Podcasts about aksa

  • 64PODCASTS
  • 189EPISODES
  • 21mAVG DURATION
  • 1EPISODE EVERY OTHER WEEK
  • Apr 25, 2025LATEST

POPULARITY

20172018201920202021202220232024


Best podcasts about aksa

Latest podcast episodes about aksa

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 25 Nisan 2025 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Apr 25, 2025 4:49


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Hye Jams Radio
Qyarti Girl

Hye Jams Radio

Play Episode Listen Later Mar 30, 2025 59:01


From Chummy Studios, Hye Jams Radio presents, “Paisan and Friends,” brought to you by Haig's Kabob House. Tonight on Paisan and Friends, your favorite New York Italian host, Paisan, introduces us to a woman who's one egg short of a dozen—but in the best way possible! Meet the legendary Qyarti Girl, an Armenian firecracker who came to America with nothing but her quirks, her wild fashion sense, and an unshakable love for life. Somehow, in the middle of all her glorious weirdness, she accidentally falls for the most normal guy in town—Sarkis. But as fate would have it, she drags him into her world of mismatched shoes, offbeat adventures, and spontaneous jam sessions. It's a tale of love, laughter, and just the right amount of crazy—a perfect match for Today's Hit Music and the incredible variety of jams we've got lined up.  Check out NEW Hye Jams by Harout Bedrossian, Parg and Aksa. Plus HITs you know and love from Rafael Tunyan, MC Don Armani, Amal'ka, Arkadi Dumikyan, Armstrong, Arajin Akumb, Harout Balyan, Sammy Flash, DJ Apo, Kolo, Hrag, Sash, Narek Face, Big E, Armenchik, MikS, Ninell, Karen TY3, Grigory Esayan, Aleksandr and Emmy -- to name a few. Tune in now and buckle up, because this one's going to be one heck of a ride on Hye Jams Radio!

Yeni Şafak Podcast
MAHMUT AY - Kur'ân Günlüğü -2. Cüz-

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 2, 2025 8:05


*Kıblenin değişimi Efendimiz (sav), Medine'yi teşrif ettikten sonra, on altı veya on yedi ay boyunca namazlarını Mescid-i Aksa'ya yönelerek kılmıştı. Ancak gönlü, Kâbe'yi kıble edinmekteydi. Nitekim onun arzusu, vahiyle yerine getirildi ve Kur'ân âyetleriyle Kâbe, yeni kıble edinilmiş oldu. Bakara Suresi'nin 142-150. âyetleri bu konuyu ihtiva etmektedir. Kıblenin değişimi, çok büyük bir olaydır. İmanı zayıf olanlar için savrulma nedeni olabilecek ciddi bir imtihan olmuştur. Medine'de yaşayan Yahudiler ve münafıklar, bu hadiseyi istismar ederek Efendimiz (sav) ile alay etmişlerdir. Ancak sağlam bir imanla ona bağlı olanların imanlarında asla bir zayıflama görülmemiştir. Yahudi ve münafıkların, “Bunlara ne oldu da şimdiye kadar yöneldikleri kıbleden vazgeçip yeni bir kıble edindiler!” şeklindeki alaylarına Kur'ân'ın verdiği cevap çok anlamlıdır: “Doğu da batı da Allah'ındır.” Yani; kıble sembolik bir şeydir. Allah, tek bir cihette değildir ki O'na yönelmek için tek bir cihet belirlensin. Başka bir âyette buyurulduğu üzere “Nereye yönelirseniz yönelin, O'nun zâtı oradadır.” (Bakara 2/115). Kıble gibi çok önemli bir şeyin değişimi bize şunu öğretir: Allah Teâlâ, iman esasları ve ahlâk ilkeleri dışında, yeni şartlar icabı dindeki her şeyi değiştirebilir/güncelleyebilir. Dinin sabitelerini ve değişkenlerini iyi anlamak gerekir. Bu nokta, dinin özünü ve ruhunu kavrayabilmek için üzerinde çok derin düşünülmesi gereken bir noktadır. Özellikle zahirî kuralların basit ayrıntılarına takılan ve dindarlığı daha çok zahirî kurallar çerçevesinde algılayanların, kıblenin değişimini iyi düşünüp bundan ders çıkarmaları gerekir.

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 14 Şubat 2025 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Feb 14, 2025 3:51


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Yeni Şafak Podcast
ERSİN ÇELİK - Bu fotoğraf: 200 yıllık hasretin vuslatı!

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Feb 6, 2025 7:44


Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara devrimin ikinci ayında Ankara'ya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile kucaklaştılar. İki lider el ele, göz göze, söz söze konuştular. Fotoğraflar verdiler. En son kürsüden indikleri an bir başkaydı. İşte o kareye çok iyi bakmak, hafızalara kazımak gerek. Çünkü bu fotoğrafta iki liderden çok ötesi var. Bu fotoğraf coğrafyamızın geleceğidir. Bu fotoğraf Anadolu'dur, Bilad-i Şam'dır, Lübnan'dır, Mısır'dır, Filistin'dir, Gazze'dir, Mescidi-i Aksa'dır ve o kaya parçasıdır.

Yeni Şafak Podcast
Yasin Aktay-Aksa Tufanı'nın bir dalgası da Sudan'da

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jan 29, 2025 6:26


Suriye ve Gazze'de her iki halkın zaferiyle sonuçlanan gelişmeler yaşanırken Afrika'nın gözbebeği Sudan'da da 21 aydır devam etmekte olan bir başka işgal girişimine karşı çok önemli gelişmeler kaydedildi. 21 ay kadar önce İsrail'in de büyük planları doğrultusunda bazı körfez ülkeleri tarafından desteklenen Hemeti komutasındaki Hızlı Destek Kuvvetleri (HTK) başta başkent Hartum olmak üzere Sudan'ın önemli kısımlarında bir darbe yoluyla kontrolü sağlamıştı. Tabii sağlanan kontrol bir kontrolden ziyade bir istila, bir talan ve yağma hareketinden başkası değildi. Zira HTK'nin oluşumu bile zaten Darfur'daki olaylarla bağlantılı olarak Ömer el-Beşir'in kendine bağlı birlikler oluşturma düşüncesinden hareket etmişti.

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - Zaferin adı Aksa Tufanı

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jan 18, 2025 6:41


15 Ocak günü de, 7 Ekim'den sonra, Allah'ın günlerinden büyük bir gururla, güvenle, imanla zikredeceğimiz günlerinden biri olarak kayda geçti. 7 Ekim'de başlayan Aksa Tufanının artçı dalgaları geçtiğimiz ayın başlarında 8 Aralık'ta Suriye'de 61 yıldır beklenen muhteşem devrimin önünü açtı. Buradan hareketlenen dünyanın deveranı dönüp Gazze'de 466 gün dünyanın en güçlü ordularına karşı çok az bir maddi güçle ama büyük bir kararlılıkla, imanla, sebatla devam eden direnişi zafere ulaştırdı.

Yeni Şafak Podcast
SELÇUK TÜRKYILMAZ - Yaşasın Filistin! Kahrolsun Siyonizm!

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jan 2, 2025 5:37


Başlıktaki ifade 2025'in ilk günü Galata Köprüsü üzerinde yapılan Filistin eyleminin akılda kalan sloganlarından biriydi. Fakat eylemi organize edenlerin seçtiği slogan çok daha çarpıcıydı: Dün Ayasofya, Bugün Emevî, Yarın Aksa! Sloganların önemli olduğunu bu işlerin içinden gelenler çok daha iyi bilir. İyi düşünülmüş bir slogan bir eylemin karmaşık ve anlaşılması emek isteyen mesajlarını kalıplaşmış bir şekilde kitlelere sunar. Kalıplaşmış ifadelerin mesajını bozmak veya değiştirmek çok kolay değildir.

Yeni Şafak Podcast
İSMAİL KILIÇARSLAN - O büyük şarkının peşinde

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Dec 22, 2024 5:37


Nuh Aslantaş hoca ilgili tabloyu yollayınca tekrar hatırladım. Kudüs'ün Müslümanlar elinden 1917'de çıktığını düşünürsek bu mübarek şehir toplamda tamı tamına 1176 yıl Arap, Kürt ve Türk Müslümanların elinde kalmış. Yahudiliğin ortaya çıkışından itibaren şehrin yani aslında Mescid-i Aksa yurdunun Yahudilerin elinde kaldığı süreyse toplamda 498 yıl. Milattan önce 586 yılından, milattan sonra 638 yılında Hz. Ömer tarafından fethine kadar şehirde hiçbir zaman Yahudi hâkimiyeti söz konusu olmamış. Babilliler, Romalılar, Pitomeler gibi medeniyetlerde olmuş şehir.

