POPULARITY
Today's Poll Question at Smerconish.com: Should migrants who entered the U.S. illegally years ago but have since lived law-abiding lives and paid taxes face deportation? Listen here to Michael's take, then vote at Smerconish.com, and please leave a rating and review of this podcast! The Daily Poll Question is a thought-provoking query each day at Smerconish.com on a political, social, or other human interest issue. Entirely non-scientific, it always begins a great conversation. Michael talks about it in this podcast each weekday.
Ürdün Kralı Abdullah'ın ABD Başkanı Trump karşısındaki ezik görüntüsü, on yıllardır özelde Arap dünyasındaki, genelde coğrafyamızdaki bütün sorunların temelidir. Savaşların, işgallerin, istikrarsızlıkların, iç çatışmaların, kitlesel huzursuzlukların hatta terör örgütlerinin bu kadar etkin olmasının ana sebebidir. Liderliklerin “emanet” oluşunun, iktidarların “pazarlık”la ayakta kalışının, millet ve vatandan önce “vesayet”in egemen oluşunun örneği bir kez daha gösterilmiştir.
Cumartesi sabahına, Ali Ekrem Çınar'ın mesajıyla başladım. “Utanmaktan utanmamak” yazımla ilgili olarak “biliyor musunuz, Faslı düşünce adamı Taha Abdurrahman, son üç kitabını haya ve utanma bahsi ile ilgili olarak kaleme aldı” diyerek, Abdurrahman'ın yakınlarda Türkçede de yayımlanacak “Haya Dini” adlı kitabının çevirisini paylaştı benimle. Bu üç kitap da Mehmet Görmez hocanın riyasetinde çevriliyormuş halihazırda. Gelelim “Haya Dini” kitabının “toplumsal sözleşme yerine emanet sözleşmesi” başlığını taşıyan genel giriş bölümündeki bence çok önemli tespitlere. İşte size bir paragraf: “Çağdaş insan kimdir, sorusuna uzun süredir, hep şu cevap veriliyor: Çağdaş insan şüphe yok ki batılı insandır. Başka kim olabilir ki? Çağdaş medeniyetin, hatta çağın kendisinin yaratıcısı o değil mi? Gerekçesi doğru olan bu cevabın iddiası doğru değildir. Çağdaş medeniyeti, hatta bir bakıma çağın kendisini batılı insanın oluşturduğu doğrudur ancak ‘çağdaş insanın varlığı'nı tek başına temsil etmekten çok uzak bir görünümdedir. Durum buyken denebilir ki ‘çağdaş insan' denildiğinde akla belirli bir kişi ya da birey değil doğrudan ‘zihinsel' ve ‘soyut olmayan bir davranış modeli' gelmektedir. Bu yanıyla dünyanın her bir köşesine yayılma gücü ve imkanı da bulmuştur.” Abdurrahman'ın bu derli toplu tespiti, bir yandan İslam dünyasının bütün “çağdaşlık tartışmaları”nı da izaha olanak veriyor bize. Çağdaşlığı batılı olmakla eşitleme fikrinin İslam dünyasında oluşturduğu semptomları tespit ve tedavi etme mücadelesi verenler açısından durum tam da böyle çünkü. Abdurrahman, bu noktadan sonra işi hepimiz açısından daha da basitleştiriyor: “Bugün çağdaşlık fikrini karakterize eden temel özelliğin ‘fıtrata aykırılık' olduğunu söylemeliyiz. Aslında çağdaş insan ‘fıtratsız' biridir. Fıtratı olmayanınsa bir dini ve canlı bir kalbi yoktur. İş de burada çetrefil hal alır. Ölü, fıtratsız çağdaş insan her kalpte, nerede ve nasıl olursa olsun yaşamaya başlayan asalak insandır.”
Bugün 20 Mayıs 2024 #doğatakvimi
Bazıları, Özgür Hususi Bey için “Genel Başkan'dı, şimdi tam bir lider oldu” diye zeytinyağı çekiyorlar, ya… Bu hesaplı övgü, aslında kurnaz tilki ile karganın öyküsündekine benzer bir sesleniştir. Amma beyhudedir, finali o öyküdeki gibi bitmez! İKİ AYAKLI HESAP Hususi Bey'i CHP'nin genel başkanlık koltuğuna oturtan Ekrem İmamson'du. İmamson'a mavi boncuk takanlar ise Komprador büyük sermayenin babaları! *** Bu Batıcı derin karargâhın tasarımı, iki ayaklı bir sisteme dayanıyor. Yani: “CHP'nin Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı adayı ise Ekrem İmamoğlu!” *** Özgür Özel için “Emanetçiydi, şimdi genel başkan oldu” denilmesi, doğru bir tanımlama olur. Çünkü: Büyük Sermayenin “liderlik” için hazırladığı siyasi Ekrem İmamson Efendi'dir.
Helâl kazanç ve meşru yollarla ulaşılan rızık, Müslüman'ın şiarıdır. Allah rızası gözetilmeyen, helâl-haram ayrımı yapılmayan, aldatma ve haksızlık içeren her türlü iş ve ticaretin İslâm'da yeri yoktur. İslam'da her alanda olduğu gibi çalışma hayatında da bir ahlak vardır. İslam'a göre işçi ve işverenin uyması gereken ahlaki sorumluluklar şunlardır: İşçinin Görevleri - İşini güzel yapmalıdır. Rasulullah (sav) bu konuda şöyle buyurur: “Kul bir iş yaptığı zaman, Allah kulun, işini iyi ve sağlam yapmasını sever.” (H.Şerif / Beyhakî) - Belirlenen süre (mesai) içinde sürekli çalışmalıdır. - Emanet edilen malları iyi kullanmalıdır. - İşçi çalışırken helâl kazanmanın sorumluluğunda olmalıdır. İşverenin Görevleri - Kul hakkı düşüncesi, işçi-işveren ilişkilerinde en önde tutulması gereken ölçüdür. Rasulullah (sav) buyurur ki: “İşçi kardeşleriniz sizin işlerinizi yapan kimselerdir. Allah onları ellerinizin altına verdi; dileseydi sizi onların eli altına sokabilirdi. Öyleyse, işçi çalıştırıyorsanız, yediğinizden yedirin, giydiğinden giydirin. Onlara güçlerini aşan iş teklif etmeyin; zor bir işi yapmalarını isterseniz, siz de onlara yardım edin!” (H.Şerif | Müslim) - İslam, sermaye sahibine her fırsatta bir emanetçi olduğunu, o mallarda fakirlerin de hakkı bulunduğunu hatırlatır. Burada amaç, maddi gücün insan ruhuna sindireceği tahakküm ve zorbalık temayüllerini törpülemek, kendisinin de ölümlü olduğu bilincini diri tutmaktır. - Ücret, işçiye meşru bir mazeret bulunmadığı sürece zamanında ödenmelidir. Rasulullah (sav) buyurur: “İşçinin hakkını alnının teri kurumadan veriniz.” (H.Şerif / İbn Mâce) - İşveren işi ehliyetli ve liyakatli olana vermelidir. - İşveren işçilerin güvenliğini sağlamalıdır. - Ücret miktarı tespit edilirken, işçinin temel ihtiyaçlarını karşılayacak ölçüde olmasına dikkat edilmelidir. Yenisafak.com
Mübadiller için 20'li ve 30'lu yıllar yollarda geçmiş desek yalan olmaz. Bir şehirden diğerine, bir kültürden bir başkasına geçerken sadece manevi değil, maddi kayıpları da oldu. Mübadilken muhacir de olan bu aileler, onlara hep geldikleri yerleri hatırlatan hatıraları da yanlarında taşıdılar. Sadece anı olsun diye değil, onlara güç versin, kökleri sert rüzgarlara kapılıp kaybolmasınlar diye. Bir de bırakılıp gidilenler var. Yazar Kemal Yalçın “Emanet Çeyiz” adlı kitabında, Denizli'nin Honaz Köyü'nde yaşayan bir Rum ailenin, sürgüne giderken Müslüman komşularına bıraktığı çeyizin, yaklaşık seksen yıl sonra aileye geri veriliş öyküsünü anlatıyor. Yalçın, dedesine emanet edilen çeyizi teslim etmek üzere Minoğlu ailesinin izini sürerken, on beş Rum ve on beş Türk mübadilin yaşam öyküsünü ve duygularını da kendi ağızlarından aktarıyor. Mübadeleyi ilk kaleme alan yazarlardan biri olan Yalçın, emanet çeyizi sahiplerine verdikten ve kitabı yazdıktan sonraki tepkileri anlatırken gözleri parlıyor.See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
CHP, yerel seçimlerde 1977'den bu yana en yüksek oy yüzdesine (Yüzde 37,7) ulaştı. Ecevit'in liderliğindeki CHP, 1977 yerel seçimlerini Yüzde 41,8'le kazandığında… -Özgür Özel, henüz üç yaşındaydı! Uzun yıllardır Yüzde 25'lik oy yüzdesinde kilitlenen CHP'nin; bu makûs talihini kırması “Emanetçi” Genel Başkan Hususi Bey'e nasip oldu. DİP DALGA İstanbul ve Ankara'yı üst üste ikinci kez kazanan CHP'nin adayları Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş, AK Parti'nin adaylarına karşı çok büyük bir üstünlük sağladılar. İstanbul'daki “açık ara” fark yüzde 12'ye vardı; Ankara'da ise yüzde 29'luk görülmemiş bir fark yaşandı. *** DEM Parti ile İP'in seçmenleri adaylarına değil, Ekrem İmamson'a yöneldi! *** Ankara'da önceki seçimin Millet İttifakı paydaşları da Mansur Yavaş'ı tercih etti. Partisi CHP ile özdeşleştirilmeyen Mansur Yavaş'ın Cumhur İttifakının seçmenlerinden de ciddi seviyede bir oy aldığı görülüyor. İMAMSON'A KARŞI YAVAŞ Komprador Burjuvazi'nin gözdesi Ekrem İmamson, CHP'nin 2028'deki Cumhurbaşkanı Adaylığı yolunda en büyük adımı attı. Bununla birlikte… Kendisine oranla “daha temkinli” yol alan Mansur Yavaş'ın -vakti geldiğinde- muhtemel adaylığı, “İmamson'u geride bırakabilecek bir potansiyel içeriyor!” İLK KEZ GEÇİLDİ
Günün en sıcak ve çarpıcı gelişmelerini bulabileceğiniz FOX Ana Haber, deneyimli gazeteci Selçuk Tepeli'nin sunumuyla podcast yayınlarında sizlerle buluşuyor! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber
Efendimiz'in (sav) Emanet Sıfatı - 2 | Sonsuz Nur Vaazları 11 | M.Fethullah Gülen by
Elvan Aygün'ün hazırlayıp sunduğu Enerji Rehberi programına Power Elektronik Ceo Vedat Emanet konuk oldu.
