçesinde bir okulda sınıf öğretmeni. Onu meşhur eden ise, sabahları sahneye çıkıp müzik eşliğinde dans etmesi, çocukları coşturması, onları da dansa dahil ederek ders öncesinde spor yaptırması. Facebook'taki 3- 5 “yobazın” eleştirileri dışında hemen her mecrada yoğun beğeni almış ve olumlu yorumlara mazhar olmuş. “Keşke benim öğretmenim olsaydınız” diyen de var, “işte Atatürkçü öğretmen! Atatürk'ün nesilleri bu öğretmenlerin elinde şekillenecek” diyen de var, “medeni, modern, çağdaş, laik, batılı, bilim sevdalısı gençlerin böyle yetişeceğini” savunan da var, Şule Hoca'nın 6-11 yaş arası öğrencilerini “çok şanslı” bulan da var, “bütün öğretmenler böyle olsa” temennisini dile getiren de var. İlk bakışta her şey çok şirin, eğlenceli, kıpır kıpır, pozitif… İzleyen hemen herkes de aynı olumlu duyguları hissediyor. Kanadalı eğitimci ve iletişim teorisyeni Marshall McLuhan, “medium (iletişim aracı) mesajın kendisidir” iddiasını ortaya atmış, teorisi epeyce tartışılmıştı. Yani televizyondaki yayın içeriğinden ziyade televizyonun kendisi bir mesajdır. Ya da örneğin Youtube'daki içerikten çok, Youtube'un kendisi mesajdır. Şule öğretmenin de, çok beğenilen yönteminden öte kendisinin bir mesaj olduğuna şüphe yok. Nedir o mesaj? Örneğin kılık kıyafeti bir mesaj. Örneğin sahneye çıkıp yaptığı modern dans bir mesaj. Örneğin “medeni cesareti” bir mesaj. Örneğin sergilediği “özgüvenli, çağdaş, Batılı kadın” tavrı bir mesaj. Gerek okuldaki 6-11 yaş arası öğrencileri, gerek videolarını izleyen milyonlarca kişi, Şule öğretmenimizin eğlenceli aktivitesiyle birlikte, onun giyim-kuşamını, dansını, rahatlığını, “özgürlüğünü” ve özgüvenini” mesaj olarak alacak, doğal olarak öğretmeni gibi olmak isteyecek, onu taklit edecek, rol model öğretmenimizin yaşam tarzını “normal/standart yaşam tarzı” olarak benimseyecektir. Haklarını yemeyelim; sadece Şule öğretmenimiz değil, kahir ekseriyetle öğretmenlerimiz bizi böyle yetiştirmek istediler, çocuklarımızı böyle yetiştirmek için ter döküyorlar. Atatürkçü, laik, modern, çağdaş, Batılı, uygar, dogmalardan uzak, bilimin ışığıyla zihinleri özgürleşmiş nesiller bu fedakar öğretmenlerimiz sayesinde Türkiye'nin aydınlık geleceğini inşa ediyorlar.
Otoshops'un katkılarıyla hazırlanan Potacast'in bu bölümünde Kaan Kural ve Orkun Çolakoğlu'nun ana gündem maddesi: Trade Deadline. NBA'de sezon içi takas görüşmelerinin sonlanmasının ardından, geçtiğimiz sezonlara göre nispeten sakin geçen takasın son gününde gerçekleşen oyuncu değişimlerinin değerlendirildiği bölüm, Dallas Mavericks'in PJ Washington ve Daniel Gafford hamleleri hakkındaki yorumlarla başlıyor. New York Knicks'in Bojan Bogdanovic ve Alec Burks ile kadrosunu güçlendirmesi ve takımın potansiyeli masaya yatırılırken, Detroit Pistons'ın yapılanmasıyla alakalı eleştirilere de sohbette yer veriliyor. Toronto Raptors'ın "maksadımız Kanadalı olmayan takımları yenmektir" temalı takas hamlelerinin tekrardan gündeme getirildiği bölüm, Minnesota Timberwolves, Philadelpiha 76ers, Phoenix Suns, Los Angeles Lakers ve Golden State Warriors'a dair kadro durum değerlendirmeleriyle sonlanıyor.
Otoshops'un katkılarıyla hazırlanan Potacast'in bu bölümünde Kaan Kural ve Orkun Çolakoğlu'nun ana gündem maddesi: Trade Deadline. NBA'de sezon içi takas görüşmelerinin sonlanmasının ardından, geçtiğimiz sezonlara göre nispeten sakin geçen takasın son gününde gerçekleşen oyuncu değişimlerinin değerlendirildiği bölüm, Dallas Mavericks'in PJ Washington ve Daniel Gafford hamleleri hakkındaki yorumlarla başlıyor. New York Knicks'in Bojan Bogdanovic ve Alec Burks ile kadrosunu güçlendirmesi ve takımın potansiyeli masaya yatırılırken, Detroit Pistons'ın yapılanmasıyla alakalı eleştirilere de sohbette yer veriliyor. Toronto Raptors'ın "maksadımız Kanadalı olmayan takımları yenmektir" temalı takas hamlelerinin tekrardan gündeme getirildiği bölüm, Minnesota Timberwolves, Philadelpiha 76ers, Phoenix Suns, Los Angeles Lakers ve Golden State Warriors'a dair kadro durum değerlendirmeleriyle sonlanıyor.
Kanadalı kuvvet koçu Charles Poliquin tarafından geliştirilen ve vücut geliştirme/CrossFit camiasında popüler olan bu antrenman şekli nedir?
"Hepimiz Çatlak Birer Testiyiz"Kusursuzluğu unutun. Her şeyde bir çatlak vardır, işte ışık içeri böyle girer. Merhaba sevgili dostum ben Hasan Basri Budak. Bu podcast'ın mottosunu Kanadalı yazar, şair, söz yazarı ve müzisyen Leonard Cohen'den seçtim. Bu haftaki Kendine Gel sohbetimiz bu mottonun ışığında olacak.Keyifli dinlemelerBecome a supporter of this podcast: https://www.spreaker.com/podcast/hasan-basri-budak-ile-kendine-gel--5728974/support.
