Podcasts about azerbaycan'

  • 25PODCASTS
  • 61EPISODES
  • 20mAVG DURATION
  • 1MONTHLY NEW EPISODE
  • Feb 11, 2024LATEST

POPULARITY

20172018201920202021202220232024


Best podcasts about azerbaycan'

Latest podcast episodes about azerbaycan'

Yeni Şafak Podcast
İHSAN AKTAŞ - Karabağ'da Özgür Seçimler Ve Türk Devletleri Teşkilatının Anlam Derinliği

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Feb 11, 2024 5:19


Soğuk Savaş bittikten sonra Rusya'nın takvimi altında olan devletler teker teker bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bağımsızlık ateşinin ilk yandığı yer Azerbaycan da büyük bir coşkuyla bağımsızlığını ilan etti. Bağımsızlık üzerinden çok zaman geçmeden Ermenistan-Azerbaycan arasında savaş çıktı ve Ermenistan, Azerbaycan topraklarının üçte birini işgal etti. Bu işgal süreci Azerbaycan halkı için büyük bir travmaydı. Neredeyse bir nesil bu travmayı gün gün yaşadı. İşgal yıllarında Azerbaycan gençliği yaslıydı. Karabağ'dan Bakü ve diğer illere yerleşen insanlar adeta bir göçebe hayatı yaşadılar ve bir gün Karabağ'a dönme umuduyla büyük oranda da yerleşik hayata geçmediler. İşgal günlerinden bugüne kadar Azerbaycan ekonomik olarak gelişti, petrol ve doğalgaz satma imkânı vardı. Bir taraftan şehirlerini mamur hale getirirken diğer taraftan ordularını güçlendirdiler. Toparlanma sürecinde Azerbaycan'ın bir şansı vardı, Türkiye gibi dünyanın en sofistike ve en güçlü ordularından birisinin manevi desteği Azerbaycan'ın yanındaydı. Bir yönüyle Azerbaycan gece gündüz, 7/24 bir taraftan kendi kalkınmasını tamamlarken diğer taraftan da kaybettiği toprakları geri almaya odaklıydı. Ermenistan orduları Azerbaycan'a saldırdığında Azerbaycan kara savaşını başlattı ve bu onun için bir fırsata dönüştü. Azerbaycan 40 gün içerisinde önemli bir cephe savaşı vererek topraklarını geri aldı. Azerbaycan ordusunun kendi topraklarını geri alması aynı zamanda Kafkasya jeopolitiğinin nirengi noktasını teşkil etti. Tarih boyunca Türkler dünyanın büyük imparatorluklarını kurmuş. Özellikle 14. ve 16. yüzyıl arasında neredeyse dünyada var olan imparatorlukların yarıdan çoğu Türklerin yönetimindeydi. Soğuk Savaş bittikten sonra Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Azerbaycan yani Türk devletlerinin her biri zaman zaman bir araya geldiler. Daha çok kültürel içeriklerden oluşan bazı toplantılar yaptılar. Türkiye büyük oranda NATO konseptine bağlı tam bağımsızlığını bugünkü kadar dillendirilmeyen bir konumdaydı. Soğuk Savaş ikliminden yeni çıkmış devletlere yardım edecek güçte de değildi. Turgut Özal'ın ölümü Türk devletleri açışından önemli bir kayıptı. Geride bıraktığımız 30 yılda dünya konjonktüründe önemli değişiklikler oldu. Özellikle son on yılda AK Parti hükumetleri adım adım Türkiye'yi bir bölgesel güç haline getirdi.

Gündeme Dair Her Şey
Azerbaycan'ın Kara Günü: Kanlı Ocak

Gündeme Dair Her Şey

Play Episode Listen Later Jan 25, 2024 8:27


Bu videomuzda, Azerbaycan halkının tarihinde derin izler bırakan ve 'Kanlı Ocak' olarak da bilinen 20 Ocak 1990 olaylarını ele alıyoruz. Sovyet ordusunun Bakü'de gerçekleştirdiği bu katliam, bağımsızlık mücadelesinin sembollerinden biri haline gelmiştir. Videomuzda, o gün yaşananlar, uluslararası tepkiler ve tarihsel önemi hakkında detaylı bilgiler sunuyoruz. Bu tarihi anmanın yanı sıra, 20 Ocak'ın Azerbaycan için ne ifade ettiğini, halkın bağımsızlık yolunda nasıl bir direniş gösterdiğini ve bu olayların modern Azerbaycan'ın şekillenmesindeki rolünü de inceliyoruz. Kanlı Ocak'ın hafızalardaki yerini koruduğu bu videoda, o günün tanıklarının anlatımları ve arşiv görüntüleriyle yaşananları daha yakından anlamaya çalışıyoruz. Tarihin bu acı sayfasını unutmamak ve gelecek nesillere aktarmak adına hazırladığımız bu videonun, Azerbaycan'ın bağımsızlık mücadelesine ışık tuttuğuna inanıyoruz. 20 Ocak olaylarının anlamı ve önemi hakkında daha fazla bilgi için videomuzu izlemeyi unutmayın. Görüşlerinizi ve düşüncelerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz. #20Ocak1990 #KanlıOcak #Azerbaycan #BağımsızlıkMücadelesi #Tarih #BaküKatliamı

bu km bak ocak tarihin sovyet azerbaycan'
Gerçek gazetesi
Filistin davası bir birlik ve kardeşlik parolasıdır! Irkçı nifak tohumları ekenler emperyalist ve Siyonist uşağıdır!

Gerçek gazetesi

Play Episode Listen Later Nov 20, 2023 3:03


Filistin davası ve direnişi bir Arap ya da İslam davası olarak görülmemeli. Tam tersine bu bir insanlık davasıdır. Dünyanın dört bir yanında her milletten, memleketten farklı dilden ve inançtan insanlar Filistin halkının yanında birleşti. Bölgemizde son 10 yılda mezhep savaşlarında oluk oluk kan aktı. Sünni-Şii savaşının arkasında ABD ve İsrail vardı. Taşeron olarak bölgedeki Suud gibi Emirlikler gibi Türkiye'deki AKP iktidarı gibi işbirlikçiler kullanıldı. Unutmayalım. Türkiye'de Maraş'ın Çorum'un Sivas'ın mezhepçi katliamlarının failleri de İslamcı-Ülkücü kisvesindeki NATO kontrgerillasının elemanlarıydı. Filistin direnişi birleştiriyor! Filistin direnişi mezhepleri aşıyor. Emperyalizmin ektiği nifak tohumlarını toprağın altında bırakıyor. Hamas Sünni, Lübnan Hizbullah'ı Şii ama aynı direniş cephesindeler bugün. Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi sosyalist örgütler ve onlar da direniş cephesinde. Saflarında her inançtan mücadeleci insan var. Geçmişte de Deniz Gezmişler, pek çok Türk ve Kürt devrimcisi o saflarda İsrail Siyonizmine karşı savaşmıştı. Siyonizm Yahudilik değildir Anti-Siyonizm de Yahudilik düşmanlığı değildir. Tüm dünyada devrimci sosyalizmin saflarındaki sayısız Yahudi, Siyonist İsrail'e düşman Filistin'e dosttur! İsrail'i lanetleyen ve inançlarına aykırı gören Yahudi din gruplarını Batı'da eylemler yaparken, İsrail'de ise Siyonist polisin gadrine uğrarken görüyoruz. Türkiye'de de İsrail konsolosluğunun önü, meydanlar emperyalizme ve Siyonizme karşı duran insanlarımızı birleştiriyor! İsrail Turanı'na hayır! Türkün çıkarı emperyalizmle ve Siyonizmle örtüşmez! Peki bugün bu birliği bozmaya çalışan kimler? En başta Irkçı-Turancı faşistler! İsrail Siyonizmine hizmetlerini Türk milliyetçiliği ve Arap düşmanlığının arkasına gizliyorlar. Zehir saçıyorlar. Siyonist İsrail Azerbaycan'ı İran'a karşı üs olarak kullanmak için Aliyev'e silah ve para gönderdi. Şimdi Aliyev soykırımcı Siyonizmi petrolle besliyor. Irkçı-Turancı faşistler de bu kirli ittifakı Arap düşmanlığının yanına Ermeni düşmanlığını da ekleyerek alkışlıyor. Bu utanç verici politikada Türk'ün çıkarı yoktur utancı vardır. Pratik sonucu Türkiye'deki mali ve askeri boyunduruğun artmasıdır. Türklük namına Araplara karşı ırkçılık yayanlar, Filistin davasını kötüleyenler, İsrail'i modern, laik bir ülke gibi lanse edip, terörle savaşıyormuş yalanını söyleyenler Türk işçisine, emekçisine, köylüsüne değil emperyalizme ve Siyonizme ve onların ortağı işbirlikçi patronlara hizmet eder.

Yeni Şafak Podcast
İsmail Kılıçarslan - Korkunç gerçek: Filistinli bebekleri PKK öldürecek

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Nov 11, 2023 4:09


Geçtiğimiz Çarşamba gün TVNET ekranında Ersin Çelik ve Aydın Ünal ile yaptığımız Siyaseten'in konuğu İHH başkanı Bülent Yıldırım'dı. Pek çok önemli açıklamasının yanı sıra programda benim için “hayati önemi haiz” bir bilgi de paylaşmış oldu Yıldırım. Daha doğrusu, günlerdir önünü ardını takip ettiğim bir iddiayı kesinleştirmiş oldu. Yıldırım, günlerdir kamuoyunda konuşulan “İsrail, PKK ve YPG militanlarını aylık 2.650 Dolar karşılığında Gazze'ye paralı asker olarak göndermeye hazırlanıyor” iddiası konusunda meselenin iddia olmadığını, Siyonist işadamları eliyle aylık 2.500 – 3.000 Dolar maaş teklif edilerek PKK ve YPG'li teröristlerin Gazze'de savaşmak üzere bir ülkede toplanmaya başladığını anlattı. Ardından da “eğer o ülke bu teröristleri kendi havalimanlarından İsrail'e taşırsa o ülkeyi ifşa edeceğim” dedi. Bülent Yıldırım, özelde de o ülkenin neresi olduğunu söylemedi bizlere ama “ifşa edeceğim” dediğine göre ifşa edildiğinde Müslüman kamuoyu nezdinde çok zor durumda kalacak bir İslam ülkesi olduğunu tahmin ediyorum şiddetle. Bu meselenin bir yanı... Programdan sonra tanınmış bir AK Partili politikacı beni aradı. Gazze'ye “bebek öldürmeye gidecek PKK ve YPG teröristleri” konusunda bilgi sahibi olduğunu belirttikten sonra bir hatırlatma yaptı. “Azerbaycan'ın Karabağ fethi esnasında Ermeniler, benzer bir yöntemle 500'ü aşkın PKK'lı ve YPG'li teröristi Azerbaycan askerleriyle savaşmak üzere Karabağ'a getirmişti” dedi. Bu da meselenin bir başka yanı... “Kürt halkını ve bu halkın haklarını koruyorum” diye yola çıkıp işi Karabağ'da Azerileri, Gazze'de bebekleri gözünü kırpmadan katletmeye vardıran bu aşağılık yapılanmaları nasıl isimlendirdiğimi dikkatli okur gözden kaçırmayacaktır. Bunlar, evet, “emperyalizmin mayın eşeği” hükmünde canilerdir. Yalnız şurası kesindir ki, bu insanlık düşmanı itler, toplandıkları ülkeden İsrail'e geçip Gazze'de terörist İsraillilere yardım eder, Filistinli kanı döker, bir kez daha “bebek katili” unvanı alırlarsa Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi'nin torunu olan Kürtler arasında zaten yerle yeksan olan itibarları artık geri dönülmez şekilde tuz buz olacaktır. Diğer yandan, PKK'lı ve YPG'li itlerin Gazze'ye insan öldürmeye gitmeleri konusunda ortaya çıkan bir başka yalın gerçek de şudur. Toplumsal zeminini, para ve insan kaynağını sürekli kaybeden bu pislik yapılanmalar “Kürt halkının savunucusuyuz” iddialarını da bütünüyle yok etmiş durumdadırlar. Aylık 3.000 dolar karşılığında emperyalizmin her türüne mayın eşekliği ve paralı köpeklik yaparak “fahişe” olmuşlardır artık, başka bir şey değil. Dikkat isterim: Bölgede sürekli kan kaybeden Amerika'nın koltuk değnekliğine, İsrail'inse “iç oğlanlığı”na soyunmak, bir bakıma muazzam bir çelişkiyi de beraberinde getirmektedir.

Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz - “Bakû önünde küçük çapta bir Çanakkale muharebesi”

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 4, 2023 4:26


Uluslararası kamuoyunda veya daha doğru bir adres olarak Batı dünyasında Türkiye ve Azerbaycan aleyhine yoğunluğu giderek artan bir propaganda çalışması yapılmaktadır. Bu yöndeki faaliyetler özellikle II. Karabağ Savaşı'ndan sonra artış gösterdi. Azerbaycan topraklarında yaşayan Ermenilerin gayr-i meşru olarak cumhurbaşkanlığı seçimine gitmesinden sonra Ermeni terör unsurlarına karşı yapılan ve bir günde sona eren operasyonun başarısı dengeleri bir daha değiştirdi. Bu da Türkiye ve Azerbaycan aleyhine yapılan propaganda faaliyetlerinin yeni çerçeveye oturtulmasına yol açtı. Bu yeni çerçevede geçen yüzyılın olumsuz imajlarına yeniden hayat verecekleri anlaşılmaktadır. Türkiye ve Azerbaycan'ın Güney Kafkasya'yı yeniden canlandıracak ve tarihî değerine kavuşturacak adımları kendi başlarına atması ve güzergâh üzerindeki hâkimiyeti özellikle Fransa, İngiltere ve ABD tarafından bir tehlike olarak görülmektedir. Türkiye ve Azerbaycan'ın 2020'den sonra Güney Kafkasya'da oluşturduğu yeni jeopolitik birçok merkezde ciddiyetle takip edilmektedir. Zengezur Koriduru'nun hayata geçirilmesiyle Güney Kafkasya'nın tarihî değeri fiilî olarak görülecektir. Özellikle Türk dünyasında çok yönlü münasebetlere elverişli bir ortam oluşacaktır. Sadece bu bile Zengezur Koridoru'nun önemini kavramak için yeterlidir. Fransa, İngiltere ve ABD'nin Güney Kafkasya ile ilgili tutumu bir günde belirginlik kazanmış değildir. Hatırlanacağı gibi Birinci Dünya Savaşı'nın bizim açımızdan en önemli cephelerinden biri Kûtülamâre idi ve bu küçük şehir Basra Körfezi'ne giden yolun üzerindeydi. II. Abdülhamit'in en önemli projelerinden biri Bağdat Demir Yolu'ydu. Doğu ve Batı ticareti açısından alternatif bir yol inşa etmek için Basra Körfezi'nden Berlin'e kesintisiz bir demir yolu döşenmek istenmişti. Savaşın en önemli gerekçelerinden biri buydu. Demir yolu geldi Bağdat'ta durdu. İngilizlerin ikinci Kut Savaşı için getirdikleri ordunun sayısı bugün için bile hayret verecek düzeydedir. Bu da hattın önemini ortaya koyar. Birinci Dünya Savaşı'nda Türk ordusu İngiliz ve Fransız kuvvetleriyle birçok cephede savaştı. En ilginç karşılaşmalardan biri Bakû'da yaşandı. Çanakkale cephesinde savaşmış ve kendi ifadesi ile “küçük rütbeli subaylar” arasında yer alan Mucip Kemalyeri, Kafkas İslam Ordusu'nun da bir subayıydı. Kemalyeri hatıralarında “petrol sanayiinden ve ehemmiyetinden tamamen habersiz” olduklarını itiraf ettikten sonra “tasfiyehanelerin çok yüksek bacalarıyla hemen birlikte İngiliz birlikleri”ni gördüklerini söyler. Kemalyeri “bu inatçı düşmanla ta Asya'da yine bir deniz kenarında tekrar karşılaştığımızdan dolayı saklanamayacak derecede keyfimiz kaçmıştı” demiş ve şunları eklemiştir: “Artık Bakû önünde küçük çapta bir Çanakkale muharebesi vuku bulacağı aşikârdı. Bundan dolayı İngiliz askerlerinin de memnun kalmayacakları pek tabiî idi.” Yüz yıl sonra Türkiye'yi tekrar doğrudan Basra Körfezi'ne bağlayacak Kalkınma Yolu Projesi'nin Zengezur Koridoru'yla birlikte gündeme gelmesi hem geçmişi daha iyi anlamak hem de geleceğe dair birtakım öngörüler açısından önemlidir. Liberal sağ muhafazakârlar ısrarlı bir şekilde Zengezur Koridoru'nun hayata geçirilmesiyle ilgili sorunları salt Rusya ile ilişkilendirse de yüz yıl önceden farklı bir durum olduğunu söylememiz çok zor. Kemalyeri'nin ifade ettiği gibi keyfimizin kaçmasına sebep olan faktörlerin kaynağı maalesef yine aynı merkezlerdir. Hindistan'da G20 Liderler Zirvesinde gündeme getirilen ve Türkiye'yi dışarıda bırakan yeni yol projesi, Zengezur Koridoru'nun hayata geçirilmesiyle ilgili zorlukların kaynağını daha iyi görmemizi sağlar.