Elvan Aygün'ün hazırlayıp sunduğu Enerji Rehberi programına Power Elektronik Ceo Vedat Emanet konuk oldu.
Episode Notes In the fifth episode of Dizi Friends, Eda and Maha discuss kissing and intimate scenes in dizis. They talk about how kissing scenes and intimacy has evolved over the years and also how censorship has affected the way these scenes are portrayed. As usual there's equal parts criticism and admiration, as it should be. Things that are mentioned in the episode and order of dizis mentioned throughout the episode: -RTUK (Turkish Radio and Television Supreme Council) -Kızılcık Şerbeti -Sen Çal Kapımı -Kiralık Aşk -Bay Yanlış -Maraşlı -Emanet (2014) -Erkenci Kuş -Kara Para Aşk -Last Call For Istanbul -Emanet (2020) -Kan Çiçekleri -Aldatmak -Yabani -Safir -Adım Farah -Fatmagül'ün Suçu Ne? -Poyraz Karayel -Yargı -Maraşlı -Kara Para Aşk -Tuzak -Güneşi Beklerken -Maraşlı -Aşk Mantık İntikam -Kara Sevda -Hercai -Kalp Atışı You can read Eda's blog article on her favorite kissing scenes in dizis: https://edasavaseri.medium.com/dizi-kisses-that-still-give-me-the-tingles-day-13-30-7c176800e329 Bustle article on Turkish TV shows: https://www.bustle.com/entertainment/booktok-turkish-tv-shows-romance-trends Find out more at: https://dizi-friends-podcast.pinecast.co Follow us on Instagram as @dizifriends and as @Dizi_Friends on Twitter (X). Find out more at https://dizi-friends-podcast.pinecast.co
Neymiş? Emanetçi Özgür Hususi Efendi, Filistin'e gidecekmiş! Siyonist Terör Devleti'ne karşı işgal altındaki topraklarını savunan Hamas'a... “Terör Örgütü” diyen Tipi Tip, güya “uyanık” ya... -Nasıl Göz Boyarım'ın hesabında! Mister Özel mi; aynen Mahmut Yolcudur Abbas gibi iliştirilmiş bir siyasi portredir, işbirlikçidir. Adı Operadaki Hayalet'e çıkan Ekrem Müdafa İmamson'un emanetçisi Tipi Tip Özgür... Soprano Pervin Chakar'ın elini öperek, HEDEP'li seçmene selam çaktı. Özellikle İstanbul seçimi için ittifaka “fena halde ihtiyaçları var” ya! El Öpenler Cemiyeti'nden Hususi Bey, Diyarbakır Anneleri'nin ellerini de öpecek mi? Bay Bay Kemal döneminde hiçbir CHP yöneticisi mağdur anneleri ziyarete gitmemişti. Özgür Özel “Grup Başkan Vekili” iken, ne demişti: “-HDP, terör örgütüyle bağımız yok diyorsa... Bizler, o beyanı esas almalıyız.” Operadaki Emanetçi, o dönemde şu lafı da etti: “-HDP ile gönül ittifakımız var!” RİYAKÂRLIĞIN YAĞLIBOYA TABLOSU Hususi Bey, Veli Ağbaba ile birlikte Kandıra Cezaevi'ne giderek Hrant Dink'in katili Ogün Samast'ı ziyaret etmişti. (13 Haziran 2012) Komisyon üyesi sıfatıyla “İnsan Hakları” bahanesi ile “bu ziyareti yapan” Tipi Tip Özgür... Ogün Samast'ın tahliye edilmesi sonrasında Agos gazetesi önündeki eyleme katıldı. -Bu defa yüzünde bir başka “maske” vardı! Özgür Hususi veyahut eski-yeni CHP yöneticileri, Hrant Dink bahsinde zerre kadar samimi değiller. -Yani? -Suikastın perde arkasındaki FETÖ “tepeden tırnağa” ortaya çıktığı halde, bu gerçeği itina ile göz ardı ediyorlar dahası “hasıraltı” çalışıyorlar! OKUMA PARÇASI Bu sütunda yıllardır -birçok kez- yazdığımız gibi... Hrant Dink Suikastı'nı organize eden Fetullahçı polisler, cinayetin talimatını Kardinal Locaefendi'den aldılar! 30 Mart 2021 tarihli Yeni Şafak'ta çıkan “Suikastın talimatını bizzat verdi” başlıklı yazımızda yer alan çarpıcı ayrıntıları tekrardan okuyabilirsiniz. OPTİK ÇARPITMA YAPAN O GÖRÜNTÜLER Ogün Samast, Samsun'daki Terörle Mücadele Şubesi'nde gözaltında iken; yanındaki Paralel Emniyet ve Jandarma mensuplarıyla birlikte... -Elinde Türk Bayrağı, poz vermişti!
CHP'nin 8'inci Olağan Kurultayı'nda Genel Başkan seçilen Özgür Özel PKK'nın siyasi uzantısı HDP'ye selefi Kılıçdaroğlu gibi aynı ideolojik çizgiden baktığı yaptığı skandal açıklamalardan anlaşıldı. CHP'nin yeni lideri Özel PKK terör örgütünün siyasi kolu olan HDP'yi aklınca ve cahilce aklamaya çalışarak ‘Bir suç işlemeyen partileri şeytanlaştırmam' sözleri ile CHP'de liderler değişse de terör muhibbi zihniyetin değişmediğini bir kez daha gözler önüne sermiş oldu. HDP'lilerle hiçbir sorunu olmadığını açıklayan Özel “Gözümün önünde bir suç işlemeyen partileri birileri istiyor diye şeytanlaştıracak değilim” demişti!!! PKK ile kendi sorunu yok anladık ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve milletinin vatan uğruna canını seve seve feda etmiş şehitlerimizin ve onların yakınlarının sorunları var! Bu durumda Atatürk'ün partisinin başına hasbel kader gelmiş bu kifayetsiz yöneticilerin ABD başta olmak üzere İsrail'in dahi yönettiğini açıkladığı PKK ve onun siyasi kolu HDP'den oy alma hevesi uğruna devletimizi ne kadar zarar verebilecekleri ortada! ÖZGÜR ÖZEL'E GÖRE CHP'DEKİ DEĞİŞİM, KAPATMA DAVASI AÇILAN TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'NIN SİYASİ KOLU OLAN HDP'DE HEYECAN UYANDIRMIŞ! Bilindiği gibi CHP'nin yeni lideri Özgür Özel'in ‘Gözümün önünde suç işlemeyen siyasi partileri birileri istiyor diye şeytanlaştıracak değilim' skandal açıklamalarında kastettiği o birileri Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ile Anayasa Mahkemesi olsa gerek! Zira Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HDP ile ilgili hazırladığı iddianamesinde “Anayasa'nın 14. maddesinde temel hak ve hürriyetlerden hiçbirinin, ‘Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçlayan' faaliyetler biçiminde kullanılamayacağı” belirtilerek Anayasa'nın 69. maddesinin 6. fıkrasında ve Siyasi Partiler Yasası'nın 103. maddesinde, bir siyasi partinin Anayasa'nın 68. maddesinin 4. fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına ancak bu nitelikteki fiillerin işlendiğinin ve odak hâline geldiğinin Anayasa Mahkemesi'nce tespit edilmesi hâlinde karar verileceği belirtilmiş; fıkranın devamında da bir siyasi partinin, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin tüm organlarınca zımnen veya açıkça benimsendiği yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde söz konusu fiillerin odağı hâline gelmiş sayılacağına işaret edilmiştir.
