POPULARITY
Deprem haberleri verilirken spikerlerin sık sık kullandıkları “Beklenen İstanbul depremi” cümlesinden doğrusu ben biraz rahatsız oluyordum ve içimden ben beklemiyorum, diyordum. Unutmayalım, beklemek, kavuşmaktır. Kavuşmak ise insanı mutlu eder. Durum böyle olunca beklenen İstanbul depremi yerine, muhtemel İstanbul depremi dersek daha doğru bir ifade kullanmış oluruz. Şimdilerde sol kesim gibi, sağ kesim de maalesef zevksiz bir Türkçeyle, Cemil Meriç'in ifadesiyle “uydurca”yla konuşuyor.
İdris (a.s), insanlara hikmetli sözler ile pek çok nasihatta bulundu. Onun bu kıymetli sözlerinden bazıları şunlardır:Akıllı kimse, sultanlara, âlimlere ve dostlarına hakaret gözü ile bakmasın! Yoksa sıkıntıya düşer, dinine zarar gelir, mürüvvetini yok eder. Akıllı kimse, hikmeti arar. Umumî bela ve musibetten dolayı boşuna ızdırap gösterip, kendisine zarar vermez. Akıllı kimsenin mertebesi yükseldikçe, tevazu artar. Akıllı kimse başkalarının ayıbına bakmaz. Kişinin ayıbını yüzüne vurmaz. Malı çoğaldıkça, mağrur olup ahlâkını bozmaz. Cahil, mertebesi yüksek olsa da, basiret ehlini hakîr ve aşağı görür. Akıllı kimsenin dünyadaki mertebesi ne kadar aşağı olsa da, basîret ehli yanında yüksektir. Bir kimse; adaletli devlet reisi, hükmü geçerli hâkim,tabib-i hâzık ve akarsu bulunmayan bir yerde yerleşse, canını ve malını zâyi etmeye çalışmış olur. İlim ve salih amele kavuşmak isteyen, cehaleti ve kötü işleri bıraksın. Nitekim her sanattan anlayan kimse, terzilik yapmak istediği zaman,onunla alâkalı aletleri alır, diğerlerine ait olanları bırakır. Âhiret ile dünya sevgisi bir arada bulunmaz. Duâ ettiğiniz zaman niyetiniz halis olsun, namaz ve oruçlarınızda da böyle yapınız! Yalan yere yemin etmeyiniz! Âdi ve düflük kazançlardan sakınınız! Âmirlerinize itaat ediniz! Büyüklerinize tevâzu gösterip, dillerinizden Allâhü teâlâya hamdi düşürmeyiniz! Hikmet, insan için hayattır. Kavuştukları nimetlerden dolayı insanlara haset etmeyiniz! Çünkü, insanlar bu nimetlerden az faydalanırlar. Kendisine yetecek miktardan fazlasını elde etmeye çalışanı hiçbir şey doyuramaz. Dostlar arasındaki hakiki sevgi, içinde bir menfaat temin etme ve kendisinden bir zararı def etme düşüncesi olmayanıdır. (Peygamberler Tarihi Ansiklopedisi,s.66)
Seattle’s economy relies heavily on trade. So all this talk about tariffs on goods from Mexico, Canada and China? It's got a lot of local companies concerned. But how businesses respond to tariffs may depend on if they’re big companies or small ones. On today's episode, Joshua talks to Seattle outdoor clothing company KAVU to learn more about what they're doing to prepare for potential tariffs. And we dig into the techniques some companies use to engineer their way out of tariffs. Thank you to the supporters of KUOW, you help make this show possible! If you want to help out, go to kuow.org/donate/boomingnotes. Do you have a question about the economy that you want us to answer? Or an idea for a future episode? Email us at booming@kuow.org. Booming is a production of KUOW in Seattle, a proud member of the NPR Network. Our editor is Carol Smith. Our producer is Lucy Soucek. Our hosts are Joshua McNichols and Monica Nickelsburg.Support the show: https://kuow.org/donateSee omnystudio.com/listener for privacy information.
Ekonomik özgürlüğünüzü kazanmak ve hayatınızı değiştirmek için ne yapmanız gerektiğini merak mı ediyorsunuz? Bu videoda, finansal bağımsızlığa ulaşmanın adımlarını ve hayatınızı nasıl daha iyi hale getirebileceğinizi adım adım anlatıyorum. İş dünyasında başarı, pasif gelir kaynakları oluşturma ve finansal yönetim hakkında etkili stratejileri öğrenin. Kendi işinizi kurarak özgürlüğünüzü kazanın, gelir elde edin ve daha huzurlu bir hayat yaşayın. Ekonomik bağımsızlık için atılacak en doğru adımları bu rehberde bulabilirsiniz! Videoda Öğrenecekleriniz: Ekonomik özgürlüğe giden adımlar Pasif gelir kaynakları oluşturma yöntemleri Kendi işinizi kurma ve yönetme stratejileri Finansal yönetim ipuçları ve bütçe planlama Hayatınızı dönüştürecek etkili taktikler Bölümler: 00:00