Yeni Şafak Podcast
Ersin Çelik - “Gucci'nin teröristi” ve yeni savaşın sinyalleri

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 4, 2023 4:48


Geçtiğimiz hafta Bakü'deydim. Türk Devletleri Teşkilatı'nın tarım ve hayvancılık alanlarındaki işbirlikleri için düzenlediği toplantıları takip ettim. Kulislerin ve genel olarak Bakü'nün gündemi Karabağ'daki terör operasyon-larının etkileriydi. Ermenistan bir kez daha ve 24 saat içinde pes etmişti. ‘Bundan sonra neler olur?' sorusuna yanıt aradım. Bakü'de temkinli bir hava vardı. Şunu açıkça ifade etmek istiyorum; her kesimden görüştüğüm tüm Azerbaycanlılar, intikam duygusuyla değil de aklıselimle konuşuyorlardı. Hankendi'deki Ermenilerin göç etmesini izliyorlardı. Bir taksici, 30 yıl önceki Hocalı katliamına dahli olanlar hariç sivil halka üzüldüğünü söyledi. Yerinden yurdundan olmayı en iyi de 1992'de Hocalı'dan tehcir edilen 1 milyon Azerbaycanlı ve onların çocukları, torunları bilir zaten. Taksici, “Onların bize yaptıklarını asla unutmayacağız. Ama onlar gibi de yapmayacağız. Bizim dinimiz de milliyetimiz de buna izin vermiyor” dedi. Gözler bir yandan da Nahçıvan'daki Erdoğan-Aliyev zirvesindeydi. İki lider, Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Hattı'nın temelini attılar ama aslında bu görüşme dünyaya verilen bir mesajdı. Neyin mesajı olduğunu ise şu günlerde daha net anlamış olduk. Nahçıvan dönüşü verdiği röportajda Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güney Kafkasya'da istikrar, barış ve refahın tesis edilmesi için Azerbaycan'la birlikte çalışmayı sürdüreceğiz” dedi. Türkiye'nin tavrı, duruşu, iradesi ortada... Bölgeye barış ve huzuru sadece Azerbaycan'ın getirmesi mümkün değil. Erdoğan bir süredir, Ermenistan'ı Azerbaycan ile masaya oturtmaya ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ı “prangalarından” kurtulmaya zorluyordu. Aslında Azerbaycan'ın son antiterör harekâtı da Paşinyan'ın elini güçlendirecek ve otorite kuramadığı çeteci Ermenileri bölgeden temizleyen bir hamleydi. Ancak Batı dünyası, Paşinyan'ın siyaset yapmasına, kendi diplomasisini geliştirmesine ve Ermenistan'ın gerçekten bağımsız bir devlet olmasına bir kez daha müsaade etmedi. Hem Paşinyan'a yeni ve çok sıkı prangalar takıldı hem de bölgeyi uzun yıllar kaosa mahkûm edecek yeni bir terör örgütü hamlesiyle karşı karşıyayız. Fransa, ASALA'dan sonra Ermenistan'a yeni bir terör örgütü kuruyor. Hedefleri ise Karabağ. Azerbaycan'ın geri aldığı topraklarda Ermeni terör devleti kurarak Güney Kafkasya'yı coğrafyanın yeni Kuzey Irak'ı, Suriye'si yapmanın peşindeler. Belli ki, Türk dünyasını birleştirecek toprakları çatışma alanlarına çevirerek Zengezur Koridoru'nun açılmasını önlemek istiyorlar. Tüm dünya ve başta da Erivan artık kabullenmeli ki, böyle bir oyunbozanlık için en kullanışlı millet Ermeniler. Ünlü giyim markası Gucci'nin “dünyanın en çirkin mankeni” olarak dünyaya akredite ettiği Ermeni manken Armine Harutyunyan'ın yeni kurulan terör örgütü Woma'ya katılması ve aldığı silahlı eğitim görüntülerinin servis edilmesi magazin malzemesi haline getirilmek isteniyor. Bu tuzağa asla düşmemeliyiz.

Yeni Şafak Podcast
Turgay Yerlikaya - Çeteden lobiye: Radikal Ermeni grupların Türkiye karşıtlığı

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 2, 2023 5:29


Perşembe günü bu köşede “Diaspora, Lobi ve Menendez” başlıklı yazıda, diaspora topluluklarının etkileri üzerine bir çerçeve çizerek diasporaların bulundukları ülkelerdeki siyasete müdahale etme biçimleri ve lobicilik faaliyetlerini analiz etmiştim. Bugünkü yazıya da bir zemin teşkil eden diasporaların, uluslararası ilişkilere etkileri müstakil bir başlık olarak tartışılmaya değer. Örneğin son yıllarda Dağlık Karabağ'ın özgürleştirilmesi ile başlayan süreçte yaşanan tartışmalarda ABD ve Fransa'daki Ermeni diasporasının önemli etkileri söz konusudur. Nitekim 2020'de 44 gün süren mücadelede, diasporadaki Ermeniler çeşitli lobiler üzerinden Türkiye ve Azerbaycan'a yönelik karşıt propaganda yapmış ve etki edebilecekleri siyasetçiler üzerinden bunu yaygınlaştırmışlardır. Karabağ'ın özgürleştirilmesi sürecinde Azerbaycan'ın yanında yer alan Türkiye'ye yönelik yabancı asker konusu başta olmak üzere birçok alanda dezenformasyonlar üretilmesi bunu açık biçimde göstermektedir. 2020 sonrasında Azerbaycan-Ermenistan ve Türkiye-Ermenistan normalleşmesine yönelik önemli bir tehdit haline gelen aşırılık yanlısı grupların Türkiye'ye yönelik tutumunda olumlu bir değişiklik söz konusu değildir. TERÖR VE ŞİDDET DÖNEMİ Diasporanın 1915 olayları sonrasındaki seyri bu karşıtlığın nasıl oluştuğu ve bugüne dek nasıl geldiğini göstermesi açısından açıklayıcıdır. 1915'te zorunlu sebepler sonucunda ortaya çıkan tehcir siyaseti, Ermenilerin Türkler ve Türkiye'ye yönelik politikasında doğrudan rol oynamıştır. Özellikle diasporadaki aşırılık yanlısı çetelerin bu konudaki tazyikleri, Türkiye karşıtlığının oluşmasında ana faktördür. Öyle ki söz konusu çeteler, Batı'da terör ve şiddet eylemleri ile ciddi krizlerin oluşmasına neden olmuşlardır. 1921'in Mart ayında Berlin'de Talat Paşa'nın aynı yılın Aralık ayında da Roma'da Sait Halim Paşa'nın suikast sonucunda hayatlarını kaybetmesi, diasporadaki Ermeni çetelerin terör eylemlerinde geldikleri noktayı göstermesi açısından önemli örnekliklerdir. Tehcir politikalarının sorumlusu oldukları gerekçesiyle işaret edilen bu isimlerin yanı sıra Ermeni çetelerin kendi eylemlerine destek vermeyen bazı Ermeni tüccarları da katletmesi, çete mantığının hangi aşamalara geldiğini göstermektedir. 1920'lerde başlayan bu süreç, 1975'te Türkiye'ye karşı terör aracılığıyla savaşma amacıyla kurulan ASALA terör örgütü ile farklı boyutlara ulaşmıştır. 1970'lerin başından bu yana hedef haline getirilen Türkler ve Türk diplomatlar ASALA'nın kanlı terör eylemlerine maruz kalmış ve suikast sonucunda öldürülmüşlerdir. Büyük çoğunluğunu ASALA'nın gerçekleştirdiği bu terör eylemlerinde 30'un üzerinde diplomatın hayatını kaybetmesi, bilançonun ne denli ağır olduğunu da ortaya koymaktadır. TERÖRDEN SABOTAJA

Yeni Şafak Podcast
Yahya Bostan - İsrail'le yeni dönemin adı: İyileşme süreci

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 29, 2023 5:19


En başta yolun dikenli olduğunu söyleyelim. Bunun tek sebebi daha önce yaşananların oluşturduğu bagaj değil. Aşırı sağa teslim edilmiş Tel Aviv yönetiminin önümüzdeki süreçte Filistin konusunda atması muhtemel adımlar ilişkilerin geleceğini bulanıklaştırıyor. Elbette görüş mesafesini kısaltan başka unsurlar da var. Türk-Arap yakınlaşmasını sabote etmek isteyen bazı bölge ülkelerinin Türk kamuoyunu bir hayli meşgul eden “göçmenler” konusunda örtülü girişimlerde bulunup yangını körüklediği malum. Benzer girişimler, Türk-İsrail yakınlaşması sırasında da farklı alanlarda -bu kez hiç beklenmedik adreslerden- gelebilir.  Ancak bölgesel gerçekler iki ülkeyi birbiriyle konuşmaya zorluyor. Dağlık Karabağ'da Azerbaycan'ın en büyük destekçisi Türkiye'ydi. Ancak Tel Aviv'in de Bakü ile güçlü ilişkileri bulunuyor. Suriye'nin geleceğinin ne olacağı, farklı perspektifte de olsa, iki ülkeyi yakından ilgilendiriyor. Ukrayna'da patlak veren savaşta iki ülke neredeyse aynı pozisyonda duruyor. Türkiye, daha önce Akdeniz'de kendisine karşı kurulan ittifakı zayıflatmak için Mısır ve Körfez ülkeleriyle ilişkileri tazelemişti. İsrail de hem Türkiye hem de İran'la aynı anda rekabet edemeyeceğini biliyor. Konuşulanlardan anladığımız şu: Türkiye İsrail ile bu yeni süreci önemsiyor. Öte yandan İsrail'in de bir çıkışa ihtiyacı var. Akdeniz'deki doğalgaz kaynaklarını Avrupa'ya taşıyacak EastMed projesi rafa kaldırıldı. Trump'ın kurduğu İsrail merkezli Küre ittifakı çöktü. İsrail ve Körfez ülkeleri ABD ile, kimileri kendi aralarında, sorunlar yaşıyor. S.Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri BRICS üyesi oldu. Yine Körfez ülkeleri Çin arabuluculuğunda İran'la masaya oturdu. Yani köprünün altından çok sular aktı. Batı'nın Rus kaynaklarına bağımlılığını azaltma çabası hesaba katılırsa, Ukrayna'da patlak veren savaş, İsrail gazının Avrupa'ya taşınması konusunda yeni bir ihtiyaç doğuruyor. Erdoğan-Netanyahu görüşmesi öncesinde Ankara'nın Tel Aviv'e “Ziyaret gerçekleşecekse çantada doğalgaz da olmalı” mesajı verdiğini yazmıştık. (Sırada İsrail Gazı Var, 4 Ağustos)  Yol dikenli. Ancak bölgesel gerçekler de ortada. O halde iki başkentin de hassasiyetlerin farkına vararak yol alması gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İsrail Başbakanı Netanyahu görüşmesinin temel çerçevesini işte bu perspektif oluşturuyor.

NTVRadyo
Kayıttayız - 29 Eylül 2023

NTVRadyo

Play Episode Listen Later Sep 29, 2023 27:33


Karabağ'da 30 yıldan uzun süredir devam eden anlaşmazlık Azerbaycan'ın düzenlediği operasyonla son buldu. Ermeni ayrılıkçı güçler silah bıraktı. Ermeni yönetimi de yılsonu itibariyle feshedilecek. 24 saatlik operasyonla Karabağ'da Azerbaycan hakimiyeti pekişti; bölgede yaşayan ve sayıları 120 bin olarak ifade edilen Ermenilerin de 4'te 3'ü Ermenistan'a geçiş yaptı. Karabağ Operasyonu bölgede dengeleri nasıl değiştirdi; Kafkaslar'a barışın taşları döşendi mi? Kayıttayız'da bu sorulara yanıt arandı..

ermeni karaba azerbaycan' ermenilerin
Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz - Fransa ve ABD niçin “Ermenistan'ın sınır güvenliği” diyor?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 28, 2023 4:37


fransa Cumhurbaşkanı Macron, Azerbaycan'ın Karabağ'da otuz yıllık Ermeni işgalini bitirmesinden sonra Ermenistan'ın toprak bütünlüğünü yakından takip ettiklerini ifade etti. Macron'un bundan sonraki iddiası da oldukça ilginçti. Macron, Bakû'nun Ermenistan sınırlarını tehdit ettiğini de ilave etti. Bu iddiaların ardından tehdit de içeren bir cümlenin gelmesi şaşırtıcı değildir: “Fransa, Ermenistan'ın toprak bütünlüğü konusunda çok dikkatlidir”. Birbirini takip eden bu üç cümleden hareketle Fransa'nın Güney Kafkasya'da meydana gelen olaylarla ilgili siyasî konumunu veya psikolojisini tahlil etmek mümkündür. Macron'a göre asıl gündem Ermenistan'ın toprak bütünlüğü imiş. Macron bu açıklamasında Rusya'nın Bakû ile “suç ortaklığı” yaptığını gündeme getirirken Türkiye'nin ise her zaman Azerbaycan'ın eylemlerinin destekçisi olduğunu sözlerine ekledi. Macron'un konuşmasından öne çıkan ifadeler Fransa'nın genel olarak Güney Kafkasya'da meydana gelen olaylarla ilgili tutumunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Buna göre Fransa, Azerbaycan topraklarının otuz yıl boyunca Ermeniler tarafından işgal edilmesini bir sorun olarak görmüyor. Aynı şekilde Azerbaycan'ın bu işgale son vermesi karşısında da sessiz kalıyor. Bu sessizlik farklı şekillerde yorumlanabilir. Fakat Fransa'nın işgalin sona erdirilmesinden memnun olmadığı çok açıktır. Azerbaycan'ın işgale son vermesiyle ilgili olarak Rusya'yı suç ortaklığı ile itham etmesi ilginç bir tablo ortaya koyuyor. Macron'a göre ortada Azerbaycan tarafından işlenen bir suç var ve Rusya da buna ortaklık etti. Türkiye ise zaten her zaman Azerbaycan'ın eylemlerine destek vermektedir. Macron'a göre Türkiye de bu eylemlerden sorumludur. Macron'un Azerbaycan'ın “sınır tanımadığını” ve “Ermenistan sınırını tehdit ettiğini” söylemesi sıradan bir hadise değildir. ABD de Ermenistan'ın sınırlarının tehdit edilmesinden bahsederek konuyu Karabağ'daki otuz yıllık işgalden uzaklaştırıyor. ABD Başkanı Biden, kabine üyelerinden Samantha Power ile Ermenistan'a gönderdiği özel mektubu teslim ederken hayatını kaybeden Ermeniler için yas tuttuklarını söyledi. Power bu konuşmada Biden'ın özel mesajını da aktardı. Biden, Power'den “Amerika Birleşik Devletleri'nin ve yönetimimin Ermenistan'ın egemenliğini, bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve demokrasiyi koruyan onurlu ve kalıcı bir bölgesel barış arayışına olan güçlü desteğini” Paşinyan'a iletmesini istemiş. Bu ifadelerden ABD tarafının da konuyu Ermenistan sınırlarının tehdit edildiğine getirdiğini anlayabiliriz. ABD tarafı da otuz yıllık işgali görünmez kılmaya çalışıyor.