Sezonu açıyoruz! Anadolu Efes'te Erdem Can neleri değiştirdi, Fenerbahçe'de kısa transferi için erken mi, Itoudis'in kredisi azaldı mı, Efes'e 4 numara mı yoksa 5 numara mı lazım? EuroLeague'de ilk haftaların öne çıkan takımları hangileri? EuroLeague podcast'iniz Salon Sporu'nda Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes'e dair gelişmeleri, EuroLeague'de öne çıkan konuları ve eğlenceli listeleri dinleyebilir, sosyal medyadan bize ulaşıp önerilerinizi iletebilirsiniz. Nihan Cabbaroğlu ve Buğra Balaban'ın sosyal medya hesapları: Twitter: @nihancab | @BugraBalaban_
Kime emanet? 3:18 Diyemedim ama yolunda olmaya çalıştım 4:58 Mümin emniyeti temsil eden insan demektir. 6:08 Mümin içinde yaşadığı toplum adına emniyeti temsil eden demektir. 8:00 Emanetini alacağın güne kadar bizleri emanette emin kıl
Rasûl-ü Ekrem (sallallâhu aleyhi ve sellem) Efendimiz “Benim adım güneşin doğup battığı her yere ulaşacaktır!” buyuruyor. Bütün hayatı, dünya ve mâfîhâyı istihkar edecek fedakâr insanlar sayesinde namının bir gün güneşin doğup battığı her yere ulaşacağına işaret ediyor ve gayb-bîn gözüyle bunun olacağına dair bilgi veriyor. Aynı zamanda kendisine inanan aklı başında insanlara hedef gösteriyor; adeta “Ben bunu diyorum, siz de bunu gerçekleştirmeyi gâye-i hayal edinin!” diyor ve bizden Hazreti Fatih'in “ne güzel kumandan” müjdesi ve hedefi peşinde koşması gibi, oturup kalkıp hep bu gayeyi düşünmemiz gerektiğine işaret buyuruyor. *Üzerimizde öyle bir emanet bulunuyor ki, Raşit Halifeler'den müceddidlere, müçtehitlere kadar bir hayli babayiğidin, kâmil insanın bu hizmette dahilleri vardır. Bunların hepsini saymak saatler alır; onu yüksek irfanlarınıza havale ederek, meseleyi sadece günümüze getirip arz etmek istiyorum. Hazreti Üstad ve halis talebeleri “Niçin emanete hıyanet ettiniz?” demezler mi?!. *Hazreti Bediüzzaman, bu emaneti sonraki nesillere sağlam ulaştırabilme yolunda çeşitli bahanelerle senelerce zulüm görmüştür. “Seksen küsur senelik hayatımda dünya zevki namına bir şey bilmiyorum. Bütün ömrüm harp meydanlarında, esaret zindanlarında, yahut memleket hapishanelerinde geçti. Çekmediğim cefa, görmediğim eza kalmadı. Divan-ı harplerde bir cani gibi muamele gördüm; bir serseri gibi memleket memleket sürgüne yollandım. Memleket zindanlarında aylarca ihtilattan men edildim. Defalarca zehirlendim. Türlü türlü hakaretlere maruz kaldım. Zaman oldu ki, hayattan bin defa ziyade ölümü tercih ettim. Eğer dinim intihardan beni men etmeseydi, belki bugün Said topraklar altında çürümüş gitmişti.” diyecek kadar acı ve ızdırap yudumlamıştır. *Binaenaleyh, Hazreti Üstad'ın ve halis talebelerinin de bizim üzerimize yükledikleri bir emanet yükü vardır. Ötede “Biz kendi dönemimizde hıyanet etmedik buna, değişik korumalarla bunu size intikal ettirdik. Sonraki emin ellere teslim etmek size düşüyordu. Niye ihanet ettiniz? Emanete hıyanet münafıklık sıfatıdır.” diyebilirler. Bu açıdan da onların emanetine hıyanet etmeden bu meseleyi samimiyetle götürmek lazımdır. Bu video 18/10/2015 tarihinde yayınlanan “Emanet” isimli bamtelinden alınmıştır. Tamamı burada: https://www.herkul.org/bamteli/bamtel...
“Aza şükretmeyen çoğa da şükretmez.” *Nimetlerin en küçüğü karşısında bile Cenâb-ı Hakk'a karşı gürül gürül şükretmeli; “Küfür ve dalâletten (sapıklıktan) başka her türlü hal için Allah'a hamd olsun!” demeli. *Allah Rasûlü (aleyhissalâtü vesselam) Efendimiz, şöyle buyurmuştur: مَنْ لَمْ يَشْكُرِ الْقَلِيلَ لَمْ يَشْكُرِ الْكَثِيرَ وَمَنْ لَمْ يَشْكُرِ النَّاسَ لَمْ يَشْكُرِ اللّٰهَ “Aza şükretmeyen çoğa da şükretmez. İnsanlara teşekkürde bulunmayan Allah'a da şükretmez.” *Hakiki bir mü'minin en önemli özelliklerinden birisi bela ve musibetlere karşı sabır, nimetlere de şükür ameliyesi içinde olmasıdır. Bu manayı ifade eden bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur: عَجَبًا لِأَمْرِ الْمُؤْمِنِ؛ إِنَّ أَمْرَهُ كُلَّهُ خَيْرٌ، وَلَيْسَ ذٰلِكَ لِأَحَدٍ إِلَّا لِلْمُؤْمِنِ إِنْ أَصَابَتْهُ سَرَّاءُ شَكَرَ فَكَانَ خَيْرًا لَهُ، وَإِنْ أَصَابَتْهُ ضَرَّاءُ صَبَرَ فَكَانَ خَيْرًا لَهُ “Mü'minin her hali şâyân-ı takdir ve güzeldir. Onun her işi hayırdır ve bu da mü'minden başkası için söz konusu değildir. Çünkü o, herhangi bir nimete mazhar olunca şükreder, bu onun için hayır olur; herhangi bir sıkıntıya maruz kaldığında da sabreder, bu da yine onun için hayır olur.” *Meseleye bu açıdan bakınca, zannediyorum, bazen fırtınaların şiddetli seyretmesi, bazen dalgaların tsunamiye dönmesi ve bazen ağaçların yerinden söküleceği şekilde hortumların esmesi karşısında “Allah var, ne gam var!..” deriz. “O'nu bulan neyi kaybetmiş ve O'nu kaybeden neyi bulmuştur ki?” demiyor mu Ataullah İskenderânî?!. Allah, size bambaşka lütuflarda bulundu!.. *Cenâb-ı Hakk'ın size, bu heyete ekstradan çok önemli lütufları oldu. Bunları görmezlikten gelmemek lazım. Allah Teâlâ size, vefalı Anadolu insanına bugüne kadar istikamet içinde önemli hizmetler gördürdü, gördürüyor. Raşid Halifeler müstesna, şefkatleriyle, re'fetleriyle, insanî değerlere saygılarıyla, başkalarını doğru okumalarıyla, çok ciddi empatileriyle bütün dünyada hüsn-ü kabule mazhar olmuş başka bir hareket göstermek neredeyse zordur. *Yürüdüğünüz yol peygamber yolu olduğu sürece.. yürüdüğünüz yol sahabe yolu olduğu sürece.. makama, mansıba, payeye dilbeste olmadığınız sürece.. dünyevî çıkarlar karşısında peylenmediğiniz/satılmadığınız sürece.. birilerinin vesayeti altına girmediğiniz sürece.. yaşatma duygusunu yaşamanın önünde gördüğünüz sürece.. bir manada, dünyaya bakarken gözlerinizi aşağıya doğru eğip öbür tarafa bakarken kemal-i hassasiyetle gözlerinizi yukarıya diktiğiniz sürece.. ve hep güneşe müteveccih bulunup gölgeye takılmadığınız sürece Allah'ın izin ve inayetiyle bu iş de devam eder. *İnşaallah siz bu ihlas-ı etemmi ve ihsan-ı etemmi belli ölçüde sergilemişsinizdir, Cenâb-ı Hak da ondan dolayı sizi bu lütufla serfiraz kıldı. Düşünün ki mübarek milletimiz, ister gaye-i hayal bayrağını, ister dil bayrağını, ister kültür bayrağını, isterse de insanî değerlere saygı bayrağını yüz yetmiş küsur ülkede böyle bin dört yüz tane okulla hiçbir zaman temsil etmemiştir. Nefis cümleden ednâ, vazife cümleden a'lâ!.. Allah, termite kubbeler yaptırtıyor; O'na binlerce hamd ü sena olsun. Bu video 18/10/2015 tarihinde yayınlanan “Emanet” isimli bamtelinden alınmıştır. Tamamı burada: https://www.herkul.org/bamteli/bamtel...