Ticaret ve memuriyet için, mühim vazifelerle bu dâr-ı imtihan olan dünyaya gönderilen insanlar, ticaretlerini yapıp, vazifelerini bitirip ve hizmetlerini tamamladıktan sonra, yine onları gönderen Hâlık-ı Zülcelâllerine dönecekler ve Mevlâ-yı Kerîmlerine kavuşacaklar. Yani, bu gelip geçici olan dünya yurdundan gidip sonsuzluk yurdu olan ahirette huzur-u Kibriyâya müşerref olacaklar. Yani, sebepler kargaşasından ve vasıtaların karanlık perdelerinden kurtulup, Rabb-i Rahîmlerine, sonsuz İlâhî saltanatına perdesiz kavuşacaklar. Doğrudan doğruya, herkes, kendi Hâlıkı ve Mâbudu ve Rabbi ve Seyyidi ve Maliki kim olduğunu bilecek ve bulacaklar. Birinci Makam, On Birinci Kelime * Video Linki: https://youtu.be/k20zfaeJZo8 * Bölümler: 0:00 Giriş 0:43 Herkesin ve Her Şeyin Dönüşü Ona'dır 03:43 İnsanlar Dünyaya Memuriyet İçin Gelmiştir 6:28 En Büyük Ticaret Cenneti Satın Almaktır 11:36 Aklını Allah'a satmak 15:08 Gözü Allah'a satmak 17:17 Dili Allah'a satmak 19:21 Duyguları terazisi ile nimetleri tartmak ve şükretmek 21:54 Kim Rabbine dönecek kimler Rabbine kavuşacak 25:22 Allah'a kavuşmaya engel olan sebebler 28:14 Bediüzzaman Said Nursi hazretleri neden evlenmedi? 28:36 Evlilik bir imtihandır ya kazandırır ya kaybettirir 30:30 Yunus aleyhisselam'ın münacatı 31:48 Bu dünyada Allah'a namına kimi Rab bildiysen ahirette onu bulacaksın 33:34 Ey insan! Bilir misin nereye gidiyorsun ve nereye sevk oluyorsun? 37:04 “Kim Allah'a kavuşmak isterse Allah'ta ona kavuşmak ister”. (Hadisi Şerif) 41:43 Bitiş * Harun Serkan Aktaş * Takip Etmeyi Unutma: Instagram: @maksat114bursa YouTube: @maksat114 Spotify: Maksat 114 X: @maksat114bursa
Ebû Derda (r.a.)'in şöyle dediği anlatılır. “Ey insanlar, nedir başınıza gelenler? Görüyorum ki, bir şey bilenleriniz (âlimleriniz) bir bir gidiyor. Bir şey bilmeyen cahilleriniz ise, bir şey öğrenmek istemiyor. Âlimlerin gidişi ile ilim kalkmadan bir şeyler öğrenmeye çalışınız. Size ne oluyor ki; Allâhü Teâlâ'nın size kefil olduğu şeye hırsla sarılıyorsunuz. Sizi vekil eylediği şeyi de unutuyorsunuz. Ben, sizin kötü huylularınızı baytarın hasta atları ayırt etmesinden daha iyi ayırt ederim.” Ebû Derda (r.a.) Humusluların yanına gitti. Onlara şöyle dedi. “Siz, Allâh (c.c.)'dan korkmaz mısınız ki, içinde oturamayacağınız evler yaparsınız. Kavuşmanıza imkân olmayan ümitler beslersiniz. Ve yiyemeyeceğiniz kadar mal toplarsınız. Sizden önce gelenlerden bâzıları, çok sağlam binalar yaptılar. Çok mal topladılar. Çok uzun emellere kapıldılar. Ancak, bir sabah gördüler ki, evleri kabirler hâline gelmiş, bütün ümitleri bir aldanıştan ibaret; topladıkları mallar ise, sırtlarına birer yük olmuş. Katâde (r.a.), Enes b. Mâlik (r.a.)'den naklen Resûlullâh (s.a.v.)'in şöyle buyurduğunu anlattı. “İnsanoğlunda iki şey hariç her şey ihtiyarlar. Onlar da hırs ve emelidir.” Emirül Mü'minîn Hz. Ali b. Ebî Talib (r.a.)'in şöyle dediği anlatılır: “Sizin için en fazla iki şeyden korkuyorum: Uzun emel ve boş arzulara kapılmak. Uzun emel, âhireti unutturur. Hevaî (boş) arzulara uymak ise, Hâkk Teâlâ'dan alıkoyar. Hz. Ali b-Ebî Talib (r.a.), bir gün Hz. Ömer (r.a.)'e şöyle dedi. “Eğer arkadaşın (Resûlullâh (s.a.v.)) gibi yaşamak istersen, elbiseni kendin yama, ayakkabını kendin tamir et, emelini kıs. Tam doymayacak kadar ye.” (Ebu'l-Leys Semerkandî, Tenbihü'l-Gâfilin, s.251-254)
Avustralyalılar yılda milyarlarca fincan kahve içiyor ve kullanılan telvelerin büyük çoğunluğu çöplüklerde son buluyor. Şimdi Avustralyalı araştırmacılar bu atığı beton yapmak için yeniden kullanmanın bir yolunu buldular - ve bu yalnızca kahvenin yeniden kullanımıyla ilgili değil.
