POPULARITY
Nûçegîhan Ehmed Xefûr di raporta xwe de behsa serdana Serokwezîrê Hukûmeta Herêma Kurdistanê bo Washington dike. Birêz Barzani hin peymanên bazirganiya li wir pêk anîn lê ew yeka ne bi dilê hukûmeta navendî ya Îraqê ye.
Suriye'nin kuzeyinde ne olduğunu evvela tane tane anlatayım. -Birbiriyle yakın zamana kadar kavgalı olan Barzanici Kürtlerle PKK'lı Kürtler bir araya geldiler. -Esed'in devrilmesinden başlayan bu süreç, Öcalan'ın fesih ve silah bırakma çağrısından sonra Barzani yönetiminin de araya girmesiyle hız kazandı.
Geçtiğimiz hafta Suriye ve SDG/PKK merkezli yaşanan yoğun trafiği farketmişsinizdir. Mesut Barzani'nin temsilcisi Suriye'nin kuzeyine gitti. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Taylor iki gün sonra Irak'ın kuzeyine. Aynı gün Suriye heyeti Ankara'daydı. Bir gün sonra SDG/PKK elebaşı Mazlum Abdi Kuzey Irak'ta Barzani ile aynı kareye girdi. Mesut Barzani o fotoğrafı neden verdi? Ankara'daki Suriye zirvesinden nasıl bir sonuç çıktı? SDG/PKK'nın silah bırakmayacağı netleşti. Örgüt nasıl temizlenecek? Yerin üstündekiler tamam… Peki, tüneldekiler ne olacak? Bu soruların yanıtlarını aradım. Kısaca anlatacağım…
Çok önemli gelişmeler birkaç güne sığdı. Fergani uzaydaki yörüngesine yerleşti. MİT, İran-PKK hattına cerrahi müdahalede bulundu. Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani Ankara'da, Barzani'nin temsilcisi Derbendi Suriye'nin kuzeyinde, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Taylor Erbil'deydi. Bu konulara odaklanırken nüfus ve aile konusunda tadımızı kaçıracak yeni bir bilgiyle ulaştım. Bu başlıkların hepsi ayrı bir yazıyı hak ediyor, en azından bir kısmını ilginize sunacağım.
Günün en sıcak ve çarpıcı gelişmelerini bulabileceğiniz; güvenilir, tarafsız ve kaliteli haberin adresi NOW Ana Haber; deneyimli gazeteci Selçuk Tepeli'nin sunumuyla izleyicileriyle buluşuyor. Sıradanlaşmış bültenlerden çok daha farklı, interaktif bir sunum ile izleyiciye aktarılan NOW Ana Haber, her gün 19.00'da NOW'da! Bizi sosyal medyadan takip edin: X: https://twitter.com/nowhaber Facebook: https://www.facebook.com/nowhaber.tr Instagram: https://www.instagram.com/nowhaber.tr/ Podcast: https://anchor.fm/now-haber
Irak'ın kuzeyindeki özerk yönetimde dün yapılan seçimlerde KDP gücünü korusa da KYB ile cepheleşmenin keskinleşmesi, oluşacak koalisyona dair belirsizlik doğurdu. Erbil'deki Anadolu Ajansı Muhabiri Mehmet Alaca ile konuştuk.
Ülkemizde muhalefet açısından siyasetin S'sine dokunmayan bir altılı masa süreci yaşandı. İlginç bir şekilde siyasetin temel meselelerine hiç dokunmadılar. İç politikada “Erdoğan gittikten sonra''; dış politikada ise uçuk kaçık fikirler (Akdeniz'e barış getireceğiz, Mavi Vatan işgalciliktir gibi) akılları zorlayan yaklaşımlar. Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi'nin bağımsızlık ilanı girişiminden sonra Türkiye ile diplomatik ilişkiler askıya alınmıştı. Bağımsızlık konusu işlevini kaybettikten sonra ilişkiler adım adım yumuşama sürecine girdi. Türkiye'den bir iki düşünce kuruluşu ve GENAR adına ben çalıştaya katıldım. Barzani hükümetine yakın çalışan RUDAV Araştırma Merkezi bir toplantı organize etmişti. Irak'taki Kürtler, Türkler, Araplar ve Türkiye'den katılımcıların olduğu bir toplantı günü Türkiye'de Kılıçdaroğlu dış politika mesajları vermiş ve medyada hayli gündem olmuştu. Ulusal kanallardan biri konuyu müzakere etmek için yayın planlaması yaptı. Biz de tam Ortadoğu meselelerini tartışırken yayına katılmak ilginç olur diye düşündüm. Kılıçdaroğlu'nun mesajı şu şekildeydi: “Esad'la konuşacağım ve Ortadoğu'ya barış getireceğim.'' Sorulan soruda tam da bu noktada, “Peki beyefendiler ve hanımefendiler, bu ne kadar mümkün olur?'' Katılımcılar imkanlarını zorlayarak yorum yaptılar. Söz sırası bana geldiğinde ise dedim ki: “İki gündür Erbil'deyiz, küçük bir bölgesel yönetimin iç içe geçmiş katman katman sorunlarını konuşuyoruz. Kılıçdaroğlu ile bir anlaşma yapalım: Önce bölgesel yönetimin sorunlarını çözsün; görece daha küçük boyutlu bir dış politika meselesi. Sonra Ortadoğu, daha sonra Akdeniz sorunlarını çözmek için kapıları aralasın.'' Birkaç cümle ile Irak'ın içindeki karmaşadan bahsettim. “ABD Irak'ı işgal etti, İran işgali ve kaosu sürdürülebilir hale getirdi. Şiiler, Sünniler, Kürt-Sünniler olmak üzere iç içe geçmiş bir iplik yumağı gibi karışmış etkin yapılar var. İran, Şiiler üzerinde nüfuz sahibi, fakat İran'ın Irak üzerinden nüfuz sahibi olmasını istemeyen daha milliyetçi Arap Şiiler var. Kürt bölgesinde üç nüfuz alanı var: Barzani, Talabani ve onun tarafından desteklenen PKK, ABD, Türkiye, İran ve Irak devletlerinin bölge üzerinde nüfuzu var. Konuyu daha fazla içinden çıkılmaz hale getirmeden Kılıçdaroğlu'na bir tavsiyede bulundum: ‘'Sayın Kılıçdaroğlu, Kuzey Irak'ın sorunlarını çözsün, kendisinden başka bir şey istemiyoruz.''
KOÇ GRUBU DARBE DAVASI Erdoğan'ın Koç Grubu hakkında bir darbe davası hazırladığı, Ali Koç'u gözaltına almakla başlayıp, gruba yürüyeceğini Aziz Yıldırım'ın ifşasıyla öğrendik. Koç Grubu'na yönelik darbe davasının bir ucu Fenerbahçe ile ilgili 3 Temmuz sürecine, bir ucu Gezi Davasına, bir ucu Mustafa Koç'un Fethullah Gülen'i ziyaretine dayanıyor. Olaya tarihi biçimde müdahale edense Barzani. Yakın tarihin en ilginç dosyalarından birinin detayları bu videoda
Araştırmacı gazeteci ve yazar Uğur Mumcu 24 Ocak 1993'de, evinin önünde park halindeki otomobiline yerleştirilen C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu hayatını kaybetti. Suikastın hemen ardından olay yerinde inceleme yapan uzmanların hiçbir delil bulamadı. Patlamayla etrafa dağılan ve cımbızla toplanması gereken deliller süpürgeyle süpürüldü. Hatta evinin 50 metre ilerisinde bulunan polis kulübesinde nöbet tutan polislerin sokakta Uğur Mumcu'nun oturduğundan dahi habersiz olduğu ortaya çıktı. Suikastı bazı naylon örgütler üstlenirken 31 yıl sonra sır perdesini aralayabilecek bomba iddialar ortaya atıldı. Uğur Mumcu öldürülmeden 17 gün önce kaleme aldığı köşe yazısında PKK – Barzani- MOSSAD ilişkisini açıklamıştı. Mumcu'nun bu bağlantıları ortaya çıkardığı için MOSSAD tarafından öldürüldüğü en çok konuşulan iddialar arasında yer aldı. 1992'de Kürt sorunu ve PKK konularına yoğunlaşan Mumcu, CIA, MOSSAD, MİT, Emniyet ve askeri istihbarat dahil birçok istihbarat örgütünün varlığına ve Barzani'nin MOSSAD ve CIA ile ilişkilerinin ortaya konduğu yayınlara ulaşmıştı. Güvenilir iddialara göre MOSSAD'dan 5 kişilik suikast timinin Türkiye'ye gelip FETÖ yardımıyla Uğur Mumcu'yu öldürdüğünü Esenboğa'da bilgisayarların karartılıp operasyon ekibinin İsrail'e kaçırıldığı belirtilmişti. EMEÇ İLE MUMCU SUİKASTININ BENZER VE KESİŞEN NOKTALARI Uğur Mumcu kendisine yönelik uzaktan kumanda yöntemi ile patlatılan bombalı suikast öncesinde şahsına gönderilen bir dosyada araştırdığı konuların fevkalade fevkinde bilgiler olduğunu görünce heyecanlanarak önce dönemin Cumhurbaşkanı Özal'ı aramış ulaşamayınca bu kez dönemin Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis paşayı telefonla arayarak kendisine gelen dosya hakkında bilgi vermişti. Bu telefon konuşması Uğur Mumcu'yu illegal olarak dinleyen derin yapı tarafından tespit edilmiş bu olaydan kısa bir süre sonra Mumcu otosuna yerleştirilen uzaktan kumanda ile patlatılan bombalı suikast saldırısı sonrası hayatını kaybetmişti. Eşref Bitlis Paşa. Mumcu'dan 24 gün sonra, Özal ise Bitlis paşadan iki ay sonra çeşitli suikast yöntemleri ile ortadan kaldırılmışlardı. Özal'ın o dönem özel kalem müdürlüğünü yapan Feyzi İş başaran Mumcu'nun ölüm haberini Özal'a bildirdiğinde Özal'ın gözlerinden yaş boşaldığını, eyvah hedef yine benim. Plan işliyor. Artık bunları kimse durduramaz dediğini iddia etmişti. Çetin Emeç ve şoförü Sinan Ercan'ın 7 Mart 1990 tarihinde suikast sonucu katledilmelerinden kısa bir süre önce Uğur Mumcu olayında olduğu gibi Çetin Emeç'inde kendisine gelen esrarengiz bir dosyayı araştırmak muhtemelen bu dosyadaki bilgilerin doğruluk derecesini öğrenmek amacıyla, Ankara'da ABD İstasyon Şefi Martin Lawrence ile görüşmesi sonrasında öldürülmeleri oldukça manidar bir duruma işaret ediyor. Zira Çetin Emeç'e gelen dosyadaki bilgilerin, Özel Harp'e sızmış Kontrgerilla( Gldyo) yapılanması ve Türkiye'deki faaliyetleri ile ilgili olması kuvvetle muhtemel görünüyor. Zira suikast sonrasında, Bilge Emeç eşinin öldürüldüğü gün çantasında bulunan ertesi gün için yazdığı köşe yazısının kaybolduğunu belirterek dikkatleri bu köşe yazısının içeriğine çekmişti. 8.Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, gazeteci yazar Cengiz Çandar'a, Emeç'in öldürülmesi diğerlerinden farklı, Bir daha konuşmayalım bu konuyu kapatalım dediği yazılı ve görsel medyada yazılıp, dile getirilen ve teyit edilen bir husustu.Kontrgerilla ve Özel Harp Dairesi tartışmalarının başladığı 1970'li yıllarda Başbakan Bülent Ecevit'in İçişleri Bakanlığını yürüten Hasan Fehmi Güneş'e göre Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Turan Dursun Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok gibi laik aydın cinayetlerinin Özel Harp Dairesiyle ilgisi yok. Güneş bunlar İran destekli! bir tek Çetin Emeç cinayeti farklı diyerek Emeç'in 1990 Mart'ında öldürülmesinde Özel Harp'in rolünün olduğunu ima etmişti.