Yeni Şafak Podcast
Nedret Ersanel - Akla gelmeyen: Doğu'nuz Batı'ya kayarsa...

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 27, 2023 5:43


Türkiye'de dünyanın işleri, TV ve gazeteler tarafından-düz ‘haber verme'ler hariç-şöyle yorumlanır/yazılır; birbirlerinden kopyalarlar. Biraz da baharatlandırır, duruma göre köpürtürler. Budur. Hele harita başındaki kimi ‘değnekçiler', ayrı kanallara aynı malı satar dururlar... İzleyici ve okurun bu duruma sinirlenmesi gerekmez mi? Hakarettir çünkü. Herkes aynı şeyi söylediği için, ‘vasat mutabakatını' doğru kabul etmekten gayrı şansları kalmaz.... Pazartesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan'ın yeni zaferini tebrik ve iki kardeş ittifakının altını çizmek için Bakü'deydi. Hem ortak projeler/anlaşmalar yapıldı hem de dosta düşmana yeniden güç gösterildi. Tüm tv haber programları ile gazeteler de bu vesileyle bölgede ‘neler olduğunu' tek açıdan kamuoyuna anlattılar... Ama herhangi bir yorumcuya/uzmana, mesela, ‘Ermenistan'da girişilen darbenin arkasında kim var' ya da ‘Rusya, Türkiye-Azerbaycan yakınlaşmasına gerçekte nasıl bakıyor' diye sorulduğunda, dut yemiş bülbüle de utanç belası dönemeyecekleri için ‘atmaya' başladılar...  Önce ve kuvvetle tekrarlayalım; 2020 savaşı, en geniş haliyle bölgede emsali görülmemiş, stratejik, çok katmanlı ve yönlü bir Türk başarısıdır. Azerbaycan-Türkiye aklı ve bileğidir... Ancak ‘sonrası' vardır. Bunun da eksiksiz/hatasız yönetilmesi gerekir... ABD Başkanı Biden, Paşinyan'a bir mektup gönderdi; “ABD ve hükümetimiz, Ermenistan'ın egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve demokrasiyi koruyan barış arayışına güçlü desteğimizi tekrarlıyorum. Ermenistan'ın yanında durmaya devam edeceğiz”... Şaşırtıcı bir şey var mı? Yok. Hafta sonu, Ermenistan'da darbe girişiminde bulundukları iddiasıyla 8 üst düzey general gözaltına alındı. Yenilgi nedeniyle Paşinyan'a karşı büyük reaksiyon olduğu, bir darbe beklendiği de zaten ayyuka çıkmıştı. Şimdi Biden'ın mektubuyla bu darbe girişimini güzel konuşturursanız, darbenin arkasındaki siluet netleştir...  Amerika-Paşinyan/Ermenistan ilişkisini biliyoruz. Yakın dönem Erivan-Washington ilişkisi rahatsız edici boyutlara yükseldi. Finali de ortak tatbikatla yapıldı. Ermenistan'ın Rusya liderliğindeki ‘Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü' tatbikatlarına katılmadığı daha dün gibidir. ABD ile tatbikat dündür. Esasen tatbikatın zamanlaması da, Azerbaycan harekâtının CIA tarafından önceden fark edildiğini/bilindiğini gösteriyor... Paşinyan, NATO/AB/ABD'yi ve Batı kurumlarına katılmak istediğini de alenen gündeme getirdi. Bunu akıl cebinde tutalım... Ankara'nın bölgeye en geniş coğrafyadan, Ermenistan-Azerbaycan özelinde özellikle ama Gürcistan, İran, Hindistan, Türk Devletleri, Hazar genelinde bakarken en çok ‘dikkat' göndermesi yaptığı ülke Rusya'dır. Bakü-Erivan arasında bulunan Rus askeri varlığı ve oynadığı rol Türkiye'de her zaman şüpheyle karşılanır ve olaylar ne kadar Türkiye-Azerbaycan lehine gerçekleşirse gerçekleşsin, “ama Rusya” diye muhakkak şerh düşülür. “Yani” diye sorduğunuzda, ya tarihi perspektiften dersler hatırlatılır ya da “arka bahçe” metaforu ile bahis geçiştirilir... Peki, Moskova'nın bu bölgeye “gerçek” bakışı, korkusu nedir? Temel kaygısı, NATO/ABD'nin, Orta Asya'nın dibine kadar bölgeye girme olasılığıdır...

TVNET
Akıl Odası-26 Eylül 2023/Türkiye+Azerbaycan'ın küresel ortağı kim?

TVNET

Play Episode Listen Later Sep 27, 2023 87:31


Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Çağrı Erhan ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 26 Eylül 2023 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 00:00 Giriş 3:58 Erdoğan-Aliyev görüşmesinde neler konuşuldu? 6:56 Erdoğan-Aliyev görüşmesinin önemi ne? 9:23 Türkiye-Azerbaycan ilişkisine İran ne diyor? 12:11 Paşinyan dost mu düşman mı? 14:44 Ermenistan Batı'dan destek gördü mü? 21:16 Kafkaslar'da kimler varlık gösteriyor? 28:03 Rusya, Ankara-Bakü ittifaklarından memnun mu? 30:00 Paşinyan dost mu, düşman mı? 37:10 Rusya'nın ‘3'üncü taraflardan kaçının' açıklaması Türkiye'ye mesaj mı? 46:20 Fransız Le Point: Erdoğan'ın zafer yürüyüşünü kim durduracak? 52:52 Türkiye-Azerbaycan ilişkisi hangi boyutta? ABD, Ankara-Bakü ittifakından memnun mu? 1:13:00 Küresel dengeler nasıl şekillenecek? #rusya #paşinyan #kafkasya Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.

VOA Türkçe
Başkan Biden'dan grevdeki otomotiv işçilerine destek – 26 Eylül - Eylül 26, 2023

VOA Türkçe

Play Episode Listen Later Sep 26, 2023 29:58


Başkan Joe Biden Michigan'da Birleşik Otomobil İşçileri sendikası üyelerinin grevine katıldı. Eski Başkan Donald Trump da Çarşamba günü grevdeki işçileri ziyaret edecek. Hükümet kapanacak mı? Temsilciler Meclisi'nde tarihi dört oylama yapıldı. Amerikalılar hükümet kapanırsa bunun sorumluluğunun Cumhuriyetçi ve Demokratlar olduğunu düşünüyor. New York para piyasaları kapanma olasılığı için nasıl tepki veriyor? JPMorgan Chase CEO'su Jamie Dimon'dan enflasyon uyarısı geldi. Geçtiğimiz hafta Azerbaycan'ın dağlık Karabağ bölgesine bir askeri operasyon başlatması ve binlerce etnik Ermeni'nin tahliye edilmesi üzerine Uluslararası Kalkınma için ABD Ajansı Yöneticisi Samantha Power bölgede temaslarda bulunuyor. Avrupa Konseyi, gazetecilerin güvenliği için ‘Gazeteciler önemlidir' kampanyası başlatıyor. Powerball yani Amerikan milli piyangosunda ödül 835 milyon dolara yükseldi

Yeni Şafak Podcast
NEDRET ERSANEL - ‘Uzun Rok'...

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 22, 2023 5:29


‘Uzun Rok'... “Son olay Paşinyan ile alakalı değil. Ermenistan devletiyle de alakalı değildir. Bir yerde Karabağ'daki çapulcu Ermeni takımıyla alakalı bir konudur. Malûm, kendilerine göre bir cumhur-başkanlığı seçimi yapma girişimi ciddi mânada hem Paşinyan'ı hem Azerbaycan'ı rahatsız etti”... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın New York'tan Türkiye'ye dönmeden evvel yaptığı değerlendirmeler içinde en dikkat çekici bölümlerden biri buydu... Böylece Paşinyan'ı/Erivan'ı yaşanan krizden, 1,5 günlük çatışma sürecinden ayırdı. İlginç bir tasnif. En yalın tercümesi, ‘Paşinyan bize lazım' anlamına geliyor. Ayrıca o “takımla” alakalı kullandığı sıfat da sponsorların kimliği hakkında bilgi vermiyor mu; ‘çapulcu'ları yakın siyasi tarihimizden nasıl hatırlıyorsunuz?..

Avrupa Ne Konuşuyor?
Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ saldırısı

Avrupa Ne Konuşuyor?

Play Episode Listen Later Sep 21, 2023 29:57


TVNET
Akıl Odası- 19 Eylül 2023/Azerbaycan-Ermenistan: Tatbikat yaptıklarınız gelsin kurtarsın şimdi sizi

TVNET

Play Episode Listen Later Sep 20, 2023 122:16


Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Prof. Dr. Hasan Köni ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 19 Eylül 2023 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 00:00 Giriş 1:33 “Dünya 5'ten büyüktür” 5:53 Karabağ'da Azerbaycan'dan antiterör operasyonu 9:51 Azerbaycan-Ermenistan geriliminden ne bekleniyor? 11:44 Rusya, Azerbaycan'ın operasyonundan haberdar mıydı? 13:00 Ermenistan kendi içinde bir hesaplaşma mı yaşıyor? 16:58 Azerbaycan-Ermenistan geriliminden ne bekleniyor? 29:21 Azerbaycan-Ermenistan gerilimi nerede biter? 54:00 BM görevlerini yerine getiremiyor mu? 1:13:36 Erdoğan BM'de hangi mesajları verdi? 1:19:51 BM'de reform mümkün mü? 1:36:00 G77+Çin Zirvesi nedir? 1:42:15 Çin G77'de nasıl bir etkinliğe sahip? 1:49:12 Paşinyan'ın sonu mu geldi? 1:55:13 Ermenistan'da darbe girişimi mi yaşanıyor? #bm #harekat #azerbaycan Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.

prof klar ak bm giri erdo eyl yapt rusya avni sizi odas karaba zirvesi g77 azerbaycan' seyfi tvnet azerbaycan ermenistan ermenistan'da
Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz - Jeopolitik ve jeokültürün uyumu: Türkiye ve Azerbaycan

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jun 15, 2023 4:41


Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonrasında ilk yurt dışı seyahatine çıktı. Yerleşik olan teamüle göre Cumhurbaşkanı ilk önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Azerbaycan'ı ziyaret etti. Bu iki ziyaret adeta aynı anda yapıldığı için Türkiye açısından her iki Türk devletinin önemi bir kez daha gösterildi. Gerek KKTC'de gerek Azerbaycan'da verilen mesajlar bu iki devletin Türkiye açısından önemini açıklayacak nitelikteydi. Son dönemde Türkiye'nin, dünyaya verdiği mesajların arkasında durduğu bilindiği için bu ziyaretler çok daha önemli hâle gelmiştir. Bunun yanında Cumhurbaşkanı ve maiyetindeki heyetin yüzünde seçimlerden galip çıkmanın özgüveni de açıkça okunabiliyordu. Bu da gayet tabiîdir çünkü seçimde Erdoğan'ın dış politikası sıkça gündeme gelmişti ve Türk halkı bu politikayı oylayacağını biliyordu. Dolayısıyla sandıktan çıkan sonuçların yüzleri güldürmesine şaşırmamak gerekir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Azerbaycan ziyareti Azerbaycan basınında da geniş yankılandı. Örneğin “Yeni Müsavat”ta Sayın Erdoğan'ın Şuşa Başkonsolosluğunun açılmasıyla ilgili talimatı ve Sayın Aliyev'in Zengezur koridorunun en kısa zamanda açılacağı yönündeki cümlesi birlikte verildi. Türkiye'de de benzer ifadeler öne çıktı. Bunlar, iki ülkenin birbiri ile bağlarının gittikçe kuvvetlendiğini gösteren örneklerdir. Çok daha ayrıntılı tahliller yapılabilir. Örneğin her iki ülkenin basınında yer bulan yazılarla ilgili söylem analizi yapılsa herhalde başka ülkelerin birbiri ile yakınlaşmasından çok daha farklı bir durum olduğu görülür. Pervane Sultanova'nın 525-ci Qezet'te seyahatle ilgili yazısından alıntıladığım aşağıdaki paragrafta da bu farklılığa işaret ediliyor: “Azərbaycan və Türkiyənin bənzərsiz münasibətləri, dostluğu bütün dünya üçün nümunədir. Bu gün dünyada oxşar münasibətlərə malik başqa dövlətlər tapmaq mümkün deyil. Azərbaycan və Türkiyə hər hansı maraq güdmədən sevincdə də, kədərdə də hər zaman birbirinin yanında olub. İki dövlət istər daxili məsələlərdə, istərsə də beynəlxalq arenada daim həmrəylik nümayiş etdirir. Dövlət başçıları arasındakı qardaşlıq münasibətləri, eyni zamanda xalqlarımızın birbirinə olan sevgisi bu münasibətləri daha yüksək səviyyəyə qaldırıb, əlaqələrimizi daha da gücləndirib.” Pervane Sultanova, devlet başkanları arasındaki yakınlığın aynı milletin evlatları arasındaki sevgi ile daha yüksek bir değere ulaştığını ifade etmiş. Zannımca benzersiz olan taraf da bu karşılıklı sevgiden kaynaklanıyor. İki ayrı devletin birbirine yaklaşmasında aynı milletin evlatlarının benzersiz sevgisi asıl kaynak olduğu için ilişkilerin çok daha üst seviyelere taşınması hiç de şaşırtıcı olmayacaktır. Sayın Erdoğan, II. Karabağ Savaşı'nda, ne gerekiyorsa yapılacak dedi ve Türkiye ne gerekiyorsa yaptı. Artık bundan sonra birileri istese de bu yakınlaşmanın önünde duramaz veya geriye çeviremez. Nitekim Sayın Erdoğan ve Sayın Aliyev, Türkiye ve Azerbaycan birliğinin daha da kuvvetleneceğini söylediler.

TVNET
20 Aralık 2022 / Akıl Odası-MI6 başkanı Ermenistan'da Türkiye için ne dedi?