Hye Jams Radio
Chuga Lugga

Hye Jams Radio

Play Episode Listen Later Dec 1, 2024 54:12


From Chummy Studios, Hye Jams Radio presents, “Paisan and Friends,” brought to you by Haig's Kabob House. Your favorite Armenian-lovin' Italiano, Paisan, is back with a bang on Hye Jams Radio, delivering a show that's pure fire! Tune in to “Chuga Lugga!” for the ultimate collection of Armenian-American Pop jams that'll have you cranking up the volume—and maybe dodging a few noise complaints from your neighbors. This episode features fresh tracks from AKSA, KAN, Arman Aghajanyan, and Nune Yesayan, alongside iconic hits from Super Sako, Armenchik, Saro Tovmasyan, Arame, Artem Valter, Sona Yesayan, Rafael Tunyan, Eric Shane, Martin Mkrtchyan, DJ Nar, Narek Mets Hayq, Hranto, Reincarnation Band, Diana Harutyunyan, DJ Davo, Artak, Mash Israelyan and more. Whether you're vibing to the classics or discovering new favorites, it's guaranteed to be a party you won't want to miss!

Yeni Şafak Podcast
Yasin Aktay - Özgür Gazze yolunda, sinemaya da bir Aksa Tufanı erişir…

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 21, 2024 6:58


Bu yıl “Özgür Gazze” temasıyla gerçekleşen 7. Siirt Uluslararası Kısa Film Festivali Cuma akşamı gerçekleşen ve festivale katılan 293 filmden dereceye girenlere ödüllerinin verildiği final programıyla tamamlanmış oldu. Final programının bu yılki eğitim-öğretim dönemini “Çanakkale'den Gazze'ye bağımsızlık ruhu ve vatan sevgisi!”

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - İsrail'e devlet desem yanlış olur

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 15, 2024 5:18


İsrail bütün insani duyguları yok edilmiş, karşısına çıkan her canlıyı yok etmeye ayarlanmış bir terminatör gibi önüne geleni yakıp yıkıyor. Gazze'de hastane, okul, mülteci kampları, cami, kilise bombalayarak yok ettiği hayatlar, yıktığı bina enkazlarının altında insanlıktan, medeniyetten geriye bir şey bırakmıyor. Daha dün Deyr el-Belah'taki Aksa Şehitleri Hastanesi'nde yerlerinden edilenlerin çadırlarını hedef alan saldırısını bir Nazi Holokostu ile karşılaştıranlar oldu.

Yeni Şafak Podcast
ÖMER LEKESİZ - Hangi İbrahim

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 14, 2024 5:06


Terör devleti ABD-İsraili dün Gazze Şeridi'nin Deyr el-Belah beldesindeki Aksa Şehitleri Hastanesi çevresinde yerinden edilmiş Gazzelilerin kurdukları çadırları hava saldırısıyla yakıp kül etti. Biri çocuk, biri kadın olmak üzere 4 Filistinli'nin daha hayatını kaybettiği saldırının dehşeti, Yeni Şafak haberinde kullanılan ifadeyle gün ağarınca ortaya çıktı; onlarca çadırda gece uykusundaki mazlumlar yüzlerce kez olduğu gibi yine diri diri yakılmak istenmişti.

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - Aksa Tufanı kaç yıl sürecek?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 5, 2024 6:19


Aksa Tufanı üzerinden bir yıl geçti. Tarihin en yoğun ve en uzun hissedildiği, dakikaların aydan farksız olduğu, yaşanan her an içinde insanlığın diplere vurduğu, belki direniş cephesinden yansıyan sahnelerde de insanlığa dair bütün umutların aynı şekilde canlandığı koca bir yıl. Elbette Gazze'de vahşi soykırım zulmüne maruz kalan Gazzeliler için çok daha uzun hissedilmiş bir yıl. Şimdi insanlık adına bundan kimin ne öğrendiği ne kazanıp ne kaybettiğine dair bir bilanço çıkarılması gereken bir yıl.

Yeni Şafak Podcast
TAMER KORKMAZ - “Bana, riyakârlığın resmini yapabilir misin, Özgür?”

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 17, 2024 5:41


Sonunda, bu da oldu: Hususi Bey, İzmir'de cami temeli attı. “Caminin üst kısmının Mescid-i Aksa modeline göre yapılacağını” söyledi.

Bir bakışta
Mescid-i Aksa'ya yönelik saldırılara karşı medya gücü nasıl kullanılmalı?

Bir bakışta

Play Episode Listen Later Sep 9, 2024 22:51


7 Ekim'den beri İsrail'in Gazze'ye yönelik şiddetli saldırıları sürerken, öte yandan Mescid-i Aksa'da siyonistlerin provakatif eylemleri devam ediyor. Mirasımız Kudüs Derneği Başkanı Muhammet Demirci ile Kudüs'teki son durumu ve derneğin bu yıl altıncısını düzenlediği “Uluslararası Karikatür Yarışması”nın önemini konuştuk.

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - Mescid - I Aksa'nın Çağrısı, 55 Yıl Önce Ve Sonra

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Aug 20, 2024 6:23


21 Ağustos 1969 günü yani bundan tam 55 yıl önce bugün, Michael Dennis Rohan adlı Avustralya kökenli bir müfritin Mescid-i Aksa'yı ateşe vermesiyle caminin güney tarafında yer alan mescidin doğu kanadında çıkan yangın, Selahaddin Eyyubi'nin tarihi minberi de dâhil olmak üzere içindekilerin tamamını yakıp kül etmiş, aynı zamanda mescidin antik kubbesini de tehdit etmişti. Kudüs'ün İngilizlerin eline düştüğü 1917 yılından beri adım adım ilerleyen Siyonist işgalin Müslüman dünyayı aşağılayarak kurduğu düzene karşı ümmet çapındaki ilk Müslüman tepkisi de bu olay üzerine canlandı. 1917 yılından bir yıl sonra zaten Dünya Savaşının bitişi ve Osmanlı Devleti'nin işgal süreci başlamıştı. 1918 yılında Osmanlı'nın savaşmadan terk ettiği topraklar üzerinde kurulan sözüm ona Müslüman devletlerin hiçbirinin Kudüs diye bir önceliği yoktu. Haddi zatında İslam veya Müslümanlar diye bir derdi de yoktu. Zaten kuruluş genetiğinde böyle bir derde yer yoktu. 1924 yılında Hilafetin de kaldırılmasıyla birlikte onları herhangi bir zamanda böyle bir dert etrafında toplanmaya çağıracak bir merkez de kalmamış oluyordu. Filistin topraklarında bir Siyonist yapılanmanın oluşması o yüzden herhangi bir uluslararası muhalefet olmaksızın adım adım ilerliyordu. İsrail'in kuruluşuna karşı zamanla sergilenen Arap tepkilerinin İslam yerine ikame edilmiş bir nasyonal kimliği beslemekten başka bir işlevi olmuyordu. Savaşın bir Arap-İsrail savaşı değil Müslümanlarla Siyonistler arasında olduğunun şuurunda olan devlet-dışı oluşumlar savaşta yerlerini alıyor ve direnişi besliyorlardı. Ancak devletlerin derdi bambaşkaydı. Yıllarca İsrail karşıtlığını resmi politikaları haline getirmiş olan Suriye'de 1967 savaşında İsrail'e bir işgal imkânı sağlayan üstünlüğün bizatihi İsrail ordusundan ziyade Hafız Esad'ın ihanetinden kaynaklandığını herkes biliyor. Golan'ın bu savaş esnasında İsrail'e hiç savaşılmadan terkedilmesi 1918 yılındaki benzer entrikaların enteresan bir tekrarıydı sadece. Golan'ı bu şekilde sattıktan sonra bütün resmi ideolojiyi Golan'a ağlamak üzerine kuran Hafız Esad'ın Baas resmi ideolojisi I. Dünya Savaşı Osmanlı toprakları üzerinde kurulmuş olan bütün rejimlerin tipik söylemi ve modelidir. Golan'ın işgali üzerinden kurduğu dramatik resmi söylemi hiçbir zaman İsrail'e karşı bir direniş veya isyan motivasyonuna veya politikasına dönüştürmeyen Baas rejiminin bu resmi söylemi sadece kendi halkını kontrol altına almak üzere işledi. Sadece Suriye'de değil, bütün benzer rejimlerde. O yüzden şehid Seyyid Kutup “Bizim ordularımızın azametine bakarak düşmana karşı kendinizi güvende hissetmeyin. Bu orduların amacı asla düşmana veya İsrail'e karşı savaşmak değil, sadece kendi halklarına karşı savaşmaktır” şeklinde meşhur sözünü söylemiştir. 55 yıl önce bugün gerçekleşen Mescid-i Aksa yangını ise her şeye rağmen Hilafetin ilgasından sonra bütün İslam dünyasında ilk defa bir ümmet cephesini uyandırmıştır. Bu saldırı üzerine harekete geçen Suudi Arabistan Kralı Faysal bin Abdülaziz, İslam Konferansı'nı toplamış ve bu sayede Hilafetin kaldırılmasından tam 45 yıl sonra ilk defa bütün İslam ülkelerinin, Müslüman olma vasıflarıyla bir konuyu dert edinmeleri mümkün olabilmiştir.