İsrail'in Gazze'de uyguladığı vahşet bitmek bilmiyor. Verilen kısa “insani ara”dan sonra İsrail'in saldırıları olduğu gibi devam ediyor. İsrail, sadece Gazze'de yaşayan Müslümanlara değil Gazze'yi Gazze yapan her şeyi adeta haritadan silmek için çaba sarf ediyor. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin yöneticileri de olan biteni, halklarının karşı çıkmasına, yüzbinlerce insanın bir araya gelip protestolar düzenlemesine rağmen, sadece izliyor hatta İsrail'in yanında duruyor. Geçtiğimiz günlerde İsrail'in 7 Ekim'den bu yana 2. Dünya Savaşı sırasında öldürülen gazeteci sayısından daha fazla gazeteciyi öldürdüğü açıklandı. Gazze'yi Gazze yapan her şey dedim, bunu biraz açmak gerek. İsrail bilinçli bir şekilde Gazze'nin tarihini yok etmeye çalışıyor. 15. yüzyıldan kalma İbn Osman Camii'ni bombalarken de aynı motivasyon ve vahşilikle hareket ediyor. Unesco Dünya Mirası Geçici Listesinde yer alan Anthedon Limanı'nı veya 5. yüzyıldan kalma bir Bizans kilisesini bombalarken de, kütüphaneleri ve diğer kültür merkezleri, müzelere saldırırken de hep aynı hedef doğrultusunda hareket ediyor. Gazze'nin Yahudilik dışındaki tüm tarihini silmek. Çünkü İsrail'in nihai hedefinin Gazze'de İsrailli olmayan kimseyi bırakmamak ve burayı fiilen işgal etmek. Ama inanıyorum ki İsrail bunu gerçekleştiremeyecek. BIR ÖDÜL TÖRENININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERI Sosyal medyada önüme düşmese Altın Kelebek Ödülleri gündemimde olmazdı. Sosyal medyanın iyilikleri ve kötülükleri işte. Gereksiz şeyleri de önümüze düşürebiliyor. Kimin hangi ödülü alacağı önceden belli olan ve ödül alanların salonu hızlıca terk ettikleri törenden birkaç kısa video sosyal medyada çokça paylaşıldı. Evde onu bekleyen köpeğine selam gönderen kişi, Cem Davran'ın cesur çıkışı, Madrigal grubunun üyesinin Gazze'de ölen çocuklardan bahsetmesi. Ödül konuşmalarıyla alakalı genel tavrım şudur: Ödül alınan yer mesaj verilecek yer değildir. Bir sanatçı, oyuncu, yönetmen vs vs eğer gerçekten etkili bir mesaj vermek istiyorsa bunu eserleriyle yapması gerekir. Sokak hayvanlarının içinde bulunduğu durumla alakalı bir derdi varsa kişinin bunu eserine yansıtmalı, Gazze'de yaşananlarla alakalı sesini yükseltmek istiyorsa bunu sadece ödül töreninde yapmamalı, buna dair izleri eserlerinde ve günlük hayatında görmeliyiz. Biliyorum birçok kişi bana kızacak ama benim düşüncem bu yönde. THE WEEKND'DEN ANLAMLI BAĞIŞ Şarkıcı The Weeknd Gazze'ye 2,5 milyon dolarlık bir yardımda bulunacağını açıkladı. Bu son derece önemli bir adım. Kanadalı bir şarkıcının Amerikan müzik endüstrisini karşısına alarak böyle bir hamle yapması son derece cesur bir yaklaşım. İnanıyorum ki bu bağışların sadece maddi karşılığı değil, Batı kamuoyunda oluşturacakları dalga da kayda değer olacaktır.
Bir grup kadın günlerdir Sultanahmet meydanında nöbetleşe oturma eylemi yapıyor. Sabah geliyorlar ve gün boyunca Gazze halkının sesini duyurmak ve İsrail soykırımını protesto etmek için İstanbul'un en yoğun noktasında etkinlikler düzenliyorlar. Bulundukları alan dolayısıyla muhatapları daha çok turistler oluyor. Vicdanlara dokunan sivil, sahici, etkili bir iletişim kanalı kuruyorlar. Adına ‘Filistinli Kadınlarla Dayanışma İnisiyatifi' denmiş. Türkiye'deki 65 STK'nın kadın temsilcileri yapıyor oturma eylemini. Nöbetler bugün yedinci gününde. Her gün, iki kadın örgütünden nöbetçilerin yanı sıra; alanında uzman isimler, profesyonel meslek grupları, Filistin aktivistleri, çevredeki yerli ve yabancı turistler de eylemlere destek veriyor. ‘Nasıl bir etkisi oluyor?' diye merak edenler olacaktır. Ben de sizlere yüreklerinizi titretecek bir hikâyeyi, Kanadalı turist bir kadının, üstelik İsrail destekçisi olarak geldiği Sultanahmet Meydanı'ndan Müslüman olarak ayrılmasını aktaracağım. İsrail saldırılarının ilk günlerinde, sabah evde hazırladığı, “İsrail 6 günde 614 çocuk öldürdü” yazılı kağıdı Taksim'deki metro istasyonunda dikilerek gelen geçene gösteren genç aktivist Melike Eser bu şehadetin şahidi. Melike önce, “Abi Filistin için yaptığımız eylem esnasında, uzun süre bizi seyredip ardından yanıma gelerek muhabbet etmeye başlayan Kanadalı hanım, saatler süren sohbetimizin ardından az önce şehadet getirerek Müslüman oldu” mesajını attı. Oturduğum yerden doğal olarak “Allahu ekber” diye bağırdım. “Keşke görüntüsü olsa” dedim. Ancak Melike'yi tanıyorum. Asla bunu düşünmez. Gerek duymaz. Çünkü anı yaşamayı seçer. Reklam etmeyi, reklam olmayı sevmez. Metro istasyonundaki eylem fotoğrafını bile sonradan çektirmiştim. Aradım Melike'yi tebrik ettim. Heyecanlıydı. İçli içli ağladı. “Biliyorum elinde görüntü yoktur. Hatta sen hatıra fotoğrafı bile çektirmemişsindir” dedim. “Evet abi. O ana, samimiyete halel gelsin istemedim” dedi. Melike haklı. Çok haklı. Lakin bu anı yazarak aktarabiliriz. Melike'den hem duygularını hem de Kanadalı kadının Gazze'ye eylem nöbetinde nasıl Müslüman olduğunu yazmasını istedim. Şu satıları gönderdi: “Kadın uzun süre 4-5 metre mesafeden sadece seyretti bizi. Sonra ezan okununca toparlandık namaza gittik. Meğerse takip etmiş, alana geri geldik eyleme devam ettik. O zaman yanımıza geldi ve neden hep beraber gittiğimizi sordu. Duyulan sesin ezan olduğunu ve Allah'ın bizi huzuruna çağırdığını bu yüzden Allah`ın evine gittiğimizi söyledim. Yaptığımız eylemleri ve Filistin'in güncel durumunu sordu. Ben de fotoğraf ve videolar gösterdim. Filistin meselesinde neden bugün burada olduğumuzu tek tek anlattım. Dünya medyasında yayınlanan yalan haberleri de anlattım ve gerçek haberlerin fotoğraf ve videolarını izlettim. O esnada alanı da toplamamız gerekiyordu. Bize yardım etti. Ardından, evde hazırlamış olduğumuz yiyecekleri yemek için Sultanahmet Camisi'nin avlusuna geçtik. Akşam ezanı okunana dek muhabbet ettik. Adı Madelyn'miş. 43 yaşında ve Kanada'da yaşıyormuş. İslamiyet'i sordu, bildiklerimi anlattım. Üzerimdeki kıyafetin neden bu şekilde olduğunu sordu. Akşam ezanında benimle camiye girdi ve yanımda sessizce cemaati seyretti. Tekrar dışarı çıktık, kendini anlattı ve bugün alana gelene dek İsrail destekçisi olduğunu söyledi. ‘Sizin yanınıza da İsrail'in haklı olduğunu anlatmak amacıyla yaklaşmıştım' dedi. Ancak ilk geldiğinde ben ‘hoş geldiniz' diyerek sarılmış ve ikramda bulunmuştum. Etkilenmiş. Akşam namazından sonraydı. Birden bana sarılmak istedi ve ağlamaya başladı.