TVNET

Play Episode Listen Later Dec 22, 2022 130:18


Dış politikanın nabzını tutan tek program, analizleriyle gündemi sarsmaya devam ediyor. Küresel bakış açısıyla dünyadaki gelişmeler masaya yatırılıyor, diplomasi analiz ediliyor. Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öğün, Doç. Dr. Fahri Erenel ve Avni Özgürel'in konuk olduğu, 20 Aralık 2022 tarihli Akıl Odası'nda bu hafta: 07:12 İsveç FETÖ üyesi ile ilgili iade talebini neden reddetti? 09:01 İsveç terörle mücadele sözünün arkasında neden durmuyor? 10:12 İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği süreci askıya alınır mı? 13:50 Türkiye, İsveç ile ilgili nasıl bir yol haritası izleyecek? 16:20 İsveç-Finlandiya'nın NATO üyeliği için Türkiye'nin direnci nasıl olacak? 18:10 ABD ve İngiltere, İsveç-Finlandiya için ne planlıyor? 20:22 İngiltere nasıl bir küresel denklem kurmaya çalışıyor? 22:59 Rusya-Ukrayna savaşının seyri nereye evriliyor? 24:33 Rusya, Kiev için her şeyi göze mi aldı? 25:16 Putin'in yeni cephesi Belarus mu olacak? 32:27 Rusya, Ukrayna ile mi yoksa topyekun Batı ile mi savaşıyor? 42:01 Rusya-Ukrayna savaşının Türkiye'ye yansımaları ne olacak? 47:27 Rusya yaptırımlarla nasıl başa çıkmayı planlıyor? 1:10:11 Rusya için savaş yeni mi başladı? 1:12:40 AB, Rusya-Ukrayna savaşında kendini nerede konumlandırıyor? 1:14:40 İngiltere, Ukrayna'nın kazanması için ne yapacak? 1:18:20 İngiltere, Kafkaslar üzerinden neyi hedefliyor? 1:20:50 Balkanlar ve Kafkasya konusunda Türkiye ne planlıyor? 1:22:40 Türkiye'nin enerji stratejisi ne olacak? 1:26:25 Azerbaycan'a ‘Türk ordusu modeli' ne gösteriyor? 1:31:02 MI6'nın başkanı neden Ermenistan'a gitti? 1:36:22 Azerbaycan'ın enerji politikası nasıl ilerleyecek? 1:42:14 İngiltere-Ermenistan iş birliği mümkün mü? 1:49:52 Türkiye'nin Suriye politikası ne olacak? 2:02:11 Suriye'de uygun şartlar sağlanabilecek mi? 2:08:35 Tayfun füzesinin menzili ne gösteriyor? #Türkiye #Azerbaycan #Ukrayna Nedret Ersanel moderatörlüğünde Akıl Odası her salı ve perşembe 20.45'te TVNET'te.

Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz - ABD, Zengezur Koridoru'nun açılmasını niçin istemiyor?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 22, 2022 4:47


Nancy Pelosi'nin Ermenistan ziyareti kapsamında faaliyetleri ve yaptığı açıklamalar tamamen Türkiye ve Azerbaycan karşıtlığı üzerine kurgulanmıştı. Bu ziyareti, ABD'de Kasım ayında yapılacak seçimlerden önceye denk geldiği için Ermeni diasporasına yönelik bir propaganda çalışması olarak yorumlayanlar çıktı. Bu türden yorumları hepten anlamsız bulamayız fakat aynı şahsın Ağustos başında Tayvan ziyareti ile Çin ve ABD arasındaki gerilimi en üst seviyelere çıkardığını göz önünde bulundurduğumuzda asıl amacın jeopolitik kazanımları tahkim etmek olduğunu söyleyebiliriz. Pelosi'nin Ermenistan'da verdiği mesajları ABD'nin görüşü olarak kabul etmemizde bir sakınca yok. Güney Kafkasya'da aynı anda Türkiye'nin ve Azerbaycan'ın hedefe konulması ve tabiri caizse düşmanlaştırılması bir kişinin ya da çevrenin görüşü olmanın çok ötesinde yeni bir siyasete işaret etmektedir. Dolayısıyla bu yeni siyaset ABD iç siyasetindeki gelişmelere bakılarak değerlendirilecek bir manevra olarak görülemez. ABD Güney Kafkasya'dan itibaren Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinden, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz'den, Adalar Denizi ve Batı Trakya'dan Türkiye'yi kuşatmaktadır. Türkiye'nin son otuz yıllık tarihini bu kuşatmanın tamamlanması yönünde verilen amansız mücadele olarak görebiliriz. ABD, Türkiye'yi neredeyse bütün yönlerden kuşatma altına almaya uğraşıyor, Türkiye ise bu kuşatmanın tamamlanmasına müsaade etmemek için var gücüyle savaşıyor. Türkiye, içeriden de çok güçlü bir şekilde kuşatılmıştı. Zaten son otuz yılın hadiselerini anlamak için muhakkak iç ve dış kuşatmanın birbiri ile ilişkisini göz önünde bulundurmak gerekir. Biri olmadan diğeri anlaşılamaz. 1990'ların başından itibaren FETÖ okulları ABD askerî varlığının ya da siyasî nüfuzunun güçlü olduğu yerlerde çoğalmıştı. Kolonyalizmin ve emperyalizmin sağlıklı bir zeminde tartışılabilmesi için fiilî durumların iyi analiz edilmesi gerekir. Büyük Ortadoğu Projesi gibi kavramlar fiilî durumlara göre yeniden ele alınmış kolonyalizm ve emperyalizm çerçevesinde anlam kazanabilir. Eğer böylesi bir gayret içinde olunmazsa Türkiye'nin Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtlarında neyi başardığı tam olarak anlaşılmaz. Üstelik 15 Temmuz 2016'da elde edilen zafer ile ilişki kurulamaz. Dışarıdaki kuşatmanın kırılabilmesi için içeridekinin kırılması gerekiyordu. ABD Irak'ı işgal ederek kuşatmanın ilk adımlarını atmıştı. Türkiye bütün zaaflarına rağmen doksanlardan itibaren bu kuşatmanın tamamlanmaması için elinden ne geldiyse yaptı. Savunma durumundan çıkmak kolay verilecek bir karar değildi. Nitekim 2015'ten itibaren Hendek Kalkışması'nda olduğu gibi çok ağır bedeller ödendi. Yine de bütün gayr-i millî unsurların mağlubiyetini temsil etmesi bakımından 15 Temmuz 2016'da FETÖ'cülerin püskürtülmesinin değeri büyüktür. O gece sadece ABD'nin içerideki unsurları kaybetmedi, adeta coğrafyamızdaki merkez üslerini kaybettiler. Onlar açısından diğer kayıpların peş peşe gelmesi son derece anlamlıdır. II. Karabağ Savaşı'nı bu çerçevede değerlendirmemiz gerekir.

Yeni Şafak Podcast
Tamer Korkmaz - D'İngiltere'deki “şahane” demokrasi!

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 20, 2022 3:07


Yaman bir sualle başlayalım: İngiltere'de monarşi karşıtı gösteri düzenleyenleri ne yapıyorlar? El Cevap: Gözaltına alıyorlar! ««« Kraliçe İkinci Elizabeth'in ölümü ve oğlu Charles'ın “Kral” ilan edilmesinin ardından... Bazı monarşi karşıtları çıkıp tepki gösterdi ve başlarına bu gözaltılar geldi. İBRETLİK SAHNELER Birkaç misalle yetinelim: < Buckingham Sarayı'nın önünde “Benim Kral'ım değil” yazılı pankartı taşıyan bir adam... < Aberdeen'de yumurta fırlatmaya hazırlanan bir protestocu... < Sömürgeciliği kınayan dövizi taşıyan bir kadın... < Oxford'da, Kral Üçüncü Charles'a atfen “Onu kim seçti?” diye bağıran bir adam... ««« < Hepsi gözaltına alındılar! BRİTANYA USULÜ DEMOKRASİ Yaman bir sual: < İfade özgürlüğü, nerede kaldı? Pratikteki cevabı: < Monarşi mevzubahis olduğunda; elimizde ifade özgürlüğü kalmıyor, onun yerine size gözaltı verelim! ««« İngiltere, hesapta “dillere destan bir demokrasi!” ya... Ama gelin görün ki, monarşi hakkında herhangi bir tartışmaya izin verilmiyor! AYRIMCILIĞIN ŞAHİKASI Bir de “Beyaz olmayanlar, göçmenler veyahut ülkesini sevmeyenler monarşiye karşıdır!” yaklaşımı var. “Evlere şenlik” bir “savunma!” ««« Bu kuyruklu yalan, ayrımcılığın da dik alasıdır! HEM SUÇLU, HEM DE GÜÇLÜ ABD Temsilciler Meclisi'nin Başkanı Nancy Pelosi, Ermenistan'ını ziyaret etti. Orada, şu herzeyi yumurtladı: “Azerbaycan'ın Ermenistan'a yönelik yasa dışı ve ölümcül saldırılarını şiddetle kınıyoruz!” ««« Kanlı saldırıları başlatan Ermenistan; şiddetle kınanan ise Azerbaycan! ««« -Nedir, bu? -Bir Amerikan Klasiğidir, düzenbazlık! OPTİK ÇARPITMA 2020'deki Başkanlık seçiminden kısa bir süre önce Nancy Pelosi denilen kaşar Donald Trump'a şöyle seslenmişti: “Sayın Başkan, siz demokrasi ile yönetilen ABD'desiniz... Rusya, Kuzey Kore veya Türkiye'de olmadığınızı hatırlatırım...” ««« Geçen Ağustos'ta, eski Başkan Donald Trump'ın Florida'daki evi FBI tarafından basıldı. Bu, Trump'ın üçüncü kez “Başkan Adayı” olma hedefine “taş koymak” için tezgâhlanmış bir operasyondu. ««« “Fevkalade İleri Demokrasi!” ABD'de Muhalefetin Öncüsü Konumundaki Eski Başkan... İşte böyle susturulmaya çalışılıyordu! ««« Haydut Devlet Amerika'nın “Şahane” Demokrasisinde... Muhalif başkan adayına “zorbalıkla eşdeğer” baskın serbesttir! BİRLEŞİK MUZ CUMHURİYETİ Florida'daki baskının ardından Trump ne demişti: “Böylesine bir saldırı, ancak üçüncü dünya ülkelerinde gerçekleşebilir... Ne yazık ki, ABD de bu ülkelerden biri haline geldi!” ««« Dahası vardı... Sarı Kovboy Donald, ABD'yi hak ettiği şekilde yani “Muz Cumhuriyeti” diye tarif etti!

Beyazperde: Fragmanlar
Yanlış Anlama 2 Fragman

Beyazperde: Fragmanlar

Play Episode Listen Later Sep 17, 2022


Ceyhun, ününe fazlasıyla düşkün olan bir şeftir. O, çocukken onu yanına alıp, bildiği her şeyi öğreten Ahmet Usta ve onların yanından ayrılmayan Fazıl ile birlikte her şeye yeniden başlamak için Bakü'ye gider. Ahmet Usta, Bakü'de annesinden devraldığı restoranı işleten Aydan Şef'e annesinin tarifini bulmasına yardım ederken, Ceyhun da bu sırada Azerbaycan'ın lezzetlerini keşfeder ve macera dolu bir aşçılık yolculuğuna çıkar.

faz bak yanl aydan fragman ceyhun azerbaycan'
Gündeme Dair Her Şey
Türk SİHA'ları ile Kurtarılan Kelbecer'de Duygusal Anlar

Gündeme Dair Her Şey

Play Episode Listen Later Aug 5, 2022 6:58


Azerbaycan ordusu işgalci Ermenistan Ordusu'na karşı başlattığı harekat ile 30 yıllık işgali 44 günde sonlandırdı. Operasyonda kurtarılan kritik noktalardan biri de Kelbecer. gdh olarak Kelbecer'i ziyaret ettik ve duygusal anlara şahit olduk... Azerbaycan ordusunun 27 Eylül'de başlattığı operasyonda 5 kent merkezi, 4 kasaba ve 286 köyün kurtarılması üzerine Ermenistan yenilgiyi kabul etmiş, işgal altındaki Ağdam, Laçın ve Kelbecer illerini de boşaltacağını taahhüt eden anlaşmaya imza atmıştı. Ermenistan, ateşkes gereği 20 Kasım'da Ağdam'dan, 25 Kasım'da da Kelbecer'den çekilmişti. Azerbaycan'ın batısında, Ermenistan sınırında, Dağlık Karabağ'ın kuzey batısındaki Kelbecer, 1993'te Ermenistan tarafından işgal edilmişti.

Mundo Sabah Bülteni

Haftanın son iş gününden günaydın! Dünya'dan ipuçları ile başlıyoruz:-ABD'de maymun çiçeği nedeniyle halk sağlığı acil durumu ilan edildi.-Azerbaycan'ın Londra Büyükelçiliği'ne Şii radikaller saldırdı.-Rusya Merkez Bankası, devlet şirketlerinin dolar ve euro rezervlerinden vazgeçmesini talep etti.-İletişim Başkanı Altun KPSS açıklaması: Tek bir vatandaşımızın dahi mağdur olmasına asla müsaade edilmeyecektir.

Gündeme Dair Her Şey
Kanada Ambargo Uyguluyor Vatandaşları Bayraktar TB2 İçin Bağış Topluyor

Gündeme Dair Her Şey

Play Episode Listen Later Jul 23, 2022 6:26


#Karabağ mücadelesi mutlu sonla biterken, #Azerbaycan'ın #BayraktarTB2 SİHA'lar ile elde ettiği zafer, #Ermenistan'dan çok #Avrupa ülkelerinin canını yaktı. #Ermeni Lobilerinin etkisi altındaki Avrupa ülkeleri, Bayraktar TB2 SİHA desteği ile savaşın gidişatını değiştiren Türkiye'ye uygulanacak ambargoları tartışırken ilk adım Kanada'dan geldi. Kanada hükümeti, #Türkiye'nin ürettiği #SİHA'ların Karabağ'da orantısız güç etkisiyle kullanıldığını öne sürüp, Türk SİHA'larında kullanılan kameraların ihracat izinlerine ambargo uygulamaya başladı. Kanada'nın bu kararı en çok da Kanada'nın savunma sanayine zarar verdi. Tek müşterisi Türkiye olan Telemus System şirketi, kendi hükümetlerinin Türkiye'ye uyguladığı ambargo nedeniyle iflas ettiğini duyurdu. Türkiye'nin yüksek SİHA teknolojisi ile Karabağ Zaferi'ne sunduğu katkıyı gerekçe göstererek ambargo uygulayan, faydalı yük kamera sistemlerinin ihracına izin vermeyen Kanada'nın halkı, bugün, kendi talepleriyle Ukrayna'ya Bayraktar TB2 satın alabilmek için bağış parası topluyor…

Bir bakışta
Doğal gazda Rusya'ya alternatif arayan AB, Azerbaycan'da umduğunu bulabilir mi?

Bir bakışta

Play Episode Listen Later Jul 19, 2022 10:03


Rusya-Ukrayna savaşının ardından Rusya'ya bağımlılığını azaltmaya çalışan Avrupa Birliği (AB), Azerbaycan'dan doğal gaz tedarikini iki katına çıkarmaya çalışıyor. AB'nin bu açığını Azerbaycan'ın kapatıp kapatamayacağını Anadolu Ajansı Enerji Muhabiri Murat Temizer'e sorduk.