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - TBMM'nin Mahmut Abbas'ı ağırlayarak verdiği mesaj

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Aug 17, 2024 5:48


Mahmut Abbas'ın Filistin Devlet Başkanı sıfatıyla TBMM'nde yaptığı konuşma birçok açıdan ve birçok kesimin ezberlerini bozan önemli bir olaydı. Abbas'ın TBMM'de konuşturulması fikri ilk etapta soykırımcı katil Netanyahu'nun ABD Kongresinde bütün cürümlerine ve insanlık suçlarına rağmen alkışlarla karşılanmasına bir cevap olarak düşünülmüştü. Ancak bu fikir akla ilk geldiği andan itibaren Mahmut Abbas'ın bunun için uygun bir isim olup olmadığı da bir soru olarak hemen akla ve gündeme geldi. Çünkü 7 Ekim'den beri Gazze halkına karşı sergilenen insanlık dışı vahşi soykırım karşısında Filistin'in resmi temsilcisi sıfatıyla Mahmut Abbas diğer suskun Arap liderlerinden farklı bir tutum sergilemiş değildi. Hatta fazladan olmak üzere Abbas Gazze'de yaşanan vahşi katliamlardan, bütün dünyanın vicdanını İsrail'e karşı ayağa kaldıran saldırılardan neredeyse İsrail yerine Hamas'ı sorumlu tutan açıklamalar bile yapmıştı. Esasen Mahmut Abbas'ın varlık sebebi, kendisinin de defalarca farklı mecralarda, mesela Arap Birliği toplantısında, ifade ettiği gibi İsrail'in güvenliğini temin etmekti. İsrail'in bütün yayılmacı, gaspçı yerleşim politikalarına ve Mescid-i Aksa'ya karşı ihlallere karşı Filistin halkında uyanan direniş ruhunun İsrail'i tehdit etmesini önleme misyonu gizli bir misyon değil. Bırakınız Gazze'yi, Abbas'ın hükümetinin bulunduğu Batı Şeria'da bile 7 Ekim'den beri binlerce İsrail saldırısı ile binlerce Filsitinli hayatını kaybetti, binlercesi tutuklandı. Filistin'de oluşan öfke ve direniş faaliyetlerine karşı istihbarat ve polis gücüyle İsrail ile işbirliği içinde mücadele ederken İsrail'in elinin uzanamadığı yerlere uzanıp İsrail adına direnişi önlemeye çalışma misyonu herkes tarafından biliniyor. O yüzden Filistin direnişi nezdinde 7 Ekim'den beri oluşan atmosferde Abbas kendilerini temsil edecek son kişi olarak bile görülmediği halde Netenyahu'ya karşı cevap olmak üzere bile olsa TBMM'de konuşturulması çok garip karşılanmıştı.

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - O alkışlar Amerikan demokrasisinin ölümüne

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jul 26, 2024 6:38


Soykırımcı İsrail'in eli kanlı Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Kongresi'ndeki hitabı ve Kongre üyelerince defalarca ayakta alkışlamasına dair görüntüler ne kadar gerçeküstü gibi gelse de, çağımızın, içinde bulunduğumuz dünya düzenimizin, modernliğimizin, çağdaşlığımızın gerçek yüzünü temsil ediyor. Tabi yaşanan gerçeklerle temsil arasındaki mesafe, halkı temsil eden Kongre ile halkın kendisi arasındaki mesafe, ABD ile diğer dünyalar arasındaki mesafe, ABD aklı ile adalet ve vicdan arasındaki mesafe… Bütün bu mesafeler arasında kaybolan bir akıl, vicdan, hakikat. Tam da orada kaybolduğu için tam da orada aranacak, orada bulunacak değerler. Ortadoğu'da veya genel olarak İslam dünyasında devlet elitleri ile halklar arasındaki mesafe her zaman konuyla ilgili ilk vurgulanan gerçektir. İsrail'in Gazze'ye karşı 295 günü uygulamakta olduğu soykırıma bakarak “nerede bu İslam Dünyası!” diye bağıranların karşısına çıkan ilk gerçek. 2 Milyar Müslümanın bizzat tamamını tahkir ve tezyif sayılabilecek bütün bu saldırılar karşısında o kadar Müslümanın yetersizliğinin ne yazık ki en bariz açıklaması. Başları olmadıktan sonra, onları temsil edecek bir siyasi oluşumdan yoksun olduktan sonra 2 Milyar değil de 100 milyar olsa sayıları ne kıymet ifade eder? Sadece İsrail'in Filistin'e karşı, Mescid-i Aksa'ya ve bütün mukaddesatına karşı 75 yıldır devam etmekte olan işgali ve saldırganlıkları konusunda değildir bu tepkisizlik. Esasen 100 yıldır Müslümanlar her türlü işgale, zulme, katliamlara, soykırımlara, nefret söylemlerine maruz kalıyorlar. Müslüman halklar bütün bu olup bitenler karşısında kahrolacak kadar üzgünler, mustaripler ve kendi yöneticilerinden bunlara karşı bir tedbir arzu ediyorlar. Ancak yöneticiler halklarının bu arzularını gerçekleştirmekten çok uzak. Umursadıkları bile yok. Vaka, İslam Dünyasında halklar ile siyasi temsilcileri arasında çok açık, bariz bir mesafe, bir açıklık, bir fark vardır. Hatta halklar ile yöneticiler tamamen farklı telden çalarlar. Aslında işgal veya kolonyalizm koşulları ile izah edilebilecek bu farklılık ve mesafenin İslam dünyasına özgü olduğunu zannediyorduk ya. 7 Ekim'de başlayan Aksa Tufanı'nın ifşa ettiği en önemli gerçek, bütün demokratik, düşünce, eylem ve ifade özgürü, devlet-ulus el ele görüntüsüne rağmen Batı dünyasının da aynı mesafeyle yönetildiği. Çünkü halkların İsrail soykırımına karşı sergilediği tepkiler devletlerinin konumundan çok farklı olduğu yerler var. Bilhassa ABD, İngiltere ve Almanya. Bunların da işgal altında olduğuna dair gerçeği Aksa Tufanı bütün çıplaklığıyla açığa çıkarmış oldu. ABD'nin soykırımcı İsrail'e sınırsız desteği zaten Ortadoğu'daki bütün sorunların başı. ABD halkı 7 Ekim'den bu yana yaşanmakta olan soykırımı onaylamadığını bütün vesilelerle gösteriyor. ABD üniversiteleri 1968 olaylarından beri, belki o zaman bile yaşanmamış protestolara sahne oluyor. Bütün büyük kentlerde ABD tarihinde görülmemiş protestolar ABD halkının İsrail politikalarında ülkesinin yanında olmadığını gösteriyor. Buna rağmen hükümet İsrail'e desteğine görünürde bazı tereddütler yaşayarak da olsa devam ediyor.