Türkiye İş Bankası'nın katkılarıyla hazırlanan Olimpik Hafıza'nın üçüncü bölümünde Caner Eler, Mert Aydın'ı konuk ediyor. İkili; Mete Gazoz'un şampiyon olduğu ve Türk sporcuların büyük bir başarıyla geride bıraktığı Dünya Okçuluk Şampiyonası'nı ve Dünya Atletizm Şampiyonası'nda sırıkla atlama sporcumuz Ersu Şaşma'nın gösterdiği performansı değerlendirip Olimpiyat tarihine damga vuran Rus güreşçi Aleksandr Karelin'in Rulon Gardner'a kaybettiği maçı, ABD'li atlet Carl Lewis'in Olimpiyat tarihinde bıraktığı izi ve rakibi Ben Johnson'ın doping skandalıyla beraber yaşananları ve de bir zamanlar Fenerbahçe forması da giyen Kanadalı atlet Donovan Bailey'i konuşuyor.
İnanılmaz ölçüleriyle vücut geliştirme sporunu başka bir boyuta taşıyan Kanadalı vücut geliştirmecinin hayat hikâyesi, antrenman ve beslenme rutini.
Amerika tarihinde hakkında cezai suçlamalarla iddianame hazırlanan ilk eski başkan olan Donald Trump'ın yarın New York'ta hakim karşısına çıkması bekleniyor. New York'ta güvenlik önlemleri arttırıldı ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken NATO Dışişleri bakanları toplantısı için Brüksel'de. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye ve Macaristan'ın onayıyla, üyelik sürecini tamamlayan Finlandiya'nın yarın resmen NATO'nun 31. üyesi olarak karşılanacağını açıkladı. ABD'nin orta ve güneybatısında hafta sonu etkili olan fırtına nedeniyle 32 kişi hayatını kaybetti. Petrol fiyatları OPEC+ üreticilerinin üretimi kısacaklarını söylemesinin ardından yükseldi. Artemis 2 görevi için seçilen üç Amerikalı ve bir Kanadalı astronotun isimleri açıklandı. Ayrıntılar Stüdyo VOA yayınında
"Mr. Olympia Classic Physique" şampiyonu olan Kanadalı vücut geliştirmecinin hayat hikâyesi.
Harun'un Not Defteri'nin bu bölümünde Kanadalı bir aileyi konuşuyoruz. Keyifli dinlemeler... Apple Podcast: https://podcasts.apple.com/tr/podcast/harunun-not-defteri/id1485211334 Spotify: https://open.spotify.com/show/5ohmDysVZpWGVm03rCzGz8?si=f76a23fc1294432c Youtube: https://www.youtube.com/c/HarunAKSAYA Website: http://www.harunaksaya.co/
Kanadalı hayırseverin bağışı, merkezin 20 yıllık giderini karşılayacak.
Turkish Stories for Turkish Learners TÜKETİM ÇILGINLIĞINA KARŞI YENİ BİR ÇÖZÜM Kanada'da Vancouver şehrinde yaşayan Ted Dave isimli grafik sanatçısı bir reklam şirketinde çalışıyordu. İşi reklam hazırlamaktı. Ha-zırladığı reklamlardaki ürünün satışı oranında para kazanıyordu. Ted Dave, işinde çok başarılıydı. Ama o, içten içe yaptığı işten rahatsızlık duymaya başlamıştı. Çünkü günlük hayatta karşılaştığı her olaya reklamcı gözüyle baktığı için, kendisi de dâhil bütün insanların başkaları tarafından yönlendirildiğini görüyordu. İnsanlar, kendi istekleriyle değil, gazete ve dergilerden okuduğu radyo ve televizyonlardan gördüğü reklamlar doğrultusunda alışveriş yapıyorlardı. Üstelik satın alma işi alışkanlık sınırlarını aşmış, bağımlılık hâline gelmişti. Her kasım ayının ilk perşembe günü, ABD ve Kanada'da Şükran Günü olarak kutlanıyordu. Bu günde tam bir tüketim çılgınlığı yaşanıyordu. Devamında gelen Noel ve Yılbaşı günlerinde tüketim çılgınlığı insanların ruhlarına işliyordu. Ted Dave işte tam o sıralarda radikal bir karar aldı. İnsanları biraz olsun kendilerine getirmek ve tüketim çılgınlığından kurtarabilmek için bir kampanya planladı. Ted Dave, bu kampanya ile insanları sadece bir günlüğüne alışveriş yapmamaya çağırıyordu. Kampanya için en fazla alışverişin yapıldığı "Şükran Günü"nün bir gün sonrasını seçti. Yıllarca bir reklamcı olarak çalışan Ted Dave, bu kez hazırladığı afişler ve posterlerle insanları alışveriş yapmamaya çağırıyordu. Ted Dave'nin öncülüğünü yaptığı bu hareket ilk yıllarda Kanadalıların bir hayli ilgisini çekti. Sonraki yıllarda kâr amacı gütmeyen bazı vakıfların bu kampanyayı desteklemesiyle alışveriş yapmama eylemi daha sistemli ve örgütlü hâle geldi. Kampanyanın adı ise "Satın Almama Günü" olarak değişti ve bu isimle dünyaya yayıldı. Satın Almama Günü 2001 yılında tam 55 ülkede hayata geçirildi. Satın Almama Günü'nün en önemli özelliği 24 saat boyunca alışveriş yapılmamasıydı. Başlangıçtan günümüze kadar bu kampanyalarda, tüketim çılgınlığına karşı insanların dikkatlerini çekmeye yönelik pek çok ilginç yöntem kullanıldı. Örneğin, konserler düzenlendi, kredi kartları kesildi, posterler asıldı, el ilanları dağıtıldı. İnsanlara bu günü hatırlatan mektuplar, kartlar ve elektronik postalar gönderildi. Bazı alışveriş merkezlerinin çevresinde alışveriş yapılmayan küçük bölgeler oluşturuldu. Bir yıl içerisinde bir gün, tüketim çılgınlığını önlemede çözüm olmayabilir. Ancak büyük sonuçların hep küçük başlangıçlarla elde edildiği unutulmamalıdır. Dr. Veli SIRIM