7 MİLYAR $'LIK MALA 23 MİLYAR $ VERDİ-CEVHERİ GÜVEN Erdoğan, 7 milyar dolara alınabilecek bir paket için ülke adına 23 milyar dolarlık anlaşmaya imza attı. Sebebi ise yanlış politikalar nedeniyle Türkiye'nin çok sıkışmış olması. Konuyla ilgili MGK'ya sunulan raporun detayları bu videoda... Hakan Fidan, İbrahim Kalın ve Yaşar Güler'in sıklaşan Irak ve Barzani ziyaretlerinin gerçek nedenleri. Yerel seçim öncesi DEM parti ile AKP arasında başlayan görüşme 16. gününde neden dağıldı. Erdoğan'ın gönderdiği elçi Afgan Ala neler için söz verdi ama iş imzaya gelince nasıl çark etti. Anlatılmayan detaylar...
Welcome to 'The Kurdistan in America' podcast, the official podcast of the Kurdistan Regional Government (KRG) Representation in the United States. In this second episode of season five, hosted by Delovan Barwari, we are honored to have a very special guest, Mr. Falah Mustafa.Mr. Falah Mustafa, Special Assistant for Foreign Affairs to the President of Kurdistan Region, His Excellency Nechirvan Barzani, delves into the recent visit of the Kurdistan Region Presidency delegation to Washington DC. From navigating the complexities of Erbil-Baghdad relations to discussing potential US intervention to mitigate disputes, this conversation offers invaluable insights into Kurdistan's geopolitical dynamics.Moreover, Mr. Mustafa shares personal reflections on his birthplace and memorable experiences visiting Washington DC, providing a unique blend of personal narrative and diplomatic analysis.Join us on 'The Kurdistan in America' for engaging dialogue, expert analysis, and a deeper understanding of US-Kurdistan relations, along with valuable insights about the political situation in Iraq, Kurdistan, and the broader region.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başbakanı Mensur Barzani Haziran 2019'dan bu yana ilk kez Washington'da. Donald Trump rakibi Nikki Haley'i Güney Carolina'da, kendi eyaletindeki ön seçimlerde yendi. ABD ön seçimlerinde dikkatler bu kez Michigan'da. İsveç, Macaristan'ın onayının ardından NATO'ya katılıyor. Paris'te yapılan Ukrayna Konferansı'nda “Ukrayna'nın yanındayız” denildi. Almanya Başbakanı Scholz Ukrayna'ya uzun menzilli Taurus füzeleri gönderme konusunda isteksiz.
Welcome to 'The Kurdistan in America' podcast, the official podcast of the KRG Representation in Washington DC, hosted by Delovan Barwari. In the Season Five kickoff episode, we are honored to welcome Dr. Yerevan Saeed, the Mustafa Barzani Scholar in Residence at American University and a Non-Resident Fellow at the Arab Gulf States Institute.In this episode, Dr. Saeed shares his academic journey, including his impressive accomplishment of earning a PhD in Peace and Conflict Resolution from George Mason University. We'll also explore his role as the Mustafa Barzani Scholar in Residence.We delve into Dr. Saeed's recent thought-provoking article in The Hill, titled 'America must stop treating the Kurds like temporary allies.' Our conversation goes deep into topics such as Iran's ballistic attack on Erbil, the U.S. response to these attacks, and the broader implications of America's approach to Kurdish relations, all of which are highlighted in his article. Dr. Saeed also reflects on his hometown and his experience as a four-time refugee.Join us for this enlightening discussion on Kurdish-American relations and the pressing geopolitical challenges of our time. Tune in now!
PKK/PYD terör örgütünün sözde Ölümüzler Taburu'na bağlı intihar timinin Suriye'den illegal yollarla Ankara'ya gelerek İçişleri Bakanlığı'na iki canlı bomba ile saldırması, daha sonra PKK'nın sözde askeri kanadı HPG'den yapılan açıklamada TBMM üzerinden devleti hedef alan tehditkar ve alçakça açıklamaları YPG/ PKK terör örgütü için bardağı taşıran son damla olmuştu. Çünkü bu terör saldırısını kahraman iki polis cevval ve kendi hayatlarını tehlikeye atarak etkisiz hale getirmeseydi sonuçları çok vahim olabilirdi. Eğer teröristler İçişleri Bakanlığı'na girselerdi içeride katliam yapabilir, rehin alabilirlerdi. Kahraman iki polisin teröristleri kısa sürede etkisiz hale getirmesi aynı zamanda terörist saldırıyı sönükleştirmişti. Hatta Fransa PKK'nın Türkiye'de eylem kabiliyetini kaybettiğini bile gündeme getirmişti. Aslında Irak ve Suriye başta olmak üzere bölgedeki ülkelerin toprak bütünlüğünü parçalayarak siyasi yapılarını da değiştirmeyi amaçlayan, Türkiye'yi de içine alan çok ciddi anlamda tehdit eden bir proje yürütülüyordu. ABD ve bazı kolonyalist Avrupa ülkeleri, Süleymaniye merkezli KYB'yi de işin içine katarak bu iki yapıyı birbirine entegre etmeyi başarabilirlerse bu projeden şu ana kadar uzak duran Barzani'yi de baskı altına alarak bu kaos projesine dahil etmeye çalışıyorlardı. Türkiye ısrarla bu konuyu takip ediyor, etmekte de zorunda anlaşılan. Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğünü parçalayarak siyasi veya ideolojik yapısını değiştirmeyi amaçlayan terör örgütünün başat unsur olduğu bir oluşumu ortaya koyarak Türkiye'yi ulusal güvenliğini hedef alan bir tehditle karşı karşıya bırakmaya çalışan güç odakları ile mücadele şimdilerde yapılıyor. Şu an mesela terörle mücadele bu işin içinde var ama bu bir jeopolitik karşılık aslında. Türkiye bu konuda şunu söylüyor: “Burada Türkiye ye karşı kurulan jeopolitik tuzakları entrikaları gördüm, buna karşılık veriyorum.” Şimdi bu noktada ortaya çıkan irade önemli! Neden bahsediyoruz? Sadece SİHA ve savaş uçaklarının etkisi çok farklı bir süreci tetikledi. Biz buraya önce SİHA'lar ile girdik. Bu ne anlama geliyor? Bizim irademizi test ettiler. Sonra SİHA'mızı düşürdüler. ABD'nin SİHA'mızı düşürmekle aslında bize verdiği mesaj netti: “YPG'yi ben burada koruyorum, himaye ediyorum lojistik destek ve eğitim veriyorum, yönetiyorum ve yönlendiriyorum. Bu nedenle sen YPG'yi vuramazsın.” Bu tehdide karşı 5 Ekim gecesi saat 23.00'ten itibaren 50 Km derinlikte Suriye'yi savaş uçaklarıyla vurmaya devam etmesi öncelikle Türkiye'nin etkisini arttıran önemli bir nedendi. Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın “Bir gece ansızın gelebiliriz” düsturu ile kollar halinde jetlerimiz ve akıncı taaruzi İHA'nın da aralarında bulunduğu insansız hava araçlarımız, Tel Rıfat, Cizre ve Derik'teki terör hedefleri bir yıl içinde ikinci kez vurmuş oldu. Cezire Kampı olarak bilinen alanda Haseki'nin üstüne kadar inerek Abdülaziz ve Karaçok Dağları da vuruldu. Bu kez terör örgütünün kullandığı petrol kuyuları depolama tesisleri de hedef alındı. Suriye sınırının 40-50 kilometre derinliğindeki hedefleri F 16'larımız kullanılamaz hale getirdi. Operasyonlarda yerli milli mühimmat kullanıldı. Şu ana kadar 65 hedef imha edildi. Amerika'ya cevap böyle verildi, verilmeye de devam ediliyor.