Anadolu Efes Katkılarıyla: "73 yıl sonra ailesine kavuşan dedeye Zafer neden fırça attı?" |195.Bölüm by Zafer Algöz Can Yılmaz
Olayları kendi gözünüzden görüp kendinizce kendinize yorum yaparsanız ortada sorun kalmaz
Yükselenlere göre dinlensin
Yükseleninize göre dinleyin
Bu hafta boyunca Batman, Ahlat, Tatvan, Bitlis, Siirt ve Diyarbakır'a bir çıkarma yaptık. GSB'nin düzenlediği Yaz Kampları'na Ahlat'ta bir seminerle katkı verdim. Seminer pürdikkat ve dipdiri dinlendi! MEB bakan danışmanı Süleyman Can kardeşim öncülük etti, çok da güzel bir ev sahipliği yaptı. MTO Siirt'ten Fatih Yıldırım kardeşim, başından itibaren bizimle birlikte oldu, ne de güzel bir kardeş olduğunu göstermiş oldu. Yaz Kampı'nda MEB genel müdürleri Nezir Gül ve Ali Karagöz beylerle de güzel bir sohbet ve gezi programı yaptık. Gezimizin asıl sebebi, iki senedir birbirini uzaktan tanıyan, birbirleriyle uzaktan yazışan, birbirlerini zihnen, manen ve kalben besleyip büyüten iki güzel talebemizi -Kocaeli'den Saime Bayrakdar ile Siirt'ten Nurunnisa Özcan kardeşlerimizi- buluşturmaktı. Tarihî, büyük bir buluşma olacaktı bu. Oldu da hamdolsun. Kütahya'dan Hayrunnisa Karaman ve Saime ile bindik uçağa ve Batman'da aldık soluğu. Ayrıca GSB kampında Saime ile MEB genel müdürü Ali Karagöz hoca'nın münazarası nefis oldu. Saime, film dilinden yola çıkarak bilim felsefesi yapacak nefis bir makale hazırlıyor MTO Aksaray Yaz Kampımıza. Saime, liseyi yeni bitirdi! Hem sinema, hem Alak sûresi, hem de bilim felsefesi arasında entelektüel mekik dokuyan nefis bir yolculuk Saime'nin yaptığı. Nezir Gül ve Ali Karagöz hocalarımız lise talebesi Saime'nin derdini ve derdinin çapını görünce çok sevindiler. Biz de inanılmaz, rüya gibi geçen bir Güneydoğu seferi daha gerçekleştirmiş olduk. Seyahatimizi Hayrunnisa Karaman kardeşimiz kaleme aldı. Nefis bir yazı yazdı. Sizi bu güzel yazıyla başbaşa bırakıyorum. Leziz bir pazar yazısı. Keyifli okumalar.. *** Önce ufku gözler ve bu özlemle bezersin özünü. Özün de seni. Sonra ufka durursun. Ufuk seni ağırlar önce. Sülûka durursun: Ufku ağırlarsın. Ufku ağırlarsın…
This is „Easy Croatian“– a weekly podcast brought to you by SBS Croatian and the Croatian Studies Centre at Macquarie University. “Easy Croatian” is intended for those learning or wanting to brush up on their Croatian. News is written in simpler and shorter sentences and read at a slower pace. Before we move on to the feature, you will hear some of the more complex vocabulary and expressions, followed by their English translations. The transcript, as well as a short quiz, can be found below.
This is „Easy Croatian“– a weekly podcast brought to you by SBS Croatian and the Croatian Studies Centre at Macquarie University. “Easy Croatian” is intended for those learning or wanting to brush up on their Croatian. News is written in simpler and shorter sentences and read at a slower pace. Before we move on to the feature, you will hear some of the more complex vocabulary and expressions, followed by their English translations. The transcript, as well as a short quiz, can be found below.
In this episode, Laurent welcomes Marshall Miller. Marshall has inspired both jumpers and the public with his epic videos from his early days to his recent projects, including his appearance in Line of Sight (https://www.youtube.com/watch?v=TcWMZq8-3wI), shout-out to the KAVU boys for producing what we believe is one of the most incredible wingsuit BASE jumping videos ever made. Marshall, a pioneer in the world of professional BASE jumping, was one of GoPro's first sponsored athletes and has played a pivotal role in shaping the community. He candidly shares his experiences, including his brush with the law in Zion National Park and the absurdity of the National Park Services' enforcement. We delve into the crucial role of patience in high-risk sports, the potential pitfalls of group mentality, and the valuable lessons learned from walking down. Marshall's Zion episode with Outside Please support this independent project by visiting: support Exit Point For more info visit www.exitpopintpodcast.com
Mediamarkt Hakkında detaylı bilgi almak için: Tıklayın * Instagram: @ortamlardasatilacakbilgi Twitter: @OrtamlardaB * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com *Bu bölüm "Mediamarkt" hakkında reklam içerir*
FOX Haber Merkezi'nin güçlü ve deneyimli kadrosu tarafından tarafsız habercilik anlayışıyla hazırlanan hayatın içinden haberler, Burak Birsen'in sunumuyla FOX Ana Haber'de! Bizi sosyal medyadan takip edin: Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Hermann Jansen'in Mustafa Kemal Atatürk'e sorduğu soru; “ Siyasi irade kent planlarının uygulanmasında piyasa aktörleri karşısında ne kadar etkili olabilir?”Bu akşam ve gelecek hafta, konumuz Cumhuriyet rejiminin kuruluşunun ilk yıllarından itibaren Türkiye toplumunun kentleşmesi ve kentlilik kültürünün köklendirilmesine verilen önem neticesinde ortaya çıkan kent planlaması geleneği ve bu geleneğin ürünlerinin ne kadar korunabildiği. Bu konuyu, yıllardır araştıran ve anlatan hocamız Prof. Dr. İlhan Tekeli ile birbirini takip eden iki program boyunca konuşuyoruz.
Hermann Jansen'in Mustafa Kemal Atatürk'e sorduğu soru; “ Siyasi irade kent planlarının uygulanmasında piyasa aktörleri karşısında ne kadar etkili olabilir?”Bu akşam ve gelecek hafta, konumuz Cumhuriyet rejiminin kuruluşunun ilk yıllarından itibaren Türkiye toplumunun kentleşmesi ve kentlilik kültürünün köklendirilmesine verilen önem neticesinde ortaya çıkan kent planlaması geleneği ve bu geleneğin ürünlerinin ne kadar korunabildiği. Bu konuyu, yıllardır araştıran ve anlatan hocamız Prof. Dr. İlhan Tekeli ile birbirini takip eden iki program boyunca konuşuyoruz.
Bu bölümde ayrılıklardan,barışmalardan ve kırmadan yaşamak neymiş bi'bakındık bir de Dilan Polat
Matangazo ya nusu saa kuhusu habari za mapema asubuhi pamoja na habari za michezo.