Stratcom Konuşmaları
#57 Diplomacy during the Second Karabakh War |Nigar Arpadarai | StratcomTalks

Stratcom Konuşmaları

Play Episode Listen Later Jun 29, 2022 13:27


It has been more than a year since the Second Karabakh War. Throughout the war, Azerbaijan conducted excellent diplomacy. So, what can the international community learn from Azerbaijan's diplomacy throughout this period? Nigar Arpadarai, a member of the Azerbaijan Parliament, responds to questions. *Nigar Arpadarai was elected as a member of parliament of the Republic of Azerbaijan in 2020. As a member of the Committee on Foreign and Inter-Parliamentary Relations and Committee on Family, Women and Children, Arpadarai works towards the protection of women's and children's rights. Prior to becoming an MP, Arpadarai was the head of the marketing and communications department and official spokesperson for the Formula One Azerbaijan Grand Prix. İkinci Karabağ Savaşı'nın üzerinden bir yıldan fazla zaman geçti. Azerbaycan savaş sırasında diplomasiyi de oldukça iyi yürüttü. Peki, uluslararası kamuoyu Azerbaycan'ın bu süre zarfındaki diplomasisinden ne gibi dersler çıkarabilir? Azerbaycan Parlamentosu üyesi Nigar Arparadai soruları yanıtlıyor. * Nigar Arpadarai, 2020 yılında Azerbaycan Parlamentosu üyeliğine seçildi. Arpadarai, Dış ve Parlamentolar Arası İlişkiler Komitesi ve Aile, Kadın ve Çocuklar Komitesi üyesi olarak kadın ve çocuk haklarının korunması için çalışmaktadır. Milletvekili olmadan önce, Formula 1 Azerbaycan Grand Prix'sinin pazarlama ve iletişim bölümünün başkanı ve resmî sözcüsü olarak görev yapmıştır.

Yeni Şafak Podcast
Hasan Öztürk - Azerbaycan, Vatan Savaşı'ndan sonra yepyeni bir döneme girdi

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jun 24, 2022 4:37


Azerbaycan'a kaç kez gittim hatırlamıyorum. Her gidişimde yeni bir şey öğrendiğimse muhakkak. En son geçtiğimiz hafta oradaydım. Bakü'deki fiziki değişimi gördüm. Siyasi atmosferin, Karabağ'ın özgürleştiril- mesinden sonra nasıl değiştiğine de şahitlik ettim. Savaştan hemen önce, son meclis seçimlerini takip etmek üzere gittiğim Bakü'de, “gençleştirme” harekatının tam manasıyla başarılı olmadığını görüp, yenilenen mecliste eskilerle yenilerin dengesine şahitlik etmiştim. O günlerde Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyev ile 1'nci Yardımcısı Hanımefendi Mihriban Aliyeva'nın siyasette yeni bir yola girdiğini gözlemlemiştim. ALİYEV'İN ÖNDERLİĞİ PEKİŞTİ Sonrasında Karabağ'ın özgürleştirilmesi için başlatılan Vatan Savaşı'nda Azerbaycan topyekun birliktelik gösterdi. Devlet ile millet hep birlikte olağan üstü bir zafere imza attı. Aliyev'in önderliği pekişti. Mihriban Hanım'ın konumu güçlendi. Ve Azerbaycan'daki siyasi tartışmalar duruldu. ««« Bu gidişimde dikkatimi sadece Bakü'nün çehresinin değişimi çekmedi... Bir de devletin kurumsallaşma adımlarının hızlandığını gördüm. Örneğin sivil toplum kuruluşları ile ilişkileri düzenleyen, projelere finansman desteği veren Azerbaycan'ın yeni bir kurumunu ziyaret etme şansı buldul. Bizdeki Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü'ne denk Qeyri-Hokumet Teşkilatlarına Dövlet Desteyi Agentliyi Başkanı Aygün Aliyeva ile görüştük. TÜRK İŞ İNSANLARI, AZERBAYCAN'IN HER SEKTÖRÜNDE ROL ALIYOR Öte yandan Türkiye'nin Azerbaycan'daki kurumlarının faaliyetlerini de takip ettik. Burada söylemek isterim ki Türk iş adamlarının kurduğu Türkiye Azerbaycan İş Adamları Derneği'nin kahvaltısında tanıştığım iş insanlarının her geçen gün artan ticari kapasitelerini görmek bizi ziyadesiyle memnun etti. İnşaattan, gıdaya, sağlıktan alt yapıya, elektronik ve bilişim sektörüne kadar bir çok alanda burada yatırım ve istihdam sağlıyorlar. ««« Azerbaycan'a yine bir seçim döneminde gözlemci olarak gittiğimde bindiğim bir taksinin şoföründen edindiğim bilgilerden yola çıkarak, “Gelirlerin paylaşımı konusunda atılacak her adım, devlet ile halkı birbirine daha da yakınlaştıracak” demiştim. Azerbaycan'da, şu anda asgari ücretten tutun da ücretlere kadar bir çok iyileştirme yapılıyor. Sokaktaki insanlar olanlardan memnun ama “yetmez” diyor. Bu arada özgürleştirilen vatan topraklarının imarı, iskanı istihdamı konusunda da hummalı bir çalışma var. Türkiyeli iş insanlarının da bu çalışmalarda büyük gayreti var. ««« Azerbaycan ile Türkiye arasında hiç olmadığı kadar güçlü ilişkilerin yaşandığı böyle bir dönemde Türk misyonlarının yükü daha da arttı. Başta Bakü Büyükelçiliğimiz olmak üzere, TİKA'sından Yunus Emresi'ne, Mağrif Vakfı'ndan, Anadolu Ajansı'na, TRT'ye kadar tüm kurum ve kuruluşlarımız Azerbaycan'daki Türkiye duyarlılığını canlı tutmakla yükümlü. Bu bağlamda, koordinasyonun önemine ve kişisel kaprislerin bir kenara bırakılması hususuna dikkat çekmek istiyor ve susuyorum.

Mundo Sabah Bülteni

Haftanın son iş gününden günaydın! Dünya'dan ipuçları ile başlıyoruz:-ABD Merkez Bankası'nın stres testi ABD bankalarının şiddetli bir resesyonu atlatabileceğini gösterdi.-Azerbaycan'ın, orman yangınlarıyla mücadeleye destek için gönderdiği amfibi uçak Muğla'ya ulaştı.-Rusya, Afganistan'a tahıl yardımında bulunmaya hazır olduklarını belirtti.-ABD: Türkiye'nin tahıl sorununun çözümü için çabalarını memnuniyetle karşılıyoruz.-Binance Holdings Ltd, NFT'nin tanıtımı için Cristiano Ronaldo ile bir ortaklık imzaladı.-Bakan Yanık: Personelimiz, yangından etkilenen 131 kişiye psikososyal destek verdi.-THY: Suudi Arabistan'dan Türkiye'ye uygulanan seyahat yasağı kalktı.

Gündeme Dair Her Şey
Rus Ortodoks Psikopos: Türkiye'nin Emperyal Hırsları Yok

Gündeme Dair Her Şey

Play Episode Listen Later Jun 22, 2022 6:41


Teknofest Azerbaycan için gittiğimiz Bakü'de, Rus Ortodoks Kilisesi Bakü ve Azerbaycan Piskoposluk Sekreteri Alexy Arşimandrit ile Karabağ'ı, Ukrayna'yı, Türkiye ve Azerbaycan'ı konuştuk. Türkiye için çok özel açıklamalar yapan Alexy Arşimandrit, Selçuk Bayraktar içinse Azerbaycan Ordusu'na yaptığı katkılar, onun ne kadar yetenekli ve özel biri olduğunu gösteriyor dedi. Psikopos Alexy, Ukrayna Savaşı için de dikkat çekici açıklamalarda bulundu. İyi seyirler dileriz.

sel bak rkiye ukrayna bayraktar karaba ortodoks ukrayna sava azerbaycan' ukrayna'y
Yeni Şafak Podcast
HASAN ÖZTÜRK - Karabağ azat olduktan sonra Azerbaycan'a gelen dirlik

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jun 16, 2022 5:19


BAKÜ Bu köşeyi takip edenler, Azerbaycan'ın öz toprağa Karabağ'ı özgürleştirmek için verdiği mücadeleyi ve sonrasındaki büyük zaferi nasıl bir coşku ile takip ettiğimizi bileceklerdir. Savaştan sonra yine yolumuz Bakü'ye, Azerbaycan'a düştü. Siz bu satırları okuduğunuz saatlerde muhtemelen Azatlık Meydanı'ndan yola çıkıp Şehitlik'e selam verip, Karabağ'a ve elbet Kafkasların kadim şehri Şuşa'ya ulaşmış olacağız. Şuşa, Dağlık Karabağ'ın kilididir. Şuşa, Azerbaycan'ın kültür başkentidir! O yüzdendir ki Paşinyan işgal günlerinde, Çıdır Düzün'de yanına aldığı Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile raks etmiş, böylece sadece Azerbaycan Türklerinin değil bizlerin de tepkisini çekmişti. O yüzdendir ki Azerbaycan kesin zaferini Şuşa'yı azat ettikten sonra ilan etmiş ve o gün Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “N'oldu Paşinyan” diye seslenerek, Çıdır Düzü'ndeki raksa gönderme yapmıştı. O günden sonra Karabağ'ın ihya ve imarı devam ediyor.

Gündeme Dair Her Şey
Neden 1 Millet 2 Devlet Diyoruz? | Telman Nusretoğlu Anlattı

Gündeme Dair Her Şey

Play Episode Listen Later Jun 7, 2022 48:59


Neden "1 millet 2 devlet diyoruz?" #Türkiye ve #Azerbaycan neden birlikte anılıyor. 2 ülkenin tarihsel kodlarında neler var? #Kafkas İslam Ordusu, Bakü'ye geldiğinde neler yaşandı? Azerbaycan'ın özgürlük mücadelesinde Osmanlı'nın ve Türkiye'nin yeri nedir? Yakın tarihte, #Karabağ mücadelesinde neler yaşandı? Doç. Dr. Telman Nusretoğlu ile tarihi bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız? Duygularınıza engel olamayacaksınız.

Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz - Yunanistan, Ukrayna buğdaylarına niçin talip oldu?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Jun 2, 2022 4:44


Türkiye, Ukrayna Savaşı'nın başladığı andan itibaren iki tarafı bir araya getirmek ve savaşın bir an önce durdurulması yönünde yoğun çaba içine girdi. Bu çerçevede Rus ve Ukrayna tarafları Türkiye'de buluştular. Hatta gizli görüşmelerin yapıldığına dair haberler de yapıldı. İngiltere ve ABD'nin Ukrayna Savaşı üzerinden yeni bir düzen kurmak istediği ve bu savaşın devamından yana olduğu da açıkça gündeme geldi. Bu sebeple Ukrayna ve Rusya arasındaki birtakım görüşmelerin gizlenmesini tabiî karşılamak gerekir. Hem savaşın körüklenmesi yönündeki açık faaliyetler hem de savaşın durdurulması çabalarına destek vermemesi sebebiyle ABD ve İngiltere'nin Ukrayna Savaşı'nın devamından yana olduğu konusunda neredeyse bütün dünyada ortak bir kanaat oluştu. Türkiye'nin çabalarına destek verilmediği gibi savaşın devamı için ne mümkünse yapıldı. Türkiye zaten Kafkaslar'dan başlayarak Irak ve Suriye'nin kuzeyinde, Doğu Akdeniz ve Ege'de, Batı Trakya'da ve Balkanlarda ABD ve Avrupa devletleri ile mücadele ediyordu. Şimdi buna Karadeniz'in kuzeyi de eklendi. Türkiye'nin Ukrayna Savaşı'ndaki tutumuna Batı ülkelerinin karşıtlık oluşturması sıradan bir gelişme olarak görülemez. Ukrayna Savaşı'nın devam ettiği şu günlerde muhtemel küresel gıda krizi dünya gündeminde baş sıraya oturdu. Kriz söyleminin Ukrayna'da devam eden fiilî savaştan daha önemli hâle geldiğini söyleyebiliriz. Nihayetinde gıda krizi söylemine Yunanistan da dâhil oldu. Yunan Başbakanı Miçotakis, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile görüştükten sonra Ukrayna tahılının dışarıya çıkarılmasında rol oynayabileceğini söyledi. Yunan Başbakan gerekçe olarak Yunanistan'ın denizcilikte önde gelen bir ülke olduğunu öne sürdü. Miçotakis, Fransa'yı arkasına alarak açıklama yaptığı izlenimi de verdi. Böylelikle Türkiye karşısında pozisyon elde etmek istediğini açığa vurmuş oldu. Yunanistan'ın bu tavrı Ukrayna Savaşı'nın hangi sebeplerle geri planda kaldığının anlaşılmasına katkı sağlayabilir. Nihayetinde muhtemel küresel gıda krizinin özellikle Afrika ülkelerini açlık tehlikesi ile karşı karşıya bırakacağı da gündemdedir. Türkiye salgın döneminin başından itibaren Kafkaslar'da, Suriye'nin kuzeyinde ve Libya'da neredeyse eş zamanlı olarak savaşa dâhil oldu. Bu, yaşadığımız dönemin hassasiyeti hakkında yeterince fikir vermektedir. Aynı dönemde ABD de Afganistan'dan kaçmak zorunda kaldı. Ermenistan Kafkaslar'da Türkiye'nin ve Azerbaycan'ın karşısına çıktı. Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinde ise PKK ve bileşenleri Türkiye'nin karşısına çıktı. Doğu Akdeniz ve Ege'de ise Yunanistan fiilî bir durum oluşturmak istedi. Türkiye'nin Misak-ı Millî'nin ötesindeki etkilerine odaklandıkları çok açıktır. On dokuzuncu yüzyılın başlarında Yunan İsyanı ile başlayan yeni dönemi Avrupa'nın farklı coğrafyalardaki kazanımları ile ilişkilendirebiliriz. Yunan İsyanı, Osmanlı'ya bakışın değiştiğini gösterir. Avrupa yayılmacılığı bu yüzyılda zirveye çıktı. Buna rağmen Avrupa yayılmacılığının önündeki en büyük engel Osmanlı'ydı. Osmanlı dönemi ile bugünkü Türkiye arasında doğru bir karşılaştırma yapmak hem geçmişi hem de bugünün hadiselerini anlamaya imkân verebilir. On dokuzuncu yüzyılda kolonyalist yayılmacılık coğrafyamızı doğrudan etkilemişti. Emir Abdülkadir ve Şeyh Şamil çağdaştı. Biri Cezayir'de Fransa'yı, diğeri Kafkaslar'da Rusları durdurmaya çalıştı. Bugün ise Türkiye'nin aynı coğrafyalarda durdurulması gerektiği yönünde haberler yapılıyor. II. Abdülhamid hakkında yapılan olumsuz haberleri, Osmanlı'nın İngiliz ve Fransız yayılmacılığı karşısında oluşturduğu direnç hatları eşliğinde ele almak gerekir. İngiltere ve Fransa kolonilerinin etkisi coğrafyanın derinliklerine ulaşırken karşılarında Osmanlı'yı buluyorlardı. Despot, istibdat, müstebit, Kızıl Sultan gibi yakıştırmaların kaynağında muhakkak Batı basınını buluruz. Bu da en azından içerideki muhaliflerin entelektüel kaynakları hakkında bir fikir verir.