Naseem Sadiq's report sheds light on the extensive meetings that Masoud Barzani conducted with different factions and groups in the Bahdinan region (Dohuk).
UĞUR MUMCU VE GAFFAR OKKAN! UĞUR MUMCU 30 YIL ÖNCE KATLEDİLDİ! Youtube : https://youtu.be/Wt1g-uW80VY Fai̇li̇ belli̇ aslında tüm ci̇nayetler gi̇bi̇! Uğur Mumcu ci̇nayeti̇ni̇n de fai̇li̇ belli̇! Bu yıl katli̇am üzeri̇nden 30 yıl geçti̇! Sanık olarak ufak tefek adamları topladılar ama teti̇ğIi çekti̇ren önemli̇. Teti̇ği çekti̇renler yakalanmadı. Bi̇rçok aydın 90'lı yıllarda katledi̇ldi̇. Gaffar Okkan, Uğur Mumcu Iile 8 yıl arayla aynı gün katledi̇ldi̇. Efsane Di̇yarbakır Emni̇yet Müdürü Gaffar Okkan'ın neden katli̇ vaci̇pti̇? Aslında Mumcu ile benzer sebeplerle teti̇k çeki̇lmi̇şti̇. Gaffar Okkan, Hi̇zbullah'ın çökerti̇lmesi̇nde çok önemli̇ bi̇r rol oynamıştı! PKK ile mücadelede halkı teröre karşı örgütlemesi̇yle di̇kkat çekmi̇şti̇. Tüm Di̇yarbakır halkı ve çevre illerde halk onu bağrına basmıştı. Bu tavır oyunu bozardı. Halk bi̇r araya geli̇yor, etni̇k farklılık kayboluyordu. Ortadan kaldırılmalıydı! Gazeteci̇ Uğur Mumcu'nun da benzer sebeplerle hayatına son veri̇ldi̇! Küresel çeteleri̇n en önemli̇ fi̇nans kaynağı si̇lah ve uyuşturucu ti̇careti̇di̇r. Belgelerle bunların terörle ili̇şki̇si̇ni̇ ortaya koymuştu. "Kürt-İslam Ayaklanması 1919-1925" adlı ki̇tabı ölümünden 2 yıl önce yayınlanmıştı. Ölümünden 4 ay önce Musa Anter ci̇nayeti̇yle ilgi̇li̇ Di̇psi̇z Kuyu adlı bi̇r makale yazmıştı. "Ortadoğu, terör örgütleri̇ Iile çeşitli̇ isti̇hbarat örgütleri̇ni̇n kanlı ve ki̇rli̇ oyunlar oynadığı karanlık di̇psi̇z bi̇r kuyudur!” di̇yordu . Katli̇nden sadece 2 hafta önce yazdığı Mossad ve Barzani̇ adlı makale fai̇li̇ işaret edi̇yordu! İsrai̇l İsti̇hbaratı Mossad ile Kürt li̇der Barzani̇ arasındaki̇ ili̇şkileri̇ belgelemi̇şti̇. Ayrıca Barzani̇'ni̇n Ameri̇kan İsti̇hbaratı'yla Iili̇şki̇leri̇ni̇ de yazmıştı. 1972'de Cia tarafından “Kürdi̇stan Demokrati̇k Parti̇si̇”ne üç yıl içinde 24 mi̇lyon dolar gönderi̇ldiğini̇ yazmıştı. İran'a veri̇len Sovyet si̇lahları Tahran'daki̇ İsrai̇l Elçili̇ği ve Mossad ajanları tarafından barzani̇ye veri̇li̇yordu. Uğur Mumcu tüm bu ili̇şki̇leri̇n onlarca yıldır sürdüğünü anlatıyordu. Ve can alıcı soruyu soruyordu: “Kürtler sömürgeci̇li̇ğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var Cia ve Mossad‘ın kürtler arasında?” di̇yordu!! Yoksa cia ve mossad, anti̇emperyali̇st savaş veri̇yorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi̇? di̇ye sormuştu!!! Uğur Mumcu gerçek gazeteci̇lere işaret feneri̇ oldu.O,vatan için mi̇llet için çalışan, bi̇ri̇leri̇ne el avuç açmayan aydınların kıymeti̇ni̇ önemi̇ni̇ gösterdi̇. Karanlık güçler, di̇psi̇z kuyularda ne yaparlarsa yapsınlar. Gelen aydınlığa engel olamayacaklar! Gaffar Okkan, Uğur Mumcu asla unutulmayacak. Bıraktıkları eserler kadar, ölümleri̇yle bi̇le bi̇ze ders verdi̇ler. Ruhları şad olsun!
Alejandra Barzani, presidente de la Asociación de Agentes y Agencias de Viajes Pymes Argentinas, dialogó con Pablo Wende y explicó las implicancias del nuevo "dólar Qatar" y cómo afecta a las agencias de viajes y turismo.
Sonunda bu da oldu: Kılıçdaroğlu için “Bozkurt Kemal” sloganının atılması, komedi filminden bir sahne gibiydi. ««« Sözde ülkücülerin dublajıyla işbu “Bozkurt Kemal” tiyatrosu sahne alırken... Eş zamanlı olarak... CHP Parti Meclisi üyesi Nevaf Bilek, Kürtçe yayın yapan Rudaw'a “Diyarbakır, Kürdistan'ın bir parçasıdır” dedi! ««« Açıkça söylemiyor olsa da, Kemal Bey'in Nevaf Bilek'ten farklı düşünmediğini biliyoruz. Tek misalle yetinelim... 2017'de CHP'ye Barzani'nin “Bağımsızlık
This week we roped in Jasmine Barzani to be our guest on the show. Jasmine is about to premiere her great little film about the 2016 Bendigo St housing occupation in Naarm. This was a special opportunity to go behind the scenes and get an appreciation of all the work involved in producing an independent film. Have a listen. bendigost.com
Türkiye NATO tarafından Rusya ve İran'la savaşa itiliyor! Türkiye bilhassa 2016'dan itibaren bir dizi sınır ötesi askeri operasyon düzenledi. Daha önceki sınır ötesi operasyonlarda iktidarın propagandası halktan destek almak için Amerikan ve Batı karşıtı bir sosa bulanıyordu. Biz her seferinde bunun gerçeği yansıtmadığını ortaya koyduk. Özellikle Suriye'de terör koridorunu engellemek adı altında NATO ordusu TSK ve ona iliştirilmiş ÖSO (SMO) vb. Suriyeli tekfirci/mezhepçi (ve birçoğu İngiliz-Amerikan istihbaratının eğit-donat tedrisatından geçmiş olan!) milislerden müteşekkil bir NATO koridoru inşa edildiğini belirttik. Şimdi de durum farklı değil. Ancak gidişat çok daha tehlikeli bir hâl almak üzere. Kuzey Irak'ta PKK unsurlarına yönelik sürdürülen harekât şimdiden İran'la ciddi bir gerginlik yaratmış ve İran'a yakın Haşdi Şabi ile TSK'yı çatışma içine sokmuş durumda. Kuzey Irak'ta sürdürülen askeri operasyona ABD ve İsrail'in son derece sıcak ve sempatiyle yaklaşması, bu iki gücün vekili konumundaki Barzani grubunun TSK'nın operasyonlarına aktif destek sunması bu yüzden tesadüf değil. Şaşırtıcı da değil. Suriye'de yapılacağı söylenen yeni operasyon ise İran'la gerilimi iyice tırmandırmaya ve cepheye Rusya'yı da dahil etmeye aday gözüküyor. İktidar cephesinden ABD'nin sözünü tutmadığına yönelik eleştiriler yapılması, bu operasyonun Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine Türkiye'nin çekince koymasının üzerine gelmesi kimseyi yanıltmamalı. Bir kere Finlandiya ve İsveç için YPG'ye destek argümanı gülünç. Çünkü esas ve büyük desteği ABD veriyor ve başka Avrupalı devletler de benzer bir tutum içinde. Onlarla NATO'da birlikte dururken ve birçok alanda işbirliği yaparken Finlandiya ve İsveç için iktidarın veto kozunu öne sürmesini kimse ciddiye almıyor. Nihayetinde Erdoğan bu üyeliklere evet diyecek! Daha önce “NATO'nun Libya'da işi yok” dedikten hemen sonra “NATO'nun Libya'da olması gerek” diye çark ettiğini ve pek çok benzer dönüş yaptığını ve yapacağını tüm muhatapları biliyor. NATO, Erdoğan'ın bu oyunu oynamasına izin veriyor çünkü arka planda Türkiye'yi Suriye'de Rusya ile karşı karşıya getirecek bir plan yürütüyorlar. Yavaş tempoyla da olsa günün sonunda NATO hem Kuzey'de genişleyecek hem de Güney'de Rusya'ya karşı bir askeri cephe daha açabilecekse emperyalistler için “Erdoğan'ın Batı'ya kafa tutan lider” imajının bir zararı yok. Tersine faydası bile var. Bunu, İngiliz istihbaratının başındaki isim olan Richard Moore daha önce Astana süreci bağlamında söylemişti. Türkiye'nin İran ve Rusya ile diyaloğu İngiltere'nin sürece Türkiye üzerinden dahil olmasında olumlu bir rol oynamıştı. Yine Erdoğan değil mi ki “One Minute” dedikten sonra İsrail'e ne istediyse verdi! Mavi Marmara katliamı davasını talimatla düşürdü (üstelik anlaşmanın altında İsrail'in başkenti olarak Kudüs yazılmasını sineye çekerek!), İsrail'le ticaret rekorları kırdı ve şimdi normalleşme adı altında Siyonizmle işbirliğini ileriye taşıyor. Erdoğan'ın Siyonizm karşıtı imajı İsrail'le en pragmatik işbirliklerinin kamuoyuna kabul ettirilmesinde hep kolaylaştırıcı bir rol oynadı. Hâl böyle iken NATO Genel Sekreteri Stoltenberg'in ve ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price'ın ayrı ayrı açıklamalarda birtakım endişelerini dile getirdikten sonra Türkiye'nin NATO müttefikliğinin önemini vurgulamaları ve meşru güvenlik kaygılarını anladıklarını belirtmeleri anlam kazanıyor. ABD zaten Kuzey Irak'taki operasyonlara yeşil ışığı çoktan yakmıştı. Şimdi Suriye için de sarı ışığın yeşile dönmek üzere olduğu görülüyor. Ancak ABD bu süreçte sadece beklemeyecektir. ABD'den ve vekillerinden Türkiye'yi Rusya ve İran'la karşı karşıya getirecek her türlü provokasyon olasılık dahilindedir. Türkiye bir kez daha dombra, mehter marşı ve ilahiler eşliğinde yeni bir Amerikan savaşına doğru itilmektedir.