Cumhuriyet hamdolsun, bastı bak yüz yaşına. Gençlerimiz dünyaya, yeter başlı başına. Cümle âlem hayrandır, toprağına taşına, Göz dikmesin gafiller, hâyâlleri boşuna. ***** Benim başım göklerde, yüz yaşına erende, Var mı senin gibisi, baksana bir çevrende? Türk'ün adı okunur, şu kocaman evrende, Bilmeyende anlatır, kıymetini bilende. ***** Sana nice yüzyıllar, feda olsun ey yurdum. Bu günleri görmeye, nasıl hayaller kurdum. Muasır medeniyet, benim en büyük ülküm. Kavuştuk yüz yaşında, yaşarım yudum yudum. ***** Kurdun tarih boyunca, nice şanlı devletler. Kimler boyun eğmedi, sana hangi milletler. Bundan sonra elbette, diz çökecek namertler Yüzyıllarca devletim, ilelebed ilerler. ***** Devlet millet el ele, tasada kıvançta bir, Tadımız bozulmaz hiç, kederde neşede bir, Her dem ve bu yüzyılda, hüzünde sevinçte bir. Kalmaz gözüm arkada, devir işte bu devir. ***** AHMET ALTAN GÖÇER
Sezgin ve İlker New York'ta bir araya geldi ve ilk defa yan yana bir bölüm kaydetti. Birlikte izledikleri Britney Spears'ın şarkılarından oluşan Once Upon a Time One More Time müzikalinden bahsederken kültürel çorlama / cultural appropriation konusunu iyice tartışan ikili aynı zamanda Münih ve New York'taki Aynur Doğan konserlerinden de bahsetti. Kapanışı İlker'in hayatını değiştirdiğini iddia ettiği Beyoncé'nin Renaissance turnesinin New York ayağından konuşarak yaptılar. Herkese New York'tan sevgiler.
Aramızdan ayrılışının ikinci yılında Ferhan Şensoy'a itafen... Uzun zaman önce kendisi henüz sağken seslendirdiğim bu bölümde; uzun süre kendisinde kalan Kel Hasan'ın Kavuğu'nun hikayesi sizlerle
Become a Friend of the Show! – join our Patreon communityToday we're talking about the important topic of how to behave – and not behave – online. We share our nuanced thoughts on cancel culture, our personal practices when it comes to online behavior, and whether or not we've ever been #cancelled. Along the way we dissect the difference between being cancelled and accountability, between being defensive and offended, and opting out versus speaking up.Mentioned on the show:@athomeasitisinheavenNow What? How to Move Forward When We're Divided About Almost EverythingLet's Talk About Hard ThingsShame, Safety, and Moving Beyond Cancel Culture episode of The Ezra Klein ShowBook dartsKAVU original rope sling pack Become a Friend of the Show! – join our Patreon communityConnect with us on Instagram: @higirlsnextdoorSee show notes on our website: girlnextdoorpodcast.comWe love to get your emails: higirlsnextdoor@gmail.comYour reviews on Apple Podcasts really help the show - thank you! Hosted on Acast. See acast.com/privacy for more information.
Easy Turkish: Learn Turkish with everyday conversations | Günlük sohbetlerle Türkçe öğrenin
Emin tatilden döndü! Emin'in İsviçre tatilini konuşuyoruz. Gezip, gördüğü yerleri ve tanıklık ettiği kültürü inceliyor, Türkiye ile kıyaslıyoruz. Interactive Transcript and Vocab Helper Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership Transcript Intro Müzik Haftanın Konusu Emin: [0:21] Herkese merhaba. Easy Turkish Podcast'in yeni bölümüne hepiniz hoş geldiniz. Bugün tekrardan Cihat'la beraberiz. Kavuştuk. Nasılsın Cihat? Cihat: [0:32] İyiyim Emin. Teşekkür ederim. Sen nasılsın? Emin: [0:36] Ben de iyiyim. Teşekkür ederim. Cihat: [0:38] O aradaki bir düşüncemi gördün değil mi? İyi miyim gerçekten diye bir düşünmem gerekti. Emin: [0:44] Şu aralar hepimizin özeti gibi bir durum. Cihat: [0:47] Evet ya, gerçekten yoğunluk çok arttı. Özellikle iş tarafında. O yüzden yorgun hissediyorum ama bir şekilde toparlayacağız. Emin: [0:56] Evet, yani bizde de özellikle yaz sezonuyla beraber işler çok hareketleniyor. Sizde de benzer mi durum? Aynı sebepten dolayı mı yoğunluk bilmiyorum ama biz de böyle. Cihat: [1:06] Aslında e-ticarette yaz daha hafif geçer. Normalde öyle olmalı. Ama şimdi yaz tarafını hızlandırmak için bir kampanya planlaması dönemindeyiz. Bu sebeple şu an tam planlama dönemi olduğu için çok fazla işim oluyor. Bitiş günleri, işlerin, birbirine çok yakın. O yüzden çok fazla iş üst üste geldi. Ama halledeceğiz dediğim gibi. Emin: [1:32] Cihat bir an önce Amazon Almanya'ya el atmalısın. Support Easy Turkish and get interactive transcripts and live vocabulary for all our episodes: easyturkish.fm/membership