Yeni Şafak Podcast
Selçuk Türkyılmaz - Teknofest Azerbaycan 2022 neden önemlidir?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later May 31, 2022 4:48


Nuri Paşa, Kafkas İslam Ordusu komutanı olarak Gence'de karargâhını kurduğunda tarihler 25 Mayıs 1918'i gösteriyordu. Paşa'nın Gence'ye ulaşması ve karargâhını kurmasından sonra Kafkas İslam Ordusu'nun teşkili süreci hızlanır ve üç gün sonra Azerbaycan'ın bağımsız bir devlet olduğu bütün dünyaya ilan edilir. Bilindiği gibi çok kısa bir zaman önce tarihe Mart Faciası olarak geçen olaylar yaşanmıştır ve Ermeni terör grupları Bakû başta olmak üzere Azerbaycan'ın birçok şehrinde katliama girişmiştir. Güney Kafkasya'dan gelen haberler doğrultusunda Ermeni terör gruplarının Doğu Anadolu'da ve Güney Kafkasya'da eş zamanlı olarak katliama girişeceği tahmin ediliyordu. Çünkü Ekim İhtilali'nden sonra Kafkasya Cephesi'nden çekilen Rusların silahları büyük ölçüde Ermeni grupların eline geçmişti. Enver Paşa'ya ulaşan bilgiler harekete geçilmesi gerektiğini göstermekteydi. Kafkas İslam Ordusu, Mart Faciası'nı önleyemedi ama 25 Mayıs'ta Gence'de bugünkü Azerbaycan'ı da etkileyen yeni bir dönem başladı. 28 Mayıs'ta Azerbaycan'ın bağımsızlığı ilan edildi ve yaklaşık dört ay devam eden bir savaştan sonra Bakû işgalden kurtarıldı. Bakû'nun kurtarılmasından sonra Kafkas İslam Ordusu'nun bir kolu Şuşa'ya yöneldi. Çünkü Ermeni terör gruplarının varlığı hâlâ büyük bir tehditti. Azerbaycan'ın bağımsızlık dönemi kısa sürdü fakat Bakû'nun kurtarılması ile ortaya çıkan tabloyu Sovyet döneminde dahi değiştiremediler. Yüz yıl sonra Türkiye ve Azerbaycan dayanışması yeniden güçlü bir şekilde sahaya yansıyor. Bunu II. Karabağ Savaşı'nda gördük. Bu zaferi tarihin tekrarı olarak görmemek gerekir. Fakat benzerlikler dikkat çekicidir. 25 ve 28 Mayıs tarihleri arasındaki üç gün ortak tarihimiz açısından çok önemliydi. Üstelik Azerbaycan'ın bağımsız bir devlet olarak varlığının kısa ömürlü olmasından hareketle bu üç günü geçiştirmenin de bir anlamı yok. Yıllar sonra “Teknofest Azerbaycan 2022” etkinliklerinin 26-29 Mayıs tarihleri arasında yapılmış olmasını, bu üç günün öneminin ilanı olarak görebiliriz. O zaman da Türkiye'nin desteği kalıcı sonuçlar alınmasını sağlamıştı fakat bugün çok daha ileri düzeyde bir yakınlaşmadan bahsedebiliriz. Çok daha ileri adımlar atılıyor. Türkiye'de belirli kesimlerin, İslam dünyasının gerileme sebepleri, Müslümanların hâl-i pürmelali, bilimsel keşifler ve sanayi devrimini kaçırmak gibi artık ezber diyebileceğimiz başlıklar altında fikir teatisi içinde bulunmaktan hoşlandığı malumdur. Bu çevrelerin ideolojik bir bütünlük içinde oldukları veya fikrî olarak geniş bir kesimi temsil ettiği söylenemez fakat geçmişe yönelik eleştirilerinde ortak bir tutum içinde oldukları da çok açıktır. Bu kimseler bilimsel keşifleri ve sanayi devrimini kaçırmaktan şikâyetçi olduklarında, geçmişin aktörlerinin tarih dışılığına atıf yapmayı da entelektüel bir ayrıcalık olarak benimsediklerini göstermiş olurlar. Muhalif duruştan beslenen özgüveni, yüzlerine yansıtmaktan ayrı bir zevk aldıkları her hâllerinden belli olur. Çünkü kurtuluş reçetesi de ellerindedir. Hâlbuki onların kavramlarıyla konuşursak benimsenen bu söylem biçimi onları tarihin dışına itmektedir. Türkiye merkezli değişimi göremedikleri gibi hem sürece sırtlarını dönüyorlar hem de irade sahiplerini küçümsüyorlar. Onları tarih dışına iten de bu tutumdur.

bu neden bak ekim anadolu fakat onlar ermeni kafkas sovyet muhalif azerbaycan' kafkasya'da bilindi
MyMecra Podcast
Şehit Olunmaz, Şehit Doğulur! - B52 - Biri Bir Gün | Serdar Tuncer

MyMecra Podcast

Play Episode Listen Later Mar 23, 2022 19:24


Her hafta birbirinden farklı hikayelerle izleyicilerini kıssadan hisse almaya davet eden Serdar Tuncer, bu hafta Biri Bir Gün'de Azerbaycan milli kahramanı şehit Mübariz İbrahimov'un hikayesini, onun yaşadığı öz diyardan anlatıyor... Serdar Tuncer bu bölümde başlıca şunları anlattı; Selamın aleyküm erenler ve dahi erenlere gönül verenler hatta ve hatta toprak dediğini yerin şehitler tarafından kanlarla sulandığı vakit vatan haline dönüştüğünü, bambaşka bir hüviyete büründüğünü bilenler. Jeneriğin hemen öncesinde okuduğum şiir ve şu anda sizi selamlayışımızdan belki tahmin ettiniz bir şehidi, bir güzel adamı, bir kahramanı yad edeceğiz bu Biri Bir Gün'de... Can Azerbaycan'dayız. Bakü sokaklarında dolaşıyoruz. İki devlet, bir millet! Azerbaycan'ımızdayız ve iki gün sonra 26 Şubat tarihi Azerbaycan'da yaşanan büyük bir katliamın yıldönümü. 26 Şubat 1992'de Ermeniler, dağlık Karabağ'a yakın Hocalı'da 613 kardeşimizi şehit ettiler. Kadın, çocuk demeden çok büyük bir katliam yaşandı orada. Bu millet, tarihinin değişik evrelerinde böylesi zulümlerle hep karşı karşıya kaldı... Dönüp baktığınızda sadece Azerbaycan türkleri değil bütün bir türk dünyası, bütün bir islam dünyası bu mazlumluktan ziyadesiyle payını aldı... Bizim tarihimize baktığınız vakit Allah'a Hamd-u Sena'lar olsun bizim yaptığımız bu manada bir katliama rast gelemiyorsunu fakat biz hem millet olarak hem ümmet olarak bu meyandaki zulümlerle hep muhatap olmak durumunda kaldık... Bugün anlatacağım kişi işte o 26 Şubat 1992 yılında, Hocalı'da şehit olanların haberleri televizyondan geçerken henüz 4 yaşlarında olan bir çocuk... Atasıyla, babasıyla beraber haberleri seyrediyorlar ve orada 6 yaşlarında küçük bir kız çocuğu ağlayarak göz yaşları içerisinde ne yaşandığını anlatıyor o gece... Kullandığı ifadelerden birisi şu: Babam, ilk defa ağladığım için bana tokat attı... Devamı videoda... Gelin, Beraber Yürüyelim... VİDEO MÜZİK

Michael Kuyucu ile Müzik Habercisi
Azerbaycan'ın Hangi Spotify Rekortmeni Türkiye'de Albüm Yapıyor?

Michael Kuyucu ile Müzik Habercisi

Play Episode Listen Later Feb 15, 2022 13:22


Azerbaycan'ın yeni nesil pop müzik yıldızı , Azerbaycan'ın spotify rekortmeni HİS Türkiye'de başlayan müzik yolculuğunu ve Türkiye'de yayınlanan ilk teklisi "BELA"yı anlatıyor.

Kısa Dalga Podcast
İLHAN UZGEL ANLATIYOR: TÜRKİYE İLE ERMENİSTAN BU SEFER NORMALLEŞEBİLİR Mİ?

Kısa Dalga Podcast

Play Episode Listen Later Feb 8, 2022 19:07


Prof. Dr. İlhan Uzgel, Türkiye ile Ermenistan arasında başlatılan normalleşme sürecini anlatıyor.: Türkiye'nin AKP yönetimi altında Ermenistan ile normalleşmesi olumlu bir gelişme. Bunu eski açılım sürecindeki hatalara düşmeden, yüksek konumdan, dayatmacı bir tarzda yürütmemesi önemli. Yoksa böyle bir tavır Ermenistan tarafında milliyetçileri güçlendirip hükümeti zor durumda bırakabilir. Bu süreçte Azerbaycan'ın dışarıda bırakılmaması, bir diğer olumlu gelişme. Bu ipoteğin şimdilik kalkmış görünmesi, başarı şansını artırıyor. Özellikle, Karadeniz ve Ukrayna'da gerilimin arttığı bir bölgesel ortamda, en azından Ermenistan ile gelecek bir yumuşamanın Kafkasya'ya yansıması, bölge halklarının bir kazanımı olabilir.  Okumak için: https://kisadalga.net/haber/detay/turkiye-ile-ermenistan-bu-sefer-normallesebilir-mi_24356

Yeni Şafak Podcast
Nedret Ersanel - Çarklar Türkiye'ye Dönüyor...

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Dec 11, 2021 5:30


Ortadoğu'da yaşanan 'sıra dışı' hareketliliğin henüz 'ne olduğu' anlaşılmaya çalışıldığı için, 'nereye varacağı' konusunda kestirmeler getirmekte herkes utangaç davranıyor. Neyse ki, 'olaylar listesi ve nedenleri' konusunda asgari müşterek tutturuldu ve değişen dinamiklere farkındalığı teşvik eden yazıları daha ileri götürebileceğiz... (Liste için, 'Jenga', 04/12.) Taze maddeler ekleyerek devam edelim... İlk duyulduğu haliyle 'altılı', sonrasında '3+3' ismiyle ifade edilen, Azerbaycan-Ermenistan savaşının çıktılarından sayılan, Türkiye-Rusya-Azerbaycan-İran-Ermenistan-Gürcistan 'kümesi/seti' her gündeme geldiğinde, 'iyi niyetli ama romantik bir teşebbüs' olarak karşılanıyor... Söz konusu coğrafyanın tecrübeleri anımsandığında bu yaklaşıma hak vermemek zor. 'Takıldıkları' yeri anlayabiliyoruz. Ama 'kalmak' başka... Sonuçta süreç ilerliyor; Rusya, Türkiye ve Azerbaycan'ın açık desteğine sahip. Anlaşılıyor ki, artık İran'ın da. Bölgenin en büyük güçlerinin iteklediği bir çark dönüyor. Yavaş, dişlileri eksik, türlü bozma girişimlerine hatta iç şüphelere açık.. Ama dönüyor... Nitekim platformun ilk toplantısı dün Moskova'da, Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Rusya ve İran'ın dışişleri bakan yardımcıları düzeyinde yapıldı. Gürcistan katılamadı. Nedenlerini biliyoruz. Ama Ankara ve zaman onu da ikna edebilir. Zemin ideal formuna ulaştığında, nasıl bir tablonun ortaya çıkacağını hayal ederek takip etmek gerekiyor...

ama liste rkiye sonu anla rusya ortado yava moskova taze neyse zemin azerbaycan' moskova'da azerbaycan ermenistan
Bir bakışta
İran'ın, Karabağ'ın kurtuluşunu kabullenme devri başladı

Bir bakışta

Play Episode Listen Later Nov 30, 2021 13:23


Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarını kurtarmasından beri komşusu İran'la ilişkileri bozuktu. Aşkabat'ta iki devletin başkanlarının görüşmesi, İran'ın bu tutumunu terk ettiğini gösteriyor. İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Başkanı Dr. Hakkı Uygur'la İran'daki tutum değişikliğini neyin etkilediğini konuştuk.

kurtulu karaba azerbaycan'
Medyascope.tv Podcast
Sağduyu (26): Küresel Bakü Forumu 2021'den izlenimler

Medyascope.tv Podcast

Play Episode Listen Later Nov 9, 2021 32:44


“Sağduyu” programının 26. bölümünde yazar Tarık Çelenk, davetlisi olduğu 4-6 Kasım 2021'de Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen Küresel Bakü Forumu 2021'den izlenimlerini anlattı. En son 2006 yılında Azerbaycan'da bulunan Çelenk, aradan geçen 15 yılda nelerin değiştiği konusunda kendi gözlemlerini dile getirirken Kafkasya ve Balkan ülkelerinin Avrupa Birliği'nden, Rusya'dan, ABD'den ve Türkiye'den beklentilerini sıraladı ve demokrasi, sivil toplum ve insan haklarının bölge ülkeleri için neden önemli olduğunu değerlendirdi.

Yeni Şafak Podcast
Mehmet Metiner - Karabağ zaferi neyin ifadesidir?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Nov 8, 2021 6:22


Karabağ zaferinin birinci yıl dönümünü kutluyoruz. Beylik laflara gerek yok. Bu zaferin özünü yakalamak lazım asıl. Ne oldu da ne değişti de yıllar yılı Ermenistan'ın işgali altında inim inim inleyen Azerbaycan'ımıza ait bu aziz topraklar işgalden ve zilletten kurtuldu? Olan ve değişen şudur: Azerbaycan ve Türkiye sözde değil özde birlik geliştirdiler. Adım adım askeri hazırlık yaptılar. Aceleci davranmadılar.

bu mehmet olan karaba neyin azerbaycan'
Bir bakışta
Karabağ zaferi Kafkasya'yı nasıl değiştiriyor?

Bir bakışta

Play Episode Listen Later Nov 8, 2021 9:21


Azerbaycan Karabağ'ın kurtarılışının birinci yılında Zafer Günü coşkusunu yaşıyor. Zafer neler getirdi? Dünyaya ilan edilen Türkiye-Azerbaycan ittifakını, yeniden inşanın baş döndüren hızını, Azerbaycan'ı dünyaya bağlayacak yeni koridorları Bakü'deki AA Muhabiri Ruslan Rehimov ile konuştuk.

Yeni Şafak Podcast
BÜLENT ORAKOĞLU - Ermenistan -İran uyuşturucu hattına darbe

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Nov 2, 2021 5:37


Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Ülkeleri Liderler Zirvesi'nde yaptığı açıklamada 30 yıla yakın Ermenistan işgali altında kalan Karabağ'ın yıllarca Ermenistan-İran zehir ticaretinde kullanıldığını açıklamıştı. Karabağ'ın işgalden kurtarılmasıyla Ermenistan-İran uyuşturucu ortaklığı da ağır darbe yedi. Azerbaycan'ın kontrolüne geçmesinin ardından Karabağ'da ciddi miktarda uyuşturucu yakalandı. Cebrail'de bir uyuşturucu dağıtım fabrikası ve Zengilan'a uzanan tünellerle oluşturulmuş transfer hattı bulundu. Hattın işgal sırasında Ermeni askerlerince korunduğu öğrenildi.

Yeni Şafak Podcast
ERSİN ÇELİK - Azerbaycan'ın KKTC'yi tanıması artık an meselesi mi?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 27, 2021 6:31


Geçtiğimiz hafta Türk Konseyi Medya Forumu'nun ilk toplantısı İstanbul'da yapıldı. İletişim Başkanlığı'nın ev sahipliğindeki programa davetli gazeteciler arasındaydım. Üç gün süren forumda çok sayıda etkinlik düzenlendi. Türk dünyasından ve özellikle de medya sektörü için çok özel bir buluşmaydı. Oturum aralarında şunu gözlemledim; hemen herkeste farklı bir heyecan vardı. Çok sayıda iletişimci bir aradaydı. Samimi kucaklaşmalar sohbetler halkalarına dönüştü. Türk dünyasında söylem birliğinin Azerbaycan'ın Karabağ'da elde ettiği zaferde payının olması başlıca konulardandı. Ermenistan ve diasporasının dezenformasyonlarına anında cevap verilmesinin yanı sıra Karabağ Harekatında şeffaf bir süreç yürütülmesi Türk dünyasının aynı zamanda iletişim zaferi olarak kayıtlara geçmişti zaten. Türk dünyasında iletişimin, söylem birliğinin, sosyal medya kullanım rehberlerinin oluşturulması ve kurulan medya ortaklıkları elbette çok önemli başlıklar. Ancak ben KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın devlet başkanı olarak foruma davet edilmesine dikkat çekeceğim.

ge ancak art k karaba azerbaycan' oturum
Bir bakışta
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karabağ'a gidiyor

Bir bakışta

Play Episode Listen Later Oct 25, 2021 4:15


Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye ve Azerbaycan'ın el ele vererek yeniden inşa etmekte olduğu Karabağ'da hem havalimanı açılışına katılacak hem de iş birliği alanlarını bizzat görecek. Bakü'deki AA Muhabiri Ruslan Rehimov anlatıyor.