Sesli Köşe-Barış Doster-'Zelenski ve Barzani'
Sesli Köşe--Mehmet Ali Güller-'ABD'nin sponsorluğunda AKP - İsrail - Barzani enerji üçgeni'
İran, Irak'taki Kürt bölgesel yönetiminin başkenti Erbil'e füze saldırısının İsrail'i hedeflediğini açıkladı. Bu görünür gerekçe ne kadar inandırıcı? İran neyi amaçlıyordu? Bunun ne tür sonuçları olabilir? AA'nın bölge uzmanı muhabiri Mehmet Alaca ile ihtimalleri konuştuk.
Eşref Bitlis Komutan! Youtube'dan İzleyin : https://youtu.be/j4Gi3Hwmlow Eşref Bitlis Komutan 29 yıl önce katledildi. 1993'ün bir şubat günüydü, Uğur Mumcu cinayetini Eşref Bitlis'in uçağının düşürülmesi takip etti. Sebebi gayet açıktı. Her ikisi de çekiç güç denilen Amerikan kolposunun ‘ne olduğunu', ‘neye evrileceğini' çok önceden görmüştü. Çekiç güç adı verilen operasyonun amacı kukla Kürdistan ya da 2. İsrail'in kurulmasıydı! Eşref Bitlis bu yüzden katledildi. Aile dostumuzdu. Eşi annemin en sevdiklerindendi… Kıbrıs'da görev yaparken annem sık sık ziyaretlerine gitmişti. Katlinden bir yıl evvel Turgut Özal'a yazdığı mektupta: “Çekiç Güç PKK ile hareket ediyor!” demişti… Aynen bugün olduğu gibi Amerikan askerleri Irak'a yerleşir yerleşmez PKK'yı en yakın müttefikleri ilan etmişlerdi. Eşref Bitlis, kukla Kürdistan devleti kurulması sürecini deşifre etmişti ayrıca özel kuvvetler içindeki işbirlikçilerin isim isim bilen bir komutandı. Yani ortadan kaldırılmalıydı! Hatırlayın 1991'deki körfez savaşı, İncirlik'e Çekiç Güç'ün yerleşmesiyle sonuçlanmıştır. İsrail istihbaratı, CIA ve bunların maşaları PKK, Barzani ve ilintili ‘iş' adamları ve siyasiler bir dizi katliama imza atmışlardır. Çekiç Güç'e karşı çıkan asker, sivil, aydın birçok kişi faili meçhul cinayetlerle yok edilmiştir. Güneydoğuda Jandarma Bölge Asayiş Komutanları Hulusi Sayın, İsmail Selen Çekiç Güç'e karşı çıkan iki korgeneraldir. Eşref Bitlis gibi onlar da öldürülmüşlerdir. Cem Ersever ve Mustafa Deniz ve Tuğgeneral Bahtiyar Aydın da katledilmiştir. Ortak özellikleri; Çekiç Güç'e karşı olmaları ve emperyalist hedefi açıklamış olmalarıdır. Kanları yerde kalmayacaktır! Tarih laboratuarı bize gösteriyor ki tek dünya devleri baş aşağı gelmektedir. Dünyanın gidişi farklı yöndedir.
UĞUR MUMCU VE GAFFAR OKKAN! Öyle bir gün ki 24 Ocak, 8 yıl arayla aynı gün iki vatan evladını şehit verdik. Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'ın katlinin üzerinden 21 yıl geçti. 1997'de Diyarbakır'a atanmıştı. Hizbullah'ın çökertilmesinde çok önemli bir rol oynamıştı. PKK ile mücadelede halkı teröre karşı örgütlemesiyle dikkat çekmişti. Diyarbakır ve tüm Türkiye hala kaybına ağlıyor. Böyle bir emniyet müdürü az görülmüştü. Çocuk, yaşlı, genç, herkese bir iyiliği dokunmuştu ve bu tavrıyla oyun bozuyordu. Asla unutulmayacak ve mesleğindekilere örnek olacak bir polis müdürüydü. Ruhu şad olsun! Gazeteci Uğur Mumcu da 8 yıl önce aynı uğursuz günde 24 Ocak'ta katledildi! 20 yaşında gazeteciliğe başlamıştı. 27 yaşında hukuk fakültesinde akademisyenliğe adım attı. 12 Mart Darbesi sonrası tutuklanıp 1 yıl hapis yattı. Askerliğini ‘sakıncalı piyade' olarak cezalı yaptı. Uzun bir zaman Cumhuriyet'te “Gözlem” adlı köşesinde yazacaktı. 36 yaşında ilk tiyatro oyunu “Sakıncalı Piyade”yi yazdı. Sonra “Sakıncasız” adlı bir oyun daha yazdı. İşte ben onu o yıllarda tanıdım. Senaryosunu Aytunç Altındal ile birlikte yazıyorlardı. Biz bir grup genç Altındal'ın kurduğu “Havass” yayınlarında çalışıyorduk. 1980 darbesi herkesi ezip geçmişti. Yayınevi kapanmıştı. Uğur Mumcu kimsenin gözünün yemediği konuları cesaretle incelemişti. Amerikan, İngiliz ve İsrail istihbarat örgütleri ile Molla Mustafa Barzani ilişkisini Türkiye'de ilk o yazmıştı. Yarım kalan kitabının adı “Kürt Dosyası”ydı. Terör örgütlerinden sürekli tehditler alıyordu. Ölümünden 2 hafta evvel, 7 Ocak 1993 tarihinde Cumhuriyet'te “Mossad ve Barzani” başlıklı yazısı yayınlandı. Bu yazıda, İsrail istihbaratı Mossad'ın Barzani ile ilişkilerini belgelemişti. O gerçek bir gazeteciydi. Piyasa gazetecisi değildi. O gerçek bir vatanseverdi, ‘miş' gibi yapanlardan değildi. Batı'nın çok önemsediği konuları masaya yatırdı. O nedenle katledildi! Şöyle yazmıştı: “Yazdığım hiçbir konuyu yalanlayamadınız. Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler, beni aşacaklar doğacaktır.” Öngörüsü doğru çıktı. Bugün birbirinden değerli genç gazetecilerimiz var. Daha da olacak. Ruhu şad olsun! Youtube: https://youtu.be/n2zGhXXfqYc
Presidenta de la Asociación de Agencias de Viajes de PYMES.
Following days of university students' demonstrations in Kurdistan Region, Prime Minister Masrour Barzani met with the students on Saturday, November 27, 2021 and listened closely to their demands and comments. More regarding this topic from our correspondent Ahmad Ghafur from Erbil. - Pişti xwepêşandanên bi rojan yên xwendekarên zanîngehan li Herêma Kurdistanê, Serokê Hukumeta Herêmê Mesrûr Barzanî roja Şemiyê 27 Mijdara 2021 bi xwendekaran re civiya û ji nêzîk ve guhdarîya daxwaz û şiroveyên wan kir. Zêdetir derbarê ve mijarê di raporta Ehmed Xefûr ji Hewlêrê de heye.
Haftanın ortasından günaydın! Dünya'dan ipuçları ile başlıyoruz:-Sudan‘da, darbe sonrası Hartum Havalimanı'nın kapatıldı, alıkonulan başbakan serbest bırakıldı.-Ekvador‘da, hükümet karşıtı protestolarda onlarca kişi gözaltına alındı.-Çin 3-11 yaş aralığındaki çocukları Covid-19'a karşı aşılamaya başlıyor.-IKBY Başkanı Barzani, PKK'nın en başından beri IKBY hükümetinin karşısında durduğunu söyledi.-Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile Riyad'da bir araya geldi.-Türkiye; Lübnan, Irak ve Suriye'deki tezkerelerini uzatan kararlar TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.-Kanada'da 20 Eylül'de yapılan genel seçimleri kazanan Trudeau, azınlık hükümeti ile göreve başladı.-WhatsApp, 1 Kasım'dan itibaren bazı Android ve iOS modellerine desteğini sonlandırıyor.-Biden‘ın ABD'nin Ankara Büyükelçiliğine aday gösterdiği Jeff Flake, Senato Genel Kurulunda onaylandı.Günün şarkı listesi sizi web sitesinde bekliyor. Keyifli bültenler.Devamını okumak ve bültene ücretsiz abone olmak için: www.mundo.report
On Oct. 17, at the Canadian Jewish Literary Awards, Montrealer Sigal Samuel won an award for her new children's book, Osnat and Her Dove: The True Story of the World's First Female Rabbi. It tells the real-life story Osnat Barzani, a Kurdish-Jewish scholar who lived about 400 years ago in Mosul—and had an unconventional upbringing. Barzani's father ran a yeshiva, but didn't have sons to share his knowledge with. Instead of forcing his daughter to do chores and get married young, he taught her Torah, the Talmud, midrash, Kabbalah and Hebrew, leading Barzani to eventually become the head of her father's yeshiva. Sigal Samuel could empathize with Barzani's story: her Orthodox father also taught her Jewish studies, although despite her training, she didn't become a rabbi. The author and journalist's first novel The Mystics of Mile End also won a Canadian Jewish Literary Award in 2016. Samuel joins today with Rabbi Lila Kagedan, the first-ever Canadian born Orthodox female rabbi, to discuss Barzani's life and its implications for women rabbis centuries later. What we talked about: Buy Osnat and Her Dove at levinequerido.com/osnat-and-her-dove Read: "Canadian Yeshivat Maharat graduate hired by Orthodox synagogue" (thecjn.ca, 2016) Credits The CJN Daily is written and hosted by Ellin Bessner (@ebessner on Twitter). Victoria Redden is the producer. Michael Fraiman is the executive producer. Our theme music is by Dov Beck-Levine. Our title sponsor is Metropia. We're a member of The CJN Podcast Network; find more great Jewish podcasts at thecjn.ca.