Zalim ne yaparsa yapsın; her şey yok olsa, “Vira Bismillah!..” der, yeniden başlarız!.. *Bir şart-ı âdî olarak vifak ve ittifakınız bu muvaffakiyetlere bir vesile teşkil etmiş olabilir. Birliğiniz, beraberliğiniz, kenetlenmeniz, bünyân-ı marsûs gibi birbirinize bağlanmanız tevfik-i ilahinin vesilesi olması açısından, Allah sağanak sağanak tevfikini başınızdan aşağıya yağdırmıştır. *Bu açıdan gezerken, otururken, kalkarken, hiç durmadan “Elhamdülillah alâ külli hâl…” desek, yine de bu büyük nimetin şükür, hamd ve senasını yerine getirmiş olamayız. *Duyguda, düşüncede, histe, ihsasta ve ihtisasta bu mülahazayı koruduğumuz sürece Cenâb-ı Hak kim bilir daha ne lütuflarda bulunacaktır. *Bakmayın şimdi muhalif esen rüzgarlara.. tsunamiye dönüşen dalgalara.. zalimlerin hayhuyuna.. mazlumların iniltisine… Takılmayın bunlara!.. Allah sizinle beraberse, bunların hepsi çok yakın zamanda savrulup gidecektir hazan yemiş yapraklar gibi!.. *Hazreti Sâdık u Masdûk (aleyhi ekmelüttehâyâ) buyurur ki: “Allah zalime mehil üstüne mehil verir; fakat bir kere de onu derdest etti mi, artık iflah etmez.” *Kaldı ki, bugün birileri her şeyi yok etseler; hizmet yuvalarını seddetme gayreti içine girenler tam tehcîre, tenkîle, ibâdeye, ta'yire, tahfîfe giderek düşündükleri şeylerde başarılı olsalar; meleklerin alkışladığı bütün hayır müesseselerini kapatsalar; Anadolu insanının samimiyet zemini ve samimiyet kuvve-i inbâtiyesinde neşv ü nema bulan bu hizmeti bütünüyle yok etseler, Allah'ın izni ve inayetiyle, bu işe gönül vermiş insanlar “Vira Bismillah!..” der, yeniden başlar ve üç beş sene sonra meseleyi aynı kerteye ulaştırırlar. Bu video 18/10/2015 tarihinde yayınlanan “Emanet” isimli bamtelinden alınmıştır. Tamamı burada: https://www.herkul.org/bamteli/bamtel...
Marksist.org yazarlarından Şenol Karakaş, politik gündemi değerlendiriyor.
CEVHERİ GÜVEN #seçim #14mayıs #cumhurbaşkanlığı 2019 yılındaki seçimde yapılan oy hırsızlığını bir bürokrat itiraf etti. Oy hırsızlığını mükemmel biçimde yapan kişi şuan, 14 Mayıs 2023 seçimlerinde Türkiye'nin tüm seçim güvenliğinden sorumlu. Erdoğan başırılı biçimde oy hırsızlığı yapan ve buna TSK'yı, Emniyeti, Jandarmayı alet ederek kendisine bir ilde zaferi getiren kişiyi çift maaşla ödüllendirdi yetmedi, Türkiye'nin seçim güvenliğini sağlayacak pozisyona getirdi. Kuzu kurda emanet edildi... Oy hırsızlığının nasıl yapıldığına ilişkin devletin resmi kayıtlarına girmiş memurun itirafları ve seçim güvenliğinin seçim katiline emanet edilişinin detayları.
Günün en sıcak ve çarpıcı gelişmelerini bulabileceğiniz; güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Ana Haber; izleyicileriyle buluşuyor. Sıradanlaşmış bültenlerden çok daha farklı, interaktif bir sunum ile izleyiciye aktarılan Gülbin Tosun ile FOX Ana Haber Hafta Sonu, hafta sonu 19.00'da FOX'ta! Gülbin Tosun ile FOX Ana Haber Hafta Sonu, podcast yayınlarıyla sizlerle! Bizi sosyal medyadan takip edin: Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber Instagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Derya Kumtepe'nin hazırlayıp sunduğu Enerjisini Üreten Fabrikalar programına Power Elektronik CEO'su Vedat Emanet konuk oldu.
Derya Kumtepe'nin hazırlayıp sunduğu Enerjisini Üreten Fabrikalar programına Power Elektronik CEO'su Vedat Emanet konuk oldu.
Efendimiz'in Emanet Sıfatı - 2 l Sonsuz Nur Vaazları 11 l M.Fethullah Gülen by Çınar Medya
Efendimiz'in Tıpla İlgili Sözleri 2 ve Emanet Sıfatı 1 l Sonsuz Nur Vaazları 10 M.Fethullah Gülen by Çınar Medya
Hz. Ali (r.a.)'den rivâyet edilen hadiste Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Ümmetim on beş şeyi yapmaya başlayınca onların başına büyük belâ gelecektir.” Yanında bulunanlar, “Bunlar nelerdir Ey Allâh'ın Resûlü?” diye sordular. Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Ganimet yani servetin fakirlere uğramadan sadece zengin ve mevki sahibi kimseler arasında dolaşan bir metâ haline geldiği zaman, Emanet ganimet, (malı gibi yağmalanıp helâl) kılındığı zaman, zekât vermek ibâdet olmaktan çıkıp bir angarya ve cezâ telâkki edildiği zaman, kişi eşine itaat edip, annesinin haklarını çiğnediğinde, babasından uzaklaşıp dostlarına iyilik ettiğinde, topluma, onların en alçağı baş lider olduğu zaman, camilerde Allâh rızası gözetmeyen husumet, alışveriş, eğlence ve dünyevi konularda sesler yükseldiği zaman, ipek haram bilinmeyip, erkekler tarafından giyildiği zaman, şarap ve diğer alkollü içkiler içildiği zaman, kişiye zorbalığı ve şerrinden korkulduğu için) zararı dokunmasın diye ikramda bulunulduğu zaman, şarkıcı kadınlar ve çalgı aletleri edinildiği zaman, bu ümmetin sonradan gelen nesilleri, önceden gelip geçenlere çeşitli bahanelerle hakâret ettiği zaman. İşte bunlar yapıldığı vakit artık kızıl bir rüzgârı, yere batmayı veya şekil değiştirmeyi veya gökten taş yağmasını bekleyiniz.”Aynı konuda Ebû Hureyre (r.a.)'den rivâyet edilen hadis-i şerifte “Kabilenin başı fâsık, günâhkar bir kimse olur, toplumun lideri onların en rezili olur.” ifadesi vardır. Ayrıca, “çalgı aletleri ve şarkıcı kadınlar meydana çıkar.” ifadesi geçmektedir. Hadisin sonunda şöyle denmektedir: “Bunlar meydana geldiği zaman kızıl bir rüzgârı, depremi, yere batmayı, şekil değiştirilmesini ve taş yağmasını bekleyiniz. Alâmetler (kıyâmet alametleri) peşpeşe gelecektir. Tıpkı ipi çürüyen boncukların ipin kopması ile peşpeşe dağılıp dökülmesi gibi.” (İmâm Şatıbi, el-İ'tisam, c.2, s.104)
Türkiye ve Suriye'de yaşanan tarihi deprem felaketinin önemli ancak ilk haftalarda gözardı edilen bir boyutu da anne ve/veya babasını yitirmiş çocuklar. Son belirlemelere iki bini aşkın çocuk refakatçisiz durumda. Bu çocukların akıbeti merak konusuyken müftülükler vasıtasıyla tarikatlara teslim edildiklerine yönelik haberler giderek artıyor. Podcast Cosmo Türkçe refakatçisiz çocukların durumunu ve devletin yükümlülüklerini ele aldı. Von Gökce Göksu.
Hiçbir şey söylemeden, susarak meramımı anlatmış olmayı çok istediğim hallerden birindeyim. Ne var ki, sayfalar dolusu yazarak veya saatlerce konuşarak meramını anlatamadığın, anlattığın meramın hoyratça tahrif edilebildiği bir yerde susarak bir şeyler anlatmış olmayı ummak biraz fazla iyimser bir beklenti. Bunu her geçen an daha fazla hissediyorum. İstanbul'da vahşice katledilen değerli dostum Cemal Kaşıkçı'nın davası benim için ülkeler arasındaki bir konudan önce bir dostluk ve emanet meselesiydi. Olayın geldiği hal üzere şimdiye kadar yaptıklarım ve söylediklerim dolayısıyla bu emanetin artık kamuya mal olmuş muhasebesini kendimce yapmam kaçınılamayan bir sorumluluk. Öncelikle onun davasını üstlenirken siyasi konumum veya kariyerimle alakası olmayan bir rolün emanet hissiyle hareket ettim hep. Bu emaneti kendisi bizzat vermişti ve bu rolü üstlenirken hiçbir siyasi programın parçası olmadığım gibi hiçbir zaman hiçbir yerden yaptıklarıma veya yapacaklarıma dair bir talimat almadım, kimse de böyle bir talimat vermedi, vasiyetiyle rahmetli, şehit dostumdan başka. Kaşıkçı kendi mahremine bu ülkede başına herhangi bir şey geldiğinde arayabileceği kişi olarak benim ismimi vermişti. Böyle bir vasiyet başlıbaşına insanı büyük bir sorumluluk altında bırakırdı. Maalesef ben bunu kendisi şehit olduktan sonra öğrendim. Konsolosluğa girip bir daha çıkmadığını öğrendiğim telefonu aldığım esnada canını vermiş bulunuyordu bile. Ama benim veya kimsenin olayın bu kısmından da henüz haberi yoktu. Şahsen tevdi edilen emanetin gereğini yaparak olayı duyar duymaz gerekli bütün mercilere ilettim. İlk anda umudum ve beklentim onun sağ olduğu yönündeydi. İlk anda düşünebileceğim en kötü senaryo olarak isteği dışında derdest edilip götürülmesini engellemeye odaklanmıştım. Kısa süre içinde olayın rengi anlaşılınca bana yaptığı vasiyetin artık hayatını kurtarmak değil, davasını dünyaya duyurmak için çabalamak olduğu sonucuna vardım. Hayatı için yapacak bir şey yoktu, ama haksızca ve vahşice katledilişinin katillerine ödetilmesi gereken bir bedeli olmalıydı. Bu yolda elimden geleni yaptığıma cümle âlem şahit. Katilleri hakkettikleri kadarını değilse bile azımsanmayacak ölçekte büyük bir bedel ödediler. Bunun kesin bir muhasebesi elbette tutulamaz. Gerçek katil kim, azmettiren kim, asıl niyet bu muydu, şu muydu? Bir saatten sonra bunları tartışmanın anlamı kalmıyor. Esasen maşeri vicdan bu konuda hükmünü verdiyse de mahkeme prosedürleri tamamlanamadı, bu dünyanın ahvalinde tamamlanamaz da. Türkiye, Cumhurbaşkanının sağlam duruşuyla hiçbir ülkenin yapmadığını, yapamayacağını yaptı ve davada hiçbir pazarlığa açık kapı bırakmadan adalet talep etti. Suçluların Türk adaletine teslim edilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye'de yürüyen dava yapılması gerekenlerin sınırına dayanıncaya kadar devam etti. Bu konuda zanlılar ifade vermeye gelmedikleri için haklarında ceza hukuku gereğince gıyaplarında bir karar verilemeyeceği gerçeğinden hareketle yargılama durmuştu. SA'da yürüyen davada ise zanlıların hepsi suçları kendi istekleriyle işlediklerini duyurdular, aynı ifadeler Türk mahkemesinde tekrarlanacak olsaydı, vicdanınız tamamen aksini söylese de başka türlü bir kararı isteseniz de tesis edemezdiniz. Kaşıkçı'nın ailesi ise suçun tamamını üstlenen kişileri de affettiğini ilan ederek Şeriat'ın kısastan affa giden yolunun makus bir kapısını açtı. Yine vicdan başka şey söylese de yargının yollarını sınırlayan bir yoldu bu. Gerçi, Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz'in ve merhumun şehadetinden kısa süre önce ABD'de kurduğu Demokrasi for the Arap World Now (DAWN, Arap Dünyası için Demokrasi, Hemen Şimdi) isimli derneğinin yöneticilerinin halen devam eden bir davaları var. Onun neticesi ne olacak bilmiyoruz.