Yeni Şafak Podcast
İHSAN AKTAŞ - İnsanlığa veda

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jun 22, 2024 5:33


Çocukluğumuzdan beri alışkın olduğumuz bir trajedi var her bayramda: İsrail askerleri bayram günlerinde ya Mescid-i Aksa'yı basar ve postalları ile mescidin maneviyatını kirletir ya da Mescid-i Aksa etrafında olay çıkarır, Müslümanlara şiddet uygular. İslam dünyasında belirsiz tepkiler olur, mesele kapanır gider ve Filistin'de günlük yaşamda, kentte, kırda, köyde, tarlada Filistinliler yavaş yavaş ölmeye devam eder. Filistinlilerin 75 yıldır yavaş yavaş ölmesine dünya şahit oldu. Bugün Gazze'de Filistinliler toplu halde ölmeye devam ediyor. Soykırım tarifine sığmayacak kadar büyük ve insan bedeninin kaldıramayacağı kadar zulüm ve eziyet var. Beyrutlu ünlü yazar Amin Maalouf, “Uygarlıkların Batışı” kitabında 1967 Arap-İsrail savaşına atıf yaparak bu savaşa kadar Nasır'ın oluşturmuş olduğu milliyetçilik motivasyonuyla bir Arap gururundan bahseder. “Savaşta Arap ülkelerinin yenilgiye uğraması, Arap gururunu yerle bir etti. Bu yenilmişlik ve içinden çıkılmaz aşağılanmışlık duygusu, Arap ülkelerinde kalıcı bir sendroma dönüştü” der. Bugün tam da bir avuç imanlı vatansever Filistinli savaşçı, çekilen bunca acılara rağmen Arapların yok olmuş gururunu yeniden var edecek güçte bir kahramanlık destanı yazıyor. Fakat ortada Arap var mı, yok mu emin değilim. 1970'li yıllarda petrol zenginliği, dünyadaki servetler arasında önemli bir yer tutuyordu. Teknolojik gelişmeler, kalkınma alanındaki gelişmeler ve nüfus yoğunlukları, Türkiye, Pakistan, İran, Malezya, Endonezya ve Mısır gibi ülkeleri daha çok öne çıkardı. Petrol zengini Arap ülkeleri, dünyadaki etkileri bakımından oldukça gerilerde kaldılar. Uluslararası ilişkilerde enerjinin dışında bir etkileri de yok. Batılı devletler farklı saiklerle Arap ülkelerinin çoğunu ülke statüsünden çıkardılar. Halklar da yarı müstemleke ülkelerin etkisi altında iyice pasifleştiler. Türkiye'de hükümet canlı, sivil toplum ölü: Dünyanın herhangi bir yerinde bir zulüm, adaletsizlik veya hak ihlali olduğu zaman önce sivil toplum isyan eder ve hükümetleri doğru politika uygulamaya çağırır. Başta ABD üniversiteleri olmak üzere, Avrupa'nın tamamında isyan dalgası, şapka çıkarılacak düzeyde başarılı. İsrail'in iletişim savaşını kaybettiği bir tespit olmanın ötesine geçti. Hatta bu durum batılı genlerde bir Yahudi nefretini geri çağırmaya başladı.

Yeni Şafak Podcast
İhsan Aktaş - Müslümanların acı bayramı

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jun 16, 2024 4:45


Bayramlar Müslümanlar için sevinç, neşe, huzur, aile birlikteliği ve 'sılayırahim' demektir. Büyükler ziyaret edilir, hayatını kaybedenlerin kabirleri başında anılır, dostlarla yakınlaşılır; kısacası, iyilik ve insanlık adına ne varsa bayram günü tezahür eder. Hac farizası gereği Kurban Bayramı dünyanın bütün ülkelerinden gelen hacıların dualarla maddi ve manevi olarak hazırlandıkları, Allah'ın huzuruna çıktıkları gündür. Dün hacılar Arafat'taydı. Duaların kabul edildiği, fani hayat boyunca işlenen günahların affedildiği an olarak bilinen Arafat'ta. Rahmetli annemle birlikte hacca gittiğimde Diyanet İşleri Başkanlığı adına Arafat'taki vakfe öncesinde Mehmet Savaş Hoca ve Prof. Hüseyin Algül'ün kalbe dokunan konuşmalarını dinlemiştik. İstanbul'dan gelen iki müezzin ezan okumaya başladığında yer gök iç içe geçmiş gibiydi. İstanbul'da sabah ezanını dinleyenler çoktur. Arafat'ın verdiği manevi hava, İstanbul müezzinlerinin okuduğu ezanla birlikte hacıları uzaklara götürmüştü. Vakfe esnasında hayat muhasebesi, üzerine dua edilirken, cemaat hüngür hüngür ağlıyordu. İmam sadece Müslüman bireylerin muhasebeleri üzerine değil, yeryüzünde zulme maruz kalan, adalete susamış mazlum Müslümanlar için de iç burkan dualar etti. Arafat'ta hafif puslu bir hava vardı. İnsan bir konuya inanabilir, inanç meselesidir. Ancak Arafat vakfesi bittikten sonra insan kendisini yeniden doğmuş gibi hisseder. Bayram günleri, insanlığın tüm detayları ortaya çıkar, insana insanlığını hatırlatır. Bütün bu iyi haller dışında, insanın içini acıtan bir durum da vardır; hadis-i şerifte: "Müminler bir vücut gibidir. Vücudun herhangi bir azasına bir diken batsa, diğer azalar ondan rahatsızlık duyar." 19. yüzyıldan itibaren dünyanın dört bir yanında zulme uğrayan, işgal edilen Müslüman ülkeler ve topluluklar olmuştur. İsrail'in kuruluşundan bu yana Mescid-i Aksa davasını sürdüren Filistinlilere karşı uyguladığı Yahudi zulmü hiç durmadı. 75 yıldır Müslümanlar, Kudüs ve Mescid-i Aksa davasını hamasetle sürdürmektedir.

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 11 Haziran 2024 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Jun 11, 2024 4:34


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 6 Haziran 2024 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Jun 6, 2024 4:22


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Yeni Şafak Podcast
İsmail Kılıçarslan - Çocuğun adı Hanzala

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later May 26, 2024 3:36


Yüzümü görmeye hakkınız yok. Bu kadar basit. Filistin özgür olana dek. Gülümsememi göremezsiniz bayım. Bu kadar basit. Filistin özgür olana dek. Şahit olamazsınız ağlamama. Bu kadar basit. Filistin özgür olana dek. Gözlerim zeytin karası. Onları göremezsiniz küçük hanım. Bu kadar basit. Filistin özgür olana dek. Alnımda bir çatkı doğuştan. Onu göremezsiniz. Bu kadar basit. Filistin özgür olana dek. Hüznümü ve öfkemi göremezsiniz hanımefendi. Bu kadar basit. Filistin özgür olana dek. Dünyaya küskün çocukların sözcüsüyüm ben. Adım Hanzala. Doğru. Küsüm size. Size ve size ve size ve size de. Utançla başını yere eğip kollarını iki yana açan. En çok sana küskünüm. “Ben ne yapabilirim” diyen ey. En çok sana. Duymadın galiba “farzet körsün / olabilir / bir taş al / at / düşmanı bulur” dendiğini. Küsüm size. Kahvenden vazgeçmedin daha. Ve vazgeçmedin giydiğin ayakkabıdan. Haklısın. Çok yakışıyor sana. Dünyaya küskün çocukların sözcüsüyüm ben. Adım Hanzala. Yüzümü dönmeye değer bir dünya değil burası. Benim değil, beni öldürmek isteyenlerin dünyası. Karanlıkların ve çirkinliklerin dünyası. Ve yok sizin dünyanızda bana ne bir liman, ne bir sığınak. Dünyaya küskün çocukların sözcüsüyüm ben. Adım Hanzala. Yüzümü dönmem için tek bir neden söyleyin bana. On beş bin çocuk ve “elimizde bunun soykırım olduğuna dair yeterli kanıt yok” öyle mi? On beş bin anne ve sadece “uluslararası toplum bu olayları şiddetle kınar” öyle mi? On beş bin baba ve sadece “olayların bir an önce son bulmasını diliyoruz” öyle mi? Dünyaya küskün çocukların sözcüsüyüm ben. Adım Hanzala. Yüzümü Aksa'ya dönüyorum. Yüzümü öldürülmüş yaşıtlarıma. Evlatları bombalarla ellerinden alınmış annelere dönüyorum yüzümü. Yetimlere dönüyorum yüzümü.

No Nie Gadaj...
Action Park i Strzały w Al-Aksa | #63 NO NIE GADAJ

No Nie Gadaj...