Bu yazımızda sindirim sistemi fizyolojisine büyük katkıları olmuş Dr. William Beaumont ve araştırmalarında kendisine eşlik eden hastası Alexis St. Martin'in hikayesini anlatacağız. Dr. William Beaumont, çiftçi bir ailenin çocuğudur. 21'ine bastığında memleketi Connecticut'u terk eder ve New York'ta öğretmenlik işi bulur. 1810 yılında Vermont'a geçerek Dr. Truman Powell'dan “usta-çırak” ilişkisiyle hekimlik eğitimi almaya başlar. ABD'de o yıllarda hekim olmak için üniversite diplomasına filan gerek yoktur, “becerilerini” kanıtlayanlar ünvanı kaparlar. Beaumont da sadece 2 yıl sonra, Haziran 1812'de, Vermont Eyaleti Üçüncü Tıp Cemiyeti tarafından "tıp mesleğinin farklı uğraşlarında makul ve güvenli bir uygulayıcı" olarak kabul edilir. ABD ile İngilizler arasında geçen 1812 Savaşı'nda orduda cerrahi asistanı olarak görev yapar, savaş meydanlarının tozunu yutar. Savaş bitince New York'a yerleşir, muayenehanesinde hasta bakmaya başlar. Ama sakin hayat ona göre değildir. Kanı kaynar, 1820'de tekrar orduya katılır. Üstelik artık tecrübelidir, bu defa “cerrah” ünvanını kapar. Beaumont'un Hastası 1822 yazında Michigan bölgesine ait Mackinac Adası'ndaki bir askeri karakolda doktorluk yapmaktadır. Okuma yazma bilmeyen, Fransızca konuşan sözleşmeli bir Kanadalı kürk avcısı olan Alexis St. Martin, 6 Haziran'da bir kaza kurşunu ile yakın mesafeden vurulur, kaburgaları ve midesinden yaralanır. Savaş döneminden ateşli silah yaralanmaları üzerine tecrübeli olan Dr. Beaumont, yarayı tedavi eder. Ancak pek de ümidi yoktur, hastasının kısa sürede kaybedileceğini sanar. Görüntüleme tekniklerinin ve modern cerrahi imkanlarının olmadığı bir dönemde, batın üst kadrandan yaralanan bir hastanın sonu genelde pek de parlak değildir neticede… Sanılanın aksine, St. Martin kurtulur. Ancak karnındaki yara tam olarak iyileşmez ve midesinden dışarı uzanan bir fistülü kalır. Bu haliyle kürk avcılığına devam edemeyecektir, birden işsiz kalır. O dönemde Fransız kürk avcıları, Amerikalıların ve İngilizlerin gözünde ikinci sınıf vatandaştır, sosyal destek imkanı da elbette yoktur, orta yerde kalıverir. Tam bu esnada Dr. Beaumont el uzatır, “Gel yanımda çalış” der. St. Martin'in canına minnettir, onun yanında çalışmaya başlar. Dr. Beaumont bu işi temiz kalbi yüzünden mi teklif eder bilinmez ama, zamanla içindeki “deney yapma” dürtüsü fena halde kaşınır; Ağustos 1825'te New York'a taşındıktan sonra, eski hastası, yeni işçisi St. Martin üzerinde deneyler yapmaya başlar. St. Martin'in her gün her öğününü kayıt altına alır. İpin ucuna taktığı besinleri adamcağızın midesine sokar, birkaç saat sonra çıkarır, ne kadar sindirildiklerine bakar. Şişelere fistülden mide sıvısı toplar, içlerine çeşitli besinler atarak sindirimin ne kadar süreceğini değerlendirir. Kavanozdaki mide sıvısının vücut ısısından etkilenip etkilenmediğini görmek için, St. Martin'in kavanozları koltuk altlarında tutmasını ister. Dr. William Beaumont'un kitabından, fistüle ilişkin detayları gösteren bir imaj. St. Martin bakar olacak gibi değil, bir ay sonra “Güle güle” der, Kanada'nın yolunu tutar. Ancak Beaumont projesini sürdürmekte kararlıdır; St. Martin'i ailesini Kanada'da bırakıp bir kez daha araştırmalara dahil olması için ikna etmeyi başarır. St. Martin belli bir ücret karşılığında Beaumont'un teklifini kabul eder. Aralarında, Beaumont'un St. Martin'i incelemesine izin veren bir sözleşme imzalarlar. Alexis St. Martin'in her türlü deneye boyun eğeceği ve Beaumont'un ona ödeme yapacağı, destekleyeceği, ona yer ve pansiyon vereceği gibi maddeler içeren sözleşme, hukuk dilinde yazılmış büyüleyici bir belge olarak nitelendiriliyor. Ama Alexis aynı zamanda, Beaumont ile Mackinac Adası'nda geçen tutsak hayatının, tedavisi için mi yoksa yalnızca doktorun araştırmaları için mi olduğu sorusuyla yüzleşir. Birkaç yıl boyunca, sıcaklığın, egzersizin ve hatta duyguların sindirim süreci üzerindeki etkilerine kadar uzanan bir dizi deney daha yapılır. Dr.
“Beyin fırtınası yapmak” Bu kalıbı hiç kullandınız mı? Eğer kullandıysanız, siz de akıl rahatsızlığı olan insanları rencide etmekten çekinmeyen, iğrenç, geri kafalı bir insansınız. Kime göre? Kanada Devlet Televizyonnu CBC'ye göre. CBC bir makaleyle Kanadalıların bırakmaları gereken 18 kelimenin listesini yayınladı. Bu kelimelerden biri de “beyin fırtınası”. Makaleye göre bu terimi kullanmak, beyin hasarı olanlara veya nöro-çeşitliliğe sahip olanlara karşı duyarsızlık göstergesiymiş. “Kör nokta”, “ürkütücü”, “vahşi” ve “şantaj” kelimeleri, makalenin kullanılmamasını istediği diğer kelimeler. Ortada, normal şartlarda gülüp geçeceğimiz bir içerik var ancak korkutucu olan, kelimelere açılan savaşın gerçek olması. Propaganda'da bu hafta, kelimelere açılan savaşı ve 1984 romanını aratmayan ajandayı anlattık.
Jazz Bulvarı bu bölümünde Kanadalı yazar, şair, söz yazarı ve müzisyen Leonard Cohen'in hikayesini anlatıyor.
#RadyodaCaz Dr. Hakan Rauf Tüfekçi, Kanadalı müzisyen Michael Bublé'den Christmas şarkıları çalıyor.
#RadyodaCaz Dr. Hakan Rauf Tüfekçi, Kanadalı müzisyen Michael Bublé'den Christmas şarkıları çalıyor.
Can Doğan, Kelt şarkılarıyla ve ünlü şiirleri Kelt müziğinin yapısına uygun bir biçimde besteleyip seslendiren ,Kanadalı vokalist, arpist ve piyanist Loreena Mckennitt'ı ve şarkılarının hikayesini anlatıyor.