Irak'ta 10 Ekim'de yapılan genel seçimlerin sonuçları parlamentodaki en büyük grubun değişmediğini, hatta güçlendiğini ortaya koydu. Peki Mukteda Es Sadr liderliğindeki grup hükümeti kurma amacına ulaşacak mı? Öncelikle kimlerle koalisyon kuracağı tahmin ediliyor? Sadr'ın dış dünya ile ilişkileri ne? İran'ın Irak'taki etkisi ne kadar zayıfladı? Bağdat'taki AA Muhabirleri Haydar Karaalp ve Mehmet Alaca ile Faruk Çalışkan konuştu.
Sahi HDP Kürtler için ne istiyor? Kimileri için tuhaf gelebilir bu soru ama hiç de öyle değil. Tam tersine işin sırrı burada. Biraz daha açayım isterseniz. HDP hep başkalarına “Kürt sorunu”nu nasıl çözeceğini sorar durur. Veya “Kürtler için ne vadediyorsunuz” diyerek herkesi adeta hesaba çeker. Nedense çokları da HDP'yi “Kürt Partisi” olarak gördüğü için bu soruları gayet normal karşılar. Öncelikle şunu önemle vurgulamak isterim: HDP “Kürt Partisi” değildir. Sadece ve yalnızca Kürtlerin partisi de değildir. HDP ideolojisi etnik milliyetçiliği “ilkel milliyetçilik” olarak görür ve mahkûm eder. HDP “Kürt milliyetçisi” bir parti olmadığı gibi Kürt milliyetçiliği yapan Barzani vb. Kürt önderliklerini de
CHP'nin Erbil ziyaretinin önemi nedir? CHP, Post-AKP dönemine mi hazırlanıyor? Siyaset Bilimci Eren Aksoyoğlu, Son Tahlilde'de Onur Öncü'nün konuğu oldu!
#KonuşmakLazım'a bu hafta Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Mehmet Metiner, Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, DSP Genel Başkan Yardımcısı Onur İste ve Hukukçu Murat Keçeciler konuk oluyor. ◾ Millet ittifakında adaylık rekabeti nereye varacak? ◾ CHP heyeti Barzani ile ne görüştü? ◾ Fransız şirketinden DEAŞ'a yardım! #milletittifakı #chp #deaş #barzani #2023 #seçim #gündem #siyaset #politika #haber #analiz Cüneyt Özdemir ile #KonuşmakLazım her Çarşamba 21.00'da #TVNET'te.
Kılıçdaroğlu CHP'si ilginç bir parti. Bir bakıyorsunuz dün yanlış dediklerine bugün doğru diyorlar. Dün zehir zemberek eleştirdikleri şeyi kendileri yapıyorlar. Barzani için dedikleri arşivlerde duruyor. Barzani yönetimiyle ilişki geliştirdiği için Erdoğan ve AK Parti için söyledikleri de. “Çözüm süreci”nde sergiledikleri tutum ile bugün sergiledikleri tutum arasında yüzde yüz bir zıtlık var. PKK'nın silahtan arındırılması sürecinde tamamen karşıt bir tutum sergileyen CHP nedense silahlı PKK terör örgütünü Suriye'nin kuzeyinde destekler bir konuma evrildi. PKK'nın partisi HDP ile siyasi bir ittifak ilişkisi geliştirdi. Sayın Kılıçdaroğlu “Kürt sorununu biz çözeriz” demeye başladı. Ama nasıl çözeceğini açıklamadı. Buradan yeri gelmişken bir kez daha kendisine soruyorum: Sayın Kılıçdaroğlu “Kürt sorunu”nu nasıl çözeceğinizi açıklar mısınız? CHP'YE BİÇİLEN YENİ ROL... AK Parti devlet yöneten bir parti. AK Parti lideri de devletin başı. Irak'ta Kürdistan denilen bir bölgede federe bir devlet var. Irak anayasasına göre oluşmuş meşru bir yönetim. Seçimle gelen bir başkanı var, parlamentosu var, hükümeti var... Sayın Erdoğan'ın anayasal meşruiyeti olan bir başkan ve yönetimiyle ilişki kurmasından daha doğal bir şey olamaz. Üstelik yanıbaşımızdaki bir bölge burası. Ayrıca PKK dolayısıyla işbirliğinin kaçınılmaz olduğu bir bölge yönetimiyle geliştirilen ilişkinin Türkiye'ye kazandırdıklarını anlatmak bu yazının konusu olmadığı için geçiyorum. O bölgenin Başkanı da, Başbakanı da Türkiye'ye gelebilir, Türkiye'nin seçilmiş Başkanı ve yöneticileri de o bölgeye ziyarette bulunabilir. İşbu ziyaretleri yerden yere vuran Kılıçdaroğlu ve ekibi ne yazık ki kendilerine biçilen rolü oynuyorlar. Dünkü rolleri PKK/HDP canibine de yeşil ışık yakan AK Parti karşıtlığını Barzani düşmanlığı üzerinden kökleştirmeyi amaçlayan bir roldü. Bugünkü rolleri ise bu ziyaret üzerinden evvela içerde Cumhur İttifakı'nı yarmayı amaçlayan, dışarıda da yeni Suriye yapılanmasında Suriye PKK'sını bölgesel bir kurucu aktör haline getirmeyi hedefleyen bir roldür. CHP'nin siyasi müttefiki olan HDP'nin PKK karşıtlığı dolayısıyla Barzani ve yönetimine duyduğu kin ve nefret, Kılıçdaroğlu CHP'sinin o dönem Barzani karşıtlığında hiç kuşkusuz belirleyici bir rolü olmuştur. Böylece PKK/HDP kanadının hoşuna gidecek bir siyasal pozisyon üretmek, HDP ile kökleştirilecek ittifak ilişkisinde gerekliydi. Kandil'deki PKK baronlarının CHP ile siyasi ittifak geliştirmeleri konusunda HDP'ye yağdırdıkları emirler gösteriyor ki CHP'nin siyasi aklını oluşturanlar hem HDP tabanını devşirmek hem de AK Parti'yi Barzani üzerinden milliyetçi çevrelerle karşı karşıya getirmek konusunda çok yönlü bir oyun planı içine girmişler.
CHP'den Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı başkanlığındaki üst düzey bir heyetin Irak Kürdistan bölgesine yönelik ziyareti dikkat çekti. Heyet, Irak Kürdistanı Bölgesel Yönetimi eski başkanı Mesud Barzani, başbakan Mesrur Barzani ve mevcut başkan Neçirvan Barzani ile bir görüşme gerçekleştirdi. Heyetin Erbil'deki temasları devam ediyor. CHP'den üst düzey bir heyetin Erbil'de Kürt siyasetçilerle görüşme yapması ilk olması bakımından önem taşıyor. CHP'nin Erbil temaslarını araştırmacı Reha Ruhavioğlu ile konuştuk.