Bir nevi hobi olarak ÖSYM sınavlarına giren Deniz'in kendisini bu sefer üniversite sınavında bulmasıyla gelişen olaylar silsilesinde toplumumuzun en önemli yapı taşlarından biri olan emanetçiler, kalitesiz sınav şekeleri ve ev anahtarları gibi konulara değiniyor, geleneksel Türk sinemasının gizli gerçeklerini ve Berker'in siyasete nasıl yön verdiğini gün yüzüne çıkararak yine hiç kimsenin var olduğunu bile bilmediği problemlere çözümler üretiyoruz. Patreon: https://www.patreon.com/lafingelisi Discord: https://discord.gg/M3sBu89DWW Learn more about your ad choices. Visit megaphone.fm/adchoices
Hadisler bize ne diyor? Kısa dinlemelerle öğreniyoruz.
Kul olmaya geldik dünyaya. Başka bir şey için değil; ancak kul olmaya. Rabbimiz “Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler için yarattım” buyuruyor. İbadet etsinler diye değil; kulluk etsinler diye. İbadetler kulluktan bir cüzdür mâlum, ancak kulluk ibadetlerden ibaret değil! Namaz, oruç, zekat, hac; ibadetler bunlar ve fakat insanın bunlardan arta kalan zamanda yaptığı her bir şeyi Allah rızası için yapma idraki, bunun adı kulluk işte. İki Ramazan arasında, iki namaz arasında ve hatta iki nefes arasında yaptığımız şeyleri Allah için yapmak da kulluğa dahil ve hatta ta kendisi kulluğun. Okumak, çalışmak, evlenmek, çocuk büyütmek, para kazanmak, para harcamak, anne babaya hürmet ve şefkat, akrabaya ihsan ve iyilik, dostlarla alakadar olmak, komşuya tebessüm, aklınıza daha ne geliyorsa hepsi birden kulluğa dahil. Bir şartla: helal dairedeki her şey, yasaklananlar değil! Niyetsiz ibadetler bile herhangi bir adet gibi iken, niyetle helal dairedeki sıradan işler ibadet hükmüne bürünüveriyor. Allah rızasının ehemmiyetinin şuurunda olan, niyetin ne manaya geldiğini bilen, kalbin tasfiyesinin niyetin sıhhatine etkisinin farkında olan insan yaptığı her bir işi Allah için yapmaya gayret eder. Uyumaktan yeme içmeye kadar hayatının her bir anını bu zevkle yaşamaya başladığı anda yanlışa adım atamamaya, çirkini yapamamaya, kötüye yaklaşamamaya başlar. Zira yanlış, çirkin ve kötü olan işler Allah rızası için yapılmaz! Kul olmaya geldik dünyaya, başka bir şey için değil! Tamam ödenecek borçlar, bitirilecek finaller, evlendirilecek çocuklar, alınacak evler, binilecek arabalar, geçindirilecek aileler, yaşanacak güzellikler, sevilecek güzeller var; tamam Rusya işgal ediyor Ukrayna'yı, fiyatı artıyor ayçiçek yağının ve petrolün, seçimler yaklaşıyor, edilecek kavgalar, sorulacak hesaplar, halledilecek mevzular var tamam; ama kul olmak için geldik dünyaya. Hayat insana bir defa veriliyor ve ölüyor insan mutlaka bu hikayenin sonunda. Öldükten sonra başlayan bir hayat daha var ve bitmiyor o hayat, ölmüyor insan öldükten sonra bir daha. O hayatta halimizin ne olacağının tespiti için veriliyor dünyadaki ömrümüz. Ölümü ve hayatı bunun için yarattım diyor yaradan. Önce ölümü zikrediyor ve hayat boşa düşüveriyor bir anda. Ölmek yaşamaktan daha gerçek bir şey oluveriyor. Her insan ölür ama bazı insanlar gerçekten yaşar desek yanlış olmayacak hani o kadar.
SEÇİMDE KURDA KUZU EMANET EDİLİYOR | BİDEBUDUİZLE 23/03/2022mp3 by Yavuz Oğhan
İnsanlar niçin yaratıldı ve halife oldu? #synergykendiyas #insanlar #halife #insanoğlu #emanet #melek #ordu #nur Facebook: https://www.facebook.com/SynergyKendiyas İnstagram: https://instagram.com/synergykendiyas Youtube: https://www.youtube.com/channel/UC_xe-4OhrGjeQkX9dWA96fQ TikToc: https://www.tiktok.com/@synergykendys Yaay: https://yaay.com.tr/SynergyKendiyas Twitter: https://twitter.com/SynergyKendiyas?t=rF3t1yDh7eLgUg_Djh5khQ&s=09
Nefis bir emanet midir? Bu sohbetimizde bunu paylaşalım. #synergykendiyas #nefis #emanet #emanetnedir #iman #imanıngüçlü #nur #zerre #nefs Facebook: https://www.facebook.com/SynergyKendiyas İnstagram: https://instagram.com/synergykendiyas Youtube: https://www.youtube.com/channel/UC_xe-4OhrGjeQkX9dWA96fQ TikToc: https://www.tiktok.com/@synergykendys Yaay: https://yaay.com.tr/SynergyKendiyas Twitter: https://twitter.com/SynergyKendiyas?t=rF3t1yDh7eLgUg_Djh5khQ&s=09
Bibliyoterapi'nin dördüncü bölümünde Aslı ve Tuna, sil baştan başlamak isteyenlerin derdine derman arıyor.Aslı ve Tuna'ya bibliyoterapi@podbeemedia.com mail adresinden yazabilirsiniz.Bölüm Künyesi: Kemal Yalçın - Emanet Çeyiz, Mübadele İnsanları,Amy Tan - Mutfak Tanrısı,Daniel Defoe - Robinson Crusoe,Refik Halid Karay - Bir Ömür Boyunca,Bonus 1: William Saroyan Öyküleri,Bonus 2: Amy Tan - Talih Kuşu,Bonus 3: Refik Halid Karay - Memleket Hikayeleri,Bonus 4: Refik Halid Karay - Gurbet Hikayeleri, Yer Altında Dünya Var.------- Podbee Sunar ------- Bu podcast, GetirAraç hakkında reklam içerir. GetirAraç'ı indirmek ve ilk kullanımda 500 TL indirimden faydalanmak için, tıklayın. Bu podcast, Hiwell hakkında reklam içerir. Hiwell'i indirmek ve "pod10" koduyla %10 indirimden faydalanmak için tıklayın. See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.
Gündem Politika'nın bu bölümünde Erdi Tütmez'in konuğu Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat. Fatih Polat ve Erdi Tütmez, iktidar ile muhalefet arasındaki "sokağa çıkma" tartışmasını ve bunun seçimle bağlantısını, dualara emanet edilen yeni ekonomi modelini, iktidar ortaklarının halka sunduğu "müthiş" tasarruf önerilerini, Soma'da yaşanan maden faciasının ardından bir madenciyi tekmeleyen Yusuf Yerkel'in Frankfurt'a ticari ataşe olarak atanmasını ve 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nde Türkiye'deki gazetecilerin ve gazeteciliğin durumunu değerlendirdi. Gündem Politika her pazartesi ve perşembe Evrensel'de.