Kraliçeler bol ünlülü bu bölümde dünyanın dört bir yanından ünlü isimleri canlandırıyor ve podyumda Kanadalı ikonlara saygı duruşunda bulunuyorlar.
bölüm 65: Netflix izleyerek çevreye nasıl zarar veriyoruz? Youtube'un ürettiği çılgın karbon izi! Çevreci olmak karmaşık bir hal mi aldı? Bugün Kanadalıların hayatından bir saat boşa gitti! Türkiye'nin anlamsız yaz saati uygulaması! Bölümlerin Hepsi Podcast Dinlenebilen Her Platformda Mevcut :) ►Bana Destek Olmak İster Misin? :https://www.patreon.com/evrenbaser ►Beni Takipte Kalın http://instagram.com/evrenbaser http://twitter.com/evrenbaser
Çad'la Askeri Alanlarındaki İş Birliğimizi Geliştirmeye Hazırız, Sakarya'da Doğal Gaz Santralinde Korkutan Patlama, Türkiye'nin Koronavirüsle Mücadelesi, Atamaların Mülakat Olmadan Puana Göre Yapılmasını Sağlayacağız, Bayraktar TB2 SİHA İhracatta Ülke Sayısını 13'e Çıkardı, Hürrem Sultan'ın Portresi İngiltere'de 126 Bin Sterline Satıldı, 2022 Pekin Kış Olimpiyatları Kovid-19 Salgını Nedeniyle Kapalı Devre Yapılacak, Kanadalı Şirket Türkiye'ye Uygulanan Silah Ambargosu Nedeniyle İflas Etti
Kanadalı rok musiqisi ulduzu, müğənni, bəstəkar və fotoqraf - Bryan Adams !
10 MAYIS 2021 DÜNYA TARİHİNDE BUGÜN YAŞANANLAR 1497 - Amerigo Vespucci, Yeni Dünya'ya doğru yapacağı ilk yolculuk için İspanya'nın Cádiz kentinden ayrıldı. 1503 - Kristof Kolomb, Cayman Adaları'na geldi ve burada gördüğü sayısız deniz kaplumbağasından dolayı buraya "Las Tortugas" adını verdi. 1799 - Cezzar Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu, Akka'da Napolyon Bonapart'ın komutasındaki Fransız ordusunu yenilgiye uğrattı. 1872 - Victoria Woodhull, ABD Başkanlığı'na aday olan ilk kadın oldu. 1941 - II. Dünya Savaşı: Rudolf Hess, Birleşik Krallık ve Almanya arasında gerçekleşebilecek bir barış antlaşmasını başlatabilmek umuduyla, İskoçya topraklarına gizlice paraşütle indi. TÜRKİYE TARİHİNDE BUGÜN YAŞANANLAR 1921 - Mustafa Kemal Paşa, TBMM'de Müdafaayı Hukuk Grubu'nu kurdu. 1978 - İstanbul, Beyoğlu'ndaki tarihi Çiçek Pasajı çöktü. Enkaz altında kalan 12 kişi öldü, 16 kişi yaralandı. 1996 - DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in Başbakanlık'tan ayrılmadan 22 gün önce, örtülü ödenekten 500 milyar lira çektiği açıklandı. 2010 - Deniz Baykal, CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa ettiğini açıkladı. BUGÜN DOĞANLAR 1923 - Azeri devlet adamı ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, doğdu. 1950 - Kürt asıllı Türk şair ve yazar (İslami Büyük Doğu Akıncıları Cephesi Salih Mirzabeyoğlu, dünyaya geldi. BUGÜN ÖLENLER 1938 - Britanyalı ornitolog William Eagle Clarke, vefat etti. 2016 - Kanadalı profesyonel dağ motosiklet yarışçısı Steve Smith, hayatını kaybetti.
Can Doğan ile Şarkılar ve Hikayeleri'nde bu hafta Kanadalı rock şarkıcısı, müzisyen ve söz yazarı Avril Lavigne var. Şarkıların ardındaki hikayeleri dinleyin...
Can Doğan, bu hafta Kanadalı şarkıcı ve iş kadını Celine Dion'un şarkılarını ve hikayelerini anlatıyor. İyi dinlemeler
*Bu bölüm Kanada Geyikleri Youtube Kanalında yayınlanmıştır. ►Bize Destek Olmak İster Misiniz? : https://www.patreon.com/kanadageyikleri ►Bizi Takipte Kalın http://instagram.com/KanadaGeyikleri http://facebook.com/KanadaGeyikleri http://twitter.com/KanadaGeyikleri
*Bu bölüm Kanada Geyikleri Youtube Kanalında yayınlanmıştır. ►Bize Destek Olmak İster Misiniz? : https://www.patreon.com/kanadageyikleri ►Bizi Takipte Kalın http://instagram.com/KanadaGeyikleri http://facebook.com/KanadaGeyikleri http://twitter.com/KanadaGeyikleri
*Bu bölüm Kanada Geyikleri Youtube Kanalında yayınlanmıştır. ►Bize Destek Olmak İster Misiniz? : https://www.patreon.com/kanadageyikleri ►Bizi Takipte Kalın http://instagram.com/KanadaGeyikleri http://facebook.com/KanadaGeyikleri http://twitter.com/KanadaGeyikleri
Mavi-Yeşil’in bu bölümünde Duygu Yıldız ve Ali Abaday, Kapadokya’daki altın madeninin bölgeye vereceği zararları, Artvin’deki HES’leri, Aydın’da JES karşıtı mücadeleyi, Siirt’teki Zorava Çayı üzerine yapılan HES projesini, Istranca ormanlarındaki ağaç kesimini, İstanbul başta olmak üzere birçok şehri bekleyen susuzluk problemini konuşuyor
Kanadalı bir maden şirketi Kapadokya'da altın aramak niyetiyle ağaç kesmeye ve sondaj çalışmasına devam ediyor. Kapadokya Satılık Değildir... Seslendirme: Ebrar Büyükçolak İletişim; İnstagram: tarihinizleri Gmail: tarihinizlericoncact@gmail.com
Can Doğan bu hafta Kanadalı pop-punk grubu Hawk Nelson'ın şarkılarını çalıyor, hikayelerini anlatıyor. İyi dinlemeler
1921 yılında insülini bularak diyabet hastalığının tedavisini mümkün kılan Kanadalı tıp doktoru, Nobel ödüllü bilim insanı Frederick Banting‘in doğum günü olan 14 Kasım her yıl Dünya Diyabet Günü olarak anılıyor. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu Üyesi ve KLİMİK Diyabetik Ayak İnfeksiyonları Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul ile Dünya Diyabet Günü’nü, diyabet hastalığını ve hastalığın sonuçlarından biri olan diyabetik ayak enfeksiyonunu konuştuk.
#YOUCANSTILLLISTEN miks serimiz, dünyanın dört bir noktasındaki sanatçıların Mixmag Türkiye okurlarına özel DJ setleri ile devam ediyor. Yeni konuğumuz, bu yıl 3 sene aradan sonra "No One Knows" adlı yeni bir albüm çıkararak müzikseverlerden tam not alan @marchoule. Çalışmalarını Berlin'de sürdüren Kanadalı sanatçı, Mixmag Türkiye okurlarını özel seti ile bir saatlik müzik yolculuğuna çıkarıyor.