Yusuf'un hasreti yakar kalbi olan herkesi Kavuşmadan önce kokusu gelir sabır ve şefkatin zirveleştiği hengamda. Babaya uğrayan Yusuf'un kokusu günümüze kadar gelir. Yusuf'ların hasretiyle yananların ruhunda müjde olarak kendini gösterir. Yusuflara kavuşmak belki de pek yakındır. Herkes Yusuf olamaz Yakup olamaz. O kokunun ulaştığı güller ise asla solmaz
İnlemeliyiz; bir yönüyle, içimizin sesi olarak, heyecanlarımızın bir mızrap gibi kalbimizin hassasiyet tellerine dokunması neticesinde çıkacak seslerle, aralanan gök kapılarını değerlendirmeye bakmalıyız. Bunu her fırsatta yapmalı… Teheccüd kılacaksanız, teheccüd esnasında.. gece sahura kalkacaksanız kalkacaksınız sahurda.. ve aynı zamanda Terâvîh'lerde. İki rekâtta bir selam vererek kıldığınız Terâvîh'in “tervîha”larında… Mübarek günlerde, mübarek saatlerde, çok mübarek ibadetler arasında, gök kapılarının aralandığı bir esnada, meseleyi o şekilde koro haline getirme, nezd-i ulûhiyette inşaallah kabule karin olur. Düşünün ki, hürriyetini yitirmiş, esarete düşmüş, mazlumiyet, mağduriyet yaşayan on binlerce insan var. Mallarına/mülklerine el konmuş, eğitim müesseselerine el konmuş, “münâfık”lar tarafından, “zâlim”ler tarafından… Tereddüt etmeden söylüyorum bunu; çünkü milletin alın teriyle kazandığı şeylere, himmetleriyle ortaya koyduğu şeylere, hiç kimsenin gelip el koyma hakkı yoktur; onun hesabını ötede Allah görecektir. “Zâlimin zulmü varsa, mazlumun Allah'ı var / Bugün halka cevretmek kolay, yarın Hakk'ın divanı var.” Bugün halka cevretmek kolay, çünkü güçlüsün, kuvvetlisin; yarın Hakk'ın divanı var, canına okuyacaklar; ya-rın Hak-kın di-va-nı var, ca-nı-na o-ku-ya-cak-lar!.. Bir taraftan sızlayan, inleyen bir gönül ile, yani heyecan mızrabını hassasiyet tellerine dokundurmak suretiyle çıkaracağımız seslerle, onlar için Cenâb-ı Hakk'a arzularımızı sunmalıyız. “Niyaz” edasıyla, “nâz” edasıyla değil, niyâz edasıyla. Bir taraftan, bu… Mazlumlar için dua dua yalvarın, Ramazan hürmetine Allah onları kurtarsın; zalimler için de ıslah-ı hal niyazında bulunun, Mevla onları da insan eylesin ve ahiretlerini karartmaktan halas etsin!.. Bir taraftan da bence himmeti âlî tutarak başkaları için de ıslah-ı hal duasında bulunmak… İnsanlığın İftihar Tablosu (sallallâhu aleyhi ve sellem), mübarek sinn-i şerifi düştüğü zaman, miğferi yarıldığı zaman, yanağı yaralandığı zaman, uğrunda başların-kolların verildiği zaman, hiç öfkelenmedi, kızmadı; şöyle dua etti: اَللَّهُمَّ اهْدِ قَوْمِي فَإِنَّهُمْ لاَ يَعْرِفُونَ “Allah'ım kavmimi hidayet eyle, bilmiyorlar beni; bilseler, yapmayacaklar!” Evet, bir taraftan da İslam dünyasına musallat olan münafıkların ve zalimlerin ıslahı için, içinizden gelircesine dua edin. Allah, onları da evvelâ insan eylesin! Sonra da şöyle-böyle Müslümanlık şerefiyle şerefyâb eylesin! Âhiretlerini karartmasın!.. Evet, terâvîh kılarken, o tervîhalar arasında şöyle de diyebilirsiniz: يَا مَنْ يُجِيبُ الْمُضْطَرَّ اِذَا دَعَاهُ وَيَكْشِفُ السُّوءَ؛ هَا نَحْنُ مُضْطَرُّونَ، قَدْ ضَاقَتْ عَلَيْنَا الْاَرْضُ بِمَا رَحُبَتْ، وَضَاقَتْ عَلَيْنَا اَنْفُسُنَا، وَأَنْتَ مَلْجَأُنَا وَرَجَاؤُنَا “Ey darda kalanların, canı gırtlağına dayananların, dergâh-ı ulûhiyetinin kapısının tokmağına dokunanların çağrılarına icabet buyuran Allah'ım! Hâl-i pür-melâlimiz Sana ayân.. canlarımız gırtlakta ve son kelime dudakta. Hak duygusunun gönlümüzde hâsıl ettiği heyecan ve hafakandan, bâtıl duygu ve düşüncesine karşı koyma cehdi ve gayreti sebebiyle, yeryüzü bütün genişliğine rağmen daraldıkça daraldı; sadırlarımız ve nefsimiz bizi sıktıkça sıkmaya başladı. Ne olursun bizlere tez zamanda ferec ve mahreç nasip buyur! Sensin yegâne sığınağımız ve ümit kaynağımız!..” demek suretiyle, halinizi arz edersiniz. Bir tervîhada bunu diyebilirsiniz. Bir tervîhada da يَا مَنْ هُوَ عِنْدَ الْمُنْكَسِرَةِ قُلُوبُهُمْ؛ هَا نَحْنُ مُنْكَسِرُو القُلُوبِ “Ey kalbi kırıkları maiyyetiyle şereflendiren! Ey ‘Gönlü mahzunların yanındayım!' buyuran! Hâlihazırda gönüllerimiz paramparça, mahzun ve kederli. Ne olur, maiyyetini bizlere duyur! Bizi bize terk etmek suretiyle bizleri mahvettirme!” niyazını üç kere tekrarlar, sonunda da onu şu söz ile noktalarsınız; اُجْبُرْ كَسْرَنَا، وَاجْبُرْ كَسْرَنَا، وَاجْبُرْ كَسْرَنَا “Kırıklarımızı sarıp sarmala.. yaralarımızı iyileştir.. ve kırık döküklerimizi gider!..” dersiniz.