24 Kasım 2021 tarihli sabah kaydında, Sayın Bige Güven Kızılay'ın “Emanet” isimli romanından Köy Enstitüsü mezunu bir öğretmenin mektubu aktarılmıştır.
Emanet Emek | Merve Küçüksarp Ile Kadın Farkı by Artı TV
Milli Bisikletçi emanet bisikletle Avrupa Şampiyonası'na katıldı; iki kere zinciri attı, pes etmedi. Yarışı 46. sırada tamamladı. Kadir Kelleci bisiklet hikayesini anlatıyor.
Milli Bisikletçi emanet bisikletle Avrupa Şampiyonası'na katıldı; iki kere zinciri attı, pes etmedi. Yarışı 46. sırada tamamladı. Kadir Kelleci bisiklet hikayesini anlatıyor.
Politik Akademi'de bu hafta Prof. Dr. Gülay Toksöz, Dipnot Yayınları'ndan bu yıl çıkan “Emanet Emek Göç Yollarında Kadınlar” başlıklı kitabını Gülçin Karabağ'a anlattı. Toksöz, küresel kapitalist sistemin dönüşümüne ve göçmen kadınların göç ve yerleşme deneyimlerine odaklandı. Toksöz ayrıca göçmen kadın emeğinin göç edilen ülkede işgücü piyasasına nasıl dahil olduğu ve örgütlenme süreçleri üzerinde de durdu.
Kur'an'ın 33. ve Medeni surelerindendir. "Ahzab" kelimesi, "hizb"in çoğuludur. Hizb; grup, parti, bölük, topluluk anlamlara gelir. [1] Kur'an'ın dörtte birine ve her gün okunması alışkanlık haline gelen dua demetine de "hizip" denir.Müslümanlara karşı savaşmak üzere toplanıp, Medine'yi kuşatmaya gelen ve Hendek (diğer adıyla Ahzab) Savaşı'na sebep olan düşman kuvvetlerine "ahzab" denilmiş, surenin bir bölümünde bu savaştan bahsedildiği için de bu sureye "Ahzab Suresi" adı verilmiştir. Boyut olarak mesani ve nispeten orta boyutludur.[5] Üsve ( Güzel bir örnek ) Ayeti لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِي رَسُولِ اللَّهِ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ Andolsun ki Allah'ın Resûlünde, sizin için uyulacak en güzel bir örnek var ( Ahzab Suresi / 21 ) El-Mizan tefsirinde yazıldığına göre, bu ayet-i kerime İslam peygamberinin (s.a.a) risaletinin hükümlerini beyan eden ayet-i kerimelerden biridir. Bu hüküm esasınca, Müslümanlar hem konuşmada, hem davranışta peygamberi takip etmeli ve onun Allah yolundaki çabasını kendilerine örnek almalıdırlar Tathir Ayeti İmam Ali (a.s) Türbesinin Kapısında Yazılı Tathir Ayeti إِنَّمَا يُرِيدُ اللَّهُ لِيُذْهِبَ عَنكُمُ الرِّجْسَ أَهْلَ الْبَيْتِ وَيُطَهِّرَكُمْ تَطْهِيرًا Ancak ve ancak Allah, ey Ehl-i Beyt, sizden her çeşit pisliği, suçu gidermek ve sizi tam bir temizlikle tertemiz bir hale getirmek diler. ( Ahzab Suresi / 33 ) Ahzab Suresi 33. ayet-i kerimenin bu bölümü ‘‘Tathir Ayeti'' olarak meşhurdur. Bu ayet-i kerimede, Yüce Allah'ın iradesiyle Ehlibeyt'ten (a.s) her çeşit pislik ve suç giderilerek, tertemiz kılınmıştır. Şii alimler, İmamların (a.s) ismetini ve masum oluşlarını bu ayet-i kerime sayesinde ispatlamaktadırlar Salâvat Ayeti إِنَّ اللَّهَ وَمَلَائِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا Şüphe yok ki Allah ve melekleri, salâvat getirir Peygambere; ey inananlar, siz de ona salâvat getirin, tam teslîm olarak da selâm verin. ( Ahzab Suresi / 56 ) Bu ayet-i kerime, akşam namazının ardından okunması tavsiye edilen ayet-i kerimelerdendir. [16] İran'da Şii camilerinde her namazdan sonra, bir kişi bu ayet-i kerimeyi yüksek sesle okur ve namaz kılanlar yüksek sesle 3 kez salâvat getirirler. Şii ve Sünni kaynak kitaplarında nakledilen rivayetler esasınca, Peygamber Efendimize (s.a.a) salâvat getirildiği zaman, Ehlibeyt'ine de (a.s) selam gönderilmelidir. [17] Hicap Ayeti يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ قُل لِّأَزْوَاجِكَ وَبَنَاتِكَ وَنِسَاء الْمُؤْمِنِينَ يُدْنِينَ عَلَيْهِنَّ مِن جَلَابِيبِهِنَّ ذَلِكَ أَدْنَى أَن يُعْرَفْنَ فَلَا يُؤْذَيْنَ وَكَانَ اللَّهُ غَفُورًا رَّحِيمًا Ey Peygamber, eşlerine ve kızlarına ve inananların kadınlarına söyle; dışarı çıkacakları vakit dışarıya mahsus elbiselerini giysinler; bu, onların tanınıp incinmemelerini daha iyi sağlar ve Allah, suçları örter, rahîmdir. (Ahzab Suresi / 59 ) Tefsircilerin dediğine göre, ayet-i kerime Müslüman kadınların kamil bir şekilde hicaba bürünmelerini emrediyor ve bu işin onlar açısından daha hayırlı olduğunu açıklıyor. Zira bu şekilde kadınlar erkeklerin eziyetlerine daha az maruz kalacaklardır. [18] Emanet Ayeti إِنَّا عَرَضْنَا الْأَمَانَةَ عَلَى السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَالْجِبَالِ فَأَبَيْنَ أَن يَحْمِلْنَهَا وَأَشْفَقْنَ مِنْهَا وَحَمَلَهَا الْإِنسَانُ إِنَّهُ كَانَ ظَلُومًا جَهُولًا Şüphe yok ki biz arzettik emâneti göklere ve yeryüzüne ve dağlara, derken onlar, onu yüklenmekten çekindiler ve ondan korktular ve onu yükledik insana; şüphe yok ki çok zâlim oldu, çok bilgisiz bir hâle geldi. (Ahzab Suresi / 72 ) Müslüman tefsirciler "Emanet" «امانت» sözcüğünün tefsiri üzerinde fazlaca durmuşlar ve bu alanda birçok farklı görüş bildirmişlerdir. Tefsir kitaplarında ‘‘Emanet'' sözcüğü için dini teklifler, Allah'ı tanımak, özgür irade, akıl ve İlahi velayet gibi mısdaklar beyan edilmiştir
Sesli Köşe-Miyase İlknur-'Beni Türk yargısına emanet ediniz!'
Selam sıfırcılar. Yeni bir podcast'le karşınızda olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Birkaç hafta önceki Instagram yayınımızda çocuk ve yemek ilişkisini konuşmuştuk. Bu podcast o yayının podcast'i işte. Neler konuştuk, kısaca hatırlatalım. SPOILER * Bir çocuk neden yemek yemez? (Acıkmamıştır belki:) * Çocuğumuz yemek yemiyorsa bu onun açlıktan öleceği anlamına mı gelir? * 6 aylık çocuğumuz 12 aylık olduğunda yemek yeme kapasitesi de iki katına mı çıkar? * Çocuk doyurmada "kaşıkla peşinden koşturma yöntemi" nasıl uygulanmalı? * Çocuğumuz yemek yemiyorsa faturayı kime keselim? * Yememe ile aile tutumunun ne alakası var (yaa) ? * Yemekten önce çikolata verip sonra hadi ıspanak ye demek ne derece saçma? * Çocuk bu yaa, çocuğun damak tadı mı olur, bir de buna mı saygı duyacağız? * Anne baba kavgasının patlıcan yemeğini sevmekle ne ilgisi var? * Çocuğa yemek servis ederken porsiyonu 150 gram olarak mı ayarlamalıyız? * Nasıl oluyor da evde ağzına lokma koymayan çocuk okulda Oburiks'e dönüşüyor? * Yemekte konuşulmaz mı? * Yavrumuz, çocuğumuz hiç mi mekdanıs hamburgeri yemeyecek? * Çocuğumuzun yemek yemeyi sevmesi sürecini brokoliye emanet etmek * Yepyeni bir hipnoz yöntemi: Çizgi film izleterek yemek yedirmek neden çocuğun aç kalmasından daha kötü bir şey? * Yemek yeme sorunu okula nasıl yansır? * Çiya tohumuyla beslemeden patates kızartması rutinine geçişte sosyal medyanın önemi nedir? SPOILER Bize her türlü soru, öneri ve şakalarınız için ulaşabilirsiniz: Veysel Dinçer Gökçen Çetiner Patreon - otur SIFIR Podcast
Yüce Türk Adaleti Robotlara Mı Emanet? [Mehmet Tahsin] by Tr724
Yaşam üzerine sohbetler, 21. bölüm.