Timur Soykan, yıllardır gözümüzün önünde yaşanan ancak medyanın görmezden gelmeyi tercih ettiği bir savaşın nefes kesici öyküsünü anlatmaya devam ediyor. Baronlar Savaşı’nda uyuşturucu baronlarının güç mücadelelerini, filmlere taş çıkartan cinayet öykülerini ve yargıdan siyasete ortaya çıkan çarpıcı bağlantılarını dinleyeceksiniz. Bu bölümde şu soruların yanıtları var:Zindashti ve Burhan Kuzu’nun fotoğrafı nasıl bulundu? Dubai’de uyuşturucu baronu Çetin Koç’u öldürülen Kanadalı iki tetikçi bir ay içinde nasıl yok edildi? Uyuşturucu baronu Çetin Koç cinayetinin izleri nasıl Zindashti’ye uzandı? Avukat Kudbedin Kaya cinayetinde üç kişinin parmak izi ve bu izlerle ulaşılan isimler kimlerdi? Ortak noktaları Zindashti’yi tanımalarıydı.
Dünyada ‘Narcos’ dizi serileri çok popüler. Bu sayede Kolombiya, Meksikakartellerinin acımasız yöntemleri, baş aktörleri ezberlendi. Ama ‘Narcos Türkiye’yi biliyormuyuz?Hayır.Oysa Türkiye, Avrupa’nın ‘Meksika’sı. Her yıl Afganistan’daki afyon üretiminden elde edilen tonlarca eroin Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınıyor. Europol raporlarına göre;Türkiye’deki uyuşturucu baronları yılda 4-5 milyar dolar kazandıkları sevkiyatlar gerçekleştiriyor.Üstelik yeraltı dünyasının en karanlık noktasında Türkiye merkezli baronların kanlı savaşı 6 yıldır devam ediyor. Gösterişli malikanelerde cinayet planları yapılıyor, profesyonel tetikçiler kan döküyor. Kirli polisler uyuşturucu kaçakçılarına çalışıyor. Bir baronun skandaltahliyesinin ardından siyasi baskı ve rüşvet iddiaları ortalığa saçılıyor.Ancak sansür ve baskıyla medyası çoraklaştırılmış ülkede skandallar yok hükmünde.Gerçeklerle yüzleşip korkunç tablo ortaya konulmuyor. Kısa Dalga’daki ‘Baronlar Savaşı’ podcast serisinde gazeteci Timur Soykan, ‘Narcos Türkiye’yi anlatıyor. Uyuşturucu baronu olduğu iddia edilen İranlı Naji Sharifi Zindashti’ninmerkezinde yer aldığı olaylar zinciri, bu karanlık dünyayı yakından tanımanızı sağlayacak.İstanbul’da konumlanmış İranlı uyuşturucu baronları kimlerdi?Zindashti’nin 2010 yılında sahte isimle nasıl cezaevinden tahliye edildi?Yunanistan’a Noor 1 isimli gemiyle taşınan 2.1 tonluk uyuşturucuda kimlerin payı vardı?Noor 1 sevkiyatı yakalandıktan sonra savaş nasıl başladı?Noor 1’in organizatörü, İstanbul’da nasıl öldürüldü?Büyükçekmece’de Zindashti’nin kızı ve şoförünün öldürüldüğü pusu nasıl karanlıkta kaldı?Bu cinayetlerin şüphelisi olarak ifadeleri bile alınmayan iki kişi, polis takibindeyken nasıl öldürüldü?Dubai’de yüksek güvenlikli gökdelende İranlı baronu öldüren Kanadalı tetikçilere talimatı kim vermişti?İran’da bir adam kaçırma olayının delili İstanbul’daki operasyonda nasıl bulundu? Duruşmalarda öldürüleceğini söyleyen Avukat Kudbedin Kaya nasıl katledildi? Bütün izler kimi gösteriyordu?İki ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanan ve hakkında yakalama kararı olan İlhan Ünğan nasıl yurt dışı seyahatler yapacak, Bağdat Caddesi’ndeki popüler mekanlarda vakit geçirecek kadar rahattı? Neden yakalanmadı? İlhan Ünğan’ın Bağdat Caddesi’nde öldürülmesinin ardındaki skandallar nelerdi?İstanbul’da İranlı iş insanı ve İranlı mühendisin öldürülmesinde Zindashti’nin rolü var mıydı? İran gizli servisi ile Zindashti arasında bağlantı var mı?Tüm bu soruların yanıtları ‘Baronlar Savaşı’ podcast serisinde.
Dünyada ‘Narcos’ dizi serileri çok popüler. Bu sayede Kolombiya, Meksikakartellerinin acımasız yöntemleri, baş aktörleri ezberlendi. Ama ‘Narcos Türkiye’yi biliyormuyuz?Hayır.Oysa Türkiye, Avrupa’nın ‘Meksika’sı. Her yıl Afganistan’daki afyon üretiminden elde edilen tonlarca eroin Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınıyor. Europol raporlarına göre;Türkiye’deki uyuşturucu baronları yılda 4-5 milyar dolar kazandıkları sevkiyatlar gerçekleştiriyor.Üstelik yeraltı dünyasının en karanlık noktasında Türkiye merkezli baronların kanlı savaşı 6 yıldır devam ediyor. Gösterişli malikanelerde cinayet planları yapılıyor, profesyonel tetikçiler kan döküyor. Kirli polisler uyuşturucu kaçakçılarına çalışıyor. Bir baronun skandaltahliyesinin ardından siyasi baskı ve rüşvet iddiaları ortalığa saçılıyor.Ancak sansür ve baskıyla medyası çoraklaştırılmış ülkede skandallar yok hükmünde.Gerçeklerle yüzleşip korkunç tablo ortaya konulmuyor. Kısa Dalga’daki ‘Baronlar Savaşı’ podcast serisinde gazeteci Timur Soykan, ‘Narcos Türkiye’yi anlatıyor. Uyuşturucu baronu olduğu iddia edilen İranlı Naji Sharifi Zindashti’ninmerkezinde yer aldığı olaylar zinciri, bu karanlık dünyayı yakından tanımanızı sağlayacak.İstanbul’da konumlanmış İranlı uyuşturucu baronları kimlerdi?Zindashti’nin 2010 yılında sahte isimle nasıl cezaevinden tahliye edildi?Yunanistan’a Noor 1 isimli gemiyle taşınan 2.1 tonluk uyuşturucuda kimlerin payı vardı?Noor 1 sevkiyatı yakalandıktan sonra savaş nasıl başladı?Noor 1’in organizatörü, İstanbul’da nasıl öldürüldü?Büyükçekmece’de Zindashti’nin kızı ve şoförünün öldürüldüğü pusu nasıl karanlıkta kaldı?Bu cinayetlerin şüphelisi olarak ifadeleri bile alınmayan iki kişi, polis takibindeyken nasıl öldürüldü?Dubai’de yüksek güvenlikli gökdelende İranlı baronu öldüren Kanadalı tetikçilere talimatı kim vermişti?İran’da bir adam kaçırma olayının delili İstanbul’daki operasyonda nasıl bulundu? Duruşmalarda öldürüleceğini söyleyen Avukat Kudbedin Kaya nasıl katledildi? Bütün izler kimi gösteriyordu?İki ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanan ve hakkında yakalama kararı olan İlhan Ünğan nasıl yurt dışı seyahatler yapacak, Bağdat Caddesi’ndeki popüler mekanlarda vakit geçirecek kadar rahattı? Neden yakalanmadı? İlhan Ünğan’ın Bağdat Caddesi’nde öldürülmesinin ardındaki skandallar nelerdi?İstanbul’da İranlı iş insanı ve İranlı mühendisin öldürülmesinde Zindashti’nin rolü var mıydı? İran gizli servisi ile Zindashti arasında bağlantı var mı?Tüm bu soruların yanıtları ‘Baronlar Savaşı’ podcast serisinde.