Bir Bayram'a daha kavuştuk | 147.Bölüm by Zafer Algöz Can Yılmaz
Camilere kavuştuk elhamdülillah - Davutpaşa Camii sohbeti / 28.06.2020 / Kerem Önder Web / https://keremonder.com Facebook / http://www.facebook.com/kereminden Instagram / http://www.instagram.com/kerem_onder Instagram / http://www.instagram.com/ihramcizader... Twitter / http://twitter.com/keremonder1 Podcast / https://anchor.fm/keremonder
Allah Sevgisi 12 0:28 Şevk hiç bıkmadan, usanmadan ye'se kapılmadan Allah'a kavuşmak için çırpınıp durmaktır 1:46 Allah'a vasıl olacağınız ana kadar şevk devam eder 2:45 Allah'ım gizli, açık Senden saygı istiyorum. 3:25 Öfkeli olduğum andan hak kelimesi konuşmayı Senden istiyorum 3:52 Zenginliğimde ve fakirlik halimde iktisat istiyorum Senden 4:24 Hiç bitmeyen nimet istiyorum Senden 4:35 Hiç kesilmeyen göz aydınlığı Senden istiyorum 5:43 Allah'ım her şeyin ötesinde Senin Kerim olan Vechine nazar istiyorum 6:05 Sana kavuşmaya şevk istiyorum
Bu mektûb, mirzâ Alî Cân için yazılmışdır. Ölüm için sabr dilemekdedir: “Hak teâlâ, hepimizi islâmiyyetin doğru caddesinde bulundursun “alâ sâhibihessalâtü vesselâmü vettehıyye”! Enbiyâ sûresi otuzbeşinci ve Ankebût sûresi elliyedinci âyetlerinde, (Her canlı, ölümün tadını tadacakdır!) buyuruldu. Bunun için her insan ölecekdir. Ölümden kurtuluş yokdur. Hadîs-i şerîfde, (Ömrü uzun, ibâdetleri de çok olana müjdeler olsun!) buyuruldu. Dostu dosta ölümle kavuşduruyorlar. Bunun için, Allahü teâlânın âşıkları, ölümü düşünerek tesellî buluyor, üzüntüleri azalıyor. Ankebût sûresinin beşinci âyetinde, (Allah'a kavuşmak istiyenler! Biliniz ki, Allah'a kavuşmak zamânı herhâlde gelecekdir) buyuruldu. Evet, biz geride kalanlar ve nefse esîr olanlar ve Allahü teâlânın rızâsına kavuşmuş olanların ve dünyâya düşkün olmakdan kurtulanların sohbetlerinden mahrûm kalanlar, zararda ve başı yerdeyiz. Ni'metlerini size saçan merhûme vâlideniz, günümüzün en kıymetli varlığı idi. Onun size olan ihsânlarına karşı, şimdi sizin de ona ihsân etmeniz lâzımdır. Düâ ederek ve sadaka vererek her ân yardımına koşunuz! Hadîs-i şerîfde, (Mezârdaki ölü, denizde boğulmak üzere olan kimse gibidir, babasından, anasından, kardeşinden ve arkadaşlarından gelecek bir düâyı hep beklemekdedir) buyuruldu. Bundan başka, onların ölümünü görerek, kendi ölümünü de düşünmeli. Bütün varlığı ile, Allahü teâlânın beğendiği şeyleri yapmağa sarılmalıdır. Dünyâ hayâtının insanı aldatmakdan başka birşey olmadığını düşünmelidir. Dünyâ kazançlarının Allahü teâlânın yanında az bir kıymeti olsaydı, düşmanı olan kâfirlere ondan kıl ucu kadar vermezdi. Allahü teâlâ, bizi ve sizi, kendisinden başka herşeyden yüz çevirmekle nimetlendirsin! Yalnız kendisine bağlanmakla şereflendirsin! Bu düâmızı, Peygamberlerin efendisi hurmetine kabûl buyursun “aleyhi ve alâ âlihi ve aleyhim minessalevâti efdalühâ ve minetteslîmâti ekmelühâ”! Vesselâm, vel ikrâm. Âfet-i gamdan aceb, dünyâda kim âzâdedir? Herkesin bir derdi var, mâdem ki, âdem-zâdedir. Bir hûmâ-yı zevki bin sayyâd-ı gam ta'kîb eder, Böyle bir mevhûma bilmem, halk neden üftâdedir?” İmam Rabbani Aklın en büyük paradoksu şudur: Ne elde edersen et ondan sıkılacaksın. Her neyi elde edemezsen, ona karşı büyük özlem duyacaksın. Aşk, vermek ister. Akıl, almak ister, menfaat ister. Kalp, muhabbetin zuhur ve yaşama yeridir. Bildiğimiz o dört odalı et parçası pompadan bahsetmiyoruz. Bu bir sembol. O doğruyu, nefs eğriyi teşvik ediyor. Akıl ise aklın içinde de nefs var hem süzecek, hem kullanacak, hem kendine tâbî olacak fakat Hz. Mevlâna'nın tâbiriyle akıl, aşk meselesinde batağa düşmüş eşek gibidir, sadece çırpınır. Çıkamaz içinden. Aşk meselesine akıl ermez. Çünkü aşk vermektir. Almak değildir. Akılda mutlaka menfaat vardır, almak ister. Yani, bir kişinin karşı cinse âşık oldum demesi için, ondan hiçbir şey talep etmemesi lazım. Gönülden talep etmemesi lazım. Ne varsa vermek... İnanç dediğimiz şey bazı fikir ve düşüncelere olan bağımlılıktır. Onları kesin doğrularımız olarak görürüz. Annemiz bize geçmişte bir şey söylemiştir; "sobayı elleme, elin yanar" denemiş veya denememiş ama deneyen birisini gözlemlemişizdir ve gerçekten de eli yanmıştır. Biz onu çok sağlam bir şekilde kodlarız, artık sobayı ellemeyiz. Ama yaz gelip de artık onun içinde ateş yanmıyor olsa bile, onun yakmadığını bilsek bile, yine de ona dokunmaktan kaçınırız, çünkü inancımız vardır. Size söylenenler, duyduklarımız, okuduklarımız, gördüklerimiz hepsi birer inanç oluşturur. Hepsinin doğru olduğuna inanır ve inandıklarınıza göre yaşarsınız. İnancı aşabilecek bir şey yoktur, beynimizi inançlarımıza göre programlarız. Eğer yanlış bir bilgiyi inanç halinde kodlamışsak, bize onun tamamen yanlış olduğu gözümüze sokarak gösteriliyor olsa bile ondan vazgeçemeyiz, inanmak ikna olmaktır. Kabul etmektir. Selefiler oy veren kafir olur dediler.