Moonstar Tv - VATANDAŞIN CÜZDANI ERDOĞAN'A EMANET! PROF. DR. İBRAHİM ÖZTÜRK by Bahar Solukları
Berat Pekmezci https://www.beratpekmezci.com https://www.behance.net/beratpekmezci https://www.instagram.com/pekmezci/ 1986'da İstanbul doğdu. 2008 yılında Marmara Üniversitesi Grafik Bölümü’nü bitirdi. Çeşitli reklam ajansları ve dergilerde illüstratör ve sanat yönetmeni olarak çalıştı. İlk çizgi roman çalışmaları Dumankara, Hayat Bir Yangındı (İletişim, 2013) albümünde yayımlandıktan sonra Levent Cantek ile Emanet Şehir (İletişim, 2014), Uzak Şehir (İletişim, 2015) grafik romanlarını hazırladı. 2017'da İngiltere'ye taşındıktan sonra DC Comics, MacMillan, Scholastic, Oxford University Press, Hachette gibi yayınevleri için kitap kapakları, resimli kitaplar ve çizgi romanlar çizdi. Halen Londra'da serbest illüstratör olarak çalışıyor ve futbol formaları biriktiriyor. --- Send in a voice message: https://anchor.fm/designgost/message
Mü'min kime denir? Mü'minin emniyet ve emanetle münasebeti... “Emanet zayi olduğu zaman kıyameti bekleyiniz.” (Hadis)... Güven cemaatine ihtiyaç olduğu Millî şâirimiz merhum Mehmet Âkif'in “BİR GECE” adlı şiiri... Emniyet bizim yamaçların gülü çiçeğidir. Enbiya-i izâm hep emniyeti haykırıp durmuştur... Düşmanlarının dahi “Muhammedü'l-Emin” dediği Peygamberimiz'in (s.a.s.), emniyetine dair hayatından örnekler... Peygamberimiz (s.a.s.) Allah'a karşı fevkalade güven ve itimat içindeydi. Buna dair örnekler: Hicret esnasında Hz. Ali'yi (r.a.) yatağında bırakması, Başına işkembe konulduğunda Allah'a fevkalade itimat içinde olması, Sevr Mağarası'nda iken müşriklerin yanlarına kadar sokulmalarına rağmen korkusuzluğunu ve Allah'a itimadını izhar etmesi, Gavres yalın kılıçla başında dikildiği zaman cesaretini ortaya koyması... Ümmetin Emini Ebû Ubeyde İbn Cerrah'ın (r.a.), Hıristiyan teb'aya emniyet telkin etmesi... Emniyet, iyi bir terbiyeye ve mükemmel bir kültüre bağlıdır. Emniyetin kaynağı Allah korkusudur. Bununla ilgili birkaç örnek: Peygamberimiz'in (s.a.s.) duası: Allahım! Gizli-açık her halimde senden haşyet, Sana karşı içimin saygıyla dolmasını istiyorum, Hz. Ebû Bekir'in (r.a.) bilmeden yediği haram lokmayı gaseyân ederek tekrar çıkarması, Peygamberimiz'in (s.a.s.), yediği bir hurmanın sadaka veya zekât olması endişesiyle sabaha kadar kıvranması, İki sahabinin, karanlıkta Resûlullah'ı (s.a.s.) bir kadınla görmeleri üzerine, Resûlullah'ın zihinlerde bir şüphe kalmaması için yanındaki kadının zevcesi Hz. Safiye olduğunu belirtmesi, Peygamberimiz (s.a.s.), latife yaparak insanları güldüren Üseyd İbn Hudayr'ın (r.a.) karnına eliyle dürtmüş, o da canının yandığını söylemiş, bunun üzerine Resûlullah “Sen de bana vur!” diyerek kısas yapmasını istemiştir Humus valisi Umeyr İbn Sa'd'ın, bir gayr-ı müslime kötü söz söylediği için görevinden azledilmesini istemesi... Bütün insanlık, emniyeti ve şefkati hayvanlara kadar ulaşmış sizlerin uzatacağı yardım elini beklemektedir... Bişr-i Hafî'nin (k.s.) kız kardeşinin Ahmed İbn Hanbel'den sorduğu fetva... Abdullah İbn Ömer'in (r.a.), bir çobanın emanet duygusu karşısında çok etkilenmesi... Zeynelâbidîn'in 20-30 yıl boyunca kendi sırtında taşıdığı yiyecek dolu çuvalları gece vakti fakirlerin kapılarına bırakması...
This is an English Review of Legacy aka Emanet Episode 21-25.
Salonumuzda Karakomik Filmler 2: Emanet gösterime giriyor. Cem Yılmaz ve Büşra Develi üzerine oluşturduğumuz teoremlerle birlikte Emanet filmini yorumluyoruz.
Sezen Aksu Begonvil Cem Adrian Ben Seni Çok Sevdim Kalben Haydi Söyle Kaan Tangöze Bekle Dedi Gitti - Çizik Şebnem Ferah Sil Baştan Cem Adrian, Hande Mehan Sen Benim Şarkılarımsın Cenk Eren Kadınım Nilipek. Son Mektup Karsu Birak Beni Böyle Teoman Çoban Yıldızı Sezen Aksu Küçüğüm Aşkın Nur Yengi Hesap Ver Kenan Doğulu Kurşun Adres Sormaz Ki Nilüfer Acılara Son Zuhal Olcay Yalnızlığım Ferda Anıl Yarkın Sonuna Kadar Yıldız Tilbe Delikanlım Ferhat Göçer Biri Bana Gelsin Ajda Pekkan Sevdalı Başım İzel Kıyamadım Feridun Düzağaç Alev Alev Sezen Aksu Ben De Yoluma Giderim Emre Altug Gidecek Yerim Mi Var Zerrin Özer Kıyamam Ayla Çelik Bağdat Yonca Lodi Emanet Nazan Öncel Nereye Böyle Sertab Erener İyileşiyorum Mehmet Güreli Kimse Bilmez Sezen Aksu Eskidendi, Çok Eskiden Soner Arıca Deniz Gözlüm Nükhet Duru, Funda Arar Beni Benimle Bırak İrem Derici Kalbimin Tek Sahibine Mehmet Erdem Hep Sonradan Sertab Erener Vur Yüreğim Ferhat Göçer Git Buray Sahiden Nilüfer Seninle Olmak Var Ya Tarkan Ayrılık Zor Mustafa Sandal, Zeynep Bastık Mod Emir Can İğrek Nalan Candan Erçetin Ben Böyleyim Yalın Deva Bize Sevişler Sertab Erener Açık Adres - 2. Versiyon İlyas Yalçıntaş, Aytac Kart Yağmur
Günün öne çıkan haberlerini tarafsız bir bakış açısıyla ve FOX Haber farkıyla dinleyin! Güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Haber; podcast yayınlarıyla sizlerle. Türkiye'den ve dünyadan en sıcak gelişmeler, İlker Karagöz ile Çalar Saat Hafta Sonu podcast yayınlarıyla sizlerle! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber İnstagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Günün öne çıkan haberlerini tarafsız bir bakış açısıyla ve FOX Haber farkıyla dinleyin! Güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi FOX Haber; podcast yayınlarıyla sizlerle. Hayatın içinden haberler, Gülbin Tosun'un sunumuyla FOX Ana Haber podcast yayınlarında sizlerle! FOX Türkiye Resmi Web Sitesi: www.fox.com.tr Facebook: https://www.facebook.com/foxhaber Twitter: http://www.twitter.com/FOXhaber İnstagram: https://www.instagram.com/FOXhaber/
Sebastian Vettel'in Ferrariden ayrılışı, Carlos Sainz Jr. Ferrari koltuğunda. Leclerc ne yapacak? F1 haberlere gelen sorular Renault kolduğu kimin olacak? Hepsi Paddock 33. bölümde
Sebastian Vettel'in Ferrariden ayrılışı, Carlos Sainz Jr. Ferrari koltuğunda. Leclerc ne yapacak? F1 haberlere gelen sorular Renault kolduğu kimin olacak? Hepsi Paddock 33. bölümde
Bundan baya bir yil önce "blogger" diye bir terim vardi. Hala daha var, ama bugünlerdeki gibi degildi o isler. Nasil desem reklam dayanikli degildi ve mükemmel hayatlardan cok, gercek duygular iceriyordu. Vakit ayirip yazilar, icerikler ürettigimiz bir platformdu. Görselden cok yazi ve okuma üzerine acilan blog sayfalari. Bir nevi günlük. Bu dönemden bana kalan cok insan var. Kimileriyle tanistim, kimileriyle arkadas oldum, kimileri dostum oldu, kimilerini hic görmedim ama hala daha takibi birakmadim. Arada bir iclerinden kaybolanlar oldu, bir daha sesini duymadigimiz ve kimileri ufak bir aradan sonra tekrar hayatimiza geri döndü. Nergis onlardan biri. Bende iz birakmis olmaliki, Seyhanla ikimiz ara ara Nergisten bahseder ve en son kim ondan haber aldi diye konusurduk. Nitekim Nergis asiri derece sifirlanmis ve eskisi gibi o güzel sesiyle tekrardan buralara dahil oldu. Nasil mutlu oldugumu anlatamam. Bugün bu bölümü onunla cekmis olmak güzel bir ani oldu. Bir cogunuz Nergisi, NERO diye biliyorsunuzdur. Kuslari, yoyolari ve spirituelligini hic kaybetmedi. Ben de ona, bir türlü barisamadigim meditasyon konusunu actim. Daha önce hic duymadigim cocuk meditasyonuyla ilgili cocuklar üzerindeki etkilerini anlatti. Almanya'da farkli milletlerden olusan bir kreste, kültür catismasindan bahsetti, fakat en cok su sözü beni düsündürdü: "Stres oldum" kelimesini yasamaktan cok kullanmaya basladigimi fark ettim. Dilemize dolasmis kac tane bu tarzda kelimeler var acaba. Özellikle bu dönemde, aslinda yasamadigimiz halde yasadigimizi düsündügümüz onca hislerin dil aliskanligi. Mesela yine depresyona girdigimizi zannederken, gercekten hic depresyona girmedigimiz halde bu kavram nasil bu derece popüler oldu. Lafin gelisi bazen hayatimizi etkiliyor diye düsünüyorum. Olumla burada basliyor benim icin. Kullanmami düsündügüm "dogru" kelimelerden cok, gercekten hissettiklerimi dogru telaffuz edip, dogru yasarsam anca olumlamaya dönüsür fikirlerim. Yani olumsuz bir hissimi cidden yasiyorsam, bunu sonuna kadar yasayip anca o zaman bu tuhaf derinlikten cikabilirim. Yoksa yat kalk sükret, günüm güzel gecicek inanciyla olmuyor bu isler bende. Ama siz bana bakmayin, bana kücükken insanlar "ne kadar tatlisin sen" dediklerinde, "hayir! sensin tatli" diyen bir tipmisim.