Şehir Hepimizin programının 181. bölümünde akademisyenler Seval Şahin ve Yıldırım Şentürk, Kanadalı sosyolog Erving Goffman‘ın (1922-1982) çalışmaları üzerine konuştular ve şu sorulara yanıt aradılar: Bireyler arasında gerçekleşen yüz yüze etkileşimler, benliğimizi nasıl şekillendiriyor? Goffman’ın geliştirdiği dramaturji analizi bu tür toplumsal etkileşimleri incelemek için bize nasıl olanaklar sağlıyor? Gerçekten bir “maskeli balo” içinde mi yaşıyoruz?
Tüm pandemi boyunca COVİD-19 konusunda yazmayı düşündüm ancak yetersiz kanıtlarla bir paylaşım yapmak istemedim. Üstüne kişisel tecrübeler ve evden 6 haftadan uzun süren bir ayrılığın getirdiği duygusallık olunca yazmayı erteledim. Bu konuda ileride birşeyler yazmak/paylaşmak üzere sizlerle pandemi öncesinde çevirmeye başladığım bu klinik uygulama rehberi ve kontrol listesini paylaşmak istiyorum. Akut atrial fibrilasyon yönetimi için daha önce çok sayıda kanıta dayalı kılavuz oluşturulsa da ben Kanada’nın hazırladığı uygulama listesini çok beğeniyorum1. Çünkü kolay ve anlaşılır. Bu uygulama rehberi uzun tartışmalardan ziyade bir algoritma ve kontrol listesinden oluşmakta. Tüm liste ile günlük pratikte atrial fibrilasyon veya flutter ile başvuran her hasta için doğru yolu bulmak mümkün. Tabi ülkemizde pratik hastanelere göre değişebilmekte. Her birimiz hastanemizin uygulama pratiğini kullanmaktayız. Ancak öncelikle kendi ülkemize ait bir klavuz üzerinden konuşamamanın benim için ne kadar üzücü olduğunu söylemek istiyorum. Bu sıralar ne zaman bir başka ülkenin klavuzunu okusam bunu hissediyorum. Hasta profili, hastaların sağlık hizmetinden faydalanma olasılığı, ilaçların ulaşılabilirliği gibi birçok önemli sorun bir klavuzun o ülkede kullanımı için önemli olabilir. Ama biz genellikle başka ülkelerde hazırlanmış klavuzlar hakkında konuşabiliyoruz ( Pandemi sırasında bilimsel kurulun oluşturduğu klavuz bir ilkti ve hasta yönetimini ne kadar kolaylaştırdığını hepimiz deneyimledik). Çünkü ülkemizde hastalıklar ve hastalar belirli gruplar tarafından paylaşılmış ve mevcut egolarımız birlikte (multidisipliner olarak) algoritmalar oluşturmak için gereğinden fazla büyük. Son zamanlarda COVİD-19 Ulusal Klavuzları ve Türk Toraks Derneği ile Türkiye Acil Tıp Derneği’nin ortak klavuz hazırlama çalışmaları beni biraz ümitlendirse de daha yapacak çok işimiz var. Akut Atrial Fibrilasyon Kontrol Listesinin Oluşturulması Öncelikle bu kılavuzun hazırlanışından bahsedelim. Kılavuz 2018 yılında bir acil tıp uzmanı olan Ian Stiell liderliğinde, akademik merkezler ve devlet hastanelerinden acil tıp uzmanları, kardiyologlar, bir metodolojist, sağlık yöneticileri ve iki hastanın katılımıyla hazırlanmış. Kılavuzun amacı acil hekimlerine atrial fibrilasyon veya atrial flutter ile acil servise başvuran hastaları yönetmede yardımcı olmak. Bunlar acil servislerde en sık görülen ritm bozuklukları ve Kanadalı akademisyenlerin bu alanda çok sayıda çalışmaları var. Bu kılavuz Kanada Kardiyovasküler Derneği (CCS) tarafından geliştirilen yüksek kaliteli klinik uygulama kılavuzlarının adaptasyonu ile hazırlanmış. Kılavuzun odak noktası acil serviste bu hastaların bakımının dört ana unsuru; değerlendirme ve risk sınıflandırması, ritm ve hız kontrolü, kısa ve uzun vadede inmenin önlemesi, taburculuk ve takip. Sonuç olarak bir hasta yönetim algoritması ve risk değerlendirmesinden taburculuğa kadar her aşamanın değerlendirildiği bir checklist oluşturulmuş. Açıkçası ben ek yorumda bulunmadan sadece bunları çevirdim. Aşağıda acil hekimleri için hazırlanan hasta yönetim algoritmasını görebilirsiniz. Şekil 1. Acil servise Akut atrial fibrilasyon ve flutter ile başvuran hastalar için genel yönetim algoritması. *Tıbbi neden düşün (sepsis, kanama, pulmoner emboli, AKS vb.); ani başlangıçlı değil, Kalp Hızı < 150, bilinen permanent AF. Bu durumlarda kardiyoversiyon zararlı olabilir, hız kontrolü önerilmez. Altta yatan durumu agresif bir şekilde araştırın ve tedavi edin.† Süre 24-48 saat ve iki veya daha fazla CHADS-65 kriteri varsa hız kontrolünü veya transözofageal ekokardiyografi (TEE) kılavuzlu kardiyoversiyon yapmayı düşünün. ‡ CHADS-65 pozitifse, oral antikoagulan başlayın; stabil KAH ise Aspirini bıraktırın; Daha önce PCI öyküsü veya KAH ile diğer anti-trombositleri kullanıyorsa Kardiyoloji ile konsülte edin. veya yeni PCI ile CAD (bkz. Şekil 2).ASA = asetil salisilik asit; KAH = koroner arter hastalığı; CHADS-65 = yaş: 65,
Dekadraj'ın yeni bölümünde Güvenç Atsüren ve konuğu Abbas Bozkurt, çalışmalarında geçmiş, otobiyografik ögeler ve sinemanın kendisini birbirinden yaratıcı biçimlerde kullanarak, benzersiz bir dil yaratan Kanadalı yönetmen Guy Maddin'e odaklandı.