Native Teams Hakkında detaylı bilgi almak için: https://nativeteams.com/?utm_source=podcast&utm_medium=sponsored&utm_campaign=osb * Instagram: @ortamlardasatilacakbilgiTwitter: @OrtamlardaB * Farkındalık Defteri: https://www.podcastbpt.com/ortamlarda-satilacak-bilgi * Reklam ve İş birlikleri için: ortamlardasatilacakbilgi@gmail.com Patreon'dan destek olmak için: www.patreon.com/osbpatreon *Bu bölüm "Native Teams" hakkında reklam içerir*
Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi Allah Sevgisi vaazının üçüncü bölümünde aşağıdaki önemli mevzulara değiniyor. 23: 35 Allah sevgisi cismanî, bedenî bir sevgi değildir. 23: 55 Ne zaman Allah'ım S'ana kavuşacağım? 24:38 Ne zaman Allah'a vuslat? 25:24 Sensiz edemem ben Allah'ım! 28:10 Seven sevdiğine itaat eder. 31:47 Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V) sevdalıların başında gelir. 33:26 “Allahümme er-Rafîke'l-A'lâ” diyordu.
When the nights are long, sweaty, and miserable and you have to wake to a job that is physically demanding, it can mean difficult days.Amanda, (Mandy), Linney was tired of being tired. There was nothing on the market for her to sleep in that made her perimenopausal symptoms of night sweats and hot flushes more tolerable. She decided to do something about that.When there isn't anything out there that you are looking for, why not create it yourself? This is Mandy's story of how she created the product Kavu Clothing, which was nominated as Innovative Product of 2022, and featured in Living North Magazine in the UK.LINKS TO THIS EPISODE:Sponsor - Quintella Life Coach and Mentor Website: https://quintellalifecoachandmentor.com/Mandy's Website: kavuclothing.comDON'T FORGET... when at checkout for your website, use the coupon code FUN for your special listener discount.Mandy on Instagram: kavuclothingMandy's Facebook Page: https://www.facebook.com/menopausenights(It can also be found by just searching Kavu Clothing on FB)Join my Beautiful Second Act Membership! CLICK THE LINK HERE to join.Beautiful Second Act Facebook GroupBeautiful Second Act Instagram: beautiful_second_actThanks for listening. To support this show, please Subscribe if on Apple, or Follow from Spotify, or any other platform you listen from. Leaving a RATING, or a REVIEW would be much appreciated. It helps others to find the show.Much love,Patti
EPISODE 157 - Greg Morrissey (M.Ed.) is the founder of Mountain Goat Movement. In addition to teaching high school literature and coaching ice hockey and lacrosse, Greg spent the last 10 years building human-powered adventures for high school and college students in the greater NYC area. He has led thousands of young people on treks, climbing trips, surf trips, ski trips, sustainability programs, and more both domestically and internationally. Greg has raised over $40,000 for financially-restricted students to participate in meaningful outdoor excursions. He has presented his work at the American Alpine Club's annual dinner and the venerated Explorers Club. Greg serves in advisory roles in the Next Generation of Explorers and the Scientific and Exploration Society. In 2020, Greg provided logistical support, including bathymetric mapping and Challenger Coin production, for Vanessa O'Brien's historic dive to the Challenger Deep, the deepest part of the ocean. Personal projects include bikepacking from Canada to Mexico, surfing the longest wave in the world, wild camping across Ireland, ski mountaineering ascents, and numerous mountain climbs and traverses. He contributes to KAVU's adventure stories. In the episode, Greg shares thrilling stories about past treks, how lessons learned on mountaineering adventures can enrich your daily life, mindset work he does to prepare for new explorations…and more! EPISODE WEBPAGE: thehealthinvestment.com/157 P.S. – If you're liking The Health Investment Podcast, be sure to hit “subscribe/follow” so that you never miss an episode
Muğla'daki Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nde tedavileri tamamlanan 4 caretta caretta, yeniden doğal yaşam alanlarına bırakılacak
SHOW TV'nin Ay Yapım imzalı dizisi 'Baba'nın dün akşam ekrana gelen yeni bölümünde Kadir, aylar sonra babasını buldu. Baba-oğlun kavuştuğu duygusal anlar, ekran başındaki izleyicileri derinden etkilerken Haluk Bilginer ve Tolga Sarıtaş'ın oyunculu...
Günaydın. Türkiye'deki yabancı yatırımcıların toplam portföy değeri, ağustos ayında 100,5 milyar TL artışla 496,2 milyar TL'ye yükseldi. ABD Ticaret Bakanlığı, 50 milyar dolarlık yarı iletken planına ilişkin detaylar açıkladı. Bugünün bülteni Getwallet destekleriyle ulaşıyor. Fotoğraf: Ozan Köse/AFP via Getty Images
This is „Easy Croatian“– a weekly podcast brought to you by SBS Croatian and the Croatian Studies Centre at Macquarie University. “Easy Croatian” is intended for those learning or wanting to brush up on their Croatian. News is written in simpler and shorter sentences and read at a slower pace. Before we move on to the feature, you will hear some of the more complex vocabulary and expressions, followed by their English translations. The transcript, as well as a short quiz, can be found below.