Dünyanın bilinen en eski belediye kanunu Sultan II. Bayezid tarafından çıkarılmıştır. İstanbul'da belediyeciliğin esasını teşkil eder. Osmanlı kadısı, Avrupa şehirlerinde olduğu gibi, adlî işler yanında başka vazifelerle de mükellef tutulmuştur. Kadı, aynı zamanda bulundukları şehrin belediye reisidir. Belediye hizmetlerinin zaten çok inkişaf etmediği bir zamanda, devlet, bu işi ulemadan birisine vererek şehirlerdeki muhtemel çekişmelerin önüne geçmek istemiştir.
Bihter dürtülerine hakim olamayıp, Matmazel'e amansızca laf sokarken, Bülent, Behlül'ü Elif'le barışmaya ikna etmeye çalışıyor. Katya, saf değiştirirken, Behlül bavulunu toplayıp evden çıkıyor. Matmazel, yazdığı mektubun ortaya çıktığını farketmişken, Arsen Hanım Adnan'ın yokluğunda evin başını bekliyor. Abone olmaz mıydınız? Spotify: https://sptfy.com/d2Tt iTunes: https://tinyurl.com/yylnun8f Anchor.fm: https://anchor.fm/bidizipodcast Google Podcasts:https://tinyurl.com/y43o326f Pocket Casts: pca.st/p7GD Websitesi: bidizipodcast.weebly.com #bidizipodcast #askipodcast #askimemnu
İlginç Zamanların Gündemi (26 Şubat-3 Mart) | #73 (3 Mart 2020) Bilal Eren ve Cem Sünbül ile teknoloji çağının haftalık gündemini her salı saat 22.00'da DijitalHayatTV YouTube/Facebook/Periscope/LinkendIn canlı yayınında değerlendiriyoruz; - Ülkemizde Rus Trol ve Bot Mekanizmaları Ne Kadar Etkili? - 29 Şubat'ta Doğanlar El Kaldırsın! - Korona Virüs, Tokyo Olimpiyatlarını İptal Ettirir mi? - Clearview AI Yüz Tanımlama Şirketi'nin Topladığı 3 Milyar İnsanın Fotoğrafı Hacklendi! - Rekabet Kurulu'nun Google Soruşturmaları Neler? - Mastercard Siber Güvenlik Birimi Hakan Tatlıcı'ya Emanet! - Huawei, Kendi Uygulama Marketini Açtı! - Amerika'dan Apple'a Planlı Eskitme Cezası! - Şüphe Kaslarımızı Geliştirelim mi? Başlıklarını konuştuk. Haftaya salı saat 22.00'da canlı yayında görüşmek üzere. Hem canlı hem de geçmiş yayınlarımız için tıklayın; YouTube: https://www.youtube.com/dijitalhayattv Facebook: https://www.facebook.com/dijitalhayattv Twitter: https://www.twitter.com/dijitalhayattv Web: https://www.dijitalhayat.tv
Predavanja u mp3 formatu od prof. Muhidina HalilovićaUG Savjet i ostala udruzenja
Predavanja u mp3 formatu od prof. Muhidina HalilovićaUG Savjet i ostala udruzenja
Jasmin Durić, prof. Serijal predavanja komentar "Knjige tevhida"
Bu bölümü kargosu evde değilken gelenlere ithaf ediyoruz. Teslim alınamayan kargoları ve bu zamana kadar denenmiş yöntemleri konuştuk. Herkesi canından bezdiren bu sorunu çözmek için tartıştık. 0:45 Bukoli'nin acı geçmişi, Barbaros Hayrettin ile reklam ve Google yorumları 1:55 PTT Kargomat'ın çıkışı, Bukoli'nin tutunamaması 3:30 Migros Para Gönder Al uygulaması, bankaların havale ücreti alması skandalı. 5:00 Devren satılık kargo makinesi, AVMlerdeki kargo noktaları 6:00 Kutu fikri aydınlanması, İstanbul'da olur mu olmaz mı? 7:30 Posta kutusu tarih mi oldu? Diafon yokluğu ve dilencilerle ilişkisi. 09:56 Dolabı nasıl yaparız? Kargo firmaları bunu yapabilir mi? Teslim alırken atılan imzaların yalan oluşu. 13:40 Amazon Hub nasıl çalışır? Emanet dolapları. 16:00 Kargolardaki kutu yığını. Dijital altyapı gerekli mi tartışması. Gerekliyse nasıl çalışır? 19:40 Kiralama yöntemi. Gelir modeli ne olabilir? 22:00 Kargonun bulunduğun yere gelmesi. Havadan dronela kargo taşıyacak mıyız? 26:00 Kargo şirketlerinde mesaiye kalan dolaplar ve maliyeti. Sürdürülebilir olmasını nasıl sağlarız? 31:20 Bukoli'nin kapanma nedenleri, kurum içi girişimcilik. 33:50 Kolay gelsin projesi. 34:38 Kargo teslimat aracı ve dijitalde takibi. GPS ile çalışan otonom kutular. 38:43 Kapanış Kulp'u sosyal medyadan takip edebilirsiniz. https://www.instagram.com/kulppodcast/ http://twitter.com/kulppodcast
Kuşlar Sana Emanet Yazan: Aşkın Güngör Seslendiren: Yalçın Altın Aşkın Güngör, zaman-ölüm-baba üçgeninde sıkışıp kalan bir evladın esrarengiz hikâyesini anlatıyor. --- Send in a voice message: https://anchor.fm/yalcin/message
Sinema, dizi, çizgi roman ve oyun sektörlerinden gelişmeleri yorumladığımız Gündem serisi ilk bölümüyle karşınızda! Konu başlıkları: Game of Thrones rezaletleri, Endgame'in gişesi, Hulu ve Netflix, yaklaşan E3 fuarı
"...Hiçbir millet yoktur ki kendi içlerinde onları Allah'ın azabıyla korkutan bir peygamber gelip geçmiş olmasın." (Fâtır 24) * Sıdk: Doğru olmak demektir. Emanet: Güvenilir olmak demektir. İsmet: Günah işlememek ve günahtan korunmuş olmak demektir. Fetanet: Peygamberlerin akıllı zeki ve uyanık olmaları demektir. Tebliğ: Allah'tan aldıkları buyrukları ve yasakları ümmetlerine eksiksiz iletmeleri demektir. * Allah bu dünyada yarattığı her şeyi sebeplerle yaratmıştır. Kendi zatını gizlemek için perde ile örtmüştür. Mesela yağmuru kim yağdırır diye bir soru sorulduğunda biz Allah diye cevap veririz. Allah Teala Kuran'da "yağmuru biz yağdırırız ama yağmuru yağdırmak için peşinen bulutları göndeririz buyuruyor.
İç çamaşırı ile hanımını fazlı polat'a emanet eden mesut süre
Yeni Ufuklar Programının bu bölümünde konumuz Tohum agi adlı bir proje. UNDP – Küresel Çevre Fonu Küçük destek programı SGP’nin finansal desteğiyle Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği ve tohum Emanetçileri Derneği tarafından yürütülen bir proje bu. Tarımsal biyolojik çeşitliliğin korunması, tohum veri tabanı oluşturulması hedefi ve yapılan toplantılar hep aynı amaç için: bir tohum ağı oluşturulması. Peki bu ne demek ve neden önemli? Konuklar: Özge Gökçe, Biyolog, GEF-SGP Program Sorumlusu Arif Şen, Türkiye'nin Tarımsal Biyoçeşitliliğinin Korunması İçin Tohum Ağı Projesi'nin Koordinatörü
Kuduzović - Emanet i EP.
Kuduzović - Emanet i istinoljubivost