Barzani aracılığıyla Türkiye-BAE yakınlaşması - Konuk: Amberin Zaman
On this week's show, yet again in a COVID-19 lockdown, we welcome Jasmine Barzani, a Melbourne filmmaker currently producing a movie about the 2016 #bendigost homelessness and housing campaign in Naarm. Be treated to a sweet conversation with Jasmine about climbing mountains in Kurdistan, the origin of the lamington and the meaning of having gold teeth, among other fascinating things. Jasmine is currently very busy bringing her exciting film to audiences and could do with a hand from the community to get it complete. Hit her up if you can help. Thanks for coming on the show, Jasmine. We are looking forward to your movie!https://ipcs.org.au/bendigo-st/ bendigostdocumentary@gmail.com
It's 1979, Olivia Murray, who is a secretary at a Los Angeles newspaper, has aspirations of becoming a photojournalist. Out of the blue, she has a chance to go to Iraq with her Kurdish boyfriend, ostensibly for a weeding of his cousin, but also because he needs to reunite with his family. And so begins this remarkable 2021 novel by Gian Sardar, Take What You Can Carry. In her acknowledgments at the end of the book, Sarder explains that "... Kurdistan is spread over four countries, so isolation has been both geographic as well as political." While Sardar is quick to point out that her book is a work of fiction, it is based on true events. Sardar's father is from Kurdistan, and her mother an American. She explains that her father's tales about his life in Kurdistan provide the kernel of the story she tells in the novel. “Growing up in Kurdistan of Iraq, my father and his family endured atrocities I could never fully capture with words.”In many ways this novel is a love story, Olivia and her Kurdish boyfriend, Delan, find their love and their very lives in danger. Delan has called his parents in Iraq to tell them he might show up for the wedding, but they must speak in code, since the family is political, and they know the government taps their phones, and he is not sure from their coded conversation whether his mother is telling him to come, that it is relatively safe, or whether instead she is telling him not to come, that the risks are too great. Even before his trip to Iraq, Delan agitates in the U.S to inform his friends of the plight of the Kurds in Iraq. The United States and Kissinger had encouraged and funded them in a rise against the Iraqi government, as a favor to the Shah of Iran, but abandoned them when they no longer served their purpose...They never wanted us to win. That's what the committee found. They wanted us only to fight and keep Baghdad busy. We were a pawn. Kurds quit their jobs, school, you name it. Everyone joined in to fight and to die in a battle we were never allowed to win.More than two hundred thousand refugees when they abandoned us, when we were being slaughtered, and not one dollar of humanitarian aid from the United States. Our leader, Barzani, he begged Kissinger for the United states to help.There is a lot of drama in this novel, and I don't intend to give much of the plot away. Delan has a brother, Soran, who is a passionate gardener, and who says he must stay out of the fray, since he has an adopted daughter, Lailan, to care for. At one point Olivia questions Soran about his habit of bathing at night. He replies:People in our family, they've always been political. So even in peace we had problems, Arrests. Imprisonments. But then the the kingdom was toppled in '58 and the republic created. From then on no Kurds had peace. And the government bombed during the day.” He stops, as if this is all that needs to be said, but then sees that's not the case. “Imagine, not having clothes on when the sirens go off or when the ground starts to shake and you have to run. Imagine soap in your hair when you see the shadow of the plane.We learned to live at night. To work, to bathe. When the time came, you had to run. Take what you can carry to the mountains. That is where we would go. The mountains to be safe.Olivia learns to hear the common saying, Head for the Hills, in a new light.Juxtaposed with the harrowing arrests and raids and constant fear, Sardar manages also to describe the colors and sounds and smells of Iraq, and to understand the history of that ancient land. She describes the vibrant colors of the dresses at the wedding they attend, so different than the bland whites of American weddings. In the field, she catches a flash of silver: the bride's sisters and friends are dancing with knives. “They're dancing with knives” He turns “They're about to cut the cake. That's to let him know they can handle knives. That he should be good to their sister. That they will protect her. There is so much color and excitement in this novel, and while it is often sad and frightening, there are also moments of great beauty and courage. Delan is known for his spontaneous kindness and generosity which is often impulsive and even dangerous. But one of his acts of kindness, turns out to save the family when there is an attack by government forces. This incident is one that Sardar explains is based on a real events in her Kurdish father's life.This is a wonderful book and I am so grateful that it fell into my hands. I was all set to review a different book, The Five Wounds, by, KIrstin Valdez Quade. But I read that book weeks ago, and it was already vanishing from memory, so I decided on this novel that I had just finished.
In this episode of Frankly Speaking the General of Kurdish Peshmerga armed forces and telecom entrepreneur, tells Frank Kane about the security and economic situation in Kurdistan.
IKBY'nin Süleymaniye'de etkin olan Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin eşbaşkanları arasındaki gerginlik, Irak'ta Kürt siyasetini etkileyebilecek bir krize yol açtı. Yazanlar: Mehmet Alaca, Mustafa Kerim Seslendiren: Faruk Çalışkan
This episode is also available as a blog post: http://donnyferguson.com/2017/06/29/president-barzani-receives-a-united-states-military-delegation/ --- Send in a voice message: https://anchor.fm/donny-ferguson/message
This episode is also available as a blog post: http://donnyferguson.com/2017/06/29/president-barzani-meets-with-kurdistan-regions-political-parties-to-set-the-date-for-the-referendum/ --- Send in a voice message: https://anchor.fm/donny-ferguson/message
This episode is also available as a blog post: http://donnyferguson.com/2017/06/29/president-barzani-and-general-votel-meet/ --- Send in a voice message: https://anchor.fm/donny-ferguson/message
Since taking office two years ago, KRG prime minister Masrour Barzani has taken an increasingly authoritarian stance on political dissent in Iraqi Kurdistan. Public freedoms have been curtailed, including the unlawful detention of activists and journalists. Kamal Chomani describes this worrying trend and also speaks about the plight of Yazidis and the ongoing Turkish military incursions.
Papa Françis 5 Mart'ta bir Cuma günü Irak'a ayak bastı. Irak'ta ne işi vardı diye soruyorsunuz. Papa bu! Vatikan'ın yani dünyanın en karmaşık en zengin dini şirketinin başı. Ayrıca Amerika'nın Kennedy'den sonra tarihteki 2.Katolik başkanı Biden'ın dini elçisi. Biden papaya ne diyor? : Umudun simgesi! Bunun tercümesi : Ortadoğu'yu parça pinçik etmek için atanan dini görevli. Biden koltuğuna oturur oturmaz hatırlayın ne demişti? "Savaşlardan ziyade hedef coğrafyaya demokratik müdahale!" İşte Barzani'nin bastırdığı hatıra pulu ve parçalanmış Türkiye haritası üzerindeki papa profili bunların simgesi. Biden'ın umudu tam da bu! Barzani ile barışmış bir YPG-PKK yönetimi ve 4 ülkeden koparılmış parçalardan oluşan Büyük Kürdistan!
Amerika'nın hayalini 2006 yılında Oslo'da arabuluculuk yapan bir profesör net ortaya koymuştu. Ünlü Prof. Johan Galtung 3 aşamalı Kürdistan modelinin aşamalarını şöyle açıklamıştı: Birinci aşamaya İNSAN HAKLARI adını vermişti. İnsan hakları aktivizminin tavana çıkarıldığı ilk aşamada Kürtlerin yaşadığı dört ülke Türkiye, Irak, İran ve Suriye'de insan hakları mücadeleleri hız kazanmalıydı! İkinci aşama Özerk eyaletler aşamasıydı. Türkiye, Suriye, Irak ve İran'da özerk otonom Kürt bölgeleri yaratılacaktı. Son aşamada ise dört Kürt özerk eyaleti bir araya gelerek Kürdistan Konfederasyonunu oluşturacaktı. Meraklısı incelesin: http://www.calpeacepower.org/0201/galtung_transcend.htm Kısacası 'Kürt Konfederasyonu' için özerk parçalar oluşturulması düşünülen 4 ülkeden Irak, Türkiye'nin emperyalizme verdiği eşsiz destekle parçalanmış ve bir Kürt özerk bölgesi, Türkmen, işbirliği yapmayan Kürt ve Arap aşiretlerin kanı pahasına kurulmuştu. 1991'deki Körfez savaşı, İncirlik'e Çekiç Güç'ün yerleşmesiyle sonuçlanmıştır! İsrail istihbaratı CIA ve bunların maşaları PKK, Barzani ve ilintili 'iş' adamları ve siyasiler bir dizi katliama imza atmışlardır. Çekiç Güç'e karşı çıkan asker, sivil, aydın birçok kişi faili meçhul cinayetlerle yok edilmiştir. Güneydoğuda Jandarma Bölge Asayiş Komutanları Hulusi Sayın, İbrahim Selen Çekiç Güç'e karşı çıkan iki korgeneraldir. Eşref Bitlis gibi onlar da öldürülmüşlerdir. Cem Ersever ve Mustafa Deniz ve Tuğgeneral Bahtiyar Aydın da katledilmiştir. Ortak özellikleri Çekiç Güç'e karşı olmaları ve emperyalist hedefi açıklamış olmalarıdır.
Gara bölgesinde 6 yıldır rehin tutulan 13 vatandaşımız şehit edildi. Tam da Amerika'nın Irak'tan Suriye kuzeyine yani Barzanistan'dan Sincar'a bir koridoru kalıcılaştırma çabası varken. O zaman acaba bu başımıza gelen dost ve müttefik ülkeden bir mesaj mı?! Çünkü Amerikan heyetinin, Bret Mc Gurk'ün ve sahada çalışan diğer memurların yol haritası belli. Saygı Öztürk dünkü yazısında dile getirmiş: Barzani çatısı altındaki 6-7 bin ENKS Peşmergesinin, Irak'tan Suriye kuzeyine gönderilmesi ve Suriye'de tüm Kürt oluşumların tek çatı altında birleşmesi ve özerk yapının ilanı hedefleniyor. Hatta çok ilginç bir başka laf da var; Suriye'deki Bu Kürt oluşumuna 'Arap gücü' adı altında IŞID elemanları da katılacakmış. Malum onlar da Amerika'nın sahadaki memurları, iş bitiricileri. PKK, IŞID, Barzani vs sonuçta hepsinin sadakat göstereceği yer Washington'dur, bilmeyenlere duyurulur!
Avni Özgürel, Süleyman Seyfi Öğün, Fahri Erenel'in konuk olduğu #AkılOdası'nda bu hafta: ◼ Savunma Bakanı ve Genel Kurmay Başkanı'nın Erbil ziyareti ve Barzani ile görüşmeler ◼ Lavrov'un ''ABD'yi çıkaramayız ama Türkler uğraşsın'' anlamına gelen sözleri ◼ Almanya Dışişleri Bakanı'nın Türkiye ziyareti ◼ İsrail'in Amerikan güvenlik şemsiyesindeki yer değişimi Nedret Ersanel ile #AkılOdası her Salı ve Perşembe 21.00'da #TVNET'te.