Yeni Şafak Podcast
İbrahim Karagül - İran sınırı geçerse ne olur? Bir “gizli anlaşma” var mı?

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Oct 10, 2021 5:59


İran'ın Azerbaycan'a yönelik tehditleri, sınıra asker yığması, Türkiye ve Azerbaycan'ın olası bir saldırıya karşı ardı ardına tatbikatlar yapıyor oluşu ne anlama geliyor? İran'ın korkusu ne? Kafkaslar'da savaş mı çıkarmaya çalışıyor? Azerbaycan'a saldırır mı? Bu “derin endişe”ye biraz yakında bakalım. Türkiye'nin “dokunuş”u yüzyılların planını bozdu.

Yeni Şafak Podcast
SELÇUK TÜRKYILMAZ - II. Karabağ Savaşı'nın yıl dönümünde

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 29, 2021 4:51


Geçen sene 27 Eylül'de Ermenistan ordusu Azerbaycan'a yeni bir saldırı başlattığında kim ne düşünmüştü sorusuna cevap bulmak istesek epeyce bir gayret sarf etmemiz gerekir. Bugün dahi Azerbaycan, Karabağ ve Güney Kafkasya hakkında ortalama bir kanaatten bahsedemiyoruz ve savaş başladığında Azerbaycan'ın büyük bir zafere ulaşacağına dair inancı paylaşan insan sayısı sınırlıydı. Bu sebeple kimin ne düşündüğü sorusuna cevap bulmaya çalışmaktansa farklı fikirlerin ortaya çıkmasına yol açan faktörleri tespit etmek muhtemelen daha doğru olacak. Bunun için de Türkiye'nin coğrafyamızla ilgili kimlerle kavgaya tutuştuğunu bilmek gerekir. II. Karabağ Savaşı'nın, sonuçları itibarıyla dengeleri değiştirdiğini ve Türkiye-Azerbaycan ortaklığının özellikle Asya'nın kalbinde önemli değişikliklere yol açtığını göz önünde bulundurduğumuzda yapacağımız tahliller çok daha önemli hâle gelecektir.

Yeni Şafak Podcast
SELÇUK TÜRKYILMAZ - Üç Qardaş Bakû'da

Yeni Şafak Podcast

Play Episode Listen Later Sep 15, 2021 5:13


Üç Qardaş – 2021 tatbikatı Azerbaycan'da devam ediyor. Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan askerlerinin katılımı ile yapılan tatbikat II. Karabağ Savaşı'nda elde edilen zaferin kalıcı etkileri bağlamında görülmelidir. Tam bir yıl önce başlayan ikinci savaş süresince Pakistan ve Afganistan devletleri Azerbaycan ve Türkiye'nin yanında saf tutmuştu. Azerbaycan ordusu bu savaşta muazzam bir başarı göstermiş, onlarca yıllık geçmişi olan bölgesel sorunların çözümüne büyük katkı sağlamıştı. Bölgesel sorunların çözümünü Güney Kafkasya'nın bütününü ve bunun Anadolu'ya etkisini göz önünde bulundurarak değerlendirdiğimizde zaferin kıymeti biraz daha artıyordu. Fakat Pakistan ve Afganistan'ın Azerbaycan'ın doğrudan yanında yer alması ortaya çıkan zafere çok geniş bir alandan derinlik kazandırdı. Bakû neredeyse Türkistan'dan Hint Okyanusuna uzanan bir alan ile Avrupa'nın merkezine yerleşmişti. Üç Qardaş-2021 tatbikatı, bu değişimin sağlam temeller üzerine oturduğunu göstermek bakımından oldukça önemlidir.

Medyascope.tv Podcast
Pegasus casus yazılımı: Veri sızıntısının boyutları ne kadar? | Konuk: Ahmet Sabancı

Medyascope.tv Podcast

Play Episode Listen Later Jul 21, 2021 29:35


Washington Post'un haberine göre Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih'in telefonu da Pegasus casus yazılımı tarafından dinlenen binlerce telefon arasında yer alıyor. Öte yandan, Financial Times'ın ilk kadın editörü Roula Khalaf'ın 2018 yılı boyunca hedef alındığı ortaya çıktı. Azerbaycan'ın önde gelen bir gazeteci ve insan hakları aktivistlerinden, yolsuzlukla ilgili araştırma raporlarıyla tanınan Hatice Ismayilova, Pegasus casus yazılımı tarafından hedef alındığının ortaya çıkmasının ardından açıklamalarda bulundu. Gelen son bilgilere göre, ABD'li araştırmacı gazeteci Bradley Hope'a ait bir telefon da hedef alındı. Washington Post'un salı günü (20 Temmuz) verdiği bilgilere göre, Irak Cumhurbaşkanı Barham Salih‘in telefonu, Pegasus casus yazılım olayında izlendiğii muhtemel 50 bin numara arasında yer alıyor. Salih böylece, telefon numaraları potansiyel izleme listesinde yer alan üç cumhurbaşkanı, on başbakan ve bir kral arasında yer aldı.

Tarihte Bugün
Tarihte Bugün #175 | 24 Haziran

Tarihte Bugün

Play Episode Listen Later Jul 7, 2021 2:04


24 HAZİRAN 2021 DÜNYA TARİHİNDE BUGÜN YAŞANANLAR 1901 - Pablo Picasso'nun eserleri ilk defa sergilendi. 1910 - Japonya, Kore'yi istila etti. 1947 - Bir Amerikalı, gökyüzünde uçan nesneler gördüğünü bildirdi, nesnelerin fincan tabağına benzediğini iddia etti. Basın ilk kez "uçan daire" terimini kullanmaya başladı. 1983 - Uzay mekiği Challenger, uzaydaki görevini tamamlayarak, Amerika Birleşik Devletleri'nin uzaya gönderdiği ilk kadın astronot olan Sally Ride ile Dünya'ya döndü. TÜRKİYE TARİHİNDE BUGÜN YAŞANANLAR 1936 - Türkiye Millî Basketbol Takımı ilk maçını Yunanistan ile yaptı, 49-12 galip geldi. 1961 - Almanya'ya gidecek ilk işçi kafilesi yola çıktı. İş gücü göndermeye ilişkin protokol, Türkiye ile Batı Almanya arasında 13 Haziran'da imzalanmış ve özel kuruluşların kontratsız işçi göndermelerinin önüne geçilmeye çalışılmıştı. BUGÜN DOĞANLAR 1938 - Azeri siyasetçi ve Azerbaycan'ın 2. Cumhurbaşkanı Ebulfez Elçibey, doğdu. 1941 - Türk müzisyen Erkin Koray, dünyaya geldi.   BUGÜN ÖLENLER 1398 -  Ming Hanedanı'nın kurucusu ve ilk imparatoru Zhu Yuanzhang, hayatını kaybetti. 1960 - Türk eğitimci ve Köy Enstitüleri'nin kurucusu İsmail Hakkı Tonguç, vefat etti.

bas haziran cumhurba azeri enstit devletleri tarihte erkin koray azerbaycan' devletleri'nin
COSMO Köln Radyosu - Beiträge
"Türkiye bizim de takımımız"

COSMO Köln Radyosu - Beiträge

Play Episode Listen Later Jun 18, 2021 4:51


Türk milli futbol takımı Avrupa Şampiyonası'ndaki ilk iki maçında yenilerek, gruptan çıkma şansını zora soktu. Hayal kırıklığı yaşyan futbolseverler umudunu son maça bağladı. Şenol Güneş'in talebelerinin şansını bir nebze de olsa sürdürebilmesi için Pazar günü Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de oynayacağı maçta, rakibi İsviçre'yi mutlaka yenmesi gerekiyor. Ay-Yıldızlıları Bakü'de destekleyenlerden biri de Elçin Mehdiyev. Aylar önce biletini almış olan Mehdiyev "Türkiye bizim de milli takımımız" diyor. Elçin Mehdiyev ile söyleşi

Mundo Sabah Bülteni

Abone olmak için www.mundo.report web sitesini ziyaret edebilirsiniz.Haftanın son işgünü cuma sabahından günaydın! Gündemden kısa kısa ile başlayalım:BM İnsan Hakları Konseyi, İsrail'in insan hakları ihlallerini soruşturmak üzere bir komisyon kurulmasına karar verdi.İsrail gazetesi Haaretz, hayatını kaybeden 67 Gazzeli çocuğun fotoğrafını yayınlandı ve “Savaşın bedeli bu” manşetini attı.Dünya Bankası Türkiye'nin 2021 yılında yüzde 5 büyüme hedefinin sağlanabileceğini ifade etti.Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Canan Kaftancıoğlu'na 500 bin liralık tazminat davası açtı.Diyarbakır-Mardin yolu üzerinde dur ihtarına uymayan plakasız bir araçtan atılan çanta, güvenlik güçleri tarafından imha edildi.A Milli Takım, hazırlık maçında Azerbaycan'ı 2-1 mağlup etti.Cuma ruhuna uygun bir şarkı listesi sizi burada bekliyor. Keyifli okumalar, keyifli günler…

Radyo Agos
Seçime doğru Ermenistan

Radyo Agos

Play Episode Listen Later May 22, 2021 70:47


İlk bölümde Pakrat Estukyan ile Türkiye'nin ve Ermeni toplumunun gündemini konuşacağız. İkinci bölümde Alin Ozinian ile seçime doğru Ermenistan'ı ve yeni gerilim konusu olan Azerbaycan'ın sınır ihlali yaptığı yönündeki açıklamaları ele alacağız.

ermeni azerbaycan'
Radyo Agos
Seçime doğru Ermenistan

Radyo Agos

Play Episode Listen Later May 22, 2021 70:47


İlk bölümde Pakrat Estukyan ile Türkiye'nin ve  Ermeni toplumunun gündemini konuşacağız. İkinci bölümde Alin Ozinian ile seçime doğru Ermenistan'ı ve yeni gerilim konusu olan Azerbaycan'ın sınır ihlali yaptığı yönündeki açıklamaları ele alacağız. 

ermeni azerbaycan'
Tarih Vakfı
"Bir Hayat Serüveni: Samsun'dan Moskova'ya, 'Canavar' Zeki'den 'Yoldaş” Zeki'ye”- Arsen Avagyan I Vangelis Kechriotis Perşembe Konuşmaları

Tarih Vakfı

Play Episode Listen Later May 6, 2021 60:54


1866 yılında Kuzey Kafkasya- Maykop civarından göç eden bir Şapsuğ ailenin çocuğu olarak Samsun şehrinin Pazar mahallesinde 1883 yılında dünyaya gelen Salih Zeki (Kuşarkov) macera dolu bir hayat yaşamıştır. Ünlü Türk komünist – Mustafa Suphi'nin çocukluk ve gençlik arkadaşı olan Salih Zeki 14 Ocak 1903'te Canik Sancağı mutasarrıflığına geçerek devlet memurluğuna adım attı. Ermeni Soykırımı yıllarında tarih sahnesine çıkan, Develi'deki Ermenilere karşı yapılan yolsuzluklar ve katliamlardan dolayı “Canavar Zeki” ünvanını alan Salih Zeki 1916 yılında Deyr-i Zor Mutasarrıfı mevkiinde bulundu. Soykırım zamanında yaptıklarının sorumluluğunu üstlenmek yerine Bakü'ye kaçan Salih Zeki hayatının ikinci kısmı sayılabilecek zamanlar yaşadı. TKP kurucularından biri olan Salih Zeki 1920 Nisan ayında Azerbaycan'ın Sovyetleşmesinde göze çarpan bir rol oynadı. Yine 1920'lerde Kemalistler ve Bakü'deki Türk Komünistler arasında bağ kurdu. Rusya Bolşevik Partisinin üyesi olan Salih Zeki sonraki yıllarında Türk Latin Alfabesi komisyonunun sekreterliğini ve “Yeni Fikir” gazetesinin redaktörlüğü yaptı. Bakü ve Tifliste çeşitli görevlerde bulundu. 1933 yılında Komünist Partinin emriyle Moskova'ya nakledilen Zeki, Doğu Bilimler Enstitüsünde Komintern yoluyla Türkiye Komünist Partinin çalışmalarında bulundu, V. Lenin ve başkalarının eserlerini Rusça'dan Türkçe'ye çevirdi ve hayatının son yıllarında KUTV'da çalıştı. Yine 1933 yılında Moskova'da yazılan resmi biyografisinde Ermeni Soykırımında oynadığı rolü kabul ederek pişmanlığını resmen ifade etti.

Tarihte Bugün
Tarihte Bugün #57 | 26 Şubat

Tarihte Bugün

Play Episode Listen Later Feb 26, 2021 2:56


26 ŞUBAT 2021 Tarihte bugün yaşanan olaylar arasında; Ermenilerin Hocalı'da Azeri Türklerini katletmesi, Genç Osman'ın tahta çıkışı, Varlık vergisini ödeyemeyen 160 kişi Aşkale'ye sürgün edilmesi, Makedonya devlet başkanının uçak kazasında ölmesi var… DÜNYA TARİHİNDE BUGÜN YAŞANANLAR 1870 - New York'ta ilk metro çalışmaya başladı. 1999- İran'da 1979 İslam Devrimi'nden sonra ilk belediye seçimleri yapıldı. 2004 Makedonya Devlet Başkanı Uçak Kazasında Öldü TÜRKİYE TARİHİNDE BUGÜN YAŞANANLAR 1910 - İstanbul'da ilk solcu dergi, "İştirak" yayımlanmaya başladı. Dergi Hüseyin Hilmi tarafından çıkarıldı. 1926 - Türkiye İstatistik Kurumu (o dönemki adıyla Merkezi İstatistik Dairesi) kuruldu. 1934 - İstanbul Belediyesi Çağdaşlık Adına Evlerin Pencerelerinde ki Kafesleri Kaldırma Kararı Aldı  İstanbul Belediyesi  26 Şubat 1934'te çağdaşlığa aykırı bulduğu evlerin pencerelerinde bulunan kafeslerin kaldırılması kararı aldı. Karar en çok muhafazakar aileleri etkiledi.  1943 Varlık Vergisini Ödeyemeyen 160 Kişi Aşkale'ye Sürgün Edildi   1992 Ermeniler Hocalı'da Azeri Türklerini Katletti Azerbaycan'ın dağlık Karabağ bölgesinde Hocalı Kasabasına 26 Şubat 1992'de baskın düzenleyen Ermeni ordusu kadın, çocuk demeden önlerine geleni katlettiler. Azerbaycan'ın konu ile ilgili açıklamasına göre katliamda 613 kişi hayatını kaybetti. BUGÜN DOĞANLAR 1802 - Victor Hugo, Fransız yazar 1928 - Ariel Şaron, İsrailli siyasetçi 1951 - Ferhan Şensoy, Türk sinema ve tiyatro oyuncusu 1954 -  Türk siyasetçi Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. ve günümüzdeki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, doğdu. 1959 -  Türk akademisyen, siyasetçi ve Gelecek Partisi'nin kurucu genel başkanı Ahmet Davutoğlu, dünyaya geldi.   BUGÜN ÖLENLER 1929 - Türk neyzen, grifitzen ve besteci Giriftzen Asım Bey hayatını kaybetti.  1930 -  Türk siyasetçi ve Jön Türk hareketinin önderlerinden Ahmet Rıza Bey, vefat etti. 1961 - Türk öğretmen, siyasetçi ve eski Millî Eğitim Bakanlarından Hasan Âli Yücel, vefat etti. 1994 -  Türk yazar ve gazeteci Tarık Buğra, hayatını kaybetti.