Play Episode Listen Later May 13, 2024 146:40


/Koniec bajdurzenia: 00:20:30/ Serwus! W dzisiejszym odcinku w pierwszej kolejności dowiecie się rzeczy najważniejszej, czyli co tam słychać na działce u Kamila! Poza tym w części bajdurzeniowej rozmawiamy trochę o polskiej piłce nożnej, o tymjak Grzegorz spędził czas na Podlasiu i czy odwiedził Krzysztofa Kononowicza. Dowiecie się też co Kamil robił w Mediolanie orazjaki nowy bydgoski kryminał poleca Grzegorz! W pierwszej historii poznacie najpierw historię najbardziej kontrowersyjnego parku rozrywki w historii świata, czyli Action Parku. Miejsce to stało się legendarne ze względu na ogromną ilość wypadków (w tym także śmiertelnych). Jak doszło do powstania tego miejsca, a także na czym polegał jego fenomen dowiesz się z historii Grzegorza. W drugiej historii Kamil opowie Wam o życiu króla Jordanii, którego dramatyczna śmierć zmieniła losy historii. Pomimo tego, że sprawa ta nie jest szczególnie znana w Polsce, to trzeba przyznać, że wciąż jest mocno aktualna. Jeśli chcesz nas wesprzeć i zostać Patronem naszego podcastu, to sprawdź, jakie fajne rzeczy możesz dostać w zamian za wpłacenie nam kilku złotych. Wszystko znajdziesz TUTAJ!// Zachęcamy do dyskusji oraz sprawdzenia dodatkowych materiałów i źródeł do każdego odcinka na naszym Facebooku i Instagramie - szukajcie "No Nie Gadaj". //

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - Amerikan Üniversitelerinde Aksa Tufanı Dalgaları

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later May 3, 2024 6:36


7 Ekim'de başlayan İsrail soykırımına karşı dünyanın her yanında sergilenen protestoların üniversite kampüslerine sıçramasıyla birlikte, görünen kadarıyla Aksa Tufanı sürecinde yepyeni bir aşamaya gelinmiş oldu. Üniversite olaylarının giderek bir yangına dönüştüğü yer Siyonist rejime sınırsız ve kayıtsız şartsız destek veren suç ortağı ABD'nin üniversiteleri. 7 Ekim'den bu yana Gazze'de İsrail soykırımı altında hayatını kaybeden on binlerce insana dair en ufak bir üzüntü veya dayanışma mesajı yayınlamayan üniversite yönetimleri aksine 7 Ekim'deki operasyonu dolayısıyla Hamas'ı terör örgütü olarak kınamaktan ve İsrail halkıyla dayanışma mesajları yayınlamaktan hiç gecikmedi, o günden sonra bile İsrail'in suçlarına, Filistin'in kayıplarına hiç değinmeden İsrail ile dayanışmalarını devam ettirdi. Aksine İsrail'i protesto ve Filistin'le dayanışma gösterileri düzenleyen grupların faaliyetlerini yasaklayıp okuldan atmadığı için Harvard ve Pensilvanya Üniversitesi rektörleri Amerikan üniversite tarihi için utanç verici bir şekilde istifaya zorlandı. Yönetimlerin bu açık İsrail tarafgirliği, bu konuda aksi istikamette tavır koyabilecek hocaları da baştan susturuyor, çünkü aksi bir görüş beyanının veya tavrın bedelinin ne olduğu çok açık. Çağımızda üniversitelerde bilimsel özerklik, ifade özgürlüğü gibi değerlerin çıtasını belirleme imtiyazına sahip Amerikan üniversitelerinde denizin bittiği yer Siyonizm gerçeğiyle karşılaşılan yerdir. Üniversite yönetimlerinin bu açık ikiyüzlü suskunluğu sergilediği noktada önce Columbia Üniversitesi'nde başlayan sonra bütün Amerikan kampüslerine yayılan Gazze ile dayanışma gösterileri, 1968 ve Vietnam gösterilerinden beri bütün dünya üniversitelerine yayılan en büyük üniversite hareketi olma özelliğini kazandı bile. Üniversite yönetimlerinin ve üzerlerindeki siyasi baskılara karşılık öğrencilerin ortaya koyduğu bu isyan aslında üniversitenin misyonuna dair neresinden bakılırsa ümitvar olunacak bir gelişme. Üniversite adına iddia edilen bütün evrensel, bilimsel, hümanist değerlere bağlılığın öyle kolayca bir kenara bırakılamayacağı ve bunu iddia edenlerin kolaylıkla kendi iddialarıyla çelişen tutumlarını sürdüremeyeceklerini gösteriyor.

Awaken, Heal & Transform
Ep. 39 Exploring the essence of the 'I AM' with Moishe Wariko

Awaken, Heal & Transform

Play Episode Listen Later May 3, 2024 51:22


Get ready for this episode to listen with you whole being for it will not speak to the constructs of the logical mind, but instead to the core of the heart. Moishe divinely shares his experience and journey of awakening that began in 2012 that pointed him to questioning 'Who am I' the parts of self that make up the whole which spiralled his journey of self-discovery...exploring, accessing and discovering more parts of his essence in the now, referencing 'Life is like a Spiral' a concept that so deeply resonates and mirrors my own beliefs and story. Other parts to this episode touches upon the teachings of living life in the moment from the space of the heart and what that even truly means from the perspective of simply what is. A beauty to this episode I feel is that what may seem like complex concepts are very concisely simplified in an understanding that will even bring a definite shift in your perspectives and expanding beyond the known in the curiosity of the unknown. Moishe "Aksa" Wariko is an Author of 'Stories of I AM' and creator of 'Essence Cards' loving the ever-unfolding mystery that is the moment. Learning the power of the heart, meeting life from acceptance of what IS. Allowing what is to be felt without a story, honouring his spirit through expression. Connect with Moishe via Instagram: @moishe_wariko for more details to order his book and essence cards. PS: Moishe and I will be hosting an online event upcoming in September 1st 2024 - for more details please contact directly: hello@francescaraffa.com quoting this podcast episode: Ep. 39 Exploring the Essence of the 'I AM' ____________________________________________________ If you enjoyed this episode I would really appreciate if you would like & subscribe to this podcast, it helps tell the algorithm to know you enjoy content like this and helps a small creator like myself grow! For more insight and guidance connect with me via instagram: @francescaraffa For all 1:1 offerings, events & courses head to my website: www.francescaraffa.com Love & blessings, Francesca

The POWER Business Show
Turkey meets Four-Day Work Week with Aksa Akrilik's Landmark Decision: enthusiasm of South African businesses for a four-day workweek

The POWER Business Show

Play Episode Listen Later Apr 16, 2024 10:22


Noluthando Mthonti-Mlambo speaks to the Managing Director of Remchannel, Lindiwe Sebesho about the enthusiasm of South African businesses for a four-day workweek. A year after a Turkish acrylic fiber producer initiated a trial of a four-day work week for 200 white-collar workers, the company became the nation's first to adapt the change for good without altering employees' salaries or benefits.See omnystudio.com/listener for privacy information.

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 25 Mart 2024 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Mar 25, 2024 4:51


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 20 Mart 2024 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Mar 20, 2024 4:47


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Yeni Şafak Podcast
GÖKHAN ÖZCAN - Kelimeler Hâlâ Dost Mu Bize?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 18, 2024 4:16