Barzani peşmergeleri Amerikan yardımları sonucu kanları iyice bitlenen Suriye PKK'sından hiç memnun değil. Kendi alanını korumakta zorlandığını hissediyor... YPG'nin Suriye'den Irak topraklarındaki kamplara giriş çıkışına dayanamıyor ve sık sık silahlar konuşuyor. Gülünç olan Barzani yönetiminin suriye PKK'sını sıksık Amerika'ya şikâyet ediyor olması. Barzani Amerikalılardan PKK-YPG'nin geçişlerini önlemek için Habur Sınır Hattına asker konuşlandırmasını bile istedi! İki Kürt grup arasında alan hakimiyeti için çatışmalar hızlanırken Amerika da Rusya da "aaa kuş geçiyor" durumunda. Amerika'nın Irak'taki Kürt Gruplar arasındaki çatışmalara bakışı "yesinler birbirini, kalan sağlara bakarız" şeklinde. İşin ilginci Amerika Irak'taki Kürt grupların çatışmasını körüklerken Suriye'deki Kürt gruplara birleşmeyi telkin ediyor... Bahsi geçen Haber Türk Yayını: Akılda Kalan - 1 Eylül 2016 (Banu Avar-Ersan Şen)ᴴᴰ
En esta emisión disfrutaremos la música del cantante y compositor de la escena progresiva italiana de los años sesenta y setenta, Franco Battiato. Ha incursionado en diferentes géneros como el pop, la ópera y la electrónica. Con el seudónimo de Süphan Barzani trabaja como artista visual y cineasta. Conduce: Ricardo Téllez Girón.
This Week in the Middle East with William Morris of the Next Century Foundation
Iraq and Saudi Arabia have opened the Arar border crossing for trade for the first time in 30 years. Officials from both countries- including the Saudi ambassador to Iraq and the Iraqi interior minister, travelled to Baghdad to open the border. Both goods and people will be able to pass through Arar which had remained closed since Saddam Hussein's invasion of Kuwait. Relations between the two countries started to take a positive turn in 2017 when representatives from each country had made a visit to one another, consequently leading to the initiation of commercial flights between the two neighbours. The current prime minister of Iraq, Mustafa al-Kadhimi is said to be on good terms with Saudi Crown Prince Mohammed bin Salman. One group known as the Ashab al-Kahf published a statement however expressing a rejection of “the Saudi project in Iraq”. The Iraqi prime minister welcomes the development, in hope that it may provide employment opportunities to 1/3 of the youth who are unemployed.Approximately 4,000 prisoners are meant to be on death row, after being charged with terrorism offences in unfair trials, claims United Nation human rights experts. The UN has asked the Iraqi government to halt plans of executions, after 21 men were executed last Friday. Six Iraqi demonstrators have been killed from bullet wounds in the capital of Nasiriya after clashes have erupted between anti-government protestors and thousands of Muqtada al-Sadr supporters in Tahir Square. The Sadrist movement called for protests to back the reform of what he views a corrupt state. By Saturday morning, at least 60 people were wounded. Sadr on Wednesday called for relations between Shiite factions and parties to be repaired and to sign a political honour code from internal and external challenges facing the country. The leader of Al-Fatah Alliance, MP Karim Aliwi welcomed this proposal, stating that it will have popular support because it's in the interests of the country and its citizens. Kurdish journalist Sherwan Amin Sherwani has been imprisoned for almost two months by Iraqi Kurdish authorities for political reasons fuelled by his involvement as editor-in-chief of Bashur, a magazine that has been openly critical of the Kurdish political elite. Notably, the Kurdistan Democratic Party and the powerful Barzani family who are based in Erbil and Duhok provinces. Whilst Sherwani's lawyer is adamant that there is no legal basis for his confinement, representatives from the Kurdistan Regional Government have reiterated the reason for his arrest as being his threat to the security of the region. The responsibility of a rocket attack at an oil refinery in Northern Iraq has been claimed by ISIS. The attack occurred on the 29th of November, which yielded no casualties, the oil ministry says. There was another attack executed by them 8 days prior in the Salahuddin province where a bomb hit a civilian car. Members of ISIS then killed six Iraqi security officers that had arrived on the scene along with four civilians. On the 27th of November, a massage parlour was raided in Baghdad, where inside facilitates were destroyed with batons and men and women were violently pushed onto the street. Rab'Allah initially took responsibility for the raid on social media, stating it is their duty to ‘stand against societal corruption' which has been inspired by ‘ideas of America and Israel'. A day later however, they denied their involvement in the incident. Other attacks followed on Christian and Yazidi-owned liquor stores across the capital. One shop owner said that he had been bribing armed groups to protect his business from being raided.The US is set to reduce its troops in Iraq to 2,500 by January 12th next month.Support the show (https://www.justgiving.com/tncf)
Konuklar: Avni Özgürel, Fahri Erenel, Süleyman Seyfi Öğün ◼ Barzani ziyareti ve PKK'ya yönelik sert açıklamalar ◼ Irak ve Suriye'de Fransa vb. ülkelerin icraatları ◼ Rusya-Türkiye mutabakatı ◼ ABD'li orgeneralin Ankara ziyareti ◼ AB Liderler Zirvesinde Neler Konuşulacak? ◼ Erdoğan-Serrac görüşmesi, Libya'da neler oluyor? ◼ KKTC'deki 11 Ekim'de gerçekleşecek seçim ◼ İdam tartışmaları Nedret Ersanel ile #AkılOdası her Salı ve Perşembe 21.00'da #TVNET'te.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani’nin Ankara ziyaretini Medyascope‘a değerlendirdi.
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Neçirvan Barzani Ankara'da. Barzani Önce Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ardından Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü. Bu ziyaret geçtiğimiz yıl IKBY Başkanı seçilen Neçirvan Barzani'nin ilk Türkiye gezisi.Medyascope yorumcusu Aydın Selcen, ziyaretin Barzani'nin IKBY Başkanı seçilmesinden neredeyse bir buçuk yıl sonra yapılmasının düşündürücü olduğunu söyledi.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ortadoğu turunda Lübnan’ın ardından Irak’ın başkenti Bağdat’a gitti. Macron’un programında Irak Cumhurbaşkanı Berham Salih, Irak Başbakanı Mustafa el-Kazimi ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani görüşmeleri var. Macron’un ziyaretinin anlamını Süleymaniye’deki Irak Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi Barın Kayaoğlu ile konuştuk.
#Israel On My Mind: News And Views With David Ha'ivri Live From The Holy Land
Some might be surprised to learn that throughout the ages there have been remarkable women who have held top positions in leadership of the Jewish people. Dating back to Biblical times we learn of Devorah, Yael, Yehudit, Esther, Shlomtzion to name a few. Today we will talk about a women who was the leading figure of the Jewish community in Kurdistan in the 17th century. Kabbalist Rabbi Shmuel HaLevi Barzani was the head of the Yeshiva in Mosul in the 16th century. He had no male sons, only one daughter, Asnat. He trained her in the rabbinical teachings and passed all his knowledge to her. She was very bright and dedicated to the study of Torah. She gained the respect of many Jewish scholars who awarded her the title “Tanaait” a name used for sages of the Mishna. With her father’s blessing she was married to his outstanding student Rabbi Yaakov Mizrachi on the condition that she would not be burdened with the cores of housework and would be free to continue her study of Torah. After her father’s death, her husband assumed the title of Rosh Yeshiva, but while he was too busy with his own studies, she actually taught the students in the Yeshiva and when he died she became the Rosh Yeshiva. Asnat Barzani is a renowned figure among the Kurdistani Jewish community. Many legends and stories narrate her life and the miracles she performed. The most famous is the tale of the “Flock of Angels” which is told at Rosh Hodesh, the new month in the Hebrew calendar. According to the legend, her father often appeared in Barzani's dreams, revealing dangers to her and telling her how to avert them. On one such occasion, she went to the city of Amêdî where she convinced the Jews to celebrate Rosh Hodesh, making a blessing on the new moon, outdoors, as had been their custom before they were harassed by hostile non Jewish towns-people. As they proceeded with the celebration, there were shouts and they saw flames shoot up into the sky. The synagogue had been set on fire, with all the sacred books and scrolls in it. After Asnat Barzani whispered a secret name she had learned from her father, the people saw a flock of angels descending to the roof of the synagogue. The angels beat the flames with their wings, until every last spark had been put out. Then they rose up into the heavens like a flock of white doves and were gone. And when the smoke cleared, everybody saw that not only none of the Jews had been hurt since the congregation had been outdoors, but that another miracle had taken place: the synagogue had not burned, nor were any of the Torah scrolls touched by the flames. After that miracle, the Jews of Amêdî or Amadiya were not harassed by the gentiles for a long time. Asnat is buried in Amadiya where would Jews go on pilgrimage.
Nella Turchia di oggi vengono negati sistematicamente una serie di diritti umani. Coloro che mettono in discussione l'operato del disegno politico e economico che governa il Paese pagano un conto salato. Oltre il linciaggio mediatico e politico anche la magistratura, ormai non indipendente, rende la vita impossibile ai cosiddetti oppositori. Ovviamente in prima linea di queste vittime della repressione ci sono i giornalisti. In questa puntata vi racconto la storia di un grande giornalista d'opposizione assassinato nel 1993, Ugur Mumcu. Dopo più di venti anni la Turchia è ancora oggi un posto difficile per i giornalisti.
“Kürtlerin birlik ve çözüm arayışı” konulu Podcast dizisinin bugünkü konuğu Partiya Azadiya Kurdistan-PAK (Kürdistan Özgürlük Partisi) Genel Başkanı Mustafa Özçelik
Yankılar'da başlayan “Kürtlerden birlik ve çözüm arayışı” konulu bir Podcast dizisinin ilk konuğu Kürt siyasetçi Hatip Dicle...
Gazeteci Fehim Işık ile, TSK'nin PKK'ye yönelik Hakurk'te devam eden havadan ve karadan operasyonunu, Irak Kürdistan Bölgesi'ndeki yeni yönetimi konuştuk.