Može li šalica kave i razgovor na arapskom pomoći u pronalaženju nestalih ljudi u Australiji?
Gül İrepoğlu ile "Kavuşmak" romanı hakkında konuşuyoruz.
Ahmet Kurucan | Biz Ramazan'a kavuştuk ama… | 1 Nisan 2022 by Tr724
In this episode, I cover some things you will want to include in your bag before heading out for a long day at the parks at Disney World! Included in this episode: Kavu rope bag: https://amzn.to/3GhpIZV Crossbody charging bag: https://amzn.to/3FgafrJ Medication cooling bag: https://amzn.to/3f8nMXJ Moleskin: https://amzn.to/31Jhs5K Sunscreen: https://amzn.to/3tjvAxY Ponchos: https://amzn.to/3qamv8O Water bottle: https://amzn.to/3fcdZQg Neck fan: https://amzn.to/3n8YJbp Cooling towel: https://amzn.to/3qdH1W9 Clip on stroller fan: https://amzn.to/3HRRxbp Power bank: https://amzn.to/3ngvW4N Reusable straws: https://amzn.to/3fckpPy --- This episode is sponsored by · Anchor: The easiest way to make a podcast. https://anchor.fm/app Support this podcast: https://anchor.fm/wdwforbeginners/support
In this special live-audience recording of the Sharp End, Alaska climbing legend Charlie Sassara recalls an epic survival story and rescue from 2002. Sassara's climbing partner, Jack Tackle, was clobbered by rockfall, knocked unconscious, and broke his back high on the unclimbed north face of Mt. Augusta. Tackle regained consciousness and together they determined there was only one course of action: Sassara had to leave his partner tied to a tiny ledge, rappel off the mountain, and try to get help. Survival was far from assured...for either man. This heartfelt episode was recorded in front of a large audience at Alaska Mountaineering and Hiking in Anchorage in late December, at an event put on by the Alaska Section of the American Alpine Club. There's a Q&A session with the audience at the end. A note for listeners: The audio from this live recording has various stage and audience noise as well as occasional profanity. The Sharp End is presented by Mammut, with additional sponsorship for this episode from Kavu. This podcast is produced by the American Alpine Club.
On May 27, 2019, three experienced canyoneers—Becca, Eileen, and Justin—were descending the Middle Fork of Lytle Creek in California's San Bernadino Mountains. As the group completed the third rappel in the canyon, Becca moved through flowing water toward the anchor for the fourth rappel. Suddenly she slipped and disappeared over the edge of a towering waterfall. In Episode 48 of the Sharp End, Ashley speaks with all three of the canyoneers about this accident and how Becca survived, despite critical injuries and hypothermia at the bottom of a deep canyon. The Sharp End is presented by Mammut, with additional support for this episode from Kavu. This podcast is produced by the American Alpine Club.
Carbon monoxide, an odorless, colorless, and poisonous gas, can build up to dangerous levels inside a tent during or after cooking with a stove. Sharp End hostess Ashley Saupe had a personal scare with CO poisoning, and in Episode 47 she discusses her own experience and other people's close calls with Denali mountaineering ranger Dave Weber. This episode is packed with essential information for winter mountaineers or anyone else who camps in snowy conditions. Don't miss it! Photo by Greg Stafford (https://www.gregstaffordphotography.com). The Sharp End podcast is presented by Mammut, with additional support from Colorado Outward Bound School and Suunto. This episode was also sponsored by Kavu. The Sharp End is produced by the American Alpine Club.
Ümidi kaybetmek yok, soluk aldığın süre,Bu meydan aşk meydanı; çilesi, azabı çok.Şeytan ve ne�is ü�ler yenilgiyi ha bire,Sadağında çok vardır onlara çekilen ok.İşte o gayret oku, kalmamak yolda bedbin,Doğrulup tekrar düşmek yollara ümit ile.Olmamalı kimseye kalbinde ö�ke ve kin,Dönmelisin aşk ile tutuşmuş kızıl güle.Bu yokuş ancak böyle azim ile aşılır,Kalbinin has köşesi daima Hakk'a ait.Bu yeminle dağlar ve sarp tepeler aşılır,Yaşamadan gönlünde iniş çıkış ve gelgit.Kazanan böyle yaptı, erenler hep böyleydi,Zincire vurup nefsi, şeytanını bağlayıpÖyle düştü yollara, Hakk'a tam bir köleydi,Onlara göre durmak dünyada büyük ayıp.Hedefe varıncaya kadar durmamak asla,Durulacak tek menzil Hakk'ın huzuru bilmek.Savaşmak içte dışta, insî cinnî vesvasla,Bedbinliği lügatten ölünceye dek silmek.Budur işte zafere giden yolun kanunu,Savaşmak, hep savaşmak ne�is ve şeytan ile.Kavuşmak Yaradan'a mecnun gibi en sonu,Ve olmak sonsuza dek, ebedî Cânân ile.Mehmet Akif Su
Twenty years ago this month, Malcolm Daly and Jim Donini attempted a new route on Thunder Mountain in the Alaska Range. After Daly fell near the top of the climb, the ensuing rescue was one of the most dramatic in Alaskan mountaineering history. In episode 40 of the Sharp End, listen to Daly tell this legendary story in vivid detail. The Sharp End is presented by Mammut, with additional support for this episode from Kavu, Colorado Outward Bound School, and Suunto. This podcast is produced by the American Alpine Club.