Hizmetten
Vuslat Arzusu | Şadırvan 2 | 28 Ocak 1990 | Fethullah Gülen Hocaefendi

Hizmetten

Play Episode Listen Later Nov 21, 2020 106:50


• Azerbaycan'ın işgali karşısında duyulan ızdırap ve yeryüzünde zulüm ve işkence altında inleyen dindaş ve soydaşlarımız için bir şey yapamamanın hüznü... • Hıristiyan ilim çevrelerince ikinci Einstein sayılan Sir James Jeans'ın, ilim erbabının inkâra sapmaları karşısında duyduğu şaşkınlık... • “Ama onlar, Allah'ın kudret ve azametini hakkıyla takdir edemediler. Hâlbuki bütün bir dünya kıyamet günü O'nun avucunda, semalar da bükülmüş olarak elinin içindedir. Böyle bir azamet ve hâkimiyet sahibi Allah, onların uydurdukları ortaklardan yücedir, münezzehtir.” (Zümer sûresi, 39/67) âyeti açıklanarak Allah'ın (c.c.) azametini takdir etmenin O'nu çok iyi bilmeye bağlı olduğu vurgulanıyor. • Allah'ı (c.c.) hakkıyla tanıyan ve O'na teslim olan kâinata meydan okuyabilir... • Sahabe-i kirâm efendilerimizin (r.anhüm) Allah Teâlâ'ya teslimiyetteki derinlikleri... • Allah'ın emirlerine ciddî duyarlılık gösteren ve onları titizlikle yerine getirenleri Allah (c.c.) zâyi etmeyecek ve onlara sahip çıkacaktır... • Rabia Adeviye'ye ait olan: “Allah'ı sevdiğini söylediğin halde O'na isyan ediyorsun, / Hayatı bana veren Allah'a yemin ederim ki bu, şaşılacak bir şeydir. / Eğer muhabbetin sadık olsaydı Allah'a itaat ederdin, / Çünkü seven sevdiğine itaat eder.” şiiri tahlil ediliyor. • Bir kalbde Allah muhabbeti yerleşince ağyâr (Allah'tan başka her şey) muhabbeti yok olur gider. • Hz. Fâtıma Anamızın (r.anhâ), Resûlullah'ın (sallallahu aleyhi vesellem) vefatından sonra O'na (sallallahu aleyhi vesellem) kavuşma arzusuyla yanıp tutuşması... • Hz. Yusuf'un (a.s.) güzelliği karşısında meyve bıçaklarıyla ellerini kesen kadınlar, Hz. Muhammed'in (sallallahu aleyhi vesellem) güzelliğini görselerdi, bıçakları kalplerine saplarlardı. Ya arzın ve semâların ezel ve ebed Sultanı Allah'ın Cemâlini görselerdi!!!... • Âlem-i İslâm, iştiyakla Allah'a (c.c.) yöneldiği zaman mazlûmiyetten ve mağdûriyetten kurtulacaktır. • Hz. Şuayb'da (a.s.) Allah iştiyakı (kavuşma arzusu)... • Bu Cennet Vatanımızı dört bir taraftan saran düşmanlara karşı Kurtuluş Savaşı verdiğimiz yıllarda, Hindistan'daki Müslümanların Türkiye'ye yardım maksadıyla toplanmaları ve ellerinde ne var ne yok bir araya getirip ülkemize göndermeleri... Muhammed İkbal'in yakazada Peygamberimiz'i (sallallahu aleyhi vesellem) görmesi... • Hocaefendi'nin, mazlûm ve mağdûr milletlerin ağlamalarının dinmesi ve perişan hallerinin sona ermesi için cemaatten dua etmelerini istemesi...

albert einstein ama allah res bir hz hayat muhammed cem ocak anam hindistan fethullah g kurtulu sava azerbaycan' muhammed'in sahabe
49W
Dağlık Karabağ Krizi | Çatışmanın Sebepleri, Rusya'nın Rolü, Azerbaycan-Ermenistan Gerilimi, Türkiye

49W

Play Episode Listen Later Oct 4, 2020 9:15


27 Eylül Pazar gününden bu yana Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ bölgesinde sıcak çatışmalar devam ediyor. Bölgedeki gerilimin ve krizin kısa sürede dinmesi mümkün mü? Türkiye ve Rusya'nın krizdeki rolü nedir? Ubeydullah Ademi Dağlık Karabağ'daki çatışmalara dair bilmeniz gerekenleri aktardı.

rkiye eyl krizi pazar rusya karaba rusya'n azerbaycan' azerbaycan ermenistan
Konuşa Konuşa
Aydın Sezer: 'Türkiye'nin D. Karabağ tutumu Rusya ile kriz yaratabilir, Azerbaycan'ın haklı davasına zarar verebilir'

Konuşa Konuşa

Play Episode Listen Later Oct 2, 2020 28:14


Konuşa Konuşa'da Gülten Sarı'nın konuğu olan Rusya uzmanı Aydın Sezer, Türkiye'nin Dağlık Karabağ sorunundaki tutumunu ve Ankara-Moskova hattında muhtemel bir yeni karşı karşıya gelmeyi yorumladı.

Mecra
Karabağ Savaşı'nın Afgan mücahitleri - Samir Babaoğlu

Mecra

Play Episode Listen Later Sep 28, 2020 11:44


Dağlık Karabağ çatışması Sovyetlerin son döneminde yaşanan ilk büyük kitlesel politik hareketlenmeydi ve bu, daha sonra Sovyetler Birliği çöktüğünde Ermenistan ile Azerbaycan, Karabağ'ın denetimi için ilan edilmemiş bir savaşa başladığında devletlerarası savaşa dönüştü. Azerbaycan'la Ermenistan'ı karşı karşıya getiren ve binlerce insanın canına mal olan bu savaşın geçici olarak bitiminden 26 sene geçiyor. 30 bin Azerbaycan vatandaşının canına mal olan savaş o dönem İslam dünyası için de bir sınav görevi üstlendi. Türkiye'den, Çeçenistan'dan ve Afganistan'dan gelen gönüllü savaşçılar Karabağ Savaşı'nın en kritik dönemlerine damgalarını vurdular. Türk, Afgan ve Çeçen mücahitlerin Karabağ'da Azerbaycanlı askerlerle omuz omuza savaşması Azerbaycan'ın yakın tarihi için unutulmaması ve minnetle yad edilmesi gereken bir gerçekliktir.

afganistan sava afgan karaba azerbaycan' sovyetler birli afganistan'dan
Çağlayan Dergisi
İnsanlığa Adanmış Bir Hayat / 2019 Ağustos

Çağlayan Dergisi

Play Episode Listen Later Aug 2, 2019 11:59


Bu ifadeler, Faruk Mercan'ın, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin hayatını anlattığı, Allah Yolunda Bir Ömür isimli kitabında yer alıyor.Hocaefendi'nin hayatının anlatıldığı birkitap için ne güzel bir isim Allah Yolunda BirÖmür. Binlerce insanın şahitlik yapacağı gibi,Allah yolunda, “En hayırlınız, insanlara en faydalı olanınızdır' Nebevî düsturunca, insanlığahizmete adanmış 80 yıllık, bereketli bir ömür…Azerbaycan'ın milli şairi Bahtiyar Vahapzade, Hizmet'in Türkiye dışına yeni açıldığıdönemde, İzmir'de görüştüğü Hocaefendi'yeşöyle demişti: “Sizin ve talebelerinizin yaptığıhizmetlerin dünyanın geleceği için; insanlıkve İslam âlemi için ne mânâya geldiği 20 senesonra anlaşılacak.” 2009 yılının Şubat ayında,vefatından birkaç gün önce, Bakü'de kendisini ziyarete eden Hizmet erlerine, “Rüyalarınıgördüğüm, hayallerini kurduğum şeyleri sizgerçekleştirdiniz” diyordu Vahabzade. CengizAytmatov gibi, Büyük Asya'ya ikbal günleriniyeniden yaşatacak “nesl-i cedid”e son şahitliğini yaparak vefat etti büyük şair.Allah Yolunda Bir Ömür'ün sayfalarını çevirmeye devam edelim: Kaliforniya Üniversitesi'nin neşrettiği, Hizmet Hareketini konu alanbir kitaba editörlük yapan Chicago Üniversitesi'nden Profesör Martin Marty'nin şahitliğinebakalım şimdi. 2015'te Profesör Scott Alexander ile birlikte Fethullah Gülen Hocaefendi'yiziyaret eden Profesör Martin Marty, Chicago'dagörüştüğü Faruk Mercan'a şunları anlatıyor:“Gülen ile görüşmemde yüzde yüz bir sekinehissettim. Çok mütevazı… Gülen'in cömert birruhu var. Kendisini başkalarının istifadesinehazır tutuyor. Keşke Türkçe bilseydim. Birçokkitabı bitirince, kapatıp bırakıyorum, bitirdimdiyorum. Ama Gülen'in kitaplarında bir karşılıklı konuşma var. Hadi, karşılıklı konuşmayabaşlayabiliriz diyor.”Dünyanın bir ülkesine içinde okul, cami veöğrenci yurdu olan bir külliye yapmak isteyenHizmet'in ak sakallı küheylanlarından Ali Katırcıoğlu'na Hocaefendi Güney Afrika'yı tavsiye eder. Katırcıoğlu, 2010'da Johannesburg'daNelson Mandela ile görüşür. Mandela, “İnsanımızın hastaneye çok ihtiyacı var. Bir de hastaneaçın” ricasında bulunur. Ali Katırcıoğlu, projeyehastaneyi de dâhil eder. 2012'de açılışı yapılanNizamiye külliyesinde okul ve 800 öğrenci kapasiteli yurdun yanında inşa edilen hastanedegünde yaklaşık 80 hasta karşılıksız tedavi görmeye başlar.Dr. Kudret Ünal

Çağlayan Dergisi
Çileyi Bal Eyleyen Şair Bahtiyar Vahabzade / Mayıs 2018

Çağlayan Dergisi

Play Episode Listen Later May 15, 2018 22:54


Yıl 1925. Azerbaycan'da, dağların koynunda, temiz havası ve suyuyla meşhur Şeki'de bir çocuk dünyaya gözlerini açar. Büyükleri ona, mesut yaşasın, bahtı açık olsun diye Bahtiyar ismini verirler. Bahtiyar'ın dünyaya geldiği mütevazı yuva; manevi değerlere, Azerbaycan'ın örf ve adetlerine sıkı sıkıya bağlı klasik Azerbaycan ailelerinden birisidir.Yeşilliklerin bağrındaki bu güzel beldede, birçok aile gibi, Vahabzadeler de ekmeğini ormandan çıkarır. Aile, dağlardan getirdiği odunları kuyulara doldurur, kömür yaptıktan sonra şehir merkezine götürüp satar, böylece iaşelerini temin edermiş. Küçük Bahtiyar, babası ve amcalarına eşlik eder, günde birkaç kez merkep ve katırlarla o da odun taşırmış.Şeki'nin dört tarafını saran sık ve derin ormanlar sadece ailenin geçimini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda küçük Bahtiyar'ın hayallerini de besler. Zira ninesinin uzun kış gecelerinde kendisine anlattığı gizemli masallar, Şeki'nin etrafındaki gür ormanların derinliklerinde geçmektedir. Babası kışın ve ilkbaharda dağları ona göstererek arzularının bu dağların arkasında olduğunu söyler, şair ruhlu Bahtiyar'ın merak hislerini kamçılar. Bahtiyar çocukken hayallerinde ve rüyalarında babasının gösterdiği dağların arkasına pervaz açar, masalların renkli dünyasında doyasıya gezer. Masallarda dinlediği kahramanlar da ellerinde asa, ayaklarında demir çarıklarla arzularını dağların arkasındaki ormanların kuytu yerlerinde arar.[i]Şeki'nin etrafını çevreleyen gür ormanlar, bir taraftan merak hisleriyle meşbu Bahtiyar'ın hayallerini süslerken diğer taraftan da o dönemde Sovyet ordusuna başkaldıran insanların sığındığı mekânlardır.Sovyetler Birliği'nin temellerinin atıldığı, sistemin Azerbaycan'ın en ücra köşelerine kadar yerleştirilmeye çalışıldığı yıllarda vuku bulan hadiseler, onun düşünce yapısını derinden etkiler. Salhoz ve Kalhozların kurulmaya başlandığı, varlıklı ailelerin mülklerinin zorla ellerinden alındığı dönemde, birçok Azerbaycanlı gibi Şeki sakinleri de topraklarının devlet tarafından kamulaştırılmasına karşı isyan eder. Sovyet hükümetinin şiddetli tepkisiyle karşı karşıya kalan halk isyan eder. Vahabzade'nin çocuk yaşlarında başlayan isyan hareketi kırklı yıllara kadar farklı bölgelerde aralıksız olarak devam eder. Şeki dağları, bir avuç halkın kendisinden kat kat güçlü orduya karşı mücadele veren insanların kahramanlıklarına şahit olur. Küçük yaşlarındaki Bahtiyar'ı etkileyen, hatta fikirlerinin şekillenmesinde önemli rol oynayan hadiselerden birisidir Şeki halkının Sovyet askerlerine karşı verdiği mücadele. Zira dağda savaşanlar arasında onun yakınları da vardır. Diğer taraftan Vahabzadelerin evleri şehrin kenar mahallesinde olmasından dolayı o dönemde mücadele eden Şekililere kolayca yardım eden hanelerden de birisidir. Gece şehre inen isyancılar, Vahabzadelerin evlerinden iaşelerini alır, dağa çıkarlarmış. Şairin anlattığına göre, Sovyet askerlerine karşı vuruşanların başında Kaçak Abbas vardır. O, Sovyet ordusuna başkaldıran destenin başındadır. Uzun süre mücadele eden Kaçak Abbas, Sovyet ordusunun peşine düştüğü savaşçılardan birisidir. Yıllarca onu etkisiz hale getirmek için çalışırlar. Zorlu mücadele sonunda Kaçak Abbas'ı vururlar. Direnişin ve mücadelenin sembolü olan Kaçak Abbas'ın vurulması onlar için bir zaferdir. Şekilileri zorla meydanda toplarlar. Cesedi bir arabanın arkasına bağlayıp sokak sokak gezdirdikten sonra halkın toplandığı meydana getirirler. Şeki ahalisi o günü hiç unutamaz. Cesedin sokakta dolaştırılması karşısında çaresiz kalan insanlar gözyaşlarını içine akıtır. Vahabzade'nin yakınları da oradadır. Eve döndüğünde o güne kadar dedesinin ağladığını görmeyen Küçük Bahtiyar, dedesinin gizli gizli gözyaşlarını dökmesine, annesinin ve ninelerinin de siyah elbiseler giyip günlerce yas tutmasına şahit olur. Onun körpe dimağında adeta kazınır bu hazin hadise.