Asenath Barzani, from the Iraqi Kurdistan region, was the first known woman rabbi in Jewish history. Born in 1590, she was the daughter of the eminent Rabbi Shmuel b. Netanel Ha-Levi of Kurdistan. Her father, a scholar and mystic with a large following, aimed to rectify the plight of his brethren, namely, the dearth of educated leaders. He built a yeshiva in Mosul where he hoped to train young men who would become community leaders and scholars. Since he had no sons, he trained his daughter to be a learned scholar of the highest order. After Asenath's father died, her husband technically became the head of the Yeshiva, but in fact it was Asenath who taught the students who had come for rabbinic training. But she also wrote poetry in Hebrew and was famous for it. Today we'll spotlight some of her poetry. Text: Asenath’s Petition, translated by Peter Cole in The Defiant Muse: Hebrew Feminist Poems from Antiquity to the Present. Edited by Shirley Kaufman, Galit Hasan-Rokem, and Tamar S. Hess. New York: The Feminist Press, 1999. The Kurdish Project Music: Kurdit by Reuven Yamin
La découverte des fosses communes à Sinjar en Iraq et l'ampleur des crimes commis par Daesh contre les minorités religieuses soulèvent d'importantes questions sur la ou les façons dont la justice peut être servie lors d'atrocités de masse telles que commises à l'encontre de la minorité yézidie. Pour nous entretenir sur le sujet, nous avons eu le privilège de rencontre le Professeur Payam Akhavan et Dr. Barzan Barzani de la Faculté de droit de McGill. Professeure Akhavan a été récemment désigné pour mener l'établissement d'une truth commission pour les yézidies. Dans le cadre de son sujet de recherche pendant son post-doctorat, Dr. Barzani a interrogé des centaines de victimes des crimes commis contre les yézidies. Ce podcast a été réalisé par Sofia Brault et Tiran Rahimian, rédacteurs juniors de la RDM. Produit par Sofia, Tiran et Emma Noradounkian, Rédactrice des podcasts de la RDM.
To understand the plundering of Iraq's oil wealth, we have to look first at the original sin of the invasion itself. Blueprints showing how oil could help rebuild the country were drawn up post Desert Storm in the 1990s and resurrected in 2003. It never happened. Journalist Erin Banco explains why, as she talks to Jeff Schechtman in this week's WhoWhatWhy podcast. She laments the dashed hopes of the Kurds and the Iraqi people. She explains the hapless actions of the Bush and Obama administrations, the real role of big oil and the damage done by tribal rivalries in Iraq. She tells the story of the Talibani and the Barzani families, and how they got rich — along with oil company executives, government staffers and political parties. Meanwhile, the Iraqi people, who knew very little about what was happening, ended up with virtually nothing. Banco says that for years Iraqi journalists have been killed in Iraq for even trying to report this story. Today, with entirely different players, the corruption and mismanagement goes on, and may be the keys to the Iraq elections scheduled for May. Erin Banco is the author of Pipe Dreams:The Plundering of Iraq's Oil Wealth (Columbia Global Reports, January 2018).
Masoud Barzani has stepped down after 12 years at the helm of the Kurdish Regional Government. Now, he says his authority should be shared between different branches of government. But while MPs discussed the plan on Sunday, Barzani's supporters stormed the regional parliament, and attacked opposition politicians. A little over a month ago, people in the region voted overwhelmingly to break away from Baghdad. But that led to days of fighting with Iraqi forces, which retook the city of Kirkuk. Now, the region is in turmoil. But the outgoing KRG leader stands by his decision. So what will Barzani's legacy be? And how will his resignation impact the region?
We're a day late, but Happy Halloween. Phil and Cooper forgo the usual back-and-forth and bring in the real expert — Al-Monitor's own Amberin Zaman — to discuss Iraqi Kurdistan's future after President Massoud Barzani stepped down from power this week. Also, Egyptian female pro wrestling. 05:46 - Ankara still frosty toward KRG as Barzani exists (Amberin Zaman) 22:43 - Female grapplers take it to the mat in Egypt (Salwa Samir) Music: Dawoud Hussein & Haya Al Shuaibi - Thriller (Michael Jackson cover) (YouTube)
Last month's independence referendum in Iraqi Kurdistan angered a lot of its neighbors, and this past week saw the Iraqi army (with help) run the Kurds out of the contested territory of Kirkuk. Does this sound confusing? Phil and Cooper explain Kirkuk's importance in the Middle East, and how this scramble might affect the future of the region. Also, the Iran Deal and the Off the Hookah mail bag. 07:54 - How Iran helped Baghdad seize back Kirkuk (Fazel Hawramy) 07:54 - Assessing impact of shifting Iran-KRG relations (Bijan Khajehpour) 07:54 - Congress threatens to withhold arms from Baghdad (Bryant Harris) 15:42 - Trump punts fate of Iran deal to Congress (Laura Rozen) 15:42 - Trump, Congress play game of chicken with Iran (Bryant Harris) Song: Kathem Al Sahir - Chouby Akhz el Helwa (feat. Shakshaka) (iTunes | Spotify | YouTube)
Seventy years ago, the leader Mustafa Barzani made a declaration of Kurdish independence which was ignored. Last month, his son -Masoud, won a referendum in Iraq intended to achieve it. However, Baghdad says it will impose its rule instead. If the Kurds are to succeed, Masrour, grandson of one Barzani, son of the other, will need all the clout he's acquired waging war on the group that calls itself Islamic State. He believes that has earned Kurds the right to a state of their own. But with Iraq, Iran, Turkey, Syria and much of the world against them, could this referendum end up delivering the Kurds even less than the autonomy that they enjoy now?
Seventy years ago, the leader Mustafa Barzani made a declaration of Kurdish independence which was ignored. Last month, his son -Masoud, won a referendum in Iraq intended to achieve it. However, Baghdad says it will impose its rule instead. If the Kurds are to succeed, Masrour, grandson of one Barzani, son of the other, will need all the clout he's acquired waging war on the group that calls itself Islamic State. He believes that has earned Kurds the right to a state of their own. But with Iraq, Iran, Turkey, Syria and much of the world against them, could this referendum end up delivering the Kurds even less than the autonomy that they enjoy now?
År 1905 upplöstes den svensk-norska unionen. Finns det några likheter mellan den statsupplösningen och det som nu sker i Spanien och Katalonien? Kung Felipe VI av Spanien läxade igår kväll upp de katalanska ledarna och kallade de oansvariga. År 1905 var det nära att bli krig mellan Sverige och Norge när Norge ville bryta sig ur unionen. Även då spelade kungen en viktig roll. Kan vi lära oss något av när Norge frigjorde sig från Sverige? Torbjörn Nilsson, professor i historia vid Södertörns högskola, gästar studion. Han är medförfattare till boken 1905 - unionsupplösningens år: Nya perspektiv på ett svenskt-norskt drama Vi talar om det underbevakade ämnet om vad Jalal Talabanis död betyder för de irakiska kurderna. Många har trott att hans rival Masoud Barzani får ännu mer makt nu, men Barzani ställer inte upp i det kurdiska presidentvalet 1 november. Ingmar Karlsson, författare och före detta diplomat, är med och berättar. Och så är det konflikt inom den svenska svampvärlden! Ska man eller ska man inte försöka artbestämma svampar med hjälp av bilder på sociala medier? Svampkonsulten Cecilia Hultqvist delar med sig av sina bästa svamp-tips. Programledare: Thomas Nordegren Bisittare: Louise Epstein Producent: Helena Huhta
Iraqi Kurdistan held an independence referendum this week for citizens to vote on whether they want to form their own country — so why is this a big deal and who is so against this? Phil and Cooper discuss this and more on a super-sized episode. Also: Saudi Arabia is feeling the need for speed (for all genders. Other rights reserved.) What's next after Kurdish independence vote? (Amberin Zaman) Court backs Baghdad by stalling Kurdish referendum (Hassan al-Shanoun) Sectarianism in Iraq peaks ahead of Kurdistan referendum (Fazel Hawramy) Israel cheers on Kurds while ignoring Palestinians (Mazal Mualem) Congress warns Kurds against further steps after independence vote (Bryant Harris) Music: Helly Luv - Revolution (iTunes | Spotify | YouTube)
De internationale gemeenschap reageert met afkeur op het Iraaks-Koerdische referendum dat aanstaande maandag wordt georganiseerd. De druk neemt toe op de regering van de Koerdische Autonome Regio om het referendum uit te stellen. Voor een alternatief is het te laat, zegt regiopresident Massoud Barzani. Turkije noemt het een ‘historische vergissing', Irak noemt het referendum ongrondwettelijk en ook langdurige bondgenoot de VS laat Barzani in de steek. Wat kan Barzani dan nog doen om de droom van een onafhankelijk land voor miljoenen Koerdenwaar te maken? In de studio Joost Hiltermann,Midden-Oostendeskundige bij de gerenommeerde denktank International Crisis Group.
What is the future of Iraqi Kurdistan and the region viewed from Erbil? What are the challenges and priorities of Iraqi Kurdistan in the war against ISIS? What are the key issues in US-KRG relations? On Wednesday, May 6, 2015, the Atlantic Council and the United States Institute of Peace welcomed H.E. Masoud Barzani, President of … Continue reading President Masoud Barzani →
The United Nations has declared its highest level of emergency in Iraq as a humanitarian crisis follows the rapid advance of Islamic State militants. There have been eye-witness accounts of people beheaded, of whole families buried alive, and there are an estimated 1.2 million Iraqis internally displaced. Hardtalk speaks to Masrour Barzani head of intelligence and security in Iraq's autonomous Kurdish region. Is it the Kurds who can rescue the state of Iraq and how much outside help do they need to defeat the jihadists of the so called Islamic State?Picture: Masrour Barzani, Credit: BBC