Az önce bu yazı için yazdığım giriş paragrafını sildim, yerine bu cümleleri yazıyorum. Sonuna kadar götürebilecek miyim bu defa? Belli ki her sildiğimde aynı kahredici ikilemlerle başlayacağım yine söze. Devam etmek gerek o zaman; farkı yok çünkü bir sonraki sözün bir öncekinden. Yine de şunu itiraf etmeliyim; kelimeleri bir arada tutmak hiç olmadığı kadar zorlaştı. Bir haber çarpıyor gözüme, Gazze'de kaybedilen canları defnedecek yer kalmadı deniyor haberde. Şehrin her karış toprağı şehit bedenleriyle doldu taştı. "Çevresini mübarek kaldığımız" buyurmuyor mu Rabbimiz, İsra Suresi'nin ilk ayetinde Mescid-i Aksa için? İşte o topraklar mübarek şehit kanıyla kan kırmızı! Bunca ölüm, bunca kıyım ve yine de dünyanın belki tek diri şehri Gazze! Yaşayan ölüler hâlâ çoğunlukta yeryüzünün diğer şehirlerinde. Zulmün bu derecesine bile aldırmayanlar, gözünü çevirip bakmaya bile lüzum hissetmeyenler var. Daha da ötesi, zalimin yanında durabilen, destek olabilen, böyle bir vahameti sayfalarca konuşup örtbas etmeye çalışanlar var. Onlardan değiliz, onların yanında da değiliz çok şükür ama... Günlerdir aç ve susuz ayakta kalmaya çalışan çocuklar, gözlerini gökyüzüne dikip, geçen uçaklar üstlerine yemek mi, bomba mı atacak diye merak ederken, biz o çocukların yanında da değiliz. Evlerimizde iftarı beklerken, midemizde birikmeye başlayan açlıktan ölesiye utanıyoruz. Alnımızı secdeye koyarken, hangi yüzle bunu yaptığımıza akıl erdiremiyoruz. Bizim hayatımızda her şeye bir çare var. Ama Gazze deyince, Doğu Türkistan deyince birden çaresizleşiyoruz. Adı üstünde bir çaresizlik hali bu ama yine de sormaktan geri duramadığımız şu soru nasıl da tırnaklarını geçirip acıtıyor içimizi: Bir çaresi yok mu? Bu 'çare' kelimesi sadece gözlerimizi mazlumlar katledilirken elimizi attığımız bir kelime mi? Bizim artık hiçbir şeye yaramayan, hiç kimseyi, hatta bizi bile kendine inandıramayan yalama olmuş bahanemiz! Her gün onlarca kere şahit oluyoruz parçalanmış çocukların, masum insanların kanlı bedenlerine. Sonra iftar saati geliyor, önceki yılların iftarları gibi, aynı acıkma ve kavuşma hissiyle, aynı iştahla neredeyse, aynı donatılmış sofralarda bırakıyoruz kendimizi unutmaya. Belki bir an duraksayıp yutkunanlarımız var. Ama kimse almıyor elimizdeki lokmayı, bardağımızdaki suyu, başımızın üstündeki çatıyı, lambamızdaki ışığı, odalarımızdaki sıcaklığı...

Yeni Şafak Podcast
YASİN AKTAY - Gazze'de Ramazan Idraki

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Mar 15, 2024 6:38


Dikkat ediyor musunuz, yıllardır Gazze, Filistin, Kudüs, Mescid-i Aksa ve İsrail'in ölçüsüz saldırgan küstahlığı Ramazan aylarımızın rutin gündemleri haline gelmiş bulunuyor. Geçtiğimiz yıl, önceki yıl, bir önceki yıl ve önceki yıl Ramazan aylarında ortada hiç bir şey yokken bile İsrail bir vesile bulup ya Mescid-i Aksa'ya fanatik Yahudilerin kirli ayaklarıyla girerek yaptıkları provokasyonlara yol veriyor veya Mescid-i Aksa'ya namaz için gidenlere kısıtlamalar yaparak, tacizde bulunarak başka türlü provokasyonlar yaparak Ramazan ayını Filistinliler için bir eziyete bütün dünyadaki Müslümanlar için de bir meydan okuma vesilesine dönüştürüyor. Hatta birkaç yıldır Ramazan ayının Yahudilerin Hamursuz bayramına denk gelmesi sebebiyle ilginç bir karşılaşma da yaşanmış oluyordu. Özü itibariyle başka insanların hallerini anlamayı, onlarla diğergam olmayı, kendilerinden daha kötü durumda olan insanlara karşı şefkat ve merhamet duymayı öğreten Ramazan ayı Yahudilerin Hamursuz Bayramının duvarı karşısında bambaşka bir olaya dönüşüyordu. Yahudiler bu bayramın bir parçası olan kurbanı Kutsal Tapınaklarının kalıntılarının altında yer aldığı Mescid-i Aksa'da kesmekte ısrar ediyorlar ve bunun için girişleri yasak olan Mescid'i Aksa'ya zorla girmeye çalışırken Müslümanların inançlarını, duygularını, durumlarını yok sayıyordu. Böylece iki dini günün karşılaşmasından çok enteresan, her birinin başka insanlara, dünyaya, barışa dair görüşleri ve tutumları da gerçek bir ortamda karşılaşmış oluyordu. Bu ikisini karşılaştırmak isteyenler buradan bir hayli yol yürüyebilir. Ramazan ikliminin başka insanlara karşı bir diğergamlık iklimi oluşturduğu çok açık. Açların halinden anlamaya yaradığı, böylece farklı gelir grupları arasında bir anlayış kanalı oluşturduğu da çok açık. Bunun edebiyatı sıkça yapılır, yapılmalı da elbet. Ama herkes bilir ki orucun amacı bu değildir. Bu orucun olsa olsa yan etkisidir, faydalarından biridir. Bu boyutu, temel İslami ilimleri öğrenen çocukların bile hemen ilk muttali oldukları hikmettir. Son zamanlarda sosyal medyada sıkça yayılan ve kulaklara üflenen bir vesvese büyük bir tüyo keşfetmişçesine oruçtan maksadın fakirlerin halinden anlamaksa fakirlerin neden oruç tuttukları sorusunu telkin etmeye çalışıyor. Hayatta oruçla işi olmamış, başkalarını anlamayı, hemhal ve digergam olmayı hiç tasa etmemiş insanları oldukça rahatlatan, kendi bencillikleriyle mesut ve bahtiyar bırakan bir soru tabi. Felak-Nas surelerini okuyup geçelim. Ramazan nerede ve hangi zamanda yaşıyor olursak olalım, bizden öncekilere ve bizimle aynı yerde bulunmayanlara da farz kılınmış bir ibadet olduğunun şuurunu hissettirir her şeyden önce. Yaşadığımız tarihin bir muktezası, Ramazan Kudüs ile, Mescid-i Aksa ile, Filistin ve Gazze ile bütünleşiyor anlamı. Ramazan'ı ruhundan soyutlamışsak, onu bütün İslam dünyasının birlik şuurunu, tarih şuurunu canlandıran boyutunu ihmal etmişsek o kelimelerin hepsi bu boyutu pekiştirmek üzere Ramazan'a dahil oluyor. Aslında tıpkı Ramazan'ın bireysel veya toplumsal iradelerimizden bağımsız kendi zatiyeti olması gibi, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın da bu süreçte kendi zatiyetleriyle, bir ilahi iradeyle devrede olduğunu hissetmemek mümkün değil. Müslümanların tarihte müşriklere karşı verdikleri ilk savaş Bedir'de bir Ramazan gününde gerçekleşmiş. O savaş aynı kabileden insanların salt inançları, ilkeleri dolayısıyla karşı karşıya geldikleri muhteşem bir savaştır. Savaş için bir tarafın gerekçesi insanların zulme, kula kulluğa, insanın şahsiyetinden, haysiyetinden koparıldığı putperest cahiliyeye karşı Tevhidin, özgürlüğün, adaletin ve insanlık onurunun kavgasını vermekti. Bu kavgayı vermek, cahili değer, inanç ve düzenlere, kendi zincirlerine ölesiye bağlanmış kendi yakınlarını, akrabalarını karşısına almayı gerektiriyordu. O yüzden Bedir aslanlarının