Dekadraj'ın yeni bölümünde Güvenç Atsüren ve konuğu Abbas Bozkurt, çalışmalarında geçmiş, otobiyografik ögeler ve sinemanın kendisini birbirinden yaratıcı biçimlerde kullanarak, benzersiz bir dil yaratan Kanadalı yönetmen Guy Maddin'e odaklandı.
“Modern cazın en iyi piyanisti” şerefinin başlıca adaylarından Kanadalı siyah Oscar Peterson çok kere olağanüstü virtüözlüğü, ilkelliğe yaklaşan atılışı ve içgüdüsü, muazzam canlılığı ve swing'iyle sivrilen, fakat bu niteliklerini her zaman gösteremeyen ve ara sıra ancak “sevimli” diye söz konusu edilebilecek bir çalış tarzı tutturan bir cazcıdır.” Değerli İlhan Mimaroğlu'nun ‘Caz Sanatı' kitabında bu şekilde tanımladığı müzisyene kulak verin.
Socrates Podcasts'in spor-mizah temalı programı Diyojen'in 11. bölümünde İsmail Türküsev, Sonat Işık ve Turgut Uç, evden eve mizah atışlarına devam ediyorlar. Programın şeref konuğu Sergen Yalçın'ın açıklamalarının ardından, Ümraniye'yi özleyen bir Kanadalı, cennet-cehennem maçları, Gianluigi Buffon'un hayalindeki savunma hattı gibi konulara geçiliyor. Paul Scholes, Frank Lampard ve Steven Gerrard'ı kendi beğenilerine göre kıyaslayan üçlü, Real Madrid'e yakışır bir forvet ve İtalya civarında aktif stoper arıyor…
Socrates Podcasts’in spor-mizah temalı programı Diyojen’in 11. bölümünde İsmail Türküsev, Sonat Işık ve Turgut Uç, evden eve mizah atışlarına devam ediyorlar. Programın şeref konuğu Sergen Yalçın’ın açıklamalarının ardından, Ümraniye’yi özleyen bir Kanadalı, cennet-cehennem maçları, Gianluigi Buffon’un hayalindeki savunma hattı gibi konulara geçiliyor. Paul Scholes, Frank Lampard ve Steven Gerrard’ı kendi beğenilerine göre kıyaslayan üçlü, Real Madrid’e yakışır bir forvet ve İtalya civarında aktif stoper arıyor…
2. Sezon Finali!Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 12. kuralı olan "Sokakta Gördüğünüz Kedileri Sevin" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.İçeriklerimizi desteklemek istiyorsanız;patreon.com/mucadeleüzerinden bize destek olabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 11. kuralı olan "Kaykayla Kayan Çocukları Rahatsız Etmeyin" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.İçeriklerimizi desteklemek istiyorsanız;patreon.com/mucadeleüzerinden bize destek olabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Kaz Dağları’nda nöbette olan aktivist Önder Yılman 11 gündür süren Su ve Vicdan Nöbeti’ni ve bugünkü büyük buluşmayı anlatıyor. Önder Yılman: '' Kanadalı şirket 13.500 ağaç kestiğini iddia etse de, şu anda 195.000 ağaç kesilmiş durumda. Maden sahasına 10-15 dakika mesafede bir ormanlık alandayız, aşağı yukarı 200-250 kişiyiz. Ciddi bir dayanışma ortamı var burada. Burası Atıkhisar Barajı’nın beslendiği havza. Durumun ciddiyeti o ağır elementler ve siyanür toprağa ve suya karıştığında anlaşılacak. Biz tek başımıza dünyayı değiştiremeyeceğimizi biliyoruz. Hepimiz önce kendi kapımızın önünden başlayarak bu ekolojinin yararına olmayan gidişatı durdurma niyetindeyiz.''
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 10. kuralı olan "Konuşurken Net Olun" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.İçeriklerimizi desteklemek istiyorsanız;patreon.com/mucadeleüzerinden bize destek olabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 9. kuralı olan "Herkesten Bir Şeyler Öğrenebileceğimizi Varsayalım" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.İçeriklerimizi desteklemek istiyorsanız;patreon.com/mucadeleüzerinden bize destek olabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 8. kuralı olan "Doğruyu Söyleyin (En Azından Yalan Söylemeyin)" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.İçeriklerimizi desteklemek istiyorsanız;patreon.com/mucadeleüzerinden bize destek olabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 7. kuralı olan "Menfaatin Değil Anlamlı Olanın Peşinden Gidin" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.İçeriklerimizi desteklemek istiyorsanız;patreon.com/mucadeleüzerinden bize destek olabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 6. kuralı olan "Dünyayı Eleştirmeden Önce Kendinize Çekidüzen Verin" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 5. kuralı olan "Çocuğunuzun Sizi Ondan Soğutacak Bir Şey Yapmasına İzin Vermeyin" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 4. kuralı olan "Kendinizi Başkalarının Bugünüyle Değil Dün Kim Olduğunuzla Karşılaştırın" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 3. kuralı olan "Sizin İçin En İyisini İsteyen Kişilerle Arkadaş Olun" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın 2. kuralı olan "Kendinize Yardıma İhtiyacınız Varmış Gibi Davranın" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
12 bölümlük yeni bir seriye başlıyoruz!Bu hafta Kanadalı psikoloji profesörü Jordan Peterson'ın çok satan kitabı -Yaşam İçin 12 Kural-'ın ilk kuralı olan "Omuzlarınız Dik Durun" üzerine konuşuyoruz.Mücadele'ye hoş geldiniz.Bölümde konuştuğumuz kaynaklar:-Kitap, 12 Rules for Lifehttps://www.jordanbpeterson.com/12-rules-for-life/Twitter'dan Mücadele'yi takip etmeyi unutmayın: twitter.com/mucadelepodcastBizi dinleyebileceğiniz tüm platformlar: Spotify: https://open.spotify.com/show/3wZOwKwgFBsGmfG4ucjdd1?si=4upwBHInTDy8zENyeu1D9giTunes: https://itunes.apple.com/tr/podcast/m%C3%BCcadele-01/id1360454797?i=1000406560515&l=tr&mt=2Spreaker: https://www.spreaker.com/show/3093942YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC2H3qK0nwR5iPGs8bNu79HAHer türlü geri bildiriminiz için;mucadelepodcast@gmail.comtwitter.com/mucadelepodcastadreslerinden bize ulaşabilirsiniz.Keyifli dinlemeler!
Michael Andrew Fox; d. 9 Haziran 1961), Kanadalı film ve televizyon oyuncusudur.