Yeni Şafak Podcast
HÜSEYİN LİKOĞLU - Genetiğiyle Oynanmış Yaratıklar

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Feb 20, 2024 3:55


Siyonist terör devleti İsrail, 137 gündür dünyanın gözü önünde, canlı yayında çocuk ve kadın öldürüyor. 15 bin çocuk, 10 bin kadın, terörist İsrail'in soykırım politikası kapsamında öldürüldü. Dünya tarihinde örneği olmayan bir vahşet yaşanıyor Gazze'de. Adını bilmediğimiz, yasaklı mühimmatla katledilen insan sayısı 30 bine dayandı. Bunlar resmi rakamlar. Ulaşılamayan, kayıp olanların sayınını bilmiyoruz. Siyonist teröristler, hareket eden her canlıyı hedef alıyor. Kendi esirlerini bile öldüren bir canilikle karşı karşıyayız. İki milyon insan -ki, büyük çoğunluğu çocuk ve kadın-, açlıkla karşı karşıya... ABD başta olmak üzere, insanlık düşmanı devletlerin desteğini alan İsrail, açlığı silah olarak kullanıyor. Bebeklerin ve çocukların açlıktan ölmesi için yardım tırlarını vuruyor. İsrail'in sapkın bir inanç motivasyonuyla hareket ederek, bu soykırımı yaptığını biliyoruz. Aynı şekilde katliama destek verenlerin de bir başka sapkın inançla bunu yaptıklarını biliyoruz. İsrail, IŞİD'in devletleşmiş halidir. YAHUDİ OLMAYAN HER CANLININ ÖLDÜRÜLMESİNİ İSTEMEK! İsrail, IŞİD'den daha tehlikeli bir örgüttür. IŞİD sapkın bir din anlayışının ürünüdür. İsrail ise hem sapkın bir din anlayışının ürünü hem de ırkçı bir örgüttür. Yahudi olmayanı ‘insanımsı hayvan' gören insanlık dışı ırkçı yaratıklar İsrail'i yönetiyor. İsrail'in Başbakanı, ‘Amelek' talimatıyla, Yahudi olmayan her canlının öldürülmesini emrediyor. Savunma Bakanı, ‘İnsanımsı hayvan' diyor. Bir başka bakanları, “ölümden daha acı veren bir şey” bulmaları gerektiğini dillendiriyor. Caniliklerini beyan eden yüzlerce örnek var. İsrail'e destek veren diğer sapkın inancın en çarpıcı örneği, yakın zamanda Kudüs'ü ziyaret eden Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei'nin açıklamalarıdır. Milei'ye göre, “Mesih'i getirmek için” İslâm'ın üçüncü kutsal mekânı Mescid-i Aksa'nın yıkılması gerekir. Eski CIA Başkanı ve eski ABD Dışişleri Bakanı Pompeo da, “Evanjelik bir Hıristiyan olarak İncil okumalarıma dayanarak söyleyebilirim ki, birçok kişi inkâr etse de o topraklar 3 bin yıldır Yahudilerin meşru evi” diyor. Bu sapkınlıkların yanı sıra insanlığı bekleyen daha büyük bir tehlike var. Yahudiler aynı zamanda ırkçı bir topluluktur. Irkçılıkları nedeniyle başka milletlerle karışmadılar. Bu nedenle çok ciddi genetik hastalıklarla karşı karşıyalar. Irkçılığın getirdiği genetik hastalıklardan kurtulmak için Yahudilerin, gayriahlâkî işlemlerin serbest olduğu ülkelerde çok ciddi sağlık yatırımları var. Balkanlar'da ve Kıbrıs'ta Yahudiler, insan genleriyle oynayabilmek için gayrimeşru sağlık araştırmaları yapıyor.

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni
Enerji Günlüğü 15 Şubat 2024 Enerji Bülteni

Enerji Günlüğü Enerji Bülteni

Play Episode Listen Later Feb 15, 2024 5:33


Enerji Günlüğü Haber Bülteni:Türkiye'nin ve Dünyanın Enerji Gündemienerjigunlugu.net

Bir bakışta
Miraç Gecesi nasıl ihya edilir?

Bir bakışta

Play Episode Listen Later Feb 6, 2024 32:48


“Üç aylar"ın ilki olan Recep ayının 27'nci gecesine denk gelen ve Hazreti Muhammed'in, Allah'ın daveti üzerine Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya, oradan semaya, yüce alemlere ve ilahi huzura yükseldiği gece olarak kabul edilen Miraç Gecesi bugün idrak edilecek. Miraç Gecesi'nin İslam alemi için önemini, Kurra Hafız Yusuf Samet Bilkil ile konuştuk.

Hizmetten
Hırs Nerede Makbuldür? | 22.10.2007

Hizmetten

Play Episode Listen Later Jan 30, 2024 29:17


Soru: “Hırs ölçüsünde istenebilecek tek şey rıza-yı ilahidir; i'lâ-yı kelimetullah bile bu konuda yarımdır. Çünkü, ona da neticeyi düşünme itibarıyla bazı şeyler bulaşmış olabilir.” buyuruluyor. Bu sözü nasıl anlamalı ve hayatımıza nasıl mâl etmeliyiz? Sübjektif mükellefiyet mülahazası bu mevzuda da geçerli midir? -İnanmış bir insan her tavrında, her davranışında ve her düşüncesinde sadece Cenâb-ı Allah'ın hoşnutluğunu hedeflemelidir. (00.55) -Hazreti Ömer b. Abdülaziz, çok güzel mektup yazardı; fakat, onların sırf Allah rızası için yazılmış olmasına ve her kelimenin gönülden kopup çıkmasına çok dikkat ederdi. Bazen yazdığı on mektuptan dokuzunu içlerinde gördüğü çok küçük bir şirk şaibesinden dolayı yırtıp atardı. (03.50) -Hırs duygusunu yaratılış gayesine uygun olarak kullanmak nasıl olur? (05.46) -Rıza-yı İlahîyi arama mevzuunda hakiki bir mü'min ve gerçek bir entellektüel tavrı ortaya koyan Ebu Hasan Eş'arî hazretlerinden bir misal… (07.04) -İnsanın kendini münafık görmesi doğru mudur? Kendinden kuşkulanmanın serhaddi nedir? (08.03) -Cenâb-ı Hakk'ın rızasına ulaşmanın en kestirme yolu i'lâ-yı kelimetullahtır. (11.37) -Aksa'l-gâyât ne demektir; dualarımızda bu tabiri kullanmamızın mahzuru var mıdır? (16.00) -Mekkî teşrii esas alıp sübjektif mükkellefiyet ufkuna göre yaşayan abide şahsiyetlerin örnek hayatlarından birkaç misal… (18.35) -Esved b. Yezid En-Nehaî ve ölüm anındaki endişesi… (24.21) -İmam Malik hazretlerinin Rasûl-ü Ekrem (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz'e karşı hürmeti… (25.42)

NTVRadyo
Eve Dönerken - 22 Aralık 2023

NTVRadyo

Play Episode Listen Later Dec 22, 2023 67:58


Układ Otwarty. Igor Janke zaprasza
Atak Hamasu, Natanjahu zaprasza do rządu jedności narodowej Izraela ,postawa świata arabskiego - Układ Poranny z 9 października

Układ Otwarty. Igor Janke zaprasza

Play Episode Listen Later Oct 9, 2023 12:23


Cevheri Güven
AKSA TUFAN'I KİMİN BAŞINA PATLAYACAK?

Cevheri Güven

Play Episode Listen Later Oct 9, 2023 14:30


AKSA TUFAN'I KİMİN BAŞINA PATLAYACAK?İşte size 'Devlet tiyatrosu ve sanatçıları'! Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un evrimi. Emine Erdoğan artık dükkan dekorunda!

Idź Pod Prąd NOWOŚCI
Meczet Al-Aksa czy Świątynia Żydów? #Pomyśldziś #1709

Idź Pod Prąd NOWOŚCI

Play Episode Listen Later Oct 9, 2023 1:00


Medyascope.tv Podcast
Güne Bakış (7 Nisan 2023): Cumhur İttifakı'nda milletvekili pazarlığı | MHP listesini açıkladı

Medyascope.tv Podcast

Play Episode Listen Later Apr 8, 2023 48:45


Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak genel seçimler için milletvekili aday listesini açıkladı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Osmaniye'den birinci sırada aday oldu. AKP Sözcüsü Ömer Çelik ve AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Merkezi'nde Genel Başkan Önder Aksakal ile görüştü. Toplantı sonrası açıklama yapan Yıldırım, “Bu seçimde beraber yol yürüme teklifini yaptık” dedi. DSP Genel Başkanı Önder Aksakal ise “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı destekleme kararı aldık” diye konuştu. Aksakal, seçimlere AKP listelerinden gireceklerini de açıkladı. Onur Yaser Can'ın ölümünden 12 yıl sonra açılan davanın bugün görülen dördüncü duruşmasında tanıklar dinlendi. Savcı mütalaasında sanık polislerin cezalandırılmasını talep etti. Davada beyanda bulunan Onur Yaser Can'ın kardeşi Ezgi Sevgi Can, “İşlemeyen adalet onları öldürdü” dedi. Mahkeme davayı 5 Haziran'a erteledi. Mescid-i Aksa baskınından sonra bölgede sular durulmuyor. Hamas'ın dünkü roket saldırısına İsrail tarafından cevap geldi. İsrail güçleri, Gazze ve Lübnan'daki Hamas hedeflerini vurdu. Gökçe Çiçek Kösedağı'nın sunduğu “Güne Bakış”ta, İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden siyasetbilimci ve Infakto Araştırma Şirketi kurucusu Prof. Dr. Emre Erdoğan ile Cumhur İttifakı'nda netleşen milletvekili listelerini, Medyascope muhabiri Ali Macit ile Çanakkale'den seçim izlenimlerini konuştuk. Editör: Egemen Gök

Aposto! Altı Otuz
Aposto Altı Otuz | 7 Nisan Cuma - Ortak liste, ayrık liste

Aposto! Altı Otuz

Play Episode Listen Later Apr 7, 2023 11:45


Bugün bültende Millet İttifakı'ndaki dört parti seçime CHP listelerinden girme kararı, AK Parti ve MHP'nin ayrı listeyle seçime gitmesi ve İsrail'in Mescid-i Aksa'ya düzenlediği saldırılar yer alıyor. Politika yayınımız Spektrum'a ücretsiz abone olmak için buraya tıklayabilirsiniz. Bu bölüm Lancôme hakkında reklam içermektedir. 8 – 19 Nisan tarihleri arasında Akaretler Sıraevler No: 37'de farklı deneyimler ve kişiye özel hizmetler sunmaya hazırlanan Lancôme Skin Science Club'da kendinize bir randevu oluşturmak isterseniz bu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.

TVNET
Akıl Odası/3 Ocak 2023-Batı ağızlarına Türkiye'ye saldırsınlar diye para ödeyenler kim?

TVNET

Play Episode Listen Later Jan 6, 2023 134:30


Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Çağrı Erhan ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 3 Ocak 2023 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 07:56 İsrail, Filistin'de provokasyonlara devam ediyor 08:51 ABD Türkiye'nin dış politika adımlarından neden rahatsız? 11:35 Foreing Policy Türkiye'yi neden tehdit etti? 14:59 ABD, 2023 seçimlerini provoke etmeye mi çalışıyor? 21:43 İsrail'den Mescid-i Aksa'ya baskın 23:17 İsrail'deki siyasi istikrarsızlığın bölgeye yansıması 26:14 Filistin'de gerilim devam edecek mi? 40:42 İsrail, Filistin'de provokasyonlara devam ediyor 49:50 Mescid-i Aksa'ya İsrail baskını 1:07:56 İsrail kime, neden meydan okuyor? 1:14:20 Foreing Policy Türkiye'yi neden tehdit etti? 1:15:02 Türkiye seçimleri dünya denklemini nasıl etkiler? 1:18:40 Dünya, Türkiye seçimlerine mi odaklandı? 1:24:24 Foreing Policy analizi nasıl okunmalı? 1:30:01 Türkiye'ye saldırsınlar diye kim para ödüyor? 1:33:55 Bolton, Türk dış politikasından neden rahatsızlık duyuyor? 1:41:10 Dünyanın Türkiye seçimlerine olan ilgisi nasıl okunmalı? 1:57:00 Türkiye-Suriye normalleşmesi kimleri rahatsız ediyor? 2:01:20 Yunanistan, Türkiye-Suriye ilişkisinden neden endişeleniyor? 2:06:02 Hindistan neden Doğu Akdeniz'de? 2:08:05 Hindistan'ın Güney Kıbrıs adımı ne gösteriyor? 2:10:04 Türkiye'nin Doğu Akdeniz adımları nasıl ilerleyecek? 2:13:01 Doğu Akdeniz nasıl bir mücadele içerisinde? #İsrail #netenyahu #filistin Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.

Aposto! Altı Otuz
Aposto Altı Otuz | 4 Ocak Çarşamba - “Yeni yıl, yeni zamlar”

Aposto! Altı Otuz

Play Episode Listen Later Jan 4, 2023 8:00


Aposto Premium dünyasına katıl! Günaydın. 2023 için memur ve emekli maaşlarına yapılacak zam %25 olarak açıklandı. Devlet Bahçeli, seçimler erken yapılsa da "varız ve hazırız" dedi. İsrail'in Ulusal Güvenlik Bakanı, Mescid-i Aksa'ya girdi. Bugünün bülteni Dardanel ile birlikte ulaşıyor. Fotoğraf: Deniz Sabuncu

MobiSoft Holding
Kolt Ya Aksa Salam - Omar Mahgob | قولت يا اقصي سلام - عمر محجوب

MobiSoft Holding

Play Episode Listen Later Oct 19, 2022 3:06


Kolt Ya Aksa Salam - Omar Mahgob قولت يا اقصي سلام - عمر محجوب amazing Quran recitation تلاوة رائعه من القران الكريم * YouTube : https://www.youtube.com/channel/UCs7Solu0hjNDVoPHjb_eMdg * Facebook : https://www.facebook.com/RecitationsParadise * Instagram : https://www.instagram.com/recitations_of_paradise * TikTok : https://vm.tiktok.com/ZSss7af2/

HABERTURK.COM
Mescid-i Aksa saldırısına kınama

HABERTURK.COM

Play Episode Listen Later Sep 26, 2022 0:28


Dışişleri Bakanlığı: İşgal altındaki Doğu Kudüs'te, radikal İsrailli grupların, İsrail güvenlik güçlerinin koruması altında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemelerini kınıyor ve kabul edilemez buluyoruz

Salaam Nerds Podcast
Salaam Nerds: S2E17 The Bachelorette Men Tell All Recap

Salaam Nerds Podcast

Play Episode Listen Later Aug 31, 2022 45:37


A recap episode of The Bachelorette Men Tell All with a couple Aksa and Yash Please donate to the Pakistani Flood Relief. https://islamic-relief.org/appeals/pakistan-floods-appeal/

MyMecra Podcast
Belkıs'ın Işınlanan Tahtı - B68 - Biri Bir Gün | Serdar Tuncer

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Aug 7, 2022 21:31


Her hafta birbirinden farklı hikayelerle izleyicilerini kıssadan hisse almaya davet eden Serdar Tuncer, bu hafta Biri Bir Gün'de Hz. Süleyman ve Sebe Melikesi Belkıs kıssasını anlatıyor... Serdar Tuncer bu bölümde başlıca şunları anlattı: Selamın aleyküm erenler ve dahi erenlere gönül verenler hatta ve hatta erenlere gönül verenleri sevenler ve dahi Allah-u Teala'nın işlerinin hep bir cilve-i Rabbani içre olduğunu bilenler... Bu ne demek şimdi Serdar Bey? Bilmem ki Allah bilir bi de Allah'ın bildirdikleri bilir. E bilmediğin şeyi niye bildirmeye çalışıyorsun diyenler de olabilir... :) Allah nasıl bildiriyor? Kur'an-ı Kerim'de Peygamber kıssaları üzerinden Allah-u Teala bize incecik incecik incecik bi takım şeyler anlatır, insanlarda oradan bir hisse alırlar, bir nasip alırlar. Ne kadar? Sabrı kadar, miktarı kadar, tefekkürünün ufku kadar, nasibi kadar alır ve o aldığıyla amel etmek de kıymetli bir hale gelir. Sözü fazla uzatmayayım. Süleyman (a.s)'dan bahsedeceğim size bugün... Süleyman (a.s) rivayet o ki; Mescid-i Aksa'nın inşaasını bitirdiği vakit yanına hayvanlardan, cinlerden, insanlardan oluşan ordusunu alarak Mekke-i Mükerreme'ye doğru bir yolculuğa çıkmış bir şükür nişanesi olsun için hatta Resul-u Ekrem Efendimiz (s.a.v)'in o diyarda geleceğini de orada ashabına haber verdiği rivayet ediliyor... Bu yolculukta çok güzel bir vadiye gelmişler Hz. Süleyman bir namaz kılmak istemiş. Hazırlıklar yapılırken Süleyman (a.s)'ın ordusundaki kuşlardan birisi (HüdHüd) kaybolmuş... Hani onlar namaz kılana kadar ben biraz şöyle uçayım, dolaşayım mevzu o. Gitmiş, diğer HüdHüd kuşlarının arasına karışmış. İnsan da böyle kendi türünün arasına karışır, çeker çünkü... Güzeller güzelleri çeker, çirkinler çirkinleri çeker, güzel ameller güzel insanları çeker, çirkin insanlar çirkin amelleri çeker. Amel, insan, güzellik ve diğer insan... Arasında böyle enteresan bir bağ var... Hayvanda bile o var. Her şey kendi cinsinin yanına varmak ister. Öbür HüdHüd'lerle beraber dolaşmış, bir yerlere gelmiş filan... Süleyman (a.s) sormuş... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim...